PAST TENSES

SIMPLE PAST TENSE(Geçmiş Zaman) Geçmişte belirli bir zamanda (last year, yesterday, two weeks ago gibi) olan eylemleri anlatmada Geçmiş Zaman (Simple Past Tense) kullanılır. Examples: Bill Clinton was in Turkey in 1999.(Bill Clinton 1999’da Türkiye’deydi.) How many books did you read last month?(Geçen ay kaç tane kitap okudun?)

… When ile yapılan sorularda daima Simple Past kullanılır. E.g. When did you see the film?(Filmi ne zaman izledin?) Simple Past Tense ile kullanılan yapılar: It is time … I’d rather I wish If Clause Type I Reported Speech

PAST CONTINIOUS TENSE(Sürekli Geçmiş Zaman) Sürekli Geçmiş Zaman (Past Continuous Tense), geçmişte bir süre devam etmiş olan olayların aktarımında kullanılır. “Past Continuous Tense” geçmişte yarıda kesilen uzun olayları anlatmak için de kullanılır. Daha uzun olan eylemi yarıda kesen eylem genelde “Simple Past Tense” ile ifade edilir. Examples: Richard was studying English with his friends for the final test.(Richard final sınavı için arkadaşlarıyla ders çalışıyordu.)

… “Stative verbs” ile Past Continuous kullanılmaz. E.g. We knew was knowing each other very well. (Birbirimizi çok iyi tanıyorduk.)

SIMPLE PAST TENSE-PAST CONTINUOUS TENSE “Simple past” geçmişte belirli bir zamanda yapılmış eylemleri, durumları ifade için kullanılır. “Past Continuous Tense” ise geçmişte zamanın belirli bir anında devam etmekte olan eylemleri, olayları ifade etmek için kullanılır. Examples: She graduated from the university three years ago. (Üniversiteden üç yıl önce mezun oldu.) The child was playing in the garden at the time of the murder.(Çocuk cinayet esnasında bahçede oynuyordu.)

… Geçmişte devam etmekte olan uzun süreli bir eylem sırasında başka bir eylem gerçekleşirse ve bu cümleler “when” ile kurulmuşsa : E.g. I was showering when he called. (Beni aradığı zaman duş alıyordum.) Sürekli Geçmiş Zaman When Geçmiş Zaman

… Geçmişte devam etmekte olan uzun süreli bir eylem sırasında başka bir eylem gerçekleşirse ve bu cümleler “while” ile kurulmuşsa : Geçmiş Zaman/Sürekli Geçmiş Zaman While Sürekli Geçmiş Zaman E.g. While I was watching TV, he was studying.(Ben TV izlerken o ders çalışıyordu.)

… “Just as / as / when / while” kelimeleri geçmişte olmakta olan bir eylemi belirtirler ve continuous bir zaman alırlar. Examples: I saw him just as I was coming into the building.(Tam binaya girerken onu gördüm.) I read it while / as / when you were drying your hair.(Sen saçını kuruturken onu okudum.)

… “Stative verbs” ile Past Continuous kullanılmaz. Bu fiillerle Simple Past kullanılır. E.g. I was enjoying the party but Ali wanted was wanting to go home.(Parti hoşuma gidiyordu fakat Ali eve gitmek istiyordu.)

PAST PERFECT CONTINUOUS TENSE Past Perfect Continuous Tense, geçmişte bir eylemin başladığını ve geçmişte yaşanan başka bir eyleme kadar devam ettiğini ifade etmek için kullanılır. Examples: 1. They were talking for an hour. (Bir saattir konuşuyorlardı.) 2. Then Tony arrived. (Sonra Tony geldi.) They had been talking for an hour before Tony arrived. (Tony vardığında bir saattir konuşuyorlardı.)

… Past Perfect Continuous ayrıca yaşanan bir eylem ya da durumun nedenini belirtirken de kullanılır. E.g. Sam gained weight because he had been overeating. (Sam kilo aldı çünkü çok yiyordu.) Past Perfect Continuous ile for ve since sık kullanılır. E.g. I had been reading for an hour when my roommate returned. (Oda arkadaşım döndüğünde bir saattir okuyordum.)

