Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

A TİPİ KİŞİLİK BOZUKLUKLARI

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "A TİPİ KİŞİLİK BOZUKLUKLARI"— Sunum transkripti:

1 A TİPİ KİŞİLİK BOZUKLUKLARI

2 PARANOİD KİŞİLİK BOZUKLUĞU
A. Genç erişkinlik dönemimde başlayan ve değişik koşullar altında ortaya çıkan, başkalarının davranışlarını kötü niyetli olarak yorumlayıp sürekli bir güvensizlik ve kuşkuculuk gösterme. 1. Yeterli bir temele dayanmadan başkalarının kendisini sömürdüğünden, aldattığından veya kendine zarar verdiğinden kuşkulanır. 2. Dostlarının veya iş arkadaşlarının kendine olan bağlılığı veya güvenirliği üzerine yersiz kuşkuları vardır. 3. Söylediklerinin kendisine karşı kötü niyetle kullanılacağından yersiz korkuları olduğundan başkalarına sır vermek istemez. 4. Sıradan sözlerden, olaylardan aşağılandığı veya kendisine gözdağı verildiği şeklinde anlamlar çıkarır. 5. Sürekli kin besler. 6. Karakterine ve itibarına saldırıldığı yargısını taşır ve öfke ve karşı saldırıda bulunur. 7. Haksız yere eşinin sadakatsizliği ile ilgili kuşkulara kapılır.

3 Özellikleri Diğer insanları temelde sahtekâr, üçkağıtçı, manipülatif olarak görülürler. Diğer insanların kendi işlerine karıştıklarına, kendilerini aşağıladıklarına inanırlar. Diğerlerinin arkalarından gizli işler çevirdiklerine inanırlar. "İnsanlar eninde sonunda beni inciteceklerdir." "İnsanlara güvenilmez. Beni her zaman sömüreceklerdir." "İnsanlar beni rahatsız etmeye kızdırmaya çalışacaklardır." "Onlara öfkelenme, sana yaptıklarını yap." "Bana yönelik herhangi bir aşağılama, ne kadar hafif olursa olsun, cezalandırılmalıdır." "Uzlaşma yapmak teslim olmaktır.“ gibi şemaları vardır. Geçinilmesi çok zor insanlardır. "Eğer dikkatli olmazsam, insanlar beni kötüye kullanabilirler, sömürebilirler, manipüle edebilirler." "Eğer arkadaşça davranırlarsa, beni kullanmaya çalışıyorlardır." "Uzak dururlarsa, arkadaş olmadıklarının kanıtıdır.“ gibi inançları bulunmaktadır.

4 Olası bir sömürülmeye karşı kızgınlık, algılanan bazı tehlikeler karşısında sürekli anksiyete temel duyguları arasındadır. Kendisini suçsuz karşı tarafı hep suçlu bulur Gizlice manipüle edilmek, kontrol edilmek, aşağılanmak, ayırımcı muameleye tabi tutulmak vb korkuları vardır. Önyargılıdırlar. Hiperaktivite ve sürekli tetiktelik. Kuşkuculuk, yüzleştiricilik ve bir süre sonra sözünü ettikleri düşmanca muameleye maruz kalmak tipik davranışları arasındadır. Kapalı kutu, pireyi deve yapan, kıskanç,tartışmacıdırlar. "Tetikte ol." "Kimseye güvenme." "Gizli amaçlar ara." "Aldatılma." "Her zaman kendini en kötüsü için hazırla." "Yakınlıktan kaçın. Eğer insanlara çok yakınlaşırsan, zayıflıklarını keşfederler." "Güçlü insanların yanında uyanık ol. Sana zarar verebilirler.“ gibi stratejilerle hareket ederler.

5 Sebepleri Sanrılı bozuklukla genetik bir ilişkisi olduğu ileri sürülmüştür. Daha çok kabul gören neden; kuşkucu tutum ve düşüncenin hastanın iç dünyasının açığa çıkması korkusundan ve incinme duygularından kaynaklandığı şeklindedir. Yansıtma mekanizmasının bir neden olmamakla birlikte semptom oluşumunu oldukça akla yakın bir biçimde açıkladığı da genellikle kabul edilir. Ailenin mantıkdışı ve aşırı baskıcı ezici nitelikteki öfkesinden çocuğun bu duygularla özdeşip bu saldırganlığın karşıdan geldiğini düşünmesi Kendilerini yetersiz, aşağılanmış ve yardım edilmez hissettikleri, bu duyguların etkisini hissetmemek için çevreyi suçlama

6 Ayırıcı Tanı Olağan dışı koşullar altında bulunan insanlarda ve işitme engellilerde kuşkuculuk ve güvensizlik sık görülür. Bunları kişilik özelliği saymamak gerekir, çünkü çevresel koşullar normale döndüğünde genellikle kaybolur. Sanrılı bozukluklar ve paranoid kişilik bozkluğu; Sanrılı bozuklukta perseküsyon ve kıskançlık sanrıları vardır. Paranoid şizofrenide ise bunların yanı sıra garip sanrılar ve varsanılar gibi başka psikotik bulgular da görülür. Ancak paranoid kişilik bozukluğunda hastanın kuşkuculuğu, kıskançlığı ya da referans fikirleri sanrı düzeyinde değildir.Bunlar daha çok sanrı taslakları biçimindedir. Paranoid kişiliklerde gerçeği değerlendirme yeteneği sanrılı bir hastada olduğu kadar bozuk değildir. PKB vakaları sanrılı bozukluk geliştirmeye daha yatkındırlar.

7 Şizotipal kişilik bozukluğu ve paranoid kişilik bozukluğu;
Şizotioal kişilik bozukluğunda da kuşkuculuk ve güvensizlik bir karakter özelliği olarak bulunabilir. Fakat PKB’nda bulunmayan garip ve büyüsel düşünce sıradışı algısal yaşantılar ve garip konuşma da vardır. Başka kişilik bozukluklarından ayrılması zor olabilir. Bunun nedenlerinden biri aynı hastada sıklıkla birden çok kişilik bozukluğunun bulunabilmesi; bir de farklı kişilik bozukluklarının ortak özellikler gösterebilmesidir. PKB ile bir arada en sık görülen kişilik bozuklukları narsistik, çekingen, borderline, şizotipal ve şizoidd’ir.

8 Tedavi PKB olan kişiler kişilik özellikleri nedeniyle hekime pek başvurmazlar. Kendilerinde ruhsal bir bozukluk olduğunu kabul etmezler ve tedavi özerilerine öfkelenirler. Ancak başka bir komplikasyon gelişirse hekime getirilebiliriler. Hekime güvenmedikleri ve sırlarını vermek istemediklerinden terapötik iletişim kurmak zordur. Yine de terapist açık ve dürüst davranarak hastanın güvenini kazanmayı denemelidir. Tedavide nadiren de olsa kısa süreli ilaç tedavisinden yararlanılabilir.

9 ŞİZOİD KİŞİLİK BOZUKLUĞU
Şizoid kişilik bozukluğu tanısı yaşam boyunca sosyal çekingenlik gösteren hastalara konur. Bunlar insan ilişkilerinde yetersiz, içe dönük, donuk, kısıtlı afektleri ile dikkat çekerler. Şizoid kişilik bozukluğu olan kişiler başkalarından daha tuhaf, izole veya yalnız görünürler Genel nüfusta %7,5 oranında görülmektedir. Bozukluğun cinsiyet oranı bilinmemektedir, ancak bazı çalışmalarda kadın-erkek oranı 2/1 olarak bulunmuştur. (E>K)

10 DSM-IV’de Şizoid kişilik bozukluğu için daha özgül hale getirilen tanı ölçütleri şunlardır:
A. Aşağıdakilerden en az dördünün olması ile belirli, genç erişkinlik dönemimde başlayan ve değişik koşullar altında ortaya çıkan,sürekli toplumsal ilişkilerden kopma ve duyguların anlatımında kısıtlı olma örüntüsü, 1. Ailenin bir parçası değilmiş gibi davranır; yakın ilişkiye girmez ve yakın ilişkilerden zevk almaz Çoğunlukla tek bir etkinlikte bulunmayı tercih eder. 3. Cinsel deneyim yaşamaya karşı oldukça ilgisizdir. 4. Çok az etkinlikten zevk alır. 5. Yakın arkadaşı ve sırdaşı yoktur. 6. Övgü ve eleştirilere karşı ilgisiz kalır. 7. Duygusal soğukluk, kopukluk veya tekdüze bir duygulanım gösterir. B. Şizofreninin, psikotik özellikler gösteren bir duygudurum bozukluğunun veya başka bir psikotik bozukluğun gidişi sırasında ortaya çıkmamaktadır ve genel tıbbi bir durumun doğrudan fizyolojik etkilerine bağlı değildir.

11 Özellikleri Kendi kendilerine yettiklerine ve yalnız yaşayabileceklerine inanırlar. Hareketli, bağımsız ve tek başına yapılan işlerde başarılı olacaklarını düşünürler. Kararlarını kendibaşlarına verip sürdürebileceklerine inanırlar. Diğer insanlara her işe burunlarını sokan, rahatsız edici. Yakınlığı, diğer insanların kendilerini kontrol edeceği bir durum olarak görürler. "Temelde yalnız biriyim." "Diğer insanlarla yakın ilişkilerden pek hayır gelmez ve içinden çıkılmaz sonuçlara yol açar." "Yakın ilişkiler özgürlüğümü engeller.“ gibi şemalara sahiptirler "Eğer çok yakınlaşırsam insanlar çengel atarlar." "Tam anlamıyla özgür ve hareketli olmazsam mutlu olamam.“ gibi inançları vardır. "Çok yaklaşma." "Mesafeni koru." "Kendini verme." "Olabildiğince diğer insanlardan uzak kal." "Belli işler için biraraya gelip (mesleki faaliyetler, seks) daha sonra uzak dur.“ gibi stratejilerle hareket ederler. Kendi halinde bir yaşam tarzı seçmek. Kimseye karışmamak, kimsenin sorumluluğunu almamak tipik davranışlarıdır. Mesafelerini korudukları sürece hafif bir keder duygusu yaşayabilirler. Yakın bir lişkiye zorlanırlarsa, anksiyeteleri çok artabilir.

12 Sebepleri Şizofreni ile genetik bir ilişkisi olduğu eskiden beri düşünülmüştür. Ancak böyle bir ilişki varsa bile şizotipal kişilik bozukluğunda olduğu kadar belirgin değildir. İçedönüklüğün genetik olarak geçiş göstermeye eğilimli olduğu bilinir. Psikodinamik açıdan erken dönemlerde annenin yokluğu ya da yetersizliği sonucu obje ilişkilerinin normal gelişim basamaklarına erişememesinin şizoid kişiliğe yol açtığı ileri sürülmüştür.

13 Ayırıcı Tanı Şizoid kişilik bozukluğu en çok şizotipal ve çekingen kişilik bozukluğu ile karışır. Şizotipal kişilik bozukluğunda da toplumdan uzaklaşma ve duygusal küntlük bulunur fakat fazladan düşünce, konuşma ve davranış gariplikleri ile olağandışı algısal yaşantılar da vardır. Çekingen kişilik bozukluğunda da toplumdan uzaklaşma görülür. Fakat bu kişiler gerçekte insan içine girmek isterler ne var ki beğenilmeme ya da eleştirilme korkusuyla yapmazlar. Şizofreniden farkı sanrılar, varsanılar, katatonik davranış gibi psikotik bulguların olmayışıdır.

14 Tedavi Bu kişiler tedavi için hekimlere pek başvurmazlar. Ancak üste eklenen bir hastalık ya da tablonun ağırlaşmasına neden olan bir yaşam sorunu olursa hekime gelir ya da getirilirler. Tedavilerinde bireysel ve grup terapilerinden yararlanılabilir. Psikoterapi denenecekse hastanın hekimle arasında dilediği kadar mesafe bırakmasına izin vermek gerekir Destekleyici tutumlar ve topluma girmeyi ödüllendirme gibi davranışçı teknikler kullanılabilir.

15 ŞİZOTİPAL KİŞİKLİK BOZUKLUĞU
Şizotipal kişilik bozukluğu hastalar alabildiğine tuhaf veya yabancı kişilerdir. Bireysel düşünce, garip fikirler, referans fikirleri, illüzyonlar ve depersonalizasyon şizotipal kişilerin her gün ki dünyasının bir parçasıdır. Genel popülasyonun %3 kadarında görülür. Cinsiyet oranı bilinmemektedir

16 DSM-IV’de Şizotipal kişilik bozukluğu için daha özgül hale getirilen tanı ölçütleri şunlardır:
A. Aşağıdakilerden en az dördünün olması ile belirli, genç erişkinlik dönemimde başlayan ve değişik koşullar altında ortaya çıkan, bilişsel veya algısal çarpıklıkların ve alışılmışın dışında davranışların yanı sıra yakın ilişkilerde rahatsızlık duyma ve yakın ilişkilere girebilme becerisinde yetersizlikle kendini gösteren, toplumsal ve kişilerarası yetersizliklerin olduğu sürekli bir örüntüdür. 1. Referans fikirler. 2. Davranışı etkileyen, kültürü ile uyumlu olmayan acayip inanışlar, büyüsel düşünceler. 3. Olağandışı algısal yaşantılar, bedensel yanılsamalar. 4. Acayip düşünüş ve konuşma biçimi. 5. Kuşkuculuk ya da paranoid düşünce. 6. Uygunsuz ya da kısıtlı duygulanım. 7. Acayip, kendine özgü davranış veya görünüm. 8. Yakın arkadaş ve sırdaşların olmaması. 9. Azalmayan aşırı toplumsal anksiyete, paranoid korkular. B. Şizofreninin, psikotik özellikler gösteren bir duygudurum bozukluğunun veya başka bir psikotik bozukluğun gidişi sırasında ortaya çıkmamaktadır ve genel tıbbi bir durumun doğrudan fizyolojik etkilerine bağlı değildir.

17 Özellikleri Kendilerinin tehlikelere açık olduğunu düşünürler. Sezgilerinin güçlü olduğuna inanırlar. Her an başkaları tarafından sömürüleceklermiş gibi bir duygu yaşarlar. "Bende bir eksiklik var." "Ben diğerlerinden farklıyım." "Tuhafım.“ gibi şemaları bulunmaktadır. "Yakın ilişkiler tehlikeli olduğu için uzak durulmalıdır." "Eğer kendimi sürekli olarak kollamazsam, başıma bir iş gelebilir.” gibi inançlara sahiptirler. "Kontrol edemediğim sosyal ortamlardan uzak durmalıyım." "Hep tetikte olup gelebilecek tehlikeleri sezmeye çalışmalıyım.” gibi stratejilerle hareket ederler. İncitilmek, zarar görmek, zayıflıklarının ortaya çıkması gibi korkulara sahiptirler. Tuhaf giyinir, kendi kendilerine konuşurlar. Yabancılara yaklaşmazlar. Sadece gerektiğinde iletişim kurarlar. Gaipten sesler duyarlar. Doğaüstü güçleri olduğuna inanırlar. Batıl inançlara düşkündürler. Çok soyut konuşurlar. Yaygın bir anksiyete, "hiçlik" ve "yokluk" temaları ağır bastığında depresyon yaşarlar.

18 Sebepleri En önemli neden kalıtım olarak görülmektedir. Şizotipal kişilik bozukluğunun şizofreni ile akrabalığı yalnızca klinik tabloların benzerliğinden ibaret değildir. İkisi arasında genetik bir bağ da vardır. Şizotipal kişilik bozukluğu olan hastaların şizofreni geliştirme riski (%10-20) sağlıklı insanlardan çok daha yüksektir. Şizofreni ile ilişkili olduğu ileri sürülen bazı biyolojik ve psikolojik test sonuçları şizotipal kişilik bozukluğunda da benzer şekilde pozitif bulunmuştur. Ailede şizofreni olması da şizotipal kişilik bozukluğunun genetik olduğunu kanıtlar niteliktedir.

19 Ayırıcı Tanı Göz önüne alınması en önemli bozuk şizofrenidir.
Şizotipal özellikle şizofreninin rezidüel formuna çok benzer. Rezidüel şizofrenide hasta bir zamanlar aktif bir psikotik dönem geçirmiştir ve şimdiki tablo o dönemin bir kalıntısıdır. Şizotipal kişilik bozukluğunda ise hasta böyle bir aktif psikoz süreci yaşamamıştır. Ancak pratikte ayrım zor olabilir.

20 Tedavi ŞTBK olan hastalar kendi kişilik özellikleri için tedaviye gelmezler; ancak kısa psikotik dönemler, anksiyete gibi semptomlar ortaya çıktığında hekime başvurabilirler. Tedavide psikoterapiden ve ilaçtan yararlanılabilir. İlaç tedavilerinde tedavi uzun süreceğinden dozlar düşük tutulmalıdır ve düzenli uygulanmalıdır. Psikoterapi açısından ise rehabilitasyon amacına yönelik destekleyici yaklaşımlardan başka yapacak bir şey yoktur.


"A TİPİ KİŞİLİK BOZUKLUKLARI" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları