MEDENİYET TARİHİ.

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
Matematikçi,astronot , filozof ve şair olarak bilinen ÖMER HAYYAM Tarihçilerin verdiği bilgiye göre 1048 yılında Nişabur(İran) kentinde doğdu. (Doğum.
Advertisements

EKONOMİ VE SOSYAL HAYAT
11.Ve 12. yüzyıllarda İslamiyet ve Türk Kültürü
İSLAM KÜLTÜR VE UYGARLIĞI
9. SINIF TARİH DÖRT HALİFE DÖNEMİ / 03 / 2014.
Tarihte hiçbir zaman mutlak gerçek yoktur...
1.
TÜRK - İSLAM DEVLETLERİNDE EKONOMİ
Ders 2 Konu: İslam Devleti’nde Yönetim Okuma: Ortaylı, 2007: 53-74
KLASİK DÖNEM OSMANLI DEVLET TEŞKİLATI
ARAPÇA TEFSİRLER Taberi Tefsiri
ANADOLU SELÇUKLU DEVLETİ VE BEYLİKLER DÖNEMİNDE KÜLTÜR VE UYGARLIK
KAZANIM: 10. SINIF 2.ÜNİTE 3.KAZANIM
Abbasiler Dönemi.
DİN ANLAYIŞINDAKİ YORUM FARKLILIKLARININ SEBEPLERİ
TANZİMAT SONRASI TÜRK TOPLUM YAPISINDAKİ DEĞİŞİMLER
OSMANLI’ DA EĞİTİM.
İSLAMİYET  ETKİSİNDEKİ TÜRK EDEBİYATI (GEÇİŞ DÖNEMİ EDEBİYATI ) ( yy)
SİYASİ ALANDA YAPILAN İNKİLAPLAR
Binbir Gece Masalları.
OSMANLIDA DEVLETİNDE BİLİM VE BİLİM ADAMLARI
ANADOLU SELÇUKLULARI VE BEYLİKLER DÖNEMİNDE KÜLTÜR VE MEDENİYET.
MEZHEPLER.
Türklerin İslam Medeniyetine Katkıları
TÜRKİYE SELÇUKLU LARINDA KÜLTÜRÜ VE UYGARLIĞI
Mâtürîdî (Arapça: الماتريدي‎) ya da tam adıyla Ebu Mansur Muhammed bin Muhammed bin Mahmûd el-Mâtürîdî es-Semerkandî, Hanefi mezhebinden olanların itikad.
İslam dininin ilk dönemlerinde Müslümanlar sade bir hayat yaşıyorlardı
İTİKADÎ MEZHEPLER İslam dininin ilk dönemlerinde Müslümanlar arasında itikadi konularda herhangi bir şüphe ve farklı düşünce bulunmuyordu.
TÜRKİYE TARİHİ (11-13 YÜZYIL)
Türklerde Eğitimin Kısa Tarihi. İ slamiyeti kabul etmeden önce Türk toplulukları göçebe ve yarı göçebe biçimde yaşamlarını sürdürmekteydi.
TÜRK İSLAM DEVLETLERİ ÖSS- YGS SORULARI.
Hicri Dördüncü ve Beşinci Asırlar
Nakil Dönemi 6. Ders.
ÖMER NASUHİ BİLMEN A.İ.H.L SENANUR BEKTAŞ 10/E ARSLAN KÖSE.
İLK ÇAĞLARDA ULUSLARARASI İLİŞKİLER
Abbasi Tarihi Berat Köse.
DİN ANLAYIŞINDAKİ FARKLILIKLAR NİÇİN ZENGİNLİKTİR
YGS TARİH TERİMLER 2015.
YEREL YÖNETİM BELEDİYE VE GÖREVLERİ.
13 VE 14.YÜZYILDA ANADOLU’DA GELİŞEN TÜRK EDEBİYATI
BİLGİ YARIŞMASI A Grubu B Grubu C Grubu D Grubu.
EMEVİLER DÖNEMİNDE EĞLENCE HAYATI
ÜNİTE: TÜRK TARİHİNDE YOLCULUK KONU: OSMANLIDA BİR MERKEZ
TÜRK TARİHİNDE YOLCULUK / OSMANLI’DA TOPLUM VE EKONOMİ
ORTA ÇAĞDA İSLAM ÜLKELERİNDE MALİ OLAYLAR: KAMU GELİR VE HARCAMALARIN YÖNETİLMESİ Maliye Tarihi Doç. Dr. Temel GÜRDAL SAÜ /Maliye.
Temel Hadis Kavramlarıyla İlgili Oryantalist İddialar ve Eleştirisi
DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ
Tanzimat Dönemi Osmanlı Adliye Teşkilatı
Batı’yı Aydınlatan İslam Düşünürü
Türkçe yazı çeşitleri.
Toprak Yönetimi Toprak İslam Hukukuna göre Öşri,Haraci ve Miri arazi olmak üzere üçe ayrılır. 1-Öşür Arazi:Müslümanlara ait olan topraklar.Öşür vergisi.
IV. HAFTA: GENEL HATLARIYLA OSMANLI TOPLUM YAPISI
Sosyal ve kültürel hayat. Peygamberlikten önce Hz. Peygamber’in Mekke şehir devletinde herhangi bir görevi yoktu. O, peygamberlikten önce olduğu gibi,
ZEKÂT; Kelime anlamı: ‘Artma, çoğalma, arınma ve bereket’
MEZHEPLER (5 MEZHEP) Hamza Solak. HANEFI MEZHEBI  Hanefi mezhebi, (Arapça: الحنفية veya المذهب الحنفي) İslam dininin sünni fıkıh mezheplerinden biri.
CABIR BIN HAYYAN. CABIR BIN HAYYAN HAYATI ( ) Modern kimyanın kurucusu, atomun parçalanabileceğini dile getiren ilk bilim adamı, İslam dünyasında.
ABBÂSÎLERE BAĞLI DEVLETLER
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
ABBASİLER-KÜLTÜR VE MEDENİYET II
Abbasi İhtilalı’nın Sosyo-Politik Arka Planı
Tanzimat Dönemi Osmanlı Adliye Teşkilatı
ABBÂSÎLER-KÜLTÜR VE MEDENİYET I
SÂMERRÂ DÖNEMİ ( / ).
İbn-i Sina'nın tam adı Ebu Ali el-Hüseyin ibni Abdullah ibn-i Sina el-Belhi'dir. Samanoğulları sarayı maliye kâtiplerinden ve saygın bir bilim adamı Abdullah.
Hz. Ömer Dönemi.
 Türklerin İslamiyet’i kabul etmeleri, İslam tarihi ve dünya tarihi açısından neticeleri itibariyle çok önemlidir. Çünkü Türkler İslamiyet’i küçük bir.
OSMANLI HUKUKUNDA REAYA (VATANDAŞ)
İSLAM TARİHİ I.
Abbasilerde Eğitim ve Öğretim
MERAK, İLMİN HOCASIDIR..
Sunum transkripti:

MEDENİYET TARİHİ

İDARİ YAPI Abbasilerde merkezi yönetimde halife,vezir, hacip en önde gelen kişilerdi. Halifelik:Merkeziyetçi bir idari yapının var olduğu Abbasilerde,bu yapının en üst noktasında devlet başkanı sıfatıyla yer alan kişi halife idi. Halifeler bazı yetkilerini kadı,komutan,vezir gibi kişilere verseler de hükümetle ilgili bütün işlerde daima son hakem ve son söz sahibi kişilerdi ve siyasi otoriteleri mutlaktı.Ancak Samarra dönemi ile halifenin mutlak otoritesi kalmamış ,halifelik sembolik bir anlam taşımaya başlamıştır. Abbasiler’de halifelik verasete dayalı bir şekilde devam etti.

Vezirlik:Halifenin vekili ve idari yapının başı idi. Abbasiler ile birlikte ilk defa Müslüman devlet yapılanmasında ortaya çıkan vezirlik kurumu Sasanilerden alınmıştır. Zaman zaman mezalim mahkemelerine başkanlık eder,savaşlara karar verir,hazineden gerekli gördüğü harcamaları yapar,valileri tayin ve azledebilirdi. Abbasiler zamanında kendisine ilk defa vezirlik unvanı verilen kişi Ebu Seleme el Hallal idi. Kendisine devletin kurulacağı sıralarda ‘Vezir u Âl-i Muhammed’ unvanı verilmiştir. Abbasiler döneminde vezirler görev ve yetkileri bakımından ikiye ayrılmıştır. 1-Tefviz veziri:Veliaht tayin etme ve halifenin istifasını istemenin dışında ,halife adına bütün diğer devlet işlerini yapmaya yetkili idi. 2-Tenfiz veziri:Halifenin kendisine işlerinde yardımcı olması için atadığı vezirdir.

Haciblik:Görevi halkı dinlemek,onların sıkıntılarını azaltmak ,halifeyi görme gereksinimini daha aza indirmektir. Hacip,divan başkanlarına,devletin bütün işlerinde kendisine başvurulmasını şart koşar kendinin onayı alınmadan herhangi bir işe karar vermemesini isterdi.

DİVANLAR Divânü’l-ceyş: Devletin askeri işlerine bakan daire idi. En üst derece sorumlusu .’sahibu divani’l-ceyş’ unvanı verilen kişiydi. Divânü’l- harac:Beytülmalin ana kaynağı kabul edilen haracın toplanması ve giderlerin kaydı ile ilgilenen bir daireydi. Divânü’r-resail:Devletin iç ve dış yazışmalarını yerine getirmek,devletin dış ilişkilerini düzenlemek,yurtdışına gidecek elçi seçimini yapmak,gelen elçileri ağırlamakla görevli daire idi.

Divanü’l-hatem:Halifenin mektuplarının mühürlendiği bir kopyasının alıkonulduğu divandı. Divanü’l berid:Resmi haberleşmeyi sağlamak,postacılıkla ilgili görevleri yerine getirmek ,istihbarat ve gizli haber edinmekti. Divanü’l ezimme:Devletin gelir ve giderlerinin kontrolü ile ilgili dairedir Divanü’l mezalim:Hukuk kurumudur. Divanü’n nafakat:Saray harcamalarıdır. Divanü’t-tevki:Resmi yazıları çok öz ve veciz bir hale getirildiği daire idi.

Merkezde var olan bu divanların dışında Abbasiler,ülke genelinde bütün kadıların üstünde bir Kadı’l-kudatlık (baş kadılık) kurumu meydana getirdiler ve bu göreve ilk olarak İmam Ebu Yusuf getirildi. Kadılık kurumu ,Abbasiler Döneminde önceki döneme nispetle önemli farklılıklar gösterir. Çünkü bu dönemde dört mezhebin ortaya çıkışı ,ictihad yapmayı geri plana itmiştir. Kadı hüküm verirken ictihad etmiyor bu mezheplerden birine göre hüküm veriyordu. Mesela Irak’ta görev yapan kadı Ebu Hanife’nin mezhebine,Mısırdaki kadı İmam Şafi’nin mezhebine göre hüküm veriyordu. Şurta:Polis teşkilatıdır.Vatandaşların canını ve malını korumak görevi bu teşkilata aittir. Hisbe:İyiliği emretmek ve kötülükten nehyetmek amacıyla kurulmuştur.çarşı ve pazarları ,ölçü ve tartı aletlerini ,gıda maddelerini kontrol eder,borçluların borçlarını zamanında ödemelerini sağlar.

Valilik: Eyaletlerin yönetimi ise halife tarafından atanan vali tarafından yapılıyordu.Abbasilerin eyalet valilerinin görevi namaz kıldırmak,ordulara komutanlık yapmak harac almak ve zekat toplayıp gerekli yerlere dağıtmaktı. Abbasiler döneminde ülke idare bakımından on iki eyalete ayrılmıştır. Son dönemde ise Abbasi hilafetinin egemen olduğu tek bölge Irak’dı.

İKTİSADİ YAPI Abbasilerde ekonomi vergilere,ticarete ve üretime dayalı idi.Beytülmal denilen devlet hazinesinin gelir kaynakları ganimetin beşte biri,cizye,harac,öşür,zekat, define ve madenler,sahipsiz mallar,infak gelirleri vb.idi. Abbasilerde gelirlerin kaynağı , Emeviler de olduğu gibi aynı ise de aralarındaki en önemli fark;Emeviler’in Araplar ile Arap olmayanlar arasında yaptığı ayrımın Abbasiler tarafından yürürlükten kaldırılmasıdır. Bu dönemde bütün Müslümanlar vergilerin toplanmasında eşit muamele gördü. Maliye teşkilatını oluşturan divanların başında Divanü’l-harac,Divanü’d diya .Divanü’n-nafakat ve divanü beytilmal gelmektedir. Divanü’l-harac:Haracın toplanması ve harac dışındaki vergilerin tahsili bu divan tarafından yürütülmekte idi.Harac divanının sorumlusu vezirdi. Divanü’d -dıya:Bu divan, safavi denilen devlet arazilerinden şahıslara ikta edilen geçimlik olarak verilen arazilerin öşrünü toplamakla görevliydi.

Divanü’n nafakat:Hilafet sarayı başta olmak üzere ,görevli memurların maaşını ödeyen,devlet adına dairelerin ihtiyacı olan çeşitli malzeme ve eşyayı satın alan hilafet merkezinin tüm ihtiyaçlarını karşılayan bir divandı. Divanü beytilmal:Devlet hazinesine giren ve çıkan malların ,yapılan bütün harcamaların hesabını yapmak ve bu harcama tutanaklarını incelemekle görevlidir.

Maliye yönetiminin her divanı için bir ‘zimam’ı,yani hesapları denetleyen sorumlu bir birimi vardı ve bu birim halife mehdi tarafından sisteme katılmıştı. Abbasilerde vergi sistemi ağırlıklı olarak toprağa göre yapılandırılmıştı. Müslümanlara ikta olarak verilen toprakların ürününün onda biri olan öşür vergisidir.. Savaşla ele geçirildikten sonra müslüman olmayan sahiplerine,devletin belirlediği haracı ödemek koşuluyla bırakılan haraci araziden alınan vergiydi.

SOSYAL YAPI VE HAYAT Abbasiler döneminde halk ,havas ve avam olmak üzere iki büyük sınıfa sınıfa ayrılıyordu. 1-Hafas sınıfı:halife,halifenin akrabaları,devlet adamları,eşraf ve bir kısım bilginlerden meydana geliyordu. 2-Avam sınıfı ise havasın dışında olan halktı ve çeşitli gruplara mensuptu. Abbasi imparatorluğunda toplum çeşitli etnik ve dini gruplardan oluşuyordu. 1-Etnikunsurlar: Araplar, İranlılar, Aramiler, Mısırlılar, Berberiler, Türkerden ibaretti. 2- Dinigruplar: Müslümanlar, zımmiler yani yahudi, hıristiyan, mecuzilerdi.

Zımmiler ,cizye verme karşılığında devletin koruması altında idiler ve ibadetlerini serbestçe yapabilmekteydiler. Yahudiler devlette daha çok ekonomi ve tıp sahasında çalıştırılmıştır.Yahudi Furat b. Şehnase Abbasi Devletinde ilk görevlendirilen Yahudi olarak bilinir. Köleler Abbasi toplumunun bir diğer sosyal grubudur.Köleler hizmetçi olarak kullanılıyordu. Bunlar savaş esnasında esir düşen yada satın alınan kişilerden oluşuyordu. Abbasiler döneminde çeşitli etnik ve sosyal gruplar kendilerini diğerlerinden ayıran kendilerine özgü kıyafetler giyerlerdi.Bu kıyafetler üç kısma ayrılırdı:Başlık ,bedene giyilen elbise ve ayakkabılar.

Başlık:Abbasiler döneminde uzun bir başlık vardı ve uzun kalansuva olarak adlandırılırdı. Halife Mansur’un bu başlığı İranlılardan aldığı ve resmi kıyafetin bir parçası olarak giyilmesini istediği söylenir. Abbasilerde ikinci populer baş kıyafeti imame idi.Halifeden halka kadar herkesin pozisyonuna uygun imamesi vardır. İmame uzun bir kumaştı ve başın etrafına sarılırdı. Bedene giyilen elbise:Abbasilerin bedenlerine giydikleri elbiseler izar,mizar,rida,cübbe,kamis,dürraa,aba,sirval, taylasan,kaba diye isimlendirilen çeşitli parçalardır.

İzar: Bele bağlanan peştamal Mizar:İzarın daha küçük boyutta olanı Rida: Omuzlara atılan pelerin Kamis: gömlek Dürraa:Kollu,önü çık ,bol dökümlü bir giyecektir. Cübbe:Uzun,önü açık,geniş kollu bir dış kıyafettir. Taylasan:Başlıklı pelerin Aba:Kısa,kolsuz kıyafet(yaz kıyafeti) Sirval:geniş pantolon Kaba:Dış kıyafet Harunürreşid Müslüman olmayanların Müslümanlardan farklı giyinmelerini ve ayrı bineklere binmeleri konusunda bir emir çıkartmış. Ancak daha sonra bu emri geri çekmiştir. Mütevekkil döneminde gayri müslimlerin kıyafetlerine sınırlamalar geetirilmiş. Ve en sert düzenlemeler Muktedir zamanında yapılmıştır. Ayakkabılar: Huff ve nalin dikkati çekerdi.Huff deriden yapılmış uzun bot ,nall deriden yapılan sandalet idi.

Siyah renk devletin resmi rengi olarak karşımıza çıkmaktadır. Abbasi halifeleri ve Abbasi toplumunun zenginleri,iyi kumaşa,ipeğe,altın işlemeli kıyafetlere düşkündüler. Gayri müslimlerin elbiseleri ile ilgili ayrımcılığı çağrıştıran ilk düzenleme ,Halife Harunürreşid tarafında yapılmıştır. Abbasiler döneminde yemek sanatına büyük önem verilmişti. Abbasi devletinin sınırları içinde çeşitli sporlar yapılmaktaydı.At yarışları, koşu, okçuluk, güreş, polo spor dallarıydı.

Müslamanların Dini Törenleri: Abbasiler ramazan ayına önem verirlerdi Müslamanların Dini Törenleri: Abbasiler ramazan ayına önem verirlerdi. Ramazan ayında teravih kılınır,gençlerden bir grup imsak vaktinde gezerek orucu öven ayetler okurlardı. Kur’an’ın otuz cüzü teravihlerde okunurdu. Ramazanın son on günü Müslümanlar itikafa çekilirlerdi.Ramazan bitimin de üç gün bayram kutlanırdı. Hac mevsiminde hacılar en güzel şekilde ağırlanırdı. Abbasi Döneminde Cuma günü ibadet günü olarak kabul edilir, resmi daireler ve okullar kapalı olurdu. Abbasiler baharın başlangıcı Nevruz’u,kışın başlangıcı Mihricanı da kutlarlardı.

Eğitim-Öğretim Abbasiler döneminde eğitim yapılan yerlerin başında camiler gelmektedir. Halifelerin ve devlet büyüklerinin saraylarında çocuklarını geleceğe hazırlamak için müeddib denilen öğretmenler görev yapardı. Diğer bir eğitim yeri de kitap satış evleriydi. Abbasiler döneminde tercüme ve telif hareketinin gelişmesi, kağıt sanayinin ilerlemesi ,buna bağlı olarak kırtasiyecilerin çoğalması ve ilmi tartışmalar için bilgin ve edebiyatçıların toplanacağı geniş yerlerin yapılması,dini,ilmi ve edebi kitapları toplayan kütüphanelerin çoğalmasını sağladı. Abbasiler döneminde en dikkat çeken bilimsel faaliyetlerden biri de düzenlenen bilim meclisleridir.

Me’mun ‘un hilafetinde felsefi ve kelami düşüncenin gelişmesi açısından bir dönüm noktasıdır.o ,hilafet makamına entelektüel bir anlam katmış ,mükemmel bir şekilde yönetilen felsefe ve kelam tartışmalarında bilginler topluluğuna başkanlık etmiş,aynı zamanda bu toplantılara kendisi de tartışmacı olmuştur. Hikmet evi anlamına gelen ve Bağdat’ta kurulan Beytülhikme ise ,bir tercüme merkezi olarak faaliyette bulunmasının yanında,bir akademi ve halka açık bir kütüphane olarak da kullanılmıştır. Eski cündişapur akademisi örnek alınarak kurulmuş olan Beytülhikme’deki asıl faaliyet ,felsefi ve çeşitli ilim dallarıyla ilgili kitapları tercüme etmeye yöneliktir. Beytülhikme ‘sahibu Beytülhikme ‘denilen bir müdür tarafından yönetiliyordu.

Abbasiler döneminde ilk yüksek öğretim kurumu ,selçuklu veziri Nizamülmülk’ün Bağdat’ta kurduğu Nizamiye Medresesi’dir. Bu medrese İslam Tarihinde ilk çekirdek üniversiteyi oluşturmuştur. Halife Müstansır’da Müstansırıyye adıyla meşhur bir medrese kurdu.Burada dört mezhep için ayrı bölümler tahsis edilmiştir.

NİZAMİYE MEDRESESİ

BİLİM VE DÜŞÜNCE Abbasiler dönemi bilimlerin gelişimi açısından özellikle h.II. Yüzyılın sonundan h.V yüzyılın başlangıcına kadar “Müslümanların Altın Çağı” ve “Müslümanların Bilimsel Rönesans Dönemi olarak kabul edilir. Abbasilerde düşüncenin ve bilimin gelişmesine etki eden bir takım faktörler vardır: Fethedilen ülkelerin entelektüel birikimine ilgi duymaları Abbasilerin İran geleneğine karşı tavırları Zındıklığın büyük suç kabul edilmesi, Kelamcıları, onlar hakkında reddiye yazmaya götürdü. İslam düşüncesine bu dönemde katkısı olan bir diğer hareket Şuubiye idi (NOT:Şuubiye Araplara yönelik tenkitleri ve Arap olmayan halkların özelliklede İranlıları öven edebi unsurları içerir.) Abbasiler döneminde, Mu’tezile önemli bir fikri hareket olarak kendini göstermiştir.

Abbasiler ile birlikte bilimlerin sınıflandırılması dönemi başlamıştır Abbasiler ile birlikte bilimlerin sınıflandırılması dönemi başlamıştır. Bu sınıflandırma şu şekilde idi:Dini bilimler, yabancı bilimler. Dini Bilimler: tefsir,hadis,kelam,fıkıh ve bununla birlikte gelişen din bilimi ve tarih yazıcılığı idi. Yabancı Bilimler:tıp,doğa bilimleri,matematik, astronomi,astroloji,coğrafya,kimya ve fizik idi. KIRAAT:Abbasi dönemi alimlerinin meşgul olduğu din ilimlerinden biri kıraat’tır.Kıraat ,Kur’an’ın okunmasıdır. En ünlü kıraat alimleri:Yahya b.Haris ez-Zimari,Hamza b. Habib Ez-Zeyyat,Ebu Abdurrahman el-Mukri ,Halef b.Hişam el-Bezzaz

TEFSİR :Kur’an’ın anlama ve yorumlama faaliyeti olan tefsir’in bir ilim haline gelişi ve metotların ortaya konuluşuda Abbasiler döneminde olmuştur.Kur’an’ın tamamına yönelik ilk tefsir çığırını başlatan el-Ferra’dır. HADİS:İslam hukukunun ikinci kaynağıdır. Abbasiler dönemindeki hadis imamları:İmam Malik,Muhammed b.İsmail el-Buhari,Müslim b.Haccac el Kuşeyri.. FIKIH: Müslümanlar hukuk ilmini geliştirmiş ve bundan da bağımsız bir sistem olan fıkıh ilmini ortaya çıkarmıştır.fıkıh imamları:Ebu Hanife,İmam Malik,Şafii,Ahmed b.Hanbel..

KELAM :İman esaslarını savunma ve delilleriyle tartışmayı içerir KELAM :İman esaslarını savunma ve delilleriyle tartışmayı içerir.Kelamın önemli temsilcileri olan Semerkantlı Ebu Mansur el-Maturidi tarafından başlatılan Hanefi-Maturidi geleneği ile Ebu’l-Hasan el-Eş’ari tarafından kurulan Eş’ari ekolü kelam ilminin en büyük okulları haline geldi. KİMYA ilminde meşhur olan Cabir b.Hayyan kimya,madenler ve kayalar hakkında birçok kitap telif etmiştir. MATEMATİK alanında en ünlü sima Harezmi’dir. O eski astronomi tabloları derleyen bilgin olduğu gibi aritmetik ve cebirle ilgili Hisabü’l-cebr ve’l-mukabele adlı eski eserin de yazarıdır.

Tıp:Abbasi halifeleri tıbbi ilimlerin yayılmasına ve genişlemesine önem verdiler,doktarları teşvik ettiler,tıp okulları ve hastaneler yaptılar.er-Razi diye anılan Ebu Bekr Muhammed b. Zekeriyya bu alanda en çok eser veren kişilerdendir. Tarih:Arapça yazılmış en eski tarih eserlerinin çoğu Abbasiler döneminde kaleme alınmıştır.İlk eser İbn İshak’ın Sire ‘sidir.517 Coğrafya: Abbasiler döneminde ticaretin gelişmesi Bağdat’ın uzak ülkelerle kara ve deniz bağlantısı sağlaması gibi nedenler seyyah ve kaşiflerin önünün açılmasına,bu durumda coğrafya ilminin gelişmesine neden oldu.Fars asıllı İbn Hurdazbih’in el-Mesalik ve ‘l Memalik adlı eseri arap dilinde yazılmış en eski coğrafya kitaplarından sayılmaktadır.

Edebiyat: Bu alanda şiir üslupları,vezinleri ve anlamları konusunda yeni prensip ve kurallar koymuş olan bir çok şair yetişmiştir. Bu şairlerin en meşhurlarından biri Ebu Nuvas’tır. Tercüme faaliyetleri:Abbasi döneminde İbnü’l Mukaffa Farsçadan bir çok eseri Arapçaya kazandırmıştır .Kelile ve Dimne Arap edebiyatında yazılan ilk nesir kitaplarındandır.Tercüme faaliyetleri İslam felsefesinin oluşumunda önemli rol oynardı.Kindi,Farabi,İbn Sina bu dönemin en ünlü filozoflarıdır.

Abbasiler Dönemi’nden Bir Kur’an Sayfası

SANAT VE MİMARİ Halife mansur iktidara geldiğinde bir başkent kurmaya karar verir ve iklimi,ekonomik koşulları ve askeri açıdan elverişli olması bakımından Bağdat’ı seçer.Bağdat İran şehir geleneğinde yer alan dairevi bir plan üzerinde kuruldu ve etrafı surlarla çevrildi. Mansur bu şehri cenneti anımsatması amacıyla Medinetu’s-selam olarak adlandırdı. Bağdat o dönemde İslam dünyasının en önemli merkezi olmakla birlikte şehrin yerleşik halkı ve Mu’tasım’ın ordusunda yer alan Türkler arasında oluşan gerilim halifeyi yeni bir başkent kurma düşüncesin yöneltmişti.Seçilen yer Samarra idi.Samarra 836-892 tarihleri arasında başkent olma özelliğini sürdürdü. Minyatür ,tezhip ve hat sanatı da ilgi duyulan ve eser verilen alanlardı.Halife Memun döneminde yaşayan Reyhani hat sanatını geliştiren kişilerden biriydi.

Samarra Ulu Camii Minaresi

Tolunoğlu Ahmet Camii

HAZIRLAYAN: ZEYNEP YAMAÇLI