Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

OTİZM NEDİR ? Edirne 2003.

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "OTİZM NEDİR ? Edirne 2003."— Sunum transkripti:

1 OTİZM NEDİR ? Edirne 2003

2 1943 Otİzm LEO KANNER İletişim
(Sınırlı) İlgi ve yineleyici davranışlar OTİZM Sosyalleşme

3 OTİZMİN GÖRÜLME SIKLIĞI NEDİR ???

4 OTİZMİN GÖRÜLME SIKLIĞI
ABD Hastalıkları Önleme ve Kontrol Merkezi (CCD) verilerine göre 68 çocuktan 1 i Otizm tanısı almaktadır. 10000/1 2014 68/1

5 NEDENLERİ NELERDİR ??? PSİKOJENİK
Duygusal etkenler ve yetiştirme biçimi Çocuğun çevresinden öğrendiği özel davranışlar bütünü DAVRANIŞSAL Beynin bazı fonksiyonlarını yerine getirememesi ORGANİK Doğuştan gelen zihinsel kavramaya ait bir eksiklik KAVRAMSAL

6 İLK BELİRTİLERİ NELERDİR
Sosyalleşme Ekolali Konuşma ve Konuşma Başlatma Oyun Becerileri

7 İLK BELİRTİLERİ NELERDİR
İletişim Göz Kontağı Akran Etkileşimi Duygu ve İfadeleri Anlama

8 İLK BELİRTİLERİ NELERDİR
İlgi ve Etkinlikler Yineleyici ve Takıntılı Hareketler Katı Rutinler Sahip Olma Nesne, Ses ve Koku Duyarlılığı

9 SOSYAL ETKİLEŞİM SORUNLARI Sosyal etkileşim için gerekli sözel olmayan davranışlarda yetersizlik • Sıra dışı göz kontağı özellikleri: Göz kontağı hiç kurmamak, çok kısa süreli kurmak yada alışılmadık biçimde kurmak. Örneğin, birden bire gözlerini karşısındakinin gözlerine dikmek ve kaçırmak gibi. • Jest ve mimik kullanımında sınırlılık: Konuşurken çok az jest ve mimik kullanmak. • Başkalarına yaklaşmada sıra dışı özellikler: Sosyal ortamların gerektirdiği mesafeyi ayarlayamamak: Başkalarına fazla yakın ya da uzak durmak. • Ses kullanımında sıra dışılık: Konuşurken alışılmadık ses kalitesi ve vurgu özellikleri göstermek.

10 Yaşa uygun akran ilişkileri geliştirememek • Arkadaşlık kurmakta zorlanmak: Çok az sayıda arkadaşa sahip olmak ya da hiç arkadaş edinememek. • Akranlarla etkileşimde bulunmamak: Kendi yaşıtlarıyla oynamada, konuşmada vb. çok isteksiz davranmak. Örneğin, yalnızca kendisinden çok küçük ya da büyük kişilerle etkileşimde bulunmak. • Yalnızca özel ilgilere dayalı ilişkiler geliştirmek: Belli kişilerle, yalnızca belli ilgilere dayalı olarak (favori konularda) etkileşimde bulunmak. • Grup içinde etkileşimde bulunurken zorlanmak: İş birliğine dayalı oyunların kurallarına uymakta zorlanmak.

11 Başkalarıyla zevk, başarı ya da ilgi paylaşımında sınırlılık • Yalnız olmayı tercih etmek: Başkalarının, genellikle aile üyeleriyle ya da arkadaşlarıyla birlikte yaptığı pek çok şeyi (TV izlemek, yemek yemek, oyun oynamak vb.) yalnız başına yapmayı yeğlemek. • Belli olay ya da durumlara başkalarının dikkatini çekme çabası göstermemek. Örneğin; şaşırtıcı bir durum karşısında başkalarına işaret etmemek, bir şey başardığında başkalarıyla paylaşmamak vb. • Sözel övgü karşısında tepki vermemek: Başkalarının kendisine yönelttiği övgü sözleri ya da sözel onaylamalar karşısında çok az tepki vermek ya da hiç tepki vermemek. Örneğin, hoşnutluk belirtisi göstermemek.

