ANLATIM BOZUKLUKLARI
I.ANLAM YÖNÜNDEN ANLATIM BOZUKLUKLARI 1-Gereksiz Sözcük Kullanılması 2-Sözcüğün Yanlış Yerde Kullanılması 3-Sözcüğün Yanlış Anlamda Kullanılması 4-Anlamca Çelişen Sözcüklerin Kullanılması 5-Deyim Yanlışları 6-Mantık Hataları
II.YAPI YÖNÜNDEN ANLATIM BOZUKLUKLARI 1-Tamlama Yanlışları 2-Eklerin Yanlış Kullanılması 3-Özne-Yüklem Uyumsuzluğu 4-Öge Eksiklikleri 5-Ek Fiil,Yardımcı Fiil,Fiilimsi,Fiil Eksiklikleri 6-Noktalama Eksikliği
I.ANLAM YÖNÜNDEN ANLATIM BOZUKLUKLARI 1-Gereksiz Sözcük Kullanılması Bir cümlede aynı anlama gelen birden fazla kelimenin kullanılmasından ortaya çıkar. Örn:Öğüt ve nasihatlara pek kulak asmazdı. Yukarıdaki iki kelimeden birinin cümleden çıkarılması gerekir. Toplantıda herkesin görüş ve düşüncelerine yer verildi.
Bu durumda taşların yıpranıp parçalanmaya başladığını görüyoruz. Heyecanın tesir ve etkisiyle soruları cevaplayamamış. O, çok varlıklı,zengin bir ailenin çocuğuydu. Yardıma muhtaç çocukları koruyup muhafaza ederdi.
Aşağıdaki altı çizili kelimelerin anlamı cümlede başka bir kelimede de bulunduğu için o kelime gereksizdir. Hava sıcaklığı,sıfırın altında eksi üç dereceydi. Yanındakilere alçak sesle,fısıldayarak bir şeyler anlatıyordu. Bu yol yaya yürümekle bitmez. Kafesin kapağı açılınca kuş, kafesten dışarı kaçtı. Şirketteki mevcut ikilik gün geçtikçe büyüyor. Onunla ilk kez bir partide tanıştılar. Problemi çözmek için iki arkadaş,iki saat süre ile uğraştılar.
2-SÖZCÜĞÜN YANLIŞ YERDE KULLANILMASI Cümlede olması gereken yerde bulunmayan kelime anlatım bozukluğuna sebep olabilir. Örn:Onlara törenle plaket verildi. Onlara plaket törenle verildi. Örn:İzinsiz inşaata girmek yasaktır. İnşaata izinsiz girmek, yasaktır. Örn:Cesetler, çok denizde kalmaktan tanınamadı. Cesetler, denizde çok kalmaktan tanınamadı. Örn:Yeni yatağa girmişti ki telefon çaldı. Yatağa yeni girmişti ki telefon çaldı. Örn:Bir kocakarı, hışımla çocuğun kolunu sarstı.
KELİMENİN YANLIŞ ANLAMDA KULLANILMASI Her kelimenin bir veya birden fazla anlamı vardır.Bazı kelimeler anlamları karıştırıldığı için birbirinin yerine kullanılır.Aşağıdaki örneklerde yanlış anlamda kullanılan kelimeler belirtilmiş ve asıl kullanılması gereken kelimeler, parantez içinde verilmiştir. Örn:Öğrenci sayısının kalabalık olması bu sonucu doğuruyor.(kabarık) Örn:O yıl Marmara’ya inanılmaz çoğunlukta bir balık akını oldu.(çoklukta) Örn:Lise öğretimini Ankara’da tamamladı.(öğrenim) Örn:En yakın zamanda resim çektirmeliyim.(fotoğraf) Örn:Küçük kızın saçları hayli büyümüş.(uzamış) Örn:Bu anlaşmanın kimsenin işine yaramayacağını savundu.(iddia etti) Örn:Odanın içini kızarmış ekmek kokusu kapsamıştı.(kaplamıştı.) Örn:Kalkınmamız için daha çok okul açılması koşuldur.(gerekir)
Örnek Soru ‘’Bu konuda gençleri azımsamak doğru değildir .’’ Bu cümledeki anlatım bozukluğunu nedeni aşağıdakilerden hangisidir? A)Gereksiz kelime kullanılması. B)Bir kelimenin anlam bakımından yanlış kullanılması C)Tamlamanın yanlış yapılması D)Ekeylemin yanlış kullanılması
Cevap:B
ANLAMCA ÇELİŞEN KELİMELERİN KULLANILMASI Çelişme,’’birbirine ters olma,birbirini tutmama’’demektir.Bir cümlede anlamca çelişen,birbirini tutmayan sözlerin bulunması,okuyucuyu şaşırtır ve yazara karşı güvensizliğe neden olur. ÖRNEKLER ‘’ Bu konuda hiç kuşkusuz her türlü önlemi almış olmalıdır.’’ ‘’Yardım ekiplerinin ,muhakkak onların yardımlarına koştuğunu ve çocukları ölümden kurtardıklarını sanıyorum.’’ ‘’Elbette onunla gitmiş olabilirler.’’
Örnek Soru: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde anlamca çelişen iki kelimenin bir arada kullanılması anlatım bozukluğuna yol açmıştır? A)Bu aşamaya gelene kadar çok çalışmış ve yorulmuş olmalısınız. B)Yabancı bir dil öğrenmek,her şeyden önce çaba,biraz da yetenek ister. C)Sizinle görüşmeyeli aşağı yukarı on beş yıl oluyor. D)Gönderdiğim paketi,eminim bugüne kadar almış olmalısınız.
Cevap:D
DEYİM YANLIŞLARI Deyimler karşıladığı anlamla cümlede yer almalıdır. ÖRNEKLER ‘’Bu sınavı kazanabilmek için bütün zorlukları gözden çıkardım.(göze almak) ‘’Anlatılanlar çok ilginçti.Herkes kulak kabartmış anlatılanları dinliyordu.’’(kulak kesilmek)
MANTIK HATALARI Mantığa aykırı olan cümlelerdir. ‘’Az konuşan çok hata yapar.’’ ‘’Bu yazıyı değil okumak anlamak bile imkansız.’’
II.YAPI YÖNÜNDEN ANLATIM BOZUKLUKLARI 1-TAMLAMA YANLIŞLARI 2-EKLERİN YANLIŞ KULLANILMASI 3-ÖZNE-YÜKLEM UYUMSUZLUĞU 4-ÖGE EKSİKLİKLERİ 5-EK-FİİL,YARDIMCI FİİL,FİİLİMSİ,FİİL EKSİKLİKLERİ 6-NOKTALAMA EKSİKLİĞİ
TAMLAMA YANLIŞLARI Ad veya sıfat tamlamalarında tamlayan ya da tamlananın eksik olması ya da eklerin yanlış kullanımı sonucu birçok anlatım bozukluğu ortaya çıkmaktadır.Kimi zaman da eklerin eksik ya da yanlış kullanıldığı görülmektedir.
ÖRNEKLER 1- ‘’Müdür, çocuğuna iyi bakması için kadını uyardı.’’ Çocuğun kime ait olduğu belli değildir. 2-’’Bunların hepsi yirmi dört saatlik ömrü olan birer cılız eserlerdir.’’ ………………….birer cılız eserdir. 3-’’Tüm sorunlarınızı karşılıklı anlayış ve birlik içinde çözeceğimize inanıyoruz. …………………….birlik ve karşılıklı anlayış ……. 4-’’Bu yasadan özel ve kamu kuruluşlarında çalışanlar yararlanacak.’’ ……………….özel kuruluşlar ve kamu kuruluşlarında ………… 5-’’Bu önlemler ,ekonomik ve sağlık açısından yararlı sonuçlar verdi.’’ ……………………ekonomik açıdan ve sağlık açısından……..
5-Bu yıl festivalde kültürel ve sanat etkinlikleri düzenlenecek. …………………………….kültürel etkinlikler ve sanat etkinlikleri……………… 6-Bir ülkenin gelişmişliği ekonomik ve sanat bakımından gelişmişliğiyle ölçülür. ………………….ekonomik bakımdan ve sanat bakımından…………………… 7-Depremzedelere her türlü tıbbî ve gıda yardımı yapıldı. ……………………………………………tıbbî yardım ve gıda yardımı………………………. 8-Yurdumuza ayakkabı ve domates salçası ihraç ediliyor. ………………………domates salçası ve ayakkabı…………………………
Not:Sıfatlar çoğul anlam içeriyorsa isimler çoğul eki almaz.Bu özellik genellikle belgisiz sıfatlarda görülür. Örn:Geceye pekçok davetliler katıldı. Bunca işlerimiz varken boş boş durmayın.
Örnek Soru: ‘’İnsanlar binlerce yıldır en büyük acılar içinde bile ,yaşamı sevmesini I II III IV bilmişlerdir.’’ Bu cümledeki anlatım bozukluğu,hangi kelime değiştirilerek düzeltilebilir? A) I. B)II. C)III. D)IV.
Cevap:D
2-EKLERİN YANLIŞ KULLANILMASI Cümlede eklerin eksik veya yanlış kullanılması anlamı bozduğundan anlatım bozukluğu oluşur. ÖRNEKLER 1-Okuma sevgisi konusunda çocuklar,en çok anne ve babalarını örnek aldığı unutulmamalıdır.(çocukların) 2-Her insan,çevreyi korumak ve doğanın kirletilmesini önlemek için gerekli duyarlılığı göstermesi gerekir.(insanın) 3- İsteğimiz. Sınavları kazanmamızdır. (kazanmaktır) 4-Benim buraya geldiğimi istemez.(gelmemi) 5-Yoksul olduğumuzun cezasını çekiyoruz.(olmamızın) 6-Herkesi etkileyen yönü, çok okuduğudur.(okumasıdır)
3-ÖZNE-YÜKLEM UYUMSUZLUĞU İyi bir cümlede tekillik-çoğulluk,olumluluk- olumsuzluk ve şahıs bakımından özne ile yüklem arasında bir uyumun olması gerekir . 1-İnsan için özne tekil ise yüklem tekil olur.Özne çoğulsa yüklem tekil de çoğul da olabilir Örn:Ahmet bize gelecek. Çocuklar oyun oynuyorlar. Öğrenciler gecikti.
2-İnsan dışındaki varlıklarda özne,tekil de çoğul da olsa yüklem tekil olur. Örn:Ağaçlar çiçek açmış. Sürüler akşam olunca köye dö- ner. Kuşlar uçuyor.
Türkçe’de bazı özneler,olumlu,bazı özneler olumsuz anlamlar verdiği için bu cümlelerin yüklemleri,özneye göre şekillenir. Eğer özne,’’kimse,hiçbiri,hiç kimse’’gibi kelimelerden biriyse yüklem, olumsuz ;özne,’’hepsi,herkes’’gibi kelimelerden biriyse yüklem, olumsuz olmalıdır. Örn:Herkes onu. seviyor,(kimse)üzmüyordu Kimse onu dinlemiyor,(herkes)gürültü ediyordu.
Özne-yüklem arasında şahıs bakımından da uygunluk olmalıdır. Özne birinci tekil şahsın yanında herhangi bir şahıssa yüklem,I.çoğul şahsa göre çekimlenir. Örn:Ben ve o sizi ziyarete geleceğiz. Sen ve ben ,bir elmanın iki yarısı gibiyiz. Özne,II. Tekil şahsın yanında I. Tekil ve çoğul şahıs dışındakilerden biriyse yüklem,II. Çoğul şahsa göre çekimlenir. Örn:Sen ve Ahmet, bu işin üstesinden pek ala gelebilirsiniz. Bu işi sen hatta hiçbiriniz yapamazsınız.
Örnek Sorular Aşağıdaki cümlede yer alan anlatım bozukluğunu gideriniz. Bu tür dergilerin sayısı,gittikçe azalıyor,okunmaz oluyor Annemin midesi ağrıyor, yerinden kalkamıyordu. Cephane nöbetçisinin silahı elinden alındı ve soyuldu. Bu tür dergilerin sayısı gittikçe azalıyor,bu tür dergiler okunmaz oluyordu. Annemin midesi ağrıyor, annem yerinden kalkamıyordu. Cephane nöbetçisinin silahı elinden alındı ve cephane soyuldu.
4-ÖGE EKSİKLİKLERİ Bu tür anlatım bozuklukları,daha çok dolaylı tümleç,nesne,özne gibi ögelerden birinin söylenmemesinden kaynaklanır. Yükleme doğru sorular sorularak ve bulunan her öge yüklemle birleştirilerek bu anlatım bozukluğu giderilebilir.
Örnekler Düşüncelerinden dolayı ona saygı duyuyor,(onu)gerçekten seviyorum. Sınıfa girdi,(herkesi)uzun uzun süzdü. İzmir’i çok özledim,ilk fırsatta( ora-ya )gideceğim. Tanpınar’ın eserlerini başka dile çevirin, (Tanpınar’ın eserleri) o dildeki okuyucuya çok az şey söyleyecektir.
ÖRNEK SORULAR 1-’’Son yıllarda Millî Eğitim Bakanlı ğı’nca, başarıyı teşvik amacıyla başarılı - öğretmenleri aylıkla ödüllendirme yoluna başvurulmakta ve basınımızda yer almaktadır.’’ Bu cümledeki anlatım bozukluğu aşağıdaki değişikliklerin hangisiyle giderilebilir? A)’’ve’’den sonra ‘’bu’’getirilerek B)’’amacıyla’’yerine ‘’için’’getirilerek C)’’teşvik’’ yerine ‘’yükseltmek’’getirilerek D)’’Bakanlığı’nca ‘’kelimesindeki –ınca eki atılarak
Cevap:A
Aşağıdakilerden hangisi, dil ve anlatım yönünden yanlıştır? A)Yayınevinin çıkardığı bütün romanları alıyorum,okuyorum. B)Bu koşullar içinde pek çok sanatçının olduğunu duyuyorum,görüyorum, C)Bu konuda söylenenlere inanıyor,her yerde öne sürüyordu. D)Geçen ay yayımlanan aylık dergilerin birinde ördüm, okudum.
Cevap:C
5-EK-FİİL,YARDIMCI FİİL, FİİLİMSİ VE FİİL EKSİKLİKLERİ Sıralı isim cümlelerinde ek-fiil, fiil veya yardımcı fiilden birinin kullanılmaması anlatım bozukluğuna yol açar. Örn:Boyu kısa, bedeni de pek biçimli değildi.(kısaydı) Sınavda kimin başarılı(olduğu); kimin başarılı olmadığı anlaşılır. Annem yemek pişiriyor(du);biz de ona yardım ediyorduk. Acıyı hiç(sevmem), tatlıyı çok severim. Sınava az(çalışarak) veya hiç çalışmadan girilmez.
6-NOKTALAMA EKSİKLİĞİ Bu anlatım bozukluğu virgülün yerinde kullanılmamasından veya eksik kullanılmasından kaynaklanır.Çoğunlukla adlaşmış sıfatlardan sonra virgül getirilmediği durumlarda karşımıza çıkar. Örn:İhtiyar(,) dilenciye seslendi. Yaramaz(,) dedesinin yanında oturuyordu.