GENETİĞİ DEĞİŞTİRİLMİŞ ORGANİZMALARIN SAĞLIK VE SOSYO-EKONOMİ ÜZERİNE ETKİLERİ ÇAĞLA KIZILTAŞ NEVİN KİPEL Dr. Öğretim Üyesi YILMAZ KAYA
GENETİĞİ DEĞİŞTİRİLMİŞ ORGANİZMA Genetiği değiştirilmiş organizmalar (GDO), organizmanın gen diziliminin değiştirilmesi ya da gen aktarımı ile kendi doğasında bulunmayan bir özellik kazandırılmasıyla oluşan ürünlerdir. Bu ürünlere ayrıca transgenik ürünler, bu teknolojiye rekombinant DNA teknolojisi denir. GENETİĞİ DEĞİŞTİRİLMİŞ ORGANİZMA
Rekombinant DNA teknolojisi sayesinde DNA molekülleri tüpte (IN vitro), yani canlı organizmanın ya da hücrenin dışında, yeni bir tür yaratmak üzere bir molekül içinde bir araya getirilebilmekte. Bu DNA da bir organizmaya aktarıldığında değiştirilmiş özellikleri ya da kendine özgü özellikleri olan bir canlının ortaya çıkmasını sağlamaktadır.
GENETİĞİ DEĞİŞTİRİLMİŞ ORGANİZMALARIN TARİHÇESİ
Moleküler biyoteknoloji ve gen teknolojisinde meydana gelen hızlı gelişmeler sonucunda, 1960 yılında gen teknolojisi ürünü ilk gıda üretilmiştir. 1973 yılında bakterilerde gen aktarımı ile başlayan süreç, 1980’li yıllardan itibaren giderek hız kazanmıştır.
1990’da ticari olarak ilk transgenik bitki üretimine başlanması ve 1996 yılından itibaren de rekombinant DNA teknolojisi ile elde edilmiş genetiği değiştirilmiş Flavr Savr isimli domatesin dünya ticaretine girmesiyle birlikte bu ürünlerin üretimi dünya genelinde hızlı bir şekilde yaygınlaşmaya başlamıştır. GDO’lar sadece tarımsal üretimde değil aynı zamanda tıp sanayi ve çevre ürünleri gibi birçok alanda kullanılmaya başlanmıştır.
GENETİĞİ DEĞİŞTİRİLMİŞ ORGANİZMANIN DÜNYA ÜZERİNDEKİ YERİ GDO'lar veya GDO'lu ürünler 13 ülkede 60 milyon hektar arazide üretiliyor. Bu üretimin büyük bir bölümü ABD, Kanada ,Arjantin ve Çin'de gerçekleştiriliyor.
Dünyada GDO ile ilgili önemli gelişmeler aşağıda sıralanmıştır; 1980, ABD Yüksek Mahkemesi genetik olarak değiştirilmiş mikroorganizmaların patentlenebilecegine karar verdi. (petrol yiyen bakteri için patent verildi). 1982, Rekombinant DNA teknolojisi ile üretilmiş insülin hormonu Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) izniyle satışa sunuldu. Avrupa’da rekornbinant DNA teknolojisi ile üretilmiş ilk hayvan aşısının kullanımı onaylandı 1983, Geneti ği değiştirtmiş plazmidler bitkilerin transformasyonu için kullanıldı. 1985, Böcek, bakteri ve virüslere dirençli bitkilerin toprakta yetiştirilmesi çalışmalan başladı. 1986, İlk rekorubinant aşı (sarılık, Hepatit B) üretildi. 1990, ABD’ de peynir üretimi için rekorubinant kimozin kullanılmaya başlandı. 1994, ilk genetik mühendisliği ile geliştirilmiş domates Dünya Gıda Örgütü tarafından kabul edildi. 1996, Genetik olarak değiştirilmiş bitkiler ticari amaçla büyük ölçekte ekilmeye başlandı. 1997, Koyun (Dolly) klonlandı. 2000, ‘Altın pirinç’ (provitamin A üreten pirinç) geliştirildi.
