SUNUM
EKİP ÇALIŞMASININ ÖNEMİ
Toplumun omurgasını teşkil eden esnaf ve sanatkârlarımız, 3 aydır devam eden oda başkan ve yöneticilerinin seçimlerini özgür iradeleriyle sorunsuz olarak tamamlamışlardır.
Odaların seçilmiş yöneticileri, kendi esnaf ve sanatkâr mensuplarının problemlerini çözmek, başka bir ifadeyle 5362 sayılı kanunun “Amaç” maddesinde belirtilen ve yapılması hükme bağlanmış hususları gerçekleştirmek için yeni bir 4 yıl daha kazanmışlardır. Bu süreyi çok iyi kullanmak gerekir.
İster hizmet sektöründe, isterse üretim sektöründe olsun, gelişmiş ülkelerin esnaf ve sanatkârının gittiği noktaların ne olduğunu iyi kavrayıp, yöneticilerin, çalışmalarını o noktaya uygun dizayn etmeleri gerekmektedir.
İstenilen hedefe ulaşmak, sadece yöneticilerin gayreti, çalışmaları ve isteği ile olmaz. Üyelerin de birlik ve beraberlik içerisinde çalışmaları ve yönetime yardımcı olmaları halinde çözülemeyecek hiçbir sorun yoktur. Yeter ki yöneticiler, yapacakları projeler ile hedefleri doğru koysun, o hedefe hep beraber kilitlenip çalışılsın.
Esnaf ve sanatkârların yıllardan beri süregelen istek ve şikâyet konuları herkes tarafından bilindiği halde, niçin sonuçlandırılamıyor? Sorunlar bitmez ama yıllardan beri aynı sorunlar niçin devam ediyor diye düşündüğümüzde; demek ki yönetimin de bazı sıkıntıları var ki sorun çözümünde hızlı mesafe alınamıyor diyebiliriz.
Yapılan araştırmalar ve gözlemlerde oda başkanının amansız bir tempoda, kısa, birbirinden kopuk ve çok çeşitli işler gerçekleştirdiklerini, ancak yapılanların bütünüyle eyleme dönük olduğunu ve sistemli planlama etkinliğinin yok denecek kadar az olduğunu,
Kendilerini arayanların sürekli baskısı altında kalıp, sabah işe geldiklerinden, akşam çıktıkları saate kadar boşluk bırakmayan bir tempoda çalıştıklarını, rutin işlerle ilgilenmek zorunda kaldıklarını görüyoruz.
Çoğu kez onların yokluğunda işlerin yürümesinin zorlaştığını, belki de durma noktasına geldiğini söylemek yanlış olmaz. Önemli ve ilgili kişilerle görüşme, yöneticinin kaçınamayacağı bir etkinlik alanıdır. Üst kuruluşlarla yapılan toplantılar, ziyaretler, yöneticinin işlerinin bir parçasıdır.
Sayılanlara daha da eklenebilecek faaliyetlerin sonucu olarak da birçok işi yüzeysel olarak yaptıklarını söyleyebiliriz. Bunun doğal sonucu olarak da birçok işi ancak yüzeysel olarak, kısa, bölük pörçük ve ağırlıklı olarak sözel iletişimlerle çözümlemek zorunda kaldıklarını görmekteyiz.
5362 sayılı kanunla, oda başkanı ayrı, yönetim kurulu ayrı seçildiğine ve seçim listesini başkanın kendisi hazırladığına göre, demek ki güvendiği ve uyum içinde çalışabileceği bir ekip kurulmuş demektir. O halde burada sorun, noksan olan organizasyon eksikliğinden yani ekip çalışmasının yeterince yapılmadığından kaynaklanmaktadır.
Oda başkanı, yönetimde bulunan başkan yardımcıları ve yönetim kurulu üyelerinin, birlikte başarılı bir ekip çalışması yapmaları gerekir. Bu kişilerin bilgi ve becerilerinin üst düzeyde olması da yetmez, hayata ve insanlara iyimser bir bakış açısına, aynı zamanda işe bağlılığa da sahip olmaları gerekir.
Güvenilir olmaları, sözünü tutmaları, sorumluluk sahibi olmaları ve uyum içinde çalışma yeteneğine sahip olmaları aranan özelliklerdir. O zaman, başkan her şeyi kendi yapmak zorunda kalmayacak, yapılacak iş ve işlemleri arkadaşlarına dağıtacak, yetki, görev ve sorumluluk verecektir. Yani hiyerarşik bir yönetim yerine yassılaşan bir yönetim şekli benimsenecektir.
Yapılan işten alınan olumlu sonuçtan, o işi yapanın “bu çorbada benim de tuzum var” demesi ya da büyük bir resmin bir parçasının kendisinin eseri olduğunu bilmesi, çalışma zevkini ve temposunu artırmasını sağlayacaktır.
Yetki devri zordur. Kimse yetkilerini devretmek istemez Yetki devri zordur. Kimse yetkilerini devretmek istemez. Ancak hiçbir başarı, alışılmış yollar denenerek, hiyerarşik düzen uygulayarak elde edilemez. Başkanın görevi; ekip üyelerini harekete geçirmek, kendilerini adayabilecekleri bir vizyon sahibi yapmak, ilham ve enerji kaynağı olmak ve nihayet istenilen hedefe birlikte ulaşılmasını sağlamak olmalıdır.
Ekip çalışmasının önemini belirten birkaç söze bakalım. Mürettebat farklı yönlere kürek çekiyorsa, kaptanın limanı görmesi hiçbir işe yaramaz. J. Q. ADAMS
Tek bir taş duvar olmaz. Türk Atasözü Aya giden ilk insan, Apollo ekibinin sayesinde oradaydı. Tek bir taş duvar olmaz. Türk Atasözü
Şimdi gelelim süregelen şikâyetlere Oda üyelerinin tekrarlanan şikâyetleri: Bizden sadece aidat alıyorlar. Toplanan paralarla ne yapıyorlar, bilmiyoruz. Kayıtsız çalışanları niçin kayıt altına alamıyorlar? Seçim zamanından başka bizi ne arayan ne soran var.
Problemlerimizin çözümünü göremiyoruz. Odanın bize ne hizmet vereceğini bilmek istiyoruz. Bizleri geliştirecek eğitim faaliyetleri yapmıyorlar. Oda yöneticileri gelip derdimizi sormuyorlar, vb.
Ekip çalışması yapılırsa, bu sorunlar çözülemeyecek sorunlar değildir. Planlı, projeli bir ekip olarak çalışılması, onların her çalışmadan haberdar olması, seçtikleri yöneticileri kolayca şikâyet etmeleri yerine, kendilerinin de taşın altına ellerini koymaları ile çözülür. Bunu yönetim sağlamalıdır.
Birimiz hepimiz için, hepimiz birimiz için mantığı ile çalışmalıyız. Hiçbir yürüyüş yalnız yapılmamalı ve şeffaf bir yönetimle başarıya birlikte ulaşılmalıdır.
Önümüzdeki yeni dönemin huzurlu, başarılı ve birçok sorunun çözüldüğü bir dönem olmasını diler, tüm camiaya saygılarımızı sunarız. BİRLİK EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ
Hazırlamış olduğumuz sunumları www. istesob Hazırlamış olduğumuz sunumları www.istesob.org web adresinden “Eğitim Müdürlüğü” bölümüne girerek bilgisayarınıza indirebilirsiniz.
TEŞEKKÜR EDERİZ İSTESOB EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ Eğitim Müdürü: Metin İÇTEM Eğitim Müd. Asistanı: Ahmet Z. GÜNDOĞDU