KAHİRE FUSTAT TOLUNOĞLU AHMET CAMİİ(876-879) CAMİ KİTABESİNE GÖRE 876-879 YILINDA TAMAMLANMIŞTIR. TOLUNOĞLU AHMET ABBASİ SARAYLARINDA YETİŞMİŞ BİR DEVLET ADAMIYDI. 868 YILINDA TOLUOĞULLARI DEVLETİNİ KURDU. FUSTAT’TAKİ BU CAMİYİ, KÜLLİYE OLARAK İNŞA ETTİRDİ. KÜLLİYE CAMİ, SARAY(DARÜLİMARE) ÇEVGAN MEYDANI, HASTAHANE VE SARAYDAN MEYDANA GELMEKTEYDİ.
TOLUNOĞLU AHMET CAMİİ DIŞTAN DIŞA 122 X 166 METREDİR TOLUNOĞLU AHMET CAMİİ DIŞTAN DIŞA 122 X 166 METREDİR. ZİYADELERLE BİRLİKTE 162 X 162 METREDİR. KAPILAR VE PENCERELER DIŞTAN OLDUKÇA SADEDİR. 986 YILINA AİT YANAN ESKİ ŞADIRVAN AHŞAP ÖRTÜLÜ VE FISKİYELİ İDİ. MEVCUT ŞADIRVANI SULTAN LAÇİN 1296 YILINDA YAPTIRDI.
TOLUNOĞLU AHMET CAMİİ’NİN PLANI
KAHİRE MEHMET ALİ PAŞA CAMİİ
AYAK KAMALARINA BU PENCERELERİN AÇILMA SEBEPLERİ: 1- HAVA AKIMINI TEMİN ETMEK 2-MALZEMEDEN VE İŞÇİLİKTEN TASARRUF 3- YENİLİK AMACI 4-ESTETİK GAYE 5-AYAKLARA BİNEN AĞIRLIĞI AZALTMAK
TOLUNOĞLU AHMET CAMİİ’NİN ÖZELLİKLERİ: 1-TAMAMEN TUĞLADAN YAPILMIŞ OLAN CAMİNİN DIŞ DUVARLARINDA PAYANDA VE İSTİNAT KULELERİ KULLANILMAMIŞTIR. 2-DUVARLARIN ÜSTÜ DENDAN DENİLEN(DİŞLERLE) NİHAYETLENEN PENCERE ŞEKLİNDEKİ KORKULUKLARLA ÇEVRİLMİŞTİR. 3-LALE BAŞLIKLI AYAK SÜTUNCELERİ TUĞLADAN YAPILMIŞTIR. 4-KEMER KAMALARINA BİRER PENCERE YERLEŞTİRİLMİŞTİR. BU PENCERELERİN BENZERLERİNE DAHA ÖNCE SADECE EBU DÜLEF CAMİİ’NDE RASTLANILMAKTADIR. 5-CAMİDE ASIL MİHRAPTAN BAŞKA BEŞ MİHRAP DAHA BULUNMAKTADIR. 6-HELEZONİK, MALVİYA TİPİ DENİLEN BİR MİNARESİ VARDIR.
7-CAMİYİ BAŞTAN BAŞA DOLAŞAN ALÇI SÜSLEME FİRİZİ VE ALÇI SÜSLEMELERİ OLDUKÇA ÖNEMLİDİR. SÜSLEMELER SAMERRA’DAN İNTİKAL ETMEKLE BİRLİKTE SAMERRA’DAKİ SÜSLEMELERDEN DAHA ZENGİN VE DAHA SİTİLİZEDİR. 8-KEMER KARINLARINDAKİ SÜSLEMELERİNİN HER BİRİNİN AYRI AYRI KOMPOZİSYONLU OLUŞU, KEMERLERİN BİR SERGİ ALANI HALİNE GELMESİNİ SAĞLAMIŞTIR. 9-DÖRT KÖŞELİ AHŞAP GERGİLERİN HER BİR YÜZLERİNİN KUFİ YAZILARLA DOLDURULMUŞ OLMASI 10-SAMERRA ULU CAMİİ’NDE OLDUĞU GİBİ CAMİ’NİN ÜÇ TARAFTAN DA ZİYADELERLE ÇEVRİLİ OLMASI.
TOLUNOĞLU AHMET CAMİİ’NDE BİRDEN FAZLA MİHRAP BULUNMASININ SEBEPLERİ: 1-FARKLI TARİHLERDE YAPILMIŞ OLAN BU MİHRAPLARDAN İKİSİ FATİMİLERE BİRİSİ İSE SULTAN LAÇİN’E AİTTİR. DOLAYISIYLA, BU MİHRAPLAR BU CAMİYİ TAMİR ETTİRENLERİN BİR HATIRASI YA DA HAKİMİYETLERİNİN BİR NİŞANESİ OLABİLİR. 2-CAMİNİN ASIL MİHRABINDA HER VAKİTTE ANCAK BİR DEFA NAMAZ KILINDIĞI İÇİN DAHA SONRAKİ CEMAATLERE İMAMLIK YAPACAK KİŞİNİN BU MİHRAPTA NAMAZ KILDIRMASININ DOĞRU OLMADIĞI YÖNÜNDEKİ FIKHİ GÖRÜŞTEN DOLAYI, NAMAZA GEÇ GELEN KİMSELERİN CEMAATLE NAMAZ KILMASINI SAĞLAMAK AMACIYLA AYAKLARA MİHRAPLAR AÇILMIŞTIR.
3-ÇOK ZAYIF BİR İHTİMALLE AYAKLARA KONULAN BU MİHRAPLARIN AYAKLARDAKİ AĞIR GÖRÜNÜŞÜ BU TEZYİNATLI MİHRAPLARLA HAFİFLETMEK AMACIYLA OLMALARI. ANCAK BU GÖRÜŞ DOĞRU DEĞİLDİR. ŞAYET DOĞRU OLSAYDI DİĞER AYAKLARA DA BU TİP MİHRAPLARIN KONULMAKI GEREKİRDİ. 4-DİĞER ÖNEMLİ BİR GÖRÜŞ DE, BU MİHRAPLARIN FARKLI MEZHEPLER İÇİN YAPILDIĞI VE HER MEZHEBİN KENDİNE TAHSİS EDİLMİŞ MİHRAPTA NAMAZ KILDIKLARIDIR.
TOLUNOĞLU AHMET CAMİİ ŞU ÖZELLİKLERİ İLE SAMERRA ULU CAMİİ’NDEN DAHA BAŞARILI VE DAHA ÜSTÜNDÜR 1-HARİMİNİN SAMERRA ULU CAMİİ’NİNKİNİN AKSİNE KIBLEYE PARALEL OLARAK UZANAN SAHINLARDAN OLMASI 2-AYAKLARIN SİVRİ KEMERLERLE BİRBİRİNE BAĞLANMASI 3-KEMER KAMALARINA PENCERELERİN AÇILMASI 4-DUVARLARIN PAYANDASIZ OLMASI
SAMERRA ULU CAMİİ İLE TOLUNOĞLU AHMET CAMİİ’NİN KARŞILAŞTIRILMASI A-) BENZER YÖNLERİ 1-HER İKİ CAMİDE TUĞLADAN YAPILMIŞTIR. 2-HER İKİSİNDE DE ZİYADELER BÖLÜMÜ VARDIR. 3-HER İKİSİNİN MİNARESİ DE DIŞARDAN RAMPAYLA ÇIKILAN HELEZONİK ŞEKİLDE MALVİYA TİPİNDEDİR. 4-HER İKİ CAMİNİN SÜSLEMELERİ DE SOYUTTUR. 5-HER İKİ CAMİNİN İHATA DUVARLARININ ÜST KISIMLARINDA TEZYİNİ AMAÇLA YAPIYI BOYDAN BOYA DOLAŞAN NİŞ KUŞAĞI YER VARDIR. 6-HER İKİ CAMİDE DE GİRİŞ KAPILARI TAÇKAPI NİTELİĞİNDE OLMAYIP SADEDİR YANİ TEZYİNATSIZDIR.
7-HER İKİSİ DE ABBASİ DEVRİ ESERİ OLUP, HER İKİSİNDE DE TÜRK TESİRİ VARDIR. TOLUNOĞLU CAMİ TÜRK HÜKÜMDARI TARAFINDAN YAPTIRILMIŞ, DİĞERİ İSE ABBASİ HALİFESİ TARAFINDAN TÜRKLER İÇİN YAPILMIŞTIR. 8-HER İKİ CAMİNİN AYAKLARI DA TUĞLADAN ÖRÜLEREK YAPILMIŞ OLUP SAMERRA ULU CAMİİ’NDE AYAKLARIN DÖRT KÖŞELERİNE MERMERDEN ÜÇER PARÇA SÜTUNCELER KONMUŞTUR. A-) FARKLI YÖNLERİ 1-SAMERRA ULU CAMİİ’NİN İHATA DUVARLARI İSTİNAD KULELERİYLE TAKVİYE EDİLDİĞİ HALDE TOLUNOĞLU CAMİİ’NDE BU KULELERE YER VERİLMEMİŞTİR.
2-SAMERRA ULU CAMİİ’NDE AYAKLAR BİRBİRİNE KEMERLERLE BAĞLANMAZKEN, TOLUNOĞLU CAMİİ’NDE AYAKLAR BİRBİRİNE SİVRİ KEMERLERLE BAĞLANMIŞTIR. 3-SAMERRA ULU CAMİİ’NDE AYAKLARIN DÖRT KÖŞESİNDEKİ SÜTUNCELER ÜÇER PARÇALI(YEK PARE) MERMERDEN OLDUĞU HALDE TOLUNOĞLU CAMİİ’NDE BU SÜTUNCELER MERMERDEN DEĞİL TUĞLADANDIR. 4-TOLUNOĞLU CAMİİ’NİN ALÇI SÜSLEMELERİ SAMERRA ULU CAMİİ’NİN ALÇI SÜSLEMELERİNDEN DAHA ZENGİN, DAHA GELİŞMİŞ VE DAHA SOYUTTUR. 5-SAMERRA ULU CAMİİ’NDE BİLİNEN BİR MİHRAP OLDUĞU HALDE, TOLUNOĞLU CAMİİ’NDE ALTI MİHRAP VARDIR. 6-SAMERRA ULU CAMİİ’NİN AVLU REVAKLARI DÖRDER VEYA ÜÇER SIRALI OLDUĞU HALDE TOLUNOĞLU CAMİİ’NİN AVLUSU ÜÇ TARAFTAN DA İKİŞER REVAKLIDIR.
7-SAMERRA ULU CAMİİ’NİN PENCERELERİ BEŞ DİLİMLİ KEMERLİ OLDUĞU HALDE TOLUNOĞLU CAMİİ’NİN PENCERELERİ SİVRİ KEMERLİDİR. 8-TOLUNOĞLU CAMİİ’NDE DUVARLARIN ÜST KISMINDA YAPIYI BOYDAN BOYA DOLAŞAN DENDAN(DİŞ) DENİLEN KORKULUKLAR BULUNDUĞU HALDE, SAMERRA’DA BİLİNDİĞİ KADARIYLA BUNLARA YER VERİLMEMİŞTİR. 9-SAMERRA ULU CAMİİ TOLUNOĞLU CAMİİ’NDEN DAHA BÜYÜKTÜR. 10-SAMERRA ULU CAMİİ’NDE ALÇI SÜSLEMELERİN YANISIRA ALTIN YALDIZLI MOZAİK VE CAM MOZAİK SÜSLEME İZLERİNE RASTLANILDIĞI HALDE, TOLUNOĞLU CAMİİ’NDE SADECE ALÇI VE GERGİLERDEKİ YAZI SÜSLEMELER VARDIR. 11-SAMERRA’DA HARİM, KIBLEYE DİKEY OLARAK UZANAN YİRMİBEŞ SAHINDAN OLDUĞU HALDE, TOLUNOĞLU’NDA KIBLEYE PARALEL OLARAK UZANAN BEŞ SAHINDAN MEYDANA GELMEKTEDİR.
EMEVİ VE ABBASİ DÖNEMİ ÜSLUBU ARASINDAKİ FARKLAR 1. Hem Emeviler hem de Abbasiler camilerini oldukça büyük yapmışlardır. Ancak, Abbasi dönemi camileri Emevi camilerine göre daha büyük ebatta yapılmıştır. Örneğin Samerra Ulu Camii içten içe 157 x 240 m. Olduğu halde, Şam Ümeyye Camii’nin ebatları içten içe 136x87 m. Ebatlarındadır. 2. Bölgelerin jeolojik yapılarına bağlı olarak Emeviler yapılarında taş malzeme kullanırken Abbasiler kerpiç veya tuğla kullanmayı tercih etmişlerdir. Bu duruma bağlı olarak Emevi dönemi eserlerinden günümüze sağlam olarak gelebildiği halde Abbasi eserleri gelememiştir. 3. Emeviler yapılarında atnalı, yuvarlak ve dilimli kemerleri kullanırken, Abbasiler sivri kemer kullanımını tercih etmişlerdir. Abbasiler Samerra Ulu Camii’nde olduğu gibi bazen hiçbir kemer kullanmayarak, düz damı doğrudan doğruya ayaklar üzerine oturtmuşlardır. Halbuki Emevilerde kemer, özellikle Kurtuba’da olduğu gibi gayet zengin ve çeşitlidir. 4. Emeviler eserlerinde kubbeyi başarılı bir şekilde severek kullandıkları halde, Abbasiler kubbeye hiç iltifat etmemişlerdir. Yapıların üzerini düz damla örtmeyi tercih etmişlerdir. 5. Abbasilerde minareler yükseldikçe daralan içi dolu bir gövdenin etrafından helezonik bir rampanın dolaşması ile meydana gelen malviya tipinde bir kule şeklinde iken, Emevilerin minareleri kare planlıdır. 6. Emevilerin başkenti Şam olması nedeniyle, sanatlarında daha çok Bizans ve Helenistik tesirler görülürken, Abbasi eserlerinde Türk ve Sasani sanatının tesirleri daha fazladır. Abbasilerdeki bu tesirler, özellikle mâil kesim tekniği denilen eğri kesim tekniğinde, Samerra C üslubu denilen mücerret karakterlerin iyice belirginleştiği alçı süslemelerde ve sivri kemerlerde kendisini daha çok gösterir. 7. Emevi yapılarındaki süslemeler hem içeride, hem de dış cephelerde yer alırken, Abbasî eserlerinde süslemeler daha çok eserlerin iç kısımlarında bulunur.
8. Emevi yapılarındaki süslemeler, tabiatçı, natüralist ve realist karakterli iken, Abbasi sanatındaki nebati motifler tabiattaki olduğu şekilleriyle değil de üsluplaştırılarak kullanılmıştır. Ayrıca, Abbasilerde geometrik ve hayali motifler de görülmeye başlamıştır. Böylece Abbasiler zamanında özellikle Samerra’daki yapılarda İslam sanatında mücerret yani soyut şekiller ve motifler yerleşmeye başlamıştır. Bu durum daha sonra Fatımi, Karahanlı, Gazneli, Selçuklularla birlikte daha da gelişerek, İslam sanatının asıl karekter ve mahiyetini kazanmasına yol açmıştır. 9. Emevi saraylarındaki resimlerin konusunu daha ziyade insan figürleri oluşturur. Hatta bunların bir kısmı erotik sahnelerdir. Abbasi saraylarında ise örneğin Cevsakü’l-Hakanî sarayında olduğu gibi insan figürleri zaman zaman kullanılmıştır. 10. Abbasiler süslemelerini genellikle alçı(ştuk) üzerine yapmışlardır. Az olmakla birlikte çini ve mozaik de kullanmışlardır. Halbuki Emeviler, eserlerini fresk(fresko) ve cam mozaiklerle süslemişlerdir. 11. Emeviler’de sütun başlıkları çok çeşitlidir. Çoğu da Hristiyan ve Roma eserlerinden devşirmedir. Abbasilerin sütun başlıkları ise lâleyi hatırlatmakta olup kendi eserleridir. 12. Emeviler döneminde türbe yapıldığı bilinmemektedir. Çünkü mezarları Abbasiler zamanında tahrip edilmiştir. Abbasilerin de ilk dönemlerinde türbe yaptıkları bilinmemektedir. Ancak, İslam mimarisindeki ilk türbenin Abbasiler zamanında yapıldığı bilinmektedir. Kubbetü’s-Süleybiye adına 862’de yapılan bu türbe sekizgen planlıdır ve kubbe ile örtülüdür.