A. HÜCRE YAPI VE CANLI OLAYLARININ YÖNETİMİ NASIL SAĞLANIR? GENETİK A. HÜCRE YAPI VE CANLI OLAYLARININ YÖNETİMİ NASIL SAĞLANIR?
1.DNA DENİLEN HÜCRELERDEKİ ÖZEL MOLÖKÜL NE İŞE YARAR DNA Hücredeki canlı olaylarını yönetir.Bunu protein sentezini yönlendirerek yapar. Bir başka görevi kalıtım ve çoğalmayı gerçekleştirmektir Kendini eşleyerek genetik bilgiyi hücreden hücreye aktarır
a. DNA MOLÖKÜLÜNÜN YAPISI NASILDIR Kromozonlar üzerinde yer alan çift iplikten oluşan DNA’lar canlıya ait has özelliklerini nesilden nesile aktarır. Çift iplikten oluşan DNA’nın yapısı, birbirine sarmal olarak kıvrılmış bir ip merdivene benzer. DNA organik bazdan deoksiriboz şekeri ve fosfat gurubundan oluşur. DNA ‘nın yapısını meydana getiren nükleotitler; organik bazlardan biri ile şeker ve fosfatın birleşmesiyle oluşur. DNA’nın iki ipliği zayıf hidrojen bağlarıyla birbirine bağlanır. Bağlanma sırasında adenin (A) tipinin (T) ile; guanin (G) de (C) ile eşlenir ( A = T,G = C )
b.DNA’NIN ÖZELLİKLERİNDEN BİRİSİDE KENDİNİ EŞLEMSİDİR Çekirdekte ve esasta nükleit asit oaln DNA hüçre bölünmesi sırasında kendini eşitler. DNA’nın kendini eşlemesi şöyle olur. DNA’nın sarmal yapısı bir ucunda açılırken, açılan ipliklerin karşısına uygun nükleotitler bağlanır Sarmal yapının çözülmesi ve nükleotitlerin bağlanması, DNA bütünüyle eşleninceye kadar devam eder. Sonuçta aynı genetik bilgide iki DNA oluşur. hücre bölünmeleri sırasında yavru hücrelere geçen bu DNA molekülleri, ana hücrelerin özelliklerini yeni hücrelere aktarmış olur. DNA molekülleri eşlenirken ana iki zincir korunur. Bu iki zincirin karşısına gelecek yeni zincirler, ortamsaki nükleotitlerden sentezlenir.
2. HÜCREDE DİĞER YÖNETİCİ MOLEKÜL RNA RNA Tek iplikten oluşmuştur. Hem Sitoplazmada hem de çekirdekte bulunur. RNA’nın yapısında organik baz, Ripoz şekeri ve fosfat grubun bulunur. Üç çeşit RNA vardır. Bunlar m(RNA),+(RNA) ve r(RNA) olarak bilinir. Bütün RNA ların ortak görevi protein sentezini gerçekleştirmektir. RNA’nın yapısında bulunan organik bazlar; adenin (A)guanin (G), sitozin (C) ve urasil (U) dir.
DNA İLE RNA ARASINDAKİ AYRILIKLAR Çift iplikten oluşur. Çekirdekte, kromozonlarda bulunur. Kendin eşleyebilir Canlıya özgü kalıtım bilgileri taşır. Bünyesinde deoksiriboz şekeri vardır. Organik bazlardan “urasil” yoktur.
RNA Tek iplikten oluşur Çekirdekte ve sitoplazmada bulunur Kendin eşleyemez, DNA’dan sentezlenir. Protein sentezini gerçekleştirir. Yapısında ripoz şekeri vardır. Organik bazlardan “timin” yoktur.
B. DÜNYADA BENZERSİZ OLDUĞUNU BİLİYOR MUSUNUZ?
1. SENİ SEN YAPAN DNA MOLEKÜLÜ DNA zincirindeki nükleotitlerin sıralanışı canlıda farklıdır. Bu farklı dizilişten dolayı deyişik genler ve değişik kromozonlar oluşturur a. DNA-GEN-KROMOZOM Kromozomlar üzerinde buluna genler, en küçük katılım birimleri olup DNA’lardan oluşur. Hücre ile ilgili bilgiler DNA’ da kodlanmıştır. Kromozonların sayısı her tür için sahiptir. Canlıların büyümesi, gelişmesi kromozomlardaki genlerin durumuna bağlıdır. Kromozomların yapısına bakıldığında protein bir kılıf ve bu kılıf içindeki bir çift kromotitten oluştuğu görülür. Kromozomlardaki birinci boğum olan sentromer, kromozomların bölünme anında iğ ipliklerine tutmasına yardımcı olur. Kromozomların kimyasal yapılarına bakıldığında DNA, RNA ve proteinlerden oluştuğu görülür.
b. KALITIM-KALITSAL ÖZELİKLERİMİ NASIL KAZANDIM Her canlı kendini türüne has unsurları genetik olarak nesilden nesile taşır. Aktarma işlemleri genler tarafından yapılır kromozomlardaki genler mayoz bölünmeyle gametlere geçer. Farklı gametlerin birleşmesiyle zigot oluşur. Anne ve babaya ait has özellikler zigota geçer. Ziggotun gelişmesiyle yeni bir canlı oluşurken genetik unsurlar da yavruya geçmiş olur. Genetik özellikler kişiden kişiye farklılık gösterir (saç rengi, göz rengi…) Canlılardaki genetik özellikleri taşıyan genlerin toplamı o canlının genetiğini meydana getirir. Canlılardaki kalıtsal özelliklerini taşıyan genlerin toplamı o canlının genotipini oluşturur. Kalıtsal özellikler kalıtım yoluyla geçer.
c. MENDEL’İN KALITIMA KAZANDIRDIĞI BİLGİLER Kalıtsal karekterlerin oğul döllere nasıl geçtiğini inceleyen bilime kalıtım (GENETİK) adı verilir. Kalıtsal karekterlerin oğul döllere nasıl geçtiğini ilk araştıran bilim adamı GREGOR MENDEL’ dir. Mendel, bezelyeler üzerinde yaptığı çalışmalar sonucunda genetik özellikleri döllere nasıl geçtiğini matematiksel olarak ispatlamıştır. Mendel, bezelyeler üzerinde yaptığı araştırmalarda başarılı olmuştur.
Mendel’ in Çalışmarında bezelyeleri kullanılmasının faydaları şunlardır. Belzelyerin çok sayıda çeşidinin bulunması, Bezelyerin çok çabuk üremesi Kolay yetişitirilebilmesi Bezelyenin çiçek yapısının kendi kendini dölleyebilmesi
İki farklı çeşitteki dölün çaprazlamasında meydan gelen oğul dölde (F1) görülen karaktere, dominant (baskın) karakterler adı verilir. F1 de etkili olmayan karakterlere ise resesif (çekinik) karakterler adı verilir. Arı döl canlılarda daima aynı karakterin oluştuğunu gösterir. Çaprazlama ata dölden farlı karakterde birey açığa çıkarsa, ters yönde etkili olan bu döllere, melez döl adı verilir. Bir karakterin açığa çıkmasında etkili olan bir gen çift aynı olursa arı döl, farklı olursa melez döl olur. Canlılarda bir karakter genin açığa çıkmasına yardımcı olan gen çiftine, alel gen denir.
ç. Akraba evliliği neden sakıncalı? Aynı kalıtsal hastalık geni taşıyan bir erkekle kadının evlenmesi sonucu hastalık ortaya çıkar. Teyze, hala, amca, dayı çocuklarının evlenmesinde bu hastalığın ortaya çıkması olasılığı artar. Orak hücreli kansızlık, albinoluk, altı parmaklılık, yarık dudak vb. hastalıkları.
d. Kalıtım insanda cinsiyeti de belirler Diğer karakterler gibi bebeğin cinsiyeti de kromozomlar üzerindeki geneler tarafından belirlenir. Cinsiyet kromozomları annede aynıdır. Babadan gelen farklıdır ve cinsiyeti bu belirler.
e. Çevre etkenlerinin kalıtımdaki rollerine örnekler Canlılarda kalıtsal özellikler çevre koşullarının etkisiyle ve beslenme şekline bağlı olarak değişebilir. Yeterli ve dengeli beslenme ile boy uzunlukları 10 cm kadar artar. Bu olaya modifikasyon denir. Tavşanların tüylerinin sıcaklığa bağlı olarak renkleri değiştiği görülmüştür.
f. Canlıların çeşitliliği(türler) Dünyada 10 milyon tür canlı olduğu sanılıyor. Ortak bir atadan gelen, yapı ve görev bakımından benzer özelliklere sahip, üreme bakımından ise verimli döller oluşturan bireyler topluluğuna tür adı verilir. Aynı tür arasında da farklılıklar olabilir.
g. Canlı çeşitlerinin farklılık, benzerlik, ve değişmelerine örnekler Sıcaklık, radyasyon, güneş ışığı gibi birçok özellik genlerde değişikliğe neden olur. Bu olaya mutasyon denir. Tarım ilaçları ile meyve sineğinin kanatlarının kaybolması. Bazı hastalıklara karşı daha dirençli ve lezzetli patatesler üretilmesi. Büyük çilekler yetiştirilmesi.
h. Milyonlarca yıldan bugüne türlerde değişmeler oldu mu? Canlılarda değişmenin en güzel kanıtı fosillerdir. Lamarck’a göre zürafalar devamlı ağaçlara uzandıkları için boyları uzamıştır. Canlılar gerektiğinden fazla üreyerek türlerinin devamını sağlamıştır. Kutuplarda yaşayan tilkiler ile çölde yaşayan tilki arasında farklılıklar oluşmuş.
I. Kalıtımla ilgili yeni bilgilerin 21. yüzyılda açtığı ufuk DNA keşfi ile birlikte hastalıklı genler çıkarılabilmektedir. Daha verimli hayvan ve bitkiler üretilmek için devamlı çalışmalar yapılmakta. Gen teknoloji ile biyogaz, yapay yem, antibiyotik, biyolojik arıtma, ekmek üretimi alanlarında çalışmalar yapılmaktadır. Hastalıksız bir dünya hedef edilmektedir.
i. Genetik alandaki gelişmeler DNA yapısının çözülmesi ile çevreye ve hastalıklara daha dayanıklı bitki ve hayvanlar üretilmeye başlandı. Bitkilere böcek ilacı konuldu ama insan sağlığına zararlı olduğu anlaşıldı. İnsanların, bitki ve hayvanlardan üretim yoluyla kendileri için daha yararlı genetik soyları yetiştirmişlerdir.
Daha fazla süt üretmek için ineklerin genlerinde değişiklikler yapılmıştır. Melezleştirme yoluyla farklı iki tür birleştirilmiştir. Mısırlar da yapıldığı gibi. Genetik kopyalama yoluyla koyun kopyalanmıştır.
j. Biyoteknoloji uygulamalarının sağladığı yararlar Üretilen özel insülin sayesinde ilaçların yan etkileri engellenmiştir. Bebeklerde yapılan incelemeler ile kalıtsal hastalıklar daha önceden anlaşılmakta. Nesli tükenmiş canlıların tekrar üretilmesi yolunda çalışmalar yapılmaktadır. Suçluların DNA yoluyla kimliklerinin belirlenmesinde yararlanılmaktadır.
HAZIRLAYANLAR Ersen KALASLIOĞLU Ayşe Fatma ELBEYİ