Sigara, Alkol ve Uyuşturucunun zararları

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
STRES SINAV KAYGISI KARACASU LİSESİ Rehberlik Servisi.
Advertisements

TEMEL EĞİTİMDEN ORTAÖĞRETİME GEÇİŞ Öğrencilerin aldıkları puanlar kadar yaptıkları doğru tercihler de iyi bir liseye adım atmalarına yardımcı olacaktır.8.sınıf.
* Sigara ve alkol, insan ve toplum sağlığını olumsuz etkiler. * Sigaradan en çok etkilenen organ akciğerlerdir. * Sigara, kan dolaşımını olumsuz etkiler,
MADENSEL MADDELER (MİNERALLER)
DEZAVANTAJLı ÇOCUKLARDA EĞITIM HAKKı YENI ORHANLı ORTAOKULU – ÖZGÜR KAYA.
DÜZKÖY TOPLUM SAĞLIĞI MERKEZİ. SİGARA NEDİR ? Zehirli bir bitki olan tütünün ince bir kağıt içine sıkıştırılarak sarılmış halidir.
BİYOÇEŞİTLİLİK NEDİR Biyoçeşitlilik, bir bölgedeki genlerin, türlerin, ekosistemlerin ve ekolojik olayların oluşturduğu bir bütündür. Başka bir deyişle.
2016 Dünya Sağlık Günü Diyabeti (şeker hastalığını) Yenelim! Dr Pavel Ursu Dünya Sağlık Örgütü Türkiye Temsilcisi.
Virüs hastalıkları. Grip İ nfluenza ya da grip, viral bir hastalıktır.viral Sa ğ lıklı insanlarda ortalama bir haftada geçer.
Sağlık Gözetimi ve Çalışma Ortamı Gözetimi
VEREM NEDİR? NASIL BULAŞIR? KORUNMA YOLLARI NELERDİR? HAZIRLAYAN : FATMA SALDUZ.
E R G E N L İ K ERGENLİK DÖNEMİ FİZİKSEL GELİŞİM
EĞİTSEL OYUNLAR DOÇ. DR. GÜLTEN HERGÜNER BÖLÜM: 4
Zihinsel engellilerin sınıflandırılması
Arş.Gör.İrfan DOĞAN.  Bugün otizm tedavisinde en önemli yaklaşım, özel eğitim ve davranış tedavileridir.  Tedavi planı kişiden kişiye değişmektedir,
 LÖSEV, 24 Eylül 2000 tarihinde, lösemili çocuklara özel, modern tıbbın tüm olanaklarını bünyesinde barındıran 2000'li yılların.
Sigara Ve Alkolün Zararları
EĞİTSEL OYUNLAR DOÇ. DR. GÜLTEN HERGÜNER BÖLÜM: 2
ŞEKER(DİABETES MELLİTUS DM) HASTALARININ YAŞAM KALİTESİNİ ARTIRMAK İÇİN YAPILMASI GEREKENLER Şeker ya da diyabet denilen hastalık genellikle kalıtsal ve.
MADDE BAĞIMLILIĞINA HAYIR!!!! HAZIRLAYAN:REHBERLİK SERVİSİ.
GEBELİĞİ ETKİLEYEN HASTALIKLAR
SİGARA VEYA SAĞLIKLI YAŞAM Dr. Ebru GÜRLEYİK AÜTF Biyokimya AD,2008.
ERGENLİK DÖNEMİNDE GÖRÜLEN PSİKOLOJİK PROBLEMLER.
Sözsüz İletişimin Özellikleri
PNÖMONİ.
TETANOS NEDİR. TETANOS, SOLUNUM PROBLEMLERINE VE KAS SPAZMLARıNA YOL AÇAN CIDDI BIR BAKTERIYEL HASTALıKTıR. ÜLKEMIZDE KAZıKLı HUMMA OLARAK DA BILINIR.
KİŞİSEL HİJYEN.
ZEHİRLENMELERDE İLKYARDIM
ZEHİRLENMELERDE İLKYARDIM
Çocukluk Çağı Kanserleri Yrd. Doç. Dr. Tülay KUZLU AYYILDIZ
BAR GÖREVLİSİ HİJYEN EĞİTİMİ
''Sigara''.
Dr. Gönül ERDAL Psikiyatrist. Dr. Gönül ERDAL Psikiyatrist.
ENGELSİZ ÜNİVERSİTE FAALİYET RAPORU
FEN ve TEKNOLOJİ BOŞALTIM SİSTEMİ
It’s My Life It’s My Choice
OKUL- ÇEVRE İLİŞKİLERİ
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ EĞİTİMİ
SOLUNUM SİSTEMİ.
GEBZE PLANT MEDICAL DEPARTMENT
UYUŞTURUCUNUN ZARARLARI
SAĞLIKLI ERİŞKİNE YAPILMASI GEREKEN AŞILAR
Bugün neler öğreneceğiz?
YETİŞKİNLİK DÖNEMİ İlk Yetişkinlik Orta Yetişkinlik Yaş
SAĞLIK HİZMETLERİ ARZI
YAŞLILIKTA DEMANS (BUNAMA)
MESLEK NEDİR? Meslek , ‘bir kişinin hayatını kazanmak geçimini sağlamak için yaptığı iş’ olarak tanımlanmaktadır. Belli bir eğitimi gerektiren bilgi,
KANSER.
SİGARANIN ZARARLARI.
1. sağlık ve sağlığın girdileri
KELİME-SÖZCÜK NEDİR? Cümlenin anlamlı en küçük birimlerine ya da tek başına anlamı olmadığı hâlde cümle içinde anlam kazanan anlatım birimlerine kelime.
İş Sağlığı ve Güvenliği Çevre Güvenliği ve Kalite Müşteri Memnuniyeti
Sağlık Bilimleri Fakültesi
YEŞİLAY.
ÖZ GELİRLER.
PROJENİN AMACI Milli Eğitimin Temel Amaçlarında ifadesini bulan; beden, zihin, ahlâk, ruh ve duygu bakımlarından dengeli ve sağlıklı şekilde gelişmiş bir.
ŞEKER HASTALIĞI.
HAZIRLAYAN AYŞE FATMA DUR
Yeşilcan’la Temiz Hava İlkokul
DÜŞÜNME.
ZEHİRLENMELERDE İLKYARDIM
ÖĞRETİM İLKELERİ.
ÖĞRENME STİLLERİ.
Gelişim ve Temel Kavramlar
BAĞIMLILIK NEDİR? NE DEĞİLDİR?
YEŞİLAY HAFTASI 1-7 MART.
ÇANKAYA ÜNİVERSİTESİ TEMEL İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ EĞİTİMİ.
BİREYİ TANIMA TEKNİKLERİ
ALAN TERCİHLERİ VE MESLEK SEÇİMİ
UŞAK EĞİTİM FAKÜLTESİ SOSYAL BİLGİLER ÖĞRETMENLİĞİ
Sunum transkripti:

Sigara, Alkol ve Uyuşturucunun zararları Alkolün zararları Sigaranın zararları Uyuşturucunun zararları

ALKOLÜN ZARARLARI KARDİOVASKULAR SİSTEME ZARARLARI Alkolizm genetik bir hastalık olmakla beraber pek çok vakada sürekli ve çok fazla alkol tüketimi sonucunda da ortaya çıkmaktadır. Psikolojik ya da toplumsal baskılar hastalığın ortaya çıkışında önemli bir etkendir. Alkolizmin en önemli özelliği hastanın sürekli ve giderek artan miktarlarda alkol tüketmesidir. Alkolizm, kişiye hem psikolojik hem de fiziksel zarar vermektedir. Alkolün fiziksel etkileri en çok kardiovaskular sistemde, sinir sisteminde ve böbreklerde görülmektedir ve alkolizm tedavi edilmediği zaman bu rahatsızlıklar ölümcül olabilmektedir KARDİOVASKULAR SİSTEME ZARARLARI SİNİR SİSTEME ETKİLERİ ALKOLİZMİN SONUÇLARI SATIŞ RAKAMLARI Geri

KARDİOVASKULAR SİSTEME ZARARLARI Alkolik olarak yaşamak çok zordur, vücut ıstırap içindedir. Alkolün kalbe çok zararlı olduğu bilinmektedir, bir alkolik sadece kalp hastalığına yakalanma riski altında değildir, alkol kalbe direk zarar da verebilir. Çoğunlukla, alkolizm, lipid seviyesinin aşırı yükselmesiyle oluşacak damar tıkanıklığı, kalp krizi ve erken ölümle sonuçlanır. Eğer alkolizm tedavi edilmezse, hasta kalp hastalıkları yüzünden büyük bir ihtimalle hayatını kaybedecektir. Geri

SİNİR SİSTEMİNE ETKİLERİ Aşırı alkol kullananlarda, vücut vitaminsiz kalacak ve özellikle B vitaminin eksikliğinden kaynaklanan hastalıklar başlayacaktır. Alkol tüm zihin fonksiyonlarına zarar verecektir. Yapılan tüm beyin hücreleri araştırmaları, alkoliklerin beyin hücrelerinin, normale oranla çok daha hızlı bir şekilde yok olduğunu, hatta "hücre deposunun" zamanla tamamen boşaldığını ortaya koymuştur. Bu durumda ne yazık ki, hastanın hemen hemen tüm zihinsel faaliyetleri durmaktadır Geri

ALKOLİZMİN SONUÇLARI TIBBİ SONUÇLARI SOSYAL SONUÇLARI Geri

TIBBİ SONUÇLARI Kardiyomiyopati (kalp büyümesi), Anemi (kansızlık), Karaciğerin harap olması, Kardiyomiyopati (kalp büyümesi), Anemi (kansızlık), Yüksek tansiyon, Trombositopeni (pıhtılaşma sağlayan hücrelerde azalma), Miyopati (kas yıkımı), Kanser, Teratojenite (anne karnındaki bebekte anormallikler), Pankreatit (pankreas iltihabı), Pnömoni (zatürree), Merkezi sinir sistemi bozuklukları (retrobulbar nörit, Wernike-Korskof Sendromu ve bunaması, serebeller atrofi) Geri

SOSYAL SONUÇLARI Alkolizm ilerleyen bir hastalıktır. İlk başta alkoliğin çevresindeki kişiler onun içmesinden çok fazla etkilenmezler. Ancak, kişi giderek artan miktarlarda ve sıklıkta alkol kullanmaya devam edeceği ve çoğunlukla kontrol kaybı yaşayacağı için tüm ilişkileri ve sosyal hayatı kötü bir şekilde etkilenecektir. Hastalığın ileri dönemlerinde sızıncaya kadar içen ya da sabah kalkar kalmaz içmeye başlayan kişi, işine gidemeyecek ve sonunda işini kaybedecektir. Alkol hayatının en önemli amacı haline geleceği için eskiden yaptığı hiçbir şeyi yapmayarak kişi sadece içki içecek ve tüm sorumluluklarını bir kenara itecek ve yakınlarından gelen yardım tekliflerini de geri çevirecektir. Buna bağlı olarak, ailesiyle ve yakın çevresiyle ilişkileri bozulacaktır. Ne yazık ki, alkoliklerin evlilikleri genellikle boşanmayla sonuçlanır. Kontrol kaybına bağlı olarak, alkolikler çok fazla kaza yaparlar. Başlarına ev, iş ya da trafik kazası gelme ihtimali çok yüksektir.  Gene, kontrol kaybına bağlı olarak, alkolikler suç işleme eğilimi gösterirler ve karıştıkları kavga ya da benzer durumlar yüzünden adli problemlerle karşılaşabilirler. Geri

SATIŞ RAKAMLARI Geri Tekelin Alkollümları İçki Üretim ve Satış Raka ÜRETİM MİKTARLARI (Bin Kg-Lt) 1997 1998 1999 Alkollü İçkiler (Lt) Rakı 72.023 78.214 79.026 Votka 7.815 9.596 10.453 Cin 3.136 3.365 3.335 Diğer Yüksek Alk. İçk. 3.264 Bira 5.880 12.162 13.011 Şarap 19.307 25.308 18.066 İspirto 9.952 - SATIŞ (Bin Kg-Lt) 1997 1998 1999 Alkol ve Alkollü İçkiler (Lt) Rakı 64.825 74.170 72.353 Votka 7.897 9.291 9.287 Cin 2.906 - Diğer İçkiler 3.141 Bira 6.041 12.040 12.850 Şarap 11.551 12.476 10.076 İspirto 11.671 İthal İçkiler 758 1.011 1.033 Geri

SİGARANIN ZARARLARI VÜCUDA ETKİLER SİGARA İLE İLGİLİ İSTATİSTİKLER Artık herkes sigaranın ne kadar ne kadar zararlı olduğunu biliyor. Tütünün kanserojen olduğunu duymayan, bilmeyen kalmadı. Ancak, sigaranın zararları bununla bitmiyor, her türlü kalp ve akciğer hastalığına yol açıyor, damar tıkanıklığı felce kadar götürebiliyor. İlk nefes ... ve sonrası Sigara içtiğiniz anda, vücudunuz etkilenmeye başlar. Nabzınız yükselir, daha hızlı nefes alıp vermeye başlarsınız. Kan dolaşımınız yavaşlar. Sigara içinde yaklaşık 3.700 zehirli madde barındıran bir karışımdır. Bunların büyük bir bölümü kanserojendir. En zararları da karbon monoksit, hidrojen siyanid ve amonyaktır ve bu zehirli kimyasal maddeler, bir nefes sigarayla kan dolaşımınıza karışır. Bunun sonucunda, astım, ciğer yangısı, göğüs ağrıları başlar. Daha sık nezle, grip ve soğuk algınlığı geçirmeye başlarsınız. Her on üç saniyede bir kişi, sigaraya bağlı bir hastalıktan hayatını kaybetmektedir. Her yıl dünyada 2.500.000 milyon kişi sigara yüzünden hayatını kaybetmektedir. Bu ölümlerin başlıca sebebi akciğer kanseridir, ikinci önemli sebep kalp hastalıkları ve diğer kanser türleridir. VÜCUDA ETKİLER SİGARA İLE İLGİLİ İSTATİSTİKLER Geri

VÜCUDA ETKİLERİ BAŞ VE YÜZE ETKİLERİ AKCİĞER VE BRONŞLARA ETKİLERİ KALBE ETKİLERİ ORGANLARA ETKİLERİ Geri

BAŞ VE YÜZE ETKİLERİ Bir sigara bağımlısı olarak, ağız kanserine yakalanma riskiniz çok yüksek. Ayrıca tütün duman diş eti hastalıklarına yol açar, diş çürümesine ve nefesinizin kötü kokmasına sebep olur. Bunların yanı sıra sigara bağımlılarında kronik baş ağrılarında rastlanır. Beyne giden oksijende azalma olur bu da beyin damarlarının daralmasında neden olur. Bu durum kişiyi felce kadar götürür Geri

AKCİĞER VE BRONŞLARA ETKİLERİ Soluk borunuzdan ve bronşlarınızdan geçen duman göğsünüze iner. Sigara dumanındaki hidrojen siyanid, bronşlarınızın çeperini yakar ve kronik öksürük ortaya çıkar. Bronşlar zayıfladıkça, bu bölgede pek çok hastalık oluşur. Akciğer salgılarında azalma olur ve bu da kronik öksürüklere yol açar. Sigara içenler, içmeyenlere on kat daha fazla akciğer kanseri olma riski taşırlar. Geri

KALBE ETKİLERİ Sigaranın kalbe verdiği zararlar tek kelimeyle yıkıcıdır. Nikotin kan basıncını yükseltir ve kanın daha çabuk pıhtılaşmasına sebep olur. Sigarada bulunan karbon monoksitin kandaki oksijeni yok etmesiyle damarlarda kolesterol depolanır ve bu da kalp krizi riskini arttırır. Bunun yanı sıra, kan dolaşımı bozukluklarına bağlı olarak, felç, parmaklarda kangren ve iktidarsızlık, sigara içenlerde çok sıklıkla görülen hastalıklardır. Geri

ORGANLARA ETKİLERİ Sigaranın sindirim sistemine pek çok kötü etkisi bulunmaktadır. Sigara tüketimine bağlı olarak, midede asit salgılanması artar, mide yanmaları ve ülser başlar. Sigara bağımlılarında pankreas kanseri çok sıklıkla ortaya çıkar, büyük ölçüde ölümle sonuçlanır. Sigaranın ihtiva ettiği kanserojen maddeler, idrarla dışarı atılır ancak bu maddelerin vücuttaki varlığı mesane kanserine yol açar. Sigara yüzünden oluşan yüksek kan basıncı ise böbreklere büyük zarar verir Geri

SİGARA İLE İLGİLİ İSTATİSTİKLER Türkiye'de Sigara Tüketimi 1990-1995 YILLARI İki yabancı markalı sigara fabrikası faaliyete geçti. Açılışında bütün devlet erkanı oradaydı. Bütün “billboard”lar, gazeteler, dergiler, satış noktaları neredeyse her yer sigara reklamı ile donatıldı. Bine varan araç, on bini aşan personelle dağıtım ağı kuruldu. Tüketimi körüklemek için bedava sigaralar dağıtıldı.Başta bayiler olmak üzere her yere promosyonlar yağdırıldı. Tıp fakültesi mezuniyet balosunu Marlboro düzenledi. Üniversitelerin özel günlerinin değişmez sponsoru sigara idi. “Camel Trophy” - “Marlboro Adventure” gibi organizasyonlar sürekli gündemde tutuldu. Bir çok gazeteci- televizyoncu tanıtım için başta Amerika olmak üzere seyahatlere götürüldü. Çıkarılmak istenen kanun veto edildi, sonra gündeme bile alınmayıp, bir dönem görüşülemeden kadük oldu. Patlama Yapan Sigara Tüketimi 1993 yılında yıllık tüketim 4.7 milyar paket / 22 Trilyon TL 1994 yılında yıllık tüketim 5.4 milyar paket / 61 Trilyon TL 1995 yılında yıllık tüketim 5.7 milyar paket / 95 Trilyon TL Sosyal Sonuçlar 5 yılda (11-19 yaş arası) 5 milyon genç sigaraya başladı. Sigara içme yaşı 11’lere indi. Sigara, son derece prestij kazandı, bilinç altlarına yerleşti. Sigara içmek doğal bir davranış oldu. Hiçbir kapalı yerde, sigara içen hiçbir kimseyi uyaramazdınız. Savaşılması imkansız görünen sosyal ve ekonomik bir dev imajı oluşturuldu Geri

UYUŞTURUCUNUN ZARARLARI Uyuşturucuların kullanılması davranış değişikliklerinde ve bünyedeki emarelerde kendini gösterebilir. Bununla beraber bu işaretler kesin delil sayılmazlar. Uyuşturucunun kullanılmasında kesin delil olan bünye emaresi enjeksiyonda (bilhassa eroinde) görülür. Daha çok kol ve bacak damarları boyunca olmak üzere, bağımlının bütün vücudunda iğne izleri vardır. Bunlar sivrisineğin soktuğu yerlere benzer ve muhtemelen iltihaplıdır. Tabi iğne ile tedavi gören hastaların vücudunda da iğne izlerinin bulunduğu unutulmamalıdır. Kullanılan uyuşturucunun cinsine ve kullanma şekline göre değişen aletler, zehir in alınışı ve çeşidi hakkında fikir verir. Vücuttaki emarelerin çokluğu bağımlılık ihtimalinin işareti ise de, uyuşturucu kullanılmasının kesin delilleri olarak kabul edilmemelidir, fakat uyanık olunmalı, olaylar dikkatle izlenmeli ve değerlendirirmelidir. Bunlar mesela, el titremesi, ter boşanması, uykusuzluk, huzursuzluk, sükunet ile sinirlilik hallerinin birbirini takip etmesi gibi işaretlerdir. Davranış değişiklikleri de uyuşturucu bağımlılığın işareti sayılır. Gençlerde rastlanan ve göze çarpan bu ve benzeri haller, ergenlikle ilgili çok normal sebeplerde olabilir. Örneğin ergenlikte: Okul başarılarındaki nişler ve yükselişler, Aile münasebetlerinden ayrı kalma, uzaklaşma, Ruh halinde değişiklikler, İlgi alanlarının sık sık değişmesi söz konusu olabikmektedir. ÇOCUĞUNUZUN UYUŞTURUCU MADDE KULLANDIĞINI NASIL ANLARSINIZ FİZİKİ ETKİLERİ SOSYAL ETKİLERİ BİZLERE DÜŞEN GÖREVLER Geri

ÇOCUĞUNUZUN UYUŞTURUCU MADDE KULLANDIĞINI NASIL ANLARSINIZ Daha önce bizlerle olmaktan zevk alan, programlar yapan kızımız veya oğlumuz, bizden uzak durmaya başlamışsa, ilgi ve istekleri sıklıkla değişiyorsa, maymun iştahlı olmuşsa, daha önce eğitim konusunda verdiği kararı değiştirmişse, kararsızlıklar yaşıyorsa... Ruhsal yönden içine kapandığını, aşırı sinirli olduğunu, alınganlaştığını, sonra tekrar normale döndüğünü farkediyorsak. Başarı oranı tamamen ve her derste düşmüş ise, arkadaşlarını çok sık değiştiriyorsa, eski arkadaşlarına sırt çeviriyor ve çevreyle ilişkilerden kaçıyor, işini yada okulunu bırakmak istiyorsa. Hiçbir şeye ilgi duymuyor ve herkezden uzak kalıyorsa, geleceğe dönük hiçbir adım atmıyorsa. Ani ve çabuk duygu değişimleri varsa, yemek yeme düzeninde bozukluk oluyorsa. Yalan söylüyor ve evden ufak tefek şeyler kayboluyorsa. Elbisesinde, yatağında ufak yanıklar ve yırtıklar oluşmuşsa, farklı yerlere gittiğine dair ipuçları varsa. Tuvalette uzun süre kalıp, oradan rahatlamış olarak çıkıyorsa. Odasında, üstünde pudraya benzer şeyler varsa bunlar bize bir problemin olduğunu düşündürmelidir. Ama bütün bunları, tek başına anne yada baba olarak halletmeye kalkışmamak, mutlaka bir uzmandan yardım almak gerekir Geri

FİZİKİ ETKİLERİ Beyin ve Merkezi Sinir sisteminde : Sigaradan itibaren bütün uyuşturucuların en büyük zararı ve tahribatı beyin ve merkezi sinir sistemi üzerindedir. Bu sebeple beynin mazrufu olan aklı ve iradeyi işlemez hale getirir. Kişiyi dengeden, normal yaşam ve davranışlardan uzaklaştırırlar. Beyin ve akıl sağlığının en büyük düşmanı uyuşturuculardır. Bağımlılarda beliren ilk olgu; akıl ve sinir hastalıkları ve arızalarıdır. Delilik, erken bunama, şuur kaybı, uykusuzluk, felçler hezeyan (sayıklama, saçmalama, akıl dışı davranışlar ) halüsinasyon (vehim, hayal görme, işitme vs. ) lar, zeka ve hafıza kayıpları.En kısa ifade ile: Akıl hastalıkları, zihni ve ruhi karmaşa ve kaoslar . Sindirim Sisteminde: Bulantı, kusma, karın ağrıları, kabızlık, ishal, mide ve bağırsak spazmları, kanama ve yaraları, gastrit, ülser vs. Karaciğer ve Böbreklerde: Bu zehirlerin organizmadan atılmasında en ağır görev bu organlara düşmekte olup, karaciğer ve böbreklerde büyük arıza ve tıkanmalara, karaciğerde yetersizlik, yağlanma ,sertleşme (siroz)... Böbreklerde büyük tahribat, albümin, kan ve idrar çoğalması, tıkanmalar ,ağır böbrek hastalıkları Gözlerde: Işık ve mesafede uyumsuzluk, şaşılık gece körlüğü, göz bebeği büyümesi, küçülmesi, göz adele felci bilinen sonuçlar ve tezahürlerdir. Solunum Sisteminde: nefes darlığı, öksürük, boğulma hissi, bu yolla kalp sıkışmaları, solunum felçleri ve ölümler bilinen olaylardır. Kan organlarında: Kan ,insan hayatının en önemli organı olup, uyuşturuculardan büyük zararlar görür. Kansızlık ,kan zehirlenmeleri, kan hücrelerinde şekil ve miktar değişiklikleri, kanın korkulu arızası olan pıhtılaşma ve kangrenler başlıca arızalardır. Zehirlenme: Uyuşturucuların başta gelen olumsuzluğu zehirlenmeler ve bu yolla gelen ölümlerdir. İlk defa olursa HAD, tekerrür ederse "Müzmin Zehirlenme" adını alır. Geri

SOSYAL ETKİLERİ Sosyal bir varlık olan insanın çevresi ile uyum içinde olması, akıl ve zihin sağlığı ile mümkündür. Bu sebeple akli ve zihni hayatın en büyük düşmanı olan uyuşturucular, insanın uyum gücünü zaafa ve iflasa götürmekle onu aileden, toplumdan ve çevresinden kopararak, yalnızlığa, bunalıma ve hemen ardından da sorumsuz, hipisel (hayvani) bir hayata mahkum eder. Bağımlıyı yaşayan bir ölü haline getirir. (Hip Kültür) Bu sebeple, uyuşturucuların, bağımlıya, aile hayatına, doğacak çocuklara, iş hayatına, aile ve ülke ekonomisine, ferdi ne toplumsal ahlaka (namus ,iffet, şeref, haysiyet v.s.) verdiği zararlar ifadelere sığdırılamaz. İntiharların, cinayetlerin, her türlü fuhşiyat, gasp ve anarşinin temelinde uyuşturucu vardır. İç ve dış düşmanların en tahripkar silahı uyuşturucu ve uyuşturucu salgınlarının itici gücü olan uyuşturucu kültürü (hip kültür) dür. Cemiyetleri inkıraza götüren her türlü maddi ve manevi tahribatın temeldeki sebebidir. Bunlar. Ayrıca AİDS, frengi, verem, kanser, kangren ve benzeri bir çok ölümcül hastalığın yayılmasında da en büyük fail uyuşturucular ve bağımlılarıdır. Geri

BİZLERE DÜŞEN GÖREVLER AİLEYE DÜŞEN GÖREVLER DEVLETE DÜŞEN GÖREVLER MEDYAYA DÜŞEN GÖREVLER Geri

AİLEYE DÜŞEN GÖREVLER Geri Uyuşturuculardan korunmada en büyük vazife aileye düşmektedir. Aile toplumun temel çekirdeğidir. En başta anne ve baba, çocuklara örnek olmalıdır. Çocuklar, her türlü sıkıntılarını ve problemlerini öncelikle anne ve babalarına açabilmelidirler. Problemlerin ilk defa aile büyüklerince değerlendirilmeleri şarttır. Bu konuda gençlerimizin dikkat edecekleri noktalara gelince; Gerek sevgiyi ve mutluluğu muhakkak ki kendi yuvalarında aramalıdırlar. Kötü arkadaş guruplarından uzak durmaları gerekir. Böyle kişiler davranışlarından, hareket ve sözlerinden anlaşılır. Boş zamanları en iyi şekilde (okumak, kültürel ve diğer faydalı faaliyetlerde bulunmak gibi meşguliyetlerle) değerlendirmelidirler. Yine gençlik dönemi ; halk arasında söylendiği şekliyle "delikanlılık" devresidir. Bu yaşlarda kişilik icabı, gelecek için her an problem oluşturabilecek hareketlere girilebilir, kararlarda isteksizlik olabilir. Gençler bu hususu daima göz önünde tutmalı büyüklerin uyarılarını dikkate almalıdırlar. Son olarak gençlerimizi uyuşturucunun içine çeken alt kültürden bahsetmek istiyorum. İçki uyuşturucu, kumar, şans oyunları, sapıklıklar, fuhuş evden kaçma gibi faaliyetlerin tümünü besleyen, ortaya çıkaran ortama "Uyuşturucu Kültürü" adını veriyoruz. Zararlı alışkanlıkların temelinde bu vardır ve bunu önlemek uyuşturucu kültürüyle mücadeleye bağlıdır. Bu kültürün filizlendiği birahane, pub, diskotek, kahvehane, kumarhane, meyhane ve benzeri yerlerden uzak durmalıdır. Bira ve "alkolsüz" denilen bira, alkolizm ve uyuşturucu batağının başlangıç basamağıdır. Yine milli manevi değerlerimiz, yüzyıllardan beri nesilden nesile intikal eden geleneklerimiz uyuşturucu kültürünün panzehiridir. Bu değerlere sarılmak zorundayız. Geri

DEVLETE DÜŞEN GÖREVLER Uyuşturucularla Mücadele Bakanlığı yanında, önemli sorumluluklar taşıyan Milli Eğitim, Sağlık, İçişleri ve Milli Savunma Bakanlıkları başta olmak üzere, bünyesinde eğitim üniteleri ve eğitilmesi gereken genç kitleler bulunduran diğer bakanlıklar ve diğer devlet kuruluşları bu konuda görev ve sorumluluk taşımalı, buna sahip çıkmalı ve bu büyük organizasyonda yerini almalıdır. Milli eğitimde en azından şunlar yapılmalıdır: Orta ve Liselere haftada 1-2 saatlik zorunlu ders getirilmeli ve bu çalışmalar yasal çizgide ciddiyetle sürdürülmelidir. Genç öğrencilerle birlikte aileleri de eğitim kapsamına alınmalı. Ailenin ,medyanın da ciddi katkıları sağlanarak, maddi ve manevi kültür değerleriyle güçlenmesi mutlaka sağlanmalıdır. Yönetici ve eğiticilerin kötü örnek olması, özenti oluşturması kesinlikle önlenmelidir. Okul Yeşilay kolları seçkin öğrencilerle her okulda mutlaka kurulmalı, bunların başına gönüllü ve yetenekli bir rehber öğretmen tayin edilerek, bu öğretmenler uzmanlaştırılmalıdır. Uzmanlık çizgisine ulaşan rehber öğretmenler, hem öğrencileri, aynı zamanda ailelerini eğitmelidir. Bu çalışmalar eğitim yılı boyunca ciddi bir şekilde sürdürülmelidir. Okullar bu konuda eğitim malzemeleri ve gerekli doküman bakımından yeterli bir zenginliğe ulaştırılmalıdır. Doküman yönünden Milli Eğitime, Sağlık Bakanlığı, Medya (bilhassa eğitsel filmlerin hazırlanması bakımından) yardımcı olmalı. Yeşilay’ın maddi destekle bilhassa yazılı ve görsel dokümanlarla bu hizmete gerektiği ölçüde katılması sağlanmalıdır. Özel sektör (kurumlar) ve yöneticileri bahis konusu hizmet ve görevlere aynen sahip çıkmalıdırlar. Bütün halk kuruluşları ve vatandaşlar her biri bu mücadelede görev almalı ve üzerine düşenleri yerine getirmelidir. Bu arada istisnai bir durum olarak bir Anayasa görevi yapan Yeşilay’a: a)   Mali, teknik ve teşkilatlanma yönünde gerekli ve yeterli yardımlar yapılmalıdır. b)   Yıllardır büyük emekle gençlerimiz için bu maksatla çıkarılan Yeşilay dergisine ve dokümanlarına Devlet kütüphanelerinin ve bütün resmi ve özel okulların, keza kurumların abone olmaları sağlanmalıdır. Bitabii bu hizmetlerin yerine getirilmesi, bütün ülkeyi içine alacak güçlü bir organizasyonun oluşturulması ve gerekli yasa ve mevzuatın çıkarılması, münhasıran uyuşturucularla mücadele görevini üstlenecek olan Bakanlıkça yapılmalıdır. Geri

MEDYAYA DÜŞEN GÖREVLER En güçlü ve yaygın eğitim kurumu olduğu halde bu çizgide hiç bir görev üstlenmeyen, hatta büyük bölümü ile, bilhassa temeldeki konu olan ve her türlü zararlı alışkanlıklara ve bunların salgın haline gelmesinde en büyük etken kabul edilen uyuşturucu kültürü çizgisinde büyük bir sorumsuzluk sergileyen medya, mutlaka disipline edilmeli. Bu güçlü kurum bütün birimleri ile yararlı bir çizgiye getirilmelidir ve medyanın bu sorumluluklarını ve hayati önem taşıyan görevlerini kabullenip yerine getirmedikçe diğer hiçbir tedbirin ülkeyi ve toplumu selamet kıyısına götüremeyeceği kesinlikle bilinmelidir. Bu ülke, bu toplum ve bu devlet hepimizindir. Bir yerde hırs ve kazançlara sınır tanımak zorundayız Geri

www.slaytyerim.com