SOSYAL BİLGİLER ÖĞRETMENİ ERDOĞAN GÜL AYAKLANMALAR SOSYAL BİLGİLER ÖĞRETMENİ ERDOĞAN GÜL
DOĞRUDAN İSTANBUL HÜKÜMETİNCE YÖNETİLEN AYAKLANMALAR Anzavur Cephesi, alaylı bir jandarma subayı iken, saray tarafından paşalık payesi verilen Ahmet Anzavur’un, Padişah ve İtilaf Devletleri’nin yardım ve yönlendirmeyle Anadolu’ya karşı yürüttüğü başlıca iki mücadeleden oluşmuştur. Manyas, Susurluk, Gönen ve Ulubat dolaylarındaki, 1 Ekim 1919’da Milli Kuvvetlerle başlayan ilk mücadelesi ancak 25 Kasım’da Anzavur’un başarısızlığı ile son bulmuştur. Aynı bölgelerde ikinci hareketi, 16 Nisan 1920 tarihinde şiddetli bir çatışmadan sonra Ankara tarafından önlenebilmiştir.
Kuva-yı İnzibatiye/Hilafet Ordusu Cephesi, bu birliklerin 18 Nisan 1920 tarihli bir kararname ile İstanbul Hükümeti tarafından Milli Mücadeleye karşı kurulması ile açılmıştır, denilebilir. Sakarya’nın doğusundan ve Geyve Boğazı’ndan Anadolu kuvvetlerine saldıran Kuva-yı İnzibatiye, Ahmet Anzavur ile işbirliği yapmasına rağmen Batı Cephesi Kumandanı Ali Fuat Paşa tarafından mağlup edilmiştir. Bu birliklerde bulunan erlerden bir kısmı Milli Kuvvetlere katılmışlardır.
İSTANBUL HÜKÜMETİ VE İŞGAL DEVLETLERİNİN KIŞKIRTMASIYLA ÇIKAN AYAKLANMALAR Düzce, Hendek ve Adapazarı Cephesi, 13 Nisan 1920’de, İstanbul Hükümeti’nin destek ve kışkırtmalarıyla açılmıştır. Bolu, Hendek ve Düzce’de başlayan mücadele Milli Kuvvetleri üç ay kadar uğraştırmıştır. Ali Fuat ve Refet Bele gibi Anadolu’daki iki düzenli kolordu komutanının birlikte hareket etmeleri sonucu bu karşı hareketlilik ortadan kaldırılabilmiştir. Aynı bölgede ikinci mücadele 8 Ağustos-23 Eylül 1920 tarihleri arasında yaşanmış ve Anadolu’nun başarısı ile sonuçlanmıştır.
Yenihan, Yozgat ve Boğazlıyan Cephesi, Yozgat’ta Çapanoğulları, Zile’de Aynacıoğulları tarafından idare edilmiş ve yönlendirilmiştir. Bu cephedeki hareketlilik 1919-1920 yılları arasında genişleyerek sürmüştür. Öyle ki Tokat ve Zile adeta Kuva-yı Milliyeciler tarafından kaybedilmiştir. Fakat sonuçta Milli Kuvvetler bu cepheyi kapatmayı başarmışlar, doğal olarak da bu arada büyük güçlüklerle uğraşmak zorunda kalmışlardır.
Afyon Karahisar Çopur Musa Cephesi, Çopur Musa’nın, Afyon’da Anadolu Hareketi’ne karşı girişimlere başlaması ve Çivril’i basmasıyla açılmıştır. Bu cephe kısa bir süre içinde Milli Kuvvetler tarafından Çopur Musa’nın mağlup edilmesi ile kapanmıştır. Musa, Yunan ordusuna sığınmak zorunda kalmıştır. Konya Cephesi, İstanbul’un aktif ya da pasif Anadolu içindeki önemli kalelerinden biri durumunda olan Konya’da Mayıs 1920’de Anadolu Hareketi’ne karşı olan gizli bir teşkilatın üyelerinin tutuklanması üzerine açılmıştır. Bu mesele Ankara tarafından kısa sürede halledilmiştir. Konya’da Anadolu’ya karşı ikinci cephe, Delibaş adlı bir eşkıya tarafından 500 kişi ile birlikte açılmış, büyüyerek Beyşehir ve Alaşehir’i kaplamıştır. Yoğun çatışmalar sonucu cephe kesin olarak kapatılmış ve Delibaş, Mersin’de Fransızlara sığınmıştır.
Milli Aşiret Cephesi, Urfa’nın Fransızlardan kurtarılmasında Kuva-yı Milliye’nin yanında faaliyet gösteren Milli Aşiret’in, daha sonra Fransızlarla işbirliğine girişmesi ve Urfa ile Siverek’te Fransızlarla birlikte hareket etmesi ile başlamıştır. Anadolu’ya karşı cephe alan ve 8 Haziran 1920’de Viranşehir bölgesinde harekete geçen Milli Aşiret, 26 Haziran’da Fransız bölgesine çekilmek zorunda kalmıştır. Bir ay kadar sonra tekrar Viranşehir ve Siverek’te faaliyete geçen aşiret, 7 Eylül’de hareketlerinin bastırılması üzerine çöle kaçmaya mecbur kalmıştır.
KUVAY-I MİLLİYE YANLISI OLUP SONRADAN AYAKLANANLAR ÇERKEZ ETHEM DEMİRCİ MEHMET EFE
AZINLIKLARIN ÇIKARDIĞI AYAKLANMALAR Karmaşa ortamından yararlanılarak azınlıklarca bağımsızlık kazanmak ya da başka bir devletle birleşmek amacıyla çıkarılmıştır. ERMENİLER ADANA’DA TEMMUZ 1920 RUMLAR DOĞU KARADENİZ’DE ARALIK 1920
TBMM’NİN ALDIĞI ÖNLEMLER 29 Nisan 1920'de Hıyanet-i Vataniye Yasası ( Vatana İhanet Edenler Kanunu )çıkardı. İstiklal Mahkemeleri kurdu. ( 11 Eylül 1920 ) İstanbul Hükümeti ile tüm ilişkiler kesildi. İstanbul'dan gelen her türlü evrak geri çevrilerek yaptığı her türlü işlem yok sayıldı. * Böylece TBMM Osmanlı Saltanatını yok saymış oluyordu. Şeyhülislam’ın fetvasına karşılık, Ankara Müftüsü Rıfat BÖREKÇİ başkanlığındaki kurula fetva hazırlattı. Sevr Antlaşmasını tanımadığını duyurdu.Antlaşmayı imzalayanlar vatan haini ilan edildi.
AYAKLANMALARIN SONUÇLARI MİLLİ MÜCADELE UZADI VE KURTULU GECİKTİ YUNAN İLERLEMESİ HIZLANDI KARDEŞ KANI DÖKÜLDÜ MİLLİ KAYNAK KAYBINA NEDEN OLDU TBMM’NİN İSYANLARI BASTIRMASI GÜCÜNÜN ARTMASI VE ANADOLUYA HAKİM OLMASINA NEDEN OLDU