ASLİ KURUCU İKTİDAR:ANAYASALARIN YAPILMASI

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
Siyaset Bilimine Giriş
Advertisements

Avrupa Birliği.
1.3 DEVLET ŞEKİLLERİ.
C)CUMHURİYET'İN BEKÇİLERİNE...
AB HUKUKU DOÇ. DR. MUSTAFA ÇEKER.
AVRUPA BİRLİĞİ HUKUKUNUN İLKELERİ
AVRUPA BİRLİĞİ, AB DEĞERLERİ VE AB’DE DEMOKRASİ
Siyaset Bilimine Giriş
TOPLUMSAL YAPIYI OLUŞTURAN ÖĞELER
MONARŞİ: Devlet başkanlığının irsi olarak intikal ettiği devlet şekli olarak tanımlanmaktadır. Monarşik devlet şeklinde hakimiyetin kaynağı veya.
KLASİK DEMOKRASİ Eski Yunan şehir devletlerine dayanır. En iyi uygulayıcısı ve o dönemde en güçlü şehir olan Atina’dan dolayı Atina demokrasisi olarak.
ATATÜRK İLKELERİ 1-Cumhuriyetçilik 2-Milliyetçilik 3-Halkçılık
1924 ANAYASASI.
Milletler Arası Kuruluşlar ve Türkiye
HUKUKUN DALLARI Doç. Dr. Mustafa ÇEKER.
Geçmişten günümüze demokrasinin gelişimi
Hukukun Temel Kavramları
…Tarih Kainatın Vicdanıdır...
HUKUK KURALLARI HUKUK KURALLARI HUKUKUN MÜEYYİDESİ HUKUK TÜRLERİ
T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük CUMHURİYETÇİLİK
DEMOKRASİNİN SERÜVENİ
DÜNYA ÜZERİNDE VAR OLAN YÖNETİM BİÇİMLERİ.
ANAYASA HUKUKUNA GİRİŞ
ANAYASA.
Avrupa Birliği Ekonomisi Tezsiz Yüksek Lisans Programı
AB Hukuku I.Hafta Tarihsel Süreç.
Özlem Keçim.
İDARE HUKUKU BİRİNCİ BÖLÜM Öğr. Gör. A. Çağlar ERKAN.
Çağ Üniversitesi Hukuk Fakültesi.
Çağ Üniversitesi Hukuk Fakültesi
Çağ Üniversitesi Hukuk Fakültesi.
KENTSEL SİYASET-5. KENTSEL SİYASET-5 Kentsel Siyaset-5 Doç.Dr. Ahmet MUTLU.
2709 sayılı TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASASI Anayasanın bağlayıcılığı ve üstünlüğü MADDE 11 – Anayasa hükümleri;  Yasama,  Yürütme ve  Yargı organlarını,
AİT Ders - Çalışma Soruları
AVRUPA BİRLİĞİ KURUMLARI
BİRLİK.
SOĞUK SAVAŞ DÖNEMİ.
EĞİTİMİN POLİTİK TEMELLERİ
AB Avrupa’nın siyasi ve ekonomik bütünleşmesini insan hakları ile hukukun üstünlüğü ilkeleri çerçevesinde sağlamak amacındaki demokratik Avrupa ülkelerinden.
FEDERASYON NEDİR.
2. Ders Sendika Kavramı, Kuruluş, Organlar Yönetici Güvencesi
İktİsadİ ve Hukukİ sİstemler ve polİtİkalar
VII. Ünite SİYASET FELSEFESİ
1. HAFTA İ DARE KAVRAMI VE İ DARE HUKUKU. HEDEFLER  İ dare kavramı ö ğ renilecek, idare organı ve idari fonksiyon hakkında bilgi sahibi olunacak.  İ.
Coğrafya Performans Ödevi
TOKİ TURGUT ÖZAL İMAM HATİP ORTAOKULU
Süleyman Demirel Üniversitesi Aday Memur Temel Eğitimi
ASLİ KURUCU İKTİDAR:ANAYASALARIN YAPILMASI
Temel HUKUK DERS NOTLARI SON HAFTA
MONARŞİ: Devlet başkanlığının irsi olarak intikal ettiği devlet şekli olarak tanımlanmaktadır. Monarşik devlet şeklinde hakimiyetin kaynağı veya sahibi.
YÖNETİM BİÇİMLERİ MONARŞİ OLİGARŞİ TEOKRASİ CUMHURİYET.
YASALAR VE ÖZEL EĞİTİM.
KURULTAYDAN MECLİSE “Egemenlik” kavramı
ANAYASA REFERANDUMU’NA NE DİYORUZ
. DERS.
MEDENİ HUKUK.
HUKUKUN KAYNAKLARI Hukukun kaynakları, asıl kaynaklar ve yardımcı kaynaklar olarak ikiye ayrılır. Asıl kaynaklar: Yazılı ve yazısız kaynaklar Yardımcı.
Dernek, kazanç paylaşma dışında belirli ve ortak bir amacı gerçekleştirmek için bir araya gelen kişi topluluğudur. Derneğin unsurları şunlardır: Kişi.
Demokrasinin Temel İlkeleri Hazırlayanlar:M.Kerem GÜNGÖR Deniz ÇAPAR Kaan CANLI.
Kişiler Hukuku-15. Hafta.
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
HUKUKUN DALLARI Doç. Dr. Mustafa ÇEKER.
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
Başlangıç Hükümleri- 1. Hafta
T.C. ANKARA ÜNİVERSİTESİ AYAŞ MESLEK YÜKSEKOKULU
1982 TARİHLİ TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASASI’NDA İNSAN HAKLARI VE DEMOKRASİ Prof. Dr. Yasemin KARAMAN KEPENEKCİ Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi.
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
MADDE 1- Türkiye Devleti bir Cumhuriyettir.
Sunum transkripti:

ASLİ KURUCU İKTİDAR:ANAYASALARIN YAPILMASI ORTAYA ÇIKIŞI- DARBE VE HÜKÜMET DARBESİDİR 1789 Fransız, 1917 Rus ihtilalları Türkiye’de 1960 ve 12 Eylül 1980 Askeri Darbeleri Devrim nedir: Revolution: Sosyal, ekonomik, siyasal ve hukuki düzenin bütünüyle şiddet yoluyla değiştirilmesidir. SAVAŞ – (Birinci Dünya Savaşı Sonrasından (Yugoslavya, Çekoslovakya, Litvanya) – yeni ülkeler Ağır bir savaştan çıkan ülkeler – yeni anayasa ihtiyacı var;

Asli kurucu iktidar: sömürge olan bir ülkenin bağımsızlığa kavuşması (decolonization) Sömürge – savaş – barış – genellikle yeni anayasa Bazı hallerde, birden çok bağımsız devletin kendi istekleriyle birleşip (Federation of States) yepyeni bir devlet kurdukları görülmektedir. (ABD 1787 Anayasası) Birden çok bağımsız devlete ayrılmaktadır: (Dismemberment of a State); 1990 SSCB’nın dağılmasından sonra yerine kurulan devletler ve yeni anaysalar.

ASLİ KURUCU İKTİDARIN SAHİBİ Devrim hükümet darbesi gibi olağanüstü durumlardan sonra ortaya çıkan bu iktidarın sahibi fiili koşullara göre belirlenecektir. Filli olarak, kim yada kimler en güçlüyse, asli kurucu iktidarın sahibi de onlar olacaktır. Örneğin: Türkiye’de 27 Mayıs 1960 hükümet darbesinden sonra asli kurucu iktidar Milli Birlik Komitesine, 12 Eylül 1980 askeri darbesinden sonra bu iktidar Milli Güvenlik Konseyine ait olmuştur.

ASLİ KURUCU İKTİDARİN ÖZELLİKLERİ İki Özelliği: 1. HUKUK –DIŞILIK 2. SINIRSIZLIK Asli Kurucu İktidar “hukuk –dışı” ve “hukuk boşluğu” ortamında çalışan bir iktidardı Mevcut anayasayı ilga ederek – hukuk boşluğu ortamı yaratır. Yeni, sıfırdan (ab initio) bir anayasa yapar.

SINIRSIZLIK SINIRSIZ (UNLIMITED) Sınırsız iktidar demektir; Hukuken sınırsız olan asli kurucu iktidarın gücünün fiilen sınırlı olup olmadığı, konumuzun dışında kalan sosyolojik problemdir.

ASLİ KURUCU İKTİDARIN BİÇİMLERİ: ANAYASA YAPMA USULLERİ Yeni anayasa yaparken uyguladığı usuller nelerdir? Hukuk dışı ve sınırsız olduğu için hukuken uymak zorunda olduğu bir usul yok; İstediği herhangi bir usulle anayasa yapabilir Anayasa yapma usulleri Monarşik Usuller Demokratik Usuller Ferman, Misak Kurucu Meclis ve Kurucu Referandum

MONARŞİK USULLER En üstün güç sayıldığı ülkelerde ve dönemlerde uygulanmıştır; Asli kurucu iktidar sadece hükümdara ait ise, anayasa, hükümdarın bahşettiği bir ferman, hükümdar ile parlamento arasında bölüşülmüşse bunların anlaşmasını yansıtan bir misak şeklinde olacaktır.

Ferman (Octroi,Bestowal, Edit) Hükümdarın tek taraflı iradesinin ürünüdür; Bulunan hükümdar, tek başına ve kendi isteğiyle, kendi iktidarını sınırlayan ve düzenleyen bir belge yayımlar. Kendi malı saydığı devleti kurumsallaştırmak; Ferman: hükümdarın tek taraflı bir işlemi, bir ihsanı, bir lütfudur. Örnekler: 1814 Fransiz Charte, 1848 İtalyan, 1889 Japon,1911 Monako ve 1876 Kanun-u Esasisi

Fermanın Bağlayıcılığı Ferman hükümdar bağlar mı? Ferman, bir hükümdarı ancak, geri alınmadıkça veya değiştirilmedikçe bağlayabilir. Fermanın bağlayıcılığı sınırlı da olsa, bir hükümdarın ferman yoluyla kendi iktidarını sınırlaması şüphesiz anayasacılık bakımından önemli bir adımdır.

Misak (pacte, alliance, agreement) Hükümdarın iradesinin karşısında ona kendisi kabul ettirebilen bir temsili organ veya meclis vardır. Uzlaşma – İşbirliği İki yanli bir işlemdir Anlaşma, akit, sözleşmedir. Bir taraf hükümdar kesin! Karşı taraf belirlenemez! Tarihte görüldüğü gibi çoğunlukla feodal beylerdir. Sözleşmede – güçleri birbirine eşittir, bazı üstünlükler hala krala aittir.

Parlamento, karlı, egemen olarak tanımak için, ona kendi koşullarını dikte eder. Misak, tarihsel açıdan bir geçiş usulüdür; Monarşi zayıflamış; milli egemenlik veya halk egemenliğim yolundaki görüşlerin gücü ise artmaya başlamıştır; ancak gelişme bütünüyle de tamamlanmamıştır. Avrupa’da Merkezi ve Doğu; 1850 Prusya Anayasası, 1830 Fransa, İngiltere Magna Carta Libeartatum, 1808 Sened –i İttifak

Misak Bağlayıcılığı Misak – bağlayıcıdır;Misaktan hükümdar istediği zaman dönemez; Zira misak, sözleşme niteliğinde, iki taraflı bir işlemdir ve bir sözleşmeden ortak rızası ile dönülebilir.

Demokratik Usuller Milli Egemenlik – Kurucu Meclis Halk Egemenliği- Kurucu Referandum Kurucu Meclis – “Konvansiyon veya kurucu meclis, anayasayı yapmak için halk tarafından seçilmiş özel bir meclis demektir”.

Fransız ve Amerikan Tipi Fransız – çifte görevi vardır, -anayasa hazırlarken- hükümet denetlemek Amerikan – sadece anayasayı hazırlamaktan ibarettir.

Kurucu Referandum Anayasa yapılmasına halkın da doğrudan doğruya katılması gerekir. Kurucu referandum usulünde anayasa, halkın seçtiği meclis tarafından hazırlanır. Ancak, meclis, hazırladığı anayasa tasarısını kendi kabul etmez. Kabul için mutlaka halkoyuna sunulmalıdır. Halkoylaması ile kabul edilmiş anayasa, hukuki gücünü, meclisten değil, halkoylamasından alır.

ASLİ KURUCU İKTİDAR, HUKUK –DIŞI, SINIRSIZ, SAHİBİ HUKUKEN BELİRLENEMEYEN, HUKUK BOŞLUĞU ORTAMINDA BELİREN, MONOKRATİK VEYA DEMOKRATİK BİÇİMLERİ OLAN, YENİ BİR ANAYASA YAPMA İKTİDARIDIR.

TALİ KURUCU İKTİDAR: ANAYASALARIN DEĞİŞTİRİLMESİ Tali kurucu iktidar, bir anayasayı yine o anayasada öngörülmüş usullere değiştirme iktidarıdır. 1. Anayasaların değiştirilmesi ihtiyacını 2. Tali kurucu iktidarın sahibini 3. Tali kurucu iktidarın özelliklerini 4. Tali kurucu iktidarın sınırlarını 5.İktidarın biçimlerini,anayasayı değiştirme usullerini

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ KAVRAMI Anayasanın bir veya birkaç maddesinin değiştirilmesi, yürürlükten kaldırması veya anayasaya daha önceden mevcut olmayan yeni hükümler eklenmesidir. Anayasanın bir maddesinin bir fıkrasındaki sadece bir cümle değiştirilebilir; hatta bir kelime ile…. Bir veya iki kelimenin değiştirilmesi dahi bir anayasa değişikliğidir.

Amendment nedir? Asıl metnine dokunmaksızın anayasanın sonuna yapılan eklemeler şeklinde olur. ABD Avrupa ülkelerinde, anayasa değişikliği, anayasanın orijinal metninin değiştirilmesi şeklinde ortaya çıkar. Revision (değişiklik) tabiri kullanılır; Anayasa değişikliği kaçınılmazdır; Anayasanın istikrarı – devletin temel kuruluşuyla, hukuki ve siyasal statüsüyle ilgilidir; Değişme gerekliliği – istikrar ihtiyacını uzlaştırmak, deyim yerindeyse bir “nisbi istikrar” sağlmak gerekir.

TALİ KURUCU İKTİDARIN SAHİBİ KİMDİR? Normal yasama organının nitelikli çoğunluğuna verilmektedir. Bazılarda devlet başkanlarının veya halkın veto etme yetkisi vardır; Bu durumlarda tali kurucu iktidarın yasam organı, devlet başkanı ve halk arasında paylaştırılmış olduğunu söyleyebiliriz.

Tali Kurucu İktidarın Özellikleri Tali Kurucu İktidar Hukuki Nitelikte Bir İktidardır: hukuk kuraları var, bu kurallar bizzat anayasa tarafından konulmuşlardır. Tali Kurucu İktidar Sınırlı Bir İktidarıdır: anayasa tarafından sınırlandırılması her zaman mümküündür. Tali kurucu İktidarın Sınırları: 1. Maddi (İçeriksel) Sınırlar – değiştirilmeyecek hükümler, çok çeşitlidir ve ülkeden ülkeye değişmektedir.

Örneğin: “devlet şeklinin cumhuriyet”, “devletin monarşik şekli” “devletin federal yapısı””devletin üniter yapısı”, devletin ideolojik temellerinin değiştirilmesi yasaklamaktadır.

Zamansal Sınırlar İKİ DEĞİŞİK ŞEKİLDE ORTAYA ÇIKMAKTADIR: 1. SÜRE YASAĞI- bazı anayasalar yürürlüğe girmesinden itibaren belli bir süre içinde yasaklanmaktadırlar (Yunan, Portekiz) 2. DÖNEM YASAĞI- bazı anayasalar da kendilerinin belirli dönemlerde değiştirmelerini yasaklamaktadırlar;(Fransiz, Belçika)

Biçimsel Sınırlar Anayasa değiştirme usullerini üç safhada inceleyebiliriz: Teklif Karar ve Onay.

Teklif Yetkisi Çok çeşitli organlara vermektedir: Sadece yasama organına tanımaktadır; Hem yasama hem yürütme organına Hem yasama, hem de yürütme ve halka

Teklif Yetersayıları Özel teklif yetersayıları öngörmüştür; Amaç: anayasa değişikliği sürecinin başlatılmasını zorlaştırmak; ciddi olmayan anayasa değişikliği tekliflerinin gündeme alınmasını dahi engellemektir. Karar Safhası: Anayasa değişikliği teklifinin kabul veya reddine varan bütün işlemleri içerir. Karar Yeter Sayıları: hangi çoğunlukla kabul edileceğine ilişkin kurallardır;

ONAY SAFHASI Onay (ratification) safhası, anayasa değişikliği sürecinin son safhasıdır. Anaysa değişikliği üzerinde kesinleşmeden önce bir defa daha düşünülme imkanı elde edilmektedir. Anayasa değişikliği sürecinde bir onay safhası öngören anayasalar, anayasa değişikliğini onaylama yetkisi ya da devlet başkanına, yada halka vermektedir.

DEVLET BAŞKANIN VETOSU Devlet başkanının onay yetkisinin üş çeşidi vardır; 1. Anayasa değişikliğini parlamentoya iade etmek ve bir kez daha görüşülmesini istemekten ibarettir. Geciktirici veto (suspensive veto, veto susupensif); 2.Güçleştirici veto 3. Mutlak veto (absolute veto, veto absolu)

KURUCU REFERANDUM 2. İhtiyarı halkoylaması. 1. Mecburi 2. İhtiyarı halkoylaması. Kimin isteğiyle yapılırsa yapılsın referandum sonucunda anayasa değişikliği geçerli oyların salt çoğunluğuyla kabul veya reddedilir.

FONKSİYONARI BAKIMINDAN ASLİ KURUCU İKTİDAR İLE TALİ KURUCU İKTİDAR ARASINDA ÖZDEŞLİK İki iktidar arasında fonksiyonları bakımından bir fark yoktur; Her ikisi de aynı fonksiyonu ifa eder; Bu fonksiyon anayasa normu koyma fonksiyonudur. Asli kurucu iktidar ve tali kurucu iktidar olmak üzere iki ayrı kurucu organ vardır; ama sadece tek bir kurucu fonksiyon vardır.

Bu iki iktidarın fonksiyonları bakımından birlikte incelenmelidir. Fonksiyonları itibarıyla iki iktidar arasında özdeşlik vardır; Yani, tali kurucu iktidardan bahsedilirken doğrudan doğruya “kurucu iktidar” denebilir. Kurucu iktidar da, tali kurucu iktidar fonksiyonu itibarıyla bir kurucu iktidardır.

DEVLET KAVRAMI Üç Unsur Teorisi – 1900 yılında Üç unsuru – “insan, toprak, egemenlik” TANIM: “Devlet, belirli bir toprak parçası üzerinde egemen olan belirli bir insan topluluğunun oluşturduğu bir varlıktır.”

İnsan topluğuna hukukta – MİLLET Toprak unsuruna – ÜLKE İktidar unsuruna – EGEMENLİK denir.

Egemenlik, en üstün iktidar demektir. Bir devletin varlığından bahsedebilmek için, insan topluluğunun belirli bir ülke üzerinde en üstün iktidara sahip olması gerekir. Haliyle bu iktidarın da az çok uzunca bir süre devam etmesi lazım.

Bu üç unsur ile devlet tanımları şu şekilde: “Devlet, belirli bir ülke üzerinde egemen olmuş milletin meydana getirdiği bir varlıktır”; “Devlet bir ülke üzerinde yaşayan insan topluluğunun üstün bir iktidara tabi olmak suretiyle oluşturduğu varlıktır”; yada “Devlet, millet, ülke ve egemenlik unsurlarının bir araya gelmesiyle oluşmuş bir varlıktır”.

ÜÇ UNSURUN BİRLİKTE GEREKLİLİĞİ Bir devletin kurabilmesi için üç unsurunun de bir araya gelmesi gerekir.

DEVLET, UNSURLARINA İNDİRGENEMEZ Devlet, kendisini oluşturan unsurlardan birisine indirgenemez. Devlet sadece ülke veya sadece millet veya sadece egemenlik demek değildir. Devlet hukuk düzeninde, kendini oluşturan insanlardan ayrı bir hukuki varlığa sahip bir tüzel kişi olarak kabul edilmektedir.

ÜÇ UNSURUN AYNI DEREEDE ÖNEMİ Devleti oluşturan üç unsurdan diğerine göre daha önemli değildir.

UZUN TANIM: “Devlet, belirli bir insan topluluğunun, belirli bir toprak parçası üzerinde egemen olmasıyla oluşan, hukuki kişiliğe sahip devamlı bir teşkilattır”.

DEVELTİN BİRİNCİ ÖZELİĞİ? TEŞKİLATLANMA; Her devlet bir teşkilata sahiptir; Her devlet, kendi teşkilatını kendi belirleme hakkına sahiptir; Genellikle “YASAMA, YARGI VE YÜRÜTME”

DEVLETİN İKİNCİ ÖZELİĞİ? Hukuki kişiliğe sahip olma; Devlet, bir tüzel kişidir. Hak ve borç sahibi olabilir; Uluslararası ve iç hukukta da geçerli hukuki işlemler yapabilir.

DEVLETİN ÜÇÜNCÜ ÖZELİĞİ? Devamlılık özelliğidir; Devamlı olmalıdır; Az çok uzunca bir süre devam etmelidir.

DEVLETLERİN KURULMASI Devlet, millet, ülke ve egemenlik olmak üzere üç unsurdan oluştuğuna göre bu unsurlardan herhangi birinin kaybı, devletin varlığını sona erdirir. Çoğunlukla egemenlik unsurudur; Egemenliğin kaybı (lose of soverginity) Fesih; Ayrılma veya bölünme Birleşme İhlak Gönüllü iltihak gibi yollarıyla olur.

DEVLETİN HUKUKİ KİŞİLİĞİ İLKESİ Hukukta bu tür kişiliğe “tüzel kişilik (hükmi şahsiyet, personalite morale”) denmektedir. DEVLETİN HUKUKİ KİŞİLİĞİ İLKESİNİN SONUÇLARI SİYASİ SONUÇ HUKUKİ SONUÇLAR İktidarın Kişiselleşmesinin a)Hukuki işlemler yapabilir Önlenmesi b)Malvarlığına sahip olabilir c)Hak ve borç altına girebilir d) Davacı ve davalı olabilir.

SİYASI SONUÇ: İKTİDARİN KİŞİSELLEŞMESİNİN ÖNLENMESİ Yöneticiler, iktidar üzerinde sübjektif bir hak sahibi değildirler; onlar sadece devletin bir görevlisi olarak hukukunun kendilerine tanıdığı yetkileri kullanırlar. Hiç kimse, hiçbir grup, devlet iktidarı üzerinde kişisel bir hak iddia edemez. Devlet iktidarı, münhasıran devletin kişiliğine bağlıdır.

HUKUKİ SONUÇLAR TÜZEL KİŞİDİR; Sadece kamu hukukta değil, özel hukukta da tüzel kişidir; Bu nedenle; A) Hukuki işlemler yapabilir; B) Malvarlığına sahip olabilir; C) Hukuken hak ve borç altına girebilir D) Mahkemeler huzurunda davacı ve davalı olabilir.

DEVLETİN DEVAMLILIĞI İLKESİ Devletin kişiliği ilkesinin bir sonucudur; Devleti oluşturan kişilerin değişmesiyle devlet değişmez; Nesiller değişir, ama devlet aynı devlettir.

ULUSLAR ARASI ANTLAŞMALARIN DEVAMLILIĞI İLKESİ Devlet adına akdettikleri uluslar arası anlaşmalar devletin yöneticileri değiştikten sonra da, uluslar arası hukuk bakımından geçerli ve bağlayıcı olamaya devam ederler. Devlet de, hükümeti veya rejimi değişmiş olsa da, bir tüzel kişi olarak varlığını devam ettirdiğine göre, bu antlaşmalar devleti bağlamaya devam eder.

HUKUKUN DEVAMLILIĞI İLKESİ Devrim, önceki hukuk düzenini geçersiz hale getirmez. Anayasanın altında kalan bütün işlemler, devrimden etkilenmezler; hukuki geçerliliklerini korurlar. Kanunlar, tüzükler, yönetmelikler için bu böyle olduğu gibi, bireysel idari işlemler ve özel hukuk işlemleri için de böyledir. Devrimden önce yapılmış bir sözleşme, devrimden sonra da geçerliliğini korur.

BORÇLARIN DEVAMLILIĞI İLKESİ Belirli bir dönemde, devlet adına yetkili organların yaptığı sözleşmelerle alınan gerek iç, gerekse dış borçlar; gerek hükümet, gerekse rejim değişikliklerinden sonra varlıklarını sürdürmeye devam ederler. Mevcut bir rejimi ihtilal yoluyla deviren yeni rejim, eski rejim döneminde devlet adına alınan gerek iç; gerek dış borçları hukuken inkar edemez.

KAMU ALACAKLARININ DEVAMLILIĞI İLKESİ Bir devletin diğer devletten alacakları ve keza bir devletin vergi gibi kamu alacakları, o devletin devamı olan, diğer bir ifadeyle o devletin yerine geçen, o devlete halef olan devlete geçer.

DEVLETİN FAALİYET ALANI Çok değişik görüşler var; Liberal Görüş: Devlet, mümkün olan en dar alanda faaliyet göstermelidir. Devlet dıştan gelecek saldırılara karşı ülkeyi korumalı, ülkenin içinde düzeni sağlamalı, suçluları cezalandırılmalı ve bireyler arasındaki uyuşmazlıkları çözmelidir. Bu görüş 1930’lara kadar genel olarak benimsenmiş ve uygulanmıştır. “Jandarma devlet”.

MÜDAHALECİ GÖRÜŞLER Kendi içinde: sosyalist ve sosyal demokrat görüşler olarak ikiye ayrılır. 1. SOSYALİST GÖRÜŞ – devlet sosyal ve ekonomik alana müdahale etmeli, özellikle iktisadi hayatı bütünüyle kontrol altına almalıdır. Üretim araçlarının özel mülkiyetini tanımaz. Sosyalist ekonomiler başarısızlığa uğramış.

Özel teşebbüse ve özel mülkiyete karşı değildir; SOSYAL DEMOKRAT GÖRÜŞ Özel teşebbüse ve özel mülkiyete karşı değildir; Ancak devletin sadece iç ve dış güvenlik ve adalet alanda da faaliyet göstermesini öngörür. Devlet, başta eğitim, sağlık, barınma, çalışma gibi alanlarda faaliyette bulunmalı; bu alanlara müdahale etmelidir. 1970’lerden sonra kriz yaşamış, - neoliberal politikaları uygulamaya başlamıştır; (İnglitere –Thatcher, Amerika’da Reagan, Almanya’da Kohl, Türkiye’de Özal) gibi…

DEVLETİN KÖKENİ HAKKINDA TEORİLER ÇEŞİTLİ TEORİLER İLERİ SÜRÜLMÜŞTÜR; Aile Teorisi Biyolojik Kuvvet ve Mücadele Ekonomik İnsanın Akıl ve İradesi

AİLE TEORİSİ Semavi dinlere göre, dünyadaki bütün insanlar, Adem ve Havva’nın oluşturdukları aileden gelmektedir. Aile teorisini savunun düşünürlere göre, devlet, ailenin zamanla büyümesinden ve aynı kandan gelen ailelerin birleşmesiyle meydana gelmiştir. Aristo, Cicero…vs Eleştiri: Aile teorisinin tam doğru olduğunu söylemeye de imkan yoktur. Aile teorisinin tarihsel bir tip olarak mutlak monarşilerle bir ölçüde uyum içinde olduğu söylenebilirse de, bu teori modern devleti açıklamakta tamamıyla yetersiz kalır. Modern devletteki bu benzerliği kurmak mümkün değil.

BİYOLOJİK TEORİ Organizmacı teori de denir; Devlet yaşayan bir organizmadır; İnsandaki beslenme, devlette üretimidir; İnsan vücudundaki yağ birikiminin karşılığı devlette sermaye birikimidir. Platon, Herbert Spencer vs. Eleştiri: İnsan organizması ve devlet organizması da kuşkusuz benzerlikler vardır; Devletin ise üreme yeteneği yoktur.

KUVVET VE MÜCADELE TEORİSİ Kuvvet ve mücadele teorisine göre, devlet, güçlüler ile zayıflar arasındaki kuvvet ve mücadeleden doğmuştur. Devlet, güçlülerin zayıflar üzerinde zorla kurdukları bir baskı teşkilatıdır. Heraklitos, Lukretius, İbn Haldun…. Eleştiri; Tarihte savaş, istila, fetih gibi faktörlerin birçok devletin ve imparatorlukların kurulmasında rol oynadıkları bilenen bir gerçektir. Özellikle tarihte, bazı göçebe toplulukların, yerleşik çiftçi topluluklarına saldırdıkları, onların servetlerini gasp ve yağma ettikleri ve onları egemenlikleri altına aldıkları bilinmektedir.

EKONOMİK TEORİ; MARKSİST DEVLET TEORİSİ Ekonomik teoriye göre, insanlar ekonomik sebeplerin etkisi altında hareket ederler. Karl Marx’tır. Materyalizm felsefesi; Devlet, egen sınıfın sömürülen sınıf üzerindeki baskısının teşkilatlanmasıdır; Devlet, üretim araçları sahiplerinin jandarmasıdır. Üç aşama: 1.proleterya diktatörlüğü 2.Kömünizmin alt aşaması (sosyalist toplum) 3.Kömünizmin üst aşamasıdır.

Jean –Jacques Rousseau DEVLETİN KAYNAĞINI İNSAN AKLINA VE İRADESİNE DAYANDIRAN TEORİ: SOSYAL SÖZLEŞME TEORİSİ Tomas Hobbes, John Locke and Jean –Jacques Rousseau Devleti, tabiat halinden çıkarken insanlar kendileri düşünerek taşınarak yarattılar. O halde devlet, insan aklının ve iradesinin bir üründür.

DEVLETİN UNSURLARI: MİLLET, ÜLKE VE EGEMENLİK Devletin beşeri unsuru: MİLLET İnsanlar olmaksızın bir devletin kurulması mümkün değildir. Büyüklüğünün önemi yoktur; Eğer on milyon kişilik bir insan topluluğu belli bir toprak parçası üzerinde egemen olamıyorsa onlar devlet oluşturamazlar. “Birbirlerine birtakım bağlarla bağlanmış insanlardan oluşmuş topluluğa millet (nation) denir.

OBJEKTİF MİLLET ANLAYIŞI Irksal, dilsel veya dinsel bağlar gibi; Irk Birliği – ırk birliğidir; insanların bir millet oluşturabilmesi ve dolayısıyla bir devlet kurabilmesi için aynı ırktan olmaları gerekir. Dil Birliği - bir millet haline getiren faktör, insanların aynı ortak dili konuşmasıdır; Bu görüş %100 doğru değil (İsviçre, Belçika, Kanada) Din Birliği- aynı dine mensup olmaları gerekir; aynı dinden olan insanlar çeşitli nedenlere ayrı bir millet oluşturduklarını düşünmekte ve ayrı devlet kurmaktadırlar ; (Türkler ve Araplar)

SÜBJEKTİF MİLLET ANLAYIŞI Manevi niteliktedir; Sübjektif anlayışa göre, millet birtakım sübjektif bağlar ile birbirine bağlanmış insanların oluşturduğu bir topluluktur. Milleti oluşturan insanları birbirine bağlayan bu sübjektif bağlar arasında mazi, hatıra, amaç, ideal, istikbal, ülkü birliği gibi hususlar yer almaktadır.

DEVLETİN TOPRAK UNSURU:ÜLKE Ülke olmaksızın bir devletin kurabilmesi mümkün değildir. Ülkenin Kısımları: Ülke, devletin egemenliğine tabi olan ve üzerinde milletin yerleşmiş bulunduğu “üç boyutlu maddi çevre”dir. Ülke 1. kara sahası 2. su sahası 3. hava sahası –üç kısımdan oluşur.

KARA SAHASI Kara ülkesi, devletin egemenliği altıdaki toprak parçasıdır. Kara ülkesi, toprak ve toprak altından oluşur. Kara sahası olmadan bir ülke olamaz; ülkenin temel kısmıdır.

SU SAHASI Ülkenin su sahası; Ülke üç boyutlu olduğuna göre su sahası da üç boyutludur; Su sahası, deniz, boğaz, kanal, akarsu ve göl gibi çeşitli unsurları kapsar. Devlet kıyısında bulunan deniz üzerinde çeşitli miktarlarda egemenlik hakkına sahiptir. 1. Karasuları 2. Bitişik bölge, balıkçılık bölgesi, kıta sahanlığı 3. Açık deniz

HAVA SAHASI Hava sahası (air space) devletin kara ülkesi ve karasularının üzerinde yer alan bütün hava sahasını kapsamaktadır. Ulusal hava sahası denir Devlet kendi ulusal hava sahasında tam ve münhasır egemenliğe sahiptir; Hava sahasının dış sınırı ülkenin karasularının bittiği çizgidir.

DEVLETİN İKTİDAR UNSURU: EGEMENLİK Devlet kudreti unsuru; EGEMENLİK UNSURU Kamu gücü unsuru. Egemenlik kelimesi Latince “en üstün iktidar” anlamına gelen “superanus” sözcüğünden gelir. Jean Bodin’e göre “egemenlik, emredilmeden ve zorlanmadan emretme ve zorlama gücüdür.

EGEMENLİĞİN DEĞİŞİK ANLAMLARI Dış Egemenlik (Bağımsızlık) 1. Devletlerin Eşit Egemenliği 2. İçişlerine Karışamama İç Egemenlik 1. Kendisi (İçeriği) (Kanun Yapmak, Savaş veya Barış İlan Etmek, Yargılama Yapmak, Para Basmak, Vergi Toplamak vs.) 2.Niteliği (Asli, En Üstün, Sınırsız, Bölünemez, Devredilmez İktidar).

DIŞ EGEMENLİK:DEVLETLERİN BAĞIMSILIĞI İLKESİ Dış egemenlik – uluslararası alanında söz konusudur; 1. Devletlerin Egemen Eşitliği İlkesi: Devletlerin eşitliği ilkesidir; Uluslararası hukuk bakımından bütün devletlerin aynı hukuksal statüye sahip oldukları anlamına gelir; Devletlerin egemen eşitliği ilkesi Birleşmiş Milletler Antlaşmasıyla tanınmıştır.

2. İçişlerine Karışmama İlkesi: Uluslararası hukuk bakımından ikinci sonucu ise devletlerin birbirinin içişlerine karışmamamsıdır.

İÇ EGEMENLİK Devletin kendi ülkesi içinde söz konusu olan egemenliğidir. 1. Devlet İktidarının Kendisi Anlamında Egemenlik - Devlet iktidarının kendisini, yani içeriğini, açıkçası yetkileri ifade etmek için kullanılır. 2. Devlet İktidarının Nitelikleri Anlamında Egemenlik 1. Egemen iktidar “asli” bir iktidardır; 2. En üstün iktidar; 3. Sınırsız bir iktidar; 4. Tek ve bölünmez bir bütündür 5. Egemen iktidar devir ve ferağ edilmez.

EGEMENLİĞİN SAHİBİ KONUSUNDA TEORİLER Egemelik teorileri Teokratik Teoriler Demokratik Teoriler 1.Doğaüstü İlahi 1. Milli Egemenlik Teorisi Hukuk Doktrini 2. Providansiyel İlahi 2.Halk Egemenliği Teorisi

TEOKRATİK EGEMENLİK TEORİLERİ Teokratik egemenlik teorileri- Tanrıya aittir; Doğaüstü İlahi Hukuk Doktrini Hem tanrından gelir, hem de egemenliği yeryüzünde çeşitli ülkelerde kullanacak kişileri bizzat ve doğrudan doğruya Tanrı seçer. Providansiyel İlahi Hukuk Doktrini Egemenlik tanrıya aittir. Ancak, egemenliği yeryüzünde kullanan kişiler doğrudan Tanrı tarafından seçilmemiştir. Eleştiri: bu teorileri tanımı gereği, metafizik niteliktedir. Bunların doğrululuğun objektif olarak ispatlanması mümkün değildir.

DEMOKRATİK EGEMENLİK TEORİLERİ Egemenlik artık Tanrıya değil, insana aittir. Yani egemenliğin kaynağı beşeridir. Beşeri egemenlik teorileri demek daha doğru olur. 1. Milli Egemenlik Teorisi Egemenlik millete aittir; Millet halk (people) kavramdan farklıdır; Millet ise sadece bir ülke üzerinde belli bir dönemde yaşayan bireyleri değil, aynı zamanda geçmişte yaşamış olanları ve gelecekte doğacak olanları kapsayan bir kavramdır.

HALK EGEMENLİĞİ TEORİSİ Egemenlik halka aittir; Halk (people) ise, yukarıda da belirtildiği gibi, belirli bir anda yaşayan vatandaşlar topluluğu demektir. Egemenlik halka, yani, halkı oluşturan tek tek her bireye aittir. Egemenlik bölünebilir birşeydir.

Bu iki teoriler arasında farklılık teoriktir. Demokratik Egemenlik Teorilerinin Eleştirisi: Milli egemenlik teorisinde “millet” kavramı oldukça belirsizdir; Millet kavramına geçmiş ve gelecek kuşaklar da dahildir; Ölmüş kişilerin ve daha doğmamış kişilerin iradesi olamaz; O halde “milli irade” kavramı bir fiksiyondan başka bir şey değildir.

DEVLET ŞEKİLLERİ I: MONARŞİ VE CUMHURİYET Bir devlette, devlet başkanlığı görevi veraset yoluyla intikal ediyorsa, o devlet bir monarşidir. Monarşi olmayan her devlet ise cumhuriyettir. Rejimin demokratikliği monarşi veya cumhuriyetin tanımında bir unsur değildir.

MONARŞİ TANIM: “Monarşi, devlet başkanlığının irsi olarak intikal ettiği devlet şeklidir”. Monarşi, Krallık, Hükümdar, Kral, Padişahlık, Saltanat, Sultanlık. Hükümdarın mensup olduğu aileye “hanedan” denir.

MONARŞI ÇEŞİTLERİ Saltanat Haklarının Sınırlanmasına Göre Mutlak Monarşi (Hükümdarın saltanat haklarının kanuni bir sınırlandırılmaya tabi tutulmadığı monarşi türüdür); 2. Meşruti Monarşi (Hükümdarın saltanat haklarının kanuni bir sınırlandırmaya tabi tutulduğu monarşi türüdür). Hükümdarın Tahta Geçiş Biçimine Göre 1. İrsi Monarşi (Hükümdarın saltanat hakkını belirli bir hanedana mensup olmasından dolayı kazandığı monarşi türüdür) 2. Seçimli Monarşi (Hükümdarın saltanat hakkını seçimle kazandığı monarşi türüdür).

Günümüzde mutlak monarşi kalmamıştır – despotizm; Günümüzde mutlak monarşilere (belli bir ölçüde yumuşama olmakla birlikte) Suudi Arabistan, Bhutan, Brunei Sultanlığı ve Swaziland Kralığı olarak gösterebilir. Anayasal monarşi – meşruti monarşi Parlamento vardır; halk tarafından seçilen Parlamento gibi başka organlar da vardır; Hükümdar da bu organlar da yetkilerini anayasadan alırlar. Günümüzde Avrupa ‘da İngiltere, İspanya, Belçika, Hollanda, Danimarka, İsveç, Lüksemburg ve Norveç meşruti monarşi vardır.

İrsi ve Seçimli Monarşiler İrsi Monarşiler; Direkt Hat Sistemi: 1. Kraliyet ailesi; hanedan; usul füru sistemi – hükümdar ölünce yerine çocuğu geçer; Birden fazla çocuk varsa, genellikle en büyük çocuğa saltanat geçer. Buna “primogenitur” sistemi denir. Civar Sistemi: Kardeşten kardeşe veya amcadan yeğene saltanat geçebilir. Baba soyundan – Ana Soyundan İntikal

İnterregnum Yasağı – saltanat kesintiye uğramaz; devlet başsız kalmaz; Din Şartları: bazı monarşilerde kralın belirlenmesinde belirli bir dinden veya mezhepten olma gibi şartlar aranmaktadır. Evlenme İzni: Bütün monarşilerde hanedan üyelerinin evlenmeleri ize bağlıdır. Yaş: Kral olmanın yaş şartı yoktur. Tacın Otomatik İntikali: Kral ölünce veya tahtan feragat edince, taht intikal kuralları gereğince saltanata hakkı olan veliahta kendiliğinden ve derhal geçer.

SEÇİMLİ MONARŞİLER Hükümdar seçimle kazanır; Hükümdarı devletin ileri gelenleri seçer; Seçimli monarşiler, ender görülen bir monarşi çeşididir; Tarihi olarak İngiltere’de 1689 yılında Orange Prensi William III tahta seçilmesi gösterebilir.

CUMHURİYET Dar anlamda tanım: Cumhuriyet Monarşinin Tersidir Monarşi olmayan her devlet ise cumhuriyettir. TANIM: “ Cumhuriyet, devlet başkanlığının irsi olarak intikal etmediği devlet şeklidir. Geniş anlamda Tanım: “Cumhuriyet = Demokrasi” - hukuk devleti, kralsız ve diktatörsüz, Liberal demokrasi.

DEVLET ŞEKİLLERİ II: ÜNİTER DEVLET-BİLEŞİK DEVLET Yapılarına göre devletler Üniter ve Bileşik devletler olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Bileşik devletler de kendi içinde “devlet birlikleri” ve “devlet toplulukları” ikiye ayrılmaktadır. Devlet birlikleri de “şahsı birlik” ve “hakiki birlik” Devlet toplulukları “konfederasyon” ve “federasyon” olmak üzere ikiye ayrılır.

ÜNİTER DEVLET Tek devlet, basit devlet; (Danimarka, Fransa, İrlanda, İngiltere, İspanya, israil, İzlanda, Hollanda, Japonya, Lüksemburg, Norveç, Portekiz, Yunanistan, Türkiye) gibi devletler birer üniter devlettir. TANIM “Üniter devlet, devletin, ülke, millet ve egemenlik unsurları ve keza yasama, yürütme ve yargı organları bakımından teklik özelliği gösteren devlet şeklidir”.

DEVLETİN UNSURLARINDA TEKLİK Üniter devlette Tek ülke, Tek millet Tek egemenlik vardır. Devletin ülkesi tek ve bölünmez bir bütündür. (ülkenin bütünlüğü) ilkesi denir. Basit idare bölümler (il, İlçe) söz konusu olabilir. Aynı anayasa ve aynı kanunlar, aynı hukuk düzeni uygulanır.

Irksal, dilsel, dinsel azınlıkları varlığı tanınamaz; Azınlıkların tanınmaması ilkesi denir, Egemenliğin bölünmezliği ilkesi denir;

ÜNİTER DEVLETİN İDARİ TEŞKİLATİ Merkezi idare; Mahalli idareler olarak ikiye ayrılır. MERKEZİ İDARE 1. Başkent Teşkilatı (Devlet Başkanı, Başbakan, Bakanlar Kurulu, Bakanlıklar) 2. Taşra Teşkilatı (İller (Valililikler), İlçeler (Kaymakamlıklar) MAHALLİ İDARELER Yerel Yönetimler (Bölgeler, İl Özel İdareleri, Belediyeler, Köyler).

BİLEŞİK DEVLET Karma devlet; mürekkep devlet TANIM: “Bileşik devlet, iki veya daha çok devletin sıkı veya gevşek bağlarla birleşmelerinden meydana gelmiş bir devlet çeşididir”.

Bu tür devletlerde, yasama, yürütme ve yargı organlarına sahip ayrı devletler vardır. Bileşik devletlerde birden fazla anayasa, birden fazla hukuk düzeni yürürlüktedir. Bileşik devletler kendi içinde “devlet birlikleri” ve “devlet toplulukları” olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.

DEVLET BİRLİKLERİ Devlet birliği iki ayrı devletin ayrılıklarını az çok koruyarak birleşmesinden meydana gelen devlet şeklidir. 1. ŞAHSİ BİRLİK – iki veya daha fazla monarşik devletin başına aynı hükümdarın geçmesiyle oluşur. 2. HAKİKİ BİRLİK – birden fazla devletin, içişlerinde bağımsızlıklarını koruyarak dış ilişkileri bakımından bir devlet oluşturacak şekilde birleşmelerinden meydana gelir. Tarihsel örnek olarak: Norveç-İsveç Birliği (1815-1905), Avusturya – Macaristan İmparatorluğu (1867-1918) ve İzlanda Danimarka Birliği (1918-1944).

DEVLET TOPLULUKLARI Devlet toplulukları da, iki veya daha fazla devletin bir araya gelerek oluşturdukları bileşik devletlerdir. Bir araya gelen devletlerin aralarındaki bağ, devlet birliklerine (ayni şahsi birlik ve hakiki birliğe) göre daha sıkıdır. Devlet toplulukları kendi içinde “konfederasyon” ve “federasyon” olmak üzere ikiye ayrılır.

KONFEDERASYON TANIM: “Konfederasyon, birden fazla bağımsız devletin uluslar arası hukuki kişiliklerini muhafaza etmek şartıyla belli bir amaçla, özellikle ortak savunmalarını sağlamak üzere kurdukları bir devlet topluluğudur”. Konfederasyon bir uluslararası antlaşmayla kurulur.

Üye devletlerin ayrılma hakkı; Devletler bağımsız birer devlet niteliğini korurlar; Bir devlet olarak görmek mümkün değil; Tüzel kişiliği yoktur; Devletlerin üzerine bir zorlama gücüne sahip değildir; Tek organı meclistir; Konfedere devletlerin delegeleri vardır; Örneklerden en eski İsviçre Konfederasyonundur (1291-1848).

FEDERASYON (FEDERAL DEVLET) TANIM: “Federasyon, uluslararası kişiliğe sahip bir merkezi devlet (federal devlet) ile uluslararası kişiliğe sahip olmayan bölgesel devletlerin (federe devletlerin) aralarında güvenceli bir yetki paylaşımı yaparak oluşturdukları devlet topluluğudur”.

Federasyonda iki tür devlet vardır; Merkezi ve bölgesel devletler; Merkezi devlete federal devlet denir. Yetki paylaşımı “mülki” (yersel, territorial) düzeydedir. Federal devletin uluslararası kişiliği vardır; federe devletlerin ise uluslararası kişiliği yoktur; Yetki paylaşımı güvencelidir;

FEDERASYON – KONFEDERASYON KARŞILAŞTIRMASI Federasyon ile konfederasyon arasında şu farklar var; 1. Kaynak – federasyon anayasayla kurulur; 2. Üye Devletler Arasındaki Bağın Niteliği- federasyonda anayasal niteliktedir, konfederasyonda ise akdidir. 3. Ayrılma Hakkı – federasyonda ayrılma hakkı hukuken yoktur; Bir federe devletin federasyondan ayrılı ayrılmayacağına fiilen karar verilir. 4. Zorlama Gücü 5. Dış İlişkiler –uluslararası hukuk bakımından sadece federal devletin hukuki kişiliği vardır; 6. Vatandaşlık – federasyonda iki tür vatandaşlık vardır, fakat uluslararası hukukta sadece federal devletin vatandaşlığı dikkate alır.

FEDERAL DEVLET- ÜNİTER DEVLET KARŞILAŞTIRMASI 1.Devlet Sayısı – üniter ise – tek, federal ise iki tür devlet vardır. 2. Hukuk Düzeni Sayısı – üniter devlette tek bir hukuk düzeni vardır, federasyonda birden fazla hukuk düzeni vardır. 3. Yasama, Yürütme, Yargı Organları Sayısı – üniter tek organı, federasyonda – hem federal devletin hem de her federe devletin kendi yasam, yargı ve yürütme organları vardır; 4. Yetki Paylaşımı – üniter ise merkezi idare ile mahalli idareler arasında kanunla yapılır, federal devlet ile federe devletler arasındaki yetki paylaşımı anayasayla yapılmıştır.

FEDERASYON (FEDERAL DEVLET) Federasyon kelimesi – sözleşme – birleşme demektir. Dernekler, devlet de birleşerek bir federasyon kurmaktadırlar. Örneğin: Rusya Federasyonu. FEDERASYONUN DEVLET YAPISI 1. Federal Devlet – merkezi devlet, ulusal düzey’de bulunur; ABD; Federal Alman Cumhuriyeti, üst üste gelme durumu vardır; federal düzeydir; federe düzeydir; 2. Federe Devletler – federasyonun alt düzeyinde yer alan ve federasyonu oluşturan devletlere “federe devlet” veya “bölgesel devlet” denir.

FEDERAL DEVLET Federasyonu oluşturan devlet türlerinden biridir. Tüzel kişiliği vardır; İnsan, ülke ve egemenlik olmak üzere uç unsurdan oluşmuştur. İnsan unsurunu vatandaşlık bağıyla bağlı olan insan topluluğu oluşturur. Toprak unsurunu federe devletlerin topraklarının bütünü oluşturur Has egemenliği vardır.

FEDERAL DEVLETLERDE YASAMA ORGANI