Psikiyatri Klinikleri

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
DİABETLİ HASTALARDA CİNSEL SAĞLIK
Advertisements

STRES YÖNETİMİ.
OSTEOPOROZ (KEMİK ERİMESİ)
ÜNİVERSİTEYE UYUM SÜRECİ
Şİddet Muhammet GÜLER.
MS ve Ruhsal Sorunlar Dr. Levent Tokuçoğlu 2004.
ÖZKIYIM HASTASINA YAKLAŞIM
İZMİR YÜKSEK TEKNOLOJİ ENSTİTÜSÜ
ZİHİNSEL ENGELLİLİK VE BAZI RUHSAL BOZUKLUKLAR
DİYABET (Şeker Hastalığı) ve BESLENME
ASTIM Kronik hava yolu inflamasyonu
Ergenlerde En Sık Görülen Psikopatolojiler
Yrd. Doç. Dr. Şaziye Senem Başgül Psikoloji Yüksek Lisans 1
DSM-IV'e göre duygudurum bozuklukları
KANSER NEDİR? Sağlık Slayt Arşivi:
KANSER VE PSİKİYATRİ Prof Dr Behcet Coşar
Bipolar Duygudurum Bozukluğu
HAZIRLAYAN Mevsim ÖZDEMİR.
Toraks Derneği Tütün ve Sağlık Çalışma Grubu
Çağdaş Bilimler Merkezi Dershanesi
PSİKOLOJİ VE PSİKİYATRİDE TEMEL KAVRAMLAR
Psikolog Oya KARAALİ AKTAŞ
1. Alkol, madde kullanan 2.OKULDAN KAÇAN 3.Suç işleyen ya da işleme eğilimi olan.
BESLENMEYLE İLİŞKİLİ DAVRANIŞLAR VE YEME BOZUKLUKLARI
Kanserli hasta ve iletişim becerileri
Yönetimde stres kaynakları
HİPERTANSİYON VE DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER
Depresyon Hastalarında Belirti Şiddeti ve Umutsuzluğun İntihar Davranışı Üzerindeki Etkisi Ülkü Kural
İLERİ YAŞ KADIN SAĞLIĞI
Çocuk Psikiyatrisinde acil durumlar
DSM-IV tanı ölçütlerine göre Major Depresyon
OBEZİTE İLE MÜCADELE.
Travma nedir? Travma sonrası tepkiler nelerdir?
İnsanlar neden sigara içer?
TRAVMA SONRASI NORMAL TEPKİLER
YaşlılıkPsikiyatrisi
HAZIRLAYAN SİNİR SİSTEMİ HASTALIKLARI
Artık benim için yaşamak bir ıstırap. Eskiden çok değer verdiğim şeyler dahi anlamını kaybetti. En ufak şeylerden zevk alırdım. Şimdi dünyaları verseler.
MADDE YOKSUNLUĞU Doç. Dr. Duran Çakmak.
ÇOCUKLARDA TİKLER İLKNUR NURKAN PSİKOLOJİK DANIŞMAN VE REHBER ÖĞRETMEN
KTÜ FARABİ HASTANESİ AİLE HEKİMLİĞİ A.D DR. SELMAN DEMİRCİ
Akılcı İlaç Kullanımında Nöropsikiyatri
YEME BOZUKLUKLARI OBEZİTE ANOREKSİYA NEVROZA BLUMİYA NEVROZA.
YEME BOZUKLUKLARI.
PATOLOJİK PSİKOLOJİ DERSİ
Bölüm 7 Yeme Bozuklukları
DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU
PSİKOTERAPİ.
BÖLÜM 13 DEPRESYON VE İNTİHAR DAVRANIŞI. BÖLÜM 13 DEPRESYON VE İNTİHAR DAVRANIŞI.
DEPRESYON.
Anksiyete ve depresyonla karışan durumlar Prof. Dr. Kültegin Ögel Acıbadem Üniversitesi
Suisit-İntihar-Özkıyım
YAŞLILIKTA DEPRESYON ANTALYA HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ
HAZIRLAYAN MİRAC ULUDAĞ SİNİR SİSTEMİ HASTALIKLARI.
Yrd. Doç. DR. Tülay KUZLU AYYILDIZ ERGENLİK DÖNEMİ SAĞLIK SORUNLARI
Psikiyatride öykü alma ve muayene
Ergenlerde En Sık Görülen Psikopatolojiler
Prof Dr Süheyla Ünal İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri AD
Ankara Halk Sağlığı Müdürlüğü Ruh Sağlığı Programları Şubesi
BAĞIMLILIK YAPICI MADDELER VE ETKİLERİ
Fiziksel hastalıklara ruhsal tepkiler
DOÇ. DR. GONCA POLAT ARŞ.GÖR.CİHAN ASLAN TIBBİ SOSYAL HİZMET DERSİ
ERGENLİK DÖNEMİ ANNE-BABA SORUMLULUKLARI

STRES YÖNETİMİ
DİYABETES MELLİTUS ve BESLENME
Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Sosyal Hizmet Bölümü
Sunum transkripti:

Psikiyatri Klinikleri DEPRESYON Hem. Kibriye ÇANTA Hem. Semra TAŞ Psikiyatri Klinikleri Eğitim Koordinatörlüğü Sağlık http://hastaneciyiz.blogspot.com Slayt Arşivi:

Depresyon Nedir? Bıkkınlık hissi, isteksizlik yoğun bir üzüntü, kendine güvensizlik, uyku bozuklukları (aşırı uyuma yada uyuyamama) aşırı yeme yada hiçbir şey yememe gibi yakınmalarla kendini gösterir. Depresyon gelişen dünyada ve ülkemizde sosyo-ekonomik şartlar nedeni ile çağımızda damgasını vurmuştur.

Depresyonun Tipleri ve Etyolojisi Depresif bozukluk Majör depresyon Distimlik bozukluk Atipik depresyon Başka bir türlü adlandırılmayan depresif bozukluk diğer tanı ölçütlerini karşılamayan ancak depresif özellik gösteren bozukluktur.

Depresyonun Tipleri ve Etyolojisi Depresif bozukluk Bireyin duygu durumunda çeşitli derecelerde üzüntü, karamsarlık umutsuzlukla seyreden bir bozukluktur.

Depresyonun Tipleri ve Etyolojisi Majör depresyon Semptomların en az beşinin (ilk ilki belirtinin çökkünlük ve isteksizlik) en az iki hafta süresince var olması durumuna majör depresyon denir.

Depresyonun Tipleri ve Etyolojisi Distimlik bozukluk Kişinin en az 2 yıl ve hemen her gün yaklaşık gün boyu süren depresif bir duygu durumu olmasıdır.

Depresyonun Tipleri ve Etyolojisi Atipik depresyon Daha çok kadınlarda görüldüğü ve süregen bir seyir gösterdiği bildirilmiştir. Bu hastaların diğer depresyon hastalarından farklı olarak monaminoksidaz inhibitörine yanıt verdiği gözlenmiştir.

Depresyonun Tipleri ve Etyolojisi Başka bir türlü adlandırılmayan depresif bozukluk, diğer tanı ölçütlerini karşılamayan ancak depresif özellik gösteren bozukluktur.

Belirtileri Çok uyuma Aşırı yorgunluk İştahta artış İrritabilite (çabuk sinirlenme) Duygusal tepkilerde aşırılık

Başlıca Nedenleri Majör depresif bozukluğun etyolojisi ve fizyo-patolojisine ilişkin yoğun araştırmalara karşın bu hastalığın tam nedeni henüz bilinmemektedir. Genetik biyokimyasal psikodinamik ve psiko-sosyal etkenlerin birlikte rol oynadığı konusunda genel bir görüş oluşmuştur.

Belirtileri Hemen her gün ve günün büyük bir kısmında gözlenen çökkün bir duygu durum hali (kendini mutsuz, ağlamaklı, kederli hissetme hali) Hergün yaklaşık gün boyu süren tüm dünyadaki çoğu etkinliğe karşı ilgi ve zevk almada azalma (daha önce keyif alınan işler, hobiler ve alışkanlıklardan hoşlanmama, cinsel istekte azalma)

Belirtileri Diyet uygulanmamasına karşın kilo kaybı veya alımı (1 ay içerisinde vücut ağırlığının % 5’inden fazlasının artması ya da azalması) Hergün uykusuzluk ya da aşırı uyuma hali Hergün olağan beyinsel ve vücutsal işlevsel hareketlilik halinde azalma ya da huzursuzluk (oturmayı, yatmaya, yeğleme yada yerinde duramama)

Belirtileri Hergün halsizlik, yorgunluk hisleri, daha önceki günler kadar enerjik olamama Hemen hergün kendini değersiz hissetme, küçük görme, kendini beğenmeme ya da günahkar hissetme Hemen hergün düşünme ve konsantrasyon yeteneğinde azalma olması, konuşulanlara, okunanlara dikkatini verememe Tekrarlayan ölüm düşünceleri, intihar planları veya eylemlerinin varlığı

TANI Birçok belirtilerin aynı dönemde eş zamanlı olarak kişide izlenmesiyle konulur.

ETYOLOJİSİ Biyolojik faktörler: Biyolojik ve psiko-sosyal olmak üzere iki ana başlıkta toplanabilir Biyolojik faktörler: Norokimyasal olarak azalmış biyogenikamin? (serotinin, norepinefrin, dopamin) etkinliği söz konusudur. Duygu durum hastalarında genetik ilişki her zaman doğrulan-mamakla birlikte ebeveyinlerden birinde majör depresyon varsa çocukta risk %10-13.tür. Tek yumurta ikizlerinde risk %50 çift yumurta ikizlerinde %10-25.tir. Stres durumunda özellikle hipotalamosten pramidal nöronlarda citrafi gözlenir. Antidepresonlar ise hücre proliferasyonundaki azalmayı ve atrafibi önler.

ETYOLOJİSİ Psikososyal Faktörler: Sevilen kişinin simgesel veya gerçek kayıbı reddedilme algılanır. Depresyon, kaybedilen objeye yönelik öfke ve saldırganlığın kendi benliğine dönmesiyle açıklanmaktadır. Kaybedilen objeye ambivalans önem taşır. Geri dönen öfke depresyonun dinamik açıklanmasında en iyi bilinen formülasyondur. Bu formülasyon kendini suçlama saygısında azalma ve cezalandırma gereksinimini de açıklar.

TEDAVİ Depresyon genellikle yineleyen ve bazen kronikleşen bir hastalıktır. Oluşumunda etkili olduğu düşünülen sorun alanlarının belirlenmesinden sonra ilaç tedavisi yanında bireysel psikoterapi tedavinin başarısı için önemlidir. Tedavide uygulanan 3 temel yöntem vardır; Psikoterapi İlaç tedavisi Elektrokonvulsif tedavi (EKT)

Bunların hangisinin uygulanacağına tedaviyi üstlenen hekim karar verir. Hafif depresyon geçiren hastalar için psikoterapi yeterli iken daha ağır durumdakiler psikoterapi ile birlikte ilaç tedavisi görebilir. Antidepresanlar kısa sürede etkili olabilir iken psikoterapi hastalıkla başa çıkamamanın yollarını arama açısından önemlidir. Çok ağır depresyon geçiren bu nedenle hayatı tehlikede olan yada antidepresanlara yanıt vermeyen hastalar için EKT uygun olabilir

PSİKOTERAPİ Psikolojik sıkıntıları olan kişilerin sıkıntılarının ne olduğunu anlamaları kökenleri hakkında bir iç görüş kazanmaları ve bunlara uygun çözüm yolları bulmaları için öneriler getiren her türlü profesyonel yardım yöntemlerini içerir.

Psikoterapide Hedefler Kişinin semptomlarında yada çevreyi değiştirerek kendisini iyi hissetmesini sağlamaya yönelik girişimlerde bulunmak Kişinin düşüncelerini değiştirmeye çalışarak iyileşmesini sağlamak Ailevi sistemi değiştirmeye yönelik girişimlerde bulunmak Genel sistemleri derinde yatan çatışmaları çözmeyi hedefler

İLAÇ TEDAVİSİ Depresyon tedavisinde ilk adım doğru ilaç seçimidir. Hastaya ilacın yan etkilerini ve tedavi edici etkisinin ne zaman ortaya çıkacağı (süre 2-4 haftadır) tedavinin ne kadar süreceği ile ilgili bilgilendirilmelidir. Tedavi ilk depresif epizodu geçirenlere 6 ay ile 1 yıl 3 yıldan daha az aralıklarla yineleyen depresyon öyküsü olanlarda 3-5 yıldır sık yineleyen depresif epizodu olanlarda ömür boyu sürebilir

EKT (Elektrokonvülsif tedavi) Kolaylıkla medikal tedavilere yanıt vermeyen yada intihar riski çok yüksek olan depresyonun bazı türlerinde kullanılmaktadır. Antidepresanlara direnç gösteren hastalarda depresyonun şiddeti ağırsa ve intihar riski ya da yaşamsal riski varsa EKT önemli bir tedavi aracıdır. EKT ile depresyon epizotu atlatılabilir ama ilaçta takip edilir.

EKT (Elektrokonvülsif tedavi) EKT anestezi halinde kaslar gevşetilerek uygulanır. EKT ile depresyon hızla iyileşebilirse ve depresyonun nüks etmesini önleyemez. Uygun bir hazırlıkta EKT etkin ve güvenli olarak yaşlı ve gebelerde uygulanabilir. EKT.nın tüm ölüm oranı kısa ve genel anestezideki risk kadardır, bu konudaki tahminler %0 ile %0.1 arası değişmektedir. Sağlık http://hastaneciyiz.blogspot.com Slayt Arşivi: