BELEN KAHVESİ 'Belen Kahvesi'ne yılda 40 bin kişi geliyor. Muğla’ya bağlı Çaybükü (Gevenes) köyünde bulunan ve meşhur "Ormancı" türküsüne konu olan "Belen Kahvesi", yılda ortalama 40 bin turist ağırlıyor. Muğla Valiliği'nce onarılan ve 6 Nisan 2005'te yeniden açılan kahvede eskisi gibi dama oynanıyor ve sürekli 'Ormancı' türküsü çalıyor.
BELEN KAHVESİ Oldukça harap durumda olan Belen Kahvesi Muğla Valiliği'nce onarılan ve 6 Nisan 2005'te yeniden açılmıştır. 'Ormancı' türküsüne konu olan Belen Kahvesi köye hakim bir tepecik üzerinde kuruludur.
BELEN KAHVESİ Belen Kahvesi'nin eski hali. Yöre halkı turistlerin ilgisinden hiç şikayetçi değil... Kahvede türküyü çalıp söyleyen isimler arasında Kemal Aydın da bulunuyor. Kahvenin her tarafında 'Ormancı' türküsünün konusunu anlatan yazılar bulunuyor.
BELEN KAHVESİ Türküye konu olan olay ise aslında basit bir dalaşmadan çıkmış. Gevenes köyünde 1922 yılında dünyaya gelen Mustafa Şahbudak (fotoğraftaki) ağa çocuğudur. Mustafa’nın en yakın arkadaşı köy muhtarı Tevfik Cezayir'dir. Her akşam köy kahvesinde dama oynayan iki arkadaşın iddialı ve dostane karşılaşmaları kahvehanedekiler tarafından da ilgiyle izlenir. 1946 yılının bir Temmuz gününde, yine dama tahtasının başına otururlar. Oyunun yarısında 'Sarı Memet' lakaplı Orman Memuru Mehmet İn çıkagelir. Mehmet, sarhoştur. Bir gün önce, komşu çiftlik köyünde yangın çıkmıştır. Ormancı, yangın evrakının bir an önce ilçeye götürülmesi için bekçiyi muhtardan ister. Muhtar Cezayirli, bekçinin başka yere gitmesi gerektiği için ret yanıtı verir. Aralarında tartışma başlar.
BELEN KAHVESİ Ormancı dama masasına bir yumruk atar. Mustafa Şahbudak, bu davranışa tahammül edemez ve ormancıyı tokatlar. Tartışma büyüyünce ormancı Mehmet kamasını çıkartıp Mustafa Şahbudak’ı kolundan yaralar. O zaman, Mustafa Şahbudak ormancıyı korkutmak için, belindeki tabancayı çıkarır ve ateş eder. Ancak mermi yanlışlıkla en yakın arkadaşı olan muhtara isabet eder. Muhtar Tevfik'i hastaneye götürürler ama artık yapacak bir şey yoktur. Tevfik eliyle işaret edip Mustafa’yı yanına çağırdıktan sonra ”Ben ölüyorum, hakkını helal et” der ve can verir.
BELEN KAHVESİ Mustafa, en yakın arkadaşını öldürdüğü için teslim olur, 4 yıl ceza alır. Bu acı olaydan sonra köyde kalamayacağını anlayan ormancı Mehmet İn ise, tayinini ister, Kavaklıdere Orman Müdürlüğü’ne atanır. Aslen Marmarislidir. Emekliliğinden sonra oraya yerleşir. Doksanlı yılların başında da ölür. Mustafa Şahbudak da, cezaevinden çıktıktan sonra, anılarla dolu o köyde yaşayamayacağını anlayıp Muğla’ya yerleşir. Muhtar’ın eşi Pembe eşinin ölüm acısına dayanamayıp birkaç yıl sonra akli dengesini yitirir. Bu arada Mustafa'nın anne tarafından akrabası olan Değirmenci Pisili Tahir Usta (Fotoğrafta) Gevenes Köyü’nde yaşanan bu acı olayın türküsünü bestelemiştir. Bay Mustafa 28 Mart 2005 günü İzmir Ege Üniversitesi Hastanesi’nde 83 yaşında ölür.
BELEN KAHVESİ Türkünün sözleri şöyle: Çıktım Belen Kahvesi'ne baktım ovaya, baktım ovaya Bay Mustafa çağırdı, dama oynamaya Ormancı da gelir gelmez, yıkar masayı, yıkar masayı Söz dinlemez ormancı, çekmiş kafayı Aman ormancı, canım ormancı Köyümüze bıraktın yoktan bir acı Köyümüzün ortasında, değirmen döner, değirmen döner Değirmenin suları, dağından iner Ormancıya atılan kurşun, Tevfik'e döner, Tevfik'e döner Tevfik'in feryatları, yürekler deler Köyümüzün suları da hoştur içmeye, hoştur içmeye Üstünde köprüsü var, gelip geçmeye Tevfik'imi vurdular, hiç mi hiç yere, hiç mi hiç yere Yazık ettin ormancı, köyün iki gencine.