ÖĞRENME
Öğrenme: Yaşantı sonucu davranışta meydana gelen nispeten sürekli bir değişikliktir. Tanımda görüleceği üzere üç önemli öğe vardır. a) Öğrenme davranışta bir değişikliktir. Bu değişiklik iyiye doğru olabileceği gibi kötüye doğru da olabilir. b) Tekrar ya da yaşantı sonucu meydana gelen bir değişikliktir; Büyüme, olgunlaşma ya da sakatlanma sonucu meydana gelen değişiklikler öğrenme değildir.
İnsanları hayvanlardan ayıran en önemli özelliklerden biri de insanda öğrenme yeteneğinin çok daha üstün oluşudur. Hayvanlar ise daha çok içgüdüleri ile yaşarlar ve uyum sağlarlar. İçgüdüsel uyum türe özgü kalıplaşmış refleks zincirlerine bağlıdır; halbuki öğrenme yoluyla uyumda geniş bireysel ve kültürel farklılıklar ortaya çıkar. İçgüdüsel mekanizmaları harekete geçiren uyarıcılar oldukça spesifik veya sınırlıdır. İçgüdüler, öğrenilmeden yapılan ve nedenleri canlının kendisi tarafından da bilinmeyen kalıtsal davranışlar olarak tanımlanır.
Öğrenme aktif bir oluşumdur; yaşantılar sonucu meydana gelir Öğrenme aktif bir oluşumdur; yaşantılar sonucu meydana gelir. Yukarıda da değinilmeye çalışıldığı gibi öğrenmeyi "bireyin kendi tepkileri, etkinlikleri ve yaşantıları yoluyla çevresine uyum tarzını değiştiren davranışlar geliştirmesi veya davranışlarının farklılaşması" olarak tanımlayabiliriz
Öğrenmenin Niteliği Öğrenmeyi niteleyen belli başlı özellikleri şu şekilde sıralayabiliriz. 1.Öğrenme davranışta bir değişmenin meydana gelmesi halidir. 2.Davranıştaki değişme oldukça kalıcı ve uzun sürelidir. Yani öğrenme oldukça kalıcı bir davranış değişikliğidir. 3.Öğrenme bireyin aktif oluşunun, bir takım edimlerde bulunmasının veya yaptığı egzersizlerin sonucudur.
4. Öğrenme gerçekleşmiş ise transfer edilmesi de söz konusudur. 5. Öğrenme doğrudan doğruya gözlenemez. Gözleyebildiğimiz bireyin performansıdır. Performans ise öğrenme ile birlikte başka değişkenlerin de ortak fonksiyonudur. 6. Öğrenme kişinin daha sonra karşılaşacağı durumlara farklı bir yaklaşım göstermesidir. 7. Öğrenme davranışın referans çerçevesindeki işaret ve ip uçlarında değişme demektir.
Öğrenmeyi Etkileyen Etkenler Öğrenmeyi olumlu ya da olumsuz yönde etkileyen, diğer bir ifade ile öğrenmeyi kolaylaştıran ya da zorlaştıran, yani öğrenmeye yardım eden veya engelleyen etkenler vardır. Bunlar öğrenenle, öğrenme yöntemleriyle, öğrenilecek malzemenin türü ve öğrenme ortamıyla ilgili etkenlerdir. Burada genel olarak öğrenenle ilgili etkenler üzerinde durulacaktır. Öğrenenle İlgili Etkenler (Kişisel Etkenler) Öğrenmede öğrenenle ilgili etkenlerin başında olgunlaşma ve öğrenmeye hazır oluş gelmektedir.
Yaş: Gerek hayvan, gerekse insanda yaş etkeninin öğrenme üzerinde önemli bir rolü vardır. Genellikle en iyi öğrenme yaşı genç yetişkinlik yaşıdır. Ne çok gençler, ne de çok yaşlılar genç yetişkinler kadar kolay öğrenemezler. Öğrenme hızı eğrileri kişinin takvim yaşı ile ilişkili olarak, onun yaşa bağlı olan zekâ eğrisine paralel bir görünümdedirler. Ancak yaşlandıkça öğrenme hızı ve gücü azalır.
Zekâ: Zekâ, bazı psikologlarca öğrenme yeteneğinin bir ölçüsü olarak görülmektedir. Diğer bir deyişle, zekâ yükseldikçe daha çok öğrenme olduğu düşünülmektedir. Çocukların okumayı öğrenmek için ortalama 6.-6,5 zekâ yaşında olmaları gerekir. Piaget zihinsel gelişim basamaklarına göre bireyin ancak belirli düzeylere erişince öğrenmenin gerçekleşebildiğini ifade etmektedir.
Güdülenme: Güdüler bizi harekete geçiren güçlerdir Güdülenme: Güdüler bizi harekete geçiren güçlerdir. Yani davranışı bir amaca doğru başlatan ve sürdüren bir iç şarttır. Güdüler organizma içindeki ihtiyaçlardan doğar ve bu ihtiyaçların giderilmesi için organizmayı harekete geçirir. Organizmanın öğrenmeye güdülenmiş olması bireyin öğrenmesini kolaylaştırır. Öğrenmede güdüler üç yönden önemlidir. 1. Güdü, davranışı oluşturan en önemli koşuldur. Örneğin, aç olmayan organizmaya yiyecek gösterilse de salya salgılamaz. 2. Güdü, "pekiştirme" için de gereklidir. Bu nedenle, güdü, öğrenmenin temel koşuludur. Örneğin: yiyecek aç bir organizma için, su ise susamış bir organizma için uygun bir ödüldür.