12 İLETİŞİM SORUNLARI Dil gelişiminde gecikme • İki yaşından büyük olup da tek bir sözcük bile söylememek. • Üç yaşından büyük olup da iki sözcüklük basit ifadeler (‘Baba git.’ vb.) kullanmamak. • Konuşmaya başladıktan sonra basit bir dil bilgisi yapısı kullanmak ya da belli yanlışları tekrarlamaya devam etmek. Karşılıklı konuşmada zorluk • Karşılıklı konuşma başlatmada, sürdürmede ve sonlandırmada önemli sorunlar göstermek: Örneğin; bir kez konuşmaya başlayınca konuşmayı uzun bir monolog şeklinde sürdürmek ve karşısındakilerin yorumlarını göz ardı etmek. • Konuşma konularında seçicilik: Kendi favori konuları dışındaki konularda çok zor ve isteksiz olarak konuşmak.

13 Sıra dışı ya da yinelenen dil kullanmak • Başkalarının kendisine söylediklerini tekrarlamak. • Televizyondan duyduklarını ya da kitaplardan okuduklarını, ilişkisiz zamanlarda ve bağlam dışı olarak yinelemek. • Kendisinin uydurduğu ya da yalnızca kendisine anlam ifade eden sözleri tekrarlamak. Gelişimsel düzeye uygun olmayan oyun • Senaryolu oyunlarda sınırlılık: Oyuncaklarla evcilik, okulculuk, doktorculuk vb. hayali oyunlar oynamamak. • Sembolik oyunlarda sınırlılık: Bir nesneyi başka bir nesne olarak (küpü mikrofon olarak vb.) kullanarak oyun oynamamak. • Oyuncaklarla alışılmadık biçimlerde oynamak. Örneğin; topu zıplatmak yerine sürekli olarak bir eliyle vurmak, legoları birbirine takıp bir şeyler yapmak yerine sıraya dizmek vb. • Sosyal oyunlara ilgisizlik: Küçük yaşlardayken, ‘ce-e’ vb. sosyal oyunlara karşı ilgi göstermemek.

14 SINIRLI/TEKRARLAYICI İLGİ VE DAVRANIŞLAR Sınırlı alanda, yoğun ve sıra dışı ilgilere sahip olmak • İlgi takıntıları: Bazı konulara karşı aşırı ilgi duymak ve başka konuları dışlayarak sürekli o konularla ilgili konuşmak, okumak, ilgilenmek vb. istemek. • Bazı sıra dışı konulara aşırı ilgi duymak. Örneğin; astrofizik, uçak kazaları ya da sulama sistemleri. • İlgi duyduğu konularla ilgili ince ayrıntıları anımsamak: Kendi favori konularındaki en ince ayrıntıları bile ezbere bilmek. Belli düzen ve rutinlere ilişkin aşırı ısrarcılık • Belli etkinlikleri her zaman belli bir sırayla yapmak istemek: Örneğin, arabanın kapılarını hep aynı sırayla kapatmak. • Günlük rutinlerde değişiklik olmamasını istemek. Örneğin; eve gelirken hep aynı güzergahı izlemek ya da eve geldiğinde önce televizyonu açıp sonra tuvalete gitmek. • Günlük yaşamdaki değişiklikler karşısında aşırı tepki göstermek: En ufak bir değişiklik karşısında aşırı kaygılanmak ya da öfke nöbeti yaşamak. • Değişiklikleri daha kolay kabullenebilmek için meydana gelecek değişikliklerle ilgili önceden bilgi sahibi olmaya gereksinim duymak.

15 Tekrarlayıcı (kendini uyarıcı) davranışlar • Sıra dışı beden hareketleri: Parmak ucunda yürümek, çok yavaş yürümek, kendi ekseni etrafında dönmek, durduğu yerde sallanmak, farklı bir beden duruşuna sahip olmak vb. • Sıra dışı el hareketleri: Ellerini sallamak, parmaklarını gözlerinin önünde hareket ettirmek, ellerini farklı biçimlerde tutmak vb. Nesnelerle ilgili sıra dışı ilgiler ve takıntılar • Nesneleri sıra dışı amaçlarla kullanmak: Örneğin, oyuncak arabanın tekerleklerini çevirmek ya da oyuncak bebeğin gözlerini açıp kapamak vb. davranışları tekrar tekrar yapmak. • Nesnelerin duyusal özellikleriyle aşırı ilgilenmek: Örneğin, eline aldığı her nesneyi koklamak ya da gözlerinin önünde tutarak ve evirip çevirerek incelemek. • Hareket eden nesnelere aşırı ilgi göstermek: Örneğin; tekerlek ya da pervane gibi dönen nesnelere, akan su ya da yanıp sönen ışık gibi hızlı hareket eden görüntülere uzun sürelerle bakmak. • Nesne takıntıları: Bazı sıra dışı nesneleri (bir silgi ya da küçük bir zincir parçası vb.) elinden bırakmak ya da gözünün önünden ayırmak istememek.

16 Anne ve babaların gözden kaçırmamaları gereken ve çocuğun gelişimsel olarak değerlendirilmesini talep etmelerini gerektirebilecek ilk belirtiler nelerdir ? Çocuk, 6 ayda gülümsemiyorsa, 12. ayda babıldamıyorsa, bir şeyi işaret ederek göstermiyorsa, el sallama gibi hareketler yoksa, 16. ayda tek sözcüklerle konuşmuyorsa, 24. ayda iki sözcüklü cümleler kurmuyorsa, 12. ayda adını söylediğinizde tepki vermiyorsa, Diğerleri ile göz kontağı kurmuyorsa, Oyuncaklarla oynamayı bilmiyormuş gibi görünüyorsa, Bir nesne ya da oyuncağa bağlanmış gibi görünüyorsa, Bazen işitmiyormuş gibi davranıyorsa, Yardım istemiyorsa, Diğerleri ile oynamıyor ve ilgilendiği şeyleri göstermiyorsa (ilgilerini paylaşmıyorsa), Gelişimde dil ve sosyal becerilerinde kayıplarla ortaya çıkan gerileme varsa, Aile çocuğun daha ayrıntılı değerlendirilmesini istemelidir.

17 Bu belirtilerin yanı sıra;
çocuğun nesneleri gözleri ile izlememesi, dikkat çekmek için sesler çıkarmaması, kucağa alındığı zaman bundan hoşlanmaması ve tepki vermemesi ya da kucağa alınmak için istek göstermemesi, anne babanın hareketlerini ve yüz ifadelerini taklit etmemesi gibi davranışlar da otizmin erken belirtileri olarak kabul edilmektedir.

18 Sorular Çocuğunuz, İsmini söylediğinizde tepki vermez.
Sorular DDoğru YYanlış Çocuğunuz, 1 İsmini söylediğinizde tepki vermez. 2 İsteklerini ifade edemez. 3 Konuşması gecikmiştir. 4 Yönergelere uymaz. 5 Bazen sağırmış gibi görünür. 6 Bazen işitiyor bazen işitmiyor gibi görünür. 7 Bir şeyi işaret etmez, el sallamaz. 8 Önceleri birkaç sözcük söylerdi, babıldardı ama şimdi bunları yapmıyor. 9 Şiddetli öfke nöbetleri var. 10 Garip, tuhaf davranışları var. 11 Çok hareketlidir, işbirliği yapmaz ve oppositional 12 Oyuncaklarla nasıl oynayacağını bilmez. 13 Kendisine gülümsediğinizde size gülümsemez. 14 Göz kontağı zayıftır. 15 Bazı şeylere takılır, başka şeylerle uğraşmak istemez. 16 Tek başına oynamayı tercih eder gibi görünür. 17 Nesneleri sadece kendisi için alır. 18 Yaşına göre çok bağımsızdır. 19 Bazı şeyleri yaşıtlarına göre erken yapar. 20 Kendi dünyasında gibi görünür. 21 Diğerlerini dinlemiyormuş gibi görünür. 22 Diğer çocuklarla ilgilenmez. 23 Parmak uçlarında yürür. 24 Nesnelere, oyuncaklara sıra dışı bağlılığı vardır ya da belli şeyleri belli zamanlarda yapar (Örnek: Elinde sürekli olarak bir ip tutar ya da her zaman çorabını pantolonundan önce giyer.). 25 Bazı şeyleri dizmek ya da belli şekilde sıralamak için çok zaman harcar.

