Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Kamu Ölçmeleri Ödevi Elçin KÜÇÜKER 081206060.

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "Kamu Ölçmeleri Ödevi Elçin KÜÇÜKER 081206060."— Sunum transkripti:

1 Kamu Ölçmeleri Ödevi Elçin KÜÇÜKER

2 Atatürk Döneminden Günümüz Türkiye’sine Arazi Yönetimi Anlayışı Ve Avrupa Birliği Ülkelerinin Arazi Yönetimine Bakış Açıları…

3 Toprağın İnsan Ve Ülke Açısından Önemi Nedir?
İnsanların hayatlarını, gerekli imkânlara sahip olarak sürdürebilmeleri için lâzım olan maddelerin en önemlilerinden birisi de topraktır. Diğer yandan ; tarım sektörü, bir ülkenin (özellikle tarımsal bir ülkenin) milli gelirine önemli derecede katkıda bulunur.

4 Toprağın, tarım sektöründe başlıca üretim araçlarından birisi olması nedeniyle; tarım sektörünün milli gelire gerekli katkıda bulunabilmesi, toprağın verimli bir şekilde işletilmesine bağlıdır. Bu nedenle toprak reformu özellikle tarım ülkeleri için kaçınılmaz bir kalkınma ve ilerleme aracı olarak görülür.

5 “Toprak Reformu” ~ “Tarım Reformu” Tanımı :
Klasik Anlamda: Geniş toprak mülkiyetinin parçalanarak bu toprakların, onlar üzerinde çalışan topraksız ya da az topraklı köylülere dağıtılması toprak reformu olarak adlandırılır. Modern Anlamda: Klâsik anlamdaki toprak reformuna ek olarak, yönetici organ ve hizmetlerin kurulması veya kuvvetlendirilmesi, su yolları, sulama kanalları ve genel yollar yapılması, kredi hizmetleri veya kooperatifler, pazarlama, tarımsal yayım ve araştırmalar, eğitim olanakları, sağlık hizmetleri, ve buna benzer tedbirleri kapsar.

6 Toprak Reformunun Kapsamı:
Toprak reformunun kapsamını belirlemek için, toprak reformunun modern anlamından hareket etmek daha uygun olur. Toprak reformu kapsamını iki vasıfa ayıracak olursak; ilki toprak ile kişi arası ilişkiyi düzeltmek yani devlete veya fazla topraklı kişilere ait fazla topraklardan, az topraklı veya topraksız çiftçilere toprak dağıtımı olur. İkincisi ise dağıtılmış ve belirli sınırlar içinde büyüklüğü tespit edilmiş toprağın verimli şekilde çalıştırılmasını gerektiren diğer tedbirler yer alması sayılır…

7 Atatürk Dönemi Arazi Yönetimi ve Toprak Anlayışı:
Cumhuriyet’in kurulduğu tarihlerde Türkiye nüfusunun çok büyük bir kısmı, yüzde 80’i, kırsal kesimde yaşıyordu ve neredeyse bu nüfusun tamamına yakını geçimini tarımdan sağlıyordu Atatürk de bu yüzden Cumhuriyet’in ilk yıllarından itibaren toprak üzerinde özel mülkiyeti pekiştirici yasal düzenlemelerin yapılmasını sağladı. Atatürk birçok konuşmasında, her çiftçinin emeğinin değerlendirebileceği ve geçimini sağlayabileceği kadar toprağa sahip olmasını istemekteydi. O’nun tavsiye ve direktifleriyle topraksız köylüye arazi dağıtılması için bir takım çalışmalar yapıldı yılına kadar hükümetler köylüye önemli miktarlarda toprak dağıtmıştı.

8 Bu dağıtılan araziler devlete ait arazilerden ibaret kalmış, büyük toprak sahiplerinin elindeki arazilere dokunulmamıştır. Yapılan bu çalışmalar Türkiye’deki toprak mülkiyet yapısındaki çarpıklığın belli ölçüde giderilmesine katkıda bulunmuştur. Cumhuriyetin ilk yıllarında tarımla uğraşan çiftçiler nüfusun %70’ini oluşturuyordu. Ancak toprak ağalarının güçlü olduğu Cumhuriyetin ilk dönemlerinde, insanların başka insanlar tarafından istismarının önlenmesi ve sosyal adaletin sağlanması için tarım kesiminde çalışanların asgari bir geçim eşiğine yükseltilmesi gerekmekteydi.

