Beylerbeyi Sarayı/Oyuncak Müzesi Okulumuzun Gezisinde Biz….
3-C Gezi Anlatımı Beylerbeyi Sarayına gitmeden önce servislerimize bindik.Uzun bir yolculuktan sonra görkemli Beylerbeyi Sarayına geldik. Boğaz Köprüsü ve harika bir deniz manzarası tüm ihtişamıyla karşımızda uzanıyordu.Ardından hep birlikte yemek yemeye gittik.Yine servis…..İşte Sunay Akın Müzesi’ne geldik!Oyuncak cennetinde gezerken büyülendik adeta...Ve okul…
3-C Gezi Anlatımı Beylerbeyi Sarayına gitmeden önce servislerimize bindik.Uzun bir yolculuktan sonra görkemli Beylerbeyi Sarayına geldik. Boğaz Köprüsü ve harika bir deniz manzarası tüm ihtişamıyla karşımızda uzanıyordu
Beylerbeyi Sarayı’nın Tariçesi Beylerbeyi Sarayı, 1863-1865 yıllarında, İstanbul’un Beylerbeyi semtinde, Üsküdar ilçesinde, eski ahşap bir sahil sarayının yerinde Sultan Abdülaziz tarafından Sarkis Balyan'a yaptırılmıştır. İnşaası 2 yıl sürmüş ve yapımında 5.000 kişi çalışmıştır. Çalışan işçilere moral ve şevk vermek amacıyla müzisyenler sürekli müzik çalmışlardır. Cephe ve iç dekorasyonda Doğu ve Türk motifleri, Batı süs öğeleri ile birlikte kullanılmıştır. Denize düşkünlüğüyle bilinen Sultan Abdülaziz ayrıca tavanları bol miktarda deniz ve gemi tabloları ile döşetmiştir. İki katlı yapı haremlik ve selamlık bölümlerini ihtiva eden 24 oda 6 salon ve 6 banyodan ibarettir. Otantik mobilyalar, halılar, perdeler ve diğer eşya olduğu gibi korunmuştur. Denize bakan cephe süsleri, bakımlı bahçe ve orta bölümdeki havuzlu salon ile spiral merdivenler dikkat çeken yerlerdir. Arka yamaçta bir büyük havuz, teraslar ve türünün güzel örneği at ahırları yer almıştır. 1970'li yıllara kadar kullanılan eski ana yol bir tünel ile saray bahçesinin altından geçmekteydi. Yazlık bir saray olarak yapıldığından ısıtma donatımı yoktur. Serinlik vermesi amacıyla ve yapılan görüşmelerin duyulmaması için sarayın içine havuz yaptırılmıştır. Sahilde iki küçük seyir köşkü bulunan sarayda devlet misafirleri de ağırlanırdı. Bu konuklar arasında III. Napolyonn'un eşi Fransa İmparatoriçesi Eugénie (1869), Avusturya imparatoru Franz Joseph, İran şahı Nasreddin ve Kral VIII. Edward (1936) da vardır. Tahttan indirilince Selanik'e gönderilen ıı. Abdülhamit Balkan Savaşı patlak verince Beylerbeyi Sarayı'na getirilmiş ve 1918'de burada ölmüştür.
Geziden Kareler
3-C Sınıfı Sınıf Öğretmeni Hülya Turhan Öğrencilerimin gezideki tutum ve davranışları dolayı kutluyorum.Sarayı gezdiren rehbere sordukları sorularla tarihe karşı olan ilgilerini ve geçmişe ne kadar önemsediklerini gözlemledim.Bu tür gezilere seneye daha fazla katılacağımıza düşünüyorum.
Sunay Akın Oyuncak Müzesi’nin Tarihi Sunay Akın 6 yaşında ailesi ile birlikte İstanbul’a yapmış olduğu bir seyahatte Arkeoloji Müzesi’ni ziyaret eder. Bu geziden o kadar etkilenir ki müzeciliği oyunlarına katar ve en çok sevdiği oyun haline gelir. Ancak diğer çocuklar pek ilgi göstermediklerinden oyunu hep kısa sürer. Oyuncak müzesi fikrinin temelleri ise şairin, 15 yıl önce Almanya’nın Nürnberg kentine yapmış olduğu seyahatine uzanıyor. İlk kez o zaman böyle bir müzeyle karşılaşan Sunay Akın, kendini oyuncaklardan saatlerce alamadığını itiraf ediyor. Akın daha sonra gittiği tüm ülkelerde oyuncak müzesi aramaya başlar ve bu gezilerin sonunda gelişmiş her ülkenin mutlaka oyuncak müzesi olduğunu ve teknolojik açıdan kendini geliştiren ülkelerin oyuncak sanayisinde lider olmayı başardıklarını fark eder. Şair o müzeleri gezerken şunları düşünür “Hayal etmenin ve düş kurmanın tarihi var. Bu tarih o müzelerde yaşatılıyor. Türkiye’de de böyle bir müze olmalı ve hayaller korunmalıydı.”