Bir ERDEMİR masalı Hazırlayan: aaydos
AKP Hükümeti, Erdemir'in müşterisini de hazırladı. Fransa Cumhurbaşkanı Chirac'la ön anlaşmaya varan Tayyip Erdoğan, Şirketin Fransız şirketi Arcelor'a satılmasını istiyor. Özelleştirme Yüksek Kurulu'nun 6 Nisan'da aldığı kararla, satışına onay verilen Erdemir için dünyanın en büyük çelik üreticileri adeta savaş veriyor. Ancak AKP Hükümeti'nin gözdesi Fransızlar. Geçen yıl, Chirac'la Fransa'dan Airbus uçağı alımı konusunda ön anlaşma yapan Erdoğan, aynı görüşmelerde Erdemir'in Fransızlara satılması için ön mutabakat sağladı. Chirac ve Erdoğan görüşmesinde Erdemir'in yönetim kurulu başkanı Recai Berber de hazır bulunmuştu.
Yine 29 Nisan'da Erdoğan'ın başkanlığında İstanbul'da yapılan, Yatırım Danışma Konseyi toplantısında Arcelor'un Başkan Yardımcısı Paul Matthys de hazır bulunmuştu. Bu konuda çalışma yürüten sadece Tayyip Erdoğan değil. Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, her özelleştirmede olduğu gibi Erdemir için de büyük çaba gösteriyor. 2004 yılının Temmuz ayında Arcelor Yönetim Kurulu başkanı Guy Dolle ile Erdemir konusunda görüşen görüşen Unakıtan, yine geçen yılın Ekim ayında, şirket temsilcileriyle Londra'da da görüşmeler yapmıştı.
Erdemir şu anda kendisine bağlı 9 yan kuruluşla birlikte 15 Erdemir şu anda kendisine bağlı 9 yan kuruluşla birlikte 15.000 çalışanı barındırıyor. Yıllık üretim kapasitesi 3.5 milyon ton/yıl seviyesinde olan işletmenin yeni yatırımlarla 5 milyon ton/yıl seviyesine çıkartılması için çalışılıyor. Erdemir sadece tek bir yapıdan oluşmuyor. Birçok yan kuruluşla beraber işletme Türkiye'de tekel durumunda bulunuyor. Bu durumun kendisi de yerli ve yabancı özel şirketlerin iştahını artırıyor. Türkiye emekçilerinin yıllarca dişinden tırnağından artırdıkları ile yapılan kamu kuruluşlarının özelleştirilmesinde hükümet son derece pervasızca ve cüretkarca davranmaktadır. Bu cüretkarlık, içerisinde emekçileri dolandırmanın uyanıklığını da barındırmaktadır. Buna örnek olarak 3 yıl önce hükümetin aldığı bir karar ile Çelbor'un Erdemir'e devredilmesi gösterilebilir. Özelleştirme İdaresi tarafından 31 Mayıs 2002 tarihinde Çelbor'un hisseleri devir sözleşmesi ile Erdemir'e devredilmiştir.
Çelbor'un ürettiği dikişsiz borular, buhar kazanları, petrokimya tesisleri, silah sanayi, hidrolik sistemler gibi önemli endüstriyel alanlarda kullanılıyor yani bu kuruluş stratejik öneme sahip. Çelbor'un Erdemir'e devrinden sonra Erdemir'in özelleştirme idaresince özelleştirilecek kurumlar listesine alınmasıyla hem Çelbor'un hem de Erdemir'in peşkeş çekilmesi ve böylece bir taşla iki kuş vurulması hedeflenmiş. Bunun yanında Erdemir birçok başka yan kuruluşa da sahiptir ki bunlar da Türkiye'de kamunun sahip olduğu en güçlü kamu kurumları arasındadırlar. Erdemir'in özelleştirilmesi ile beraber bunlar da elden çıkarılmış olunacaktır.
Erdemir'i kimler almak istiyor? Erdemir hem yan kuruluşları ile hem de sahip olduğu üretim hacmi ile yerli ve yabancı özel kuruluşların iştahını kabartan bir kuruluş. Erdemir'in özelleştirilmesinde şu ana kadar yerli bir alıcı talip olmamış durumda. Fakat kurumun özelleştirilmesi konusunda süren tartışmalarda tartışmaya katılanların bir bölümü ısrarla Erdemir'in yabancı menşeli bir şirkete satılmaması gerektiğini belirtiyor. Tartışmanın diğer tarafı ise bu kişileri özelleştirme karşıtlığı ile suçlayıp, Erdemir'in yerli veya yabancı kim olursa olsun elden çıkarılması gerektiğini söylüyor. Kurumun yabancı bir şirkete satılmasına karşı çıkanlar ise bu tartışmaya girerken özelleştirme karşıtı olmadıklarını özellikle belirtme ihtiyacı hissediyorlar. Tartışmalara "muhalefet" partisi CHP'de katılıyor. CHP'nin de Erdemir'in satılmaması yönündeki "muhalefeti" Genel Başkan Baykal'ın vitrin şovundan ibaret.
Zaten CHP'nin Erdemir'in özelleştirilmesi konusundaki muhalefeti de saman alevi gibiydi. Baykal'ın bir iki toplantıda yaptığı konuşmaların satır aralarında konuya sadece değinildi. Sonuç olarak Erdemir'in özelleştirilmesi konusunda tartışma yürüten taraflar kurumun satılması konusunda hemfikirler. Şu anda Erdemir'e talip olan yabancı şirketler ise şunlar: US Steel: Yaklaşık 100 yıl önce kurulmuş olan şirket Amerikan menşeli bir kuruluş. 18 milyon tonluk üretim kapasitesi ile dünyanın sekizinci büyük çelik üreticisi durumunda. Şirket son dönemde özellikle Doğu Avrupa ülkelerinde gerçekleştirilen özelleştirmeler ile ilgileniyor.
Arcelor: Arcelor çok uluşlu bir şirket Arcelor: Arcelor çok uluşlu bir şirket. Fransız Usino, İspanyol Aceralia ve Lüksemburg'lu Arbed şirketleri 2002 yılında birleşerek bu şirketi kurudular. Şirket dünya çelik piyasasının ikinci büyük kuruluşu. Yılda 42.8 milyon ton çelik üretim kapasitesine sahip. Corus: Corus da Arcelor gibi çok uluslu bir şirket. Corus İngiliz ve Hollanda ortaklı bir şirket. Kurum 19 milyon tonluk bir kapasiteye sahip ve dünyanın en büyük yedinci çelik üreticisi durumunda. Mittal: Bu şirket dünyanın en büyük çelik üreticisi konumunda. Hint asıllı şirketin yıllık çelik üretim kapasitesi 70 milyon tona yakın. Erdemir'in 1993 ve 1998'deki ihalelerine de katılan Mittal geçtiğimiz günlerde İzmir Demir Çelik'i İş Bankası'ndan satın aldı.
Zarar mı ediyor? Özelleştirme idaresine ait yüzde 46.12'lik ve Kalkınma Bankası'nın elindeki yüzde 3.81'lik Erdemir hissesinin blok olarak satılması planlanıyor. Yani toplamda yüzde 49.93'lük hissenin satılması planlanıyor. Bu hisseler için konuşulan bedel ise 1-1.5 milyar dolar arasında gidip geliyor. Basit bir hesap yapalım: 1 ton sıvı çelik üretmek için 2 milyon dolarlık bir yatırım gerekirken ve Erdemir'in şu anki kapasitesi 3.6 milyon ton olduğuna göre böyle bir kurumu tekrar kurmak için Türkiye'nin 7-8 milyar dolarlık yatırım yapması gerekiyor. böyle bir yatırımı ise Türkiye'nin yakın ve uzun vadede gerçekleştirebilmesinin mümkün olmadığı ayan beyan ortada.
Ayrıca özelleştirilmesi planlanan ve özelleştirilmiş olan hiçbir kurum gibi Erdemir de zarar etmiyor. Türkiye'nin tek entegre yassı çelik üretim tesisi olan Erdemir'in satılması ile beraber hazine elde edeceği parayı büyük ihtimalle bu sene rekor düzeyde olan borç ve borç faizi geri ödemesinde kullanacak. Ama Erdemir'in geçen sene elde ettiği net kâr, satış rakamının neredeyse 3'de biri. Yani Erdemir her üç sene de bir satılmasıyla elde edilecek geliri zaten hazineye kazandırıyor. Üstelik en kötü şartlarda iken durum böyle. 2003 yılına göre elde ettiği kârda yaklaşık yüzde 90 oranında bir artış olduğu ve dünyada çeliğe olan ihtiyacın artması ve önümüzdeki dönem artmaya devam edeceği de gözönüne alınırsa Erdemir'in her iki senede bir, satılmasıyla elde edecek geliri zaten sağladığı rahatlıkla görülecektir.
Ayrıca Türkiye'nin yassı çelik ihtiyacı her geçen yıl artmakta. 3 Ayrıca Türkiye'nin yassı çelik ihtiyacı her geçen yıl artmakta. 3.6 milyonluk üretim kapasitesi ile Erdemir bu ihtiyacın yarısını zaten karşılıyor. Erdemir'in satılması durumunda Türkiye yurt dışında onca ithal ürünün yanında bir de çelik ithal etmeye başlayacak. Türkiye'nin ihtiyacının diğer yarısı için ise her yıl 3 milyar dolarlık ithalat zaten yapılıyor şu anda. Bu durum Erdemir'in satışının ithalat harcamalarını artıracağını da gösteriyor. Hükümet ise ithalatı azaltmak için daha bir iki hafta önce yeni vergi oranlarını açıklamış ve zam yapmıştı. Yani özelleştirme ile sadece kamu kurumları peşkeş çekilmiyor bir yandan da bağımlılık artırılıp emekçilerin alım gücü yeni vergilerle düşürülüyor.
Peşkeşin Bileşenleri Erdemir ile beraber satılacak kuruluşlar şunlar: İsdemir: Türkiye'nin en büyük entegre demir çelik tesislerinden. Yaklaşık altı bin çalışanı bulunuyor ve uzun çelik üretimi gerçekleştiriliyor. 2007'de Erdemir'in İsdemir'e yapmakta olduğu yatırımlar tamamlanmış olacak ve kurum yılda üç milyon tonluk üretim kapasitesine ulaşmış olacak. Erdemir-Maden: Bu kurum Türkiye'de demir cevheri arama ruhsatının yarısını elinde bulunduruyor ve yaklaşık 400 çalışanı var. Çelbor: Kırıkkale'de bulunan tesiste savunma sanayisinde kullanılan dikişsiz borular üretiliyor.
Çelik Servis Merkezi: Erdemir'in özelleştirilmesi ile beraber elden çıkacak bu tesisin amacı ürünleri alıcılara onların istedikleri spesifik özelliklere sahip bir şekilde ulaştırmak. Erenco: Demir-çelik sektöründe yatırım, danışmanlık, mühendislik gibi hizmetler veren kuruluş Erdemir Grubu'nun yatırımlarını planlayıp projelendiriyor. Limanlar: Erdemir'in satışıyla beraber kurumun biri Karadeniz'de diğeri Akdeniz'de bulunan ve bulundukları bölgelerin en büyük limanları arasında gösterilen iki limanı da satılmış olacak. Tabii bir de Erdemir – Romanya var. Erdemir bu tesisi Romanya'da gerçekleştirilen özelleştirme ile satın almıştı! Motor ve transformatör sanayinin ana girdilerinden olan silisyumlu yassı çelik ürünleri üretiliyor. Çalışan sayısı 376.
Birileri istedi diye kar eden işletmeler satılmaz. Erdemir sanayiinin amiral gemisidir, Cumhuriyet’in vicdanı, kamunun yüz akıdır. Yabancı sermayede rekor kırmak için özelleştirme yapılmaz. Birileri istedi diye kar eden işletmeler satılmaz.
"Coca Cola, Pepsi, Nike, Microsoft ülkeleri için neyi ifade ediyorsa, Erdemir de Türkiye için onu ifade ediyor.
"ERDEMİR CUMHURİYETİN VİCDANIDIR" Piyasa değeri 2 "ERDEMİR CUMHURİYETİN VİCDANIDIR" Piyasa değeri 2.2 milyar dolar olan Erdemir’in 2004 yılında 3.2 milyar dolar satış geliri elde ettiğine ve 463 milyon dolarlık kar eden bir kuruluş Üç yıllık karına eşit bir rakama Erdemir’in kamu hisselerinin yabancılara satılması, istihdam deposu bu kuruluşun ocaklarına kömür yerine dinamit atmakla eşdeğerdir
HER NE PAHASINA OLURSA OLSUN BU ZİHNİYETE EREĞLİ'Yİ SATTIRMAYIN
(Bir Erdemir emeklisi)