Renin-anjiotensin sisteminin farmakolojisi

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
Keton cisimleri Uzm. Dr. Okhan Akın.
Advertisements

SEMPATOLİTİK İLAÇLAR 1. Adrenerjik reseptör blokörleri 2
Böbrek Fonksiyon bozukluklarına genel bakış ve tedavi yaklaşımları
BİRİNCİ BASAMAKTA HİPERTANSİYONA YAKLAŞIM
ENGELLER Dr. Mehmet Kurt Farmakoloji ABD.
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi
Plazma, serum ve antikoagulanlar
KARDİYOVASKÜLER SİSTEM FİZYOLOJİSİ
İLAÇLARIN ETKİSİNİ DEĞİŞTİREN FAKTÖRLER
İLAÇLARIN İTRAHI Doç.Dr.M.Kemal YILDIRIM.
Glukoneogenez.
ÜRİNER SİSTEM ANTİSEPTİKLERİ
Prof. Dr. Tekin AKPOLAT Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı 29 Eylül 2010, ANTALYA VAKALARLA HİPERTANSİYON.
VENÖZ BASINCIN VENÖZ HASTALIĞIN GELİŞİMİNDEKİ ROLÜ
HİPNOSEDATİF İLAÇLAR 1. Benzodiazepinler 2. Barbitüratlar.
Reseptörler Prof. Dr. Ç. Hakan KARADAĞ.
Kolesterol insanlarda tüm dokularda sentezlenir,bununla birlikte karaciğerde yoğun olarak sentezlenmektedir. Vücutta önemli fonksiyonları olan bir steroldür.
SANTRAL SİNİR SİSTEMİ:
Metabolik Asidoz.
DİABETİK NEFROPATİNİN PATOGENEZİ
Böbrek İşlevleri Böbrekler metabolizma sonucu oluşan atık ürünlerin vücuttan uzaklaştırılmasını sağlayan sistemdir. En önemli işlevi homeostazı korumaktır.Kan.
BESİNLER İNORGANİK ORGANİK.
Sodyum Dengesi Yetişkinlerde 55 mmol/kg olan toplam sodyum miktarının %30 u kemik yapısında sıkı bağlı bulunmaktadır. Bu nedenle 40 mEq/kg olan değişebilir.
Akut Böbrek Yetmezliği: Patofizyoloji ve Tanı Prof. Dr. Uğur Koca
İLAÇLAR ARASINDAKİ ETKİLEŞME MODELLERİ
KANIN BİLEŞİMİ VE İŞLEVLERİ
LİPİDLERİN YAPISAL VE İŞLEVSEL ÖZELLİKLERİ XV
Esansiyel Hipertansiyon Bir Böbrek Hastalığıdır
Protein Metabolizması
İLAÇLARIN MEKANİZMALARI
DİÜRETİK İLAÇLAR.
PROTEİN VE AMİNO ASİT METABOLİZMASI III
ALKOLLER Alkoller SSSde genel depresyona neden olurlar
İLAÇLARIN VÜCUTTAKİ YAZGISI
ANTİDOTLAR Akut zehirlenmelere neden olan kimyasal etkenlerin ancak bazılarına karşı spesifik antidot vardır. 4 ana grupta sınıflandırılabilirler 1) kimyasal.
I. GANGLİYONLARI STİMÜLE EDEN İLAÇLAR
LİPİDLERİN YAPISAL VE İŞLEVSEL ÖZELLİKLERİ XIII
ÜNİTE DEĞERLENDİRME -Çoktan Seçmeli Test.
1 LİPİDLERİN YAPISAL VE İŞLEVSEL ÖZELLİKLERİ XIV Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜTF Biyokimya AD 2006.
PROTEİN VE AMİNO ASİT METABOLİZMASI VI
BÖBREK VE İDRAR BİYOKİMYASI I
E N D O K R İ N S İ S T E M İ ( HORMONLAR ) A.Ç.
Kardiyoloji Anabilim Dalı
HİSTAMİN ve ANTİHİSTAMİNİKLER
PROTEİN VE AMİNO ASİT METABOLİZMASI: AZOT DENGESİ
Biyolojik aminler ve peptidler
ÜRİNER SİSTEM.
İLAÇLARIN ETKİ MEKANİZMALARI
SOLUNUM SİSTEMİ İLAÇLARI
SİNİR SİSTEMİ CERRAHİSİ VE HEMŞİRELİK BAKIMI
BOŞALTIM SİSTEMİ FİZYOLOJİSİ
Glukoneogenez.
OTONOM SİNİR SİSTEMİ VE ANESTEZİK İLAÇLAR
Dolaşım sistemi.
PROTEİNLER
Alkol Metabolizması.
AMFENİKOLLER.
VAKALARLA HİPERTANSİYON
YAĞLAR Yağlar, CHO’ lar gibi karbon , hidrojen ve oksijen atomlarından oluşur. Ancak hidrojenin oksijene oranı yağda özellikle çok yüksektir. CHO için.
Her sistemin kendine özgü görevleri olmasına karşın bu görevleri diğer sistemlerden bağımsız olarak gerçekleştiremez. Egzersizle yukarıdaki açıklamanın.
ÜRİNER SİSTEM SORUNU OLAN ÇOCUK VE AİLE HEMŞİRELİK BAKIMI
PROTEİNLER 2.
ACE İNHİBİTÖRLERİ – ANJİOTENSİN RESEPTÖR BLOKÖRLERİ
İlaç Etki Mekanizmaları - Reseptörler
Dr Emre Karakoç İç Hastalıkları Yoğun Bakım Bilim Dalı
EİKOSANOİDLER Eikosanoidler, hücre zarlarında bulunan fosfolipidlerin yapısındaki 20 karbonlu çoklu doymamış bağa sahip yağ asitlerinden sentezlenirler.
Böbrek Fonksiyonları Prof. Dr. Zeliha Büyükbingöl
DAMARLAR.
Valsartan AnjiotensinII restör (AT2) antagonisti
Emir Şaşmaz 6/B 431. Canlılık için gerekli besin ve oksijenin tüm hücrelere taşınmasını, metabolik faaliyetler sonucu ortaya çıkan zararlı maddelerin.
Sunum transkripti:

Renin-anjiotensin sisteminin farmakolojisi Doç.Dr.M.Kemal Yıldırım

Başlıca üç etken renin salgılanmasını artırarak bu sistemi aktive eder: A-Böbrekte jükstaglomerüler aparat hücrelerine giden sempatik sinirlerin uyarılması:Jükstaglomerüler hücrelerin beta-reseptörleri aracılığıyla renin salgılanmasını artırır. B-Böbrek kan akımının azalması. C- Tubuluslardan geçen ultrafiltratın Na+ düzeyinin azalması.

Renin plazmada bulunan renin substratı(anjiotensinojen) üzerine etki yaparak anjiotensin (anjiotensin II) oluşumunu artırır. Anjiotensinojen üzerine reninin etkisi sonucu anjiotensin I oluşur. A-I, büyük kısmı itibariyle akciğerlerde bulunan, anjiotensin dönüştürücü enzim (ADE, kininaz II, peptidil dipeptidaz) adı verilen bir enzim tarafından anjiotensin II’ye dönüştürülür.

Söz konusu dönüştürücü enzim bir plazma kinini olan bradikinini inaktive eder.Kininaz II adı verilmesinin nedeni de budur. Plazma ve bazı dokularda bulunan α aminopeptidaz enzimi, anjiotensin II’yi anjiotensin III’e dönüştürür. Adrenal korteks hariç diğer yapılar üzerinde, A-III’ün etkinliği A-II’ninkine göre oldukça düşüktür.

Farmakolojik etkileri: Anjiotensinler içinde farmakolojik etkileri en fazla inceleneni anjiotensin (anjiotensin II)’dir. Bu maddenin en önemli etkileri, kardiyovasküler sistemdekiler ve adrenal korteksinde aldosteron sentezi üzerindekilerdir. Kardiyovasküler etkilere AT1 reseptörleri aracılık eder ve bunlar losartan tarafından selektif bir şekilde bloke edilir.

Kardiyovasküler sistem: Anjiotensin bilinen en güçlü vazokonstriktörlerden biridir. Özellikle arteriyolleri ve prekapiller sfinkterleri kasmak suretiyle total periferik damar rezistansını artırır. Kan basıncını yükseltir. Venler ve venüller üzerindeki kasıcı etkisi zayıftır.

Böbreklerdeki aferent ve eferent arteriyoller, kasıcı etkisine en duyarlı damar segmentidirler. Eferent arteriyoller bazı koşullarda(renal arter stenozu gibi) anjiotensine aferent arteriyollerden daha duyarlıdır. Kapiller permeabiliteyi artırır. Sonuçta dolaşan plazma hacmini azaltır.

Adrenal korteksi ve aldosteron salgılanması: Anjiotensin ve anjiotensin III, kan basıncını etkileyemeyecek kadar ufak dozlarda bile aldosteron sentezini ve sagılanmasını artırırlar. Böylece Na+ ve su dengesinin düzenlenmesinde rol oynarlar.

Anjiotensin dönüştürücü enzim (ADE) inhibitörleri ADE enziminin aktif merkezine reversibl olarak bağlanıp, A-I’e etki etmesini önlerler. En önemli temel etkileri plazma ve dokularda anjiotensin (A-II) düzeyini azaltmalarıdır. Anjitensin reseptörlerine dokunmazlar ve dışarıdan verilen anjiotensinin etkilerini azaltmazlar.

Bradikininin yıkılmasını azalttıkları için, bradikininin vazodilatör, hipotansif ve diğer etkilerini potansiyalize ederler. Bu ilaçların yaptığı yan tesirler olan anjioödem, öksürük, boğazda kuruma ve gıcıklanmadan dokularda bu kininlerin (bradikinin ve kalidin) birikmesinin kısmen sorumlu olduğu sanılmaktadır.

Kardiyovasküler sisteme etkileri: Arteriyollerde vazodilatasyon yaparlar. Total periferik damar rezistansını azaltırlar. Kan basıncını düşürürler. Venüller üzerindeki gevşetici etkileri, arteriyollere göre daha azdır.

Renal etkileri: ADE inhibitörleri diüretik ve natriüretik etki yaparlar. Potasyum itrahını azaltırlar. Kalemiyi yükseltebilirler. Bu etkiler, esas olarak aldosteron salgılanmasını inhibe etmelerine ve böbrekte vazodilatasyon yapmalarına bağlıdır. Renal arter stenozu olan böbrekte, eferent arteriyolleri açarak glomerüler filtrasyonu, basınç düşmesi nedeniyle durdurabilirler.

İLAÇLAR ADE inhibitörlerinden klinik uygulamaya ilk giren kaptoprildir. Molekülündeki sülfidril grubuna bağlı kemik iliği depresyonu ve nefropati yapması nedeniyle sulfidril grubu içermeyen prolin türevleri sentez edilerek geliştirilmiştir.

Sülfidrilsiz ADE inhibitörleri arasında enalapril, lizinopril, benazepril, rimapril, silazapril, trandolapril, fosinopril ve perindopril bulunur. Kaptopril ve lizinopril hariç, yukarıda sayılan diğer ADE inhibitörleri, mide-barsak kanalından absorpsiyonlarını ve biyoyararlanımlarını artırmak için ön-ilaç olarak yapılmışlardır; vücutta karaciğer ve diğer yerlerdeki esterazlarla aktif şekilleri olan enalaprilat, benazeprilat, rimaprilat, silazaprilat ve benzerlerine dönüştürülürler.

Kullanılış yerleri: 1.Hipertansiyon 2.Diyabetik nefropatinin önlenmesi ve tedavisi:İntraglomerüler basıncı düşürürler. Böylece glomerül harabiyetini ve protein sızmasını önlerler. 3.Diğer kullanılış yerleri:Kadınlarda postüral su ve tuz retansiyonuna bağlı olarak gelişen ve bacaklarda şişme ile kendini gösteren idiyopatik ödemin ve skleroderma olgularında gelişen hipertansif krizin tedavisinde de yararlı bulunmuşlardır.

Anjiotensin reseptör blokörleri: Anjiotensin reseptör blokörleri (antagonistleri) peptid yapılı blokörler ve non-peptid (peptid olmayan) blokörler olarak ikiye ayrılırlar. Peptid blokörler:Anjiotensin molekülünden uçlardaki amino asidlerin türünü değiştirmek suretiyle, anjiotensin analoğu oktapeptid olan çeşitli reseptör blokörleri sentez edilmiştir.

Bu değişiklikler sonucu ortaya çıkan bileşikler; (Sar1-Ala8)-anjiotensin (saralazin) (Sar1-İlö8)-anjiotensin (Sar1-Tre8)-anjiotensin’dir.

Non-peptid (peptid olmayan): Bunlar yeni ilaçlardır. En fazla denenmiş olanı AT1 reseptörlerin selektif blokörü olan losartan’dır. Klinik kullanıma girmiş olan diğer blokörler valsartan, kandesartan, sileksetil ve irbesartan’dır.

AT-1 reseptörlerini kompetitif antagonizma ile bloke ederler. Non-peptid blokörlerin, peptid blokörlere göre önemli bir üstünlüğü ağız yolundan alınabilmeleridir. ADE inhibitörü ilaçlardan önemli bir farkı, anjiotensin etkinliğini inhibe etmesi, Fakat bunun yanında dokularda bradikinin ve benzeri kinin peptidlerinin düzeyini yükseltmemesidir.

Diğer anjiotensin antagonistleri: Teprotid: Anjiotensin dönüştürücü enzimi inhibe eder. Bu enzim bradikininin yıkılmasını sağlayan enzim olduğu için, bradikininin etkisini potansiyalize eder. Bu nedenle, bu maddeye bradikinini potansiyalize eden faktör (BPF) adı da verilmiştir.

Saralazin: Anjiotensin molekülünde N ve C uçlarındaki amino asidlerin değiştirilmesi suretiyle sentezle elde edilen bir peptiddir. Anjiotensin reseptör blokörüdür. Parsiyel agonist niteliğinde bir antagonisttir.

PEPSTATİN: Renin’i inhibe eden bir maddedir. Reninden başka pepsin ve kathepsin D gibi diğer aspartil proteazları da inhibe eder. Etkinliği düşüktür ve suda pek çözünmez. Kan basıncını düşürücü etkinliği, ADE inhibitörlerine göre azdır.