BM İş Dünyası ve İnsan Hakları Rehber İlkeleri
Bağlam 2003 yılının Ağustos ayında, BM İnsan Hakları Komisyonu bünyesindeki bir alt komisyon şirketlerin insan hakları alanındaki sorumluluklarına ilişkin “Taslak Normlar” adı verilen belgeyi sunmuştur. Bu “Taslak Normlar” yaklaşımına göre, devletlerin insan haklarına ilişkin yükümlülükleri, yer yer bağlayıcı bir usul de içermek kaydıyla, şirketlere aktarılabilecekti.
BM İnsan Hakları Komisyonu’nun Nisan 2004’te gerçekleştirilen 60 BM İnsan Hakları Komisyonu’nun Nisan 2004’te gerçekleştirilen 60. toplantısında, “Taslak Normlar” reddedilmiştir. Bunun yerine, insan hakları ve çok uluslu işletmelerden sorumlu özel bir temsilci (John Ruggie) atanmış ve çok uluslu işletmelerin sorumlulukları konusunda öneriler sunmakla görevlendirilmiştir.
2008 yılının Nisan ayında sunduğu raporda, BM Özel Temsilcisi John Ruggie insan hakları ve şirketler konusunda bir kavram önerisinde bulunmuş ve bu kavramı üç ilkeyle açıklamıştır: korumak, saygı göstermek ve çözüm bulmak: Korumak: Devlet dışındaki unsurların insan hakları ihlallerine karşı halkını korumak devletin görevidir.
Saygı göstermek: İnsan haklarına saygı duymak ve bu amaç çerçevesinde gerekli yönetim yapısını kurmak şirketlerin görevidir. Çözüm bulmak: İnsan hakları ihlallerine karşı savunmanın güçlendirilmesi için, adli ve adli olmayan şikayet mekanizmaları tesis edilmeli ve sağlamlaştırılmalıdır.
2008 yılında, BM İnsan Hakları Konseyi “koruma-saygı-çözüm” çerçevesini onaylamış ve John Ruggie’den bu çerçeveyi hayata geçirmesini istemiştir. Bu sürecin sonunda, 2011 yılının Haziran ayında BM İnsan Hakları Konseyi tarafından oy birliğiyle kabul edilen BM İş Dünyası ve İnsan Hakları Rehber İlkeleri doğmuştur. “BM Taslak Normlar” (2003) “Koruma, Saygı, Çözüm” Çerçevesi (2008) BM İş Dünyası ve İnsan Hakları Rehber İlkeleri (2011)
BM İş Dünyası ve İnsan Hakları Rehber İlkeleri BM Rehber İlkeleri, 2011’de BM İnsan Hakları Konseyi tarafından onaylanan “koruma-saygı-çözüm” çerçevesini temel almakta ve bu çerçeveyi hayata geçirmeyi amaçlamaktadır. BM Rehber İlkeleri devletlere ve işletmelere yönelik öneriler içermektedir.
Bu ilkeler, işletmelere yönelik herhangi yeni bir yasal yükümlülük getirmemekte veya mevcut insan hakları araçlarının tabiatında bir değişikliğe neden olmamaktadır. İlkeler daha ziyade, halihazırda mevcut olan araçların hem devletler hem de işletmeler için ne anlama geldiğinin altını çizmeyi ve mevzuat ile uygulama arasındaki farkın meydana getirdiği sorunları ele almayı hedeflemektedir.
İnsan Hakları hukukunun en temel unsuru devlettir. Devletin koruma görevi İnsan Hakları hukukunun en temel unsuru devlettir. Kanunları belirlemek, yürütmek ve uygulamakla görevli olan devlet, şirketlerin bu kanunlara etkili şekilde uymasını temin etmekle yükümlüdür. Bu bağlamda, karşılaşılan en büyük güçlük yönetişim alanlarının zayıf olmasıdır Koruma ve saygı arasındaki çizginin bulanık olması Toplumda şirketlerin sürece dahil olacağı yönünde bir beklenti olması Korumaya ilişkin eksikliklerin Devlet tarafından giderileceği yönündeki beklenti
İş dünyası Devletin attığı adımların takipçisi olmalıdır İş dünyasıyla ilgili kısıtlamalar getirilmesi ihtimali AB Ulusal Eylem Planlarının hazırlanması. Avrupa Konseyi’nin BM Rehber İlklerinin uygulanmasına ilişkin bir standart geliştirmeye başlamış olması. Raporlamaya ilişkin gereksinimler. Şartlılık ilkesi (Satın alma, ihracat kredileri, iç hukukun ülkenin sınırları dışındaki uygulamaları). İlkelerin yalnızca ticaret ortamındaki davranışlar üzerinde yoğunlaşmasını önlemek için çalışmalar yapılması.
Şirketlerin İnsan Haklarına Saygı Konusundaki Sorumluluğu “İşletmeler insan haklarına saygı göstermelidir. Yani, işletmeler insan haklarını ihlal etmemeli ve insan hakları konusunda neden oldukları olumsuz etkileri ortadan kaldırmak için çaba göstermelidir.” (11. İlke) İlgili mevzuatın tamamına uygun hareket etmek (bu yasaların yürütme süreci yeterince etkili olmasa dahi) “kimseye zarar verme” ilkesini öncelikli şekilde düstur edinmek: Hak sahiplerinin bakış açısını dikkate almak – ‘aşağıdan yukarıya doğru’ bir yaklaşım sergilemek
Beklentileri karşılamada ilerleme sağlamak: Geniş kapsamlı politikaların/ Kurumsal Sosyal Sorumluluk (KSS) bildirilerinin ötesine geçerek, “ilgili bilince sahip olmak ve bunu göstermek” aşamasına gelmek Çerçeve “rehberlik sunma” amacı taşır, bir “standart” değildir. Şirketler / bölgeler vs. için “herkese uyan standart bir ölçü” öngörmez.
‘Kimseye zarar verme’ ne demektir? Olumsuz etkilere neden olan veya katkıda bulunan faaliyetlerden uzak durunuz; ve Olumsuz etkilere katkıları olmasa dahi, iş ilişkileri vasıtasıyla şirketle doğrudan bağlantılı hale gelen olumsuz etkileri önlemeye veya en aza indirgemeye gayret gösteriniz. “Uzak durmak” = kontrol (etkilerden sizin sorumlu olduğunuz hallerde) “Gayret göstermek” = baskı gücü (etkilerden tedarikçinin sorumlu olduğu hallerde)
Beklentiler nelerdir? Şirketin İnsan Haklarına ilişkin bir Bildiri yayınlaması Tek taraflı olmamalıdır (diğer unsurları dikkate almalı ve mevcut belgelerle ilişki kurmalıdır) Yönetim Kurulu tarafından onaylanmalıdır Üslup konusunda hassas davranılmalıdır (Yorumda birlik temin edilmelidir: Metnin başkaları tarafından nasıl algılanacağı / kötüye kullanılabileceği hususuna dikkat edilmelidir) Uygulama / yaygınlaştırma (Sorumlular kimlerdir? Yeterli kaynak mevcut mudur?)
Gerekli Özenin Gösterilmesi 17. Rehber İlkede ‘gerekli özenin gösterilmesi’ yaklaşımı insan haklarına ilişkin olumsuz etkilerin tespit edilmesi, önlenmesi, en aza indirgenmesi ve hesabının verilmesinde şirkete yardımcı olacak bir "araç" olarak tanımlanmıştır. Özen Gösterme yaklaşımı "bir şirket kimseye zarar vermediğini nereden anlar?" sorusunun yanıtlanmasına yardımcı olur.
Özen Gösterme yaklaşımı insan hakları alanındaki mevcut veya muhtemel etkilerin değerlendirilmesinin yanı sıra edinilen bulguların dikkate alınarak bu konuda tedbirler alınmasını, yanıtların takibinin yapılmasını ve alınan tedbirlerin yaygınlaştırılmasını kapsamalıdır. Şirketler yalnızca kendi faaliyetlerini kontrol etmekle kalmamalı, iş ilişkileri sonucunda ortaya çıkan faaliyetlere de dikkat etmelidir.
Çözüm Mekanizması İnsan Haklarına ilişkin olumsuz etkilerin değerlendirilmesine yönelik etkili mekanizmaların tesis edilmesi İşletme bünyesinde bir mekanizma oluşturma düşüncesi Etkin, erişilebilir ve güvenilir Ulusal mevzuatın bilinmesi Ulusal İnsan Hakları Kurumları Yardım hattı, irtibat kişisi Süreç – şeffaf Çıktı - şeffaf
İlkelerin küresel düzeyde yaygınlaştırılması BM İş Dünyası ve İnsan Hakları Çalışma Grubu 2011 yılının Haziran ayında BM İnsan Hakları Konseyi, BM İş Dünyası ve İnsan Hakları Rehber İlkeleri’nin etkili ve kapsamlı bir şekilde uygulanmasını teşvik etmek amacıyla İş Dünyası ve İnsan Hakları Çalışma Grubu’nun kurulmasına karar vermiştir. BM Çalışma Grubu hedefine ulaşmak için üç ayrı çalışma kolu oluşturmuştur: İlkelerin küresel düzeyde yaygınlaştırılması Uygulamanın teşvik edilmesi Küresel yönetişim çerçevelerine entegre edilmesi
İş Dünyası ve İnsan Hakları Konusundaki ‘’Online’’ Seminerin Videosuna İnternetten Erişebilirsiniz 20 Aralık 2012 tarihinde, Uluslararası İşverenler Teşkilatı (IOE) Genel Sekreteri Brent Wilton, BM İş Dünyası ve İnsan Hakları Rehber İlkeleri hakkında internet üzerinden bir seminer düzenlemiştir. Bu seminer işveren teşkilatı üyelerine ve onların bünyesindeki şirketlere Rehber İlkelerin uygulanması konusunda güncel bilgiler verilmesi, karşılaşılan güçlük ve engellerin tartışılması amacıyla gerçekleştirilmiştir. Seminerin videosuna aşağıdaki adresten erişebilirsiniz: http://www.youtube.com/watch?v=jpYTfIItm1I&feature=youtu.be