Düşünce Geliştirme Yolları Adı: Soyadı: No: Sınıf Öğretmeni: Okulu: Konu: Düşünce Geliştirme Yolları ile ilgili 20 Soru ve 20 Cevap Not: Cevap Anahtarı En sondadır..
Soru - 1 1. Denizin yüzeyi derin derin soluk alıp uyuyan bir canavarın göğsü gibi inip çıkıyor, yükseliyor, alçalıyor. Kıyıları jilet gibi keskin kaya parçalarından oluşan karaya müthiş bir hırsla vuruyor dalgalar ve patlıyor birbiri ardından. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisine başvurulmamıştır? A) Benzetmelere B) Dokunma duyusuna C) işitme duyusuna D) Kişileştirmeye E) Deyimlere
Soru-2 Kapı dere İstasyonu'nu ilk defa görüyordum. Dört yanı dağlarla çevrili, kazan içi kadar bir düzlük. Sırt sırta vermiş uyuklayan kayalar. Baygın bakışlı, yorgun yorgun kıvrılan köpüklü savan Çayı. İhtiyarlamış bir istasyon binası. Dişleri dökülmüş kocakarıları andıran çarpık köy evleri. Birkaç kara vagon, üç beş uykusuz ray. Aceleci insanlar, birkaç başı boş köpek. Bu parçanın anlatımında yazar, düşüncelerini etkili kılabilmek için aşağıdakilerden hangilerine başvurmuştur? A) Kişileştirme - benzetme B) Tanık gösterme - tanımlama C) Örneklendirme - kişileştirme D) Karşılaştırma - benzetme E) Kişileştirme – karşılaştırma
Soru-3 A) Tartışma B) Örneklendirme C) Karşılaştırma D) Öyküleme Romanda yazar, insanları, çevreyi tanıtırken, olayları anlatırken kendini kısıtlama gereği duymaz; çünkü roman şu kadar sayfadan oluşacak diye bir kural yoktur. Halbuki öykü yazanların bunlara dikkat etmesi gerekir. Öykünün romana göre kuralları daha fazladır. Her şeyden önce öykünün hacmi küçüktür. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi ağır basmaktadır? A) Tartışma B) Örneklendirme C) Karşılaştırma D) Öyküleme E) Betimleme
Soru-4 Yol, sağından solundan, koca koca, iri gövdeli köknarlarla çevrilmişti. Onlara yaslanan, sanki onlarla birlikte göğe yükselmek isteyen böğürtlenler, yağan karın kapatmasıyla kaybolmuşlardı. Yalnız, yol boyunca uzayıp giden telefon direkleri vefalı bir dost gibi baba ve oğlu takip ediyordu. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Nesnelere, insanlara özgü nitelikler yükleme B) izlenim kazandırma C) öyküleyici bir yol izleme D) Sözcüklerin duygusal anlamlarından yararlanma E) işitme duyusuna seslenme
Soru-5 Sonbaharın sonlarına doğruydu. Akşamüstü olmasına rağmen ortalık kapkaranlık olmuştu. Ardından bütün şiddetiyle bastıran yağmur, rüzgârla birlikte her yanı sırılsıklam etmeye başladı. Kısa zamanda yokuşlardan seller, evlerin yağmur oluklarından da sular boşandı. Yağmurun getirdiği ıslaklık, havanın ısısını düşürmüştü. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Ayrıntılardan yararlanma B) Olayı oluş sırasına göre verme C) Dokunma duyusundan yararlanma D) Pekiştirilmiş sözcükler E) Tanımlamalara başvurma
Soru-6 Ne zaman edebiyatımızın yeni gerçeklere.yeni İnsanlara doğru açılmasını düşünsem aklıma hep Fazıl Hüsnü Dağlarca'nın bir şiirinin adı gelir: "İnsan Tükenmez". O şiirin adını O. Akbal'la birlikte sevmiş günlerce sözünü etmiştik. Çünkü Oktay'ın insanları, düşler içinde, avare, sıkıntılı, ne istediğini bilmeyen, hep gerçeklerden kaçan, hep geçmiş günleri özleyen, kısaca "tükenmiş" insanlardı; ama Oktay bu şiirin adına adamakıllı tutulmuştu. Bana gelince, edebiyatımızdaki insan konusunda, bütün düşüncelerimi bu iki sözcükte özetlenmiş bulurum. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisine başvurulmuştur? A) Açıklama B) Örnekleme C) Tanık gösterme D) Tanımlama E) Betimleme
Soru-7 Gittikçe artan bir durgunlukla, çalıştığı makinenin başında kendini yitirircesine derin düşüncelere dalıyordu. Annesi fabrikanın o bölümünde ustabaşıydı. Yanından geçerken kızın başına dikiliyor, bir süre izliyor, sonra da tuttuğu gibi kendine çekip, "Neyin var kızım? Yoksa aklını mı kaçırdın?" diye soruyordu. O ise anlamsız anlamsız bakıp "Hiç!" demekle yetiniyordu. Bu paragrafın anlatımı için aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Diyaloglardan yararlanma B) Olayları oluş halinde verme C) Betimlemelerden yararlanma D) Karşıt kavramlara yer verme E) Öyküleme tekniğini kullanma
Soru-8 A) Betimlemeye B) Öykülemeye C) Benzetmeye D) Kişileştirmeye Yalnızlığın ıssız koyunda demir atmış eski bir tekneydim o zamanlar. Tam üç yıldır martılann sabırsız yalvarışlarını dinliyordum gün boyu. Karşı tepedeki yemyeşil çamlar, sahildeki milyonlarca kum taneciği, keskin bir yosun kokusu en sadık arkadaşlarımdı. Umut, çok uzak bir limandan bana kumanya getirecek bir yük gemisiydi. Onun buradan ne zaman geçeceğini Allah bilirdi. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisine başvurulmamıştır? A) Betimlemeye B) Öykülemeye C) Benzetmeye D) Kişileştirmeye E) Örneklemeye
Soru-9 Sanat için iyi niyetten daha başka bir şeylere de gereksinim vardır, İngiliz şair William Blake, "Kötü edebiyat, iyi duygularla yapılır." der. Öyle ya kimse kötü şiir yazmak için, kötü roman yazmak için masanın başına geçmeyi düşünmez. Bu paragrafta düşünceyi inandırıcı kılmak için aşağıdakilerin hangisinden yararlanılmıştır? A) Örnekleme B) Tanık gösterme C) Karşılaştırma D) Somutlama E) Benzetme
Soru-10 "Herkes önüne bakar, ben içime bakarım." diyor Montaigne. Denemeci, yalnız kendini, kendi ben'ini anlatır. Hiçbir şeyi kanıtlamaya kalkışmadan, insana öğüt verme yoluna sapmadan, sırf düşünmekten zevk aldığı, bu zevki okuyucuya tattırmak istediği için yazar.Böylece kendini anlatırken insanı da anlatmış olur. Bu paragrafta aşağıdaki düşünceyi geliştirme yollarından hangisine başvurulmuştur? A) Açıklama B) Tanımlama C) Tanık gösterme D) Örnekleme E) Benzetme
Soru-11 Bireyle bireyciliği karıştırmamak gerekir. Bire hin belli bir çağında ortaya çıkan bir toplumsal sistemce belirlenen ve bireysel bir biçimde ifadesini bulan niteliklere sahip insandır. Bireycilik ise kolektif'in karşısına koyan ve toplumsal ç kişisel çıkarların altında yer veren bir ilkedir. Bu paragrafın anlatımında aşağıdakilerden hangileri kullanılmıştır? A) Örnekleme - Açıklama B) Tanık gösterme - Benzetme C) Açıklama - Tartışma D) Karşılaştırma - Tanımlama E) Örnekleme – Karşılaştırma
Soru-12 Almanya'dan ülkemize kesin dönüş yapan gençlerin çoğunda edebiyat metinlerine bir ilgisizlik görülmektedir. Nitekim, 12-19 yaş grubunda 90 öğrenciye uygulanan anket, bu iddiaları doğrulayan sonuçlar ortaya çıkarmıştır. Ankete katılanların %55 i okuma alışkanlıklarında olumlu bir değişme olmadığını, % 25'i daha az okuduklarını, % 20’si ise eskiye göre daha çok okuduklarını belirtmektedir. Yukarıdaki paragrafta düşünceyi geliş: için aşağıdakilerden hangisine başvurulmamıştır? A) Örneklemeye B) Tanık göstermeye C) Sayısal verilerden yararlanmaya D) Karşılaştırmaya E) Tanımlamaya
Soru-13 Anıları günlüklerden ayırmak gerekir. Günlük, gününe saptanan olaylar, düşünceler, duya oluşur. Anı ise üstünden uzun yıllar geçmiş dile getirir. Onun için gerçeğe uygunluk bakımından günlüklerin daha inandırıcı olma şansı vardır. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine başvurulmuştur? Öyküleme Karşılaştırma Benzetme Betimleme Tanık gösterme
Soru-14 Andre Gide bir yazısında şöyle der: "Sanatçının konusu insandır. Bir insanın yaşamı o insanın düşlerinin de kaynağıdır." Bu söze katılıyorum. Çünkü yaşananlarla düşler iç içedir. Sanatçı, yazar, ozan da insan yaşamını, insan düşlerini bir yapıtta gerçeğe dönüştürendir. Başkasına, geleceğe bakandır. Kendi yaşadıklarına, düşlerine herkesi ortak edendir. Bu parçada yazarın, Andre Cide'den bir yapmış olmasının nedeni, aşağıdakilerden özellikle hangisi olabilir? A) Anlatıma akıcılık kazandırma B) Okuyucunun ilgisini çekme C) Sanatçı konusunda görüşlerini inandırıcı kılma D) Karşıtlıklardan yararlanarak düşüncesini geliştirme E) Yaşamla sanat eseri arasındaki ilişkiyi kanıtlama
Soru-15 Atom gücü neyse, sinemanın gücü de o. İyiye de, kötüye de en kestirme yol. Hem biz istesek de istemesek de sinema eğitim ve öğretim işinde okulla yarışa başlıyor yavaş yavaş. Büyük şehir çocuklarının sevme, konuşma, düşünme üsluplarında; tarih, coğrafya görüşlerinde sinemanın payı küçümsenebilir mi dersiniz? Bu paragrafın anlatımında aşağıdakilerden hangisine başvurulmamıştır? A) Benzetme B) Tanımlama C) Karşılaştırma D) Örnekleme E) Açıklama
Soru-16 Yalnız, şiirdir ki yazıldığı dilin malıdır; o dilde okunmak koşuluyla o dilin güzelliklerine sahiptir. Çünkü, şiir, dilin özüdür; kokusudur, tadıdır. Belki de bunlardan doğan özel ve canlı bir şekil ki bir dilden başka dile çevrildi mi kendisi olmaktan çıkar. Çünkü, dize dediğimiz şey.deniz köpüğü gibi, göğün maviliği gibi, kendi haznesinden seyredildikçe var olan ve güzel olan şeydir. Deniz köpüğünü, dalgaların ucundan toplamaya kalktınız mı avucunuzda birkaç damla tuzlu su kalır. Bu parçada düşünceyi geliştirmek için özellikle hangi yola başvurulmuştur? A) Tanımlama B) Örneklendirme C) Karşılaştırma D) Alıntılama E) Benzetme
Soru-17 Tartışma Örnekleme İlişki kurma Açıklama Tanık gösterme Yaş sınırına varmış, ölümle kucak kucağa gelmiş olmanın burukluğu, hıncı öfkesi yok Goethe'de. O da tıpkı Yunus Emre gibi kendinden sonrakilere sevgiyle, özveriyle sesleniyor. Yunus Emre, "Bu dünyadan göçer olduk, kalanlara selam olsun!" dememiş miydi? İşte Goethe de o cömert yüreğiyle, şöyle diyor: "Yaşasın bizden sonra gelenler!" Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisi ağır basmaktadır? Tartışma Örnekleme İlişki kurma Açıklama Tanık gösterme
Soru-18 Bir ihtiyar gibi bel vermiş çatı... Çatıda yüzükoyun dizilmiş kiremitler ve baykuş gibi tünemiş baca... Duvarları parça parça tenekelerle kaplanmış gecekondunun duvarının iki başında pencereler... Pencerelerden yağ tenekelerinde açmış allı morlu çiçekler... Çiçeklerin ardında eskimiş tül perdeler... Bu parçanın anlatımı için aşağıdakilerin hangisi söylenemez? A) Benzetmeye başvurulmuştur. B) izlenimlerde öznellik vardır. C) Kişileştirmeye başvurulmuştur. D) Eksiltili cümlelere ağırlık verilmiştir. E) Varlıklar hareket halinde yansıtılmıştır.
Soru-19 Romancının kurduğu dünya evrenseldir. Balzac, Fransız insanını yazmış, Fransız toplumunu anlatmıştır. Fakat ortaya koyduğu değerler tüm insanlığı ilgilendirmektedir. Andre Billy, "Uygarlığı oluşturan malzemeyi ilk kez bulup ortaya atan Balzac olmuştur." derken bunu belirtmek ister. Balzac, bunu yaparken bir Fransız insanı modeli almıştır; kendisi zaten Fransız'dır. O, önündeki topluma bakmaktadır ve roman dünyasını kurmaya çalışmaktadır. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisine başvurulmuştur? A) Tanımlamaya B) Karşılaştırmaya C) Alıntı yapmaya D) Benzetmeye E) Örneklemeye
Soru-20 Karagöz oyununda kimileri Karagöz'e ezilen un ufak edilen halkın gözüyle bakıyor. Ben öyle değilim. Bana göre Karagöz kaba kuvvettir. Okumuşları, ince ve duygulu şeylere merak getirenleri kıran, asık suratlı bir kişidir. Kendisinin bilmediği şeyleri bildiği için ikide bir Hacivat'ı patağa çeken biridir. Hacivat ise sağduyudur, bilgi ve düşüncedir. Bu parçanın anlatımında başvurulan en belirgin anlatım yolu aşağıdakilerden hangisidir? A) Tanımlama B) Karşılaştırma C) Örnekleme D) Benzetme E) Tanık gösterme
Cevap Anahtarı 1) E 2) A 3) C 4) E 5) E 6) A 7) D 8) E 9) B 10) C Shankly