ANKARA’DA YEREL YÖNETİMLERDE KATILIMCILIK ve TEMSİLİYET Ya Katılımcılık Ya Teslimiyet... Dr.Nuran Talu Büyük Ankara Kurultayı, 7-11 Ekim 2013
NASIL BİR ANKARA’DA YAŞAMAK İSTİYORUZ? KENT TEMSİL ARAÇLARI HALK KATILIM ARAÇLARI
NASIL BİR ANKARA’DA YAŞAMAK İSTİYORUZ? Kuruntusuzca, “alt tarafı dünyanın sonu” dercesine, tepkisiz hayatlarımıza devam mı edelim? Ne tür bir kentte/yerleşmede yaşamak istediğimiz sorusu, “insan – insan” ve “insan – doğa” ile ne tür bir ilişki içinde olacağımızda saklı Nasıl bir mekansal düzen ve nasıl bir coğrafya ile bir kent resmi çiziyoruz? Silüet kaygımız var mı? Bir kentin nasıl yönetileceği, aslında siyasete bakışımız ile doğru orantılı. Siyaset= toplum bilimi.
KENT TEMSİL ARAÇLARI Ankara’da temsili demokrasi işliyor mu? Belediyelerimizin hizmet performanslarını ölçüyor muyuz, bu alanda hak arıyor muyuz?? (sosyal yardım/güvence, ekolojik planlama, çevre, barınma, kentsel dönüşüm, afet yönetimi, sağlık, emniyet asayiş, altyapı, ortak kullanım, kamusal alan, ulaşım politikaları vb.) Temsil zeminleri ve araçlar yeterli mi? Belediye Meclisleri, muhtarlık, - bütünşehir yasası - tek başkan tek meclis! Belediye Meclislerinde Ankara’nın kuleleşmesi/gökdelenleşmesi, yeşil tahribi kararları seri halinde geçiyor – ekolojik ve demokratik olmayan sayısız karar var Toplumun tüm kesimini yansıtıyormu? Kadın, LGBT, engelli, kent aktivisti temsili ne ölçüde? Muhtarımız mahalleli ile belediye ve merkezi hükümet arasında hizmet ihtiyacı belirlenmesinde köprü mü? niye yapsın?
BİZİ KATIYORLAR MI? Katılımcı demokrasi dedik oldu mu? Liberal katılımcılık yalanları ile iyi uyutulduk. Kanunlara bizi koydular çok sayıda yerel kamu komisyonlarına çağırılıyoruz. “Devleti tamamlayıcılık” rolümüzü pek güzel oynadık bugüne kadar Kent konseyi, belediye çözüm merkezleri (talepler, şikayetler), TODAM’lar, belediyelerin, parti il teşkilatlarının teknik komisyonları vb. Vatandaş Karnesi – kamu hizmetlerine karne verdik, sınıfta kaldılar, eee sonra... Mühendisler, çevreciler, şehir plancıları vb. ile sokaktaki insan buluşuyor mu? Yerel referandumlar? mahalle sınırları değişiklikleri!
GEZİ ÖĞRETİSİ= KATMIYORLARMIŞ Yerel yetkililer vatandaşı katmak için onların öz örgütlenmelerine bakmalılar. Parklar, forumlar, sosyal medya mecrası Bu hiç belediye meclisi toplantılarına benziyor mu?
BUNLAR HİÇ KENT KONSEYİ TOPLANTILARINA BENZİYOR MU?
DOĞRUDAN DEMOKRASİ DİYORLAR... GEZİ BİR DOĞRUDAN DEMOKRASİ MODELİDİR 1.SANDIKTA DEMOKRASİ = Erdoğan Demokrasisi - kısır ve reaktif 2.SOKAKTA DEMOKRASİ - bu mertebeye yükseldik, ama daha çok reaktifiz 3.DOĞRUDAN DEMOKRASİ - Daha yaygın yöntem lazım, o da kucağımızda, labtop - proaktif birey önde. - Her konuda ön oy hakkın var. Yani, iletişim devrimini bir doğrudan demokrasi modeline dönüştürme deneyimi - Elektronik Demokrasi. Kent ihlallerine hayır diyeceğimiz ve kentin geleceğini şekillendireceğimiz bir fırsatımız var – yerel seçimler Artık uyandık, rant ve popilizm kaygısından uzak kent yönetimi istiyoruz, hemen! Böyle bir seçim daha geçiremeyiz. Halkın geçim kaynağından ve hayat alışkanlıklarından/yaşam kalitesinden politikacılar sorumlu. Bununla oy alıyorlar Yerel yöneticilerimizi seneye Mart’ta seçeceğiz, zaman var, zaten sadece bir Pazar günü bilemedin 1 saat kent demokrasisine ayırsak yetme mi?
YOKSA... Bugünden çalışsak, bu süreçlere biz de önden katılsak olma mı? Neden belediye başkan ya da meclis üyeleri aday adaylarını bize de danışmıyorlar? Yok mu örnekleri...Var: “Tüm seçmenlere açık önseçim” yöntemleri. İsviçre, Fransa, Almanya, İtalya ve Yunanistan sosyalist partileri son yıllarda bu tür sistemleri benimsedi. ABD’deki eyaletlerin çoğu da on yıllardır açık önseçimi başarıyla uyguluyor. Yeşiller Partisi de açık önseçim uygulamasını Avrupa çapında yapıyor. Almanya son yerel seçimlerinde Papağan Partisi (Parrot Party) Berlin Belediyesinde Meclis üyelerinin çoğunu böyle almış. Internet üzerinden en yaygın katılım modelini kullanarak. Fransa sosyalist partisinin 2011 yılında gerçekleştirdiği ve 3 milyona yakın vatandaşın katıldığı açık önseçim model alınabilir. Bu modelde, tüm seçmenlere en az 2 TL bağış yapmak ve parti ilkelerini içeren çok kısa bir metni imzalamak şartıyla kendi yörelerindeki Parti adayını belirleme sürecine katılma imkanı tanınmış. Komedyen-siyasetçi Beppe Grillo’nun kurduğu Beş Yıldız Hareketi (BYH), “hepinize lanet!” sloganıyla Elektronik Demokrasi yoluyla katıldığı seçimlerden % 25,5 oyla birinci parti olarak çıktı (2012). İsviçre doğrudan demokrasinin tüm aygıtlarını yerel düzeyde kullanıyor (zorunlu ve ihtiyari referandumlar, anayasal halk inisiyatifi). Anayasal halk inisiyatifi hakkı ile BM üyeliğini, minareleri reddettriler İsveçliler.
BİTTİ