KÜRESEL ISINMA Hazırlayan: Günay DÜZEL
Küresel İklim Değişimi nedir? Küresel Isınma nedir? Sera gazlarının atmosferde birikmesi ile yeryüzü ile yeryüzüne yakın atmosfer tabakalarında sıcaklığın artmasıdır. Küresel İklim Değişimi nedir? Küresel ısınmaya bağlı olarak, diğer iklim elemanlarının değişmesidir.
SERA ETKİSİ NEDİR? Sera gazları, Sera etkisini destekleyen, atmosferde bulunan ve en çok ısı tutma özelliğine sahip olan bileşiklerdir. Dünya'da başlıca sera etkisine neden olan gazlar %36-70 Su buharı, %9-26 Karbon dioksit, %4-9 Metan ve %3-7 ile Ozon‘ dur. Sera gazlarının bir kısmı kendi kendine oluşurken, bir kısmı da insanlar tarafından üretilir. Doğal yollarla oluşan sera gazları su buharı, karbondioksit, metan, nitröz oksit ve ozon içerir. İnsan etkinlikleri sonucunda da bu gaz seviyelerine eklemeler olur ve bunun sonucunda da sera etkisi görülür. Yerküre iklimi, atmosfere salınan insan kaynaklı sera gazlarının doğal sera etkisini kuvvetlendirmesi yüzünden ısınmaktadır.
İnsanların çeşitli faaliyetlerinin küresel ısınmaya katkısı ; enerji kullanımında %49, endüstrileşmede %24, ormansızlaşmada %14 ve tarımda %13’tür.
SERA ETKİSİ
küresel ısınmaya sebep oluyoruz BİZ sebep oluyoruz
Denizlerdeki bitkisel planktonların yok olmasına sebep oluyoruz
Binlerce, milyonlarca yıllık buzullar erimeye başladı. Kuzey Kutbu 1918 Kuzey Kutbu 2002 Patagonya Buzulları 1928 Patagonya Buzulları 2004
Ormanları yok ediyoruz, yakıyoruz. Hızlı sanayileşiyoruz Çarpık kentleşiyoruz Yanlış tarım yapıyoruz
Sera gazlarını fazla üretiyoruz Karbondioksit Petrol Kömür Doğal gaz
Halokarbonlar Buzdolapları
Metan Diazot monoksit Çöp Yığınları Hayvan Gübresi Bataklıklar Egzoz Gazları Azotlu Gübreler Anız Yakma
PEKİ, “SUÇLU” GAZLARIN PAYLARI NE KADAR? Karbondioksit % 50 Azot oksitler % 5 Ozon % 7 Metan % 13 Halokarbonlar (CFC,HCFC,HFC) % 17
KÜRESEL ISINMANIN ETKİLERİ
GIDA ÜRETİM DÜZENİNDE BOZULMA Örnek olarak; orta kuşak iklim bölgesinde bulunan buğday yetiştirme alanları kutuplara doğru kayacak. Bu durum bir çok ürün için de geçerlidir.
AŞIRI SICAKLAR VE YANGINLAR
KURAKLIK
Bizleri bekleyen tehlikelerin gerçekten farkında mıyız? Önce adalar, sonra kıyılar sular altında kalacak
-Küresel sıcaklık ortalamalarının hızla yükseleceği bir senaryonun gerçekleşmesi halinde 2080'lerde yılda fazladan 2,5 milyon kişi daha kıyı şeritlerindeki sellerden etkilenecek. -Çeşitli senaryolara göre 2070'lerde akarsu potansiyelleri Avrupa'nın Akdeniz kısmında yüzde 20-50 arasında düşerken, Kuzey ve Doğu Avrupa kısımlarında yüzde 15-30 arasında artacak.
-Nehir yatağı havzalarının, şiddetli ve tehlikeli akıntılara sahip kısımları yüzde 19'dan, 2070 yılında yüzde 34-36'ya çıkacak. -Batı Avrupa'da muhtemelen milyonlarca insan, sulak alanlarla iç içe yaşayacak. -Akdeniz'e yönelik turizm yazın düşerken, ilkbahar ve sonbaharda artacak.
-Kuzey kutbundaki deniz buzulları 2100'e kadar yüzde 22-33 arasında azalacak, -Antarktika'da ise tamamen ortadan kalkabilecek. -Alp buzullarının küçük olanları ortadan kalkacak, büyükleri 2050 itibariyle yüzde 30-70 arasında eriyecek.
-Deniz dışı alanlardaki buzullarda önemli incelme olacak ve bu, yeryüzündeki deniz seviyesini yükseltecek. -2100 yılına kadar deniz seviyesindeki yükselmenin 18-59 santimetre arasında olabileceği tahmin ediliyor. -Şu anda 500 bin kilometre kare olan Himalaya buzul alanı, 2030'da 100 bin kilometre kareye kadar gerileyebilecek.
-Asya'da birçok ülkede açlık sorunu olacak. -Asya'da 2020 yılında su sıkıntısı çeken kişi sayısı 1,2 milyar kişiye kadar yükselebilecek. -Ada devletlerde genellikle kıyılara inşa edilen uluslararası havaalanları ve yollar su altında kalabilecek.
Küresel ısınmanın kıtalar üzerinde etkileri nasıl olacak? Küresel ısınma sebebiyle dünyanın her yerinde olumsuz değişiklikler yaşanacak.
AFRİKA Kullanılabilir su kaynakları iyice azalacak. Özellikle Güney, Kuzey ve Batı Afrika'da ortalama yıllık yağışlarda büyük azalma görülecek. Nijerya, Senegal, Gambiya, Mısır ve Güneydoğu Afrika kıyı kesimindeki yerleşim bölgelerinde deniz seviyeleri yükselecek ve erozyonlar artacak.
ASYA Sıcaklıklar, kuraklık ve seller artacak ASYA Sıcaklıklar, kuraklık ve seller artacak. Besin maddelerinin üretimi, toprakların verimsizleşmesi sebebiyle oldukça azalacak. Kuzey bölgelerde yağış miktarında bir artma olabilir. Şiddetli kasırgalar ve seller deniz kıyısında yer alan yerleşim bölgelerini olumsuz etkileyecek.
AVRUPA Güney bölgelerde kuraklıklar artacak. Diğer alanlarda tehlikeli sel baskınları oluşacak. Isı farklılıkları oluşacak. Tarımsal üretim kuzeyde artabilir ancak güney kesimlerde azalma olacak.
LATİN AMERİKA Kuraklıkla daha fazla karşılaşılacak LATİN AMERİKA Kuraklıkla daha fazla karşılaşılacak. Ekin miktarında önemli ölçüde azalma olacak. Bahçe tarımı zarar görecek. Bölgede yaşayanlar sıtma ve kolera gibi hastalıklara maruz kalacak. KUZEY AMERİKA Erozyon ve sel olaylarında artış görülecek. Deniz seviyeleri yükselecek. Fırtınalar artacak ve özellikle Florida ve Atlantik'i etkileyecek.
AVUSTRALYA VE YENİ ZELANDA KUTUPLAR Buzullar erimeye devam edecek. Buz kalınlıklarında azalma olacak. AVUSTRALYA VE YENİ ZELANDA Başlangıçta iyi sonuçlar gösterecek olsa da, ilerleyen zamanlarda; iklimin daha fazla değişmesi sebebiyle, sel baskınları, şiddetli kasırgalar ve fırtınalar yaşanacak.
KÜRESEL ISINMANIN TÜRKİYE’YE ETKİLERİ Küresel ısınma aynı şekilde devam ederse, -2070’te Türkiye genelinde sıcaklıklar 6 derece kadar yükselecek. -Ekosistem değişecek, canlı türleri yok olma tehlikesi yaşayacak. -Yaz aylarında Türkiye’nin batısında sıcaklıklar 5 ila 6 derece, Orta ve Doğu Anadolu ile Güneydoğu Anadolu bölgelerinde ise 3 ila 4 derece yükselecek. -Kış aylarında da sıcaklıklar 2 ila 3 derece yükselecek, Karadeniz Bölgesi’nde yağışlar yüzde 10 ila 20’lik artış gösterecek, güneyde ise yüzde 30’a kadar azalacak.
BU TEHLİKEDEN KORUNMAK İÇİN NELER YAPABİLİRİZ? Herkesin yapabileceği bir şeyler var ! Petrol, kömür ve doğal gaz (fosil yakıtlar) kullanımını sınırlandıralım. Enerjiyi tasarruflu kullanalım. Güneş, rüzgâr ve jeotermal gibi yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelelim. Güneş pilli lamba
Ormanları koruyalım ve miktarını arttıralım. 1,7 kg Oksijen 2,3 kg CO 2 1 saatte Yetişkin bir ağaç 1 saatte 2,3 kg karbondioksiti alıp 1,7 kg oksijen verir. Plansız ve çarpık kentleşmeye izin Vermeyelim.
Enerjiyi tasarruflu kullanalım Enerji tasarruflu ampuller kullanalım. Enerji tasarruflu lamba akkor lambaya göre % 80 kadar enerji tasarrufu sağlar. Tasarruflu ampullerin kullanılması konusunda dünya çapında bir karar alınsaydı ; kömürle çalışan yüzlerce santral kapatılırdı. Buzdolabınızın kapağının iyi kapanıp kapanmadığını kontrol ederek enerji tasarruf edebilirsiniz. Buzdolabınızı güneş alacak yere, soba veya radyatör yanına yerleştirmeyiniz. Yeni bir buzdolabı 8-10 yaşında olandan çok daha az enerji tüketir. Üstü açık sıvı yiyecekler nem oranını arttırarak kompresörün daha fazla çalışmasına neden olur. Buzdolabına sıcak malzeme koymayınız.
Televizyon, bilgisayar, yazıcı, VCD, CD gösterici, gibi elektronik aletleri “bekleme durumunda” (stand-by) bırakmayın. Bu tip enerji tüketimine sızıntı adı verilmektedir ve aletin açık iken harcadığı enerjinin yaklaşık % 5'i kadardır. Energy Star etiketli yeni teknoloji TV ve VCR'lar kayıp enerjiyi %75'e kadar azaltmaktadırlar. Çamaşırları yüksek sıcaklıkta yıkamak yerine ılık veya soğuk suyla yıkamalı, durulama ise soğuk su ile yapılmalıdır. Çok kirli değil Ilık su Eğer mümkünse çamaşırlar dışarıda güneş ve rüzgardan yararlanarak kurutulmalıdır.
5 dakikalık duşla yetinin. Daha az su tüketirsiniz. Geri dönüşümü mümkün olan şişe ve kutulardaki yiyecek ve içecekleri tüketmeli, kağıtları geri dönüşüm çöp kutusuna atmalıyız. Çöplerin yüzde 50’si geri dönüşüme uğrasa, daha az karbondioksit gazı açığa çıkar. 5 dakikalık duşla yetinin. Daha az su tüketirsiniz. Damlayan bir musluk ayda 2250 litre, günde 75 litre su kaybına neden olur. Bu suyla yılda 900 kere duş yapılabilir.
Havayı değil binalarımızı ısıtalım. Binaların yalıtımı ile %25 den %50’ye varan yakıt tasarrufu sağlanabilir. Çatı, kapı ve pencerelerinizin yalıtımını yaptırınız. Pencereler ve kapılar, ısının dörtte birinin kaybına neden olmaktadır. Çift cam veya ısıcam ısı kaybını yarı yarıya azalmaktadır. Pencere bandı ve süngerler kullanınız. Evinizin dış cephesini koyu renkle boyamak sıcaklığı muhafaza eder. Evinizin duvarlarını yalıtın.
Fosil yakıt tüketiminizi azaltın. Kaloriferin derecesini çok açmayın. 6 8 +ºC 20 Oda sıcaklığını 1°C arttırmak için yaklaşık % 6 oranında daha fazla yakıt gerekmektedir. Oda sıcaklığı 23 °C iken ısı kaybı 100 ise; 22 °C olursa % 6 tasarruf 21 °C olursa % 12 tasarruf 20 °C olursa % 18 tasarruf sağlanabilir. Fazla sıcakta pencereleri açmak yerine radyatör musluğunu kısınız. 2 saat açık duran pencerelerden 50-75 kW/m2 yıl ısı kaybı olduğu söylenebilir. Oda ısısına duyarlı termostatik vanalar kullanın.
Araçlarda da fosil yakıt kullanır! Aracınızı gerekmediği zamanlarda kullanmayın. Toplu ulaşım araçlarını kullanın. Lastiklerinizin hava basınçları düşük ise yakıt tüketimi artar. Gereksiz yere ani fren ve gaza basmak benzin tüketimini % 5 arttırır. Camları açık olarak Saatte 100 Km'lik bir hızla otomobilinizi sürmeniz % 4 aşırı yakıt tüketimine sebep olur. Tatilinizi yakın yerlerde yapın. Böylece kişi başına harcanan yakıt azalmış olur. Mevsim sebze ve meyvesi tüketin. Dış ülkelerden ithal edilen ürünler çok yakıt tüketilmesine neden olur.
Devlet Olarak Küresel Isınmaya Karşı Yapılabilecekler * Hidrolik enerjiden daha çok yararlanmak. * Rüzgar enerjisi, güneş enerjisi, jeotermal enerji ve diğer yenilenebilir enerji kaynaklarını teşvik etmek. * Boş arazileri ağaçlandırmak. * Orman yangınlarını kontrol etmek.
* Termik santrallerde, iyi yakma metotlarını geliştirmek ve kaliteli yakıt kullanmak. *Isınma amaçlı yakıtları kontrol etmek. * Halkı bilinçlendirmek. * Tarım politikasını gözden geçirmek. * Turizm planlamasını yeniden yapmak.
Yerel Yönetimlerin Küresel Isınmaya Karşı Yapabilecekleri * İklim değişiminin etkilerini çocuklarımız ve onların çocukları daha çok yaşayacaklar. Bu nedenle, okullarda iklim değişimi konusunda eğitici programlar düzenlemek. * Enerji ve su tasarrufunu projelendirerek uygulamaya sokmak. * Yeni su kaynakları ve yenilenebilir enerji kaynakları bulmak.
* Sera gazlarını azaltacak önlemleri ve denetimleri artırmak. * Altyapı ve yerleşim planlamalarında iklim değişimi etkilerini göz önüne almak. * Büyük şehirlere göçü cazip halden çıkartmak, geri göçü özendirmek.
KÜRESEL ISINMAYA KARŞI YAPILAN ULUSLARARASI ÇALIŞMALAR
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ ÇERÇEVE SÖZLEŞMESİ 1992 yılında, Rio de Janeiro’da , BM Çevre ve Kalkınma Konferansı düzenlenmiştir. Konferans, taraf ülkeleri; sera gazı salımlarını azaltmaya, araştırma ve teknoloji üzerinde işbirliği yapmaya, sera gazı yutaklarını korumaya teşvik etmektedir.
KYOTO PROTOKOLÜ İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesinin niteliğini güçlendirmek, özellikle gelişmiş ülkelerin kararlı ve bağlayıcı yükümlülükler almalarını sağlamayı hedefler. 1997 yılında Kyoto’da yapılan 3. Taraflar Konferansı’nda kabul edilmiştir. 190 ülke ve AB taraftır. Hedefi, Sözleşmenin Ek-1 ülkelerinin, sera gazı salımlarının toplamını 1. taahhüt döneminde (2008-2012), 1990 yılındaki seviyenin % 5 altına düşürmektir.
ÜLKELERİN SERA GAZI EMİSYON DURUMLARI
2002 Yılı İtibariyle Kümülatif Sera Gazı Emisyonları
Bu dünya bize atalarımızın mirası değil gelecek nesillerin bir emanetidir. Emanete ihanet edildiğini görmek istemiyoruz !
Dinlediğiniz için teşekkürler…