19 BECERİ GEREKSİNİMLERİ
BECERİLER Akademik BECERİ GEREKSİNİMLERİ Akran Etkileşimi Dil ve İletişim Özbakım

20 Eğitim süresi ne kadar olmalı. •Haftalık 25 –40 saat •8 saat
Eğitim süresi ne kadar olmalı? •Haftalık 25 –40 saat •8 saat ? •Bireysel, grup, kaynaştırma, oyun, spor vb.

21 TEDAVİ Nedenin kesin olarak bilinememesi tedavi yaklaşımlarını sınırlamaktadır. Şurası unutulmamalıdır ki otizm tedavisinin ilk ve en önemli aşaması ailenin hastalık hakkında bilgi sahibi olmasıdır. Çünkü tedavi içinde aile aktif olarak rol almalıdır. Bunun için tedavi ekibi ile işbirliği yapmak zorundadırlar. Gerginliğini üzerinden atamamış, sabırsız ve beklentisi yüksek olan ailelerin tedaviyi sürdürebilmeleri imkansızdır. Hastalığa özgü bir ilaç henüz yoktur. Ancak kendine ya da etrafına zarar veren, huzursuz, uykusuz, aşırı hareketli çocuklara bazı ilaçlar kullanılmaktadır. Şu anda asıl olarak üzerinde durulan çocukları otistik halden çıkarmaya yönelik davranış ve eğitim programlarıdır. Burada amaç çocuğun sosyalleşmesini ve ilişki kurabilmesini sağlamaktır. Çocuğun zeka düzeyine göre konuşma ve okuma yazma eğitimi verilebilir. Bu çabaların asıl amacı çocuğun dış dünyaya uyumunu sağlamaktır. Bu programların yetkili ve ehliyetli insanların katkısıyla sürdürülmesi gerekir. Kısa vadede sonuç beklemek doğru olmaz. Tedaviden alınacak sonuç çocuğun zeka düzeyi ile yakından ilgilidir. Zeka düzeyi düşük , konuşması geri çocukların tedaviden yararlanma oranları oldukça düşüktür. Otistik çocukların ancak % 10 u ileriki yaşamlarında başkalarına muhtaç olmadan yaşamlarını sürdürebilirken büyük kısmı yardımsız ve bağımsız yaşayamaz

22 Kendisi de bir zamanlar otistik olan ve İngiltere’de halen bakanlık danışmanlığı yapan Pakistan asıllı yazar Kamran Nazeer, son kitabında, iyi eğitim almış otistik çocukların toplum yaşamına ayak uydurabileceklerini anlatıyor.

23 OTİZM ENGEL DEĞİL, AŞILABİLİR GELİŞİM BOZUKLUĞUDUR Bugüne kadar otizmi tedavi etmek mümkün olmadı, doktorlar bozukluğun ne derece hafifletilebileceği üzerinde duruyorlar.

24 Sinemada Otizm Spektrum Bozukluğu

25 DİNLEDİĞİNİZ İÇİN TEŞEKKÜRLER


"OTİZM NEDİR ? Edirne 2003." indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları