Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

KARACİĞER KARACİĞERİN FİZYOLOJİK ANATOMİSİ KARACİĞER DOLAŞIMI

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "KARACİĞER KARACİĞERİN FİZYOLOJİK ANATOMİSİ KARACİĞER DOLAŞIMI"— Sunum transkripti:

1

2 KARACİĞER KARACİĞERİN FİZYOLOJİK ANATOMİSİ KARACİĞER DOLAŞIMI
KARACİĞERİN METABOLİK FONKSİYONLARI

3

4

5 KARACİĞERİN FİZYOLOJİK ANATOMİSİ
Ağırlığı erişkinde gr. Uzunluğu cm.Genişliği ve Yüksekliği cm. KC diafragma ile komşu konveks yüzü (facia diaphragmatica), iç organlarla komşu konkav yüzü(facia viseralis) vardır. Önde ve sağda bu iki yüzü birleştiren keskin kenara margo inferior arkadaki künt ve yuvarlak kenara da margo dorsalis denir.

6 KC’in iç organlarla komşu olan yüzünde üç oluk bulunur
KC’in iç organlarla komşu olan yüzünde üç oluk bulunur. Enine durumda olan ve iki yan oluğu birbiriyle birleştiren orta oluğa KC kapısı (porta hepatis) denir. Buradan KC ’e giren çıkan kan damarları, safra yolları, sinirler ve lenf damarları geçerler. Bu üç oluk KC ’in alt yüzünü dört loba ayırır. Sağ oluğun sağında bulunan kısma sağ lob, sol oluğun solundakine sol lob, porta hepatis ’in önündeki parçaya lobus quadratus arkasındakine lobus kaudatus denir. En genişi ve kalını sağ lobdur.

7

8

9 KC ’in fonksiyonel ünitesi birkaç milimetre uzunluğunda 0
KC ’in fonksiyonel ünitesi birkaç milimetre uzunluğunda mm çapında lobüldür. KC de lobül bulunur. KC lobülleri hepatik venlere, oradan da V.Cavaya boşalan bir santral ven etrafındaki yapılardan oluşur. Venöz sinüzoidlerin etrafında iki çeşit hücre vardır: 1- Tipik endotel hücreleri 2- Büyük Kupffer hücreleri.

10 Venöz sinüzoidleri çeviren endotel hücrelerin de yaklaşık 1 mikron çapında çok geniş porlar bulunur.
Endotel hücreleriyle KC hücreleri arasındaki çok dar doku aralığına Disse aralığı denir. Endotelin büyük porları nedeniyle plazmadaki maddeler sebestçe Disse aralığına geçebilirler.

11 Karaciğer lobulü İntralobüler ven Hepatocyte Kupffer hücresi Sinusoid
Safra kanalikulü Safra yolağı Hepatic arterin dalı Portal venin dalı

12

13

14 KARACİĞER DOLAŞIMI Vücuttaki diğer organlar yalnız arteriyel sistemden kan sağladığı halde, KC iki sistemden 1- A.hepatika yolu ile arteriyel sistemden 2- V.porta yolu ile splanik alandan gelen portal sistemden kan alır. KC den bir dakikada geçen kan miktarı ortalama 1450 ml kadardır. Bunun 1100 ml’si portal dolaşımda, 350 ml’si A.hepatika dolaşımında akar.

15 A. hepatika kanı KC de bağ dokusunu ve özellikle safra kanallarını beslemeye hizmet eder, parankimayı beslemesi yoktur. KC içinde V. porta gittikçe ufak dallara ayrılarak ilerler, en son ve en ufak dalları KC lobülü etrafında bir halka meydana getirir. V. sentralisler toplanarak V. hepatikayı meydana getirirler ki bu da V. kava inferiora dökülür.

16

17

18 KC Damarlarında Basınç ve Direnç:
KC.den v. kavaya dökülen hepatik vende basınç hemen hemen 0 mmHg , KC.e gelen portal vende ise ortalama 9 mmHg'dir. Hepatik damar direncini artıran en yaygın neden karaciğer sirozudur.

19 KC de Kanın Birikimi, Hepatik Konjesyon:
KC deki venöz akışta basıncın artması kanın KC sinüzoidlerinde birikimine, böylece tüm KC ’in aşikar şişmesine yol açar. KC , hepatik venöz basınçtaki 4-8 mmHg'lık bir yükselme ile ml. kan depolar. Hepatik konjesyonun en yaygın nedeni kalp yetmezliğidir.

20 Karaciğerden Lenf Akımı
Hepatik sinüzoidlerin porları proteinlerin kolayca Disse aralarına geçmelerine elverişli olduğundan, KC den gelen lenf akımı 100 ml'de yaklaşık 6 gr. konsantrasyonda protein içerir Dinlenim koşullarında vücutta oluşan lenfanın yaklaşık yarısı karaciğerden gelir.

21 Hepatik venöz basınç normalin 3-7 mmHg üzerine çıktığı zaman lenfaya transüda akışı artmaya başlar, KC kapsülünün dış yüzünden karın boşluğuna da sızma olur. Hepatik venöz basınç mmHg'ya çıkarsa, lenf akımı normalin 20 katına yükselir. KC ‘in yüzeyinden sızan sıvı o derece artar ki karın boşluğunda büyük miktarda serbest sıvıya neden olur. Bu assit olarak adlandırılır.

22 Karaciğer Dokusunda Makrofaj Sistemi
KC sinüzoidlerinin iç yüzlerinde, kan akımınına doğru uzanan pek çok Kupffer hücresi vardır. Bu hücreler çok yüksek fagositik aktivite göstererek portal venöz kandaki bakterilerin % 99'nu, hatta fazlasını kan KC sinüzoidlerinden ayrılmadan tutarlar.

23 KARACİĞERİN METABOLİK FONKSİYONLARI
Karbonhidrat Metabolizması 1- Glikojen depolama, 2- Galaktoz ve fruktozu glikoza çevirme, 3- Glikoneojenez, 4- Karbonhidrat metabolizmasının ara ürünlerinden bir çok önemli kimyasal maddelerin oluşturulması.

24 2- Lipo-proteinlerin çoğunun oluşumu,
Yağ Metabolizması 1- Diğer vücut fonksiyonları için enerji sağlayacak yağ asitlerinin büyük bir hızla oksidasyonu, 2- Lipo-proteinlerin çoğunun oluşumu, 3- Büyük miktarda kolesterol ve fosfolipid sentezi, 4- Büyük miktarlarda karbonhidrat ve proteinin yağa dönüşümü.

25 Protein Metabolizması
1- Amino asitlerin deaminasyonu, 2- Üre oluşumu ile amonyağın vücut sıvılarından uzaklaştırılması, 3- Plazma proteinlerinin oluşumu, 4- Vücuttaki metabolik olaylar için önemli amino asitlerin ve öteki maddelerin birbirine dönüşümleri.

26 KARACİĞERİN DİĞER METABOLİK FONKSİYONLARI
Vitaminlerin Depo Edilmesi Kan Pıhtılaşması ile Karaciğerin İlişkisi Demir Depolanması İlaçların, Hormonların ve Öteki Maddelerin Karaciğer Tarafından Atılması

27 BİLİRUBİNİN SAFRA İLE ATILMASI
Biluribin çok toksik bir maddedir. Safra yoluyla atılması KC ‘in en önemli fonksiyonlarındandır. Eritrositler 120 günlük yaşamları sonunda doku makrofajları tarafından fagosite edilir. Hemoglobin ilk olarak globin ve heme ayrılır ve hem halkası açılarak; a- Serbest demir, kanda transferrinle taşınır b- Dört pirol çekirdeği düz bir zincir yaparak safra pigmentlerini oluşturur.

28

29 Hemoglobin ilk olarak globin ve heme ayrılır.
serbest bilirubin derhal plazma albuminine kuvvetle bağlanır ve bu bileşik kan ve interstisyel sıvılarla iletilir. Bu bilirubine, plazma proteinine bağlı olduğu halde konjuge bilirubin den ayırmak amacıyla hala serbest bilirubin denir. Ürobilinojen Oluşumu ve Akıbeti: Barsaklara geçen bilirubinin yaklaşık yarısı bakteriler tarafından suda kolay eriyen ürobilinojene çevrilir. Ürobilinojenin bir kısmı barsak mukozasından kana absorbe edilir. Bunun büyük kısmı karaciğerden tekrar barsağa çıkarılır, yüzde 5'i de böbreklerden idrara atılır. Hava ile temas eden idrarda, ürobilinojen ürobiline oksitlenir. Feçeste de oksitlenerek sterkobiline çevrilir.

30 İKTER "İkter-sarılık" teriminin anlamı vücut dokularının sarıya boyanmasıdır. Böylece deri ve derin dokular sararır. Genellikle, ikter nedeni ekstrasellüler sıvılarda fazla miktarda serbest ya da konjuge bilirubin bulunmasıdır. Normalde serbest ve bileşik şekilleri içeren plazma bilirubin konsantrasyonu 0.5 mg/100 ml kadardır. Bazı anormal koşullarda da 40 mg/100 ml'ye kadar yükselir. Deri konsantrasyon normalin üç katına yani 2 mg/100 ml'ye çıktığı zaman sararmaya başlar.

31 Sarılığın ençok rastlanan nedenleri
1- Hemolitik ikter :Eritrosit yıkımının artmasıyla bilirubinin hızla kana geçmesi. 2- Tıkanma (obstrüktif) ikteri :Safra kanallarının tıkanması veya karaciğer hücrelerinin haraplanmasıyla normal miktardaki bilirubinin bile gastrointestinal sisteme çıkarılmamasıdır. Hemolitik ikterde Tıkanma Sarılığı Arasında Ayırıcı Tanı: Van den Bergh testi adı verilen basit bir testle plazmadaki serbest ve bileşik bilirubini ayırmak mümkündür.

32 KARACİĞER TARAFINDAN SAFRA SEKRESYONU;SAFRA SİSTEMİNİN FONKSİYONLARI
Karaciğerin önemli fonksiyonlarından biri, ml/gün olan safra salgılamaktır. Safranın iki önemli fonksiyonu vardır. 1- Yağların sindirim ve emilimi Safradaki safra asitleri iki etki gösterir. a. Büyük yağ partiküllerinin lipaz tarafından daha küçük parçalara ayrılması,emülsifiye edilmesi b. Yağ sindiriminin son ürünlerinin barsak mukoza membranından taşınması ve emilimine yardım ederler. 2- Kandan yıkım ürünlerinin (bilirubin,kolesterol gibi) atılması.

33 SAFRA SEKRESYONUNUN FİZYOLOJİK ANATOMİSİ
KC den safra salgılanması iki aşamada gerçekleşir; 1- Hepatositler tarafından hepatik hücrelerin arasındaki küçük safra kanaliküllerine salgılanır. 2- Safra daha sonra, interlobüler septumlara doğru akar. Burada kanaliküller terminal safra kanallarına dökülür ve daha sonra giderek daha büyük kanallara dökülerek sonunda hepatik kanal ve koledok kanalına ulaşır. Buradan da ya doğrudan duodenuma ya da sistik kanal yoluyla safra kesesine yönelir.

34 SAFRANIN DEPOLANMASI VE KONSANTRE EDİLMESİ
Safra kesesinin hacmi ml dir. 12 saatlik safra salgısı (~450 ml) safra kesesinde depolanabilir. Bu işlem safra içeriği konsantre edilerek (yaklaşık 5 kez) sağlanır. Safra maksimum 20 kez konsantre edilebilir.

35 SAFRA KESESİNİN BOŞALMASI
Barsaklarda yağlı besinlerin bulunması safra kesesini boşalmaya sevkeder. Boşalmanın ana nedeni safra kesesi duvarının ritmik kontraksiyonu ile birlikte oddi sfinkterinin gevşemesidir. Kontraksiyonunu başlatan en güçlü uyarı kolesistokinindir. Vagus ve asetilkolin salgılayan diğer enterik sinir lifleri tarafından da uyarılır. Safra kesesi depoladığı konsantre safrayı kolesistokinine cevap olarak duodenuma boşaltır.

36

37 İNSANDA HEPATİK KANALDAKİ SAFRANIN BİLEŞİMİ (Ganong- 545)
Su % 97.0 Safra Tuzları % 0.7 Safra Pigmentleri % 0.2 Kolesterol % 0.06 İnorganik Tuzlar Yağ asitleri % 0.15 Lesitin % 0.1 Yağ Alkalen fosfataz ....

38 Katı maddelerin yüzdesi 2-4 10-12 Safra tuzları (mmol/L) 10-20 50-200
İNSANDA HEPATİK KANALDAKİ SAFRA İLE SAFRA KESESİNDEKİ SAFRANIN KARŞILAŞTIRILMASI Hepatik kanal safrası Safra kesesi safrası Katı maddelerin yüzdesi 2-4 10-12 Safra tuzları (mmol/L) 10-20 50-200 pH

39 YAĞ SİNDİRİMİ VE EMİLİMİNDE SAFRA TUZLARININ FONKSİYONU
KC den hergün yaklaşık 0.6 gr safra tuzu sentezlenir. Safra tuzlarının ön maddesi kolesteroldür. Kolesterol kolikasit ve kenodeoksikolik aside dönüşür daha sonra da glisin ve taurin ile birleşip gliko- ve tauro-konjuge safra tuzlarını oluştururlar. Safra tuzları iki etkiye sahiptir. 1- Emülsifiye edici ve deterjan etkisi. 2- Yağ asitlerinin, monogliseritlerin, kolesterol ve diğer lipidlerin barsak kanalından emilimine yardımcı olmak. Bu etkiyi miçel kompeksleri oluşturarak yaparlar.

40 SAFRA TUZLARININ ENTEROHEPATİK DOLAŞIMI
Safra tuzlarının yaklaşık %94 ’ü ince barsaktan absorbe olur. Bunun yarısı difüzyon,yarısı aktif transport ile olur. Daha sonra portal kana girerek karaciğere geçerler. Bu tuzların tamamı karaciğerde ilk geçişte venöz sinüslerden hepatik hücrelere absorbe olurlar ve safraya sekrete edilirler. Safra tuzları feçesle atılmadan önce 18 kez tekrar dolaşmış olur. Safra tuzlarının bu dolaşımına enterohepatik dolaşım denir.

41 SAFRA TAŞI OLUŞUMU Safra tuzları kolesterolden oluşur ve safra tuzlarının sekresyonu sırasında günde 1-2 gr kolesterol safraya sekrete edilir. Kolesterol saf suda hemen tamamen çözünmezdir. Safradaki safra tuzları ve lesitin kolesterole fiziksel olarak bağlanarak çözünür olan ultramikroskobik miçeller oluştururlar. Anormal koşullarda kolesterol çökebilir ve kolesterol taşları oluşumuna yol açabilir.

42 Safra taşı oluşumu

43 Safra asitlerininin salgılanması ve enterohepatik dolaşım

44


"KARACİĞER KARACİĞERİN FİZYOLOJİK ANATOMİSİ KARACİĞER DOLAŞIMI" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları