KAN ŞEKERİ (GLİKOZ) Kan Şekerindeki değişiklikler Fizyolojik artış: [-Dolaşımdaki adrenalin artışına bağlı ani artışlar, -Devamlı egzersiz nedeniyle artışlar, - Heyecan sitres korku durumunda artışlar] Fizyolojik azalış: [-Gebelikten dolayı, -diabetik annelerin yeni doğan çocuklarında şiddetli hipoglisemi olabilir, - Doğum sonrası düşüşler ] Patolojik artış (Hiperglisemi): [-Diabet hastalığı, - Cushing sendromu (Kortizol hormonunun olağanın üstünde bir düzeyde olduğu durumlarda ortaya çıkan belirtiler bütünüdür), -Dolaşımdaki adrenalin miktarının artması, -Hipofiz bezinden kaynaklanan aşırı büyüme (Devlik), -Akut pankreatit, -Bazen nefrit (böbrek iltihabı) ve üremilerde]
Patolojik azalışlar (Hipoglisemi): [-Aşırı insülin artışı, -insülin antagonistlerinin(birbirinin etkisini nötr hale getiren maddeler için kullanılır) noksanlığı, -glikojen eksikliği, -karaciğer hastalıkları, -gelişim bozuklukları ] Glukoz Tayin Metodları 1- Kolorimetrik metodlar Oksidasyon redüksiyon metodları: Şekerlerin indirgenme özelliğine dayanan metodlardır. - Folin-Wu Metodu ve Somogy Nelson Metodu bu pensibe göre uygulanan metodlardır. Ortotoluidin Metodu: Glukoz ortotoluidin ve asetik asit ısıtıldığında mavi-yeşil renkli kompleks oluşturur. Rengin şiddeti ölçülerek analiz sonucu belirlenir.
2- Enzimatik metodlar Glukoz Oksinaz Metodu: Mantarlardan elde edilen glukoz oksinaz havadaki oksijeni kullanarak glukozdan glukonik asit ve hidrojen peroksit (H2O2) oluşturur. Peroksit fenolik maddelerle renkli bir kompleks oluşturur. Rengin şiddeti ortamdaki glukoz miktarı ile orantılıdır. Bu metoda enzimatik kolorimetrik metodda denir. b) Hekzokinaz Metodu (Enzimatik Ultraviyole): Glukoz yanında fruktoza da etki eden bir metoddur.
KANDA ÜRE Üre miktarındaki patolojik değişiklikler A- Arttığı Haller Pre-renal olanlar : ( Yanıklar, şok, kronik siroz, metalik zehirlenme, barsak tıkanması, lösemi, gut, dizanteri, kolera) Renal olanlar : (Akut ve kronik nefitler, böbrek tüberkülozu) Post-renal olanlar : (Üreter tıkanmalar, prostat büyümesi) B- Azaldığı Haller Karaciğer yetmezliği, karaciğer nefrozu
1. NPN (Protein olmayan azot) Tayini Üre Tayin Metodları Kan üresi NPN (Protein olmayan azot) Üre B.U.N. (Kan üre azotu) şeklinde tayin edilir. 1. NPN (Protein olmayan azot) Tayini Kowarsky Metodu: Gazometrik metod Ürenin hipobromitle reaksiyonu sonucu açığa çıkan azot gazının hacminden üre miktarı hesaplanmasına dayanan bir metoddur. 2. Üre Tayini A- Enzimatik Kolorimetrik Metod = Üreaz Metodu(Berthelot Metodu)
Prensibi: Üre üreaz ile amonyak ve karbondioksite parçalanır Prensibi: Üre üreaz ile amonyak ve karbondioksite parçalanır. Amonyak bazik ortamda fenol ve hipoklorit ile mavi renkli bir bileşik olan indofenolü oluşturur. Rengin şiddeti kolorimetrik olarak okunur. B- Enzimatik Ultraviyole Metod: Prensibi: Üre üreaz ile amonyak ve karbondioksite parçalanır. Amonyak ketoglutaratla birleşerek glutamatı oluşturur. Bu yolla üre miktarı hesaplanır. B.U.N (Kan Üre Azotu) Üre miktarı üre azotu üzerinden de bulunabilir. BUN tayininin üre tayininden fazla bir üstünlüğü yoktur. Her ikisinin verdiği değer hemen hemen aynıdır. Ancak kan üre azotunun daha güvenilir olduğu düşüncesi ile bir çok laboratuvarda kullanılmaktadır.
KREATİNİN Kreatinin fosfokreatin tarzında kas kasılmasında önemli rol oynar. İstirahat halindeki kasta ATP’den fosfokreatin, hareket halindeki kasta ise fosfokreatinden ATP sentezlenir. ATP nin hidrolizi sonucu açığa çıkan enerji ile de kas kasılması sağlanmış olur. Genellikle üre miktarını artıran her hastalıkta kreatinin miktarı da artar. Kan kreatininin arttığı patolojik haller: 1) Nefritler 2) İdrar yolları tıkanması 3) Renal yetmezlikler 4) Barsak tıkanmaları 5)Konjestif kalp yetmezliği
Kreatinin Tayini Kolorimetrik ve kinetik olmak üzere iki şekilde yapılır. Ancak her ikisinin de çalışma prensibi aynıdır. Tek fark kinetik çalışmanın daha kısa sürede yapılmasıdır. Prensibi: Kreatinin alkali ortamda pikrik asitle portakal sarısı bir kompleks oluşturur. Rengin şiddeti kreatinin konsantrasyonu ile orantılıdır. Buna Jaffe reaksiyonu adı verilir. Direk Kretinin Yöntemi Bu metod Jaffe reaksiyonunun Heinegard ve Tiderstrom modifikasyonuna göre geliştirilmiştir. Bu yöntemde borat kullanılmıştır.
KANDA BİLİRUBİN Bilirubin eritrositlerin parçalanması sonucu açığa çıkan hemoglobinin HEM kısmında (Demir atomu ihtiva eden kısım) teşekkül eder. Serumda bilirubinin arttığı haller: A-Direk artış 1) Safra yolları tıkanması 2) Hepatosellüler sarılık 3) Kolestatik sarılık B-İndirekt artış Hemolitik sarılık Fizyolojik sarılık Herediter sarılık Bilirubin Tayin Metodu Prensibi: Bilirubinin diazo reaktifi ile verdiği renkli bileşiklerin renk şiddetinin tayinidir.
KANDA TOTAL KOLESTROL Kan kolestrol seviyesi kolestrolemi tabiri ile ifade edilir. Kolestrolün artmasına hiperkolestrolemi azalmasına hipokolestrolemi adı verilir. Kolestrolün arttığı haller: a) Ateroskleroz (atardamarları etkileyen bir hastalık) b) Karaciğer hastalıkları c) Böbrek hastalıkları d) Diyabet hastalığı e) Hipotroidi f) Lösemi g) Eklempsi ( gebelik zehirlenmesi )
Kolestrol Tayini Kolestrolün azaldığı haller: a) Hipertroidizm b) Karaciğer hastalıkları c) Anemiler d) Hemofililer e) İnfeksiyonlar Kolestrol Tayini Kolestrol, kimyasal metodlarla veya enzimatik olarak tayin edilebilir. Salkowsky Reaksiyonu: Kolestrol kloroformlu ortamda H2SO4 ile kırmızı renk verir. Liebermann- Burchard Reaksiyonu: Kolestrol kloroformlu ortamda sülfirik asit + asetik asit ile yeşil renk meydana getirir. Deproteinizasyonlu Kolorimetrik Metod (Zak Metodu) : Asetik asit ile eritilmiş kolesterolün demir-3 klorür ve sülfürik asit ile verdiği ve miktarla orantılı olan kırmızı menekşe renk reaksiyonuna dayanır. Enzimatik Metod: Önce serbest kolestrol elde edilir. Kolestrol oksidaz oksijen kullanarak H2O2 oluşumu sağlar.H2O2 çeşitli bileşiklerle renkli kompleks oluşturur. Meydana gelen renkli kompleks 500 nm’de okunur.
KANDA TOTAL LİPİD TAYİNİ Total lipid tayini ile serumda mevcut tüm lipidler tayin edilir. Total Lipid Tayini Total lipid tayininde kullanılan iki metod vardır. Bunlar; Sülfo vanilik asit metodu : Lipidler sülfirik asit ve fosforik asitli ortamda vanilinle pembe renk verirler. Kunkel Fenol metodu
LİPOPROTEİNLER Lipoproteinler lipidlerin plazmada taşınma şekilleridir. Lipoproteinlerdeki protein olan apolipoproteinler (apoproteinler), apo A, apo B, apo C, apo D, apo E gibi adlandırılırlar. Lipoproteinler, elektroforez, ultrasantrifüj, ultrafiltrasyon ve elektron mikroskobik yöntemlerle birbirlerinden ayrılırlar. Ultrasantrifüjdeki yoğunluklarına göre lipoproteinler, şilomikronlar, VLDL (çok düşük dansiteli lipoprotein) , LDL (düşük dansiteli lipoprotein) , HDL (yüksek dansiteli lipoprotein) , Lp (a) şeklinde alt gruplara ayrılırlar.
HDL-KOLESTROL TAYİNİ Prensip: Serumdaki VLDL, LDL ve varsa şilomikronlar çöktürülür. Üstte kalan kısımda kolestrol tayini yapılır. Bu HDL kolestroldür. HDL kolestrol tayininde 3 çeşit çöktürücü kullanılır. Fosfotungstik asit + MgCl2 Dekstan sülfat + MgCl2 veya MgSO4 Sodyum heparin + MnCl2 Serum trigliserit konsantrasyonu 400 mg/dl’yi geçtiği durumlarda HDL dışındaki lipoproteinlerin çökmesi yetersiz olur ve sonuçlar hatalı (yüksek) çıkar.
LDL-KOLESTROL TAYİNİ LDL-kolestrol hazır ticari kitlerle tayin edilebildiği gibi Friedewal formülüne göre de hesaplanabilmektedir. TG (trigliserit) LDL-Kolestrol= Total kolestrol - - HDL-Kolestrol 5 Serum trigliserit miktarı % 400 mg’dan fazla ise bu formül kullanılamaz.
Patolojik Hallerde plazmada bulunan proteinler C-Reaktif Proteini (CRP) Amiloid Alfa-fetoprotein (AFP) Karsinoembriyonik antijen (CEA) Kriyoglobulin Patojenik hallerde idrarda bulunan protein: Bences-Jones Proteini
Plazmada proteinlerinin Başlıca Fonksiyonları Kanın osmotik ve onkotik basıncının sağlanması Plazmada bulunan birçok maddeyi ilgili yerlere taşıma Plazma suyunu damar yatağı içinde tutma Asit baz dengesinin idamesinde, amfoterorganik bileşiklerin olmaları sebebiyle önemli bir tampon görevi görürler. Kanın süspansiyon stabilitesinin devam ettirilmesinde görevlidirler. Bütün dokuların protein ihtiyacını temin ederler. Organizmayıçeşitli enfeksiyonlara ve birçok zararlı maddeye karşı korurlar.
Akut Faz Proteinleri Enfeksiyon ve benzeri durumlarda bazı kan proteinlerinin konsantrasyonu hızla artar. Özellikle enfeksiyonların akut dönemlerinde bu artış daha da belirginleşir. Bu tip proteinlere akut faz reaktanları veya akut faz proteinleri adı verilir. Enfeksiyonların akut dönemlerinde değil de daha sonraki dönemlerinde artan proteinlere ise geç akut faz reaktantı adı verilir. Böyle durumlarda akut faz reaktantları artarken bazı kan proteinleri miktarı azalır. Bu proteinler; Prealbumin Albumin Alfa 1 Globulinler [ Alfa 1-Antitripsin (AAT), Alfa 1 Asit Glikoprotein] Alfa 2 Globulinler [Alfa 2- Makroglobulin (AMG), Haptoglobin, Seruloplazmin] Beta-Globulinller [Transferrin, Beta 2- Mikroglobulin, Hemopeksin, Fibrinojen, Ligandin]