Genetiği değiştirilmiş organizmanın üretilme amaçları; Aşıların üretimi • Artan dünya nüfusunun gıda ihtiyacını karşılamak üzere zirai ürünlerin veriminin artırılması • Kısıtlanan doğal kaynaklar karşısında yeni alternatif kaynaklar aranması • Daha dayanıklı, uzun süre bozulmadan kalabilen ve böylelikle raf ömrü uzun gıdalar üretilmek istenmesi • Zirai üretimde kullanılan kimyasal maddelere duyulan gereksiniminin azaltılması • Tarım ürünlerinin tadının ve görünümünün iyileştirilmesi • Tarım ürünlerinin besin değerinin arttırılması • Daha az alandan daha fazla ürün elde edilmesi • Zarar görmüş tarım alanlarına uygun bitki çeşitlerinin yetiştirilmesi • Hasat sonrası kayıpların azaltılması • Ürünlerin soğuk, sıcak, kuraklık ve tuzluluk gibi etkenlere karşı daha toleranslı hale getirilmesi • Besi hayvanlarının et ve süt verimlerinin artırılması, besin değerlerinin artırılması
NEDEN GENETİĞİ DEĞİŞTİRİLMİŞ ORGANİZMA Bu yöntemin kullanılmasının sebebi aslında bu yöntemle üretilen bitkilerin pestisitlere ve zararlılara karşı daha dirençli olması. Böylece kimyasalların kullanımı azalmakta.
Örneğin günümüzde mısır ve pamuğun zararlılara, kabağın da virüslere karşı dirençli olmasında GDO teknolojisi kullanılmaktadır. Bu yöntem kullanılarak bitkilerin lezzet, besleyicilik ve dayanıklılık gibi özellikleri geliştirilebilmekle birlikte istenmeyen durumlara daha hızlı müdahale edilmesini sağlıyor. Bu yöntem aşı ve ilaç sektöründe de önem kazanmaktadır. Bu yöntemle susuzluğa dayanıklı bitki üretimi gerçekleştirilmeye çalışılmaktadır.
SAĞLIK Sağlık, yalnız hastalık ve sakatlığın olmayışı değil, bedenen, ruhen ve sosyal yönden tam bir iyilik halidir.
GENETİĞİ DEĞİŞTİRİLMİŞ ORGANİZMALARIN SAĞLIK ÜZERİNE ETKİLERİ Gdo'lu gıdaların insan sağlığı üzerine etkileri arasında antibiyotiklere karşı direnç, alerjik reaksiyonların tetiklenmesi, toksisite, artan doğum anamolilileri (Doğum esnasında yapısal yada işlevsel herhangi bir eksiklik veya sakatlık durumu) sayılabilir. Bunlardan antibiyotik direnci ile alerji kesinleşmiş yan etkiler olarak belirtilmekle birlikte, kanser vb. Kronik hastalıklar ile sakat ve ölü doğumlar gibi uzun dönemde ortaya çıkabilecek etkilere yönelik net bir bilgi bulunmamaktadır.
ALERJİ TOKSİK MADDELER BACİLLUS THEURİNGİENSİS ANTİBİYOTİK DİRENCİ
ALERJİ Biyoteknolojik yöntemlerle üretilmiş besinlerin, herhangi bir organizmada alerji oluşturan proteini kodlayan genin diğer bir organizmaya transferi esnasında aleji oluşturduğu bilinen bir ürünün işlevselliğini daha çok arttırabilir yada daha farklı alerji oluşturma özelliği olan proteinler meydana gelebilir
Örneğin, Brezilya fındığının yapısında olan 2S geni soyaya aktarılmış Brezilya fındığının alerji yaptığı kimselerde genetiği değiştirilmiş soyanın da alerjiye neden olduğu gözlenmiştir. GDO 'lu gıdalarda alerjen etki gösterdiği bilinen gıdalarda alerjik etki bulunup bulunmadığına yönelik alerji test çalışmaları yapılmaktadır. Yapılan bu testler sonradan doğabilecek alerjik bir etkiye herhangi bir belirteç olmayacaktır. Transgenik organizmaya aktarılan genin koakçı organizmanın genomunun tamamında ortaya çıkaracağı sonuçlar henüz tamamen bilinmediğinden istenilmeyen alerjenlerin ortaya çıkma riski olduğu unutulmamalıdır.
TOKSİK MADDELER Transgenik organizmalar, aktarılan genleri ve onlardan kaynaklanan ikincil metabolitleri yapısında bulundurduğu için potansiyel bir toksisiteye sahiptir. Organizmada bulunan genlerin tek başına bağımsız çalışmadığı ayrıca bir organizmaya gen aktarıldığında beklenilmeyen yada istenilmeyen yan etkilerinin oluşabileceği bu konu hakkında endişe oluşturmuştur.
Örneğin; baklagillere gen aktarılmasıyla proteaz inhibitörleri kasava ve lima fasülyesindeki siyanojenler, muzdaki presör aminler gibi doğal toksin genleri açığa çıkabilir.
Bt nin ( Bacillus thuringiensis) etkileri Tarımda uzun zamandır böcek öldürücü olarak kullanılan Bt spreyi toprakta parçalanıyor. Ayrıca tüketilen ürün yıkanarak Bt spreyinden arındırılabiliyor. Ancak Bt geni aktarılmış ürünlerde Bt toksininin parçalanması ya da ürünün yıkanarak temizlenmesi söz konusu değil. Bu durumda Bt toksini bütün etkisini ürün tüketilene kadar hatta belki de tüketildikten sonra da sürdürüyor. Hayvanlar üzerinde yapılan deneyler Bt toksininin memelilerde aktif olduğunu sindirim sisteminde parçalanmadığını bağırsaklarda bağlanabildiğini ve insan sağlığı açısından tehdit oluşturabileceğini ortaya koyuyor. Filipinlerdeki bir Bt mısır ekim alanının yakınında yaşayan köy halkında solunum yolu sindirim sistemi cilt reaksiyonları ve ateşle seyreden hastalığın mısırın polen saçtığı dönemde ortaya çıktığı fark edildi. Bu bireylerin kan örneklerinde Bt toksinine karşı antikorlar saptandı
ANTİBİYOTİK DİRENCİ İşaretleyici genler gen aktarılması işleminde, genetiği değiştirilmiş hücreler ile genetiği değiştirilmemiş hücrelerin belirlenmesi ve birbirinden ayırt edelmesi için kullanılır. GDO'ların antibiyotiğe dirençli genleri içermesi sonucunda bu genlerin insan yada hayvan vücuduna girmesine neden olacaktır bunun sonucunda ise hastalıkların tedavisinde kullanılan birçok antibiyotiğin etkisini yitireceği ve ortaya çıkacak hastalıkların kontol altıa alınmasın zorlaşacağı ifade edilmektedir. Antibiyotiklere direnç gösteren GDO'ların ürün şeklinde kullanılmasını ve çevreye bilinçli bir şekide salınması yasaklanmıştır.
SOSYO-EKONOMİK Sosyoekonomi, toplumsal değerler ve ekonomi arasındaki ilişkiyi inceleyen bilim dalıdır. Ekonomik değişimlerin toplum üzerindeki etkilerini ele alır. Sosyo-ekonomik gelişmişlik düzeyi yükseltilmesini amaçlar. Ekonomia społeczna
GENETİĞİ DEĞİŞTİRİLMİŞ ORGANİZMALARIN SOSYO-EKONOMİK ÜZERİNE ETKİLERİ Tarımsal biyoteknolojinin gelişiminin devam etmesi ve uygulamalarının üretimine başlanıldığı göz önünde bulundurulursa, GDO'nun kıtalar arası ticaretinin başlaması gelişmekte olan ülkelerrin sosyo-ekonomik yapılarını olumsuz yönde etkileyerek toplumsal boyutu olan problemlere yol açmaktadır.
Bu problemler aşağıdaki gibidir Ülkelerin sahip oldukları tarım mekanizmalarının zayıflaması Ithalatların artması Tarımsal biyoteknolojiden kaynaklanabillecek ekonomik kayıplar Tarım ve ormancılığın sürdürülebilirliğine etkileri Transgenik ürünlerin bazı ülkelerde etiketlendirilmesinin zorunlu ve izlenebilir olmasıdır
GDO'ların sosyo-ekonomik etkilerinin son olarak diğer boyutu olan ahlaki, kültürel ve estetik sonuçlara bakacak olursak GDO'lar bazı inanışlarda ahlaki sorunlara neden olmaktadır. Bu konuda Diyanet işleri başkanlığı İslam dininin insanlığın ve toplumun faydasına yönelik her türlü bilimsel çalışmaya izin verilmektedir. Fakat tohumlar üzerinde yapılangenetik çalışmalar sağlığa zarar vermeyecekse bu tür ürünler yenilebilir ve öngörülen tedbirler alınarak yapılması gerektiği ifade edilebilir.
GDO'ların sosyo-ekonomik etkilerinin son olarak diğer boyutu olan ahlaki, kültürel ve estetik sonuçlara bakacak olursak GDO'lar bazı inanışlarda ahlaki sorunlara neden olmaktadır. Bu konuda Diyanet işleri başkanlığı İslam dininin insanlığın ve toplumun faydasına yönelik her türlü bilimsel çalışmaya izin verilmektedir. Fakat tohumlar üzerinde yapılangenetik çalışmalar sağlığa zarar vermeyecekse bu tür ürünler yenilebilir ve öngörülen tedbirler alınarak yapılması gerektiği ifade edilebilir.
1- GDO nedir üretilme amaçları nedir? 2- GDO’nun sağlık üzerine olan etkilerinden bacillus thrungiensis etkilerini yazınız 3-GDO’nun sağlık üzerine etkileri nelerdir? 4-Alerjik ve toksik etkilere birer örnek veriniz. 5-Gdo’nun sosyo-ekonomik etkileri nelerdir?