… Ancak “for five minutes, for three weeks, since Friday” gibi ifadeler kullanılmadığında Simple Past Continuous kullanılır. E.g. I was reading when my roommate returned.(Oda arkadaşım döndüğünde okuyordum) Bu cümlede okumanın kesilmesi vurgulanıyor.

PAST PERFECT TENSE(Geçmişte Bitmiş Zaman) Geçmişte Bitmiş Zaman (Past Perfect Tense) Türkçede "miş“ li geçmiş zamanın karşılığı olarak kullanılabilir. Geçmişte olan iki olaydan, daha önce gerçekleşmiş olanı ifade ederken bu zaman kullanılır. Geçmişte Bitmiş Zaman (Past Perfect Tense) geçmişte bir eylemin, başka bir eylemden önce tamamlanmış olduğunu ifade eder. Aynı zamanda geçmişte yaşanan bir eylemin belirli bir zamandan önce olduğunu söylemek için de kullanılır.

… Önce geçmişte olan bir şeyden bahsedelim: E.g. I started learning English last year. (Geçen yıl İngilizce öğrenmeye başladım.) Eğer bu eylemden önce yaptığım bir şeyden de bahsedeceksem Past Perfect Tense kullanılır. E.g. I had learnt German before I started learning English. (İngilizce öğrenmeye başlamadan önce Almanca öğrendim/öğrenmiştim.)

… Önce olan eylem Past Perfect Tense ile yapılır. Examples: When I arrived home, Sezen left. (Ben eve gelince Sezen çıktı.) Bu durumda olaylar aşağı yukarı eş zamanlıdır ve kişiler birbirlerini görürler. When I arrived home, Sezen had left. (Ben eve geldiğimde Sezen çıkmıştı.) Bu durumda olaylar farklı zamanlıdır ve kişiler birbirlerini görmemişlerdir.

Past Perfect Tense ile Kullanılan Yapılar: I’d rather I wish / if only If Clause Type III Reported Speech As if / As though hardly/scarcely … when no sooner … than

PAST PERFECT-PAST PERFECT CONTINUOUS Farkı örnekler ile görelim: E.g. Tarkan had been waiting in the airport when she was interviewed. (Tarkan röportaj yapıldığında hava alanında beklemekteydi.) Bu cümlede önemli olan eylem sürekliliğidir ve bu eylem (bekleme) geçmişte olan diğer olaya (röportaj) kadar hala devam ediyordu. 

… E.g. Tarkan had waited in the airport until his car came. (Tarkan arabası gelene kadar hava alnında bekledi.) Bu cümlede önemli olan sonuçtur ve bu eylem (bekleme) geçmişte olan bir diğer olaydan (arabanın gelmesi) önce gerçekleşti. 

… How long ile Past Perfect Continuous Tense kullanılır. E.g. How long had you been reading that book when I called you? (Seni aradığımda o kitabı ne kadar süredir okuyordun?) Bu cümlede önemli olan eylemdir ve bu eylem (kitap okuma) hala devam ediyordu. 

… How much/how many/how many times ile ise Past Perfect Tense kullanılır. E.g. How many pages of the story had you read when I called you? (Seni aradığımda hikâyenin kaç sayfasını okumuştun?) Bu cümlede önemli olan sonuçtur ve bu eylem (kaç sayfanın okunduğu)önemlidir ve belli sayfalar okunmuştur.

… “Stative verbs” ile Past Perfect Continuous kullanılmaz. Bu fiillerle Past Perfect kullanılır. E.g. We had had had been having this house when a fire destroyed it last year. (Bu eve geçen yıl bir yangın onu mahvedene kadar sahiptik.) Zaman içinde tekrarlanan eylemler için her ikisi “tense” de kullanılır. E.g. I had collected / had been collecting butterflies for many years. (Yıllardır kelebek koleksiyonu yapmaktaydım.)

SIMPLE PAST TENSE-PAST PERFECT TENSE Past Perfect Tense geçmişte bir eylemin, başka bir eylemden önce tamamlanmış olduğunu ifade eder. Aynı zamanda geçmişte yaşanan bir eylemin belirli bir zamandan önce olduğunu söylemek için de kullanılır. Examples: The police found that James had killed (önce olan olay) the boy. (Polis James’in çocuğu öldürdüğünü buldu.)

… Simple Past Tense ise geçmişteki tek bir olaydan veya etkinlikten bahsederken kullanılır. Examples: I lived in İstanbul for two years. (İki yıl İstanbul’da yaşadım.)

… Önce olan eylem Past Perfect Tense yapılır. E.g. When he stopped laughing, everyone left. (Gülmeyi kesince herkes çıktı.) When he stopped laughing, everyone had left. (O, gülmeyi kestiğinde herkes çıkmıştı.)

Geçmişte zaman sırasına göre olan olayları anlatırken Simple Past Tense kullanılır. Examples: Fakat bahsettiğimiz zamanın öncesinde bir şeyden bahsedildiğinde Past Perfect Tense kullanılır. Last night I was very hungry, so I decided to go out. (Geçen gece çok acıktım ve dışarıya çıkmaya karar verdim.) I hadn’t eaten anything since noon. (Öğleden beri hiçbir şey yememiştim.)

… “After, before, as soon as, when, by the time” zaman ifadelerini kullanırken önceki olan olay için Past Perfect Tense ya da Simple Past Tense kullanılır. Examples: After he (had) finished studying, he went to bed. (Çalışması bittikten sonra yattı.)

… Eğer ikinci olay birinci olayın sonucu olduğunu göstermek istiyorsak sadece Simple Past Tense kullanılır. Examples: When the commander came in, all the soldiers stood up. (Komutan içeri gelince, bütün askerler kalktı.)

… Already ve just ifadeleriyle Past Perfect Tense kullanılır. Examples: The film had already begun by the time we got to the cinema. (Sinemaya vardığımızda film zaten başlamıştı.)

THE FUTURE SEEN FROM THE PAST(Geçmişte Gelecek) Geçmişte bir noktadan bakılınca gelecekmiş gibi görünen eylemler için kullanılır. Türkçeye çevrildiğinde “yapacaktım, edecektim, gelecektim” gibi çevrilir. Bu anlamı veren yapılar şunlardır: would was/were going to was to / were to would + have +verb3 was / were about to past continuous

Examples: Future Tense(Gelecek Zaman) Will They will get engaged two weeks later. (İki hafta sonra nişanlanacaklar.) Is/are going to Taner is going to call me at 5.00. (Taner 5’te beni arayacak.) Future Seen From the Past (Geçmişte Gelecek) Would They would get engaged two weeks later. (İki hafta sonra nişanlanacaklardı.) Was/were going to Taner was going to call me at 5.00. (Taner 5’te beni arayacaktı.)

… am/is/are to The meeting is to start at 11.00. (Toplantı 11’de başlayacak.) Will + have + verb 3 They will have come here by noon. (Öğlene kadar gelmiş olacaklar.) Was/were to The meeting was to start at 11.00. (Toplantı 11’de başlayacaktı.) Would + have + verb 3 They would have come here by noon. (Öğlene kadar gelmiş olacaklardı.)

… Am/is/are about to The play is about to start. (Oyun başlamak üzere.) Am/is/are verbing I am collecting my son from school this afternoon. (Bu öğleden sonra oğlumu okuldan alacağım.) Was/were about to The play was about to start. (Oyun başlamak üzereydi.) Was/were verbing I was collecting my son from the school this afternoon. (Bu öğleden sonra oğlumu okuldan alacaktım.)

Bu sunumu sizleri “Past Tenses” konularında bilgilendirmek için hazırladım. Umarım sizler için yararlı olacaktır. Hepinize başarılar diliyorum. GONCA ALDEMİR.