Abdurrahim YILMAZ1 Murat TUNÇTÜRK1 Rüveyde TUNÇTÜRK1 11. Tarla Bitkileri Kongresi, 7-10 Eylül, 2015 / Çanakkale TÜRKİYE’DE YAĞLI TOHUM ÜRETİMİ VE YAĞ AÇIĞININ GİDERİLMESİNDE ASPİR BİTKİSİNİN ÖNEMİ Abdurrahim YILMAZ1 Murat TUNÇTÜRK1 Rüveyde TUNÇTÜRK1 1: Yüzüncü Yıl Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü 65080, Van a.yilmaz@yyu.edu.tr Giriş Ülkemizde yağlı tohum ve bitkisel yağ üretiminin büyük bir kısmı ayçiçeğinden elde edilmektedir. Bunun dışında, pamuk tohumu (çiğit), soya, kolza, aspir, mısır ve zeytin bitkisel yağ elde edilen önemli bitkiler arasındadır. Her ne kadar yağlı tohumlu bitki çeşitliliğimiz fazla olsa da, yağlı tohum üretimi bitkisel yağ gereksinimimizi karşılayacak seviyelere ulaşamamıştır. Her geçen yıl artan nüfusla birlikte bitkisel yağ talebinin artmasının yanında, özellikle bitkisel yağların yenilebilir enerji kaynağı olarak biyodizel yapımında kullanılması, bitkisel yağa olan talebin daha da artmasına neden olmaktadır. Sağlıklı beslenme koşullarında yetişkin bir kişinin yıllık tüketmesi gereken yağ miktarı ile ülke nüfusu göz önüne alındığında, ülkemizin yıllık 1,8 milyon ton’luk bitkisel yağa gereksinim duyulmaktadır. Ülkemizde bitkisel yağ üretimine katkıda bulunan ayçiçeği, çiğit, soya, kolza ve aspir bitkilerinin toplam ekim alanları 1.074 bin hektar üretimleri ise yaklaşık 3 milyon ton civarındadır. Bu üretimin karşılığında elde edilen yağ miktarı ise 815 bin ton’dur. Üretilen bu yağ miktarı ülkemizin ihtiyacı olan bitkisel yağın ancak %45’ini karşılamaktadır. Bu nedenle yağlı tohumlu bitkilerin üretiminin arttırılması zorunluluk haline gelmiştir. Bununla birlikte, verim ve yağ oranı ne kadar artarsa artsın, mevcut ekim alanları ile ülkemizin ihtiyacı olan bitkisel yağ üretim hedeflerine ulaşılması mümkün değildir. Sadece mevcut durumdaki ithalatı karşılamak için bile aspir ekim alanının 10 kat, soya ve kolza ekim alanının 5 kat, ayçiçeği ve pamuk ekim alanının ise yaklaşık 2 kat arttırılması gerekmektedir. Ülkemizin yağlı tohumlu bitkilerdeki temel stratejisi ithalatı mümkün olduğunca azaltarak gereksinim duyulan yağlı tohumu üretmek ve kendine yeter bir duruma gelmektir. (Kolsarıcı ve ark. 2014). Aspir bitkisinin, tarımının kolay, bakım işlemlerin son derece az olması, ekonomik olarak önemli zarar yapan hastalık ve zararlısının bulunmaması ve tahıl üretiminde kullanılan alet-ekipmanlara uygunluğu nedeniyle çiftçiler tarafından benimsenmesi ve yaygınlaştırılması kolay olacaktır (Kolsarıcı ve ark. 2014). Aspir bitkisinde kışa daha fazla dayanıklılık gösteren çeşitlerin yazlık olarak ekilen çeşitlere göre verimi %50-100 oranında artmaktadır (Paşa ve ark. 2009). Bölgelere göre değişmekle birlikte Türkiye aspir verimi, araştırmalarla ortaya konulan verimden 50-100 kg/da daha düşüktür. Bu bitkinin potansiyel ekim alanlarında o bölgede gerek üniversiteler gerekse araştırma kuruluşlarınca yapılan çalışmalar neticesinde ortaya konulan yetiştirme teknikleri çiftçilere hızla aktarılmalıdır. Tüm yetiştirme tekniği paketleri eksiksiz olarak uygulansa bile sadece hasat-harman ile yapılan emek ve masraflar bir anda heba olabilmektedir. Bu nedenle özellikle ekim alanın artırma potansiyeli yüksek olan aspir bitkisinde hasat-harman önem kazanmaktadır. Aspir’de üretilen ürünün pazarlama problemi yaşanmaktadır. Üreticiler ürettikleri ürünleri satamama riskiyle karşı karşıya oldukları için aspir bitkisini yetiştirmekten vazgeçmektedir. Pazar probleminin oluşmasında ürünün yetersiz miktarda üretilmesi en önemli sorunu oluşturmaktadır. Sınırlı miktardaki aspir üretimi, yağ fabrikalarının ürünü alıp fabrikada gerekli değişiklikleri yapması ve işlemesi konusunda sorun oluşturmaktadır. Dolayısıyla aspirde pazar probleminin üretim problemi, üretim probleminin de pazar problemi olduğu kısır bir döngü yaşanmaktadır (Bayramin ve Kaya 2009). Ülkemizde 2014 yılı yağlı tohumlu bitkilerin ekiliş, üretim ve verim değerleri Çizelge 1’de özetlenmiştir. 2010-2014 yılları arasında ülkemiz yağlı tohumlu bitkilerin toplam ekim alanları 1.200 bin ha civarı gerçekleşmiş ve önemli bir değişiklik olmamıştır. Toplam yağlı tohum üretim miktarı ise 2.819 bin ton’dan 3.350 bin ton’a yükselmiştir. Üretimin artmasındaki en büyük pay ayçiçeği üretiminde gerçekleşen 310 bin ton’luk artıştır. Bunun yanında çiğit üretimi 118 bin ton, soya üretimi 64 bin ton, aspir üretimi 36 bin ton, yerfıstığı üretimi ise 26 bin ton artmıştır. 2010-2014 yılları arasında ekim alanında artış olan bitkiler başta aspir olmak üzere, soya ve yerfıstığıdır. Bunun yanında haşhaş ve susamın ekim alanları azalmıştır. Verim bakımından ise ayçiçeği ve soyada düzenli bir atış olduğu, aspir veriminde azalış gerçekleştiği ancak yıllar içerisinde dalgalanmalar yaşandığı görülmektedir. Ülkemizde bitkisel yağ elde edilen yağlı tohumlu bitkiler göz önüne alındığında, istatistiksel verilerde yağlı tohumlu bitkiler arasında yer almasına rağmen yerfıstığı, susam ve haşhaşın yağ üretimine katkısı yoktur. Bu nedenle, ülkemizin yağ üretimine katkıda bulunan başta ayçiçeği olmak üzere, soya, kolza, aspir ve çiğit’in ekim alanları ise ancak 1.131 bin ha, üretim miktarı ise 3.193 bin ton seviyelerindedir. Son yıllarda Aspir yetiştiriciliğine olan ilgi hızlı bir şekilde artmaktadır. Bu duruma sebep olarak yetiştiriciliğinin ve bakımının kolay olduğunun anlaşılmasının yanı sıra devlet tarafından yapılan teşviklerin de etkin bir rol üstlendiği söylenebilir. Aspir bitkisinde son yıllarda Mazot Desteklemesi, Gübre Desteklemesi ve Yağlı Tohumlar Prim Desteklemesi miktarları artmış, Organik Tarım Desteği azalmıştır. Sertifikalı Tohumluk Kullanım Desteklemesi ve Sertifikalı Tohumluk Üretim Desteklemesinde ise değişiklik görülmemiştir. Yıllara göre uygulamaya alınan desteklemelerden Doğrudan Gelir Desteği, Toprak Analizi Desteği ve İyi Tarım Uygulamaları desteği ise 2015 yılında verilmemiştir. Ülkemizde uygulanan 2010 ve 2015 yılları aspir desteklemeleri Çizelge 2’de özetlenmiştir. Çizelge1: Ülkemizde 2014 Yılı Yağlı Tohumlu Bitkilerin Ekiliş, Üretim ve Verim Değerleri Bitkiler Ekiliş (ha) Üretim (ton) Verim (kg/da) Ayçiçeği 552.465 1.480.000 269 Çiğit 468.142 1.391.200 298 Soya 34.317 150.000 437 Yerfıstığı 33.329 123.600 371 Haşhaş 26.621 16.223 61 Kolza 32.133 110.000 342 Aspir 44.305 62.000 141 Susam 26.349 17.716 67 TOPLAM 1.271.661 3.350.739 1986 Çizelge 2: Aspir ürününe 2010 ve 2015 yıllarında ödenen tarımsal destekleme miktarları Destek Adı 2010 Ödenen Miktar (TL) 2015 Ödenen Miktar (TL) Sertifikalı Tohumluk Kullanım Desteklemesi Dekar başı 4 Lira Gübre Desteklemesi Dekar başı 5,5 Lira Dekar başı 8,25 Lira Mazot Desteklemesi Dekar başı 7,9 Lira Organik Tarım Desteği Dekar başı 25 Lira Dekar başı 10 Lira Yağlı Tohumlar Prim Desteklemesi Kilogram başı 30 kuruş Kilogram başı 70 kuruş Sertifikalı Tohumluk Üretim Desteklemesi Kilogram başı 50 kuruş Sonuç Kaynaklar Suya gereksinim duymadan kurak arazide yetişen aspirden, tohum satışı, yağ çıkarılarak biyodizel elde edilmesi ve yağının gıda amaçlı kullanılması olmak üzere üç ekonomik çıktıda verimli olarak yararlanılabileceği yapılan bilimsel çalışmalarda tespit edilmiştir. Aspir; kurak, çorak ve verimi düşük olan arazilerde yetiştirilebilmesi, bakım gerektirmemesi ve yabani hayvanların zarar vermemesi sebebiyle tercih edilmesi kaçınılmaz bir yağ bitkisidir. Bu sebeple ülkenin atıl arazilerinde aspir ekimi hedeflenmelidir. Kurak, çorak ve yabani hayvanların zarar verdiği arazilerde buğday verimi düşeceğinden aspir ekimi daha kazançlı olacaktır. Aspir ekim alanlarının genişletilmesi için ülkemizde gerek sulu gerekse kuru arazilerin atıl halde bulunduğu, başta devlet olmak üzere özel sektörün de hem maddi hem de teknik destek ve teşvikleriyle bu potansiyelin harekete geçirilmesi gerekmektedir. Ancak, bu potansiyeli harekete geçirecek ve üretim miktarlarını arttıracak aşağıda sıralanan gerekli önlem ve tedbirler alınmalıdır. •Tarım Satış Kooperatifleri ve Birlikler alternatif aspirde tohumluk temini ve teknik destek konusunda etkin rol oynamalı, üretilen ürünün alımı da teşvik edilmeli, •Nadas alanlarında aspir ekimi yapan üreticilere destekleme primi ile mazot ve gübre desteğine ilave farklar verilerek bu bitkilerin ekim alanlarının artması sağlanmalı, •Yüksek yağ oranı içeren çeşitlerin sertifikalı tohumluk kullanımına daha fazla destek verilerek yüksek yağ oranı içeren çeşitler yaygınlaştırılmalı, •Yüksek verimli ve yüksek yağ oranına sahip çeşitler geliştirilmeye yönelik Ar-Ge çalışmalarına öncelik verilmeli, geliştirilen çeşitlere ait sertifikalı tohumluk temini sağlanmalı, •Aspir bitkisinin potansiyel ekim alanlarındaki öncelikle teknik elemanlara ve daha sonra üreticilere hizmet içi eğitim çalışmaları ile bu bitkinin tarımı hakkında eğitim ve yayım çalışmaları yapılmalıdır. Bayramin, S., M.D. Kaya. 2009. Son yıllarda ülkemiz aspir ve kolza üretimindeki gelişmeler. Tarla Bitkileri Merkez Araştırma Enstitüsü Dergisi, 18(1-2):43- 47. Kolsarıcı, Ö., M.D. Kaya., Göksoy A. Tanju., Arıoğlu H., Kulan E. Gökhan., Day S. 2014. Yağlı Tohum Üretiminde Yeni Arayışlar. Türkiye Ziraat Mühendisliği VIII. Teknik Kongresi Bildiriler Kitabı Cilt 1, s:401-425. Ankara Öztürk, Ö., Ada R., Akınerdem, F., 2009. Bazı aspir çeşitlerinin sulu ve kuru koşullarda verim ve verim unsurlarının belirlenmesi. Selçuk Üni. Selçuk Tarım ve Gıda Bilimleri Dergisi, 23(50):1627. Konya TÜİK, 2015. “Bitkisel Üretim İstatistikleri” http://tuikapp.tuik.gov.tr/bitkiselapp/ (26.06.2015)