Türkiye’de Madenler ve Enerji Kaynakları AaLi
Genel Durum Ülkemiz maden çeşitliliği bakımından dünyada ilk beş ülke arasında yer alır. Buna göre Türkiye, madenler açısından zengin sayılabilecek bir ülkedir. Türkiye çeşitli maden kaynakları bakımından zengindir. Bunun başlıca nedeni Alp orojenik kuşakta yeralması nedeniyle gerek tektonik gerekse volkanik ve metamorfikolaylara uğraması sonucu belli minerallerin bir araya gelerek toplanmasıdır. Fakat birçok maden yatağı düşük rezervli ve dağınık hâldedir. Bu durum ülkemizdeki madencilik faaliyetlerini olumsuz yönde etkilemektedir
Ülkemizde Madenciliğin Tarihçesi Anadolu'da madencilik binlerce yıl önce başlamış, MÖ 7000 yıllarında saf bakır, MÖ 3000-1200 yılları arasında ise bakır ve kalaydan tunç elde edilmiş ve yaygın olarak kullanılmıştır.
Ülkemizde Madenciliğin Tarihçesi Roma, Bizans ve Selçuklu Dönemlerinde giderek gelişen madencilik, Osmanlı İmparatorluğu'nun ilk dönemlerinde devlet tarafından desteklenmiş, 1815 yılında Bandırma yakınlarında bor, 1829 yılında Zonguldak'ta taş kömürü, 1848 yılında Bursa Harmancık'ta krom bulunmuştur.
Ülkemizde Madenciliğin Tarihçesi Cumhuriyet Döneminde de madencilik konusundaki gelişmeler tüm hızıyla devam etmiştir: 1935 yılında Maden Tetkik Arama Enstitüsü (MTA), kurulmuştur. 1954 yılında Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) kurularak devlet adına petrol arama, üretim ve arıtma görevlerine başlanmıştır. 1957 yılında Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu (TKİ) kurulmuş ve o zamana kadar Etibank tarafından yürütülen taş kömürü ve linyit üretim görevi bu kuruluşa devredilmiştir. 1963 yılında enerji ve madencilik ile ilgili politikaları oluşturmak, uygulamaları denetlemek ve yönlendirmek amacıyla Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı kurulmuştur.
Madenler Metalik madenler Metal dışı madenler Yakıt madenleri (krom, demir,civa, uranyum, manganez, boksit, altın, çinko, alüminyum vb.) Metal dışı madenler (mermer, dolomit, zımpara, lületaşı, asbest, kükürt, sodyum, sülfat, bor tuzları ve süs taşları olan elmas, yakut, ametist, opal vb.) Yakıt madenleri (kömür, petrol vb.) olmak üzere gruplara ayrılır.
Demir Kullanım alanı: Rezervler: İşletme: Ekonomiye katkısı: Demir, metal sanayisinin ham maddesidir Rezervler: Divriği ve Kangal (Sivas), Hekimhan ve Hasançelebi (Malatya), Havran (Balıkesir), Kayseri, Niğde ve Adana illerinin Orta Toroslar'daki Aladağlar’a yakın kesimleri, Kahramanmaraş ve Hatay'dadır. İşletme: Karabük, Karadeniz Ereğlisi, İskenderun, Kırıkkale, Sivas ve İzmir'deki demir-çelik fabrikalarında işlenir. Ekonomiye katkısı: Günümüzde demir yataklarından devlet ve özel sektör tarafından yılda yaklaşık beş milyon ton üretim gerçekleştirilmektedir. Entegre tesislerin gereksinimi 9,5 milyon tondur. Yani geriye kalan 4,5 milyon ton ithal edilmektedir.
Bor mineralleri Kullanım alanı: Yaklaşık 250 değişik alanda kullanılmaktadır. Plastik, elyaf, ısıya dayanıklı cam sanayisi, temizlik maddeleri üretimi, fotoğrafçılık, emaye ve porselen, çimento, ilaç ve boya sanayisi gibi alanların yanı sıra roket ve jet yakıtları ile enerji üretimi borun kullanım alanlarından sadece birkaçıdır. Borun kullanım alanlarının çeşitliliği ekonomik değerini arttırmaktadır. Dünyada’ki bilinen en zengin bor yatakları ülkemizdedir. Rezervler: Seyitgazi (Eskişehir), Bigadiç ve Susurluk (Balıkesir), Emet (Kütahya) ve Mustafa Kemalpaşa (Bursa) yörelerindedir. İşletme: Bu yörelerden elde edilen ham bor tuzları Bandırma (Balıkesir) ve Kirka (Eskişehir) yörelerindeki fabrikalarda işlenir.
Bor
Krom Kullanım alanı: Rezervler: Krom; çeliğe sertlik vererek kırılma ve darbelere karşı direnç kazandırır, aşınma ve oksitlenmeye karşı koruma sağlar. Rezervler: Guleman (Elâzığ), Kopdağı (Bayburt), Fethiye ve Köyceğiz (Muğla), Acıpayam ve Buldan (Denizli), Orhaneli (Bursa), Mihalıççık (Eskişehir), Karsantı ve Pozantı (Adana) ve Kayseri'dedir. Türkiye krom cevheri çıkarımında dünyada beşinci sırada yer alır. Ekonomiye katkı: Yıllık üretimimizin yaklaşık yarısı ihraç edilir İşletme: Elâzığ ve Antalya'daki ferro krom fabrikalarında işlenir.
Bakır Kullanım alanı: Bakır, günümüzde en çok kullanılan ikinci metal durumundadır. Yumuşak bir metal olan bakır, işlenmesi kolay bir madendir. Elektrik ve ısı iletkenliğinin fazla olması bakırı elektrik santralleri ve iletken malzemenin vazgeçilmez girdisi hâline getirmektedir. Bakırın yaklaşık olarak %80'i elektrik-elektronik sektöründe kullanılır. Türkiye bakır madeni üretiminde dünyada yedinci sırada yer alır Rezervler: Artvin (Murgul), Kastamonu (Küre), Elâzığ (Maden), Rize (Çayeli) İşletme: Samsun, Murgul Maden
Boksit Boksit madeninin işlenmesiyle alüminyum metali elde edilir. Stratejik öneme sahip bir metal olan alüminyum, elektrik-elektronik sanayisinde, izolasyon malzemelerinin yapımında, konserve ve ambalaj sanayisinde, inşaat sektöründe ve otomotiv sanayisi olmak üzere birçok alanda kullanılır. Ayrıca hafif olması nedeniyle uçak sanayisinde de tercih edilen bir madendir. Rezervler: Akseki (Antalya), Seydişehir (Konya), Milas (Muğla) ve Saimbeyli (Adana) İşletme: Seydişehir (Konya) Dünya boksit rezervi toplam 25 milyar ton civarındadır. Avustralya, dünya rezervinin % 24'ü, Gine % 24'ü ve Brezilya % 12'si ile en büyük boksit rezervine sahip ülkeler durumundadır. Türkiye’de ise 97 milyon ton.
Barit Kullanım alanı: Rezervler: İşletme: Ekonomiye katkısı: Barit, petrol ve doğal gaz aramalarında derin sondaj kuyularının açılmasında yararlanılan sondaj çamurlarının hazırlanmasında yoğunluk arttırıcı katkı maddesi olarak kullanılır. Barit; spor eşyalarında (bovling, golf ve tenis topları), kaymayı önleyici malzemelerin yapımında, cam sanayisinde, çeşitli boyaların yapımında, radyasyon kalkanı olarak ve kauçuk yapımında kullanılır. Rezervler: Alanya ve Gazipaşa (Antalya), Elbistan (Kahramanmaraş), Muş ve Eskişehir İşletme: İzmit, İzmir, Elâzığ, Eskişehir ve Antalya'daki barit unu fabrikalarında işlenir. Ekonomiye katkısı: İhraç edilen bir yeraltı kaynağıdır.
Fostat Kullanım Alanı: Rezervler: İşletme: İthal edilen bir kaynaktır. Petrokimya, gübre, çimento, cam ve seramik sanayisi gibi birçok alanda kullanılır. Rezervler: Adıyaman, Bingöl, Şanlıurfa, Mazıdağı (Mardin) ve Bitlis İşletme: Mazıdağı Fosfat İşletmeleri İthal edilen bir kaynaktır.
Tuz Kullanım alanı: Ülkemizdeki tuz üretimi: Deniz Tuzları: Kimya sanayisi, dericilik, konserve ve salça sanayisine kadar birçok alanda Ülkemizdeki tuz üretimi: denizlerden, göllerden, kaynak suları tuzlalarından ve kaya tuzu yataklarından elde edilir.. Deniz Tuzları: İzmir Çamaltı Tuzlası Göl Tuzları: Tuz Gölü çevresi Kaya Tuzu yatakları: Çankırı, Kırşehir, Nevşehir, Yozgat, Erzurum, Iğdır, Kağızman (Kars) ve Ağrı yörelerindedir
Manganez Kullanım alanı: Rezervler: Ülkemizde tüketilen manganezin % 95 kadarı parça manganez cevheri ve alaşımları şeklinde demir-çelik sanayisinde sert ve dayanıklı sanayi çeliği yapımında kullanılır. Geriye kalan % 5 kadarı ise kimya sanayisinde kullanılır. Rezervler: Adana (Ceyhan), Denizli, Kastamonu, Balıkesir, Burdur ve Sivas
Antimon Kullanım alanı: Rezervler: Paslanmaz metal sanayisi, matbaacılık, ilaç, cam ve seramik sanayisi Rezervler: Balıkesir, Tokat, Kütahya, İzmir, Bilecik ve Niğde
Cıva Kullanım alanı: Aynaların sırlanmasında, altın ve gümüş üretiminde termometre sıvısı olarak barometre ve difüzyon pompalarında, pillerin, bazı elektrotların, dişler için amalgamın yapımında, katalizör olarak ve böcek öldürücü ilaçların yapımında kullanılmaktadır Doğal ortamda sıvı olarak elde edilen tek metal madendir. Rezervler: İzmir-Ödemiş,Çeşme Konya-Sarayönü İhraç edilir.
Feldspat Kullanım alanı: cam, seramik, kaynak elektrotları ve boya sanayisinde Türkiye 130 milyon tonluk rezervle dünya toplam rezervleri içinde % 10’luk paya sahiptir. Rezervler: Manisa-Demirci, Kütahya-Simav, Aydın-Çine ve Muğla-Milas Türkiye’de feldspatın büyük bir kısmı özel sektör tarafından üretilmekte ve % 90’ı ihraç edilmektedir. Dünya’da 1. sıradayız.
Asbest (Amyant) Isıya, aşınmaya, kimyasal maddelere çok dayanıklı lifli yapıda bir mineraldir Kullanım alanı: İtfaiyeci elbiseleri, otomobillerin fren balataları ve çatı malzemesi olan eternit yapımında kullanılır. Rezervler: Bursa, İskenderun, Erzincan, İzmir, Muğla ve Sivas
Mermer Mermer yatakları bakımından zengin olan ülkemiz önemli mermer üreticilerindendir. İhraç ettiğimiz madenler arasında mermer ve doğal taşların önemli bir yeri vardır Rezervler: Marmara Adası (Balıkesir), Balıkesir, Bursa, Bilecik, Muğla, Afyon ve Denizli
Lüle Taşı Dünyanın en kaliteli lüle taşı ülkemizde bulunmaktadır. Kullanım alanı: hafif ve parlak yüzeylidir. Küçük süs eşyaları, takı ve pipo gibi eşyaların yapımında kullanılır. Rezervler: Eskişehir'de (Sarısu, Kayıköyü, Gökçeoğlu) çıkarılır.
Oltu Taşı Oltu taşı, küçük süs eşyaları ve tespih yapımında kullanılır. Erzurum'un Oltu ilçesinde çıkarılır.
Türkiye’nin Enerji Kaynakları 1104B
Türkiye’deki Enerji Kaynakları Taşkömürü Linyit Petrol Doğalgaz Su Gücü Rüzgar gücü Güneş enerjisi Jeotermal enerji Nükleer enerji Biyokütle enerjisi
Taşkömürü Rezervler Maden kömürü kaynakları bakımından zengin olmayan ülkemizde başlıca çıkarım alanı olarak Karadeniz Bölgesinde Zonguldak, Ereğli, Amasra havzası dikkati çeker. Kullanım Alanları Taş kömürünün büyük bir bölümü Ereğli ve Karabük'teki demir-çelik fabrikalarında geri kalanı ise Çatalağzı Termik Santrali’nde elektrik üretiminde kullanılır.
Linyit Rezervler Ülkemiz maden kömürü yataklarının azlığına karşın linyit kömürü rezervi bakımından oldukça zengindir. Neojen göl havzalarında oluşan linyit Güneydoğu Anadolu Bölgesi dışında hemen hemen her bölgede bulunur. Kullanım Alanı Ülkemizde üretilen linyitin yarıdan fazlası termik santrallerde, geri kalan kısmı ise konutların ısıtılmasında ve sanayide kullanılır
Linyit Büyük kısmında termik santral bulunan zengin rezevli linyit yataklarımız arasında Afşin-Elbistan, Kütahya-Seyitömer ve Tunçbilek, Manisa-Soma, Tekirdağ-Saray, Beyşehir, Sivas-Kangal, Muğla-Yatağan, Çankırı-Orta, Ankara-Beypazarı, Nallıhan, Aşkale-Erzurum, sayılabilir. Bunlardan rezerv olarak 3.7 milyar tonla Elbistan ilk sırayı alır. Elbistan'ı Soma (426 milyon ton) ve Beypazarı (404 milyon ton) izler.
Linyitle Çalışan Termik Santraller Manisa Soma Kütahya Seyitömer ve Tunçbilek Muğla Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy Kahramanmaraş Afşin-Elbistan Ankara Çayırhan Bursa Orhaneli
Petrol Türkiye çevresinde yer alan komşularının zengin petrol yataklarına sahip olmasına karşın bu doğal kaynak bakımından son derece kıt bir rezerve sahiptir. Petrol rezervleri 500 ile bir milyar ton arasında değişen Türkiye'de ilk petrol aramaları 1934 yılında Mardin'in İdil ilçesinde başlamış, ancak buradan olumlu bir sonuç elde edilememiştir.
Petrol Bunun üzerine 1937'de M.T.A. tarafından Raman dağında petrol aramalarınabaşlanmış ve 1940 yılında ilk kez Türkiye topraklarında petrol bulunmuştur. Daha sonra 1951 yılında yine aynı bölgede Garzan'da petrol bulunmuş bunu Batman-Beşiri, Siirt-Kurtalan ve Baykan bölgeleri izlemiştir.
Petrol Günümüzde petrol başlıca iki çıkarım bölgesinden elde edilir. Bunlardan ilki Güneydoğu Anadolu bölgesinde Batman-Siirt (Raman, Beşiri, Kurtalan, Yanarsu, Baykan, Magrip, Çelikli Germik) Diyarbakır (Kurtkan, Kayaköyü, Sincan) ve Gaziantep (Adıyaman, Bölüklüyayla, Kahta, Piyanko), ikincisi Adana çevresindedir (Bulgur Dağı).
Kırıkkale- Orta Anadolu Petrol Günümüzde 3.7 milyon ton dolayında üretim yapan ülkemizde çıkartılan veya dışardan satın alınan petrol Mersin-Ataş İzmit-İpraş İzmir-Aliağa Batman ve Kırıkkale- Orta Anadolu
Doğal Gaz Organik kökenli yanıcı bir madde olan doğal gaz, petrol rezervlerinin çevresinden çıkarılır. Kükürt bileşikleri, kül gibi partikülleri yaymadığı için diğerlerine göre daha temiz bir yakıt olması nedeniyle son yıllarda kullanım alanı yaygınlaşan doğal gazın üretimi ülkemizde azdır.
Doğal Gaz Yıllık doğal gaz ihtiyacımız yaklaşık 10 milyar m3 iken ülkemizde üretilen yıllık doğal gaz miktarı 250-750 milyon m3 kadardır. Bu nedenle doğal gaz ithalatımız oldukça fazladır. Çünkü 2006 yılı II. döneminde elektrik üretimimizin % 44,36'sı doğal gazdan elde edilmiştir Bunun yanında sanayide ve konutlarda da kullanımı oldukça yaygınlaşmıştır. Türkiye'nin en çok doğal gaz aldığı ülke Rusya Federasyonu'dur.
Doğal Gaz Ülkemizde doğal gaz araştırma çalışmalarına Trakya'da başlanmış ve burada Lüleburgaz (Hamitabat), Kırklareli (Deveçatağı), Babaeski (Ormancık, Kumrular) arasındaki sahada rezervlere rastlanmıştır. Ayrıca Güneydoğu Anadolu'da Mardin-Çamurlu sahasında da doğal gaza rastlanmıştır.
Doğal gaz ile elektrik elde eden santrallerimiz: Hamitabat (Kırklareli), Ambarlı (İstanbul) ve Ovaakça (Bursa)'dadır.
Su Gücü (Hidroelektrik güç) Ülkemizin dağlık ve yüksek bir arazi yapısına sahip olması akarsuların dar ve derin vadiler oluşturmasına neden olmuş bu durum ise akarsu debilerinin oldukça yüksek olmasına zeminhazırmıştır. Çok sayıda barajın yapımı ile beyaz kömür denilen bu kaynağımız 400 milyar kwh'lik bir potansiyele sahiptir.
Su Gücü (Hidroelektrik güç) Türkiye, hidroelektrik potansiyel bakımından Avrupa'da Rusya ve Norveç'ten sonra üçüncü sıradadır. 2006 yılında Türkiye'de üretilen elektrik enerjisinin yaklaşık % 28'i hidroelektrik santrallerden karşılanmıştır.
Barajlar
Barajlar
Jeotermal Enerji Ülkemizde Jeotermal enerji özellikle Ege Bölgesi ve Güney Marmara bölümlerinde dikkati çeker. Magmanın yakın olduğu sahalarda yeraltına sızan suların ısınarak buhar halinde yüzeye çıkması ile oluşan bu kaynaklar İzmir-Seferihisar ve Balçova'da, Denizli-Sarayköy ve Kızıldere, Aydın-Germencik, Afyonkarahisar-Göçek, Kütahya'da dikkati çeker.
Jeotermal Enerji Ülkemizde jeotermal enerjiden elektrik üreten bir santral 1984 yılında Denizli-Sarayköy yakınlarında kurulan Kızıldere santralidir. Bunu Aydın-Germencik'te aynı yıl kurulan ikinci buhar santralı izlemiştir. Suyun kaynama sıcaklığının altında olan sıcak sular ise konutların ve seraların ısıtılmasında kullanılmaktadır.
Rüzgâr Gücü Çevreyi kirletmeyen temiz ve tükenmez bir enerji kaynağıdır. Bu özelliklere sahip olması rüzgâr gücünün kullanılmasını cazip hâle getirmiştir. Ancak pahalı bir yatırım olması nedeniyle ülkemizde rüzgâr gücüyle çalışan santraller yok denecek kadar azdır.
Rüzgâr Gücü Bu santralIerin ilki Çeşme (İzmir)'nin Alaçatı beldesinde, 1998 yılında kurulmuştur. Rüzgâr potansiyeli yüksek olan Çanakkale, Muğla, Balıkesir ve Manisa gibi illerde de bu tür santrallerin kurulması planlanmaktadır.
Güneş Enerjisi Güneş enerjisi, tükenmeyen enerji kaynakları içinde önemli bir yere sahiptir. Türkiye'nin Akdeniz iklim bölgesinde yer alması nedeniyle birçok bölgemizde yıl içindeki güneşli gün sayısı ve güneşlenme süresi yeterli düzeydedir.
Güneş Enerjisi Elektrik, sıcak su elde etme ve ısınma gibi birçok alanda kullanılır. Güneş enerjisinden ülkemizde daha çok ev ve iş yerlerinin ısıtılmasında ve sıcak su elde edilmede faydalanılmaktadır. Bunun yanında otomobillerde de güneş enerjisinden daha etkin yararlanma çalışmaları devam etmektedir.
Potansiyeli en fazla olan Güneş Enerjisi Potansiyeli en fazla olan Güneydoğu Anadolu Akdeniz Potansiyeli en az olan Karadeniz
Biyokütle Türkiye”de klasik biyokütle, yani odun ve tezek, enerji üretiminde önemli bir orana sahiptir. 1995 yılı verilerine göre odun yaklaşık %30 ve tezek %10 oranında enerji üretimi içinde pay almaktadır.
Biyokütle Ancak, son yıllarda azalan ormanlar ve hayvancılıkta görülen gerileme ile doğal gaz kömür gibi ithal ürünlerin artması bu oranları azaltmaktadır. Modern biyokütle enerjisi kullanımına geçilmesi ülke ekonomisi ve çevre kirliliği açısından önem taşımaktadır.
Biomass
Nükleer Enerji Uranyum ve toryum gibi radyoaktif minerallerin atomlarının parçalanmasıyla açığa çıkan enerjiye nükleer enerji adı verilir. Ülkemizde stratejik madenler grubunda yer alan uranyum ve toryum minerallerinin rezervlerinin tespit edilmesi çalışmaları devlet tarafından sürdürülmektedir.
Nükleer Enerji Türkiye uranyum bakımından zengin olmasa da toryum madeni bakımından 380 bin ton rezervi ile dünyada ikincidir. Türkiye’nin bilinen tek toryum yatağı Eskişehir-Sivrihisar Kızılcaören’dedir.
Susquehanna Steam Electric Station
Task Force One