Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

ÖNYARGI Hazırlayan Hüsnü Çeşmeci Nisan 2008.

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "ÖNYARGI Hazırlayan Hüsnü Çeşmeci Nisan 2008."— Sunum transkripti:

1 ÖNYARGI Hazırlayan Hüsnü Çeşmeci Nisan 2008

2 Önyargı, “yeterli bilgi edinmeden, hemen bir karara varmak, bir çeşit taraf tutmak” olarak ele alındığında, hem sahibine ve hem de muhatabına zarar veren bir beyin faaliyetidir. Böyleleri; “Serbestçe düşünemez” ve “barışçı görüşme” yapmayı bilmez; çünkü, önyargılıdır ve saldırgandır… Önyargı bir sonuçtur; sebebi, beynimize günlük hayatta doldurduklarımızdır. Bunlardan bazılarını biz yüklerken çoğu isteğimiz dışında başkaları tarafından yüklenir… Başkalarının yükledikleriyle verdiğimiz kararların (önyargıların) doğruluğunu çoğu zaman test de etmediğimize/edemediğimize göre, sonuçlarına katlanmamız gerekir… NİÇİN BU KONU SEÇİLDİ?

3 ÖNYARGI ÖNYARGILI OLMAK
Önyargı için, “Yetersiz / yanlış bilgilere dayanarak önceden oluşturulmuş görüş” tanımlaması yaparsak, “negatif önyargı”lılar sadece kendilerine değil, topluma da zararlı olacak demektir. İNSANA AİT BİR ÖZELLİK DAHA... Yargı ve önyargı, sadece insan beynine mahsus bir “beyin faaliyeti”dir… Beyin ilk temaslarda (“ilk intiba”larında) savunma mekanizması olarak önyargıya varır. Bu ön karar başka verilerle doğrulanabilmişse “koruyucu / faydalı olmuş” diyebiliriz. Tersine; doğru olmamış ve kalıcı yargı haline getirilmişse sahibine ve muhatabına “zarar vermiş”, demektir. ÖNYARGI, GENELDE "KARŞI OLMAK" DEMEKTİR Önyargının muhatabı birey, toplum veya ideolojik bir yapı olabilir. Günlük hayatta nesnelere karşı da önyargı örnekleri görebiliriz… Önyargı, “yanında olmak / taraftar olmak” veya “karşı olmak” şeklinde kendini gösterirse de, halk arasında önyargı genelde, “karşı olmak” biçimiyle kullanılmaktadır… Bizde önyargıyı “KARŞI OLMAK” yönüyle KULLANACAĞIZ. KARŞIYIM "İNSANLARIN ÖN YARGILARINI PARÇALAMAK, BİR ATOMU PARÇALAMAKTAN DAHA ZORDUR." (Einstein)

4 ZAMANLA DÜŞÜNCELERİNDE
BAZI İNSANLAR KİŞİNİN KENDİ DÜNYASINDA YAŞAMASI BAZI İNSANLAR Dışarıdan gelen tüm fikirlere karşı içe kapanmayı tercih edenler, kendi ürettiği fikirlerle kafası içinde bir dünya kurar ve orada yaşar. Bu öyle bir dünya ki, tek yaşanacak yer orasıdır… ZAMANLA DÜŞÜNCELERİNDE DİNAZORLUK OLUŞUR. ● Kendi doğruları dışındaki tüm fikirleri dışlar. ● Kendine sorduğu sorular kendi doğrularına uygun sorular olduğundan kendini hep tutarlı sanır. Onun için “sorun olanlar” başkalarıdır… ● Çevreye at gözlüğü ile baktığından normal sayılamaz. BU KİŞİLERLE SAPLANTILARININ DIŞINDAKİLERİ KONUŞMAK HEMEN HEMEN İMKÂNSIZDIR. ÖNYARGILARIMIZ, KENDİ TERCİHLERİMİZ Mİ? İnsan içinde bulunduğu toplumda çocukluktan itibaren aldıklarını (kendisine verilenleri) kararlarında temel taşları olarak kullanır. Bir diğer ifade ile; kararlarının alt yapısı başkaları tarafından oluşturulur. Örnek mi? Okul hayatı, yazılı ve görsel medya, sokaktaki insanlar vs. onu devamlı etkiler ve yönlendirir. Bu sebeple; Sanıldığının aksine; önyargılar sahiplerinin malı değildir.

5 TOPLUMUN MALI Gösterilen filmde: ZENCİ BEYAZI DÖVMÜŞTÜ
TOPLUM BAZI KONULARDA DAİMA ÖNYARGILIDIR Önyargının oluşmasındaki en büyük etmenler; çevre, medya ve ailedir. Özellikle çocuklar çok duyarlıdır. Onlar fikirleri sorgulamadan kabul ederler ve hafızalarında saklarlar. Yetişkin olunca da bunları kullanırlar. Şuuraltının neyle dolu olduğu bu bakımdan önemlidir. Bir Örnek: Amerika’da Yapılan Bir Araştırma İçinde beyaz ve zencilerin olduğu bir gruba “zencilerin beyaz polisleri dövdüğü” bir film dakika gösterilir. Günün sonunda aynı gruba “seyrettikleri filmden akıllarında kalanları anlatmaları” istenir. SEYİRCİLERİN ÇOĞUNLUĞU “BEYAZ POLİSLERİN ZENCİLERİ DÖVDÜĞÜNÜ” SÖYLER. Gösterilen filmde: ZENCİ BEYAZI DÖVMÜŞTÜ İŞİN DOĞRUSU YORUM: BİREYİN KAFASINDA ÖNCEDEN OLUŞMUŞ KALIPLAR HEMEN DEĞİŞMEZ.

6 ÖNYARGILARIMIZI SORGULAMAKTAN KAÇINMAK, KENDİMİZDEN KAÇMAKTIR.
ZİNCİRİ GİZLİ KÖLE OLMAK Emperyalistler, “sömürebilmek” için dün “ateşli silahları” kullanırken; bugün, yığınların “algılarını değiştirmek” suretiyle (beyinleri empoze önyargılarla dolu olanlar kolay kolay gerçekleri göremeyeceklerinden) daha kalıcı ve ucuza yönetmeyi başardılar. Bir diğer ifade ile; toplumları kendi lehlerine ve karşıtlarının aleyhine önyargılı yaparak bir tür gönüllü esir hale getirdiler. İçinde bulunduğumuz yüzyıl bunun şahididir. Yap... Yapma... Sev... Sevme... TEST EDEBİLMEK Toplum ve onu oluşturan bireyler bir şekilde oluşturulmuş önyargılarının “doğru olmama ihtimali”ni düşünüyorlar mı? Sanmam, yargılarını “test edebilmek” herkesin işi değildir; hele, önyargıyı oluşturan ortamın içinde bulunmaya devam ediliyorsa. Ülkemizde belirli bir kesimin önemli bir oranının “paranoyak” noktasına gelmiş olması bu iddiamızın ispatı olabilir… ÖNYARGILARIMIZI SORGULAMAKTAN KAÇINMAK, KENDİMİZDEN KAÇMAKTIR. BUGÜNÜN YİĞİDİ KİLİTLERDEN - ZİNCİRLERDEN KURTULMA ÇABASI GÖSTERENDİR.

7 DİYALOG YAKINLAŞTIRIR
ÖNYARGI, HERKESİN İÇİNE DÜŞEBİLECEĞİ BİR ÇUKURDUR Değişik kesimlerle ilişkisini kaybeden insanın düşüncelerinde (zamanla) “tutuculuk” başlar. Böyle bir süreç; onu, başkalarına karşı önyargılı olmaya götürür. Bunu aşmanın yolu, “ilişki esnekliğini” kaybetmemek; yani, değişik kesimlerden kopmamak, onlarla fikir alış-verişi yapmak, onlara ait yazılı ve görsel medyayı izlemektir… Eğer bir önyargıya sahipseniz, sadece bu inancınızı destekleyen davranışları kabullenirsiniz. Bu size başkalarını “haksız yere yargılama” alışkanlığı kazandırır. BU İSE İYİ BİR DİYALOGUN ÖNÜNDEKİ ENGELDİR. Sizden farklı düşünenlere ilgi gösteriniz. Onaylamasanızda farklı olan görüşlerine saygı duyunuz. Dışa Açılmak Gerekir DEĞİŞİK KESİMLERLE İLİŞKİ KURMAK, DIŞA AÇILMAKTIR.

8 Akıllı insan şeytanın tuzaklarına yakalanmayandır…
NEFİS-AKIL KAVGASI Bir hastalığa çare bulmak için yapılan çalışmalarda kullanılana “pozitif akıl”, kimyasal silah yapımında kullanılana “negatif akıl” diyebiliriz. İNSANDA; "POZİTİF AKIL" İLE "NEGATİF NEFİS", DAİMA ÇATIŞMA HALİNDEDİR. Şeytan vardır ve insanın en büyük düşmanıdır… Bir insan bir yargıya varmak istediğinde şeytanın kendisini “tahrik edici” (vesvese verebilme) özelliği ile yanlış kararlara yönlendirebileceğini unutmamalıdır. Ateistler, sekülerler kabul etmese de şeytanın insan davranışları üzerinde “isteyenine (kötü) yol gösterici özelliği” vardır. Akıllı insan şeytanın tuzaklarına yakalanmayandır… Nefis olmasa neslin devamı sağlanamaz. Cinsellik, nikah altında tatmin edilirse “pozitif nefis”, nikahsız cinsellikte kullanılırsa “negatif nefis” diyebiliriz. Beyinde cazip fikirler üreterek, insanı olumsuzluğa teşvik eder. NEFİS / ŞEYTAN Örnek: Yalan söyle, kaytar, boş ver, sana ne, koy cebine, düşman olsana vb... Bunların galip gelmesi halinde, ruh kötü yönde etkilenir. Yalan, dedikodu, entrika vb. bir hak olarak algılanıp kullanılır. Sonuçta kişi kendine ve çevresine (çoğu zaman farkında olmadan) zarar verir. Sıkışırsa “Ne olmuş yani” savunması yapar. Doğruyu söyler, bedene acı gelse de önerir. AKIL Örnek: Çalış, üret, yardım et, helal et, bağışla, izinsiz alamazsın, sevsene vb... BU KONUNUN CİDDİYETİ KAVRANMALIDIR. Şeytanın ve nefsin "baskınlığı" kişide HASETLİK duygusunu ve/veya KÖLE İTAATİ'ni ön plana çıkarır.

9 HASETLİK 1. EVRE 2. EVRE KÖLE İTAATİ
(Yıkım Kültürü) Başkalarına karşı beslenen HASETLİK DUYGUSU, önyargı doğurur. ÖNÜNÜN KESİK OLDUĞU KANAATİ OLUŞURSA ÖRNEK Memur amirinin makamına ulaşmak için çalışır 1. EVRE POZİTİF ( + ) DUYGU Amirinin ayağını kaydırmak, kendinden aşağıya çekmek ister 2. EVRE KISKANÇLIK DUYGUSU, DİYALOGLA TERBİYE EDİLMELİDİR. AKSİ HALDE HASETLİĞE DÖNÜŞÜR. NEGATİF ( - ) DUYGU KÖLE İTAATİ (Hiçbir Sorun Yok Kültürü) İtaat adına farklı fikirleri / görüşleri bastırmak, içe kapanmaya sebep olur. Verim düşer. Bastırılmış duygular zaman içinde patlayarak sistemi çökertir. Kopuş ile küçülme meydana gelir. GİRDİĞİ YERİ ÇÖKERTMEDEN ÇIKMAZ. KÖLE İTAATİ ve HASETLİK BİR VİRÜSTÜR

10 Cehennem’de bütün çukurların başına,
BİR HİKAYE Cehennem’de bütün çukurların başına, “kimse yukarı çıkıp kaçmasın” diye birer Zebani dikilmiş. Sadece Türklerin bulunduğu çukurun başında Zebani yokmuş. “Neden?” diye sormuşlar. Zebaniler, “Türkler nasıl olsa kendi içlerinden birisi yukarı tırmanınca, onu ayaklarından tutup aşağı çekiyorlar” demiş. KEŞKE BÖYLE HİKAYELERİ DOĞURACAK "HASETLİK" BU TOPLUMDA OLMASA...

11 ÖNYARGISIZ BİRLİKTE YAŞAMA
KATLANMA BİRLİKTE YAŞAMANIN KURALLARI SAYGI DUYMA HAKARET ETMEME İNEK DENİLEN HAYVANI ÖRNEK Hindular kutsar ve hiç dokunmaz. Biz kullanırız, zamanı gelince “keser” yeriz. ● Müslüman, yakınında Hindu varsa; onun ineğe karşı davranışını inanç özgürlüğü açısından kabullenir ve katlanır. ● Komşusu Hindu’nun hatırına kendi ineğini kutsamaz. Onu “çalıştırır” veya “keser yer”. ● Hindu da, “ineği niye kestin” diyemez. YORUM Komşulukta canavarlaşmaya gerek yok. HOŞGÖRÜNÜN OLMADIĞI TOPLUMLARDA: YÖNETİCİ, “ÖNYARGI”DIR…

12 YAPILAN HATAYI KABULLENEBİLMEK...
ÖN YARGI BİR TARAF TUTMA BİÇİMİDİR ve HATA YAPTIRIR KABUL EDİLEN HATA, DOĞRUYA ATILAN İLK ADIMDIR. Bunu sağlamanın yolu önyargı taşımadan herkese evrensel doğruları taşımak olmalıdır. Sonuç mu?... BİTİRİRKEN İyi fikirler, meşale gibidir. Her biri, sonsuz meşaleyi ateşleyebilir. DOĞRU OLDUĞUNA İNANDIĞINIZ FİKİRLERİNİZİ MÜMKÜN OLDUGUNCA ÇOK KİMSE İLE PAYLAŞIN, YAYILACAKTIR...

13 Faydalandıklarıma teşekkürlerimle...
Her şeyin görevini doğru yaptığı dünyada İnsanın da görevini doğru yapması beklentisiyle Sağlık ve mutluluklar dilerim. Faydalandıklarıma teşekkürlerimle... Hüsnü Çeşmeci Nisan 2008


"ÖNYARGI Hazırlayan Hüsnü Çeşmeci Nisan 2008." indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları