Hazırlayan: KORHAN ADIGÜZEL HALİT EVİN Hazırlayan: KORHAN ADIGÜZEL Doç. Dr. Recai COŞKUN

Halit EVİN 1955 yılında Sakarya’nın Hendek ilçesinde doğmuştur. Aile 1961 yılında Hendek’ten Adapazarı’nın merkezine taşınmıştır. Halit Bey, ilkokulu Adapazarı’nda bitirip yine Adapazarı’nda Ticaret Lisesi’nin orta kısmına kayıt olmuştur. Halit Bey’in okul hayatı uzun sürmemiş Ticaret Lisesi’nin orta ikinci sınıfında okulu bırakmıştır.

İŞ HAYATINA GİRİŞ Halit EVİN babasının büfesindeki iş ortamında tam kapasite çalışmaya başlamıştır. Babasının yanındaki görevi daha ziyade çıraklıktan öteye gidememiştir. Çıraklığın yanında Halit Bey gazete dağıtıcılığı işine de başlamıştır. Hatta zaman içerisinde Halit Bey amatör olarak gazete muhabirliği dahi yapmıştır.

ASKERLİK VE KUŞAK ÇATIŞMASI Halit Bey 1981 yılında askerlik sebebinden dolayı zorunlu olarak iş hayatına ara vermek durumunda kalmıştır. Askerlik öncesi babası ile yaptığı tartışmalar askerlik dönüşünde de devam eder. Ve kaçınılmaz son…

AYRILIK Halit Bey bireysel olarak iş hayatında daha mutlu ve daha başarılı olacağına inanmaya başlar. Kısa bir süre sonra konuyu babası ile paylaşıp artık ferdi olarak iş hayatında yer almak istediğini söyler. Artık Halit EVİN tek başınadır.

PİYASAYA İLK ÇIKIŞ Halit Bey borç para ile ilk minibüsünü alıp, iş hayatına atılır. Ama ilk zamanlar işler Halit Bey’in düşündüğü gibi gitmez.

SÜRPRİZ Halit Bey arkadaşlarından borç kullanarak aldığı minibüsüne hat alamaz., O dönemin belediyesi Halit Bey’in minibüsüne hat vermez. Bunun üzerine Halit Bey Adapazarı’nda çıkan gazetelerin baskıya götürülüp, dağıtılması işini alır. Halit Bey gazete dağıtıcılığı işine devam ederken bu işe ek olarak sabahları da öğrenci taşımacılığı yapmaya başlar. Çok yoğun bir tempoya giren Halit Bey o dönemde uyumak için bile zor zaman bulur.

YENİ ARAYIŞLAR Bu yoğun tempo tam iki yıl sürer. Bu arada Halit Bey evlenir. Halit Bey yaz dönemi boyunca iş yapamaz ve bu durumdan pek memnun olmaz. Yaz aylarında özellikle okulun tatil olması Halit Bey’i yeni arayışlara iter. O dönemde İstanbul özellikle Tarabya, Arap turistlerin çok rağbet ettiği bir yer olarak dikkat çekmekte idi. Halit Bey rotayı oraya çevirir ve turist taşımacılığı işine soyunur.

GİRİŞİMCİNİN RÜŞTÜNÜ İSPAT ETMESİ Halil Bey tam beş yıl geceli gündüzlü turist taşır ve bu arada çoğu kez araçta konaklar. Yapmış olduğu bu iş Halit Bey’e iki araç daha kazandırır. Ve Halit Bey iş hayatında ilk kez bir sıçrama yapar.

EVİNTUR’UN DOĞUŞU Halit Bey yakalamış olduğu bu rüzgarı devam ettirmek isteğindedir. Bu sebeple 1991 yılında servis taşımacılığı işine geri döner. Halit Bey’in dönüşü gerçekten muhteşem olur. Halit Bey servis taşımacılığına dönerken beraberinde tekrar bir evlilik yapar. Ama bu evlilik bir şirket evliliğidir. Halit Bey bu yeni ortaklık projesi ile araç sayısını ona çıkarır. Ve EVİNTUR doğar. Artık Halit EVİN Adapazarı’nın her yerine servis taşımacılığı yapmaktadır. Halit Bey işlerini oldukça büyütür ve EVİNTUR bir marka haline gelir.

AyrIlIk ve evİntur’un büyümesİ Halit Bey ortağından çeşitli anlaşmazlıklar sebebi ile ayrılır. 1993 yılında Halit Bey bu sefer Adapazarı’nda kurulan Toyota fabrikasının taşımacılık ihalesini alır. Bu ihale sonucu EVİNTUR gücüne güç katar. Halit Bey yokluk yıllarında kendisi ile beraber kader birliği yapan bazı çalışanlarını bu büyüme döneminde şirketin önemli kademelerine getirir. Ancak Halit Bey, şirketinde o zamana kadar profesyonel bir yönetim uygulamaz. Bu durum plansız ve hesapsız bir büyümeyi de beraberinde getirir.

İflas Bu plansız, hesapsız ve ani büyüme 1995 krizi ile şirketi iflasa götürecek dönemin başlangıcı olur. Bu dönemi küçülerek atlatmayı düşünen Halit EVİN belediyenin şehir içi taşımacılığını üstlenir. Bu da Halit Bey’in ani düşüşüne engel olamaz ve Halit EVİN 400.000 USD’lik zararla bu işten de çekilir. Ve Halit EVİN iflas eder… Halit Bey mevcut birikimleri ile borcunun bir kısmını öder, geri kalanı için hem arkadaşlarına hem de piyasaya borçlanır.

Deprem ve krİz Kaostan çıkmak isteyen Halit Bey, 1997 yılında yurt dışı yolcu taşımacılığı işine yönelir. İşler biraz düzene giriyor denilirken bu kez 1999’da deprem olur. Ancak Halit Bey yurt dışı yolcu taşımacılığı işini 2001 krizine kadar devam ettirir. Kriz dönemi Halit Bey’in borçlarını tekrar yükseltir.

BakIŞ AÇISININ DEĞİŞİMİ Kriz döneminde Halit EVİN bazı araçlarını satmak zorunda kalır. Kriz, Halit Bey’e yeni bir mantalite getirir. Koalisyon hükümetlerinin zararını, dövizle borçlanmanın zararını ve uzun vadeli düşünmenin gerektiğini Halit Bey hep o dönemde bizzat yaşayarak öğrenmiş olur. Artık Halit Bey devlet ile ilgili hiçbir kurumla iş yapmamaya da o dönemde karar verir.

Alternatİf yatIrImlara yönelme Bu dönemden sonra Halit Bey tekrar servis taşımacılığı işine ağırlık verir ve yine uykusuz geçen yıllardan sonra işleri toparlar. Artık Halit EVİN geleceğe çok daha farklı, çok daha tecrübeyle bakmaktadır. Yaşamış olduğu bu kriz dönemleri Halit Bey’e farklı sektörde de yer alması gerektiğini düşündürmüş ve Halit Bey EVİN RESTAURANT adı ile yemek sektörüne de girmiştir.

Halİt bey’İn yenİ projesİ Bir Sakaryalı girişimci olarak Halit Bey İzmit’teki Outlet tarzı bir yer kurmak için bir arazi aldığını ve bu projesini yakın bir gelecekte hayata geçireceğini ifade etmiştir. Bu Outlet projesinin içinde alışveriş merkezleri, oyun salonları, gezi parkuru, çocuklar için eğlence parkları, sentetik havuzlar, fastfood restaurantlar ve ucuz alışveriş hizmeti veren işletmeler gibi Sakaryalıların beklentilerine göre dizayn edilmiş bir yapılanma olacaktır. Halit EVİN bu projenin oldukça makro düzeyde bir yatırım olacağını, Sakarya şehrinin bu projeye ihtiyacı olduğunu ve Sakarya halkının artık İzmit ve İstanbul yerine alışveriş için kendi şehrini tercih edeceğini belirtmektedir. Halit Bey bu projeyle birlikte Sakarya ekonomisinin ciddi ivme kazanacağını vurgulamaktadır.

Sakarya’nIn geleceĞİ Halit EVİN, Sakarya’nın ister istemez gelişeceğinin, Marmara Bölgesinin bir yatırım bölgesi olduğunu ve Sakarya’nın da bundan nasibini alacağını düşünmektedir. Halit EVİN özellikle Karasu ilçesindeki liman projesinden bahsetmekte ve Karasu Limanının özellikle Haydarpaşa Liman’ına ve İstanbul Boğazı’na olan yakınlığı sebebi ile buranın iş sirkülasyonuna ve istihdam alanlarının açılmasına sebebiyet vereceğini düşünmektedir. Halit Bey buna paralel olarak Hendek ilçesindeki potansiyele de inanmakta ve Hendek’e yapılacak yatırımlarla, Hendek’in Karasu ile birlikte, Sakarya ekonomisinin lokomotifi olacağına inandığını ifade etmiştir. Hendek’e yapılan ve yapılacak olan yatırımları yakından takip eden Halit Bey gelecekte Hendek’e de bugünden söylemediği bir yatırım düşündüğünü de satır arasında belirtmiştir.

ŞEHRİN ŞUAN Kİ DURUMU Halit EVİN Sakarya’daki üst yönetimin sivil toplum örgütlerini tam olarak ateşleyemediği ve gerekli sinerjiyi onlara yansıtamadığını da belirtmektedir. Dolayısıyla üst yönetimdeki bu durağanlığın, bu örgütlere bir dinamizm getireceğini düşünmediğini ifade etmektedir.

SAKARYA EKONOMİSİNİN CANLANMASI Halit EVİN Sakarya ekonomisinin canlanması için TOYOTA tarzı uluslararası şirketlerin Sakarya’ya yatırım yapmasının gerekliliği üzerinde durmuştur. Halit EVİN Toyota’nın bugün 5000’e yakın kişiyi istihdam ettiğini bir o kadar yan sanayisinin bulunduğunu ifade etmiştir. Bunların aile olarak düşünüldüğünde 40.000’e ulaştığını belirtmektedir. Halit EVİN Toyota tarzı dev işletmelerinin sayısının mutlaka artması gerektiğini uluslararası işletmelerin, Sakarya’nın geleceği için “olmazsa olmaz” olduğunu vurgulamaktadır.

SAKARYALI YATIRIMCILARIN İLGİSİZLİĞİ Halit Bey, iş hayatında yatırımcının korunmasında ve kollanmasında yetersizlikler olduğunu bir takım çıkar gruplarının zaman içerisinde yatırımcıyı rahatsız ettiğini bununda yatırımcıyı düşündüren hatta caydıran bir unsur olduğunu sözlerine eklemiştir. Artı olarak Sakarya’da özellikle Uzunçarşı, Kapalıçarşı ve Çark Caddesinde uzun yıllar faaliyet gösteren ve Sakarya ekonomisinin kaymağını yiyen kesimin şehre yatırım yapmada çok yetersiz kaldığını söylemektedir.

MADALYONUN DİĞER YÜZÜ İş hayatının tüm bu sıkıntıları, stresleri arasında Halit EVİN’ in bir başka yüzü karşımıza çıkıyor. Halit EVİN şuan bunca işi arasında hem Hendekspor’un başkanlığını yapmakta hem de Hendekli 450 gencin sorumluluğunu taşımaktadır. Halit EVİN’in, Hendek’te kurmuş olduğu spor kompleksinden bugün 450 genç faydalanmaktadır. Halit EVİN bugün şirketlerinde çalıştırdığı 200’e yakın çalışanına 450’de genç birey eklemiştir. Belki de Halit EVİN’in kurduğu bu spor kompleksten yarına cesur girişimcileri çıkacaktır. Ayrıca Halit EVİN bugün tüm Sakaryalıların göz bebeği olan Sakaryaspor’a da forma reklamı vererek Sakaryaspor’a da olan vefasını ve sevgisini bir kez daha göstermiştir. Halit EVİN’den çok daha fazla imkanı olan girişimcilerin Sakaryaspor’a hiçbir yararı dokunmazken, Halit EVİN’in hiç düşünmeden Sakaryaspor’a yapmış olduğu katkı elbette ki unutulmayacaktır.

SHAPERO MODELİNE GÖRE GİRİŞİMCİ Halit EVİN’i bugünlere getiren tetikleyici olay, babası ile anlaşamaması ve kendi ayakları üzerinde durabileceğini babasına ispat etmek istemesiydi. Hep hırslı oldu hep çok çalıştı çoğu zamanda yalnız kaldı. Bu durum Halit Bey’in devamlı teyakkuzda olmasına, arkasında güveneceği kimse olmaması sebebi ile hem temkinli olmasına ve işlerini sürekli takip etmesine sebep olmuştur. Aslında Halit Bey bu durumu da kendisi için bir avantaj olarak nitelendirmektedir. Belki arkamda biri olsa, belki düştüğüm zaman bana uzanacak bir el olsa bu kadar hırslı bu kadar mücadeleci bu kadar çalışkan ve takipçi bu kadar tuttuğunu koparan, inandığı yolda sonuna kadar giden biri olamayabilirdim diye ifade etmektedir. Halit EVİN’i girişimci olmaya iten tabiki en başta içinden gelen müthiş enerjisi ve kazanma hırsı idi. Buna Halit Bey’in başarılı olma isteğini ve çalışma azmini hatta hatta geleceği görme özelliğini, son olarak da liderliğini eklediğimizde ortaya başka bir tablonun çıkması gerçekten süpriz olurdu. Halit EVİN tüm özelliklerine rağmen elbette ki ihanete de uğradı, zarar da etti, yanlış kararlar da verdi. Ama sonuçta istediklerini elde etmesini hep bildi.

Halit EVİN’in başarılı bir girişimci olmasındaki itici faktörler belki cesareti, belki gözü karalığı, belki vizyonu, belki çalışma azmi ve kazanma hırsı belki de tüm bu özelliklerin hepsiydi. Bir girişimcide olması gereken bu özellikler tabiî ki beraberinde bir takım çekici faktörleri de beraberinde getirecekti. İtibar gibi, saygınlık gibi, para gibi…