9 Toprak reformlarındn birkaçı şunlardı;
1924 Anayasasıyla gelen Kamulaştırma Kanunu 1925 Anayasasıyla gelen Kadastro Kanunu 1926 Medeni Kanunun kabulüyle gelen yasalarla güçlü ailelerin, bu arazileri tam malik sıfatıyla tapuya kaydettirmeleri kolaylaşmış oldu. Çiftçiler için en önmli olan bu madde de AŞAR ın kaldırılması oldu. Toprağa muhtaç çiftçiye elde mevcut milli arazi, bedeli on yılda taksitle alınmak ve her haneye verilecek arazi miktarı ellerindeki topraklarla birlikte azami iki yüz dönümü geçmemek üzere kıymet takdiri suretiyle dağıtılacak ve satılığa çıkarılacaktı.

10 Atatürk ise 1937 yılında, toprak reformunun ilkelerini belirlenmesi açısından büyük önem taşıyan, konuşmasında şöyle demiştir: “Milli ekonominin temeli ziraattır. Bunun içindir ki, ziraatta kalkınmaya büyük önem vermekteyiz... Fakat bu hayati işi isabetle amacına ulaştırabilmek için ilk önce, ciddi etütlere dayanan bir ziraat siyasetini tespit etmek ve onun için de her köylünün ve bütün vatandaşların kavrayabilecegi ve severek tatbik edebilecegi bir ziraat rejimi kurmak lazımdır...

11 Bu siyaset ve rejimde önemle yer alabilecek noktalar başlıca şunlardır: Bir defa memlekette topraksız çiftçi bırakılmamalıdır. Bundan daha önemli olanı ise, bir çiftçi ailesini geçindirebilecek topragın hiçbir sebep ve suretle bölünemez bir mahiyet almasını, büyük çiftçi ve çiftlik sahiplerinin işletebilecekleri arazi genişligini arazinin bulundugu memleket bölgelerinin nüfus kesafetine ve toprak verim derecesine göre sınırlamak lazımdır.” Mustafa Kemal Atatürk

12 TOPRAK REFORMUNUN MEDENİ HUKUKLA İLGİLİ YÖNLERİ :
Tapulama ve Kadastro : Tapu sicli, bir arazi parçasının malikini, yüzölçümünü, ve sınırlarını,gayrimenkulun vasıflarını ve ona bağlı olan ayni hakları,tahdit veya imtiyazları açıkça gösterir. Bir gayrimenkulun sınır yüzölçümü ve diğer vasıflarını güvenilir bir şekilde bir sicille göstermek için beklenen fonksiyonu da kadastro yerine getirir.

13 Bir memlekette toprak reformuna girişilmesi halinde tespit edilen bölgelerden bazılarında toprak parçalan çok dağınık, düzensiz ve çok küçük parçalar halindedir. Bu durum toprağın verimsiz bir şekilde işletilmesi sonucunu doğurur. Bu durumda artık bu bölgede toprak dağıtımına gidilmez ve toprağın verimli bir şekilde işletilmesini sağlayacak başka bir tedbire (arazi toplulaştırılması yoluna) başvurulur. Arazi Toplulaştırılması : Arazi toplulaştırılması, çeşitli sebeplerle verimsiz bir şekilde işletilen dağınık ve küçük, mülkiyet ve işletme yapısı yönünden bir bütünlük göstermeyen toprak parçalarının bir araya getirilerek düzenli bir şekilde birleştirilmesidir. Geniş anlamdaki toplulaştırma içine toprağın İslahı, arazinin sulama ve drenaj şebekesinin geliştirilmesi, yol inşaatı gibi tedbirler de girmektedir.

14 Arazi toplulaştırması yapılırken;
İlk önce toplulaştırma bölgesinin gerçek durumunu tespit etmek gerekmektedir. Bu bölgenin, toprak, sulama ve tarımsal koruma yönünden özellikleri ve ihtiyaçları tespit edilir. İşte bu anda kadastronun önemi belirir, çünkü bu hususları ancak kadastro yoluyla düzenli bir şekilde tespite imkân vardır. Toplulaştırma bölgesinin kadastrosuyla birlikte o yerdeki mülkiyet durumu, arazi üzerindeki yol, kanal, kuyu, bina, ağaçlık, meyvelik vs. gibi şeyler ve toprağın ölçülerini gösteren haritalar ile mülkiyet durumunu gösteren listeler de tamamlanır. Bundan sonra durumu çekişmeli olan toprak parçaları hakkında tapulama mahkemelerinin verdikleri kararlar da alınır ve toplulaştırılma için parsellerin vasıf ve bulundukları bölgeler bakımından derecelendirilmesine geçilir.

15 Yalnız reform bölgesindeki çekişmeleri çözümlemek üzere bir gezici tapulama mahkemesi kurulmalı ve bu mahkeme sür'atli bir şekilde reform bölgesindeki çekişmeleri çözümlemelidir. Netekim Meclise sevkedilen 1965 tarihli Toprak Reformu Kanun Tasarısı,106 ncı maddesinde, reform bölgelerinde sulh ve asliye hukuk mahkemelerinin gördükleri davaları halletmek için asliye mahkemesi seviyesinde gezici mahkemeler kurulur ve bunlar bu bölgelerdeki çekişmeleri basit muhakeme usulüne göre çözümlerler denilmektedir.

16 Bugün artık mülkiyet hakkının dokunulmaz bir hak olduğu inancı yıkılmıştır. Mülkiyet hakkı ancak kamu yararına aykırı olmamak şartıyla kullanılabilen bir hak halini almıştır.25 Kaldı ki, İsviçre Medenî Kanununda yer alan 702’nci madde, kantonlarla ilgili olduğu ve bizim bünyemize uymadığı gerekçesiyle bizim Kanunumuza alınmamıştır. Halbuki, adı geçen madde gerektiğinde, belirli bölgelerde, kamu yararı için zorunlu toplulaştırmaya gitmeyi öngörmektedir.

17 Avrupa Ülkelerinin Arazi Yönetimine Bakış Açıları :
Uluslararası alanda yapılan çalışmalar genellikle dört kuruluşun öncülüğünde gerçekleştirilmektedir. Bunlar; Uluslararası Haritacılar Federasyonu (FIG), Birleşmiş Milletler (BM), Avrupa Birliği (AB) ve Dünya Bankası (DB)’dir. Sık sık toplantılar yapılmakta, kararlar alınmaktadır

18 Avrupa Birliği Arazi Politikası İlkeleri (2004)
AB Arazi Politikası İlkeleri Raporu, AB Arazi Zilyetliği Çalışma Grubu tarafından 2004 yılında yayınlanmıştır. AB Arazi Politikası İlkeleri: Tasarım uzun soluklu olmalıdır. Politika, katılımcı bir yaklaşımla geliştirilmelidir. Mevzuat ile uygulama arasındaki fark hesaba katılmalıdır. Temel prensipler tanımlanmalı, diğer taraftan bu prensipler farklı çözümlerin önünü tıkamamalıdır. Kural, yöntem ve işlemler dikkatli bir şekilde tartışılmalı, tasarlanmalı ve test edilmelidir. Reformun etkisinin sadece yasal metinlere değil, aynı zamanda uygulamadaki değişikliklere de bağlı olduğu unutulmamalıdır. Cinsiyet meselelerine dikkatli bir yaklaşım sergilenmelidir. Azınlık ve yerlilerin hakları yeterli bir şekilde tanımlanmalıdır. Arazi Politikası güçlü bir arazi kulanım planlamasını içermelidir.

19 Örnekler: (ALMANYA) Yasal Düzenlemeler: Fed Almanya Cum. 16 eyalettir. Her bir eyalet, Federal Cumhuriyet Anayasası’yla uyumlu olmak kaydıyla, birçok alanda kendi yasalarını yaparlar. Bu bağlamda, Almanya’da tapuyla ilgili yasalar federal seviyede, kadastro ve harita yapımıyla ilgili yasalar ise eyalet seviyesinde düzenlenmiştir(Hawerk, 2003a) Tapu alanındaki yasalar; Medeni Kanun, Tapu Kanunu, Kat Mülkiyeti Kanunudur. Ölçme ve Kadastro Kanunu ve İşaretleme Kanunu bulunmaktadır. Ayrıca, federal seviyede bir yasa olan Toplulaştırma Kanunu da kadastroyu ilgilendiren hükümler içermektedir (Magel, 2005). Kurumsal Yapı: Ulusal, eyalet ve yerel olmak üzere üç temel idari seviye bulunmaktadır. Tapu faaliyetlerinden ulusal bazda ve eyalet bazında Adalet Bakanlığı, yerelde ise tapu ofisleri ve noterler sorumludur Tapu İşlemleri: Almanya’da taşınmazlara yönelik mülkiyet kaydı işlemleri, noterler ve tapu ofisleri tarafından gerçekleştirilmektedir.

20 Örnekler (HOLLANDA) Yasal Düzenlemeler: Hollanda’da tapu, kadastro ve harita alanlarındaki faaliyetleri düzenleyen yasalar; Medeni Kanun, Kadastro Kanunu, Toplulaştırma Kanunu, Temel Kayıtlar Kanunu ve Kadastro Organizasyonu Kanunu’dur (Wakker vd., 2003) Kurumsal Yapı: Hollanda’da tapu ve kadastro ile orta ve küçük ölçekli harita faaliyetleri, ulusal bazda, “Konut, Fiziksel Planlama ve Çevre Bakanlığı” na bağlı “Hollanda Ulusal Kadastro İdaresi” tarafından yürütülmektedir. Mevcut durumda her ilde bir veya iki adet olmak üzere, ülke genelinde toplam 15 tapu ve kadastro ofisi bulunmaktadır (Wakker vd., 2003). Tapu Kayıtlarının Elektronik Transferi : Hollanda’nın arazi kayıt sistemi başlangıçta senet kayıt sistemi temelinde yapılandırılmışken, zaman içinde yaşanan değişimle bugün uygulamada tapu kayıt sistemine dönüşmüştür

21 ÖNERİLER: Toprak kaynaklarının korunması, geliştirilmesi ve beklenen faydaların sağlanabilmesi için idari, teknik ve hukuki düzenlemeler ile sürdürülebilir arazi yönetimine ihtiyaç vardır. Tarım Şurası ve Kalkınma planlarında da arazi yönetimi ile ilgili politika ve öncelikler belirlenmiştir. Başarıya ulaşmak için; - Ülke kadastro işlemleri CBS ile uyumlu olarak bitirilmeli, - Detaylı toprak etütleri, haritalama ve arazilerin yeteneklerine göre sınıflandırılması yapılmalı, arazi veri tabanı oluşturulmalı, - Arazi Kullanım Planları yapılmalı ve kullanılmalı, - Optimum işletme büyüklükleri havza ve bölgeler bazında tespit edilmeli, - Tarım işletmelerinin daha fazla parçalanması ve küçülmesini önlemek için Medeni Kanunun Mirasla ilgili hükümleri değiştirilmeli, - Arazi Edindirme Ofisleri kurulmalı

22 Arazi toplulaştırmasına hız verilmeli, kırsal alan düzenlemesi ile birlikte yapılmalı,
Hazine arazilerinin dağıtımı, işletme ölçeğinin büyütülmesinde kullanılmalı, Üretim planlaması yapılmalı, Meraların ıslahı, yönetimi ve korunması ile ilgili 4342 sayılı mera kanunu uygulamaları artırılmalı, Erozyonla ilgili mücadele havza bazında yapılmalı, Su Yasası çıkarılmalı, Su ile ilgili örgütlenme ve sorunları çözmlenmeli, Sulama alanlarında aşırı su kullanımını önlemek için menba kontrollü sulama sistemleri yerine mansap kontrollü sulama sistemleri teşvik edilmeli, Entegre toprak ve su kaynakları yönetimine geçilmeli, Arazi Yönetimi ve Sulama Genel Müdürlüğü kurulmalı ve etkili uygulama, izleme ve değerlendirme sistemi kurulmalıdır.

23 NOT 1.) : Memba kontrollü sulama sistemi :
Cazibeli sulama sisteminde arz ve dağıtım şebekeleri set halinde sıralanmış kanaletler vasıtasıyla memba kontrol mekanizmasıyla yönetilirler.Memba kontrollü bu açık kanaletler sıklıkla su kullanımı israfına sebep olmaktadır. Üstelik bu tesislerde su dağıtımının yönetimine ilişkin belirgin zorluklarla da karşılaşılmaktadır. Bu sistemde çiftçilerin su talebi ile ana kanaldan gönderilen miktarı denk getirebilmek için çok dikkatli bir planlama aşaması şarttır. Memba kontrolü genellikle toprak ve ürün özelliklerine dayanan akış programlarının da hazırlanmasını öngörmektedir ki pek çok durumda bu veriler güncelliğini yitirmiş planlama raporları olmaktadırlar. Memba kontrolü dağıtım ve taşıma etkinliği verilerine de iletim zamanını ve miktarını tespit etmek üzere ihtiyaç duymaktadır.

24 NOT 2.) : Mansap kontrollü sulama sistemleri: Bu sistem memba sisteminin aksine kapalı boru sistemiyle, düşük basınçlı sulama şebekesi şeklindedir. su kayıplarını azaltmakla kalmayıp uzun kanalet şebekeleri ile oluşmuş fiziksel engel de ana kanalla birlikte yapımı süren tüm dağıtım şebekelerinin yeraltı sistemleri olarak tamamlanması ile aşılacaktır. Üstelik boşaltma şebekenin başında bırakılmak yerine çiftçilerin talepleri ile gerçekleşmektedir. Şebekeler sabit (düşük) basınç altında tutulmakta, bu şekilde her zaman su kullanıma hazır bulunmaktadır.

25 “Türk köylüsünü 'Efendi' yerine getirmedikçe memleket ve millet yükselemez.”
Mustafa Kemal Atatürk..


"Kamu Ölçmeleri Ödevi Elçin KÜÇÜKER 081206060." indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları