YÖNETİM TEORİSİNİN GELİŞİMİ

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
YÖNETİM VE ORGANİZASYON
Advertisements

el ma 1Erdoğan ÖZTÜRK ma ma 2 Em re 3 E ren 4.
Sistem Analizi ve Planlama
İŞ DEĞERLEME İş Değerleme: Bir iş yerinde mevcut işler arasındaki değer farklılıklarını ortaya çıkaran bir karşılaştırma yöntemidir. Böylece işlerin önem.
T.C. İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ Arapgir Meslek YÜKSEKOKULU
Eğitim Programı Kurulum Aşamaları E. Savaş Başcı ASO 1. ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ AVRUPA BİLGİSAYAR YERKİNLİĞİ SERTİFİKASI EĞİTİM PROJESİ (OBİYEP)
KİŞİSEL KAMP MALZEMEN Kamp malzemelerini şu ana başlıklar altında düşünebilirsin. Uyku malzemesi Yemek malzemesi Temizlik malzemesi Zorluklara karşı hazır.
İŞLETME - MUHASEBE Naim DENİZ.
Atlayarak Sayalım Birer sayalım
MEB Öğrenci Davranışlarının Değerlendirilmesi Yönetmeliği
YÖNETİM VE ORGANİZASYON
YÖNETİM İŞLEMİNİN FONKSİYONLARI
BEIER CÜMLE TAMAMLAMA TESTİ
Diferansiyel Denklemler
TÜRKİYE EKONOMİSİNE GENEL BAKIŞ VE SON GELİŞMELER KEMAL UNAKITAN MALİYE BAKANI 05 Eylül 2008 T.C. MALİYE BAKANLIĞI.
İŞLETME Toplumdaki bireylerin ihtiyaçlarını karşılamak
BEIER CÜMLE TAMAMLAMA TESTİ
ALIŞVERİŞ ALIŞKANLIKLARI ARAŞTIRMASI ÖZET SONUÇLARI Haziran 2001.
İZMİR EKONOMİ ÜNİVERSİTESİ TEKNİK ve İDARİ İŞLER MÜDÜRLÜĞÜ (T.İ.İ.M) “HİZMET MEMNUNİYETİ ÇALIŞMASI” Temmuz, 2010.
KONTROL ORTAMI Defterdarlıklar İç Kontrol Eğitimi 10 Mart-27 Nisan 2013 Strateji Geliştirme Başkanlığı 1.
KIR ÇİÇEKLERİM’ E RakamlarImIz Akhisar Koleji 1/A.
ETİK ve İTİBAR YÖNETİMİ
Prof. Dr. Leyla Küçükahmet
SLAYTI MUTLAKA SESLİ İZLEYİNİZ… İYİ SEYİRLER…
HAZIRLAYAN:SAVAŞ TURAN AKKOYUNLU İLKÖĞRETİM OKULU 2/D SINIFI
ÖRNEKLEM VE ÖRNEKLEME Dr.A.Tevfik SÜNTER.
TÜRKİYE KAMU HASTANELERİ KURUMU
1 YASED BAROMETRE 18 MART 2008 İSTANBUL.
YÖNETİM VE ORGANİZASYON
Matematik 2 Örüntü Alıştırmaları.
MATRİSLER ve DETERMİNANTLAR
GÜNCEL EKONOMİK GELİŞMELER VE 2008 OCAK-HAZİRAN DÖNEMİ MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE UYGULAMA SONUÇLARI KEMAL UNAKITAN MALİYE BAKANI 10 Temmuz 2008 T.C. MALİYE.
TÜRKİYE EKONOMİSİNE GENEL BAKIŞ VE SON GELİŞMELER KEMAL UNAKITAN MALİYE BAKANI 5 Eylül 2008 T.C. MALİYE BAKANLIĞI.
DEĞİŞİM YÖNETİMİ Pervin GÖZENOĞLU.
İKS İLE İLGİLİ YASAL DÜZENLEMELER ROL VE SORUMLULUKLAR
EĞİTİM YÖNETİMİNE GİRİŞ
TEDARİK (SATINALMA) TEDARİK FONKSİYONU:
Yard. Doç. Dr. Mustafa Akkol
EŞGÜDÜMLEME FONKSİYONU
1 DEĞİŞMEYİN !!!
Yedinci Bölüm İşletme YÖNETİMİNİN FONKSİYONLARI.
1. 2 İşletmelerin genel amaçları 3 Değer Arttırma: İş letme piyasa de ğ erini hissedarları açısından maksimum yapmalıdır 4.
Bankacılık sektörü 2010 Ocak-Aralık dönemindeki gelişmeler Ocak 2011.
1 2 3 GÜVENLİK İÇİN ÖNCELİKLE RİSKİ YOK EDİLMELİDİR. RİSKİ YOK EDEMIYORSANIZ KORUNUN KKD; SİZİ KAZALARDAN KORUMAZ, SADECE KAZANIN ŞİDDETİNİ AZALTIR.
HAYAT BİLGİSİ SORULARI.
ÇOK DEĞİŞKENLİ FONKSİYONLARDA
Türkiye Bankalar Birliği 49. Genel Kurulu 1 Türkiye Ekonomisi ve Bankacılık Sistemindeki Gelişmeler Ersin Özince Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu.
TÜRKİYE EKONOMİSİNE GENEL BAKIŞ VE SON GELİŞMELER KEMAL UNAKITAN MALİYE BAKANI 15 Ekim 2008 T.C. MALİYE BAKANLIĞI.
Diferansiyel Denklemler
TOPLAM KALİTE YÖNETİMİ NEDİR?
İKY Tarihsel Dönüşümü (Yaklaşımları) Klasikler, Neo-Klasikler, Modern
Öğretim Yılı Bahar Dönemi
YETKI DEVRI Yetki Devrinin Tanımı ve Türleri
Henri Fayol ve Yönetim Süreci “Sınai ve Umumi İşlerde İdare” ( )
Kamuda İnsan Kaynakları Yönetimine Giriş
Girişimcilik.
YÖNETİM SÜRECİ VE ÖZELLİKLERİ
GENEL İŞLETME İŞLETMENİN AMAÇLARI
Dr. Adil AKINCI Bankacılık ve Finans Bölümü
Klasik Yönetim ve Organizasyon Teorisi
YÖNETİM BİLİMİNİN GELİŞİMİ
1. İnsan kaynakları yönetimine giriş
Yrd.Doç.Dr. Çağdaş Erkan AKYÜREK
SAĞLIK KURUMLARINDA KARAR VERME YÖNTEMLERİ
Yrd. Doç. Dr. Şule Aydın Turan
6. İŞLETMENİN PERFORMANSI
BEDEN EĞİTİMİNDE YÖNETİM VE ORGANİZASYON
İşletme kavramı öncesi dönem 1880 öncesi dönemi kapsar.1880 öncesi dönemde yönetim gereken kuruluşların çok az olması, kendi yönetim anlayışlarına göre.
İŞLETME YÖNETİMİNİN TARİHSEL GELİŞİM SÜRECİ
Eşgüdümleme ve Kontrol
Sunum transkripti:

YÖNETİM TEORİSİNİN GELİŞİMİ BÖLÜM 2 YÖNETİM TEORİSİNİN GELİŞİMİ

Yönetim Teorisinin Gelişimi Yönetim bilimi incelendiğinde çok eski olmadığı görülür. Modern işletme yönetiminin gelişmesi yenidir. Yönetimin gelişmesini genel bir görünüşten ziyade zaman çizgisi üzerinde incelemek daha faydalı olacaktır.

Yönetim Teorisinin Gelişimi (devam) Yönetim bugüne gelinceye kadar önemli aşamalar kaydetmiştir. Bu aşamaları sırasıyla inceleyelim.

1. ÇAĞDAŞ YÖNETİM ÖNCESİ (1880 ÖNCESİ) Bu dönem, insanların işbirliği çabaları ile başlayıp, bilimsel olarak incelenmeye başlandığı 1880 yılına kadar devam etmektedir. Çağdaş yönetim öncesi dönemde işçiler, hemen hemen tamamen kendi nezaretçilerinin hükmü altında bulunmakta ve sosyal kast sistemine dayalı otokratik bir ilişki içinde bulunmaktaydılar.

1. Çağdaş Yönetim Öncesi (Devam) Bu dönem, öylesine birbiriyle zıtlıklarla dolu bir dönemdi ki, lordlar ve köylüler, imparator ve köle, varlıklı olanlarla fakir olanlar ayrı uçlarda yaşıyorlardı. Bu dönemde, yönetim kavramını içeren örgütlenmiş bir bütünü incelemeye ihtiyaç duyulmamıştı. Herhangi bir kimse yalnız yetkili bir pozisyona sahip olma gereğini duyardı. Yetki bu dönemin sosyal ve ekonomik sistemlerinde kuvvet ve kontrol olarak kabul edilirdi.

1. Çağdaş Yönetim Öncesi (Devam) İnsanlar içinde yaşadıkları durumların dışında bir düşünüşe bağlayınca, iletişim ve üretimde sağladıkları günlük gelişmeleri görünce ümitlendiler ve etkili bir yönetim ihtiyacını o zaman anladılar. Bu, daha iyi bir yönetim için yapılan araştırma, keşfedilen Yeni Dünya’ya (Amerikan Kıtası) yerleştikten sonra başladı ve artık karanlık çağlar geride kaldı.

1. Çağdaş Yönetim Öncesi (Devam) Bu dönem, kardeşlik, özgürlük ve eşitlik için mücadele eden ve politikada ihtilali, entelektüel düşüncede ışığı, sanatta rönesansı çağırmakla tanınan iki Fransız düşünürü Voltaire ve Rousseau tarafından sona erdirildi. Amerikalı Franklin de “temsilsiz vergileme” üzerinde yazılar yazıyordu.

1. Çağdaş Yönetim Öncesi (Devam) Söz konusu bu örgütler, esasında bazı yönetim fonksiyonlarını uyguladılar. Günümüzde varolan belli başlı ilkelerin temellerini attılar. Ancak bu dönemde birbiri ile uyum sağlayan yönetim düşüncesinde bir bütünlük oluşmadı. Kuvvet ve yetkinin duygusuz uygulanışı ve bu yöntemin yönetim ve örgüt düşüncesini oluşturmaktaydı.

2. ÇAĞDAŞ YÖNETİM DÖNEMİ Çağdaş Yönetim Dönemi 1880’li yıllardan başlayıp günümüze kadar devam eder. Bu dönem içinde; Klasik (Bilimsel yönetim, Yönetim süreci, Bürokrasi Modeli) Neo-klasik Modern ve Neo-modern teori yer almaktadır.

KLASİK YÖNETİM TEORİSİ Klasik Teori içinde; Taylor’un geliştirdiği Bilimsel Yönetim, Henri Fayol’un geliştirdiği Yönetim Süreci, Weber’in geliştirdiği Bürokrasi Teorileri yer almaktadır.

a.Bilimsel Yönetim Dönemi(1880-1930) Endüstri devrimi İngiltere’de başlamasına rağmen, Amerika’da çok daha hızlı bir gelişme kaydetmiştir. Bu nedenle bilimsel yönetim teorisini ortaya atan düşünürler genellikle Amerikalılardır. Bunların fikir ve düşünceleri bilimsel yönetim hareketinin babası kabul edilen Taylor ve diğerleri şeklinde iki bölümde ele alınacaktır.

Bilimsel Yönetim Dönemi(1880-1930) (devam) Diğerleri sözcüğü, Taylorist teoriyi geliştiren düşünürleri ifade etmek amacıyla kullanılmaktadır. Zira bilimsel yönetimin bir diğer adı da Taylor yaklaşımıdır.

Frederick Winslow Taylor Bilimsel yönetim, üretimi artırabilmek için ortaya çıkmıştır. Üretimi artırabilmek için işçilerin verimliliğini yükseltmek gerekiyordu. İşin bazı bölümlerini çıkarttıktan sonra işi bütünleştirmek gerekiyordu. Görevlerin belli bir sırası olmalıydı. Bir işi yapmanın bir tek yolu vardı. Taylor da bilimsel yönetimi oluşturacak prensipleri yavaş yavaş ortaya koymaya başladı.

Frederick Winslow Taylor (devam) Edindiği fikir ve tecrübelerini Midvale Çelik ve Berhlehem Çelik şirketlerinde geliştirdi. Midvale Çelik’de çalıştığı yıllarda, yönetim sistemini üretim hakkında zaman etüdü üzerine dayandırdı. Zaman etüdü çalışmalarıyla bir işçinin işi en iyi ve en kısa zamanda nasıl yapabileceğini belirledi. Eldeki mevcut araçlarla ne kadar işçiye ihtiyaç duyulduğunu araştırdı.

Frederick Winslow Taylor (devam) Taylor, Midvale Çelik’de değişik problemlerle karşılaştı. İşçiler hızlı çalışırlarsa işin çabuk biteceğine az para alacaklarına inanıyorlardı. Taylor “ayrıcalıklı oran sistemi” adıyla hızlı ve çabuk çalışanlara daha çok ücret verdi. Bu ücret artışı da, artan üretimden karşılanacaktı. Böylece işçiler, üretimdeki artışın kendi ücretlerine de yansıyacağını gördüler.

Frederick Winslow Taylor (devam) Simonds ve Berhlehem Çelik’teki çalışmaları sırasında üretim, kalite, işçi morali ve ücretler konusunda tezler ileri sürdü. En iyi işçilerin performansını ölçtü. Diğerlerini de en iyi yapabilecekleri konulara yöneltti. Onlara dinlenme zamanları ayırdı. Sonuca bakıldığında; üretim, kalite ve kazanç ile işçi morali artmış ve giderler düşmüştü.

Frederick Winslow Taylor (devam) Taylor, 1896 yılında Berhlehem şirketine danışman olarak girdi ve işletmeyi daha verimli hale getirmek için çalıştı. Çalıştığı yerde, ortak çalışma etüdü, çalışma saatlerinin düzenlenmesi ve dinlenme zamanlarının artmasıyla üretim kişi başına artmaya başladı. İşçiler Taylor’un çalışma yöntemine uyum sağlamaya çalıştılar. Yalnız Taylor’un fikirleri yaygınlaştıkça karşıtlarının sayısı giderek artıyordu.

Frederick Winslow Taylor (devam) Taylor karşıtları Taylor’dan fikirlerini ve tekniklerini açıklamasını istediler. Taylor, fikirlerini “Atölye Yönetimi” ve “Bilimsel Yönetimin Esasları” isimli kitaplarında açıkladı.

Frederick Winslow Taylor (devam) Bu fikirler 4 temel prensibe dayanıyordu: Gerçek bir yönetim biliminin geliştirilmesiyle her işin en iyi nasıl yapılacağının belirlenmesi, İşçilerin bilimsel yolla seçilmesi, Çalışanların bilimsel eğitimi ve geliştirilmesi, Yönetimle çalışanlar arasında dostça işbirliğinin kurulması.

Frederick Winslow Taylor (devam) Taylor’un prensiplerinin başarıya ulaşabilmesi için, işçilerin ve yöneticilerin fikirlerinde köklü bir değişikliğe ihtiyaç vardı. Karı düşünmekten çok, üretimi artırmak amaçlanmalıydı. Böyle yaparak kar zaten artacaktı. Neticede üretimin artmasıyla işletme geliri ve işçi ücretleri de artacaktı.

Taylorist Teoriyi Geliştirenler Taylorist teoriye katkıda bulunan bazı düşünürler, sırasıyla ele alınarak incelenmiştir. Bunlar; Henry L. Gantt Carl Barth Harrington Emerson Frank B. ve Lillian M. Gilbreth Morris Cooke

Henry L. Gantt Gantt, Taylor’un “özendirici sistemi” üzerinde durdu. “Ayrıcalıklı oran sistemi”nin teşvik özelliğinin az olması nedeniyle yeni bir görüş ortaya koydu. Bir gün için belirlenmiş bir işi zamanında bitiren işçiler prim alacaklardı. Ayrıca, yönetici de iş standardına ulaşan her işçi üzerinden prim alacaktı. Böylece yöneticiyi, işçiyi daha iyi çalışması için eğitime teşvik ediyordu.

Henry L. Gantt (Devam) Gantt ayrıca Owen’in “işçi çalışma oranları” üzerinde durdu. İş standardına ulaşan işçiler siyah kart, altına düşenler ise kırmızı kart alıyorlardı. Böylece “Gantt Kartları” adıyla bir sistem ortaya çıktı. Gantt’ın bilimsel işletmeciliğe olan en büyük katkısı, planlama ve denetimde kullanmak amacıyla Gantt tabloları olarak tanınan grafik yöntemleri geliştirdi.

Henry L. Gantt (Devam) Gantt tabloları, günümüzde yaygın kullanımı olan PERT (Program Değerlendirme ve Gözden Geçirme Teknikleri) yönteminin ilk şeklini oluşturmaktadır.

Carl Barth Carl Barth, Taylor ilkelerini geliştirirken bu ilkelere körü körüne bağlı kalmış bir fikir adamıdır.

Harrington Emerson Verim düşüklüğü ve üretim artıkları üzerinde durmuş ve bunların sebep olduğu olumsuz gelişmeleri yansıtmıştır. Çalışması süresince, günümüzde önemli sorun olmaya devam eden zincir ve kurmay örgütlenme şekillerine ve orta yönetici- kurmay ilişkilerine değinmiş, bu bakımdan orta çağ örgütlenme şekillerinin üzerine gerçek ilaveler yapan ilk bilimsel düşünür olarak tanınmıştır.

Frank B.ve Lillian M. Gilbreth Bilimsel yönetim hareketlerine katkılarını karı-koca işbirliği ile yapmışlardır. Lillian’a göre, bilimsel yönetimin tek bir amacı vardı. O da işçilerin bir insan olarak tatmin edilmesiydi. Frank Gilbreth yönetim basamaklarında duvarcı çırağı olarak işe başladı ve çalışmalarını geliştirdi.

Frank B.ve Lillian M. Gilbreth (Devam) Çalışmaları sırasında, duvarcı ustalarının üç çeşit iş yaptıklarını belirledi: Çıraklara işi öğretmek, Hızlı çalışmak, İşi bilinçli olarak yavaşlatmak. Frank’a göre hareket ve yorgunluk birbirleriyle çok yakın ilişki içinde idi. Gereksiz hareketlerin azalması yorgunluğu azaltacaktı.

Frank B.ve Lillian M. Gilbreth (Devam) Gilbreth’ler mikro hareket etüdleri üzerinde de durdular. Mikro hareket çalışması bir faaliyeti kaydetme, zamanlama yöntemidir. Özellikle devamlı olarak tekrarlanan işlemlerde hareketlerin nasıl iyileştirilebileceğini araştırmak, ayrıntılı bir çalışmayı gerektirmektedir.

Frank B.ve Lillian M. Gilbreth (Devam) Mikro hareket analizi bir işlemi therblig (Gilbreth’in tersten okunuşu) denilen elemanlara ayırmaktadır. Therblig (hareket veya el hareketi) analizi bir işleme ilişkin bilgilerin derlenmesine ve yapılabilecek iyileştirmelerin belirlenmesine yardımcı olur.

Morris Cooke Cooke, Taylor’un aksine,bilimsel yönetimde önemli olanın sistem değil, çalışanlarca sisteme duyulan güven olduğuna inanır. O’na göre gerçek verimlilik,ancak bu ilişki kurulduktan sonra sağlanır. Ayrıca, üretimden yönetim kademelerine kadar çalışan personel de sorumludur. İşgücü bu sorumluluğu yüklendikçe işçilik ve düşük ücret sorunları söz konusu olmayacaktır.

Bilimsel Yönetimin Faydaları İnsanların takım halinde çalışması, iş verimliliğini artırmaktadır. Bilimsel yönetimin etkili teknikleri,bize işlerin daha verimli ve rasyonel bir biçimde yapılmasını sağlar. Bilimsel eğitim ve personel seçimi ise işçilerin etkinliğini artırır. Bilimsel yönetimin iş düzenine en büyük katkısı, o işin en iyi şekilde nasıl yapılabileceğini göstermesidir.

Bilimsel Yönetimin Eksiklikleri Pratikte zihinsel devrim daha az gerçekleşir. Yeni teknik ve teknolojiler uygulanırken Taylor’un felsefesi uygulanmaz. Üretimin artmasının işten çıkarmaya sebep olduğu inancı işçilerin yavaş çalışmasına sebep olmuştur. Taylor ve onu izleyenler, sadece karlılığın artırılması için nelerin yapılması gerektiği konusunda araştırma yaptıkları için, işçilerin sosyal ihtiyaçlarının farkına varamamışlar ve buradan doğacak sonuçları araştırmamışlardır.

Bilimsel Yönetimin Eksiklikleri (Devam) Sorunların ortaya çıkışı sendikacılığı geliştirmiş ve bu da işçi haklarının daha iyiye gitmesini sağlamıştır. İşçi ve işverenin araları bu nedenle gergindir. Bilimsel yönetim, iş tatmini için insan isteklerini göz ardı etmiştir. Bilimsel yönetimin yaygınlaşmasıyla, işçilerin eğitim sorunu ortaya çıkmıştır. İşçiler işi beğenmediklerinde işten çıkmayı, ücret artışına yeğlemişlerdir.

b.Yönetim Süreci Yaklaşımı ve Henri Fayol Yönetim süreci yaklaşımının fikir babası Fransız Henri Fayol’dur. İşletme yönetimine önemli katkılarda bulunan Fayol, 1916 yılında Fransa’da ünlü “Administration Industrielle et Generalle” “Genel ve Endüstriyel Yönetim” adlı eserini yayınladı. 1841-1925 yılları arasında yaşayan Fayol, üst yönetim bilimini geliştirmeye çaba sarf etmiş ve yönetime yukarıdan bakmıştır.

Yönetim Süreci Yaklaşımı Ve Henri Fayol (Devam) Geliştirdiği ilkeler günümüzde, planlama ve organizasyon yapıları için geniş ölçüde kullanılmaktadır. Bunlardan en çok kullanılan yönetim ve emir birliği ilkeleridir. Fayol yönetim tanımını, yönetim fonksiyonlarına dayandırarak “…ileriyi görmek, örgütlemek, kumanda etmek, koordinasyon sağlamak ve kontrol etmek” şeklinde yapmıştır.

Yönetim Süreci Yaklaşımı Ve Henri Fayol (Devam) Fayol gözlem ve tecrübelere dayanarak yönetime ilişkin 14 ilkeyi ortaya koymuştur. Bu ilkeler kesin birtakım kural ve kaideler özelliği taşımadığını da belirtmiştir. Fayol’un bu konudaki ifadesi şöyledir: Yönetimde hiçbir şey kesin ve mutlak değildir. Yönetim bir ölçü ve kısas meselesidir. Benzer şartlarda bile olsa aynı ilke nadiren aynı şekilde uygulanır. Bunun için ilkeler esnek olmalı ve ihtiyaca adapte edilmelidir. Yönetim ilkelerinin sınırı yoktur.

H.Fayol’un 14 İlkesi İşbölümü Yetki ve sorumluluk Disiplin Kumanda birliği Yönetim birliği Genel çıkarların kişisel çıkarlara üstünlüğü İyi bir ödüllendirme sistemi Merkezcilik Kademe zinciri Düzen Adil ve eşit muamele Personelin devamlılığı İnisiyatif Birlik ve beraberlik ruhu

Tablo: H. Fayol’un 14 ilkesinin gruplandırılması YAPISAL İLKELER SÜREÇ İLKELERİ SONUÇLARLA İLGİLİ İLKELER İşbölümü Kumanda birliği Düzen Yönetim birliği Disiplin Personelin devamlılığı Merkezcilik Adil ve eşit muamele İnisiyatif Yetki ve sorumluluk Maaş ve ücretler Birlik ve beraberlik Hiyerarşi ilkesi Genel çıkarların kişisel çıkarlara üstünlüğü

Yönetim Süreci Yaklaşımı Ve Henri Fayol (Devam) Fayol yönetim faaliyetlerini 6 kısma ayırmıştır: Teknik faaliyetler (Üretim, imalat) Ticari faaliyetler (Satın alma, satma, değiştirme) Finansman faaliyetleri (Sermaye araştırılması, sağlanması) Emniyet faaliyetleri (Personelin ve malların korunması) Muhasebe faaliyetleri (Bilanço, maliyetler, senetler) Yönetim faaliyetleri (Planlama, organizasyon, emir-kumanda, koordinasyon, denetim)

Yönetim Süreci Yaklaşımı Ve Henri Fayol (Devam) Fayol, bir işletmenin başarılı bir şekilde yürütülebilmesi için 6 fonksiyonun da başarılı bir tarzda yürütülmesinin gerekli olduğuna inanmaktadır. Bunlardan herhangi birisi ihmal edildiğinde işletme başarılı olamaz. Fayol, yönetim faaliyetlerinin tanımını “Yönetmek demek, tahminde bulunmak, planlamak, organize etmek, emir vermek, koordine etmek ve denetlemektir.” Bu yönetim fonksiyonlarını kısaca inceleyelim.

Öngörü (planlama, tahmin) Fayol, yönetimin esas itibariyle “ileriyi görmek ve ileriye bakmak” anlamında olduğu, bunun için ileriyi tahmin faktörünün büyük bir önem taşıdığını ifade eder. Fayol, herhangi bir çalışma planının; Malzeme, alet, bina, personel gibi kaynaklara, Yapılan işin özelliğine, Örgütün ortaya çıkaracağı önceden belirlenmesi mümkün olmayan eğilimlerine dayandığını ifade etmiştir.

Örgütleme Fayol’a göre örgütleme, faaliyet ve ilişkilerin düzenlenmesi ve personelin tedarik, değerlendirme ve eğitimine ilişkin konuları kapsar. Fayol örgütlenmeyi işletmenin fonksiyon görebilmesi için faydalı olan her şeyi yapmak şeklinde bir faaliyet olarak nitelendirmiştir. Örgüt fonksiyonel büyüme sonucu bir piramit şeklini alır. Fonksiyonel büyüme yatay yönlüdür. Kademeleşme yolunda büyüme ise, dikey yönlüdür.

Örgütleme (Devam) Fayol’a göre iyi örgüt yapısı, görevleri açık ve seçik bir şekilde belirler; inisiyatif ve sorumluluk yüklemeyi teşvik eder; çalışmaları ahenkleştirir, gayretleri koordine eder; kırtasiyeciliğe yer vermeden denetimi gerçekleştirir.

Örgütleme (Devam) Fayol’a göre örgütlemeye ilişkin yönetim görevleri şunlardır: İş programlarının hazırlanması ve takibi İş ve çabaları ahenkleştirmek Açık ve kesin kararlar almak Her işin başına ehliyetli kişileri getirmek Yetkileri açık olarak belirlemek Disiplin sağlamak Girişim fikrini teşvik etmek Kumanda birliğine özen göstermek İşin karşılığını hakkaniyet ölçüsü içinde vermek Özel çıkarların grup çıkarlarına bağlı olmasını sağlamak.

Örgütleme (Devam) Fayol, kurmay personeli, yöneticiye yardımcı olan bilgi ve zamana sahip bir grup olarak görmüştür. Kurmay personelin, sadece genel yöneticiden emir alacağını ve görevlerinin; yöneticilerin haberleşme, iş görüşmesi ve ilişkilerine yardımcı olmak, kontrol ve bağlantı temin etmek, bilgi toplamak; planların hazırlanmasına yardımcı olmak, daha iyiye gitmeyi temin edecek tedbirleri belirlemek ve tavsiye etmek olduğunu ifade etmiştir.

Kumanda Fayol, kumanda fonksiyonunun yöneticilerin kendi kısmını oluşturan personelin tümünden, işletmenin çıkarına en yüksek fayda ve hizmet sağlamalarını ifade ettiğini belirtmiştir.

Kumanda (Devam) Kumanda kademesinde bulunan bir yönetici; Astlarını tanımalı, onlar hakkında bilgi sahibi olmalıdır. İşletmeyi personele karşı bağlayan anlaşmaları bilmelidir. Personele tutum ve davranışlarıyla örnek olmalıdır. Astlarını düzenli bir şekilde denetlemelidir, yardımcıları ile toplantılar düzenlemelidir. İşin ayrıntısıyla ilgilenmemelidir. Personelde çalışma girişim ve bağlılık fikrinin hakim olmasına çaba sarfetmelidir. Ehliyetsiz personeli işten uzaklaştırmaktan tereddüt etmemelidir.

Koordinasyon Fayol, koordinasyonun kurumun iyi işlemesini kolaylaştırarak başarılı olmasını temin edecek şekilde tüm faaliyetlere ahenkleştirilmesini ifade eder. Fayol, iyi bir koordinasyon sağlamış ise işletmeyi şu şekilde tasvir etmiştir: Her bölüm diğer bölümlerle beraber hareket eder. Böylece işler düzenli bir şekilde yürür.

Koordinasyon (devam) Her bölümü meydana getiren kısımlar ve bunlara bağlı görevliler gerek kuruluşun yaptığı işten hisselerine düşen görevin ve gerek birbirine karşı yapacakları karşılıklı yardımın ne olduğunu açık bir şekilde bilirler. Farklı bölümlerin ve bunlara bağlı kısımların faaliyet programları kurumun içinde bulunduğu şartlara uygundur.

Kontrol Fayol’a göre kontrol fonksiyonu, bir işletmede “her şeyin yapılan programa, verilen emirlere, kabul edilen ilkelere uygun olarak yürütülüp yürütülmediğini belirlemek” şeklinde tanımlamıştır. Kontrolün amacını, meydana gelen hata ve yanlışları belirleyip düzenlemek, tekrarını önlemek biçiminde ifade etmiştir. Ayrıca Fayol, kontrolün,maddi ve beşeri faktörlere uygulanacağını belirtmiştir.

Kontrol (Devam) Ticari bakımdan, işletmeye girip çıkan maddelerin fiyat, cins ve miktarının iyi belirlenip belirlenmediğini, defterlerin düzenli ve usulüne uygun bir şekilde tutulup tutulmadığını; sözleşmenin yerine getirilip getirilmediği takip ve kontrol edilmelidir. Teknik bakımdan, her nevi işlemin gelişmesi ve sonuçları, personelin çalışması takip edilmelidir.

Kontrol (Devam) Mali bakımdan, kayıtlar, defterler, gelir kaynakları, para gereksinimi, sermayenin kullanım şekilleri takip ve kontrol edilmelidir. Emniyet bakımından, mal ve can güvenliği için alınan tedbirlerin yeterli olup olmadığı takip edilmelidir. Muhasebe bakımından, hesapların zamanında gelip gelmedikleri, muhasebe bölümünün işletme hakkında hızlı ve açık bir fikir verebilecek durumda olup olmadığı takip edilmelidir.

Bürokrasi Teorisi ve Weber Klasik Teori içinde yer alan üçüncü yaklaşım Weber’in “Bürokrasi Teorisi”dir.