Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Mikrobölgeleme ve Teknikleri

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "Mikrobölgeleme ve Teknikleri"— Sunum transkripti:

1 Mikrobölgeleme ve Teknikleri
Doç. Dr. Ferhat Özçep İstanbul Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

2 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
KAPSAM 1. GENEL DEĞERLENDİRME 2. MİKROBÖLGELEMENİN KAPSAMI 3.YER HAREKETİ / BÜYÜTME BAZLI MİKROBÖLGELEME ÇALIŞMALARI 4. YAMAÇ / ŞEV DURAYSIZLIĞI BAZLI MİKROBÖLGELEME 5. ZEMİN SIVILAŞMASI BAZLI MİKROBÖLGELEME 6. DİĞER MİKROBÖLGELEME ÖLÇÜTLERİ Deprem Kökenli Su Baskını Etkileri Yüzeysel Faylanma ve Tektonik Hareketler 7. MİKROBÖLGELEME ÖRNEKLERİ. 8. ÖRNEK ANALİZLER 9. YÖNETMELİKLER Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

3 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Kent dediğin insandan başka nedir ki? (W. Shakespeare ) Kentleşme tarihte en büyük devrimlerden biri, belki de en büyük devrim olarak görülebilir (D. Kuban) Risk toplumu, doğa tüketildiğinde başlar (U. Beck) Sismolojik veriler kentsel merkezlerin mikrobölgelemesinin “ruhu / özü” dürler (R.C. Agrawal) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

4 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
İmap planlarına ve mikrobölgeleme çalışmalarına esas oluşturan çalışmaların amacı; “her tür, ölçek ve amaçla plan yapılması düşünülen mevcut ya da potansiyel yerleşim alanlarının; 7269 sayılı Umumi Hayata Müessir Afetler Nedeniyle Alınacak Tedbirler ve Yapılacak Yardımlara Dair Kanun’da tanımlı doğal afet tehlikelerini yerbilimsel veriler ışığında bölgesel olarak değerlendirmek, olası mühendislik problemlerini belirlemek, alanların arazi kullanımı - yerleşime uygunluk değerlendirmesini yapmak, teknik ve/veya idari gerekçelere bağlı olarak gerekli önlemleri önererek afet zararlarını azaltmaktır”. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

5 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
GENEL ESASLAR Belirtilen planlar için deprem bölgeleri -nüfus kriterleri göz önünde tutularak yerleşim birimleri (A) ve (B) Grubu olarak iki bölüme ayrılmıştır. (A) Grubu Alanlar : Türkiye Deprem Bölgeleri Haritasında 1., 2. ve 3. Derece Deprem Bölgesinde kalan ve nüfusu den büyük-eşit olan yerleşim alanlarını, (B) Grubu Alanlar: Türkiye Deprem Bölgeleri Haritasında 1., 2. ve 3. Derece Deprem Bölgesinde kalan ve nüfusu den küçük olan yerleşim alanları ile, Türkiye Deprem Bölgeleri Haritasında 4. ve 5. Derece deprem Bölgesinde kalan yerleşim alanlarını tanımlamaktadır. (A) ve (B) grubu alanlarda yapılacak etüt türleri ise plan türü-ölçeği, muhtemel afet tehlikesi ve muhtemel mühendislik problemleri göz önünde tutularak 4 kategoriye ayrılmıştır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

6 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Bu kategoriler; Format–1: 1/ / arası üst ölçekli planlar için Arazi Kullanımına Esas Jeolojik Etüt Raporu, Format–2: 1/1000-1/5000 ölçekli imar planları için Jeolojik Etüt Raporu Format–3: 1/1000-1/5000 ölçekli imar planları için Jeolojik - jeoteknik Etüt Raporu Format–4: 1/1000-1/5000 ölçekli imar planları için Mikrobölgeleme Etüt Raporudur. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

7 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Ülkemizin depremselliği ve diğer doğal afetlere açık olması nedeniyle; (B) grubu alanlarda da, Nazım İmar Planı ve Uygulama İmar Planı’na esas etütlerde “Jeolojik- Jeoteknik Etüt” veya “Mikrobölgeleme Etüt” tercih edilmelidir. Jeolojik Etüt Raporları’nın ise, doğal afet tehlikesi ve yerel zemin koşulları nedeniyle herhangi bir mühendislik problemi beklenmeyen alanlarda yapılmasına özen gösterilmelidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

8 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Mikrobölgeleme nedir? “Depremsel / Sismik Mikrobölgeleme (Earthquake / Seismic Microzoning)”, Sherif (1984) tarafından “Deprem hasarlarını azaltmak için düzenli arazi kullanımını amaçlayan bir işlem” olarak tanımlanıp “Arazilerin bir plan içerisinde düzenli olarak kullanımını gerçekleştirmek için deprem etkisi karşısında jeolojik, sismolojik (jeofizik) ve geoteknik faktörleri birleştirerek ekonomik, sosyal ve politik açıdan uyumlu ve kullanılabilir bölgelerin oluşturulması ile ilgilenmek” biçiminde ayrıntılandırılmaktadır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

9 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Mikrobölgeleme çalışmaları, kent/bölge planlama ve kentsel dönüşüm çalışmalarına temel oluşturan ve genel bir çerceveden bakıldığında da afet yönetiminin önemli öğelerden birini oluşturmaktadır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

10 Sismik Mikrobölgeleme Ölçütleri
“Büyütme yada “Yer Hareketi Düzeyi”, “Sıvılaşma” , “Yamaç Stabilitesi”, “Su Baskınları” “Yüzeysel Faylanma” Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

11 GENEL DEĞERLENDİRME (GİRİŞ)
Kent karakterine ve yapısına sahip dünyanın bilinen ilk yerleşimi Anadolu topraklarında yer alan Çatalhöyüktür (Shane III ve Küçük, 1998). İlginçtir ki ilk kentsel planlamanın da yapıldığı bu kent ile doğal afetlerler ilişkisi dönemin sanatına da yansımıştır. Çatalhöyükte bulunan MÖ 6500 yılına ait olan bir duvar resmi aktif bir volkanı ve şehir planını birlikte çizilmiştir. Bu resim dünyada bilinen en eski  jeofizik şekildir. Resimdeki bu aktif volkanın Hasandağı olduğu düşünülmektedir Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

12 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Günümüz kent / bölge planlamasının ve kentsel dönüşüm planlamalarının hedeflerinden en önemlisi insanlara sağlıklı ve güvenli bir yaşam sağlamaktır. Bölge planlama kent üstü mekanlarda toplumca benimsenen amaçlara ulaşmak için, ekonomik ve sosyal faaliyetler ile doğal ve yapay fiziksel çevrenin karşılıklı etkileri göz önünde tutularak gerçekleştirilen çok yönlü planlama olarak tanımlanabilir. İki farklı faktör planlama çalışmalarında rol oynamaktadır. Endüstrileşme sonucunda ortaya çıkan büyük kentlerin kontrol altına alınma gereği birinci önemli faktör, bir ülkenin geri kalmış bölgelerini geliştirme ya da değerlendirilmeyen doğal kaynakların etkili biçimde kullanılma çabası da önemli faktör olarak planlama çalışmalarının itici gücü olmaktadır (Aydemir, 1999, Özçep, 2005; Özçep ve diğ., 2003). Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

13 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Kentsel Dönüşüm Uçsuz bucaksız toplumsal değişimler ve kentsel nufusun dramatik bir biçimde büyümesi; yeni talepleri karşılamak üzere kentsel alanların iyileştirlmesi/geliştirilmesi konusunda ihtiyaca yol açmıştır.Bu bağlamda, kentsel dönüşüm (urban transformation), ülkenin kent yada büyükkent statüsündeki irili-ufaklı bir çok yerleşim birimlerinde yürütülen imar eylemlerinin, “tarihi kentlerde eski toplumsal, kültürel ve ekonomik önemini yitirmiş olan yerleşim bölgelerinin ve kaynaksal alanların kent yaşamına kazandırılması ve/veya büyük göç alan sanayi kentlerinin kenar bölgelerinde, daha çok kayıtdışı inşaat sektörünce gerçekleştirilmiş olan niteliksiz ve yasadışı yerleşimlerin, yasal ve sağlıklı yaşam için uygun koşullara kavuşturulması” amacına hizmet etmek üzere (Nalkaya, 2005) oluşturulan çok disiplinli çalışmalar olarak tanımlanabilir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

14 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Risk Düzensiz kentleşme ve doğal afetler gibi faktörler risk eğrisini yükseltirken riski azaltma yönünde çabalarımız yetersiz düzeyde kalmaktadır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

15 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Risk Toplumu Genel bir çerçeveden değerlendirdiğimizde, risk, Beck (1999) tarafından, “radikalleşmiş moderleşmenin planlanmamış sonuçlarının neden olduğu insan eylemleri” olarak tanımlamaktadır . Beck’e göre, biz dünya risk toplumunun üyeleriyiz. Risk, modern teknolojilerin etki gücünün bir sonucudur. Risk küreselleşerek ulusal devletin gücünü aşmış, modern çağ Beck’in “ikinci modernite” dediği yeni bir evreye girmiştir. “Risk toplumu” görüşü, radikalleşmiş modernitenin bir durumu olarak tanımlanır. Risk toplumunu yaratan unsurlar Beck (1992) tarafından; Modern sonrasında doğa/toplum/bireyin tüketimi ve risklere çevrilmesi Bilim ve teknolojinin demokratik denetim dışında kalması olarak tanımlanmıştır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

16 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Doğal Riskler Doğal risklerin en önemlilerinden birine depremlere bir göz atarsak, bütün dünyada yılda ortalama 700 adet hasar yaratıcı deprem meydana gelmektedir. Kentsel bölgelerde meydana gelen depremler en yıkıcı doğal afetler arasında yer almaktadır Kanto (Japonya) depreminde 140,000 ve 1976 Tangshan (Çin) depreminde 240,000 insan hayatını kaybetmiş, 1995 Kobe (Japonya) depreminde meydana gelen toplam kayıplar ise 200 Milyar Doları aşmıştır. Bu tutar Türkiye’ni gayri safi milli gelirine yakındır. Ülkemizde meydana gelen yaklaşık 120,000 aileyi evsiz bırakan 1999 Kocaeli depremindeki toplam kayıpların (fızıksel ve sosyo-ekonomik) 20 Milyar USD civarında olacağı tahmin edilmektedir (Erdik ve diğ., 2000). Türkiye’nin coğrafi büyüklüğü ve depremin en önemli doğal afet türü olduğu gerçeği düşünüldüğünde herhangi bir afetin ulusal bir olay olarak kabul edilmesi olağan değildir. Zira deprem dışındaki diğer afet zararları belirli bir bölge ile sınırlı olup ülkenin tümünü etkilememektedir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

17 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Seçilecek bir kent alanını pilot uygulama alanı olarak kullanarak kentsel alan alanın deprem afetine çeşitli faktörler (yapı, zemin, sosyal, ekonomik, idari ve kritik servislere erişebilirlik) bakımından mekansal hasar görebilirliğini (kırılganlığını) belirlemek için Düzgün (2006) bir model önermişlerdir . Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

18 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Afet : Tanımlama Afet, bireylerin ve grupların yaşamlarında bir bozulma, normal beklenti kalıplarından bir sapma doğurmaktadır (Sey, 1979). Afet sözcüğünün iki değişkeni vardır (Kanlı ve Ünal, 2004): Afeti meydana getiren olay, Bu olayın meydana geldiği toplum yapısı. Diğer bir deyişle, olayların, yerleşme veya onların çeşitli parçalarına, toplum yapısına zararlı etkileri dokunduğunda afet söz konusudur (Leman, 1976). Genellikle, aşırı güçteki doğa olayları, yerleşmelere zarar vermemeleri durumunda afet sayılmaz. Afetten söz edebilmek için bunlardan bir ya da birkaçının beraberce yerleşmelere zarar vermeleri gerekmektedir. Doğal afet, meydana geldiği çevreye zararlı etkileri olan, beklenmeyen, ilk oluşumu değiştirilemeyen, etkileri yoğun ve geniş çaplı olan olaylar dizisidir (Kanlı ve Ünal, 2004). Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

19 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

20 Afet Yönetimi ve Mikrobölgeleme
Tutarlı, istikrarlı ve gerçek bir afet yönetimi, o kentin afet planını çok iyi bilmekle ve afet planının çok iyi hazırlanması ile olanaklıdır (Kepekçi, 2006). Mikrobölgeleme çalışmaları, afet planlarının zarar azaltma safhasında temel oluşturacak çalışmalar olmasından dolayı afet yönetiminin önemli bileşenlerininden biridir. Biz bu çalışmada mikrobölgeleme sözcüğü ile sismik yada depremsel mikrobölgelemeyi kastediyoruz !!! Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

21 Mikrobölgeleme: Tanımlamalar
Depremsel mikrobölgeleme ekonomik olarak deprem risk azaltma sürecinin yararlı bir öğesi olmuştur (Roca ve Oliviera, 2001). Deprem tehlikelerine karşı mikrobölgeleme, Hays (1980) ile Sharma ve Kovacs (1980) tarafından yer sarsıntısı altında zeminin gösterdiği davranışa göre veya yamaç duraylılığına göre coğrafi bir bölgenin küçük bölgelere bölünmesi olarak tanımlanmıştır. Nigg (1982) mikrobölgelemenin amacının depremden sonra oluşabilecek hasarı en aza indirgeyebilecek doğru plan ve politikaların uygulanması için riskli bölgelerin küçük parçalara bölünmesi olduğunu söylemiştir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

22 Mikrobölgeleme Tarihsel Gelişim (1)
Finn (1991) mikrobölgelemeyi, yerel zemin koşullarını dikkate alarak yapı tasarımı için sismik tehlikelere karşı hesapların geliştirmesini içeren prosedürler olarak tanımlamıştır yılında, Uluslararası Zemin Mekaniği ve ‘Temel Mühendisliği’ (daha sonra ‘Geoteknik Mühendisliği’) Birliği (ISSMFE)’nin Deprem Geoteknik Mühendisliği Komitesi üyeleri tarafından üç temel olay olan “zemin büyütmesi”, “yamaç duraylılığı” ve “sıvılaşma” için mikrobölgeleme ilkelerinin anlatıldığı bir rehber çalışma yapılmıştır (ISSMFE, 1993, Özçep, 2005 ). Bu çalışma özü ve felsefesi korunmak şartıyla 1999’de revize edilmiştir (ISSMGE/TC4, 1999). 1998’de Avrupa Jeofizik Birliği Nice (Fransa)’daki, 23. Genel Kurulunda “Deprem Riskinin Azaltılması- Kentsel Alanlarda Sismik Mikrobölgeleme” isimli bir sempozyum organize etmiştir. Benzer kapsamda sempozyum bir sonraki genel kurulda da yapılmış ve Sempozyumda sunulan bildiriler “Pure and Applied Geophysics” isimli dergide özel sayı olarak yayınlanmıştır (Pure and Applied Geophysics, Vol 158, No: 12). Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

23 Mikrobölgeleme Tarihsel Gelişim (2)
Ansal (2004)’ın editörlüğünü yaptığı kitapta mikrobölgenin ilkeleri ve son gelişmeler ortaya konmuştur Kocaeli depreminden sonra ülkemizde de mikrobölgelemenin ilkeleri ve yasal konumu üzerine çalışmalar başmıştır. Bu kapsamda, Afet Risk Yönetimi Dünya Enstitüsü (Disaster Risk Management Intitute) ve Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Afet işleri Genel Müdürlüğü yönetiminde İsviçre Kalkınma ve İşbirliği Teşkilatı (SDC) tarafından yapılan mali destekle ortak bir çabanın ürünü olarak; “Belediyeler için Mikrobölgeleme: El Kitabı” ve “Belediyeler için Mikrobölgeleme: Bilimsel Son Durum” isimli iki rehber çalışma yapılmıştır (Afet Risk Yönetimi Dünya Enstitüsü, 2004a, b). Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

24 Mikrobölgeleme Tarihsel Gelişim (3)
Sismik mikrobölgeleme çalışmalarının büyük bir çoğunluğu dünyada deprem beklenen bölgelerde yapılmıştır (Marcellini ve diğ., 1982, 1998; Astroza ve Monge, 1991; Lasterico ve Monge, 1972; Faccioli ve diğ., 1991; Chavez-Garcia ve Cuenca, 1998; Lungu ve diğ., 2000; Faccioli ve Pessina, 2001; Fah ve diğ., 1997). Ülkeler olarak baktığımızda, İtalya (Marcellini ve diğ., 1998); Ispanya (Cid diğ., 2001; Jimenez ve diğ., 2000), Yunanistan (Lachet ve diğ., 1996) ve Japonya (Abeki ve diğ., 1995) göze çarpmaktadır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

25 Mikrobölgeleme : Ülkemiz (1)
1966 Varto depreminden bu yana meydana gelen her deprem, doğru olmayan arazi kullanım kararlarının istenilmeyen sonuçlarını ülkemizde açıkça ortaya koymuştur. Örneğin, 1967 Adapazarı depreminde Sapanca gölünün kıyısındaki bir otel kompleksinde aşırı düzeyde görülen yana yatmalar zemin sıvılaşmasının getirdiği ek iskleri göstermiştir Gediz, 1974 İzmir yakınlarında oluşan depremlerdeki hasar ve kayıplar da bunlara örnek olarak verilebilir. Türkiye’de yerel deprem tehlikelerinin belirlenmesinde jeolojik, jeofizik ve geoteknik verilerin bir bütün halinde kullanıldığı ve bunun bir kentin fiziksel planlamasına yansıtıldığı ilk arazi kullanım planlaması veya başka deyişle ilk mikrobölgeleme çalışması 1968 yılında İmar ve İskan bakanlığı Deprem Araştırma Bölümü tarafından yapılmıştır. Bu çalışmanın yapıldığı kent Aydın ilinde bulunan Kuyucak kasabasıdır (Kozacı ve diğ., 1969). Daha sonra mikrobölgeleme çalışması Gediz kasabası için yapılmıştır (Kozacı, 1970; Tabban, 1972, Tokay ve Doyuran, 1978). Benzeri çalışmalar 1970’de Adapazarı, 1974’de İzmit İli için, daha sonra da Bolu, Gerede ve Erzincan gibi kentler için yapılmıştır (İşcan ve diğ., 1970; Gençoğlu ve Ayhan, 1974; Gül, 1975). Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

26 Mikrobölgeleme : Ülkemiz (2)
Erdik ve diğ., (2000) deprem master planı bağlamında İzmir ilinn mikrobölgeleme çalışmasını yapmıştır. Uluslararası ortaklı ilk ciddi mikrobölgeleme çalışması, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve JICA (Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı) imzalan anlaşma gereği, “İstanbul İli Sismik Mikrobölgeleme Dahil Afet Önleme / Azaltma” isim ile başlatılmıştır. Bu mikrobölgeleme projesi kapsamında, muhtemel bir depremde, istanbul’da hasar riski yüksek alanların belirlenmesi konusunda mahalle bazında binaların (örnekleme yapılarak) ve alt yapının hasargörebilirliği incelemelerinin yapılması hedeflenmiş ve söz konusu çalışma, İstanbul için mevcut verilerin toplanması (Harita,zemin ve yapı bilgileri,nüfus verileri v.b. dökümanlar) tamamlanmış ve saha incelemeleri (sondaj, jeolojik-jeofizik-geoteknik ölçümler ve bina ölçümleri v.s) yapılmıştır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

27 Mikrobölgeleme : Ülkemiz (3)
Ülkemizde mikrobölgeleme kapsamında yapılan akademik çalışmalara bir göz atarsak, bu konuda ilk türkçe makalenin Ergünay (1973) tarafından yapıldığı görünmektedir. Mikrobölgelemenin ilkeleri ve kapsamı ile ilgili makale ölçeğinde değerlendirme çalışmalarına örnek olarak Özçep ve diğ. (2003) ile Yılmaz ve diğ. (2003) verilebilir. ülkemizde bilinen ilk akademik çalışma Gül (1975) tarafından yapılmıştır. Yazar yaptığı yüksek lisans çalışmasında mikrobölgeleme çalışmalarının ana hatlarını değerlendirmiş ve İzmit bölgesi uygulamasını yapmıştır. Çakın (1988) mikrobölgeleme konusunda dünyada ve ülkemizde yapılan çalışmaları değerlendirerek konunun ilkelerini o zamanki bilgi düzeyine bağlı olarak ortaya koymuştur. Lav (1994) İstanbul ve Erzincan şehirlerinde zemin büyütme etkilerine göre mikrobölgeleme çalışması yapmıştır. Varol ve diğ. (2000), 17 Ağustos 1999 Depremi sonrası sürekli iskan alanlarının belirlenmesinde Bolu ve çevresinin jeoloji-geoteknik ve jeofizik verilerle bir mikrobölgeleme çalışması yapmışlardır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

28 Mikrobölgeleme : Ülkemiz (4)
Güllü (2001) tarafından saha deneyleri ve dinamik zemin davranış anali yöntemleri ile belirlenen zemin büyütmesi ölçütü kullanarak coğrafi bilgi sistemi kavramıyla Dinar bölgesinde bir mikrobölgeleme çalışması yapılmıştır. Kuran (2001), Gürbüz (2002), Gürbüz ve diğ. (2002) Avcılar bölgesinde çeşitli jeofizik veriler (mikrotremor, sismik, elektrik) kullanarak Avcılar (İstanbul) bölgesi için mikrobölgeleme çalışması yapmıştır. Topal ve diğ. (2003) Bursa Yenişehir ilçesinde yaptıkları mikrobölgeleme çalışmasında bir çok sondaj verisi ile zemin özelliklerini incelemiş ve yerleşime uygun ve uygun olmayan alanları belirlemişlerdir. Özer ve diğ. (2003) İzmit ilinde Coğrafi Bilgi sistemleri tabanlı sismik mikrobölgeleme çalışması yapmışlardır. Çalışma kapsamında, Kocaeli İl sınırları için 1: ölçeğinde sınıflandırılmış jeolojik harita, ivme azalımı, eğim ve aktif fay katmanları birlikte analiz edilerek Kocaeli mikrobölgeleme haritası oluşturulmuştur. Ayrıca, İzmit yerleşim alanı için 1:5 000 ölçeğinde sınıflandırılmış jeolojik harita, İvme azalımı, S dalgası hızı dağılımı, topoğrafik eğim, yer altı suyu derinliği, yer büyütmesi birlikte sorgulanarak İzmit yerleşim alanı Sismik mikroölgeleme haritası oluşturulmuştur. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

29 Mikrobölgeleme : Ülkemiz (5)
Keleşoğlu ve diğ. (2003), Bakırköy İlçesi Geniş Alan Arazi Güvenlik Değerlendirmesi Çalışmaları kapsamında bir mikrobölgeleme örneği yapmışlardır. Ceyhan (2004) Büyükçekmece (İstanbul) İlçesinde kayma dalgası hızı kullanarak mikro bölgeleme çalışması yapmıştır. Bu çalışmasında sondaj, laboratuar ve sismik verileri ( kayma dalgası hızı, SPT (N) değeri ve laboratuar verileri) kullanarak bölgeye ilişkin zemin sınıflama haritası, zemin hakim titreşim periyodu haritası, zemin büyütmesi ve sıvılaşma anazleri bunlara bağlı haritalar üretmiştir. Ansal (2004) İstanbul Bağcılar ilçesinde, Ansal ve Biro (2005) ise Silivri ilçesinde bir mikrobölgeleme uygulaması yapmıştır. Karabulut (2005) aynı ilçede (Büyükçekmece) bu kez mikrotremor ölçümleri kullanarak mikrobölgeleme çalışması yapmıştır. Mikrotremor ölçümleri kullanarak elde ettiği zemin hakim periyot ve zemin büyütme değerlerini mikrobölgeleme amaçlı haritalamış ve Ceyhan (2004) çalışmaları ile sonuçlarını karşılaştırmıştır. Koç (2006) ise Avcılar – Esenyurt arasındaki bir çok jeofizik ölçüm (simik, mikrotremor ve elektrik öçümler) kullanarak yaptığı mikrobölgeleme çalışmalasında Vs 30 haritası, zemin hakim titreşim periyodu ve zemin büyütmesi haritaları üretmiştir. Dikmen ve Mirzaoğlu (2005) Yenişehir-Bursa bölgesi için mikrotremor verileri kullanarak sizmik mikrobölgeleme çalışmasını yapmışlardır. Araştırmacılar, adı geçen bölgenin zemin hakim periyot ve büyütme değerlerini kullanarak mikrobölgeleme haritalarını oluşturmuşlardır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

30 Mikrobölgeleme : Ülkemiz (6)
Gündüz (2006) İstanbul ili Avcılar, Esenyurt, Yakıplu, Beylikdüzü, Kıraç, Gürpınar ve Büyükçekmece beledeiye alanlarında 550’ye yakın sondaj (SPT darbe sayıları) verisi kullanarak bu veriden amprik bağıntılar yardımıyla Eşdeğer kayma dalgası hızını türetmiş ve bu türetilen hızlardan bölgeye ilişkin çeşitli haritalar (vs 30 haritası, zemin büyütme haritaları, zemin hakim titreşim periyodu hatitaları) oluşturmuştur. Gündüz (2006) ayrıca, bölgede daha önce yapılan Koç (2006) çalışmasının sonuçları ile de kendi bulgularını karşılaştırmıştır. Ansal ve diğ. (2003) Adapazarı ve Gölcük sismik mikrobölgeleme çalışmaları yapmıştır. Kılıç ve diğ. (2005) Küçükçekmece (İstanbul) bölgesi için zemin büyütmesi ölçütünü kullanarak bir mikrobölgeleme çalışması yapmıştır. Özaydın (2005) İstanbul tarihi yarımadanın jeolojik , geoteknik yapısı ve sismik mikrobölgelemesini yapmıştır. Yağcı (2005) Balıkesir için mikrobölgeleme çalışması yapmıştır. Zarif ve diğ., (2005) , Özçep ve Zarif (2006) zemin sıvılaşma ölçütleri kullanarak Yalova bölgesi için mikrobölgeleme çalışması yapmıştır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

31 Mikrobölgeleme : Ülkemiz (7)
Aynı bölge için Ergin ve diğ. (2006) büyütme bazlı mikrobölgeleme çalışmasını yapmışlardır. Özener ve diğ. (2005) Küçükçekmece ve Sefaköy (İstanbul) bölgesi için zemin sıvılaşması bazlı bir mikrobölgeleme çalışması yapmıştır. Özçep ve diğ., (2006) Şişli (İstanbul) bölgesi için yer hareketi verileri ve büyütme verrileri kulanarak mikrobölgeleme çalışması yapmıştır. İmre ve diğ. (2006) Silivri bölgesinde zemin büyütme ölçütlerine göre küçük ölçekte bir mikrobölgeleme örneği yapmıştır. Kaya ve Özçep (2006) ise zemin büyütme ve yamaç stabilite verilerinin mikrobölgelemeleme amaçlı olarak Esenyurt (İstanbul) bölgesinde küçük ölçekte kullanımını örneklemiştir. Demirci ve diğ. (2006) Çanakkale şehir merkezi mikrobölgeleme çalışmalarının ön sonuçlarını sunmuşlardır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

32 MİKROBÖLGELEMENİN KAPSAMI
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

33 Yerseçim kararlarını denetleyen etmenler (Aydemir, 1999’dan)
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

34 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

35 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Depremler nedeniyle oluşan riski azaltmak ve deprem yükleri altındaki yapıların güvenliğini sağlamak için, dinamik etkiler dünyanın birçok ülkesinde depreme dayanıklı yapı tasarımı yönetmeliklerinde hesaba katılmaktadır.Bölgeleme amaçlı değerlendirmeler; yerel zemin tepkisi, yamaç duraylılığı ve sıvılaşma gibi üç tur olgu için yapılmaktadır. Bu üç tur olgunun her biri için, mikrobölgeleme çalışmaları amacıyla üç aşama yada üç kategoride çalışmalar kabul edilmektedir Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

36 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

37 Mikrobölgeleme : Yetkiler
Mikrobölgeleme çalışmaları çok disiplinli ekip çalışmalarıdır. Bu bağlamda mikrobölgeleme konusunda yapılacak çalışmalarda görev, yetki ve sorumluk dağlımı açısından bakıldığında; Diri fayların, muhtemel yüzey kırıkları ile yüzey jeolojisinin, heyelan, çığ, kaya düşmesi gibi diğer doğal afet tehlikelerinin belirlenmesi için jeoloji mühendislerine, Bölgedeki depremsellik, tarihsel depremler, azalım ilişkileri, alanın yeraltı yapısı, P ve S dalga hızları, zemin hakim periyodları, zemin büyütmesi, davranış spektrumları gibi özelliklerin belirlenmesi için jeofizik mühendislerine, Alanı oluşturan zeminlerin mekanik özellikleri, sıvılaşma, farklı oturma, yanal yayılma gibi özelliklerinin belirlenmesi için ise geoteknik (inşaat) mühendislerine ihtiyaç duyulmaktadır (Ergünay, 2006). Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

38 Mikrobölgeleme Aşamaları/Kategorileri
Birinci Aşama ya da Birinci Kategori : Genel Bölgeleme İkinci Aşama ya da İkinci Kategori : Ayrıntılı Bölgeleme Üçüncü Aşama ya da Üçüncü Kategori: Çok Ayrıntılı Bölgeleme Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

39 Birinci Aşama ya da Birinci Kategori : Genel Bölgeleme (1)
Bölgelemenin ilk seviyesi; tarihsel kaynaklardan, yayınlanmış raporlardan, diğer mevcut veri kaynaklarından elde edilen varolan bilginin derlenmesi ve yorumlanmasına dayanmaktadır. Bu yaklaşım; ülke, eyalet, kent, kasaba yada yerel alanlar gibi bir bölgeyi kapsayacak şekilde en genel ve en düşük maliyette bir yaklaşımdır. Yerel zemin tepkisinin bölgelendirilmesi için, aletsel olarak kaydedilmiş depremleri içeren kataloglar kullanılabilir. Bu kataloglar, hemen hemen dünyanın tüm bölgeleri için mevcuttur ve yakın zamanlarda olmuş büyük depremler için lokasyon, büyüklük; odak mekanizması vb. gibi bilgileri içermektedirler. Çeşitli hasar türleri üzerine tarihsel deprem verisi, bir çok alan için mevcuttur ve bu veri tarihsel depremler sırasında sarsıntı şiddetinin alansal dağılımının bir görüntüsünü elde etmede kullanılabilir. Ayrıca geçmiş depremler üzerine bilgi sismik kaynak zonlarının doğru değerlendirilmesini ve gelecek depremlerin sıklığının ve büyüklüğünün kestirilmesinin oluşturulması amacıyla da kullanılabilir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

40 Birinci Aşama ya da Birinci Kategori : Genel Bölgeleme (2)
Ülkemiz ve yakın çevresi için tarihsel depremler çeşitli özellikleri ile incelenmiş ve kataloglanmıştır (Ambraseys ve Finkel, 1995, Soysal ve diğ., 1981). Varolan yer hareketi azalım ilişkileri kullanılarak, yer hareketinin düzeyinin belirlenmesi için ilksel haritalar derlenebilir. Varolan jeolojik ve jeomorfolojik haritalar, zeminin yenilme (failure) potansiyelinin değerlendirilmesi için genelde çok önemli bilgi kaynaklarıdır ancak bunlar bir alandan diğerine ayrıntıda ve uygulanabilirlikte oldukça önemli oranda değişmektedir. Böyle haritalar Kuvaterner yaşlı sedimentlerin jeolojik karakteristikleri üzerine yararlı bilgiler sağlamaktadır. Bölgedeki büyük inşaat projeleri için yapılmış zemin araştırma raporları ayrıca jeoloji ve zemin koşulları üzerine kullanışlı bilgi verebilmektedir. Farklı tehlike düzeyleri ile bölgesel jeoloji yada jeomorfolojinin korelasyonu ile; yamaç duraylılığı ve sıvılaşma tehlikesi için haritalar hazırlanabilir. Bölgeleme haritasının kalitesi veri kalitesine önemli oranda bağlı olarak değişmektedir. Bölgelemenin bu seviyesinde haritalama 1: ’ dan 1:50000 ölçeği aralığında yapılır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

41 İkinci Aşama ya da İkinci Kategori : Ayrıntılı Bölgeleme
Birinci aşama bölgeleme haritasının kalitesi, ek veri kaynakları kullanılarak orta seviyede bir maliyetle oldukça önemli oranda geliştirilebilir. Örneğin, hava fotoğrafları; fay yapılarını ve jeolojik koşulları daha iyi tanımlamada yardımcı olabilir bazı durumlarda, daha eski fotoğraflar, kent gelişiminin öncesinde, lokal jeolojik birimlerin yapısının anlaşılmasında daha yararlı olabilir. Ek saha çalışmaları; yer hareketinin yerel koşullarla büyütmesinin, yamaç duraysızlığı potansiyelinin ve sıvılaşma amacıyla jeolojik birimleri yerinde haritalamak için yapılabilir. Resmi kurumlardan, belediyeler ya da özel şirketlerden elde edilen geoteknik raporları; ek arazi ve laboratuar test verilerini de oluşturabilir. Bölge sakinleri geçmiş depremler sırasında oluşmuş yamaç duraysızlıkları ve sıvılaşma üzerine ayrıntılı tarihsel bilgi sağlayabilir. Mikrotremor ölçümleri ayrıca, zemin titreşim özellikleri (karakteristik yapıyeri periyodu) ya da yer hareketinin büyütme karakteristikleri üzerine daha ayrıntılı bilgi elde etmede kullanılabilir. Bu yaklaşım genelde, makul bir maliyette uygulanabilir ve 1: ile 1:10000 arasındaki ölçeklerde bölgeleme haritasının daha ileri gelişmiş formunun oluşmasına izin verir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

42 Üçüncü Aşama ya da Üçüncü Kategori: Çok Ayrıntılı Bölgeleme
Çok yüksek ve çok ayrıntılı bir bölgeleme seviyesine (örneğin 1:25000 ile 1:5000 arasında bir ölçekte ) ihtiyaç duyulduğunda, ek yapıyeri (site) araştırma verisine, yani sorun olan zemin/kaya ortamına özel olmak üzere gereksinim duyulacaktır. Böyle araştırmalardan elde edilen bulgular; sismik yer tepkisi, yamaç duraysızlığı davranışı ya da sıvılaşma potansiyelinin bilgisayar destekli analiziyle biçimlendirilebilir. Ayrıntılı saha bazlı spesifik bilgiye gereksinim duyulan bu bölgeleme seviyesi genelde pahalıdır. Fakat tehlike potansiyelinin çok yüksek olarak düşünüldüğü ya da varolan / önerilen gelişmenin kritik / yüksek değerleri olduğunun hesaba katıldığı alanlar için bu yatırım düzeyi yapılmalıdır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

43 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Mikrobölgeleme Çalışmalarında Veri Toplama ve Veritabanı Oluşturma Mikrobölgeleme Çalışmalarında Ham Veri Toplama ve Veritabanı Oluşturma Verinin Değerlendirmesi, Ek İncelemeler, Ham Verinin Haritalanması Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

44 Bölgesel Deprem Tehlikesi (100 Yıllık Dönüş Peryodu içinde )
Mikrobölgeleme Çalışmalarında İhtiyaç Duyulan Temel Veri (World Institute For Disaster Risk Management, Inc., 2004) Veri Grubu Topoğrafik Veri Bölgesel Deprem Tehlikesi (100 Yıllık Dönüş Peryodu içinde ) Neotektonik Veri Basen Topoğrafyası Jeolojik, Jeofizik ve Geoteknik Veri Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

45 Mikrobölgeleme Çalışmalarında Harita Ölçekleri ve Harita Oluşturma
Harita ölçekleri üç gruba ayrılabilir: Büyük Ölçekli Haritalar: 1:25,000 yada daha büyük Orta Ölçekli Haritalar: 1:1,000,000 ‘den 1:25,000 ‘e Küçük Ölçekli Haritalar: 1:1,000,000 yada daha küçük Mikrobölgeleme amaçları için sadece büyük ölçekli haritalar konu ile ilgilidir. 1:5,000 ölçeği ile topoğrafik haritalar mikrobölgeleme çalışmaları için temel ihtiyaçtır. Sonuç mikrobölgeleme haritaları için tipik ölçekler 1:5,000 ‘dir, ama özel durumlar için bu ölçek 1:1,000’e çıkabilir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

46 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Mikrobölgeleme çalışmalarında ihtiyaç duyulan jeofizik ve geoteknik veri (World Institute for Disaster Risk Management, Inc., 2004) Temel Giriş Verisi Önerilen Yöntem Topoğrafya Sayısal Topoğrafik Temel Bilgi ( 1: 5,000 ölçeğinde) Yeraltısuyu Seviyesi Kuyular ve/veya jeoelektrik sondajlar, CPTU (mevsimsel değişimler üzerine bilgiyi de içerecek biçimde) Geoteknik Birimler Ayrıntılı Yüzey jeoloji haritalar Jeolojik/Geoteknik Deney verileri (Sondajlar, SPT, CPT, CPTU) Jeofizik Yöntemler (SASW, Cross-hole, In-hole sismik hız ölçümleri, Mikrotremorlar, Sismik CPT, vb.) Anakaya yada İyi Zemin Koşulları (vs ≥ 700 m/s) Sondajlar & Jeofizik Yöntemler Basen/havza yapılarının belirlenmesi Derin Sismik ölçümler yada mikrotremor dizilim yöntemleri Farklı Geoteknik birimlerin temel geoteknik ve jeofizik özellikleri: • Mukavemet parametreleri ( stabilite problemi olan alanlarda kayma mukavemeti parametreleri) • Kayma Dalgası Hızı Laboratuar Testleri SPT yada CPT/CPTU testleri ile Korelasyonlar Jeofizik Yöntemler (SASW, Cross-hole, In-hole sismik hız ölçümleri, Mikrotremorlar, Sismik CPT, vb.) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

47 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Mikrobölgeleme haritalarında her deprem etkisi için genellikle üç bölge (A, B ve C olmak üzere) tanımlanmaktadır. Bu üç bölgenin her biri ayrı bir risk seviyesine karşılık gelmektedir (World Institute for Disaster Risk Management, Inc., 2004). Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

48 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Deprem etkisi için genellikle üç risk bölgesi (World Institute for Disaster Risk Management, Inc., 2004). BÖLGE ETKİ YÜKSEK ORTA DÜŞÜK YER HAREKETİ/ BÜYÜTME A B C YAMAÇ DUYARSIZLIĞI SIVILAŞMA DEPREMLE İLİŞKİLİ SU BASKINLARI YÜZEYSEL FAYLANMA Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

49 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Yer Hareketi / Büyütme A : Göreceli olarak en yüksek yer sarsıntısı seviyesi B: Göreceli olarak orta yer sarsıntısı seviyesi C: Göreceli olarak en düşük yer sarsıntısı seviyesi Yamaç Duyarsızlığı A : Yamaçlar için yüksek tehlike B : Yamaçlar için orta tehlike C : Yamaçlar için düşük tehlike / tehlike yok Sıvılaşma A : Yüksek Sıvılaşma olasılığı B : Orta Sıvılaşma olasılığı C : Çok Düşük Sıvılaşma olasılığı Depremle ilişkili Su Baskınları A : Yüksek Tehlike C : Tehlike Yok Yüzeysel Faylanma A : En yüksek tehlike C : Düşük Tehlike Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

50 3. YER HAREKETİ / BÜYÜTME BAZLI MİKROBÖLGELEME ÇALIŞMALARI
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

51 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

52 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

53 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Yer hareketinin değerlendirilmesi deprem hasarının değerlendirilmesinin ilk aşamasıdır ve genel olarak iki işlemli bir süreçtir. İlk işlem mühendislik anakayası üzerindeki yer hareketinin değerlendirilmesi ve ikincisi ise zemin etkilerinin değerlendirilmesidir. Her iki işlem tamamlandığında zemin yüzeyindeki yer haraketi değerlendirilebilir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

54 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

55 Anakayadaki Yer Hareketi
Mühendislik anakayası üzerindeki dalga yayınımına dayalı ilk işlemde, mühendislik anakayası üzerinde yer haraketi, bir hipotetik/varsayımsal kaynak için hesaplanır. Bu işleme ilişkin yöntemler iki gurup altında sınıflandırırlar: Fayın Kırılma (repture) paternini hesaba katan yöntem (Midorikawa ve Kobayashi, 179, 1980). Yer haraketi için azalım ilişkileri Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

56 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Yerel Zemin Etkileri Yerel zemin etkilerini ayrıntılı değerlendirmek için aşağıda belirtilen metodolojiler genel olarak hasar değerlendirmeleri kapsamında zemin tepki analizi çalışmalarında kullanılmaktadır. Elastik tepkinin çoklu yansıma kuramı Doğrusal olmayan tepkinin eşdeğer doğrusal tepkiye (dönüştrülerek) kullanılan yaklaşım Jeomorfolojik veriye dayalı yaklaşım (Matsuoka ve Midorikawa, 1994) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

57 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Elastik tepkinin çoklu yansıma kuramı tepki analizinde temel yöntemlerden biridir ve esas olarak 1960’larda ouşturulmuştur (Haksel, 1960). Bu yöntem yer hareketinin yumuşak zemin ortamında büyütüleceğini açıklamaktadır. Bununla birlikte gelen dalga büyük bir genliğe sahipse, yumuşak zemindeki yer hareketi gerçekte sert zemindekinden daha zayıftır. Bu olgu zeminin doğrusal olmayan davranışı olarak adlandırılmaktadır ve büyük depremlerde (yada kuvvetli yer hareketinde) gözlenmektedir. Fakat elastik tepkiye dayalı çoklu yansıma kuramı bu olguyu açıklayamaz. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

58 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Doğrusal olmayan davranışı hesaba katmak için doğrusal olmayan tepkinin doğrusal eşdeğerinin belirlenmesine yönelik yaklaşımlar geliştirilmiştir. Deprem tehlike değerlendirmesinde, SHAKE programı (Schnabel ve diğ., 1972) doğrusal olmayan tepkinin doğrusal eşdeğerinin belirlenmesinde yaygın olarak kullanılmaktadır. Yakın zamanlarda kayma modülü ve sönüm faktörünün rekansa bağlı etkilerini hesaba katan (FDEL programı, Sugito ve diğ., 1994) yöntem de sıkça kullanılmaktadır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

59 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Anakayadaki Yer (Deprem) Hareketinin Kestirilmesi : Deprem Tehlike Analizi Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

60 Deprem Tehlike (Risk) Analizi
Deprem tehlikesi, hasar ve can kaybı yaratabilecek büyüklükte bir depremden kaynaklanan yer hareketinin belli bir yerde ve belli bir zaman periyodu içerisinde belirlenmesi olarak tanımlanır ve deprem nedeni ile hasar, mal ve can kaybı ihtimali olarak tanımlanan, deprem riski kavramının önemli bir öğesini oluşturur. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

61 DEPREMLERE GENEL BİR BAKIŞ
Yeryüzeyi yavaş yavaş hareket eden 9 büyük levha ve 12 küçük levhadan oluşmaktadır Bu levhalar mantodaki malzeme üzerinde hareket etmektedirler. Bu levhalar biri diğeri ile birlikte yan yana kayabilir ( California ), biri diğerinin altına dalabilir (Güney Amerika, Japonya ) ve bir diğeri ile çarpışabilir (Hindistan ve Avrupa ). Bu levhaların hareketi gerilme birikimine neden olur ve bu birikim fay (kırık) adı verilen zayıflık/süreksizlik zonları boyunca açığa çıkabilir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

62 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Depremlerin oluşumunun dünya genelinde ve ülkemizde belirli bir düzeni vardır. Levha tektoniği ile açıklanan bu düzen bir çok gözlemlen kanıtlanmıştır. Manto dediğimiz yer katmanının üzerindeki kabuk birçok levhadan oluşmakta ve bu levhalar hareket halindedir. İşte bu hareketler sırasında levha kenarlarında ve levha içlerinde enerji birikmekte ve kabuk mukavemetinin yenildiği anda enerji açığa çıkmakta ve depremler oluşmaktadır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

63 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

64 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
DEPREMLER OLUŞUMLARINA GÖRE: TEKTONİK VOLKANİK ÇÖKÜNTÜ YAPAY DERİNLİKLERİNE GÖRE: SIĞ ~30 Km ORTA Km DERİN Km ÇOK DERİN Km Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

65 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Depremleri onların oluşum moduna göre sınıflamak yararlıdır. Bunlardan en yaygını tektonik deprem’lerdir. Bunlar, çeşitli yersel kuvvetlere bir karşılık olarak kayacın aniden kırılması ile oluşurlar. Tektonik depremler yer içini incelemek amacıyla bilimsel olarak ve büyük hasar oluşturması nedeniyle de sosyal olarak öneme sahiptir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

66 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Bununla birlikte, depremler diğer yollar ile de oluşur. İyi bilinen diğer bir tür, volkanik erüpsüyon’larla ilişkilidir. Gerçekten bugün bir çok insan depremlerin birincil olarak volkanik aktiviteyle bağlantılı olduğunu düşünürler. Günümüzde hala volkanik aktiviteyle ilişkili olarak volkanik erüpsiyonlar vardır fakat bu erüpsiyonlar ve depremler her ikisi de kayalardaki tektonik kuvvetlerin bir sonucudur ve birlikte oluşmaları gerekli değildir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

67 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Volkanik depremlerdeki dalga oluşma mekanizması muhtemelen tektonik depremlerdekinin aynısıdır. Çöküntü Deprem’leri üçüncü kategoriyi oluşturmaktadır. Bunlar yeraltı boşlukları ve madenlerde oluşan küçük depremlerdir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

68 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Sonuncu tür kategori insanlar tarafında oluşturulan Yapay Deprem’lerdir. Patlama depremi, kimyasal maddelerin patlaması ve nükleer aygıtlarla oluşturulurlar. Yeraltı nükleer patlamaları için dünya çapında çeşitli test alanları oluşturulmuş ve bunlar depremlere neden olmuşlardır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

69 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Depremler, yerkürenin sınırlı bir alanındaki enerjinin aniden açığa çıkması ile oluşur. Deprem oluşumuna yönelik klasik yaklaşım, 1906’da San Fransisko depreminin gözle görünür etkilerinin incelenmesine dayanılarak Reid (1911) tarafından Elastik Rebound (yenileme) Kuramı ile ortaya konmuştur. Bu kuram ortaya konulduktan sonra; bir deprem, fay boyunca oluşan yer değiştirme ile daima birlikte anılır olmuştur. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

70 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

71 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
FAYLAR: 1-DOĞRULTU ATIMLI A-SAĞ YÖNLÜ B-SOL YÖNLÜ 2- NORMAL 3- TERS 4-VEREV(OBLİK) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

72 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
DOĞRULTU ATIMLI FAY Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

73 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
NORMAL FAY Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

74 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
TERS FAY Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

75 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
DEPREM DALGALARI Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

76 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
DEPREM DALGALARI Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

77 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Işığın Yansıma ve Kırılması Kırılma Yansıma Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

78 DEPREMLER DOĞAL OLGULARDIR
Afet yaratır 10-20 yılda bir ÇOK BÜYÜK Yıkıcıdır 18 BÜYÜK Çok zarar verir 120 GÜÇLÜ Az zarar verir 800 ORTA Birçokları hisseder 6,200 HAFİF Kimileri hisseder 49,000 ÇOK HAFİF Kayıt edilir ancak hissedilmez 3,165,000 MİKRO 0-2.9 MERKEZ YAKININDAKİ ŞİDDETİ YILDA ORTALAMA TANIM BÜYÜKLÜK Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

79 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

80 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Depremin büyüklüğü (Magnitüd), deprem sırasında açığa çıkan toplam sismik dalga enerjisiyle ilişkilidir ve sismograf kayıtlarıyla belirlenen pratik bir niceliktir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

81 MAGNİTÜD HESAPLANMASI
Aletsel Büyüklük (Magnitüd) M ≤ 10.0 Md =a + b log T + D ML = log A – log A0 log A0 = 0.15 – 1.6 D T = Deprem Dalgasının Süresi A0 ve A = Deprem Dalgasının Boyu D = Depremin istasyona olan Uzaklığı Magnitüd Türleri İzmit Depremi Md = Süreye bağlı magnitüd 6.7 ML = Yerel (Local) magnitüd Ms = Yüzey dalgası magnitüd 7.8 Mw = Sismik moment magnitüdü 7.4 Mb = Cisim dalgaları magnitüdü 6.3 Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

82 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
ŞİDDET ŞİDDET (Intensity) (I veya I0) Depremin doğa, binalar ve canlılar üzerindeki etkilerinin oluşturduğu gözlemsel ölçüsüdür (I – XII) Magnitüd – Şiddet İlişkisi M= I0 Şiddet V VI VII VIII IX X XI XII Magnitüd Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

83 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Her depremin tek bir “büyüklük”değeri, buna karşı hasara göre değişen çeşitli “şiddet”değerleri vardır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

84 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
F = m. a ve İvme Hepimiz hızlıca ivmelenen yada frenleyen araba yada bir uçağın havalanmasında oluşan kuvvetleri hissetmişizdir. Bazılarımız bir deprem hareketi sırasında da benzer kuvvetleri hissetmişizdir. İvme kavramı, güçlü yer hareketi gibi değişen türde herhangi bir hareket ölçülmeye çalışıldığında anahtar öneme sahiptir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

85 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Deprem Riski Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

86 Deprem Riski= Deprem Tehlikesi x Hasargörebilirlik
Deprem Tehlikesi = Var Hasargörebilirlik =Yok Deprem Riski=Yok Deprem Tehlikesi = Yok Hasargörebilirlik =Var Deprem Riski=Yok Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

87 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Kentlerde deprem tehlikesinin belirlenmesi amaci ile deterministik ve/veya probabilistik yöntemler kullanılır. Proje yada tasarım depremlerinin rasyonel yaklaşımlarla belirlendiği durumlarda her iki yöntem birbirine benzer sonuçlar sağlayabilir. Genel olarak riski, tehlikenin olma olasılığı ve bu tehlikenin meydana getireceği sonuçlar olarak aşağıdaki gibi tanımlarsak; Risk = Olasılık x Sonuçlar Bu durumda deprem riski genel olarak aşağıdaki gibi formülize edilebilir: Deprem Riski = Deprem Tehlikesi x Hasargörebilirlik Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

88 Deterministik Deprem Tehlikesi
Deterministik olarak belirlenen deprem tehlikesi, zaman boyutundan bağımsız olarak, bölgede meydana gelebilecek en büyük depremin yaratacağı yer hareketinin düzeyidir. Tipik bir deterministik deprem tehlikesi belirleme aşağıdaki dört aşamadan oluşur (Reiter, 1990): Sahada (site) önemli yer hareketi üretmeye yatkın bütün deprem kaynaklarının tanımlanması ve karakterizasynu. Kaynak karakterizasyonu, herbir kaynağın geometrisinin (kaynak zonu) ve deprem potansiyelinin tanımlanmasını kapsamaktadır. Her bir kaynak zonu için kaynaktan sahaya olan uzaklık parametesinin seçimi. Çoğu deterministik deprem tehlike analizinde, kaynak zonu ile ilgilenilen saha arasındaki en kısa uzaklık seçilir. Denetleyen depremin seçimi (yani en güçlü sarsıntı seviyesini üretmesi beklenen bir depremir bu), genellikle sahada yer hareketi parametresi terimleri ile açıklanır. Sahadaki tehlike formal olarak tanımlanır, genelde “denetleyen deprem” tarafından üretilen yer hareketi terimleriyle. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

89 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Deterministik Deprem Tehlike Analizinin Aşamaları Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

90 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Japonya’da Saitama bölgesi’nde seçilen hipotetik depremler Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

91 Wells ve Coppersmith (1994) M=5,16+(1,12 LOG(L)) (Doğrultu Atımlı) Mw
Çizelge Çeşitli Araştırmacılarca Geliştirilen Fay Boyu (L) & Büyüklük (M) İlişkisi Araştırmacız M (magnitüd) Sınır Koşulları Magnitüd Türü Abraseys ve Zatopek (1968) M= (0,881 LOG(L))+5,62 5,8 ile 8.0 Ms Sibol ve diği, (1987) M=(0,79 LOG(L))+6,04 (sığ depremler) Sibol ve diğ. (1987) M=(1 LOG(L))+5,47 (derin depremler) Douglas ve Ryall (1975) M= (LOG(L)+4,673)/0,9 6,4'den büyük Ezen (1981) M=(LOG(L)+2,19)/0,577 6 ile 8 Matsuda (1975) M=(LOG(L)+2,9)/0,6 - Patwardan ve diğ. (1975) M=(LOG(L) 2,7)+2,88 6,'den küçük M=(LOG(L) 1,1)+5,13 6'dan büyük Tocher (1958) M=(LOG(L)+5,76)/1,02 Toksöz ve diğ. (1979) M=(LOG(L)+3,62)/0,78 5,9 ile 7,9 Wells ve Coppersmith (1994) M=5,16+(1,12 LOG(L)) (Doğrultu Atımlı) Mw M=5+(1,22 LOG(L)) (Ters) M=4,86+(1,32 LOG(L)) (Normal) M=5,08+(1,16 LOG(L)) (Tüm Fay Türleri) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

92 İvme (Gutenberg ve Richter, 1956) İvme=(10((Io / 3)- 1/2))
Çizelge . Çeşitli Araştırmacılarca ortaya konulan Maksimum Şiddet (Io) ile İvme (g olarak) arasındaki Ilişkiler İvme (Gutenberg ve Richter, 1956) İvme=(10((Io / 3)- 1/2)) İvme (Bath, 1973) İvme=(10((Io-1,5) / 3)) İvme (Wang ve Law, 1994) İvme =(10(0,3 Io+ 0,014)) İvme (Wald ve diğ., 1999) İvme = (10((Io + 1,6) / 3,66)) İvme (Hessberger, 1956) İvme =(10(((3/7) Io - (9 / 10)))) İvme (Murphy, 1997) İvme =(10((0,25 Io + 0,25))) İvme (Trifunac ve Brady (1975) İvme = (10(0.30 Io ) ) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

93 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

94 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

95 Probabilistik Deprem Tehlikesi
Probabilistik deprem tehlikesi hasar yapıcı yer hareketinin belli bir yerde ve belli bir zaman periyodu içerisinde meydana gelme olasılığı olarak tanımlanır. Probabilistik bir deprem tehlike haritasının hazırlanması için kullanılan metodoloji aşağıdaki şekilde ifade edilebilir: Tarihi ve Aletsel Deprem Verilerinin Elde Edilmesi, Tektonik Çalışmalar ve Değerlendirmeler Deprem Kaynak Bölgelendirmesi, Deprem Oluşum Frekanslarının Belirlenmesi, Azalım İlişkileri ve Probabilistik Deprem Tehlikesinin Belirlenmesi. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

96 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Probabilistik deprem tehlike analizi dört aşamalı bir prosedür olarak tanımlanabilir (Reiter, 1990): Deprem kaynaklarının tanımlanması olan ilk aşama deterministik deprem tehlike analizi ile aynıdır. Farklı olarak kaynak içindeki potansiyel kırılma (repture) lokasyonlarının olasılık dağılımı karakterize edilmek zorundadır. Sonra, depremsellik, yada deprem yineleme (recurence) nin zamansal dağılımı karakterize edilmek zorundadır. Yineleme ilişkisi (deprem oluş sayısı – büyüklük ilişkisi) kurulmalıdır. Her bir kaynak zonunda her hangi bir olası noktada oluşan herhangi bir olası boyuttaki deprem tarafından sahada/alanda oluşturulan yer hareketi kestirimli ilişki ile belirlenmek zorundadır. Kestirimli ilişkide belirsizlik de hesaba katılmalıdır. Sonuç olarak , depremin yeri, depremin boyutu ve yer hareketi kestirimindeki belirsizlikler; yer hareketi parametresinin belli bir zaman periyodu içinde aşılabilme olasılığını elde etmek için birleştirilir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

97 Probabilistik Deprem Tehlike Analizi Aşamaları (Finn ve diğ., 2004)
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

98 Japonya için Büyüklük- Oluşum Sayısı İlişkisi (ISSMFE, 1993)
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

99 Magnitüt (Gutenberg ve Richter, 1956) M=((2/3) Io)+1
Çizelge Çeşitli Araştırmacılarca ortaya konulan Maksimum Şiddet (Io) ile Büyüklük (M) arasındaki Ilişkiler Magnitüt (Gutenberg ve Richter, 1956) M=((2/3) Io)+1 Magnitüt (İpek, 1982) M=1,63+0,592 Io Magnitüt (Tabban ve Gençoğlu, 1975) M= 0,582 Io+1,621 Magnitüt (Bath, 1973) M=1 + (2 Io/3) Magnitüt (Karnik, 1971) M=1+(2/3 Io) Magnitüt (Ansal, 1997) M= 0,594 Io+1,36 Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

100 PROJE (TASARIM / HİPOTETİK ) DEPREMİN BÜYÜKLÜĞÜ ?
Deterministik deprem tehlike analizi için matematiksel bazlı olasılık dağılımları kullanılır. Sismolojik problemlere istatistik yöntemlerin kullanılmasının iki nedeni vardır (Agrawal, 1993): Deprem oluşumunun deterministik yasaları hala bilinmemektedir İstatistik incelemeler için yeteri sayıda ham veri vardır. İstatistiksel analiz konusunda iki yaklaşım Poisson olasılık dağılımı ile Gumbel Uç Değer Olasılık Dağılımı Modeli (Tip I ) çok yaygın olarak kullanılmaktadır. Her iki olasılık dağılımının temel felsefesi “oluşan olaylar birbirinden bağımsız ve rastlantı sonucu olduğu”dur. Bu özellikleri nedeniyle “belleksiz” modeller de denmektedir. Bir diğer olasılık modeli Markov ise bellekli modellere örnektir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

101 a) Poisson Olasılık Modeli
Poisson Olasılık dağılımının üç temel özelliği vardır (Yüceman 1982): 1-Bağımsızlık Özelliği: Oluşan Olaylar birbirinden bağımsız ve rastlantı sonucu olmaktadır. 2- Düzenlilik (Homojenlik) Özelliği: Geniş bir zaman aralığında iki yada daha fazla olayın aynı anda gerçekleşme olasılığının sıfıra gitmektedir. 3- Kararlılık Özelliği: Olayların birim zamandaki dağılım oranı zamndan bağımsız olduğu için dağılım kararlılık özelliğine sahiptir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

102 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Poison modelinde olayların dağılımına bakılırsa; N olayı herhangi bir t aralığında oluşmuşsa ve olayların ortalama sayısı  ise olayların dağılımı aşağıdaki dağılım fonsiyonuna uygundur ve matematiksel olarak Prob (Nt = n) = e-(t) (t)n / n! bağıntısı ile verilir. Burada  olay sayısı, n olay sayısı ve t ise olayın oluştuğu zamandır. Risk belirlemesinde oluş sayısı log N = a + b M Gutenberg-Richter bağıntısından belirlenebilir. Bu bağıntı yardımıyla belirli bir t gözlem süresinde oluşmuş depremler gözönüne alınıp, t süresine göre normalleştirilmiş dağılım fonksiyonu aşağıdaki gibi verilmektedir: R (Nt = n) = e-(Nm t) (Nmt)n / n! Bu bağıntı bir D süresinde oluşmuş M Mo olan n adet depremin olma olasılığını vermektedir. Yukarıda verilen dağılım fonksiyonuna bağlı olarak belirli bir M büyüklüğünde eşit ya da büyük en az bir depremin olma olasılığı risik değerini vermektedir. Bu değer, olayda kullanılan parametre magnitüd (büyüklük) olduğundan Rm = 1- e-(N(M)D) (3.1) formülü ile kolayca hesaplanabilir. Burad D tasarım süresi ( yada yapı ömrü) ve N(M) magnitüdleri verilen M değerine eşit ya da ondan büyük olan depremlerin yıllık ortalama oluş sayılarıdır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

103 b) Gumbel Uç Değer Olasılık Dağılımı Modeli (Tip 1)
Bu modelde uç değerlerden (exterme values) yararlanılır. Uç değer G(x.t) fonksiyonunda eşit zaman aralıklarında x değişkeninin alacağı en büyük ve en küçük değerlerden biri olarak tanımlanmaktadır. X değişkeninin uç değerini M ile gösterirsek; 1 tip dağılım aşağıdaki biçimde verilir: G (M) = e-( D Exp(-M)) M  0 bağıntıda D süredir.  ve  katsayıları regresyon analizi ile bulunur. Bu bağıntıdan yararlanarak deprem riski Prob [Mmax M] = R = 1- G (M) (3.2) bağıntısıyla hesaplanmaktadır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

104 YER HAREKETİ ŞİDDETİNİN AZALIMI
Yer hareketi şiddetinin azalımı, olası kuvvetli bir yer sarsıntısının değerlendirilmesinde önemli bir rol oynar. Deprem şiddetine dayanan azalım ilişkileri tarihsel depremlerin eşşiddet haritaları kullanılarak geliştirilmektedir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

105 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Güney Kaliforniya’ dan elde edilen veriden türetilen azalım ilişkisi Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

106 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Deprem Şiddet Ölçeklerinin Karşılaştırması Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

107 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Pik ivme ve hız gibi aletsel olarak kaydedilmiş değerler, kuvvetli yer hareketinin ölçüsünü vermek bakımından deprem şiddet ölçeklerinden daha güvenilir değerler olmaktadırlar. Pik ivme hala en yaygın kullanılan değer olmasına rağmen, artan oranda ilgi pik hız ve spektral genliklere de verilmektedir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

108 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Çeşitli Azalım İlişkilerinin Karşılaştırılması Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

109 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Sismik mikrobölgelemede yer hareketinin spektral içeriği üzerine bilgiye ihtiyaç duyulduğunda, tepki (mukabele) spektrumları için azalım ilişkileri gerekebilir. Bu ilişkiler spektrumun deprem büyüklüğü ve zemin şartlarına büyük ölçüde bağımlı olduğunu göstermektedirler. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

110 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Zemin ve Kaya Ortamaları Için Çeşitli Büyüklükler Için Kestirilmiş Hız Spektrumu. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

111 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Çeşitli Yer Koşulları Için Kestirilmiş Hız Spektrumu. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

112 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

113 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Belirli aşılma oranı ile ve belirli bir yapı ömürü (süresi) için verilen deprem “proje depremi” olarak düşünülebilir. Bu depreme aynı zamanda tasarım depremi, dizayn depremi, hipotetik deprem veya karakteristik deprem gibi çeşitli isimler de verilmektedir. Bölge için ayrıntılı deprem tehlike analizi yapılmadığı durumlarda bu depremin büyüklüğün 6.5 olarak alınması önerilse de (World Institute for Disaster Risk Management, Inc., 2004) biz ülkemiz için bu yaklaşımı kabul etmiyoruz ve bölge için mutlaka deprem tehlike analizinin yapılmasını zorunlu görüyoruz. Bu proje depreminden aşağıdaki bölümde anlatılan uygun ivme azalım ilişkileri kullanılarak proje depremi ivmesi belirlenir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

114 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Zemindeki Yer Hareketinin Kestirilmesi: Zemin Büyütmesinin Belirlenmesi Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

115 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Bu aşamada aşağıdaki süreçler izlenmektedir: a)Kayma Dalgası Hızı Kestirimi: Sorun olan saha üzerinde ayrıntılı bilgiye ihtiyaç duyulur. Geoteknik ve jeofizik inceleme anakaya derinliğine ya da zeminin daha yüksek bir kayma dalgası (S) hızına sahip bir tabakaya ulaşıncaya kadar yapılır. Birçok durumda 700 m/sn dolayındaki bir S dalgası hızına sahip tabakanın ‘’anakaya’’ olarak tanımlanması yaygındır (Shima, 1977). Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

116 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

117 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Kayma Dalgası Hızına (Vs,30) Bağlı Zemin Büyütmeleri Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

118 Kayma Dalgası Hızı ve Göreceli Büyütme Faktörü Arasındaki İlişkiler
Araştırmacılar İlişki Midorikawa (1987) Joyner and Fumal (1984) Borcherdt ve diğ. (1991) A = 68V (V1 < 1100 m/sn) A = (V1 > 1100 m/sn) A = 23V2-0.45 AHSA = 700/V1 (zayıf hareket için) AHSA = 600/V1 (kuvvetli hareket için) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

119 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
b) Mikrotremor Ölçümleri: Bir alanda zemin araştırma raporu mevcut olmasa bile, yerel zemin koşulları jeofizik özelliklerine dayanan bir değerlendirme, mikrotremor ölçümleriyle elde edilebilmektedir. Yer, küçük genliklerde; rüzgar, deniz dalgası, trafik ve endüstriyel makinaları gibi doğal ve yapay kaynakların nedeniyle titreşimektedir. Mikrotremorun genlik seviyesi tipik olarak mikron seviyelerinden daha küçüktür. Yüksek hassasiyete sahip sismometreler mikrotremor ölçümleri için kullanılabilirler. Mikrotremor kullanılarak zemin sınıflamasına yönelik yöntemler önerilmektedir. Yeryüzü sürekli olarak mikro ölçekte titreşmektedir. Bu titreşimler genellikle sismik gürültü olarak adlandırılır. Periyot ve genlik kökenlerine göre bu sismik gürültüler mikro-tremor ya da mikro-seism (micro-titreşim) olarak adlandırılır. Mikrotremorlar yerin veya yapıların çok küçük genlikli titreşimleridir. Mikrotremorlar rüzgar, okyanus dalgaları, jeotermal reaksiyonlar, küçük manyitüdlü yer sarsıntıları gibi doğal etkiler yanında kültürel gürültü olarak tanımlanan başta trafik hareketleri olmak üzere insanların yaşam sürecinde neden oldukları hareketlilikten kaynaklanmaktadırlar (Katz, 1976). 1s’den daha küçük peryoda sahip salınımlar mikrotremor, 1 s’den daha büyük peryoda sahip salınımlar ise mikroseism olarak adlandırılmaktadır (Taga ve Kagami, 1993). Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

120 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Mikrotremor Ölçümlerinin Veri-İşlem Aşamaları Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

121 Spektral Büyütmelere göre mikrobölgeleme bölgeleme ölçütleri
Tehlike Düzeyi C (Düşük) 2.5 – 4.0 B (Orta) 4.0 – 6.5 A (Yüksek) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

122 Zeminlerde Kayma Dalgası Hızı ve Belirleme Teknikleri
Kayma dalgası hızı aşağıdaki çeşitli jeofizik ölçüm teknikleri ile belirlenebilmektedir. Sismik Kırılma (Klasik Yöntem) Kuyu Sismiği Karşıt-kuyu (Cross-Hole) SismikTesti Aşağı-Kuyu (Down-Hole) Sismik Testi Yukarı-Kuyu (Up-Hole) Sismik Testi Sismik CPT Testi SPT Deneyleri ile Amprik Yaklaşımlarla (Bakınız: “SPT Darbe Sayısı-Kayma Dalgası Hızı (N - Vs) İlişkileri” Bölümü) Yüzey Dalgası Yöntemleri a) Aktif Kaynaklı b) Pasif Kaynaklı Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

123 A) Sismik Kırılma Yöntemi
Sismik kırılma yöntemi farklı yayınım hızına sahip zemin tabakalarının arayüzeylerinde kırılan sismik dalgalarını seyahat zamanlarının ölçülmesine dayanmaktadır. Sismik enerji yüzeyde yer alan bir kaynak (atış) ile sağlanmaktadır. Atış noktasından yayılan enerji daha yüksek hızlara (mukavemet özelliklerine sahip) ortamdan kırılarak alıcılara ulaşmaktadır. Kırılıp gelen sinyalleri seyehat zamanlarının belirlenmesi kırıcı ortama kadar olan derinlik kesidinin oluşturulmasını sağlamaktadır. Kırılma dalgaları yer içinde uygun bir yol katettiklerinden frekans içerikleri yansıma dalgalarına oranla daha küçüktür. Yansıma dalgaları frekansı Hz arasındadır. Kırılma dalgası 5-25 Hz frekanslardadır. Aygıtlarda bu frekansı kaydedecek şekilde düzenlenmelidir. Kırılma yöntemi çoğu kere karalarda ve denizlerde az bilinen bölgelerden ilk bilgiler toplayabilmek için yapılır.Kaydedilen ve sonrasında bilgisayara aktarılan veri, her bir atış noktasından jeofonlara ilk varış zamanları analiz edilmek üzere kullanılır. Zaman – uzaklık eğrileri grafiği üst katman ve kırılmaya neden olan ortamın derinlik ve hız bilgisinin elde edilmesinde kullanılır (Öztürk, 1993). Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

124 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

125 B) Kuyu Sismiği Yöntemleri
Karşıt-kuyu (Crosshole) Sismik Yöntem Karşıt-kuyu (Crosshole) sismik yöntemi zemin yada kaya tabakalarının yerinde ( in situ) özelliklerini elde etmek için kullanılmaktadır. Bu ölçümlerde, bir kaynak kuyusundan alıcı kuyusuna yatay olarak seyehat eden sıkışma (P) ve kayma (S) dalgaları için zaman ölçülür. Seyehat zamanları P ve S hızlarını ölçmede kullanılmaktadır. 10 dan 15 feet aralıklı iki yada üç kuyu corsshole sismik ölçüm için kullanılmaktadır. Her öçlümde kuyular arasındaki yükseklik farkı hassas hız belirlemeleri için ölçülmelidir (Mayne, 2006). Bu konu ile ilgili ASTM D 4428/D 4428M-91 standardı vardır Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

126 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

127 Aşağı-kuyu (Downhole) Sismik Yöntem
Bu ölçümler kuyu sismiğinin sadece tek bir kuyuya ihtiyaç gösterdikleri için en basit ve en ucuz tekniktirler (Mayne, 2006). Sismik enerji yüzeyde kuyudan belirli bir uzaklıkta üretilmektedir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

128 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

129 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Sismik-CPT Kullanılan CPT ekipmanı elektronik veri toplama sistemine sahiptir. Sondalama 10 cm2 konik uç ve 150 cm2 çevre alanina sahip 60° açılı elektronik bir konik ucun 10 ton kapasiteli bir hidrolik baskı yoluyla 2 cm/sn sabit hızla zemine penetre edilmesi ile yapılmaktadır. Bu penetrasyon sırasında 2 cm ara ile ölçülen uç ve çevre mukavemeti verileri bilgisayarda kaydedilmektedir. Bosluk suyu basınçlarının ölçümünde kullanılan “piezocone” elemanı, uç mukavemetinin kaydedildigi konik ucun hemen arkasında, 7.5 cm2 kesit elemanlı poroz bir elemana sahiptir. Buna ilaveten, penetrometre konik ucunun hemen arkasında birbirine 1.0 m ara mesafe ile yerlestirilmis olan, yatayda iki yönde (x,y) ve düseyde bir yönde (z) üçlü bir jeofon sistemine sahip iki sismometre aracılığı ile kayma dalgası hızı, Vs ve basınç dalgası hızı, Vp arzu edilen derinlikte ölçülebilmektedir (Durgunoğlu ve diğ., 2000). Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

130 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Sismik CPT Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

131 Yüzey Dalgaları Analizi (SASW, MASW
Kentsel alanlarda klasik sismik yöntemler ile kayma dalgası hızı belirlendiğinde bir çok problem oluşabilmektedir. Bunlar; Yüksek Gürültü Seviyesi Geniş Alıcı Dizilimlerine İhtiyaç Duyulması Sismik Enerjinin Sediman Tabakalarda Soğurulması Düşük Hız Zonları olmaktadır. Bu nedenle yakın zamanlarda kayma dalgası hızının belirlenmesi için aktif ve pasif kaynaklı (mikrotremorlar) yüzey dalgaları analizi kullanılmaktadır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

132 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Yüzey dalgalarının bir türü olan Rayleigh dalgalarının önemli özelliği yayınım hızının (VR) kayma dalgası hızına oldukça yakın olmasıdır (poison oranına bağlı olarak VR= 0.87 ila Vs’dir). Bu ilişki geoteknik çalışmalarda kayma dalgasını çeşitli amaçlar için kullanımı (kayma modülü belirleme, büyütme ve sıvılaşma analizleri v.b.) için önemlidir. Yüzey dalgası ölçümleri tahribatsız ve ekonomik olarak doğal / bozulmamış durumdaki zeminin mukavemet derinlik ilişkilerini oluşturmamızı sağlamaktadır (Avcı ve Özçep, 2006, Özçep, 2006) . Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

133 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Bir Yüzey boyunca yayınan yüzey dalgaları, toplam sismik dalga enerjisinin % 70’den fazlasını oluşturmaktadır. Bu dalgalar göreceli olarak düşük hız, düşük frekans ve yüksek genlikle karakterize edilirler. Bir yüzey dalgasının partikül hareketinin genliği derinlikle üstel olarak azalır . Öyle ki dalga enerjisinin büyük bir bölümü bir dalga boyu içindedir. Homojen izotrop yarı-uzayda bütün yüzey dalgaları aynı hızda hareket ederler. Bununla gerçek bir zeminde (çok tabakalı, yada elastik özellikleri derinlikle değişen) yüzey dalgalarının hızı dalga boyuna ( yada frekansa) bağlıdır. Böyle bir dalga için dispersiyon özelliği gösterir denir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

134 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Yüzey dalgaları daha yüksek genliğe sahiptir, üretilmesi ve kaydedilmesi daha kolaydır. Yüzey dalgası genliği uzaklıkla ∝1/√r olarak azalırken cisim dalgası genliği ∝1/r ile azalır.Yüzey dalgası hızı malzeme özelliklerine bağlıdır. Zeminlerin elastik özellikleri/ mukavemetlerindeki değişim farklı frekanslarda farklı hızlarla seyahat eden dalgalar yaratır (dispersiyon). Dispersiyon grafik olarak faz hızına karşılık frekans çizilerek analiz edilir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

135 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

136 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

137 Kayma Dalgası Hızına bağlı Zemin Sınıflandırmaları
Kayma dalgası hızı mikrobölgeleme çalışmalarında anahtar parametrelerden biridir. Zeminlerdeki bu hız değerine bağlı olarak çeşitli sınıflamalar önerilmiştir. Bu sınıflamalar aynı zamanda depreme dayanıklı inşaatlara yönelik yönetmeliklerine/standartlarına (code) da baz oluşturmuştur. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

138 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Kohezyonlu Zeminlerin Vs Hızlarına Göre Sınıflandırılması (Özaydın, 1982) S Dalga Hızı (m/sn) Zemin Durumu <200 Yumuşak-Orta Katı Katı Çok Katı Sert Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

139 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Kohezyonsuz Zeminlerin Vs Hızlarına Göre Sınıflandırılması (Özaydın, 1982) S Dalga Hızı (m/sn) Zemin Durumu <300 Gevşek Orta Sıkı Sıkı Çok Sıkı Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

140 Eurocode 8‘de Vs30’a göre Zemin Sınıflaması
Tanım Özellikler A Kaya yada diğer kaya benzeri formasyonlar Vs>800 B Çok Sıkı Kum, Çakıl yada Çok Sert Killer 360<Vs<=800 C Sıkı yada Orta Sıkı Kum, Çakıl veya Sert Kil 180<Vs<=360 D Gevşek’den Orta Sıkı’ya kadar Kohezyonsuz Zemin veya Yumuşak’dan Sert’e kadar Kohezyonlu Zemin 180<Vs Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

141 Çok Sıkı/Sert Zemin yada Yumuşak Kaya
NEHRP Hükümlerinde ve Uniform Building Code’da Vs30’a göre Zemin Sınıflaması Zemin Sınıfı Tanım Özellikler A Sert Kaya Vs>1500 B Kaya 760<Vs<=1500 C Çok Sıkı/Sert Zemin yada Yumuşak Kaya 360<Vs<=760 D Sert/Sıkı Zemin 180<Vs<=360 E Zayıf Zemin Vs<180 Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

142 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Çeşitli Depreme Dayanıklı Yapı Yönetmeliklerindeki Kayma Dalgası Hızına (Vs,30) Bağlı Yapılan Zemin Sınıflamaları Vs, 30 (m/sn) UBC/97 (A.B.D) IBC/2000 SE SD SC SB SA YUNANİSTAN EAK2000 D-C C B A A EC8 (ENV1998) C EC8 (prEN1998) (Draft4,2001) D B YENİ ZELENDA 2000(Draft) D(T>60s => Vs,30<200 C(T>60s JAPONYA (Highway Bridges) III (T>60s II (I) (T= s => Vs,30= I (T<0.2 s => Vs,30>600 TÜRKİYE Z4- Z3 Z3- Z2 Z3- Z3–Z2 –Z1 Z1 AFPS/90 S3- S2 S3- S2- S1 S1- S0 S0 Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

143 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Zemin Grubu Zemin Grubu Tanımı Kayma Dalgası Hızı (m/s) (A) 1. Masif volkanik kayaçlar ve ayrışmamış sağlam metamorfik kayaçlar, sert çimentolu tortul kayaçlar.... 2. Çok sıkı kum, çakıl 3. Sert kil ve siltli kil    > 1000 > 700 (B) 1. Tüf ve aglomera gibi gevşek volkanik kayaçlar, süreksizlik düzlemleri bulunan ayrışmış çimentolu tortul kayaçlar 2. Sıkı kum, çakıl 3. Çok katı kil ve siltli kil.... 700─ 1000 400─ 700 300─ 700 (C) 1.Yumusak süreksizlik düzlemleri bulunan çok ayrışmış metamorfik kayaçlar ve çimentolu tortul kayaçlar 2. Orta sıkı kum, çakıl 3. Katı kil ve siltli kil     200─ 400 200─ 300 (D) 1.Yeraltı su seviyesinin yüksek olduğu yumuşak, kalın alüvyon tabakaları...... 2. Gevsek kum 3. Yumusak kil, siltli kil...... < 200 Türk Deprem Yönetmeliği Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

144 Zemin ve kaya ortamlarının sınıflanması (Rosebleueth (1971)
Yumuşak Zemin Vs < 600 m/ sn Sağlam Zemin Vs  600 m/sn Kaya Vs > 1800 m/sn Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

145 Zemin Hakim Titreşım Periyodu/ Karakteristik Yapıyeri Periyodu (Tz)
Rezonans olayı hem dünya (makroskopik) ve hemde atomlar (mikroskopik) ölçeğinde evreni ve yerfiziğini açıklamada önemli rol oynamaktadır. Rezonans olayı salınan sistemleri ilgilendirmektedir, dolayısıyla depremler sonucu salınan yeryüzünün salınım frekansı ve binaların kendi özsalınım frekansları rezonans olayı ile ilişkilidir. Bilim dilinde salınım yapan bir sistem denilince, denge konumundan uzaklaşan ve daha sonra geri çağırıcı bir kuvvetle tekrar denge konumuna geri dönen bir sistem akla gelir (sarkaç örneği). Bu hareket genellikle periyodu ile, yani bir noktadan aynı yönde iki geçişi arasında ki zaman aralığı ile nitelenir veya daha kullanışlı olan frekansı ile, yani sistemin bir noktadan aynı yönde birim zamanda ki geçiş sayısıyla tanımlanır (Özçep ve Akkargan, 2000). Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

146 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Herhangi bir sarkaç denge konumudan çıkarılıp kendi haline bırakılırsa, salınım hareketine başlar; bu hareketin kendine özgü bir özsalınım peryodu buna bağlı olarak özsalınım frekansı vardır. Salınan bu tip bir sistemin rezonans hali göstermesi için salınan diğer bir dış kuvvetin etkisi altında kalması gerekir; bu dış kuvvet, belli bir frekanstan önce sistemi denge konumundan uzaklaştırır ve sonra tekrar bu konuma yaklaştırır. Ayrıca söz konusu sistemin bir sürtünme kuvveti ile karşılaşması ve bu kuvvetin, sistemin enerjisinin bir kısmını soğurarak salınım hareketini frenlemesi gerekir. Bu koşullar gerçekleştiğinde sistemin salınım geliğinin uyarıcı kuvvetin frekansına bağlı olduğu görülür. Uyarıcı frekans, sistemin özsalınım frekansına eşitse, genlik bir maksimumdan geçer. Sürtünme kuvvetleri uyarıcı kuvvet yanında ne kadar küçük kalırsa, bu maksimum değer o kadar büyür. İşte, yalnız mekanik sistemler değil, aynı zamanda elektrik ve atom sistemlerine de uygulanan rezonans olayı bu şekilde tanımlanır (Özçep ve Akkargan, 2000). Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

147 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Hakim Periyot Hakim periyot bir yer hareketinin frekans içeriğinin temsil edilebilmesi için yararlı bir parametredir. Hakim periyot Fourier genlik spektrumun maksimum değerine karşılık gelen titreşim periyodu olarak tanımlanmaktadır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

148 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

149 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Teknik olarak sağlam kaya tabakası üzerinde bulunan yumuşak bir zemin tabakasının küçük sönümsüz titreşimler için hakim titreşim periyodu ( Tz , Baskın Periyot, Predominant Period, Fundemental Period, Chracteristic Site Period,) vardır ve aşağıdaki bağıntı ile hesaplanır (Kanai, 1983) : Tz = ∑4Hi / Vsi Burada H : Tabaka kalınlığı ve Vs ise S - dalga hızıdır. Titreşimlerin genlikleri arttıkça kayma modülünde ve S - dalga hızında azalma olacağı için hakim periyot değeri dereceli olarak düşer ve çok kuvvetli deprem halinde doğrusal olmayan davranıştan dolayı hakim periyot kalmaz. Çok tabakalı zeminlerde küçük genlikli titreşimler için hakim titreşim periyodu olmasına karşın bu periyodu bulmaya yarayan tek bir formül vermek mümkün değildir. Tabakaların özellikleri birbirine yakın ise, ortalama Vs hızına sahip ve toplam H kalınlığında tek bir tabaka varmış gibi hesap yapılabilir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

150 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Bu zemin hakim periyodundan TA ve TB zeminin alt ve üst ttreşim periyoduna elde etmek için; TA = 0,67 Tz ve TB = 1,5 Tz bağıntıları önerilmektedir (Aytun, 2001) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

151 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Türk deprem yönetmeliğinde yerel zemin sınıflarına bağlı olarak tepki spekturumunun hakm periyot aralığı (TA ve TB) izleyen Çizelge’lerde verilmiştir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

152 Yerel Zemin Sınıfları (Türk Deprem Yönetmeliği)
Türk deprem yönetmeliğine Göre Zemin Grubu ve En Üst Zemin Tabakası Kalınlığı (h1) Z1 (A) grubu zeminler h1 £ 15 m olan (B) grubu zeminler Z2 h1 > 15 m olan (B) grubu zeminler h1 £ 15 m olan (C) grubu zeminler Z3 15 m < h1 £ 50 m olan (C) grubu zeminler h1 £ 10 m olan (D) grubu zeminler Z4 h1 > 50 m olan (C) grubu zeminler h1 > 10 m olan (D) grubu zeminler Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

153 Bir önceki çizelgeye göre Yerel Zemin Sınıfı
Spektrum Karakteristik Periyotları ( Ta , Tb) (Türk Deprem Yönetmeliği) Bir önceki çizelgeye göre Yerel Zemin Sınıfı TA (saniye) TB Z1 0.10 0.30 Z2 0.15 0.40 Z3 0.60 Z4 0.20 0.90 Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

154 Deprem Hakim Periyotları
Depremlerin hakim periyotları depremin büyüklüğüne ve kaynaktan uzaklığa bağlı olarak değişmektedir. Shebalin (1975) çeşitli deprem büyüklüklerinin uzaklığa bağlı olarak oluşacak ivmelerinin hakim periyotları vermiştir Ayrıca, Seed ve diğ. ( 1969) de deprem dalgaları hakim periyodunun deprem oluşturan faydan uzaklıkla değişimini vermiştir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

155 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Çeşitli deprem büyüklüklerinin uzaklığa bağlı olarak oluşacak ivmelerinin hakim periyotları (Shebalin, 1975) D (km) M 3.3 – 3.9 4.7 – 5.3 6.1 – 6.7 7.5 – 8.1 3-7 0.18 0.24 0.29 - 7-15 0.20 0.27 0.34 15-30 0.22 0.31 0.39 0.43 30-60 0.26 0.36 0.45 0.52 60-120 0.42 0.61 0.50 0.63 0.78 Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

156 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Deprem dalgaları hakim periyodunun deprem oluşturan faydan uzaklıkla değişimi (Seed ve diğ., 1969) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

157 Hakim Periyot ve Mikrobölgeleme Ölçütü
Zemin hakim titreşim periyotları mikrobölgele amaçlı çalışmalarda önemli karar araçlarıdır. Mikrobölgeleme amaçlı olarak dört farklı aralık için hakim periyot aralığı verilebilir ( sn aralığı, sn aralığı, sn aralığı ve sn aralığı), ve bu dört farklı aralık için mikrobölgeleme haritaları oluşturulabilir (Ansal ve diğ., 2001). Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

158 Zemin Büyütmesi: Ayrıntılı Çalışmalar
Daha önceki bölümde tanımlanan yerel zemin (site) incelemelerine dayalı bölgeleme çalışmalarının hassasiyeti, yer tepkisinin bilgisayar modellemesi kullanılarak daha ileri düzeyde geliştirilebilir. Halihazırda mevcut olan bilgisayar programları; bir boyutlu lineer ve non-lineer analizi ve iki-üç boyutlu analizleri kapsamaktadır. Bunlar üçüncü aşama bölgeleme çalışmaları için gereklidir. Non-lineer analiz uygulanıyorsa, ek olarak dinamik laboratuar testi gerekli olabilir. Yer tepki analizi (ground response analysis) genellikle saha çalışmalarına arazi bazlı temele dayanır ve sağlanan yeterli veri çok güvenilir bölgeleme haritalarının temelini oluşturur (Shima ve Imai, 1982; Joyner ve Chan, 1975; Horika ve diğ., 1980; Ohori ve diğ., 1990, Schnabel ve diğ., 1972; Chang ve diğ., 1991; Tokimatsu ve Midorikawa, 1982). Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

159 a)Zeminlerin Bir Boyutlu Analizi
Zemin tepkisi için en yaygın kullanılan analitik yöntem bir boyutlu bir zemin kolonunda kayma dalgası yayınımı için çoklu yansıma modelini kullanmaktır (Haskel, 1953). Zemin kolonu bir seri yatay tabakalar olarak modellenirler. Bu tabakaların ilgilenilen bölgede oluşan temsili hareketlerin bazı olduğu düşünülür. Alanın haritalanmasında, büyütme faktörleri, bir ağ içinde (ör. 0.5x0.5 km.de 1x1 km. boyut olarak) her bir eleman için belirlenirler. Sondajlardan ve S dalga hızı ölçümlerinden elde edilen veriler, her bir ağ için yeraltı modelini inşa edilmede kullanılırlar. Böyle bir analiz için gerekli olan spesifik parametreler kayma dalgası hızı, yoğunluk, sönüm faktörü ve tabakaların kalınlıklarıdır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

160 b) Doğrusal Olmayan (Non-lineer) Durum Analizi
Zemin tabakalarının dinamik özelliklerini incelemek için yapılan en basit kabul, zeminin lineer elastik olduğunun kabulüdür. Dinamik yükler altında zemin davranışını tam olarak karekterize eden dört özellik vardır, bunlar; küçük genlikli devirsel (cyclic) deformasyonlar için kayma modülü; içsel sönüm, büyük genlikli devirli deformasyonlar için gerilme deformasyon ilişkileri ve devirsel yükleme altında mukavemet’dir. Gerçekte zeminlerin gerilme-birim deformasyon özellikleri dinamik yükler altında çok karmaşık bir problem olup bu konuda ayrıntılı bir çok araştırma vardır (Özkan, 1976; Seed ve Idris, 1970; Hardin ve Drnevich, 1972). Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

161 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Zeminler için Dinamik Kuvvetlerin oluşturduğu Deformasyonların Sınıflandırılması Deformasyon Oranı Zemin Davranışı Deformasyon Sınırı Lineer-Elastik Küçük Yarı-Elastik Elastik-Plastik Orta Akma ve Kırılma Büyük Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

162 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Zemin tepkisinin doğrusal olmayan karakteri (non-lineer); zeminler büyük depremlerde oluşan yüksek birim deformasyon (streyn) düzeylerinde kayma modülünü ve sönüm oranını değiştirdiği, zemin etkilerini değerlendirmede temel kavramlardan biridir. Doğrusal olmayan davranışın kanıtı, gözlenmiş kuvvetli yer hareketi kayıtlarında saptanmıştır (Tokimatsu ve Midorikawa, 1982; Chang ve diğ., 1991). Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

163 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Kayma deformasyonu ile sönüm oranı ve kayma modülünün ilişkisi (Dobry, 1970’den) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

164 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Eşdeğer doğrusal (lineer) analize dayanan bir bilgisayar programı olan SHAKE (Schnabel ve diğ., 1972) doğrusal olmayan zemin tepkisinin hesaplanmasında geniş olarak kullanılmaktadır. Yumuşak zeminin büyütme faktörü deprem hareketlerinin daha kuvvetli seviyelerinde daha küçük olmaktadır. Bunun nedeni zeminin sönüm oranıdır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

165 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Mexico City ve Lome Prieta Verisine Dayanan Yumuşak Zemin Bölgelerinin Tepkisinin Bir Görüntüsü ve Shake Programı Kullanılarak Yapılan Analizi Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

166 c) İki yada Üç Boyutlu Analiz
Doğal yer yapısının homojen olmayan tabiatını hesaba katmak için; sonlu elemanlar yöntemi, sonlu farklar yöntemi, sınır elemanlar yöntemi, ışın izleme yöntemi ve Aki-Larner yöntemi gibi iki yada üç boyutlu analizler için analitik yöntemler geliştirilmiştir (Horike ve diğ., 1990). Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

167 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Eliptik Bir Havza İçin Bir, İki ve Üç Boyutlu Modellerden Elde Edilen Sonuçların Karşılaştırılması Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

168 YER HAREKETİ/ BÜYÜTME ÇALIŞMALARI İÇİN BAZI METODOLOJİLER
a) Yön Bağımlılık (Directivity ) Etkisi (Goto ve diğ., 1996, Yaklaşımı) Giriş Verisi / Çıkış Verisi Önkoşul: a) Hipotetik sismojenetik fayın oluşturulması Kırılma (repture) paterninin (bilateral yada unilateral faylanma) oluşturulması Giriş Verisi: a) Moment büyüklük, b) Kırılmaya en yakın uzaklık, c) Azimut Çıkış Verisi: Sismik anakayada pik ivme Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

169 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Yön bağımlılık (directivity) etkisini hesaba katmadığımızda sismik anakaydaki pik ivmeyi Joyner ve Boore (1981)’in aşağıda verilen bağıntısı ile hesaplanabilir: Burada A = gal olarak pik yer ivmesi, R = km olarak kırılmaya (repture) en yakın uzaklık ve Mw ise moment büyüklüktür Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

170 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
a) Bilateral Faylanma Durumu Bu durumda, fay hattının merkezindeki odaktan her iki uca doğru fay hattı boyunca kırılmanın yayıldığı varsayılır. Bu koşulda pik yer ivmesi aşağıdaki gibi verilir: Burada c: kaynak yakınında S dalgası hızı,  kırılma hızı ve  ise derece olarak azimut açısıdır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

171 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
b) Unilateral Faylanma Bu durumda fay hattının bir ucunda konumlanmış odaktan diğer ucuna doğru fay hattı boyunca kırılmanın yayıldığı varsayılır. Bu koşulda pik yer ivmesi aşağıdaki gibi verilir: Burada c: kaynak yakınında S dalgası hızı,  kırılma hızı ve  ise derece olarak azimut açısıdır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

172 Bilateral faylanma durumunda azimut açısı
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

173 b) Elastik Tepkinin Çoklu Yansıma Kuramı
Giriş Verisi / Çıkış Verisi Önkoşul: Kayma dalgası hızı, kayma modülü, yoğunluk ve her bir tabakanın kalınlığı ile zemin modelinin oluşturuması Giriş Verisi: Gelen dalganın dalgaformunun zamana bağlı değişimi (time-istory) yada tepki spektrumu Çıkış Verisi: 1) Transfer foksiyonu, 2) Giriş verisine karşılık olarak yüzeyde (zeminde) zamana bağlı dalga formu yada tepki spektrumu Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

174 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Yöntemin Anahatları Zemin yüzeyi yatay olarak tabakalanmış ortam olarak modellenmiştir. n’inci tabakanın ( = anakaya) üst sınırına gelen kayma dalgasının yerdeğiştirme geniği un = ui exp(it) olarak verilir. Burada  açısal frekans ve ui ise sabit b,r değerdir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

175 Yatay olarak tabakalanmış yapı ile zemin yapısı
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

176 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Rasgele bir m’inci tabakadaki yerdeğiştirme genliği aşağı doğru giden dalga ve yukarı doğru giden dalga değerinin toplamıyla açıklanır: Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

177 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
c) Doğrusal Olmayan Zemin Davranışının Doğrusal Eşdeğerinin Kestirilmesine Yönelik Yaklaşım Giriş Verisi / Çıkış Verisi Önkoşul: 1) Her bir zemin türü için kayma modülü ve sönüm oranını deformasyon bağımlı eğrilerinin oluşturulması. 2) Kayma dalgası hızı, kayma modülü, yoğunluk ve her bir tabakanın kalınlığı ile zemin modelinin oluşturuması Giriş Verisi: Gelen dalganın dalgaformunun zamana bağlı değişimi (time-istory) yada tepki spektrumu Çıkış Verisi: 1) Transfer foksiyonu, 2) Giriş verisine karşılık olarak yüzeyde (zeminde) zamana bağlı dalga formu yada tepki spektrumu Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

178 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Yöntemin Anahatları Genel olarek zeminler kayma deformasyonunun artmasına bağlı olarak kayma modüünün azalması ve sönüm faktörünün de artması yönünde bir karaktersitiğe sahiptir. Bu yöntemde hesaplama süreci bu karakteristiği dikkate alarak aşağıdaki aşamalarla ilerletilir: Aşama (1): Kayma gerilemesinin küçük olduğu varsayımı ile kayma modülü ve sönüm faktörünün hesabı için gerekli parametreler ile zemin yapısının modellenemesi Aşama (2) : Verilen bir dalgaformu için tepki analizinin çalıştırılması/yapılması ve her bir tabaka için kayma deformasyonu (strain) zaman serilerinin hesaplanması. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

179 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Aşama (3): Maksium kayma deformasyonunun % 60’ına karşılık gelen yeni kayma modülünün hesaplanması. Ki bu kayma modülü ve sönüm oranının deformasyon bağımlı eğrileri kullanılarak tepki analizi ile verilir. Aşama (4): Yeni olarak akzanılmış (elde edilmiş) kayma modülü ve sönüm oranı ile zemin yapı modelinin kalibrasyonu. Aşama (5): Kayma modülü ve sönüm oranı uyumsağlayana dek 2 ve 4 arasındaki aşamalardaki hesapların iterasyonu. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

180 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
SHAKE olarak adlandırılan doğrusal olmayan tepkinin doğrusal eşdeğerinin bulunması yaklaşımı, zeminin fiziksel özelliklerinde deformasyon bağımlılığını hesaba katan tipik yaklaşımlardan biridir. Eşdeğer doğrusal yaklaşım, zeminin gerçek davranışını vermesi bakımından bir önceki bölümde tanıtılan çoklu yansıma kuramından daha gerçekçidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

181 d) Jeomorfolojik veriye dayalı yaklaşım (Matsuoka ve Midorikawa, 1994)
Giriş Verisi / Çıkış Verisi Önkoşul: Jemorfolojik ve Jeolojik Sınıflama Haritasının oluşturulması Giriş Verisi: 1) Jeomorfolojik birim yada jeoloji. 2) Yükseklik (irtifa). 3) Bir neirden olan en kısa uzaklık (km). 4) Mühendislik anakayasında pik yer ivmesi yada hız. Çıkış Verisi: 1) Mühendislik anakayasına göre pik yer ivmesi yada hızı için büyütme faktörür. 2) Yüzeyde (zeminde) pik yer ivmesi yada hızı Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

182 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Yöntemin Anahatları 1987 Chiba-ken-toho-oki depremi için gözlenmiş kuvvetli yer haraketi verilerini kullanarak Midorikawa ve diğ. (1994), giriş verisi olarak 30 m derinlikte ağırlıklı ortalama kaym dalgası hızı (Vs,30) ile pik yer ivmesi ARA ve hızı ARV için zemin büyütmesini hesaplayan aşağıdaki denklemi vermişlerdir: Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

183 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Burada Vs her bir zemin türü için aşağıdaki denklemlerle verilmiştir: Burada h: yükseklik (irtifa) (m); D: nehre olan en kısa uzaklık (km),  regresyon denkleminde standart sapmadır. a, b ve c regresyon katsayıları izleyen Çizelge’de verilmiştir. Yüzeydeki pik yer ivmesi büyütme faktörü ile elde edilir. Bu yöntemde anakaya hızı 600 m/sn’dir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

184 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Jeomorfolojik Birim yada Jeoloji Vs H D Islah edilmiş Alanlar 170 - Yapay Olarak dönüştürülmüş Alan 180 Delta, Bataklı ( D ≤ 5) 155 Delta, Bataklı (D> 5) Doğal Levee 5 - 30 Vadi Ova Kum Bar, Kumul 195 Yelpaze yapı Loam Plato Çakıl Plato Tepe 435 Diğer Jeomorf. Birimler (yani Volkanik Dağ) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

185 4. YAMAÇ / ŞEV DURAYSIZLIĞI BAZLI MİKROBÖLGELEME
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

186 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Yamaç yenilmeleri (failure) depremler sırasında çok sayıda zarara neden olur ve yamaçların üzerinde ve yakınında inşaa edilmiş çeşitli tür ve boyutta yapılar için hasar oluşturmaktadır. Genel terimlerle söylersek, depremin neden olduğu yamaç yenilmeleri bir çok olguyu kapsar ve aşağıdaki gibi üç kategoride sınıflandırılabilirler (Keefer ve Wilson, 1989) : Kategori 1: Kaya düşmeleri, bozuşmuş kaymalar, çığ şeklinde olaylar Kategori 2: Hızlı düşmeler (slump), blok kaymaları, ve toprak akmaları Kategori 3: Yanal yayılımlar ve akmalar Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

187 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Yamaç duraysızlığı; dış hareket ettirici kuvvet ve hareket etmeye malzemenin direnci olmak üzere iki faktöre bağlıdır. Dış hareket ettirici kuvvet gravite ve sismik kuvvetler olurken malzemenin direnci yersel (jeolojik, jeofizik ve geoteknik) koşullar tarafından yönlendirilirler. Günümüzde birkaç yöntem çalışmalarda uygulanarak bu faktörleri doğru biçimde değerlendirmek için geliştirilmekte ve uygulanmaktadır. Bu ayrıntılı bilgiye ihtiyaç gösteren yamaç duraylılığı için standart yaklaşımlar olduğu için, geniş bir alanda, jeolojik ve topoğrafik veri genellikle kalite olarak yetersizdir ve yerinde incelemeler ile kullanılan bu yaklaşımları bağlantılandırmak oldukça zordur. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

188 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

189 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Bu bölümde duraysızlığını değerlendirmek için yöntemler genel, ayrıntılı ve daha ayrıntılı olmak üzere 1., 2, ve 3, aşama olarak sınıflandırılmıştır. Pratikte seçilen yamaç duraysızlığı için çalışmanın yaklaşım seviyesi hem nitelik hem de nicelik olarak saha verisinin varlığına bağlıdır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

190 Yamaç Duraysızlığı: BİRİNCİ AŞAMA GENEL DEĞERLENDİRME YÖNTEMLERİ
Çalışmanın en düşük maliyette fakat en hızlı seviyesi deprem büyüklüğüne ve şiddete bağlı olarak yamaçların duraylılıklarının değerlendirilmesidir. Bununla birlikte, büyüklük ve şiddet kriterleri yerel jeoloji ve zeminlerin etkileri arasında tekil (tek bir denklemle tanımlanan) bir ilişki yoktur. Ek olarak, yer altı suyu koşulları yamaç duraylılığı üzerinde önemli bir etkiye sahiptir ve bundan dolayı bölgedeki yağış paternleri de ayrıca anahtar parametre olarak gözönüne alınmaktadır. Yayınlanmış topoğrafik, jeolojik, hidrolojik haritalardan elde edilen bilgi de ayrıca yamaç duraysızlığının etkisinden göreceli olarak güvenli olan alanları düşük maliyette değerlendirmek için uygulanmaktadır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

191 Büyüklük – Uzaklık Kriterleri Yayınlanmış ve Konu İlgili Veri
Tamura (1978 ), geçmiş 100 yıl için Japonya da oluşmuş 37 deprem sırasında gözlenen yamaç yenilmeleri üzerine çalışmıştır. Çalışmasında, aşağıda belirtilen dört tür uzaklık tanımlamıştır: Df, birçok yamaç yenilmesinin oluştuğu zonun dış sınırına bir faydan olan uzaklık. df, birkaç yamaç yenilmesinin oluştuğu zonun dış sınırına bir faydan olan uzaklık. Dp, birçok yamaç yenilmesinin oluştuğu zonun dış sınırına episantrda olan uzaklık. dp, birkaç yamaç yenilmesinin oluştuğu zonun dış sınırına episantrda olan uzaklık. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

192 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
.Japonya için yamaç yenilmesine uzaklık ve büyüklük (M) ilişkisi (Tamura, 1978) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

193 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Uluslararası Zemin Mekaniği ve Temel Mühendisliği Birliği mikrobölgeleme konusunda hazırladığı “Elkitabı”nda büyüklük- uzaklık kriteri ve tarihsel veri bir faydan yada bir episantrdan maksimum uzaklığın bir fonksiyonu olarak Şekil 4.2.’de ve yamaç yenilme miktarı / oranının fonksiyonu olarak verilmiştir (ISSMFE, 1993). Bununla birlikte, aynı Elkitabında kuru havalı ülkeler (İran vb.) ve nemli havalı ülkeler (Japonya, Filipinler) için gözlemlere dayanılarak, deprem büyüklüğünün fonksiyonu olarak yamaç yenilmesi için maksimum episantral uzaklık ilişkileri birinci aşama çalışmalarında önerilmektedir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

194 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Bir Fay yada deprem kaynağının episantrından olan maksimum uzaklık ile Yamacı tetikleyecek yada stabilitesini bozacak büyüklük (Ms) arasındaki ilişki (ISSMFE, 1993) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

195 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Yamaç yenilmelerinin farklı yüzdeleri ile bir fay yada episantrdan uzaklık ile büyüklük (Ms) arasında ilişkilerin karşılaştırılması (ISSMFE, 1993) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

196 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Yamaç yenilmeleri episantral uzaklıkları ve Büyüklük (Ms) arasındaki genel ilişkiler (ISSMFE, 1993) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

197 Yamaç Duraysızlığı: İKİNCİ AŞAMA AYRINTILI ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ
Yamaç malzemesi özellikleri üzerine bilginin olmayışı nedeniyle birinci aşama yaklaşımına dayalı bölgeleme haritaları, arazi bazlı değerlendirmeleri için tanımlayıcı bilgi sağlamazlar. Böyle değerlendirmeler daha ayrıntılı çalışmalara ihtiyaç gösterirler ve ilişkili alanda ek topografya ve jeoloji bilgisini gerektirirler. Bu ise ek arazi çalışmalarıyla olanaklıdır. Buradaki çalışmalarda üç yaklaşım tartışılacaktır. Bunlar, yamaç yenilmesinin duyarlığının (süseptibilite) kestirilmesi için önemli faktörlerdir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

198 Kanagawa Bölgesi (Japonya) Hükümeti Tarafından Önerilen Yöntem
Bu yaklaşımla, yamaç yenilme duyarlılık bölgeleri, 1/50000 yada 1/25000 ölçekli haritalar üzerindeki 500x500 m’lik bir ağ üzerine çizilmektedir. Her bir alanda yamaçların duraysızlığını yöneten 7 temel faktör tanımlanmıştır: *maksimum yüzey ivmesi, *ortalama yükseklikte bir kontur çizgisinin / hattının boyu *yükseklikteki maksimum farklılık *tipik bir yamaçta kayanın / zeminin mukavemeti *fayların toplam boyu *yapay açma yada dolgu yamaçların toplam boyu *bir ağdaki tipik yamaçların topografyası Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

199 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Bu depremler sırasında oluşan yamaç yenilmesinin olduğu dört alan, çalışma için bir temel olarak kullanılmaktadır. Deprem sırasında oluşan yenilmiş zeminlerin sayısı ve yedi parametre için değerler her bir ağ alanı için (4680 toplam olarak) hesaplanmıştır. Her bir faktörün ağırlıklandırılması yapılmakta ve değerlendirilmektedir. Ağırlıklandırma faktörlerinin toplanması ile her bir ağ alanı için yamaç yenilmesi için duyarlılık aşağıdaki gibi verilir: W = W1 + W2 + W3 + W4 + W5 + W6 + W7 Burada W: yamaç yenilmesi için duyarlılık değeri. W1 + W W7: ağırlıklandırılmış faktörlerdir. W1 = maksimum yüzey ivmesi, W2 = kontur hattının boyu, W3 = enyüksek ve en alçak yer arasındaki fark, W4 = kayanın/zeminin mukavemeti, W5 = fayların boyu, W6 = yapay yamaçların boyu ve W7 = yamacın topoğrafyasına bağlı ağırlık faktörleridir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

200 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

201 Mora ve Vahrson (1993) Tarafından Önerilen Yöntem
Tarihsel depremlerde oluşan yamaç yenilmeleri üzerine olgular, Mora ve Vahrson (1993) tarafından araştırmıştır (ISSMFE, 1993). Bu olgular, Orta Amerika‘daki yoğun yağış ile de etkilenmiş yenilmelerdir. Önerilen yöntem, yamaç yenilmesine duyarlı bölgelerin kestirilmesi üzerinedir. Bu yöntemde üç faktör (Bağıl Reliyef , Litolojik koşullar ve Zemin Nemi) duyarlılığı etkileyen etkenler olarak hesaba katılmaktadır. Bu iki etkene ilave olarak, depremsellik ve yağış şiddeti tetikleyici faktörler olarak hesaba katılmıştır. Bu faktörlerin kombinasyonu ile yamaç yenilme tehlikesinin derecesi aşağıdaki gibi tanımlanmaktadır : He = (Sr . Se . Sh ) . (Ts + Tp) (1) Burada He = Heyelan tehlike indisi (Çizelge 4.1) Sr = Bağıl reliyef indeks değeri (Çizelge 4.2) Se = Litolojik duyarlılık değeri (Çizelge 4.3) Sh = Zeminin doğal nemliğini etkileyen indeks değeri (Çizelge 4.4 ve 4.5) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

202 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

203 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Çizelge Denklem (1)den türetilen potansiyel heyelan tehlikesi sınıfları Denklem (1) Değeri Sınıf Tehlike Duyarlığı 0-6 I Ihmal Edilebilir 7-32 II Düşük 33-162 III Ilımlı (Moderate) IV Orta V Yüksek >513 VI Çok Yüksek Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

204 Çizelge 4.2. Heyelan duyarlılığında Bağıl relief ve etki sınıfları
Duyarlık Sr parametresi 0-75 m/km2 Çok Düşük 76-175 Düşük 1 Ilımlı 2 Orta 3 Yüksek 4 >800 Çok Yüksek 5 Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

205 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Çizelge 4.3. Orta Amerika’yı temsil eden genel değerler için litolojik etki sınıflaması Litoloji Duyarlılık Se Değeri Permeabl Kireçtaşı, fisurlu sokulumlar, bazaltlar, andezitler, granitler, ignimbritler, gnays, düşük dereceli ayrışma, düşük yeraltısuyu tablası, yüksek kayma mukavemetli kayalar Düşük 1 Yukarda anılan litolojiler ve sert masif klastik sedimenter kayaçların yüksek derecede ayrışmış olması, düşük kayma mukavemeti, kayabilir kırıklar Ilıman 2 Önemli ölçüde ayrışmış sedimenter, magmatik, metamorfik kayalar, kompakt kumlu regolitik zeminler, önemli ölçüde kırıklanma (fracturing), su tablasının değişken (fluctuaning) olması, kompakt alüvyonlar Orta 3 Önemli ölçüde ayrışmış, hidrotermal olarak altere olmuş herhangi bir kayaç, güçlü bir şekilde kırılmalar, çatlaklar, kil dolgu, zayıf olarak sıkılşmış piroklastik ve fluvio-lakustrin zeminler, sığ yeraltısuyu tablası Yüksek 4 Aşırı altere olmuş kayaçlar, düşük kayma mukavemetli Aluvyal, kolüvyal ve kalıntı zeminler, sığ yeraltısuyu tablaları Çok Yüksek 5 Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

206 Çizelge 4.4. Ortalama Aylık Yağış Sınıfları
(mm/ay) İndeks değeri <125 1 >250 2 Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

207 Çizelge 4.5. Ortalama Aylık Yağış Sınıfları
Yağış Ortalamalarının Özeti Duyarlık Sh Değeri 0-4 Çok Düşük 1 5-9 Düşük 2 10-14 Orta 3 15-19 Yüksek 4 20-24 Çok Yüksek 5 Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

208 Japonya Yol Araştırmaları Kurumu Tarafından Önerilen Yöntem
Japonya Yol Araştırmaları Kurumu (1988), İzuohshime – Kinkai ( 1978) depreminden sonra yapılan çalışmalara dayanılarak, yollar boyunca açılmış yamaçların duraysızlığını kestirmek için basit bir yöntemi önermiştir. Bu yöntemde; yamacın yüksekliği ve açısı, jeolojisi, ayrışmış zemin tabakasının kalınlığı, su akışı, kaya düşmelerinin sıklığı, yamacın deformasyonu vb. gibi parametreler dikkate alınmıştır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

209 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

210 Yamaç Duraysızlığı: ÜÇÜNCÜ AŞAMA DAHA AYRINTILI ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ
Daha ayrıntılı yamaç duraylılık analizinin yapılmasına yönelik olarak uygun ek bilgiye gereksinim göstermektedir. Bu çalışmalar genellikle saha bazlı çalışmalarla yürütülürler. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

211 Wilson ve diğ. (1979) Tarafından Önerilen Yöntem
Wilson ve diğ. (1979) varsaymıştır ki, kayan ince bir tabakada, kayma eylemsizlik yükleri nedeniyle oluşur. Kaymayı ve kaymaya karşı direnme kuvvetlerinin denklemi aşağıdaki gibidir: Burada , ac = Kaymayı oluşturacak kritik ivme değeri g = Gravite ivmesi c = Zeminin kohezyonu Φ = Tabakanın içsel sürtünme açısı θ = Yamaç açısı γ = Zeminin birim ağırlığı h = Kayan tabakanın kalınlığı Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

212 Siyahi ve Ansal Tarafından Önerilen Yöntem
Koppula (1984) tarafından önerilen bir yöntemi geliştirerek Siyahi ve Ansal (1993) yamaç duraysızlığı için bir bölgeleme yöntemi önermişlerdir. Yöntem orijinal olarak , sismik bir katsayı kullanarak yamaç duraylılığının bir değerlendirmesini içermektedir. Araştırmacılar sonuç olarak GK = tan Φ Nı denklemiyle güvenlik parametresi tanımlamışlardır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

213 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Güvenlik faktörü (GK); kayma mukavemeti (Φ) açısı ve yamaç ile yenilen yüzeyin konfigürasyonunu temsil eden duraylılık sayısı Nı’ e bağlıdır. Yamaç açısı (β) ya bağlı olarak çeşitli ivme (A) değerleri için çeşitli Nı değerleri izleyen Şekil’de verilmiştir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

214 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
N1 (min) Değerinin Yamaç Açısı () na bağlı olarak Değişimi (Siyahi ve Ansal, 1993) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

215 Güvenlik Katsayısı (GK)
Hesaplanan güvenlik faktörleri tehlike seviyeleriyle ilişkili olarak üç grupta değerlendirilmektedir Güvenlik Katsayısı (GK) Ölçütler < 1 A; Yüksek Tehlike 1 ≤ Fs ≤ 2.0 B; Orta Tehlike Fs ≥ 2.0 C; Düşük Tehlike Eğer Yamacın eğimi < 15 derece ise C; Düşük tehlike Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

216 5. ZEMİN SIVILAŞMASI BAZLI MİKROBÖLGELEME
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

217 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Tanımlama Deprem süresince sismik dalgalar, özellikle kayma dalgaların etkisi ile genellikle drenajsız suya doygun ve gevşek zeminler içinde yayılırken birbirine göre kayma kuvvetleri yaratarak zemin partiküllerinin yerdeğiştirmesine neden olurlar. Bu koşullar altında doygun ve gevşek zemin partikülleri birbirine yakınlaşma eğilimi gösterirler. Bu durumdaki partiküllerin temas noktalarındaki gerilim partikülleri çevreleyen suya iletilir. Deprem süresince sismik dalgalar ani ve çok kısa süreli hareketlere neden olmasından dolayı, partiküller arası suyun drene olması için gereken yeterli süreye olanak tanımamaktadır. Dolayısıyla ortamdan uzaklaşamayan gözenek suyunun basıncı aniden artmaktadır. Gözenek suyundaki bu ani artış, zemin partiküllerini bir arada tutan temas kuvvetlerini yok ederek partikülleri birbirinden uzaklaştırır. Böylece zemin dayanımını yitirir. Efektif düşey basıncın sıfır olduğu bu koşullar altında zemin, deprem öncesinde gösterdiği katı zemin davranışı yerine, bir sıvı gibi davranarak suyla birlikte yüzeye doğru hareket eder ve yüzeyden fışkırmaya başlar. Zeminin dinamik yükler sonucunda ortaya koyduğu bu davranış biçimi sıvılaşma olarak tanımlanır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

218 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Zemin Sıvılaşması Olayının Gelişimi Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

219 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Sıvılaşma potansiyeli iki faktöre bağlıdır; titreşimin doğası (şiddet ve süre) ve sıvılaşmaya karşı zemin malzemesinin duyarlılığı. Çeşitli yöntemler, sıvılaşma potansiyelinin kestirilmesinde önerilmektedir. Bu bölümde, bu yöntemler birinci, ikinci ve üçüncü aşama çalışmalarında verilecektir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

220 Zemin Sıvılaşması: BİRİNCİ AŞAMA (GENEL DEĞERLEDİRME) YÖNTEMLERİ
(1) Sıvılaşmaya Uygun Alanın Maksimum Genişliğinin/Alanın Değerlendirilmesi Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

221 Büyüklük- Maksimum Uzaklık Kriteri
Bir alanda deprem aktivitesi tarihsel sismik verilerden biliniyorsa, sıvılaşmaya uygun alanın maksimum genişliği öngörülen depremin büyüklüğünden doğrudan kestirilebilir. Çeşitli araştırmacılar, geçmiş depremler sırasında sıvılaşmanın dağılımını analiz etmişler ve deprem büyüklüğü M ile, episantrdan en uzak sıvılaşmış alana uzaklık R’ yi karşılaştırmışlardır. Örneğin; Kuribayashi ve Tatsvoka (1975), 32 tarihsel Japon depremi için, km olarak sıvılaşmış alan için en uzak episantral mesafe R ile büyüklük arasında aşağıdaki ilişkiyi bulmuştur: Log R= 0.77 Mj – 3.6 Burada Mj, Japon Meteoroloji Ajansı’nın büyüklük ölçeği ile tanımlanan deprem büyüklüğüdür. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

222 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Youd (1977), Davis ve Berrill (1983;1984), Seed ve diğ. (1984) dünyanın çeşitli bölgelerinden depremler için çeşitli veri noktaları eklemişlerdir. Liu ve Xie (1984), Çin’in sıvılaşma verisine dayalı ortalama bir sınır geliştirmiştir: R = (ML-5) Burada ML, Richter (1935) tarafından tanımlanan deprem büyüklüğü ve R ise km olarak sıvılaşma alanına en uzak episantral mesafedir. Ambraseys (1988) moment büyüklük için; MW = *10-3 Re log Re bağıntısını geliştirmiştir. Burada Re, km olarak en uzak episantral mesafedir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

223 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Ms yüzey dalgası büyüklüğünün en uzak sıvılaşmış alanlara episantral uzaklık (R)’ye bağlı olarak değişimi. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

224 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Ms yüzey dalgası büyüklüğünün fay düzleminin en uzak sıvılaşmış alanlara uzaklığı (Rf)’ye bağlı olarak değişimi. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

225 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Odaktan uzaklık (r, km) ve büyüklük (Ms) parametrelerine bağlı olarak sıvılaşma olasılığı (Ulusay ve diğ., 2000) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

226 (2) Varolan Arazi Verisine Dayalı Sıvılaşmanın Kestirilmesi
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

227 Jeolojik ve Jeomorfolojik Kriterler
Sıvılaşmanın aynı yerde tekrar tekrar oluştuğu bilinmektedir. (Kuribayshi ve Tatsvoka, 1975; Youd, 1984; Yasuda Tohno,1988; Wakamotsu, 1991). Böylece geçmişte sıvılaşma olmuş alanları gösteren haritalar, gelecek depremlerde potansiyel sıvılaşma alanları olarak düşünülebilirler. Özel olarak, şayet geçmiş sıvılaşmış oluşumlar ile jeolojik ve jeomorfolojik kriterler arasında bir ilişki kurulmuşsa, bu sıvılaşmaya uygun olası alanı ortaya çıkarmada kullanılabilir. Bir örnek olarak, Iwasaki ve diğ. (1982) çok sayıda Japon depremini analiz etmiş ve çeşitli kriterler geliştirmiştir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

228 Sıvılaşma Ağırlık İndeksi (LSI)
Sıvılaşma etkilerini ağırlıklandırmak için Youd ve Perkins (1987), sıvılaşma ağırlık indeksi (LSI) kavramını ortaya koymuştur. Burada LSI, sıvılaşabilir, tatlı eğimli, geç halosen fluviyal deltayik depozitler üzerinde yatay yayılmaların genel maksimum zemin yerdeğiştirmesi olarak tanımlanmaktadır. LSI, 25 mm ölçülen yatay yayılmanın maksimum yatay yer değiştirmenin varlığı olarak tanımlanır. Ekstrem olarak geniş yer değiştirmeler (LSI100), LSI’nin tanımında ihmal edilmektedir. Youd ve Perkins (1987), Batı Amerika’daki çeşitli depremler için, bir deprem kaynağından (fay yada kıtasal yükselme zonu) yatay uzaklıkla LSI değerini çizmiş, istatistik olarak sınırları tanımlamak için veriyi analiz etmiştir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

229 Zemin Sıvılaşması: İKİNCİ AŞAMA (AYRINTILI DEĞERLENDİRME) YÖNTEMLERİ
Sıvılaşma amacıyla bölgeleme yapmak için ikinci aşama yaklaşımları, resmi ve özel kaynaklardan elde edilen mevcut fakat yayınlanmamış verileri değerlendirdiği için birinci aşama çalışmalarında farklılık arz etmektedir. Jeoloji ve/veya jeomorfolojik kriterler ile geoteknik özellikler arasında tekil bir ilişkinin olmaması nedeniyle, Birinci aşama kriterlerine dayanan geçirgenlik haritaları genel olarak arazi bazlı değerlendirmeler için tanımlayıcı bilgi sağlayamazlar. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

230 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Varolan diğer veriler şunlardır: Ayrıntılı jeomorfolojik ve jeolojik birimleri tanımlayan hava fotoğraflarının yorumu Sıvılaşmaya uygun birimlerin sınıflandırılmasına yönelik saha çalışmaları Su baskını ve sediment birikim zonlarını işaret eden temel su baskını olgularından kısa bir süre sonra çekilmiş hava fotoğraflarının analizi Geçmiş depremler sırasında sıvılaşma oluşumları üzerine tarihsel bilgi sağlayacak şekilde yöre insanları ile mülakatlar Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

231 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Birinci ve ikinci aşama çalışmaları arasındaki fark küçük olmasına rağmen, ikinci aşama için gereken ayrıntıda verinin toplanması için gerekli çabanın miktarı çoğu zaman birinci aşama çalışmalarında olandan birçok kez fazladır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

232 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Sıvılaşma Potansiyelinin Değerlendirilmesi İçin Jeolojik ve Jeomorfolojik Kriterler Yüksek sıvılaşma potansiyelli alanları tanımlamak için jeolojik ve jeomorfolojik kriterler tanımlanmaktadır. Örneğin bu kriterler fluviyal ve aeolian süreçlerin etkisini göstermektedir. Jeoloji ve jeomorfoloji bazlı haritalamalar üzerinde listelenen olguları gözlemek için hava fotoğrafları kullanılarak çalışılabilir. Sıvılaşma tehlikesine yönelik ikinci aşama bölgeleme çalışmaları için resmi ve özel kaynaklardan elde edilen mevcut jeolojik, jeofizik ve geoteknik zemin araştırma raporları, tehlike belirlemelerinde bir temel araç olarak kullanılabilir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

233 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Zemin Sıvılaşması: ÜÇÜNCÜ AŞAMA (DAHA AYRINTILI DEĞERLENDİRME) ÇALIŞMALARI Üçüncü aşama çalışmaları ek olarak ayrıntılı zemin/saha bazlı bilgiye ihtiyaç gösterir. Bu da yeni zemin araştırmalarını ve testlerini kapsamaktadır. Bununla birlikte, sıvılaşma değerlendirmeleri için Üçüncü Aşama yöntemleri genellikle yeni özel yer altı araştırmalarını ve arazi ile laboratuar testlerinin önemli ölçüde daha büyük bir maliyette yapılmasını kapsamaktadır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

234 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Sıvılaşma potansiyelinin belirlenmesine yönelik Üçüncü Aşama çalışmaları aşağıdaki aşamalardan oluşmaktadır: Bir zemindeki sıvılaşma direncinin kestirilmesi Bir deprem sırasında zemin birimlerinde tetiklenmesi muhtemel olan maksimum yada eşdeğer devirsel (cyclic) kayma gerilmesinin kestirilmesi Zeminin sıvılaşma potansiyelinin güvenlik katsayısı (GK) ve diğer yaklaşımlarla (PL) belirlenmesi Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

235 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Sıvılaşma direnci, bozulmamış örnekler üzerinde laboratuar testleri ve yerinde(in-situ) yapılan testler kullanılarak kestirilebilir. Pratikte, yerinde (in-situ) test prosedürü çok yaygın olarak kullanılmaktadır. Çünkü, kumlu zeminlerde doğru biçimde bozulmamış örnekler almanın zorluğu nedeniyle laboratuar testleri sorunlu olabilmektedir. Mevcut yerinde yapılan testlerden, standart penetrasyon testi (SPT), konik penetrasyon testi (CPT) ve Jeofizik S dalga hızı ölçümleri sıvılaşma değerlendirmesi için çok yaygın olarak kullanılmaktadır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

236 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
SPT’den elde edilen verileri kullanarak yapılan değerlendirme teknikleri Seed ve Idriss (1971), Seed ve diğ. (1985), Iwasaki ve diğ. (1978), Tokimatsu ve Yashimi (1983), Iai ve diğ. (1989) ve Japonya Yol Araştırmaları Birliği (1980,1991) tarafından geliştirilmiştir. CPT kullanılarak, Seed ve De Alba (1986), Ishiara (1985), Shibata ve Teparaksa (1988) ve Robertson ve Campanella (1985) tarafından yöntemler geliştirilmiştir. Bunlardan bazıları izleyen bölümlerde tanımlanmıştır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

237 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Standat Penetrasyon Test (SPT)’ye Dayalı Yerinde Sıvılaşma Duyarlılığının Değerlendirilmesi Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

238 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Standart Penetrasyon Deneyi (SPT) Standart Penetrasyon testi temel olarak yerinde yapılan bir dinamik kesme deneyidir. Bilindiği gibi kesme direnci; zeminin bağıl sıkılığına, kohezyonlu zeminlerde ise zeminin mukavemet parametrelerine (kohezyon ve içsel sürtünme açısı) bağlıdır. Bu nedenle bu deney sonuçları ile taşıma gücü arasında bir ilişki kurulması yoluna gidilebilmektedir. Deney taşlı, çakıllı ve çok sert zeminler için uygun değildir. Kum ince çakıl,silt ve kil için uygundur. Deney sonuçları üzerine eskiden iki düzeltme Derinlik (örtü yükü) düzeltmesi ve Yeraltısuyu etkisi düzeltmesi yapılırken günümüzde SPT çok çeşitli faktörlere göre düzeltmeler yapılmaktadır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

239 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
SPT, her 1.5 metrede veya her malzeme değişmesinde veya özel talimatında istenen metrelerde yapılır. Zeminin penetrasyon mukavemeti, 75 cm yükseklikten serbestçe düşürülen 63.5 kg lık şahmerdanın standart tüpü zemine 30 cm çakması için gerekli vuruş adeti olarak ifade edilir. Her penetrasyon deneyi sonucu tüpten numune alınır. Ayrıca, deney esnasında yeraltısuyu düzeyi de saptanmalıdır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

240 SPT Deneyinde Düzeltmeler
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

241 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Derinlik yada Efektif Gerilme Düzeltmesi Sığ derinliklerde yapılan standart penetrasyon deneylerinde, N (vuruş sayısı) değerleri deneyin yapıldığı derinliktekiefektif zeminin üst tabaka yükünün etkisi ile daha az bulunmaktadır.Diğer taraftan SPT derinlerde yapılıyor ise sondaj çubuklarının uzunluklarının değişmesinden dolayı uygulanan enerji değişmekte ve bu nedenle arazide bulunan N (vuruş sayısı) gerçek değerlerden daha büyük olarak kaydedilmektedir. Bu düzeltme için SPT (N’) = CN SPT(N) denklemi ile örtü yüküne (overburden presure) bağlı bir düzeltme faktörü (CN) ile SPT (N) değerini düzeltmektir. CN (düzeltme değeri) ; düşey efektif gerilme (s’) kPa olmak üzere CN=(100/s’)0,5 olarak tanımlanmaktadır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

242 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Yeraltısuyu Etkisi Düzeltmesi Yeraltısuyu düzeyi altındaki ince kum veya siltli kumlarda SPT sayısı 15’den büyükse aşağıdaki düzeltme yapılır (Uzuner, 1995): SPT(N’’)= /2( SPT (N’) –15) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

243 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Enerji Oranı Düzeltmesi Ülkemizde yapılan SPT deneyinde zemine aktarılan enerji oranının yaklaşık %45 olduğu kabul edilebilir. Bu enerji oranından örneğin %60 düzeyinde enerji oranına geçmek için 45 (ülkemiz enerji düzeyi) / 60 (istenilen enerji düzeyi) gibi bir katsayı ile değeri çarpmak gerekiyor. Örneğin SPT55 değerini (yani %55 enerji düzeyi) elde için; SPT55 = SPT(N) değer *(45/55) formülü kullanılır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

244 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Kohezyonsuz Zeminlerde İçsel Sürtünme Açısı (), Bağıl Sıkılık (Dr) ve düzeltilmiş SPT (N) arasındaki ilişkiler Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

245 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Killi Zeminler için düzeltilmiş SPT (N) ile qu (Serbest Basınç Dayanımı) arasındaki ilişki (Bowles, 1968). Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

246 Yüksek Plastisiteli Kil Düşük Plastisiteli Kil
Zemin cinslerine göre qu ile SPT(N) arasındaki ilişkiler (Derleyen: Sivrikaya ve Toğrol, 2003) Araştırmacılar Zemin Türü .qu (kPa) Sanglerat (1972) Kil 25 N Tomlinson (1986) Siltli Kil 20 N Terzaghi ve Peck (1948) Kohezyonlu Zemin 12.5 N Yüksek Plastisiteli Kil Sowers (1979 Orta Plastisiteli Kil 15 N Düşük Plastisiteli Kil 7.5 N Nixon (1982) 24 N Kulhawy ve Mayne (1990) 58 N0.72 Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

247 SPT Darbe Sayısı-Kayma Dalgası Hızı (N - Vs) İlişkileri
Jeofizik-Sismik deneylerin uygulanamadığı yada sınırlı sayıda uygulandığı fakat özellikle SPT gibi diğer arazi deneylerinin yapıldığı durumlarda, sismik dalga hızlarını, özellikle zemin dinamiğinin önemli bir zemin parametresi olan kayma dalgası hızını, geliştirilen bu ilişkiler yardımıyla belirlemek olanaklıdır. Ayrıca dikkatli olmak koşuluyla Vs hızından SPT (N) değerine geçerek çeşitli analizler (taşıma gücü, oturma) yapmak da olanaklıdır. Çeşitli araştırmacılar tarafından, önceleri karşıt kuyu, aşağı kuyu ve benzeri sismik deneylerden bulunan sonuçlar kullanılarak, kayma dalgası hızı ile SPT N darbe sayısı arasındaki ilişkiler değerlendirilerek çeşitli ampirik bağıntılar üretilmiştir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

248 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Ohba ve Toriumi (1970), Japonya’da Osaka yakınlarında alüvyon zeminlerde yapılan Rayleigh hızı ölçümlerine dayanan, Vs=84 (N) (1) bağıntısını sunmuşlardır. Bu korelasyon eşitliklerinde Vs, m/sn biriminde kayma dalgası hızını, N ise SPT darbe sayısını göstermektedir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

249 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Ohta ve Goto (1978), her birinde Vs, SPT-N, derinlik, jeolojik yaş ve zemin tipi ile ilgili bilgiler bulunan 300 set veriyi kullanarak, kayma dalgası hızının bu değişkenler ile ilişkisini incelemişlerdir. SPT-N değeri, derinlik, jeolojik yaş ve zemin cinsi ile kayma dalgası hızı arasında yaptıkları analiz sonucunda aşağıda verilen korelasyon eşitliğini tanımlamışlardır. Bu bağıntıda, SPT deneyi % 60 enerji oranına göre elde edilmiştir: Vs=69 (N) 0.17 D 0.2 E F (2) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

250 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Bu denklemde E=1.0 (Halosen) F=1.00 (Kil); F=1.09 (İnce Kum) E=1.3 (Pleistosen) F=1.07 (Orta Kum); F=1.14 (Kaba Kum) F=1.15 (Kum-Çakıl); F=1.45 (Çakıl) olarak alınması önerilmekte ve (2) bağıntısında, F zemin cinsini, E jeolojik yaş faktörünü ve D ise metre cinsinden derinliği ifade etmektedir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

251 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
İyisan (1996), Erzincan’da yapılan bir grup sismik ve arazi penetrasyon (SPT) deneyi sonuçlarını değerlendirerek ve tüm zemin grubunu içeren 65 adet veri kullanarak yaptığı regresyon analizi sonucunda Vs ve N arasında korelasyon katsayısı ( r ) % 81 olan; Vs=51.5 (N) (3) ampirik bağıntısını elde etmiştir. Bağıntının geliştirilmesinde, sismik dalga hız ölçümleri yeraltı su seviyesinin (YASS) üzerinde yapıldığından YASS’nin etkisi dikkate alınmamıştır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

252 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Ayrıca çeşitli araştırmacılar da çeşitli zemin türleri için geçerli olmak üzere aşağıdaki ilşkileri geliştirmişlerdir: Vs = 76 (N) 0, (4) (Imai ve Yoshimura, 1977) Vs = 125 (N) 0,3 (5) Kumlar için (Okamoto ve diğ. 1989) Vs = 100,5 (N) 0,29 (6) (Sykora ve Stokoe, 1983) Vs = 68,3(N) 0,292 (7) (Kiku ve diğ, 2001) Vs = 76,55 (N) 0,445 (8) Kil (Athanasopoulos, 1995) Vs = 107,6 (N) 0,36 (9) Athanasopoulos, 1995) Vs = 57,4(N) 0,49 (10) Kum (Lee, 1990) Vs = 105,64 (N) 0,32 (11) Silt (Lee, 1990) Vs = 114,43 (N) 0,31 (12) Kil (Lee, 1990) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

253 Sıvılaşma Analiz Yaklaşımları
Seed ve Idriss Tarafından Kullanılan Basitleştirilmiş Prosedür Herhangi bir zemin seviyesi için, geliştirilen devirsel gerilme oranı (cyclic stress ratio), Seed ve Idriss (1971) tarafından geliştirilen ilişki kullanılarak verilebilir. Bu prosedür “Devirsel Kayma Gerilmesi Yaklaşımı İle Sıvılaşma Analilizi” bölümünde ayrıntılı anlatılmıştır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

254 Japon Otoyol-Köprü Yönetmeliğindeki Basitleştirilmiş Prosedür
Japon Köprü Yönetmeliğindeki ayrıntılandırılan yöntem, ‘’ Basit geoteknik Analiz’’ olarak adlandırılan ve Iwasaki ve diğ. (1798) tarafından geliştirilen bir prosedüre dayanmaktadır. Yöntem Seed ve Idriss tarafından geliştirilen yönteme benzerdir. Öyle ki zemin sıvılaşma kapasitesi faktörü R, sismik hareket bir zemin içinde tetiklenen dinamik yük L ile hesaplanmaktadır. R/L oranı; sıvılaşma direnç faktörü FL olarak tanımlanmaktadır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

255 Sıvılaşma Değerlendirme için Çin Kriterleri
SPT değerleri ve kumlu birimlerin sıvılaşma direnci arasındaki ilişkiler ayrıca Çin’de geliştirilmektedir (Taiping vd diğ., 1984 ; Ishiara, 1986) . Sıvılaşabilir alanları belirlemek için bu yöntemler yönetmeliklerde sunulmaktadır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

256 Konik Penetrasyon Direnci Kullanılarak Yaklaşımlar
Yakın zamanlarda, sıvılaşma duyarlılığını değerlendirmek için CPT’nin kullanımına oldukça önemli oranda bir ilgi vardır. CPT direncini kullanan prosedürler SPT direncini kullanan prosedürler oldukça benzerlik göstermektedir. Sıvılaşabilir olandan sıvılaşamaz olana bir sınır ayrılabilmektedir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

257 Sıvılaşmanın Etkilerinin Değerlendirilmesi
Mühendislik amaçları için, sıvılaşma oluşumunun kendisi değil yer ya da yakınındaki yapılara verdiği zarara yönelik sonuçlarının kestirilmesi önemli olmaktadır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

258 Sıvılaşma Potansiyelini belirleme İndeksi
Iwasaki ve diğ. (1982), sıvılaşma Potansiyeli indeksi PL adında bir faktörün ortaya konmasıyla herhangi bir alanda olası sıvılaşmanın ağırlığını nicelleştirmiştir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

259 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Burada Z yer yüzeyinden aşağıya doğru metre olarak derinlik, F(Z) sıvılaşma direnci faktörü GK‘nın bir fonksiyonudur. Burada F(Z) = 1- GK dir (Fakat GK>1.0 ise; F(Z) =0 ). W(Z) = Z dir. Bu denklem, PL değerlerinin 0’dan 100 arası değişimi vermektedir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

260 PL Değerine Bağlı Sıvılaşma Kriterleri
Olasılık Değerleri Simge Değer Aralığı Yüksek Olasılık AL PL > 15 Orta Olasılık BL 5≤ PL ≤ 15 Düşük Olasılık CL PL < 5 Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

261 Devirsel Kayma Gerilmesi Yaklaşımı İle Sıvılaşma Analizi
Zeminlerin sıvılaşma potansiyelinin belirlenmesinde önemli yaklaşımlardan biri “Devirsel Kayma Gerilmesi Yaklaşımı”dır. Bu yaklaşımda, zemin verileri olarak Standart Penetrasyon (SPT), Konik Penetrasyon (CPT) ve Kayma Dalga Hızları, Tane boyutu ve özellikleri, Yeraltı su seviyesi, Toplam ve Efektif düşey gerilme durumu ve deprem verileri olarak da yatay yer ivmesi ve büyüklük değerleri esas alınmaktadır. Bu parametreler ile deprem hareketinin neden olduğu Devirsel (Kayma) Gerilme Oranı (CSR) ve zeminin özelliklerini karakterize eden devirsel direnç oranı (CRR) hesaplanmaktadır. Bu değerlendirmede güvenlik katsayısına bağlı risk düzeyleri (ör,Youd ve Idriss; 1997) belirlenmektedir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

262 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Orijinal olarak Seed ve Idriss (1971) tarafından geliştirilen ve daha sonra bir çok kez revize edilen (Andrus ve Stokoe, 1996;1997; 1999; Youd ve Idris, 1997; Stokoe ve diğ., 1988, Adrus ve diğ., 1999; Seed ve diğ., 2001; Youd ve diğ., 2001) ve ülkemizde de yaygın olarak kullanılan (Tezcan ve Teri, 1996; Uyanık, 2002; Aşçı ve diğ., 2003; Özçep ve diğ., 2003; Zarif ve diğ., 2004, 2005 ve 2006, Özçep ve Zarif 2006) bu yaklaşımın birinci aşamasında zemin kesitinde deprem nedeniyle oluşacak kayma gerilmesi oranı kestirilir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

263 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Bu kayma gerilmesinin bu noktadaki efektif düşey gerilmeye oranı devirsel kayma gerilmesi oranı (CSR) olarak bilinir ve denklem düzenlendiğinde devirsel (tekrarlı, devirli, cyclic) kayma gerilmeleri oranı; CSR (Cyclic Stress Ratio) = (amax/g) (o / o’) rd haline gelir. Bu bağıntıda (amax/g) yüzeyde oluşan en büyük yatay ivme değerini (g) cinsinden, (o) incelenen derinlikteki toplam düşey gerilmeyi (overburden stress) ve (o’) ise efektif düşey gerilmeyi ve (rd) katsayısı ise derinlikle meydana gelen kayma gerilmesi azalmasını gösteren bir düzeltme katsayısı olmaktadır. Bu katsayı üst 9.15 m için (rd = z) ve 9.15m ile 23m derinlikler arasında ise (rd = z) bağıntıları kullanılarak hesaplanabilir. Burada z metre cinsinden derinlikleri göstermektedir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

264 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Bu kayma gerilmesi oranına ayrıca tasarım depremi büyüklüğüne göre de bir düzeltme yapılması gerekir. Bu düzeltme değeri MSF = Magnitud Scaling Factor = Büyüklük Ölçekleme Etkeni= (Mw /7,5)-2.56 ile hesaplanmaktadır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

265 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Analizin ikinci aşamada ise, zemin tabakalarının sıvılaşmaya karşı gösterdiği dayanım/direnç Standard Penetrasyon deneyinde bulunan SPT-N darbe sayısına bağlı veya S dalga hızı yada CPT değerine göre olarak hesaplanabilmektedir. Bu hesaplarda N darbe sayısında; enerji, derinlik ve ince dane yüzdesine göre düzeltmeler yapılmakta ve hesaplanan bu değere karşı gelen Devirsel Direnç Oranı (CRR, Cyclic Resistance Ratio) belirlenmektedir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

266 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Düzeltilmiş SPT Darbe Sayısı (N1(60)) ile Devirsel Direnç Oranı (CRR) Ilişkisi Abağı (Youd ve diğ., 2001) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

267 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Düzeltilmiş Kayma Dalgası Hızı (Vs1) ile Devirsel Direnç Oranı (CRR) Ilişkisi (Andrus ve Stokoe, 1999) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

268 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Bu grafiklerde SPT değeri % 60 enerji oranına göre ve efektif gerilme, Kuyu Çapı, Numune Alma Yöntemi, Tij Uzunluğu için Düzeltme Katsayıları düzeltilmiş değer olmak zorundadır. Devirsel direnç oranını kayma dalgası hızı ile belirlemeye yönelik grafikte Vs1 efektif gerilmeye göre düzeltilmiş kayma dalgası hızıdır ve aşağıdaki gibi hesaplanır: Vs1 =CV.Vs (arazi) CV=(100/’o) 0,25 ile belirlenir. Burda ’o, kPa cinsinden efektif gerilme Vs (arazi) arazide ölçülen ham kayma dalgası (m/sn) hızıdır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

269 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Düzeltilmiş CPT uç Direnic (qc1N) ile Devirsel Direnç Oranı (CRR) Ilişkisi (Youd ve diğ., 2001) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

270 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Sıvılaşmaya karşı güvenlik faktörü ise bu şekilde bulunan sıvılaşma direnci (yani devirsel direnç oranı, CRR) ve ilgili CSR bağıntısından bulunan tasarım depremi ile belirlenen devirsel kayma gerilmesi oranına (CSR) bağlı olarak GK = CRR / CSR bağıntısı kullanılarak hesaplanabilir Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

271 Sıvılaşma Analizinde Olasılıksal Yaklaşım
Liao ve diğ. (1988) zemin sıvılaşma olasılığını belirmek PL (Probality Liquefaction) parametresini aşağıdaki gibi tanımlamışlardır: PL = 1 / [1 + exp [-(0 + 1 ln (CSR) + 2 SPT(N))]] Bu formüldeki parametreler temiz kumlar için 0 = , 1 = ve 2 = olarak verilmekte ve SPT değeri N1(60) olarak alınmaktadır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

272 Bazı Zemin Parametreleri ve Sıvılaşma
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

273 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Sıvılaşma duyarlığı yada devirsel hareketlilik üzerinde tane boyutunun etkisi (Shannon ve Wilson ve diğ., 1971) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

274 Sıvılaşma duyarlığı üzerinde tane boyutunun etkisi (Finn, 1972)
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

275 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Bağıl Sıkılık (Dr) ile maksimum ivme amax değerlerine göre sıvılaşma olasılığı (Tezcan ve Teri, 1996) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

276 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Kayma dalgası hızı (m/sn) ve ivme değerinden Sıvılaşma Potansiyelinin Değerlendirilmesi için Abak (Stoeke ve diğ., 1988) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

277 Yeraltısuyu Düzeyi Verisi
Zemin sıvılaşmasında (ve ayrıca yamaç duraylılığı çalışmalarında da) kritik unsurlardan biri yeraltısuyun var olup olmaması ve sonrasında ise varsa derinliğidir. Yeraltısuyu derinliğinin belirlenmesi önemli olmaktadır. Bu konuda sondajlar ve/veya jeofizik (elektrik) yöntemler, CPT-U yöntemleri mikrobölgeleme kılavuzlarında önerilmektedirler (World Institute for Disaster Risk Management, 2004a, b). Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

278 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Jeofizik (elektrik tomografi) kullanılarak elde edilen yeraltısuyu konumu World Institute for Disaster Risk Management, 2004a ) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

279 Yeraltısuyu ve Sondajlar
Genel olarak sondaj zemine çapı cm olabilen bir delik aşma işlemine verilen addır. İnşaat işleri için açılan sondajların derinlikleri 3-5 m den bir kaçyüz metreye kadar değişmektedir. Sondajlar, el burguları, motorlu burgular ve dönmeli sondajlar olmak üzere sınıflandırılabilirler.El burguları ile sondaj sığ derinlikler için (3-5m ) uygundur. El burguları genellikle çok sert olmayan kohezyonlu zeminler için uygundur. Sert çakıllı taşlı zeminler için uygun değildir. Motorlu burgularla sondaj, ya elle taşınabilir (portatif, küçük motorlu tipte veya kuleli (iskeleli) türde olabilirler. Dönel (Rotari) sondajda ucuna çeşitli kesici uçlare takılabilen birbirine vidalanmış su borusuna benzer boru (tij) bastırarak döndürebilen bir motor bulunur. Motor ve kule sistemi doğrudan yer üzerine yerleştirilebildiği gibi, hareketli bir sitem üzerine de oturabilir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

280 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Yeraltısuyu ve Jeofizik (Elektrik ve Elektromanyetik) Mühendisliği Çalışmaları SP Yöntemi Dört Elektrot Probu (WennerYöntemi) Düşey Elektrik Sondaj (DES) Elektriksel Tomografi Yer Radarı (GPR) Elektromağnetik (EM) İndüksiyon Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

281 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
CPT-U Yöntemi CPT aleti üzerinde ölçm sırasında gerçek zamanlı verinin elde edilmesini sağlayan sensörler bulunan konik uçlu silindir bir sondadan oluşmaktadır. CPT-U sondasında is ek olarak konik ucun hemen üzerinde boşluk suyu basıncı (u) ölçülmektedir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

282 Sıvılaşmanın Tetiklediği Zemin Deformasyonları
Analitik yöntemlere dayanan çeşitli modeller sıvılaşmanın tetiklediği zemin deformasyonları kestirmek için önerilmiştir (France ve diğ., 2000; Shamoto ve diğ., 1998). Analitik yöntemlere alternatif bir yaklaşım sıvılaşmanın tetiklediği zemin deformasyonlar üzerine olguların istatistik analizine dayanan amprik yöntemleri kullanmaktır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

283 Hamada ve diğ. (1986) Yaklaşımı
Model yatay zemin yerdeğiştirmelerini topoğrafik ve geoteknik parametrelere dayalı olarak kestirmektedir: D = 0.75 H0.5 θ0.33 burada D = yatay yerdeğiştirme (m) θ = zemin yüzeyinin yada sıvılaşan zemin tabakasının eğimi (%) H = sıvılaşan zeminin kalınlığı Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

284 Youd ve Perkins (1987) Yaklaşımı
Model maksimum yatay zemin yerdeğiştirmesini deprem parametreleri ile kestirmektedir: Log LSI = Log R M burada LSI = genel maksimum zemin yenilme yerdeğiştirmesinin genliği (inch), R = episantral uzaklık (km) M = deprem moment büyüklüğü. Bu modelde kestirilen LSI, 2.5’yi aşmamalıdır (Youd ve Perkins, 1987) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

285 6. DİĞER MİKROBÖLGELEME ÖLÇÜTLERİ
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

286 Deprem Kökenli Su Baskını Etkileri
Depremlerle ilişkili su baskını etkileri ‘tsunamiler, sismik su dalgaları (seiche) ve sahil çizgisinden yanal yayılma’lardır (World Institute for Disaster Risk Management, 2004a,b). Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

287 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Tsunami Tsunami sözcüğü, 1896 yılında Japonya’daki “Büyük Meiji Tsunamisi” afetinde yaklaşık kişinin ölümüne neden olmasından sonra, Japonların tüm dünyaya yaptıkları yardım çağrısı içinde yer alan sözcük olarak tanınmış, o tarihten beri de birçok dilde aynı adla “tsunami” olarak kullanılmaya başlanmıştır. Tsunami sözcüğü Çince kaynaklı olup, tsu (liman) ve nami (dalga) sözcüklerinin birleşiminden oluşarak, “liman dalgası” anlamında kullanılmaktadır. Bunun nedeni, zayıf bir tsunaminin bile kıyılarda ve sığ sularda şiddetli akıntılar oluşturması ve özellikle limanlarda hasara yol açmasıdır (Yalçıner ve Ersoy, 2005). Yukarıdaki tanım değerlendirilerek, denizin herhangi bir bölgesinde yerel olarak oluşan depreşim nedeniyle ortaya çıkan dalgalar için, “depreşim dalgası” tanımlaması ilk kez Yalçıner ve diğ. (2000) de verilmiştir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

288 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Doğada ise, denizlerin herhangi bir bölgesinde yerel olarak oluşan depreşim (deniz taban deformasyonu, çökmeler, oturmalar, zemin kaymaları, göçmeler, volkanik hareketler, meteor çarpmaları gibi kütle hareketleri) biçimindeki olaylardan herhangi biri yada birkaçının birden oluşması sırasında potansiyel enerji kinetik enerjiye dönüşerek deniz ortamına kısa sürede enerji aktarılması gerçekleşir. Denize geçen enerji, su kütlesi içinde akıntılar ve su düzeyi değişimine neden olarak depreşim dalgası oluşturur (Yalçıner ve Ersoy, 2005).. Bir kentin hangi bölgelerinin hangi koşullarda ne düzeyde sular altında kalacağını gösteren haritalar yetkililer tarafından önceden hazırlanmalı ve yerel yönetimler tarafından incelenip, afet yönetim uzamanları tarafından sakınma ve hafifletme konusunda önlemler, kıyıları terk yolları haritalanmalı, terk yolu olmayan bölgeler için plan değişiklikleri yapılmalıdır (Yalçıner ve Ersoy, 2005). Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

289 Sismik Su Dalgaları (seiche)
Sismik su dalgaları (seiche) kapalı veya yarı kapalı havzalarda durağan dalgalardır. Bu dalgalar farklı nedenlerden dolayı deprem etkisi ile tetiklenirler: Havza zemininde kırık, toprak kayması, yersarsıntısı. Bu dalgaların yüksekliklerinin tsunamilerden oldukça küçük olmasına rağmen (1-2m) hasar potansiyeli göz ardı edilmemelidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

290 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Bunlar (World Institute for Disaster Risk Management, 2004a, b); Kıyı şeridindeki yapılarda su baskını ve hasar Barajlarda hasar özellikle toprak dolgu barajlarda kreten taşma şeklinde devrilen ağaçlar nedeniyle meydana gelen hasar (yapılarda, demiryolarında karayollarında) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

291 Yüzeysel Faylanma ve Tektonik Hareketler
Kuvvetli depremler sırasında faylar genellikle yüzeye ulaşır. Yüzeydeki fayın konumu bir depremden diğerine değişebilmektedir. Yüzeysel faylanma ve tektonik hareketler bağlı hasar depremin neden olduğu diri fayın yüzeylendiği sınırlı bölgede açığa çıkar. Bu durumlarda fayın türüne bağlı olarak farklı etkiler gözlenmektedir. Bunlar düşey yerdeğiştirmelerve yanal atımlardır. Yapılar çoğunlukla büyük yerdeğiştirmelere dayanıklı değildirler. Yüzeysel yerdeğiştirme ve faylanmalar nedeni ile en çok boru hatları, yollar, demiryolları ve sulama kanalları gibi doğrusal yapılardır (World Institute for Disaster Risk Management, 2004a, b). Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

292 Aktivite/Dirilik Ölçütü
Fayları değerlendirmek için rehberler ve ölçütler (Bonila (1982) (1) Kurum Yapı/İnşaat Fay Terminolojisi Aktivite/Dirilik Ölçütü Kaynak Nuclear Regulatory Commission Nükleer Güç Santralleri Yatkın (capable) Fay 1 . Geçmiş yıl içinde en az bir kere hareket, yada 2, Geçmiş yıl içide yinelenen hareket, ya da 3, Makrosimisie, yada 4, Diğer yatkın faylarla yapısal ilişki. U.S. Atomic Energy Commission, 1973; U.S. Nuclear Regulatory Commission, 1975a, 1978a, 1978b Corps of Engineers Barajlar Yukarıdaki 1, 3 ve 4 Makrosismisite 3.5 veya daha büyük magnitüt U.S. Department of the Army, 1977. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

293 Fayları değerlendirmek için rehberler ve ölçütler (Bonila (1982) (2)
Department of Transportation LNG (Sıvılaştırılımış Doğal Gaz Tesisleri) Yüzeysel Faylanma Depolama tesisi aşağıdaki koşullardaki alanlarda yer almamalıdır. Şayet a) Yüzeysel faylanma kestirilemiyorsa fakat yerdeğiştirmeler 30 inçi aşmayan yerdeğiştirmeler güven vermiyorsa ya da b) Gelecekteki yüzeysel yerdeğiştirmeleri kestirilemiyorsa fakat Tankın bir mili içindeki kuvarterner yaşlı bir fayın birikimli yerdeğiştirmesi 60 inci aşıyorsa U.S. Department of Transportation, 1980. Veterans Administration Hastaneler Diri Fay Geçmiş 10,000 yıl içinde hareket. U.S. Veterans Administration, 1973. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

294 Fayları değerlendirmek için rehberler ve ölçütler (Bonila (1982) (3)
Environmental Protection Agency Tehlikeli Atık Tesisleri Halosen Fayı Halosen zamanında yerdeğiştirmesi U.S. Environmental Protection Agency, 1981 State of California İnsan yerleşimi için Yapılar Diri Fay Halosen zamanında yüzey yerdeğiştirmesi Alquist-Priolo Special Studies Zones Act of 1972 (Hart, 1980) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

295 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Fayların tanımlanmasında yaygın olarak kullanılan bazı özellikler ve ilişkiler (American Nuclear Society, 1980’den Bonila 1982 tarafından geliştirilmiştir) (1) 1 . Jeolojik Bir kaya ile bir kayanın yerdeğiştirmesi Bir kaya ile zeminin yerdeğiştrimesi Bir zeminle bir zeminin yerdeğiştirmesi Kayıp formasyonlar Tekrar eden formasyonla Sedimanter yada metamorfik fasiyesler arasında anomali ilişkiler Jeolojik yapının ani kesilmesi Kimyasal alterasyonun yada mineralizasyonun lineer dağılımı Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

296 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Fayların tanımlanmasında yaygın olarak kullanılan bazı özellikler ve ilişkiler (2) 2. Topografik ve Jeomorfolojik Nehir ve drena paternleri Skarplar Kara yüzeynin eğimlenmesi Anomali nehir gradyenleri Heyelanların lineer uzanımı 3. Hidrolojik Yeraltısuyu anomalileri Vejetasyon paterni anomalileri Kaynak sularının yönelimi Sıcak su kaynakları Geyserler Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

297 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Fayların tanımlanmasında yaygın olarak kullanılan bazı özellikler ve ilişkiler (3) 4. Jeofiziksel Ölçümler ve Değerlendirmeler (1) Sismik yansıma verisinde anomaliler Yansıma verisinde bozulmalar Eğimdeki ani diverjanslar Yansıma paternlerindeki düşey kaymalar Bozulma paternleri Saçılma paternleri Sismik kırılma verisinde anomaliler Kesme zamanındaki kaymalar Saçılma etkileri Hızdaki ani değişimler İk varışların karakterindeki ani değişimler Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

298 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Fayların tanımlanmasında yaygın olarak kullanılan bazı özellikler ve ilişkiler (4) 4. Jeofiziksel Ölçümler ve Değerlendirmeler (2) Gravite Anomalileri Keskin gravite gradyentleri Rejyonal gradyentlerde kesintiler Manyetik Anomaliler Doğrusal gradyentlerde kesintiler Lineer gidişlerdeki yerdeğiştirmeler Radyoaktif Anomaliler Lineer Gradyentlerde keskin değişim Yukarı veya aşağı olarak lineer değişim Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

299 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Fayların tanımlanmasında yaygın olarak kullanılan bazı özellikler ve ilişkiler (4) 4. Jeofiziksel Ölçümler ve Değerlendirmeler (3) Sismolojik Tarihsel deprem lokasyonlarında uzun dönemli dağılım Dışmerkezlerin ve odakların lineer yada düzelme yakın dağılımı ile tanımlanan fay yüzeyleri Fay düzlemi çözümleri Diğer aletsel deprem verisi Diğer Jeofizik Anomaliler Özdirenç veya diğer elektrik özelliklerdeki ani değişimler 5. Jeodezik olarak Yatay ve düşey deformasyonların belirlenmesi Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

300 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
ÖRNEK ANALİZLER Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

301 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Problem: Arazide sismik kırılma ölçümler sonucu elde edilen kayıtan P, S ve P (ters) atış için okunan zaman uzaklık verileri izleyen Çizelge’de verilmiştir. Bu değerlerden zaman uzaklık eğrilerini çizerek, elde edeceğiniz Vp1, Vp2, Vs1 ve Vs2 değerlerinden zemine ilişkin kayma modülü, elastisite modülü, poson oranı, bulk modülü, zemin tabakası kalınlığını, zemin hakim titreşim peryodunu ve diğer mühendislik parametrelerini hesaplayınız. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

302 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

303 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

304 DEPREM TEHLİKE / RİSK ANALİZİ
Poison Yöntemi ile Tehlike Analizi Problem: Bir bölgede 102 yıllık süreçte oluşan depremler aşağıdaki çizelgede çeşitli magnitüd aralıklarına denk gelen oluş sayıları (N) ile verilmiştir. log (N) = a + b(M) bağıntısından yararlanarak poison olasılık dağılımını kullanarak 5.0, 5.5, 6.0, 6.5 ve 7.0 magnitüdündeki depremlerin bu bölgede 20, 50, 75 ve 100 yıllık dönemler için oluşma olasılıklarını hesaplayınız. Çizelge Magnitüd Aralıkları 4.5 M< M< M< M< M<7.0 Ni (Oluşum Sayıları) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

305 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Önce her bir magnitüd aralığı için ortalama magnitüdler belirlenir (4.5 M<5.0 için 4.7 magnitüdü). Sonra kümülatif oluş sayıları hesaplanır (Ni). Kümülatif oluş sayıları gözlem sürecine (102 yıl) bölünür (Ni/t) ve logaritmaları alınır (logNi/t). Bu işlemler sonucu hazırlanan çizlge aşağıda verilmiştir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

306 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

307 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
log (n) = a + b (M) bağıntısındaki a ve b katsayılarını bulmak için E.K.K.Y kullanılır. Bu yöntemde doğru denkleminin parametleri ( a, b), ve veri sayısı (m =5) alınarak aşağıdaki biçimde bulunur: b = (XiYi – [(Xi Yi)/m] ) / [(X2i) – [(Xi)2 /m]] a= [Yi/m] – b [Xi/m] Değerler yerine konulup çözüldüğünde a ve b katsayıları sırasıyla a = 3, b = -0, Bulunan değerler log (N) = 3.87 –0.80 M bağıntısını oluşturular Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

308 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

309 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Aşağıdaki çizelgede D yılları ( yani, 10, 50, 75 ve 100) ve N (M ) ise çeşitli magnitüd değerleri (5.0, 5.5, 6.0, 6.5, 7.0 ve 7.5) için risk değerleri bu yöntemle hesaplanmıştır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

310 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Problem: Aşağıdaki çizelgede yılları arasında M  4.5 depremlerinin oluş sayıları verilmiştir. Bu bölge için, 5, 6, 7 magnitüdlü depremlerin gelecektekteki 1, 10, 25, 50 ve 100 yıllık dönemde oluşma olasılıklarını Gumbel Uç Değerler Yöntemi (Tip1) kullanarak belirleyiniz. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

311 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Çözüm: Öncelikle J / (t+1) değerleri (t = 91 yıl alınarak) hesaplanır. Bu değerlerinin kümülatif toplamları G(M) değeri, [-lnG(M)] ve [log[-lnG(M)]] değerleri bulunarak aşağıdaki çizelge hazırlanır. Magnitüd ile [ln[-lnG(M)]] arasındaki doğrusal ilişkinin katsayıları ( ve ) E.K.K.Y kulanılarak hesaplanır (Bir önceki uygulama).  ve  katsayıları E.K.K.Y uygulandıktan sonra sırasıyla a 1, ln b -0, b 1,13 a 43,48 bulunmuştur Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

312 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

313 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Risk aşağıdaki gibi hesaplanmaktadır: Prob [Mmax M] = 1- G (M) Burada G (M) fonksiyonu aşağıdaki gibi hesaplanır: G (M) = exp (- D exp (- M)) Burada olasılığı istenen deprem dönemidir. Örneğin D = 10 yıl içinde M = 5 büyüklüğünde bir depremin bu alanda oluşma olasılığı; G (5) = exp (43,48 *10* exp (1,13*5) = 0,21 (yaklaşık) Buradan da Prob [Mmax M] = = 0.79 (yani % 79) bulunur. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

314 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

315 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Problem: Probalistik deprem tehlike analizi kullanılarak bir bölgede 50 yılda %10 aşılma oranına göre proje depremi 6,8 olarak belirlenmiştir. Bu depremi üretebilecek kaynak zonlarından en önemlisi proje alanına episantral olarak 25 kmdir ve bölgede oluşan depremlerin odak derinlikleri ortalama 15 km alınabilir. Bu verilere göre çeşitli azalım ilişklerini kullanılarak proje ivmesini belirleyiniz. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

316 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Çeşitli azalım ilişkilerine elde edilen ivme değerleri (Çizelge ’deki formüllerden hesaplanarak) verilmiştir. Proje ivmesi 0,2 g alınabilir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

317 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Problem: Aşağıda verilen bağıntılardan verilen D (episantır), R (hiposantr) uzalıkları ve M = 7.5 magnitüd değeri için zeminde pik ivmenin değerlerini hesaplayınız. Oliviera log A = M – 2 log ( R + 25) Katayama log A = M – log ( R + 30) Estava ve diğ. log A = M – 1.6 log D Çizelge : D (episantır uzaklığı) ve R hiposantr uzalıkları (km) D 0, R 0, Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

318 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
ÇÖZÜM: Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

319 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Örnek Problem: Fay boyu 80km için deterministik yaklaşımla o bölge için olası deprem büyüklüklerini kestiriniz. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

320 Çeşitli araştırmacıların bağıntıları kullanılarak deprem büyüklükleri aşağıdaki gibi kestirilmiştir.
Ms (magnitüd) Magnitüd Türü Abraseys ve Zatopek (1968) 7,3 Ms Bolinger (1968) 7,5 7,4 Douglas ve Ryall (1975) Ezen (1981) 7,1 Matsuda (1975) 8,0 Patwardan ve diğ. (1975) 7,2 Tocher (1958) Toksöz ve diğ. (1979) Wells ve Coppersmith (1994) Mw Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

321 YAMAÇ / ŞEV STABİLİTE GÜVENLİĞİ
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

322 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Problem: Şev açısı 45 derece ve içsel sürtünme açısı 39 olan bir şev için 0,4g lik bir ivmede oluşacak yamaç duraylılığını Siyahi ve Ansal yöntemine göre belirleyiniz. Çözüm: Deprem ivmesi 0,4 için stabilite sayısı eğime bağlı olarak grafikten bulunur. Deprem İvmesi 0,4 N1(min) 2,17 GK= tan .N1 ifadesinden Gk 1,2 bulunur. Gk 1’den büyük olduğu için Şev bu ivmeye karşı güvenlidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

323 Deprem İvmesi = 0,4g Şev açısı = 45 derece için N1(min) = 2,17
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

324 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Mikrobölgeleme standardına göre bu nokta orta düzey bir tehlike (B) kategorisinde yer almaktadır Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

325 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Problem: Aşağıda verilen bir bölgeye ait heyelan haritasından işaretlenmiş AA’, BB’ ve CC’ profilleri boyunca kesit alınız. Çıkardığınız kesitlerde kaymanın başlangıç ve bitiş noktalarını işaretleyiniz (ölçek 1:1500). Kesitler üzerinde kayma yüzeyinin bulunuz. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

326 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
a) Kayma yüzeyi Eckel (1958) yöntemi ile bulunabilir. Bunun için kaymanın başlangıç ve bitiş noktalarını bir doğru parçası ile birleştirerek bu doğru parçasının orta dikmesini çizilir. Yatay düzlemle orta dikmenin birleştiği O noktası merkez olmak üzere (OA) yarıçaplı bir daire çiziniz. Kayma yüzeyinin başlangıç ve bitiş noktalarının arasında kalan daire kayma yüzeyidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

327 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
b)Kayma düzleminin bulunması için bir diğer yöntem de yeraltı verilerinden yararlanmaktır.Kayma sahasında yeterli sayıda sondaj kuyusu açılarak kuyulara plastik borular yerleştirilir. Belli bir zaman sonra plastik borular incelendiğinde bunların kayma düzlemi ile kesiştikleri yerlerde kopma, eğilme ve bükülmeler görülür. Böylece kayma düzleminin yeri belirlenmiş olur.Verilen haritada 9 (dokuz) kuyuda bu derinlikler verilmiştir.Topoğrafya konturları ve kayma düzlemi derinliklerinden yararlanılarak kayma düzleminin yeri çizilebilir. Kayma düzleminin yükseltisinin bulunmasına örnek: 2nolu kuyuda kayma düzlemi derinliği 35 m 2 nolu kuyuda kuyu yükseltisi 28 m 2 nolu kuyuda kayma düzlemi yükseltisi –7 m olur. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

328 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

329 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Problem: Aşağıda parametreleri verilen şevi tetikleyecek kritik ivmeyi Wilson ve diğ. (1979) yaklaşımı ile belirleyiniz. C = 3 ton/m2 Şev Açısı, a = 35 İçsel Sürtünme Açısı, f = 24 g = 1,7 ton/m3 h = 3 m Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

330 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
ac = g[(c/gh) + cos tanf - Sin  ac = 0,38 g Bu şevin 0,38g ve daha büyük bütün depren ivmelerinde stabilitesi bozulur. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

331 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
SIVILAŞMA ANALİZLERİ Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

332 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Problem: Proje alanına 50 km uzaklıktaki deprem üretme olasılığı yüksek bir kaynak zonunun üzerinde hangi büyüklükte oluşacak deprem sıvılaşma yaratır. Çözüm: Ambraseys (1988) Re = 50 km Mw= 4,64+(2,65/1000Re+0,99 log(Re) bağıntısından Mw=6,5 bulunur. Bu deprem kaynağında 6,5 ve yukarısındaki her deprem proje alanında sıvılaşma oluşturur. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

333 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Problem: Aşağıda laboratuarda tane boyu dağılımı belirlenen zemin örneğinin sıvılaşıp sıvışmayacağını belirleyiniz. Örnek A Tane Boyutu (mm) Yüzde olarak Geçen(%) 37,500 95, ,000 89, ,000 86, ,000 82, , , , , ,180 15, , , , , , ,8 Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

334 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Şekilden görüleceği gibi örnek tehlikeli sıvılaşma aralığına girmemektedir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

335 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Problem: Aşağıdaki laboratuar ve arazi verileri için hem S dalga hızına hem de SPT değerine göre M=7,5 ve a=0,4g lik ivme için yeraltısuyunun 1m’de olduğu durum için sıvılaşma analizi yapınız. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

336 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Çözüm : SPT verileri için elde edilen değerler aşağıda verilmiştir. CRR değerleri Vs ve SPT için hazırlana abaklardan CSR değeri CSR (Cyclic Stress Ratio) = (amax/g) (o / o’) rd formülünden elde edilmiştir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

337 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

338 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

339 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Problem: Birönceki Problemdeki zemin özeliklerini kullanarak bu zeminde sıvılaşmaya bağlı oturmaları Ishihara ve Yoshimine (1992) Yaklaşımı ile belirleyiniz. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

340 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Ortalama GK = 0,25, Ortalama N1(60) değeri = 10 alınırsa sıvılaşan tabaka kalınlığı h= 18 m alınırsa aşağıdaki çizelgeden GK ve N1 (60) değerine göre yaklaşık hacimsel deformasyon (H/H) oranı =3.5 olur. bu durumda oturma; Sd =([H/H] /100)*100*H =75.6 cm bulunur. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

341 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Problem: Bir önceki zemin özeliklerini kullanarak bu zeminde sıvılaşmaya bağlı oturmaları Tokimatsu ve Seed (1984) Yaklaşımı ile belirleyiniz. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

342 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Çözüm : Ortalama CSR= 0,15, Ortalama N1(60) değeri = 10, sıvılaşan tabaka kalınlığı ve h= 18 m alınırsa ve yandaki şekilden CSR ve N1 (60) değerine göre yaklaşık hacimsel deformasyon (H/H) oranı =3 alınabilir. Sd =([H/H] /100)*100*H =54 cm bulunur. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

343 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
BÜYÜTME ANALİZLERİ Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

344 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Problem: Bir mikrobölgeleme çalışmasında 30 metre derinlik için Vs hızı değerleri aşağıda verilmiştir. Çeşitli yaklaşımlar kullanarak bu noktanın göreceli büyütmelerini belirleyiniz. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

345 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Çözüm: 30 metre için ortalama Vs hızı Vs, 30= 30/ (i=1, N (hi/Vsi)) formülü ile Vs, ,8 bulunur. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

346 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Büyütme Değeri Midorikawa (1987) A 3,0 Joyner ve Fumal (1984) 2,2 Borcherdt ve diğ. (1991) Zayıf Hareket AHSA 3,8 Kuvvetli Hareket 3,2 Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

347 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Bu büyütme değerleri Joyner ve Fumal değeri hariç tutulursa mikrobölgeleme çalışmalarında orta düzey bir tehlikeye (B) işaret eder ! Zemin sınıfı Eurocode’a gore C, Uniform Building Code’a gore D’dir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

348 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Poje yerinde ilk 30 metrelik zemin için ortalama kayma dalgası hızı (Vs,30) 250 m/sn olarak belirleniyor. Proje depreminin moment magnitüdü 7,4 olarak belirlemiş ve bu depremi oluşturacak doğrultu atımlı faylanma karakterine sahip kaynak bölgesinden proje alanına en yakın uzaklık 25 kmdir. Bu alandaki 0,2 sn peryodu için ivmeyi kestiriniz. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

349 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Çözüm: Boore ve diğ. (1997) ivmeyi aşağıdaki biçimde tanımlamıştır: ln A =1,089+0,711(M-6)-0,207(M-6)2 -0,924 ln (R) - 0,292 ln (Vs/2118) (A; g olarak 0,2 sn peryod için ivme, Vs, ilk 30m’lik zemin için ortalama kayma dalgası hızı; R= (rjb2+7,02); rjb faya en yakın yatay uzaklık (km), M moment magnitüd) burdan ivme = 0,45 g olarak bulunur. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

350 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
EK Mikrobölgeleme Yönetmeliği PLANLAMAYA ESAS JEOLOJİK, JEOLOJİK-JEOTEKNİK VE MİKROBÖLGELEME ETÜTLERİNE İLİŞKİN ESASLAR (2008) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

351 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
1.AMAÇ: Bu raporların amacı; her tür, ölçek ve amaçla plan yapılması düşünülen mevcut ya da potansiyel yerleşim alanlarının; 7269 sayılı Umumi Hayata Müessir Afetler Nedeniyle Alınacak Tedbirler ve Yapılacak Yardımlara Dair Kanun’da tanımlı doğal afet tehlikelerini yerbilimsel veriler ışığında bölgesel olarak değerlendirmek, olası mühendislik problemlerini belirlemek, alanların arazi kullanımı - yerleşime uygunluk değerlendirmesini yapmak, teknik ve/veya idari gerekçelere bağlı olarak gerekli önlemleri önererek afet zararlarını azaltmaktır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

352 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
2.KAPSAM: Plana Esas Jeolojik, Jeolojik- Jeoteknik ve Mikrobölgeleme Etüt Raporları; Ek-1’de belirtilen planlamaya, arazi kullanım ve yerleşime uygunluk değerlendirmesine altlık ve esas olan yerbilimsel raporlardır. 3.ETÜTLERİN PLANLANMASI: Yapılacak etütlerin planlaması; raporların altlık ve esas oluşturacağı imar planının ölçeği, amacı, plan yapılması düşünülen alanın jeolojisi, mevcut veya muhtemel afet tehlikeleri, muhtemel mühendislik problemleri ve çözüm önerilerini tam olarak ortaya çıkarabilecek şekilde yapılmalıdır. Etüt çalışmaları esnasında elde edilen veriler ve ortaya çıkan sonuçlar doğrultusunda ek çalışmalar yapılması gerekliliği irdelenmeli ve gerekiyorsa etüt planı revize edilmelidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

353 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
4.GENEL ESASLAR: Ek-1’de belirtilen planlar için deprem bölgeleri -nüfus kriterleri göz önünde tutularak yerleşim birimleri (A) ve (B) Grubu olarak iki bölüme ayrılmıştır. (A) Grubu Alanlar : Türkiye Deprem Bölgeleri Haritasında 1., 2. ve 3. Derece Deprem Bölgesinde kalan ve nüfusu den büyük-eşit olan yerleşim alanlarını, (B) Grubu Alanlar: Türkiye Deprem Bölgeleri Haritasında 1., 2. ve 3. Derece Deprem Bölgesinde kalan ve nüfusu den küçük olan yerleşim alanları ile, Türkiye Deprem Bölgeleri Haritasında 4. ve 5. Derece deprem Bölgesinde kalan yerleşim alanlarını tanımlamaktadır. (A) ve (B) grubu alanlarda yapılacak etüt türleri ise plan türü-ölçeği, muhtemel afet tehlikesi ve muhtemel mühendislik problemleri göz önünde tutularak 4 kategoriye ayrılmıştır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

354 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Bu kategoriler; Format–1: 1/ / arası üst ölçekli planlar için Arazi Kullanımına Esas Jeolojik Etüt Raporu, Format–2: 1/1000-1/5000 ölçekli imar planları için Jeolojik Etüt Raporu Format–3: 1/1000-1/5000 ölçekli imar planları için Jeolojik - jeoteknik Etüt Raporu Format–4: 1/1000-1/5000 ölçekli imar planları için Mikrobölgeleme Etüt Raporudur. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

355 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Rapor Formatları; bir ilin, ilçenin ya da beldenin planlamasına esas olmak üzere, genel bir kapsam için hazırlanmıştır. Söz konusu Raporlarda; çalışmanın amacı, çalışma alanının büyüklüğü ve alanın özelliklerine göre format başlıklarında da belirtilen çalışmaların ve konuların tamamının bulunması zorunlu olmadığı gibi, Raporlarda, Formatlarda belirtilmeyen ek çalışmalar ve konu başlıkları ilgili idare veya rapor müellifi tarafından eklenebilir. Farklı etüt seçeneği olan (B) Grubu alanlarda; çalışma alanının büyüklüğü, jeolojik durum, alanın afet tehlikesi (muhtemel şev duraylılığı problemi, sıvılaşma, taşkın vb.) ile muhtemel mühendislik problemleri çerçevesinde (örtü-yapay dolgu bulunması, oturma-şişme-sıvılaşma potansiyeli vb.) ve büro ve ön etüt çalışması sonucunda; hangi formatın kullanılması gerektiği Onay Makamının görüşü alınmak suretiyle rapor müellifi tarafından belirlenecektir. Parsel bazında bir mevzi imar çalışmasında, homojen bir kaya zemin, ana kayanın yüzeyde veya yüzeye yakın olduğu ve eğimin düşük olduğu bir alan için Jeolojik Etüt; bir beldenin imar planına esas çalışmasında, heterojen bir zemin (alüvyon-kalın örtü tabakası vb.), eğim ve diğer bazı özellikler nedeniyle stabilite-sıvılaşma vb. analizlere ihtiyaç duyulacağı düşünülen alanlarda ise, Jeolojik-Jeoteknik Etüt seçilmelidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

356 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Ülkemizin depremselliği ve diğer doğal afetlere açık olması nedeniyle; (B) grubu alanlarda da, Nazım İmar Planı ve Uygulama İmar Planı’na esas etütlerde “Jeolojik- Jeoteknik Etüt” veya “Mikrobölgeleme Etüt” tercih edilmelidir. Jeolojik Etüt Raporları’nın ise, doğal afet tehlikesi ve yerel zemin koşulları nedeniyle herhangi bir mühendislik problemi beklenmeyen alanlarda yapılmasına özen gösterilmelidir. Mikrobölgeleme Etütleri’nin plan bütünlüğünü sağlayacak kapsamda ve plan sınırları veya plan etapları dikkate alınarak hazırlanması esastır. Bir üst ölçek plan altlığı olarak Mikrobölgeleme Etüdü yapılmış ise, alt ölçek planlama altlığı olarak yeniden Mikrobölgeleme Etüdü yapılmasına gerek yoktur. (A) grubu yerleşim birimlerinde, bir ya da birkaç parsel veya yapı adasından oluşan Mevzi İmar Planları için Mikrobölgeleme Etüdü gerekmemektedir. Ancak, Organize Sanayi Bölgeleri, Patlayıcı Madde Depolama Alanları ile Dolgu Alanları dahil her tür ve ölçekli kıyı yapısına ait plan çalışmaları öncesinde mikrobölgeleme etüdü ilgili İdare tarafından yaptırılır. 1., 2. ve 3. Deprem Bölgeleri içinde, fakat nüfusu ’den az olan yerleşim alanlarının Nazım ve Uygulama İmar Planları’na esas çalışmaları için de Mikrobölgeleme Etüdü tercih edilmelidir. Nüfus kriteri kullanılırken dönemsel nüfus değişikliği olan yerleşim alanlarında (turizm bölgeleri vb.) nüfusun en yüksek olduğu dönem dikkate alınmalıdır. Genel olarak açıklanan hususlar dışında tereddüde düşülen durumlarda Onay Makamı veya Afet İşleri Genel Müdürlüğü’nden görüş alınmalıdır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

357 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Format 1 Arazi Kullanımına Esas Jeolojik Etüt Rapor Formatı (≤1/25000 ölçek) İÇİNDEKİLER ŞEKİLLER ÇİZELGELER EKLER I. AMAÇ VE KAPSAM II. İNCELEME ALANIN TANITILMASI VE ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ II.1. Mekansal Bilgiler – Coğrafi Konum II.2. İklim ve Bitki Örtüsü II.3. Sosyo - Ekonomik Bilgiler III. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR III.1. Tüm Ölçeklerde Mevcut Plan Durumu ve Mevcut Yapılaşma III.2. Mevcut Plana Esas Yerbilimsel Etütler, Sakıncalı Alanlar – Afete Maruz Bölgeler III.3. Taşkın Sahaları, Sit Alanları, Koruma Bölgeleri vb. III.4. Değişik Amaçlı Etütler ve Verileri IV. JEOMORFOLOJİ V. JEOLOJİ V.1. Genel Jeoloji V.1.1. Stratigrafi V.1.2. Yapısal Jeoloji VI. HİDROJEOLOJİK ÖZELLİKLER (Yer altı ve Yerüstü Suları, nehirler, çaylar, göller vs.) VII. DOĞAL AFET DURUMUNUN DEĞERLENDİRİLMESİ VIII.1. Deprem Durumu VIII.2. Kütle Hareketleri VIII.3. Su Baskını VIII.4. Çığ VIII.5. Diğer Doğal Afet Tehlikeleri (Çökme‐Tasman, Karstlaşma, Tsunami, Tıbbi Jeoloji vb.) VIII. ARAZİ KULLANIM ÖNERİLERİ IX. SONUÇ VE ÖNERİLER X. EKLER (1) (2): 1. Yerbulduru Haritası, 2. İnceleme alanına ait uydu görüntüsü, hava fotoğrafı vb.(varsa‐ulaşılabiliyorsa) 3. Genel jeoloji haritası ve genel stratigrafik kesiti (1/ veya daha küçük ölçekli) 4. İnceleme Alanının Deprem Bölgeleri Haritasındaki Yeri 5. İnceleme Alanının Türkiye Diri Fay Haritasındaki Yeri 6. İnceleme Alanının Eğim Haritası (1/ veya daha küçük ölçekli) 7. Arazi Kullanım Öneri Haritası (1/ veya daha küçük ölçekli) (2) 8. Fotoğraflar 9. DSİ ve diğer kurum görüşleri (Varsa, inceleme alanı için) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

358 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Format 2 Jeolojik Etüt Rapor Formatı İÇİNDEKİLER ŞEKİLLER ÇİZELGELER EKLER I. AMAÇ VE KAPSAM II. İNCELEME ALANIN TANITILMASI VE ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ II.1. Mekansal Bilgiler – Coğrafi Konum II.2. İklim ve Bitki Örtüsü II.3. Sosyo - Ekonomik Bilgiler III.İNCELEME ALANININ MEVCUT PLAN, YAPILAŞMA DURUMU VE DİĞER ÇALIŞMALAR III.1. Tüm Ölçeklerde Mevcut Plan Durumu ve Mevcut Yapılaşma III.2. Mevcut Plana Esas Yerbilimsel Etütler, Sakıncalı Alanlar – Afete Maruz Bölgeler III.3. Taşkın Sahaları, Sit Alanları, Koruma Bölgeleri vb. III.4. Değişik Amaçlı Etütler ve Verileri IV.JEOMORFOLOJİ V. JEOLOJİ V.1. Genel Jeoloji V.1.1 Stratigrafi V.1.2 Yapısal Jeoloji V.2. İnceleme Alanı Jeolojisi VI.ZEMİN VE KAYA TÜRLERİNİN ÖZELLİKLERİ VII. HİDROJEOLOJİK ÖZELLİKLER VII.1. Yer altı ve Yerüstü Suları VII.2. İçme ve Kullanma Suyu VIII. DOĞAL AFET TEHLİKELERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VIII.1. Deprem Durumu VIII.2. Kütle Hareketleri VIII.2.1. Heyelan VIII.2.2. Kaya Düşmesi VIII.3. Su Baskını VIII.4. Çığ VIII.5. Diğer Doğal Afet Tehlikeleri (Çökme‐Tasman, Karstlaşma, Tsunami, Tıbbi Jeoloji) IX.İNCELEME ALANININ YERLEŞİME UYGUNLUK DEĞERLENDİRMESİ IX.1. Uygun Alanlar (UA) IX.2. Önlemli Alanlar (ÖA) IX.3. Ayrıntılı Jeoteknik Etüt Gerektiren Alanlar (AJE) IX.4. Uygun Olmayan Alanlar (UOA) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

359 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Format 2 Jeolojik Etüt Rapor Formatı (Devam) X. SONUÇ VE ÖNERİLER XI. EKLER (1) (2): Yerbulduru Haritası (Çalışma alanının açık bir şekilde görülebileceği ölçekte) İnceleme alanına ait uydu görüntüsü, hava fotoğrafı vb. Genel Jeoloji Haritası ve Genel Stratigrafik Kesiti (1/25.000) İnceleme Alanının Jeoloji Haritası ve Jeolojik Kesitler (1/1.000 veya 1/2.000, 1/5.000) İnceleme Alanının Deprem Bölgeleri Haritasındaki Yeri İnceleme Alanının Eğim Haritası (1/1.000 veya 1/2.000, 1/5.000) İnceleme Alanının Yerleşime Uygunluk Haritası (1/1.000 veya 1/2.000, 1/5.000) Tapu Örneği ve Kadastro Paftası Fotoğraflar (Genel görünüm, problemli kısımlar, araştırma çukurları, yarmalar vb.) Belediye Meclis Kararı (Plan değişikliği, ilave imar vb. çalışmalar için) Valilik ya da Belediyeye başvuru belgesi (Mevzi imar planları için) DSİ ve diğer kurum görüşleri (Varsa, inceleme alanı için) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

360 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Format 3 Jeolojik - Jeoteknik Etüt Rapor Formatı İÇİNDEKİLER ŞEKİLLER ÇİZELGELER EKLER AMAÇ VE KAPSAM İNCELEME ALANININ TANITILMASI VE ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ II.1. Mekansal Bilgiler – Coğrafi Konum II.2. İklim ve Bitki Örtüsü II.3. Sosyo - Ekonomik Bilgiler II.4. Arazi, Laboratuar, Büro Çalışma Yöntemleri ve Ekipmanları İNCELEME ALANININ MEVCUT PLAN, YAPILAŞMA DURUMU VE DİĞER ÇALIŞMALAR III.1. Tüm Ölçeklerde Mevcut Plan Durumu ve Mevcut Yapılaşma III.2. Mevcut Plana Esas Yerbilimsel Etütler, Sakıncalı Alanlar – Afete Maruz Bölgeler III.3. Taşkın Sahaları, Sit Alanları, Koruma Bölgeleri vb. III.4. Değişik Amaçlı Etütler ve Verileri JEOMORFOLOJİ JEOLOJİ V.1. Genel Jeoloji V.1.1. Stratigrafi V.1.2. Yapısal Jeoloji V.2. İnceleme Alanı Jeolojisi JEOTEKNİK AMAÇLI ARAŞTIRMA ÇUKURLARI, SONDAJ ÇALIŞMALARI VE ARAZİ DENEYLERİ VI.1. Araştırma Çukurları VI.2. Sondajlar (2) VI.2.1. Sığ Sondajlar VI.2.2. Derin Sondajlar VI.3. Arazi Deneyleri VI.4. Heyelan İzleme Çalışmaları JEOTEKNİK AMAÇLI LABORATUVAR DENEYLERİ VII.1. Zemin Index – Fiziksel Özelliklerinin Belirlenmesi VII.2. Zeminlerin Mekanik Özelliklerinin Belirlenmesi VII.3. Permeabilite VII.4. Kaya Mekaniği Deneyleri Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

361 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Format 3 Jeolojik - Jeoteknik Etüt Rapor Formatı (Devam) JEOFİZİK ÇALIŞMALAR VIII.1. Sismik Kırılma VIII.2. Sismik Yansıma VIII.3. Yüzey Dalgası Yöntemleri VIII.4. Mikrotremor VIII.5. Jeoradar VIII.6. Kuyuiçi Sismiği VIII.7. Elektrik Özdirenç VIII.8. Diğer jeofizik yöntemler ZEMİNİN VE KAYA TÜRLERİNİN JEOTEKNİK ÖZELLİKLERİ IX.1. Zemin ve Kaya Türlerinin Sınıflandırılması IX.2. Mühendislik Zonları ve Zemin Profilleri IX.3. Zeminin dinamik‐elastik parametreleri IX.4. Şişme‐Oturma ve Taşıma Gücü Analizleri ve Değerlendirme IX.5. Karstlaşma HİDROJEOLOJİK ÖZELLİKLER X.1. Yer Altı Suyu Durumu X.2. Yüzey Suları X.3. İçme ve Kullanma Suyu Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

362 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Format 4 Mikrobölgeleme Rapor Formatı İÇİNDEKİLER ŞEKİLLER ÇİZELGELER EKLER I. AMAÇ VE KAPSAM II. İNCELEME ALANIN TANITILMASI II.1. Mekansal Bilgiler – Coğrafi Konum II.2. İklim ve Bitki Örtüsü II.3. Sosyo - Ekonomik Bilgiler Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

363 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Format 4 Mikrobölgeleme Rapor Formatı (Devam) III. ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ III.1. Haritalama ve Ölçek III.2. Karelaj – Hücrelendirme III.3. Arazi, Laboratuar, Büro Çalışma Metotları ve Ekipmanları IV. İNCELEME ALANININ MEVCUT PLAN, YAPILAŞMA DURUMU VE DİĞER ÇALIŞMALAR IV.1. Tüm Ölçeklerde Mevcut Plan Durumu ve Mevcut Yapılaşma IV.2. Mevcut Plana Esas Yerbilimsel Etütler, Sakıncalı Alanlar – Afete Maruz Bölgeler IV.3. Taşkın Sahaları, Sit Alanları, Koruma Bölgeleri vb. V. MEVCUT VERİLERİN DERLENMESİ VI. JEOMORFOLOJİ VII. JEOLOJİ VII.1. Genel Jeoloji VII.1.1. Stratigrafi VII.1.2. Yapısal Jeoloji VII.2. İnceleme Alanı Jeolojisi VIII. JEOTEKNİK AMAÇLI SONDAJ ÇALIŞMALARI VE ARAZİ DENEYLERİ VIII.1. Araştırma Çukurları VIII.2. Sondajlar VIII.2.1. Sığ Sondajlar VIII.2.2. Derin Sondajlar VIII.3. Arazi Deneyleri VIII.4. Heyelan İzleme Çalışmaları IX. JEOTEKNİK AMAÇLI LABORATUVAR DENEYLERİ IX.1. Zemin Index – Fiziksel Özelliklerinin Belirlenmesi IX.2. Zeminlerin Mekanik Özelliklerinin Belirlenmesi IX.3. Permeabilite IX.4. Kaya Mekaniği Deneyleri Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

364 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
X. JEOFİZİK ÇALIŞMALAR VIII.1. Sismik Kırılma VIII.2. Sismik Yansıma VIII.3. Yüzey Dalgası Yöntemleri VIII.4. Mikrotremor VIII.5. Jeoradar VIII.6. Kuyuiçi Sismiği VIII.7. Elektrik Özdirenç VIII.8. Diğer jeofizik yöntemler Format 4 Mikrobölgeleme Rapor Formatı (Devam) XI.ZEMİN VE KAYA TÜRLERİNİN JEOTEKNİK ÖZELLİKLERİ XI.1. Yerel Zemin Koşullarının Belirlenmesi XI.2. Zemin ve Kaya Türlerinin Sınıflandırılması XI.3. Yerel Zemin Sınıfları (ABYYHY) XI.4. Mühendislik Zonları ve Zemin Profilleri XI.5. Şişme‐Oturma ve Taşıma Gücü Analizleri ve Değerlendirme IX.6. Zeminin dinamik‐elastik parametreleri (Vs30) XI.7. Karstlaşma XII. HİDROJEOLOJİK ÖZELLİKLER XII.1. Yer Altı Suyu Durumu XII.2. Yüzey Suları XII.3. İçme ve Kullanma Suyu XIII. DOĞAL AFET TEHLİKELERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ XIII.1 Deprem Durumu XIII.1.1. Bölgenin deprem tehlikesi ve Risk Analizi XIII Azalım İlişkileri XIII Deterministik Deprem Tehlike Analizi XIII Probabilistik Deprem Tehlike Analizi XIII.2. Aktif Tektonik XIII.3. Paleosismolojik Çalışmalar XIII.4. Sıvılaşma Analizi ve Değerlendirme XIII.5. Zemin büyütmesi ve hakim periyodunun belirlenmesi XIII.6. Kütle Hareketleri (Şev Duraysızlığı) XIII.7. Heyelan XIII.8. Kaya Düşmesi XIV.9. Su Baskını XIII.10. Çığ XIII.11. Diğer Doğal Afet Tehlikeleri (Çökme Tasman, Karstlaşma, Tsunami, Tıbbi Jeoloji vb.) ve Mühendislik Problemlerinin Değerlendirilmesi Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

365 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
XIV. İNCELEME ALANININ YERLEŞİME UYGUNLUK DEĞERLENDİRMESİ XV.1. Uygun Alanlar (UA) XV.2. Önlemli Alanlar (ÖA) XV.2.1. Önlemli Alan 1: Deprem Tehlikesi Açısından Önlemli Alanlar XV.2.2. Önlemli Alan 2: Kütle Hareketleri Tehlikeleri ve Yüksek Eğim Açısından XV.2.3. Önlemli Alan 3: Su Baskını Tehlikesi Açısından XV.2.4. Önlemli Alan 4: Çığ Tehlikesi Açısından XV.2.5. Önlemli Alan 5: Mühendislik Problemleri Açısından (Şişmeoturma, taşıma gücü vb.) XV.2.6. Önlemli Alan 6: Diğer Tehlikeler Açısından (Karstlaşma, tıbbi jeoloji vb.) açısından XV.3 Uygun Olmayan Alanlar (UOA) Format 4 Mikrobölgeleme Rapor Formatı (Devam) XVI. SONUÇ VE ÖNERİLER XVII. EKLER: 1 Yerbulduru Haritası (Çalışma alanının açık bir şekilde görülebileceği ölçekte) 2 İnceleme alanına ait uydu görüntüsü, hava fotoğrafı vb. 3 Genel Jeoloji Haritası ve Genel Stratigrafik Kesiti (1/25.000) 4 İnceleme Alanının Jeoloji Haritası ve Jeolojik Kesitler (1/1.000 veya 1/2.000, 5 1/5.000) 6 İnceleme Alanının Deprem Bölgeleri Haritasındaki Yeri 7 Yeraltısuyu Haritası (1/5.000, 1/10.000) 8 Sismotektonik Harita (1/25.000, 1/ ve daha küçük ölçekte) 9 Yerel Zemin Sınıfları Haritası (1/5.000, 1/10.000) 10 Kayma Dalgası Hızı Haritası (1/5.000, 1/10.000) 11 Zemin Büyütmesi Haritası (1/5.000, 1/10.000) 12 Zemin Hakim Periyodu Haritası (1/5.000, 1/10.000) 13 Sıvılaşma Indeksi Haritası (1/5.000, 1/10.000) 14 Kütle Tehlikesi Haritası (1/5000, 1/10000) 15 Su Baskını Tehlikesi Haritası (1/5.000, 1/10.000) 16 Çığ Tehlikesi Haritası (1/5.000, 1/10.000) 17 Diğer Tehlike Haritaları (1/5.000, 1/10.000) 18 İnceleme Alanının Eğim Haritası (1/5.000, 1/10.000) 19 Sondaj ve araştırma çukuru logları 20 Arazi ve laboratuvar deney ve analiz föyleri 21 Jeofizik ölçümler, kesitler 22 İnceleme Alanının Yerleşime Uygunluk Haritası (1/1.000 veya 1/2.000, 1/5.000) 23 Fotoğraflar (Genel görünüm, problemli kısımlar, araştırma çukurları, yarmalar vb.) 24 DSİ ve diğer kurum görüşleri (Varsa inceleme alanı için) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

366 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
5. HAZIRLANACAK RAPORLAR IÇIN GENEL HUSUSLAR: Raporlar (spiral vb. şekilde) dağılmayacak şekilde ciltlenir. Yerleşime uygunluk değerlendirmesinde Uygun Olmayan Alan (UOA) içeren raporlar; sekiz (8) adet, içermeyen raporlar ise, altı (6) adet olarak hazırlanır. Ayrıca, raporun tamamını içeren (metin, fotoğraflar, haritalar, kuyu logları, tablolar ve diğer bütün ekler vb.), jeofiziksel ölçümlerin sayısal verileri (tüm ham ve işlenmiş sayısal veriler için ölçü türü, yer, tarih, zaman, operatör adı ve varsa, ayar ve düzeltme parametreleri ile birlikte) CD ortamında idareye teslim edilir. Raporlarda, kullanılan tüm haritaların üretim tarihleri ve hangi yönetmelik esaslarına göre hangi kurum tarafından üretildikleri belirtilecektir. Tüm haritalar bu haritaları üreten ya da ürettiren idare tarafından onaylanmış olmalıdır. Haritalar çalışma alanının günümüzdeki durumunu yansıtacak güncellikle olmalıdır. Aksi durumda, çalışmalara haritaların güncellenmesinden sonra başlanılır.Tüm haritaların pafta çizimleri, bölümlendirilmeleri, adlandırılmaları, altlıkları, boyutları ve kenar bilgileri üretildikleri yönetmelik esaslarına uygun olmalıdır. Raporlar için kullanılan tüm haritalar sayısal ortamda da verilmeli, sayısal haritasının olmadığı durumlarda ise, tarayıcı ile taranmış, koordinatlandırılmış olarak idarenin belirleyeceği coğrafi bilgi sistemi yazılımı ile uyumlu dosya formatında teslim edilmelidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

367 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Büyük ölçekli haritaların koordinatları TUTGA (Türkiye Ulusal Temel GPS Ağı) sisteminde olmalıdır. Haritalar ED50 (1950 Avrupa Datumu) ya da yerel sistemdeki koordinatlarda üretilmiş ise, TUTGA ile dönüşümü için ortak noktalar verilmelidir. Sayısal haritalar, UVDF’nda (Ulusal Veri Değişim Formatı) verilmelidir. Ayrıca sahada yapılan bütün sondaj, jeofizik çalışmalar ve ölçüm vb. noktaları ve hatların koordinatları, raporda tablolar halinde belirtilir ve ayrıca, haritalar üzerine işlenir. İnceleme alanlarında yapılacak tüm sondaj, jeofizik ölçüm, arazi deneyleri vb. çalışmalar alan geneline mümkün olduğunca homojen olarak dağıtılmalıdır. Arazi araştırmaları (sondaj, jeofizik çalışmalar, saha deneyleri vb) ekonomiklik-sahayı temsil edecek ve tehlike analizlerinde kullanılacak maksimum veri dengesi gözetilerek belirlenir. Ancak, özellikle alüvyon ve stabilite problemlerinin muhtemel olduğu alanlarda veri sayısı ve sıklığının mümkün olan en üst seviyede olmasına özen gösterilmelidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

368 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Etüt çalışmaları için açılacak sondaj kuyularına PVC borular indirilerek, kuyu ağızları etüt ve raporlama çalışmaları tamamlanıncaya kadar, uygun yöntemle (betonlama vb.) korunmalı, sondaj karotları (karot sandıkları) ve alınan diğer örnekler de, raporlama süreci tamamlanana kadar kontrol, değerlendirme ve yeni deney ihtiyacı amacıyla korunmalıdır. Raporlarda, raporu hazırlayan tüzel kişinin veya kurumun kaşesi ile düzenleyenlerin adları ve soyadları, unvanları ve imzaları asıl olarak bulunur. Raporların bütün sayfaları paraflanır ve bütün ekler hazırlanayan tarafından kaşelenerek imzalanır. Fotokopi ile çoğaltılmış raporlarda, her sayfadaki paraflar ve rapor sonundaki imzalar orjinal olmalıdır. Ekler rapor kapağından taşmayacak şekilde ve usulüne uygun normda katlanmış olarak konulur. Eklerin fazla olması halinde, haritalar cep veya ayrı klasörler içinde rapora eklenir. Birden fazla paftayı kapsayan çalışmalarda mutlaka pafta anahtarı verilir. Çok sayıda paftayı kapsayan çalışmalarda arazi ve büro çalışmalarını kolaylaştırmak ve bütünlüğü sağlayabilmek için hazırlanacak yerleşime uygunluk haritalarından en az 1 takım, çalışma alanının tamamını bir bütün olarak gösterecek ölçekte hazırlanır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

369 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Birden fazla parseli veya çalışma alanını içeren raporlarda; parseller veya alanlar aynı mahalli idarenin sınırları içinde kalıyorsa ve benzer jeolojik-jeofizik-jeoteknik özellikler ve benzer mühendislik sorunları-afet tehlikelerini içeriyorsa, tek bir raporda verilebilir. Diğer durumlarda, her parsel ve alan veya bazı parsel ve alanlar için yetkili idarenin görüşü doğrultusunda ayrı rapor düzenlenir.Yapılan çalışmaların yansıtıldığı haritalar (eğim haritası, mühendislik jeolojisi haritası, yerleşime uygunluk haritası, jeofizik harita vs.), karmaşıklığın önlenmesi amacıyla ayrı haritalar olarak hazırlanır. Ancak uygun şartların sağlandığı alanlarda, israfın önlenmesi için, ilgili idarenin bilgisi ve onayı dahilinde, bazı haritalar birleştirilebilir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

370 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Haritalarda yapılan eğim, jeoloji, yerleşime uygunluk vb. bölümlemelerde, sınırların ve bölümlerin karmaşık olmamasına dikkat edilir. Çok sayıda bölümlemenin bulunduğu durumlarda karmaşıklık önlenemiyor ise, bölümlemeler farklı renklerde boyanır veya taranır. Haritalamada ve diğer tüm konularda, TSE tarafından belirlenmiş standartlar bulunuyor ise, bunlara uyulur. Söz konusu standartların bulunmadığı durumlarda, alışılmış veya uluslararası standartlara uygun (referans verilerek) semboller kullanılır ve ayrıntılı lejant konulur. Haritalar arasında sınır ve sembol uyuşmazlığının olmamasına dikkat edilmelidir. Çalışma alanına ait her türlü muhtemel mühendislik sorunu (zemin sıvılaşması, oturma, şişme vb.) ve doğal afet tehlikeleri (kaya ve zeminlerdeki stabilite sorunları vb.); saha, laboratuar deneyleri ve verilerine dayanan uygun analizlerle belirlenmelidir. (Şev stabite analizleri, sıvılaşma analizleri, kinematik analizler vb.) Rapor içerisinde kullanılan her türlü bilgi, belge, kaynak, yöntem vb. için referans verilmelidir. Raporlar bir dilekçeyle yürülükteki Genelge gereğince, ilgili kuruma (Afet İşleri Genel Müdürlüğü) veya ilgili Valiliğine (Bayındırlık ve İskan İl Müdürlüğü) gönderilir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

371 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
İNCELEME ALANININ MEVCUT PLAN, YAPILAŞMA DURUMU VE DİĞER ÇALIŞMALAR Mevcut Plan Durumu ve Yapılaşma İnceleme alanının mevcut yapılaşma ve plan durumu verilecektir. Bu kapsamda, inceleme alanına ait, varsa ve elde edilebiliyorsa, her tür ve ölçekte mevcut plan/planlar hakkında genel bilgi verilmeli, planlar ve plan notları genel anlamda irdelenmeli ve varsa mevcut yapılaşmaya yönelik (yapı tipi, kat yüksekliği, ayrık/bitişik vb. yapılaşma düzeni, yapılaşma yoğunluğu gibi) genel bilgiler verilmelidir. İnceleme alanına ait, varsa, her tür ve ölçekte mevcut planlara esas etütlerden, tarihlerinden ve sonuçlarından özet olarak bahsedilmelidir. Bu çalışmalardan rapor içerisinde faydalanılıyorsa ilgili kısımları (sondaj logları, deney föyleri, kesitler, haritalar, sonuç ve öneriler vb) rapor ekinde verilmelidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

372 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Mevcut Plana Esas Yerbilimsel Etütler, Sakıncalı Alanlar – Afete Maruz Bölgeler İnceleme alanı ile ilgili olarak tüm kurum ve kuruluşların daha önceki plana esas yerbilimsel etüt çalışmaları ve bu çalışmalarına göre “yapı ve yerleşme için yasaklanmış bölge” ve/veya “afete maruz bölge” kararlarının olup olmadığı hakkında genel bilgi verilmeli, yapılan araştırmalar ile, varsa ilgili kararların alındığı rapor ve belgelerin tarihleri verilmelidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

373 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Taşkın Sahaları, Sit Alanları, Koruma Bölgeleri İnceleme alanı içinde ilgili kurumlar tarafından, taşkın sahaları, sit alanları ve özel statülü koruma alanlarına yönelik alınmış kararların olup olmadığı hakkında genel bilgi verilmeli, varsa ve elde edilebiliyorsa ilgili kararların alındığı rapor ve belgelerin tarihleri ile örnekleri verilmelidir. Bu kararlardan rapor içerisinde ve yerleşime uygunluk (veya arazi kullanımı) değerlendirmesinde faydalanılıyorsa, ilgili kısımları rapor ekinde verilmelidir. Planlama aşamasında ilgili kurumların güncel görüşlerinin alınması gerektiği belirtilmelidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

374 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Değişik Amaçlı Etütler ( DSİ, İller Bankası, MTA vb) İnceleme alanı içinde diğer kurum ve kuruluşlar tarafından çeşitli amaçlar için yapılan ve elde edilebilen çalışmalar varsa (su-maden arama, diğer bilimsel çalışmalar vb) bu çalışmaların, amaçları, verileri, sonuçları (yerbilimsel içerikli olanlar ve hazırlanacak plana esas raporda faydalanabilinecek olanları, örneğin; sondajlar, laboratuar deneyleri vb) hakkında bilgi verilmelidir. Bu çalışmalardan rapor içerisinde faydalanıyorsa, ilgili kısımları (sondaj logları, deney föyleri, kesitler, haritalar vb) rapor ekinde verilmelidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

375 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
MEVCUT VERİLERİN TOPLANMASI İnceleme alanının tamamına veya çeşitli kısımlarına ilişkin olarak daha önce yapılmış çalışmaların ve verilerin toplanması, mikrobölgeleme çalışmalarının en önemli aşamalarından ridir. İnceleme alanında daha önce yapılmış olan tüm çalışmalardan faydalanılması, özellikle yerbilimsel (jeolojik, jeofizik ve jeoteknik) ve kentsel verilerin tasnif edilmesi ve kullanılabilirliğinin araştırılması, zaman ve bütçeden tasarruf sağlayacak, aynı zamanda da daha önce yapılan çalışmaların atıl kalmasını engelleyecektir. Söz konusu çalışmaların amaçları, verileri ve sonuçları (yerbilimsel içerikli olanlar ve hazırlanacak plana esas raporda faydalanabilinecek olanları, örneğin; sondajlar, laboratuvar deneyleri, mikrotremor verileri gibi yerbilimsel veriler vb) hakkında bilgi verilmelidir. Bu çalışmalardan rapor içerisinde mutlaka faydalanılmaya çalışılmalı, ilgili kısımları (sondaj logları, deney föyleri, kesitler, haritalar vb) rapor içinde referans verilerek kullanılmalıdır. İnceleme alanı için temel jeolojik, jeofizik ve jeoteknik verilerin toplanması, hataları engellemek için uygulanan makul güvenilirlik kontrollerinden geçen tüm verileri içermelidir. Zemin büyütmesi, sıvılaşma olasılığı ve kütle hareketleri gibi doğal afet tehlikelerinin belirlenebilmesi için gerekli temel veri setinin oluşturulması amacıyla gereken ilave araştırmalar yapılmalıdır. İnceleme alanı ile ilgili toplanan tüm veriler, verinin durumunu gösterir tablolarda sunulmalıdır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

376 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
İnceleme alanı ile ilgili verilerin toplanması, değerlendirilmesi ve tamamlanması ile ilgili olarak aşağıdaki adımlar izlenebilir: Mevcut verilerin; - Gereken veri türleri, -Veri yoğunluğu (alan ve derinlik), -Veri güvenilirliği ölçütlerine göre değerlendirilmesi. Yukarıdaki ölçütlere uymayan veya eksik olan verinin tamamlanması için ilave araştırmaların (sondaj, sismik, haritalama vb) planlanması yapılmalıdır. Tasarlanmış hücreler (karelaj) için ilave araştırmalar; - tanımlanan noktalarda veri yoksa, -veri güvenilirliğinden şüphe ediliyor ve/veya hücre içerisindeki veri ve çevre hücrelerdeki veriler tutarlı değilse gereklidir. Mevcut verilerin toplanması, değerlendirilmesi ve gerekli ilave araştırmaların yapılmasının ardından ya da eş zamanlı olarak verilerin sayısal ortama aktarılması (veritabanına girilmesi) gerekmektedir. Bunun için aşağıdaki adımlar izlenebilir: -Veri girişi ve CBS’de haritalama için uygun tasarlanmış veritaban(lar)ının kurulması. -Proje alanına ait mevcut jeolojik, jeoteknik ve jeofizik verilerin toplanması, değerlendirilmesi ve ilave çalışmalar ile eksik ve yetersiz kısımlar için gerekli verilerin toplanması ve değerlendirilmesi. -Veri girişi ve verilerin sonraki aşamalar için CBS’de haritalanarak hazırlanması. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

377 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
6) KONU BAŞLIKLARI İÇİN AÇIKLAMALAR AMAÇ VE KAPSAM Raporun hangi tür ve ölçekte (Bölge, Çevre Düzeni, Nazım, Uygulama, Mevzi ve Kırsal Yerleşim Planı) planlamaya esas bir çalışma olduğu, kime veya hangi kurum – kuruluş için yapıldığı, genel planlama amaçları vurgulanmalı ve genel kapsamı açıklanmalıdır. İNCELEME ALANININ TANITILMASI Coğrafi Konumu İnceleme alanının yeri, temel altlık haritası (topoğrafik, halihazır…) içindeki yatay ve düşey koordinatları (Ulusal Koordinat Sistemi cinsinden), kullanılan harita ölçeği ile pafta numaraları, etüt alanın büyüklüğü bilgileri verilmelidir. Alan çok sayıda harita paftası içinde kalıyorsa pafta anahtarı verilmelidir. İklim ve Bitki Örtüsü Çalışma alanı ve bölge genelinde hakim bitki örtüsü ile iklim hakkında genel bilgi verilmesi ve özellikle heyelan, kaya düşmesi, su baskını, çığ gibi tehlikeler ile doğrudan ilişkisi olan , yağış alma (yağmur-kar) durumunun belirtilmesi gerekmektedir. Sosyo – Ekonomik Bilgiler Çalışma alanı ve bölge genelindeki sosyal ve ekonomik yapı hakkında genel bilgi verilmelidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

378 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ Etüt kapsamında yapılmış olan arazi, laboratuar ve büro çalışma yöntemlerinin ve ekipmanlarının anlatılması ve gerekçelerinin verilmesi gerekmektedir. (Format 4 için) çalışmada kullanılan yöntem ile ilgili genel bilgiler verilecektir. Bu bilgiler, çalışmanın ölçeği, kullanılan karelajın (hücrelerin) boyutları vb. içerecektir. Haritalama ve Ölçek Bütün altlık haritalar bilgisayar ortamında üretilmiş akıllı (öznitelik verilerine sahip) sayısal (vektör) haritalar olmalıdır. Kullanılan haritaların ölçekleri, yapılacak planların ölçeğine göre belirtilmelidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

379 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Karelaj Mikrobölgeleme çalışmaları, Coğrafi Bilgi Sistemi vasıtasıyla yapılan çalışmalar olduğundan, çalışmalar sırasında interpolasyon ve ekstrapolasyon yapılması gereken kısımlar olacaktır. Mikrobölgeleme çalışmalarında; inceleme alanı, her biri hücre olarak adlandırılan eşit alana sahip birimlere ayrılır. Bu işleme karelaj (grid) adı verilir. İnceleme alanı için oluşturulan karelaj, çalışmanın hassasiyetini belirleyecektir. Mikrobölgeleme haritalarının güvenilirliği zemin tabakalarının belirlenmesine ve iyi tanımlanmasına bağlıdır. Bu bilginin elde edilmesi için farklı yöntemler kullanılabilir. En ekonomik yöntem, veriyi hücre formatında toplamak ve gerekli yerlerde hücre yoğunluğunu artırmaktır. Oluşturulacak karelaja göre her bir hücre için jeolojik, jeofizik ve jeoteknik veriler toplanacaktır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

380 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Çalışmada kullanılacak karelaj, jeolojik ve topoğrafik koşulların homojenliğine, yerel zemin koşulları ve olası afet tehlikesinin büyüklüğüne bağlıdır. Karelaj yoğunluğu arttıkça hassaslık yükselecek, ancak, buna bağlı olarak elde edilmesi gereken yerbilimsel veriler ile ilgili çalışmanın bütçesi de önemli oranda artacaktır. Mikrobölgeleme çalışmaları için, jeoloji ve/veya topografyaya bağlı olarak aşağıdaki hücre boyutları önerilmektedir. Hücrelerin mümkün olduğunca karesel alanlar oluşturacak boyutlara sahip olmalarına dikkat edilmelidir. Dikdörtgen alanlarda değerlendirme problemleri ortaya çıkabilir. Homojen-kaya bölgeler için 500 ya da 1000 metre hücre mesafesi önerilir. Homojen-zemin bölgeler için 250 ya da 500 metre hücre mesafesi önerilir. Homojen olmayan bölgelerde 50, 100 ya da 250 metre hücre mesafesi önerilir (Homojen olmayan bölgelerde, koşulların değişkenliği göz önüne alınarak daha yoğun, sahaya özel hücrelerin seçilmesi önerilir). Gerçekte hücre boyutlarını belirleyecek en önemli parametre, çalışmanın bütçesi olacaktır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

381 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
JEOMORFOLOJİ İnceleme alanının genel morfolojik özellikleri, topoğrafik durumu, drenaj ağları, topoğrafik eğimler (genel eğim yönlenmeleri vb) ve topoğrafik anomaliler bu kısımda özetlenmelidir. Eğer mevcut ise, inceleme alanının hava fotoğrafları ve uydu görüntülerinin kullanılması tavsiye edilir Jeomorfolojik verilerin sunulması ile, özellikle kütle hareketleri ve inceleme alanının eğim-yamaç yönelimi vb. arasındaki ilişki ortaya konabilmektir. Topoğrafik Eğim İnceleme alanının eğim haritası ve yorumu verilir. Eğim haritası, basit yorumlanabilir derece ya da yüzde aralıklarında hazırlanabilir. Aşağıdaki eğim aralıkları ile karşılarında belirtilen tanımlar ve renkler kullanılabilir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

382 Yamaç Yönelimi (Bakı) Yamaç yönelimleri Coğrafi Kuzey’e göre (Azimut) belirlenmelidir. ‘Yamaç Yönelimi Haritası’, en az dört yönü gösterecek şekilde, aşağıdaki yönler ve renkler kullanılarak hazırlanabilir 045o – 135o Doğuya yönelimli yamaçlar Açık sarı 135o - 225o Güneye yönelimli yamaçlar Açık yeşil 225o – 315o Batıya yönelimli yamaçlar Açık mavi 315o – 045o Kuzeye yönelimli yamaçlar Kırmızı Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

383 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
JEOLOJİ Genel Jeoloji İnceleme alanını çevreleyen yeterli büyüklükte bir bölgenin genel jeolojisi anlatılmalı ve alanın 1/25,000’ lik (Bölge planlarında daha küçük ölçekte olabilir) genel jeoloji haritası verilmelidir. Temin edilmesi durumunda inceleme alanına ait uydu görüntüleri ve hava fotoğraflarından yararlanılabilir. Ancak çalışma ölçeği, haritalanacak birimin verisel düzeyini değiştirecektir. Örneğin 1/25,000 ve daha küçük ölçekteki araştırmalarda birimler Mühendislik Formasyonları veya Mühendislik Grupları seviyesinde fasiyese dayalı olarak sınırlı jeoteknik karakterleriyle haritalanabilirken, 1/5000 ve daha büyük ölçekte haritalanacak birimler, fiziksel ve mekanik özellikleri açısından en yüksek derecede üniformluk karakterine göre haritalanmalı, başta Kuvaterner çökeller olmak üzere gevşek zeminlerin ayrıntılı fasiyes dağılımı ve özellikleri ifade edilmelidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

384 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Stratigrafi İnceleme alanını çevreleyen yeterli büyüklükteki bir sahanın genel stratigrafisi anlatılmalı, genel stratigrafik kesiti verilmelidir. Stratigrafik bilgiler, Türkiye Stratigrafi Komitesi normlarına uygun olmalıdır. Yapısal Jeoloji Bölgede etkin jeodinamik süreçler (kıvrımlar, fay ve kırık sistemleri, genel kütle hareketleri vb) belirtilir. İnceleme Alanının Jeolojisi İnceleme alanının, genel jeoloji başlığı altında anlatılan stratigrafik kesitin neresinde olduğu, inceleme alanı içindeki yapı ve temel zeminleri (litolojiler) ve bunların jeolojik özellikleri detaylı olarak verilmelidir. İnceleme alanının 1/5000 ölçeğinde jeoloji haritası hazırlanmalı ve sunulmalıdır Sadece inceleme alanının stratigrafisi anlatılmalıdır. Sadece inceleme alanına ait yapısal jeolojik unsurlar verilmelidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

385 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
JEOTEKNİK AMAÇLI ARAŞTIRMA ÇUKURLARI, SONDAJ ÇALIŞMALARI VE ARAZİ DENEYLERİ Bu başlık altında jeoteknik amaçlı olarak açılan araştırma çukuru, sondaj ve yapılan laboratuar deneylerinden ve sonuçlarından genel olarak bahsedilecek ve bazı öneriler getirilecektir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

386 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Araştırma (Gözlem) Çukurları Gözlem çukurları geçici olarak desteksiz durabilen zeminlerde, çoğunlukla bir hidrolik kepçe aracılığıyla kazılır. Pratik amaçlar için, bu kazıların en derin seviyesi 4 ila 5 metre arasındadır. Numune alınmasına ve saha deneyleri yapılmasına izin veren gözlem çukurları, yatay ve dikey olarak zemin koşullarının daha detaylı incelenmesini sağladığı gibi, zeminlerdeki süreksizlerin belirlenmesi için de etkili ve ekonomik bir yöntemdir. Gözlem çukurları gerektiğinde özel bir durumu daha detaylı incelemek amacıyla, hendek haline getirilecek şekilde büyütülebilir. Gözlem çukurları kaya birimlerin incelenmesinde de etkili bir yöntemdir. Bu uygulama ile sahada mevcut oluşumlar doğrudan incelenebilir, katmanların açıları, çatlak ve bozuşmanın boyutları, oluşumların mukavemetleri gözlemlenebilir. Gerekirse laboratuvar için numune alınabilir. Kaya birimlerin mevcut olduğu sahalarda, gözlem çukurları kaya katmanının en çok 2 metre derinlikte yer aldığı durumlarda tercih edilmeli, 2 ila 3 metre derinlikte başlayan kaya oluşumlarda derin kuyulardan elde edilen bilgileri desteklemek için uygulanmalı, kaya oluşumun 3 metreden daha derinde yer alması durumunda ise, bu uygulama tercih edilmemelidir. Araştırma çukurlarının kesitleri ve fotoğrafları rapor ekinde sunulmalı, koordinatları tablo ve haritaya işlenerek verilmelidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

387 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Sondajlar İnceleme alanındaki birimlerin fiziksel ve mekanik özellikleri ile davranış karakteristiklerini ortaya çıkarmakta esas alınacak verileri sağlamak, yanal ve düşey yöndeki litolojik değişimleri ortaya koymak, kayma yüzeyi derinliğini belirlemek, yeraltı su seviyesini belirlemek, jeoteknik parametrelerin belirlenmesi ve tehlike analizlerinde kullanılacak tüm verilerin belirlenmesi amacıyla yapılacak laboratuvar deneyleri için, TS1901/1975 e uygun olarak gerekli örselenmiş/ örselenmemiş örnekler almak, SPT yapmak vb amaçlarla yeterli sayıda sığ ve derin sondajlar yapılmalıdır. Sondajlar sonucu elde edilen veriler tablolar halinde ve yorumlanarak verilmeli; ayrıca sondaj yerlerinin koordinatları bir tablo halinde ve haritaya işlenerek verilmelidir. Sondaj verileri standartlara uygun sondaj loglarına işlenmeli ve rapor ekinde verilmelidir. Sondaj karotlarının fotoğrafları çekilerek rapora eklenmelidir. Zemin sondajlarının en az 15 metre açılması, bu derinliğin mikrobölgeleme çalışmalarında en az 30 metre olması uygun olacaktır. Kaya sondajları ayrışmış kesim aşıldıktan sonra ana kayada en az 3 metre ilerledikten sonra kesilebilir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

388 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Arazi Deneyleri Kaya ve zeminlerin mühendislik özelliklerinin yerinde belirlenebilmesi amacıyla yapılan deneylerdir. JEOTEKNİK AMAÇLI LABORATUVAR DENEYLERİ Jeoteknik saha çalışmalarında elde edilen verilerin yanı sıra, mühendislik sınıflaması ve tasarım amacıyla toprak ve kaya zeminlerin, a) indeks özellikleri, b) dayanım, c) permeabilite,( geçirgenlik) d) deformasyon, e) sıkışabilirlik-konsolidasyon ve f) kırılma dayanımı gibi özelliklerinin tayini için laboratuar deneyleri yapılır. Kaya Mekaniği Deneyleri İnceleme alanından alınan kaya numuneler üzerinde farklı amaçlara yönelik laboratuar deneyleri yapılabilmektedir. Kayaçların jeomekanik özelliklerinin tayini amacıyla yapılan; birim hacim ağırlık deneyleri, görünür gözeneklilik (porozite) ve boşluk oranı tayini, tek eksenli sıkışma dayanımı deneyi, üç eksenli sıkışma deneyi, nokta yükü dayanım indeksi , doğrudan makaslama deneyi vb. Deneylerinden elde edilen sonuçlar bu başlık altında açıklanabilir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

389 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
JEOFİZİK YÖNTEMLER Planlamaya esas yerbilimsel verilerin yerinde elde edilmesi ile ilgili jeofizik yöntemler, bu başlık altında özetlenecektir. Jeofizik yöntemlerin genel amacı yeryüzünde veya kuyu içersinde yapılan aletsel ölçümlerle yeraltının yapısını ve fiziksel özelliklerini belirlemektir. Jeofizik çalışmalarda, incelenen konunun ve jeolojik yapının özelliklere bağlı olarak uygun bir yöntem seçilmelidir. Örneğin; sismik ve elektrik yöntemler gibi en az iki yöntemin birlikte kullanılması tercih edilmeli ve gerekiyorsa problemin çözümüne yönelik diğer jeofizik metotlar da kullanılmalıdır. Ölçü profilleri sismik ve elektrik yöntemleri için topoğrafik eğim doğrultusuna, elektrik ve su şebeke hatlarına dik tutulmalıdır. Hedeflenen derinlikler en az 30 metre olmalıdır. İnceleme alanında, kullanılan yöntemin amacı, kullanılan araçların adı, özellikleri, her bir ölçü noktası için, ölçüm yerlerinin koordinatları, ölçü ham değerleri, alınan ölçüm sonuçları, elde edilen sonuçlardan oluşturulan haritalar, tüm tablo, kesit ve grafikler yorumlarıyla birlikte sayısal ve grafiksel olarak verilmeli ve jeofizik çalışmalar diğer jeoteknik incelemelerle birlikte yorumlanmalıdır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

390 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Sismik Kırılma Kullanılan sismik ölçü tekniği (aynı hat, yanal gibi) ve enerji kaynağını türü (patlatma, çekiç, kütle düşürme gibi) belirtilmelidir. Ölçü profili uzunluğu hedeflenen derinliğin en az 3 katı olmalıdır. Eğer bu mümkün değilse offset uzaklığı uzatılmalıdır. Yerdeki düzenli ve düzensiz gürültülerin frekans ve genlikleri test edilmelidir. Gürültü frekansına göre, sismograf filtresi gevşek zeminler için alçak geçirimli ve kaya veya katı zeminler için yüksek geçirimli olarak ayarlanmalıdır. Sismik enerji kaynağının gücü gürültü genliğini bastırmalıdır. Sinyal biriktirme en az 6 kez tekrarlanmalıdır. Kaydedilen sinyalin kayma dalgası sinyali olduğundan emin olmak için polariteli kayma dalgası sinyali elde edilmesi zorunludur. Ölçüler kesinlikle profilin her iki tarafında alınmalıdır. İki tarafın zaman uzaklık eğrileri simetrik değilse, yanal değişime sahip yeraltının görünür hız değerlerinden gerçek hız değerleri saptanacaktır. Sığ derinlikler için yapılacak araştırmalarda aşağıda belirtilen amaçlar için kullanılabilir. - Yeraltı yapısı (tabaka sayısı, kalınlıkları, boyuna Vp, enine Vs dalga hızları)’nın belirlenmesi - Yerin dinamik ve elastik parametre özelliklerinin belirlenmesi (yoğunluk, poisson oranı, elastisite modülü, kayma (shear) modülü, zemin hakim titreşim periyodu). - Elde edilen parametreler esas alınarak, incelenen zeminin “Afet Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkında Yönetmelik’te (A.B.Y.Y.H.) belirtilen zemin gurubu ve sınıfının belirlenmesi - Gömülü fay izlerinin araştırılması, kayma düzlemi, ana kaya sınırının belirlenmesi - Heyelanlarda kayma yüzeyi, alanı ve derinliğinin belirlenmesi vb. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

391 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Sismik Yansıma Yeraltı yapılarının haritalanması ve özelliklerinin belirlenmesi, 2 veya 3 boyutlu jeolojik modellerinin çıkarılması, gömülü faylar, anakaya derinliği ve topoğrafyası, yeraltı boşlukları saptanması için kullanılabilir. Sismik yöntemler sıkışma dalgası hızı, Vp, kayma dalgası hızı, Vs, saptamak için yöntemlerdir. Sismik enerji kaynağı ve ölçü tekniği (geleneksel, ortak derinlik noktası, (CDP gibi) belirtilmelidir. Ölçü profili uzunluğu hedeflenen derinliğin en az 1.5 katı seçilmelidir. Hedeflenen derinlik en az 30 metre olmalıdır. Eğer bu mümkün değilse off-set uzaklığı uzatılmalıdır. Yerdeki düzenli ve düzensiz gürültülerin frekans ve genlikleri test edilmelidir. Gürültü frekansına göre, sismograf filtresi gevşek zeminler için alçak geçirimli ve kaya veya katı zeminler için yüksek geçirimli olarak ayarlanmalıdır. Sismik enerji kaynağının gücü gürültü genliğini bastırmalıdır. Daha derin zemin araştırmaları gerektiğinde, aşağıda belirtilen amaçlar için kullanılabilir. Yeraltı yapısı (tabaka sayısı, kalınlıkları, boyuna Vp, enine Vs dalga hızları)’nin belirlenmesi Yerin elastik parametre özelliklerinin belirlenmesi (yoğunluk, poisson oranı, elastisite modülü, kayma (shear) modülü, zemin hakim titreşim periyodu). Elde edilen parametrelere göre zemin A.B.Y.Y.H.Yönetmelikte bahsedilen zemin sınıfının belirlenmesi Gömülü fay ve çatlak sistemlerinin, yeraltı boşluklarının araştırılması vb. Temel kaya derinliği ve temel kaya yüzey topoğrafyası Sismik tomografinin belirlenmesi Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

392 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Elektrik Yöntemlerin Kullanımı Elektrik yöntemler yer altı elektrik özdirenç, (rezistivite, ), veya iletkenliği ölçmek için kullanılır. Elektrik iletkenlik zeminin ve kayacın türünün, gözenek ve gözeneği dolduran sıvının bileşiminin ve geçirgenliğin fonksiyonudur. Elektrik yöntemler aşağıdaki özellikleri değerlendirmek için kullanılabilir: Yeraltı jeolojik yapısı, taban kaya derinliği ve özellikleri Hidrojeofizik özellikler; yeraltı suyu seviyesi ve kirliliği Potansiyel heyelan ve sıvılaşma analizleri Gömülü fayların araştırılması ve yer altı boşluklarının tayini Mikrotremor Çalışmaları Mikrotremorlar; depremler ve sismik patlamalar dışında doğal ve doğal olmayan nedenlerle oluşan, periyotları birkaç saniyeyi aşmayan, yeryüzünün titreşim hareketleri genel olarak mikroseism (çok küçük yer sarsıntıları ) olarak adlandırılır. Mikrotremor (titreşimcik) ifadesi, 0.05 ile 2 sn aralıklı kısa periyotlar için kullanılır. Mikrotremor ölçüleri; 1) Tek noktada, 2) Gevşek zemin ve kaya zeminde, 3) Çoklu sismometreler dizilimi kullanarak yapılabilir. Mikrotremor yöntemi, aşağıda belirtilen amaçlar için kullanılabilir: Depreme dayanıklı bina yapımı için sismik faktörlerin saptanabilmesi Zemin hakim periyodunun ve zemin büyütme katsayısının belirlenmesi Rüzgar, dalga ve kültürel gürültülerin tespiti ve analizi Bölgelerin deprem duyarlılıklarına göre sınıflandırılması Sarsıntı sırasında zemin ve yapı davranışlarının saptanması Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

393 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Spektral Analiz Teknikleri Yüzey dalgası analizlerinde kullanan teknikler oluşum kaynaklarına, ölçü sistemlerine ve kullanılan veri işleme göre aşağıdaki gibi sınıflanır: 1- Kayma dalgası hızı yüzey dalgası spektral analizi, 2- Yüzey dalgası çok kanallı spektral analizi, 3- Sismik kırılma-mikrotremör’dir. Spektral analiz teknikleri en yoğun yerleşim alanlarında, şehir içinde ve yoğun trafik olan yerlerde ucuz ve hızlı işleyen tekniklerdir. Yüzey dalgası asfalt, beton, çakıl, çimen ve benzeri her tür ortamda kaydedilebilir. Daha kısa profilde daha derin yeraltı yapılarını detaylı inceleme yeteneğine sahiptir. Sismik standart cihazlarını kullanır. Spektral Analiz Teknikleri, aşağıda belirtilen amaçlar için kullanılabilir: Deprem yerel yanıtı saptaması, Heyelan ve zemin sıvılaşması analizi, Tabankaya topografyası ve yer altı jeolojik yapılarının haritalaması Yer altı jeolojik birimlerin mukavemetlerinin tahmini, Sismik kayma dalgası hız analizi, Gömülü kültürel malzemelerin bulunması, Kara ve denizde zemin sınıflaması saptaması, Yeraltı suyu doygunluk araştırmaları vb.. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

394 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Kayma dalgası hızı yüzey dalgası spektral analizi (SASW) SASW arazi uygulamasında sismik enerji kaynağı olarak balyoz veya kütle düşürme teknikleri kullanılabilir. Farklı uzaklıktaki iki jeofon tarafından Rayleigh dalgaları kaydedilerek, sinyal gürültü oranını artırmak için ardışık Rayleigh dalgaları toplanarak, kaydedilen Rayleigh dalgaları, zaman domeninden frekans domenine Fast Fourier Transform (FFT) tekniği ile dönüştürülmeli. Meydana getirilen Rayleigh dalgalarından (2-20) Hz arasında (2-12) ve (8-20) Hz li iki dispersiyon eğrisi veri işlem esnasında bir eğri olacak şekilde birleştirilmeli. İki jeofon ortasına ait elde edilen her bir değer, istenilen derinliğe inebilmek için ölçü dizilim sistemini değiştirerek ölçüler tekrarlanmalıdır. Yüzey dalgası çok kanallı spektral analizi (MASW) SASW’nin çok kanallı uzantısı olan MASW de, dizilim sistemi ve veri toplaması klasik sismik yansımada kullanılan ortak yansıma noktasında (common mid point (CMP)) kullanılarak, ölçü profili boyunca birçok noktadan alınan kayma dalgası hızı derinlik grafikleri birleştirilerek kayma dalgası hızı iki boyutlu kesiti elde edilmelidir. Refraksiyon-Mikrotremör Tekniği (RE-MI) Sismik enerji kaynağı mikrotremor olan RE-MI tekniği ile ölçüsü alınması istenen yer dizilimin ortasında olmalıdır. Kayıt saniye müddetle 5-10 kez alınmalı. Katlanma (aliasing) olayını önlemek için 4 Hz de yüksek geçirimli ve örnekleme frekansının yarısı olan 250 Hz de alçak geçirimli filtre uygulanmalı. Analizde, önce kayıtlar üzerinde yüzey dalgaları belirlenecek ve dispersiyon spektrumları tayin edilecektir. Daha sonra, Rayleigh dalgalarının ‘ana mode’ türüne tekabül eden faz-hız eğrisi belirlenecektir. Sonuçta, ‘Rayleigh dalgaları ters çözüm’ yöntemiyle, bu eğriden S- dalgası hız derinlik eğrileri saptanacaktır. Jeofonlar arası uzaklıklar, X, kullanılacak mikrotremor dalgalarının dalga boyu λ ile ilişkili olup, X≤ λ/2 kriteri gözetilecektir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

395 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Jeoradar Yer altı bilgisi elde etmek için yüksek frekanslı elektromagnetik dalga kullanan Jeoradar yöntemiyle, yansıyan sinyaller kaydedilerek 30 metre derinliğe kadar olan sığ yeraltı yapısının sürekli kesiti oluşturulabilir. Jeoradar yöntemi, başlıca jeolojik yapıların, hidrojeofizik özelliklerin ve yeraltı anormal koşullarının yüksek çözünürlüklü kesitlerini elde etmede ve zemin iyileştirme testinde kullanılabilir. Mikrogravite Yeraltı yoğunluğundaki değişimlerin ölçüsünü sağlayan Mikrogravite, zemin ve kaya yoğunluğundaki gömülü yanal değişimleri, boşlukları, büyük kırıkları, fayları saptamada ve zemin iyileştirmeleri testinde kullanılabilir. Gravite ölçerinin duyarlılığı mikroGal (mGal) veya yerçekimi alanının 10-9 seviyesinde olmalıdır. Kuyu İçi Sismiği Kuyu içi sismik yöntemleri (karşıt kuyu, kuyu yukarı ve kuyu aşağı) inceleme alanında karşılaşılan yer mühendislik problemlerin özelliklerine bağlı olarak seçilebilir. Kuyu içi sismik çalışmaları, seçilen mekanik sondajlarda 30 metre derinliğe kadar her bir metrede bir P ve S dalga hızlarının düz ve ters olarak ölçülmesi ile gerçekleştirilmelidir. Kuyu jeofiziği yöntemi; aşağıda belirtilen özellikleri saptamak için kullanılabilir: Kuyular arasındaki jeolojik korelasyonu artırmak İnce ve kalın katmanların kalınlık ve derinlikleri saptamak Formasyonların gözenekliliği ve geçirgen seviyeleri sa ptamak Gerçek sismik hız ve özdirenç değerlerini saptamak Yeraltı jeolojik kesitleri saptamak Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

396 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
ZEMİN VE KAYA TÜRLERİNİN JEOTEKNİK ÖZELLİKLERİ (Format 3,4) Yerel Zemin Koşullarının Belirlenmesi “Yerel Zemin Koşulları” nın belirlenmesi amacıyla, inceleme alanının karelajlanması ile elde edilen her hücrenin orta noktasında olduğu kabul edilebilecek temsili (hipotetik) sondajlar tanımlanır. Hipotetik sondaj, karelaj alanı içerisindeki zemin koşullarını en iyi şekilde temsil eden sondaj olmalıdır. İdeal bir mikrobölgeleme çalışmasında, her hücrenin ortasında yeni saha araştırmaları yapılabilir. Verilerin tutarlılığı ve temsili sondajların seçilmesi: Her lokasyon için mevcut sondaj verileri ile ilgili bilgi ilk olarak tutarlılık kontrolünden geçirilir. İkinci olarak, her hücredeki veriler karşılaştırılır. Üçüncü adımda, temsili bir sondaj seçilir (ya da oluşturulur). Tabaka basitleştirmesi ve temsili sondajların seçilmesi mühendislik yargısı ile yapılır. Bu noktada, temsili sondajların sadece mikrobölgeleme çalışması için seçildiği ve diğer amaçlar için kullanılmaması gerektiği unutulmamalıdır. Sonuç olarak, her bir hücreyi temsil eden sondajlar, eldeki veriler ve mühendislik yargılarıyla oluşturulur ve yerel zemin sınıflandırması haritalarının hazırlanmasında kullanılır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

397 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Yerel Zemin Sınıflandırması Zemin sınıflandırmasında, Deprem Bölgelerinde Yapılacak Binalar Hakkında Yönetmelik (DBYBHY) yaklaşımı esas alınmalıdır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

398 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Deprem Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkında Yönetmelik’e (DBYBHY) Göre Yerel Zemin Sınıflandırması DBYBHY sınıflandırmayı iki alt alana bölmektedir. İlk olarak, zemin gurubu A-D şeklinde belirlenerek, yerel zemin gurupları elde edilmektedir. Zemin gurubunu belirlemek için eşdeğer 4 farklı olasılık vardır. Sınıflandırmanın sonuçlarının karşılaştırılabilir olması bakımından, sınıflandırma öncesinde izlenecek basamaklar hakkında karar verilmelidir. Zemin gurubu, sondajlı arazi deneyleri (SPT, CPT gibi), laboratuar çalışması ve jeofizik (sismik kırılma, aşağı kuyu vb) araştırmaları ile belirlenmelidir. Yönetmelikteki ikinci alan olan yerel zemin sınıflarının belirlenmesi zemin guruplarına göre üst 30 metredeki farklı tabakaların açılımı ile ilişkilendirilmiştir. Pratik amaçlar için, zemin grubunun kontrolü aşağıdan yukarıya, yani, zemin gurubu olarak D’den (en kritik durum) başlayarak, A’ya (en az kritik durum) doğru yapılabilir. Bu çalışmaların sonuçlarının tasarımda kullanılmaması ayrıca tasarım aşamasında zemin ve temel etüdü yapılması gerekliliği belirtilmelidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

399 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Kayma Dalgası Hızının Değişimi (üst 30 m) Kayma dalgası hızının (Vs) derinlikle değişimini belirlemek için farklı yöntemler (karşıt kuyu, yukarı ve aşağı kuyu sismik deneyleri, spektral analiz teknikleri vs.) kullanılabilir. Kayma dalgası hızının öncelikle jeofizik yöntemler ile direk olarak ölçülmesi tavsiye edilmektedir. 30 metre derinliğe kadar klasik sismik yöntem uygulamaları ile kayma dalgası hızı ölçülemiyorsa, Rayleigh dalgası spektral analiz teknikleri tercih edilmelidir Bunun dışında, ikincil olarak, SPT ve CPT verileri ve kayma dalgası hızı arasındaki çeşitli ampirik korelasyonlar kullanılabilir. Örneğin; vs = 51.5N (İyisan,1996) Vs = 5.83 N1.26 (Bakır vd. 2002) Bu tür korelasyonları kullanırken dikkatli olunmalıdır. Bu korelasyonlarla yapılan kayma dalgası hızı tahminlerinin geçerliliğinin, araştırılan sahada en az iki jeofizik yöntemle kontrol edilmesi faydalı olacaktır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

400 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Zemin ve Kaya Türlerinin Sınıflandırılması İnceleme alanı içinde temel derinliğinde kaya birimlerinin gözlenmesi halinde birimi tanımlamaya yetecek sayıda gözlem noktasında tabaka doğrultulu –eğimi ve eklem- eklem takımı ölçümleri alınmalı, mevcut litolojilerin toprak örtü altında bulunduğu yerler ve yaklaşık kalınlıkları, kaya birimlerin ayrışmış ve sık kırıklı kısımlarının ayrılması, ayrışmış kısmının cins ve kalınlığı ile örtü kalınlığının tespiti için burgu veya çukur açtırılması ve süreksizlik duruşları ile doğal yamaç ilişkisi, altyapı ve temel kazıları ile süreksizliklerinin ilişkilerinin açıklanması gerekmektedir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

401 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Kayaçlar aşağıdaki özellikleri saptanarak tanımlanmalıdırlar: Renk Doku ve yapı Süreksizliklerin özellikleri Bozunmanın derecesi İkincil litolojik özellikler Kayacın Adı Kayacın dayanımı Kayacın geçirgenliği Özel mühendislik özelliklerini belirten diğer terimler İnceleme alanı içinde toprak zeminlerin gözlenmesi halinde aşağıda verilen özellikleri esas olarak tanımlanmalıdır: Toprak zeminlerin yerindeki (In-Situ) dayanımı ve yapısı İkincil litolojik özellikler ve ek tanımlayıcı terimler Zeminin adı Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

402 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Tüm bu çalışmalardan elde edilen veriler, Coğrafi Bilgi Sistemi (CBS) ile birlikte değerlendirilerek, inceleme alanındaki toprak ve kayaç zeminlerin mühendislik özelliklerini ve inceleme alanı içerisindeki, heyelan, kaya düşmesi, taşkın, deprem, sıvılaşma vb., mevcut ve olası (potansiyel) mühendislik sorunlarını ana hatlarıyla yansıtan bir ‘Mühendislik Jeolojisi Haritası’ oluşturulmalıdır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

403 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Mühendislik Zonları ve Zemin Profilleri Yapılan tüm arazi ve laboratuar çalışmalarından elde edilen veriler ışığında inceleme alanının amaca yönelik zonlamalarının yapılması ve zemin profillerinin çıkarılması gerekmektedir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

404 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Şişme-Oturma Analizleri Çalışma alanı içinde üstteki mühendislik yapısına zarar verebilecek oranda şişme özelliği olabilecek killi malzemelerin deney–analiz sonuçlarına göre yorumu yapılmalı, gerekiyorsa uygun önlem yöntemleri ve öneriler genel olarak verilmelidir. Sonuçlara göre temel ve zemin etütlerine yönlendirme yapılmalıdır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

405 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Taşıma Gücü Analizleri Çalışma alanı içindeki zemin ve kaya türlerinde deney ve analiz sonuçlarına göre yorumu yapılmalı, gerekiyorsa uygun önlem yöntemleri ve öneriler genel olarak verilmelidir. Sonuçlara göre temel ve zemin etütlerine yönlendirme yapılmalıdır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

406 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Dinamik-elastik parametreler Dinamik Kayma Modülü Deprem veya benzer olayların meydana getireceği makaslama kuvvetine karşı zeminin dayanımı belirlenmelidir. Poisson Oranı Zemin ve kayaçların suya doygunluk derecelerinin bulunması ve porozitenin belirlenmesi açısından poisson oranı hesaplanmalıdır. Elastisite Modülü Jeolojik birimlerin sertliği veya sağlamlılığının ölçüsü olarak, çekme veya sıkışma şeklindeki gerilme-deformasyon oranı belirlenmelidir. Sökülebilirlik Kaya zeminlerin hafriyatı için kullanılacak ekskavatör gücü sıkışma dalga hızı ve ekskavatör numaraları arasındaki ilişkiye ait tablolara göre seçilmelidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

407 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Karstlaşma İnceleme alanı içerisinde, karstlaşma ve karstik boşluk özelliği gösteren birimlerin varlığının araştırılması ve özelliklerinin belirlenmesi gereklidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

408 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
HİDROJEOLOJİK ARAŞTIRMALAR Yüzey sularına ve (debi değerleri ve mevsimsel değişim, taşkın özellikleri, taşkın koruma önerileri vb) yamaç sellenmesine ait verilerin planlamaya etkileri, DSİ Genel Müdürlüğünden alınacak rapor ve arazi çalışmaları çerçevesinde vurgulanır. İnceleme alanında yer altı suyu düzeyi, hidrolik eğim, birimlerin hidrojeolojik özellikleri (akifer, iletim katsayısı), suyun kimyasal ve fizikokimyasal özelliklerinin belirlenmesi (pH, elektirik iletkenlik, sıcaklık, asite ve alkanite değerleri), yeraltı suyunun yapı temellerine etkisine yönelik hidrojeolojik çalışmalar yürütülür. İnceleme alanının yapılan sondajlar, jeofizik çalışmalar ve diğer verileri ışığında Yeraltısuyu Haritası hazırlanmalıdır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

409 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
DOĞAL AFET TEHLİKELERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Bu bölümde raporun önceki bölümlerinde verilen tüm arazi ve laboratuar çalışmaları ile analiz, literatür tarama vb. çalışmalar sonucunda, çalışma alanının doğal afet tehlikeleri açısından değerlendirilmesi yapılmalıdır. Ayrıca, doğal afetler yönünden çalışma alanında önceden yapılmış çalışma olup olmadığı ve bu konuda 7269 sayılı yasa gereği alınmış bir afet bölgesi kararın bulunup bulunmadığı incelenmeli; sakıncalı, önlem gerektiren, imar ve iskana yasak alanlar vb konulardaki görüşler belirlenmelidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

410 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Deprem Durumu Deprem tehlikesi durumu, bölgede inceleme alanını etkileyebilecek diri faylar, bu faylarda meydana gelmiş veya gelebilecek olan depremlerin büyüklükleri ve oluş sıklıkları, geçmişte meydana gelmiş olan depremlerin hasar dağılımları ve neden olduğu zemin problemleri, inceleme alanının mühendislik jeolojisi haritası, yeraltı suyu haritası, kayma dalgası hız profilleri (Vs), mikrotremor ölçümleri ve zemin hakim periyotları gibi, jeoloji, jeofizik, jeoteknik özellikleri değerlendirilerek, deprem tehlike ve risk analizi yapılarak, azalım ilişkisi, yer sarsıntısı şiddeti ve sıvılaşma tehlikesi haritaları hazırlanmalıdır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

411 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Çalışmanın ölçeğine uygun şekilde, inceleme alanının Türkiye Deprem Bölgeleri Haritası’ndaki yeri belirtilerek makro ölçekte deprem tehlikesi ortaya konmalı, diri fay haritasındaki konumu itibariyle de inceleme alanını ve yakın çevresini etkileyecek faylardan bahsedilmelidir. Daha alt ölçekli planlara esas çalışmalarda depremsellik ve diri faylar daha detaylı irdelenmelidir.Küçük ölçekli deprem tehlike haritaları (örneğin Türkiye Deprem Bölgeleri Haritası), deprem tehlikesini, sert bir zemin cinsi kabul edilerek ortalama yer ivmesi cinsinden göstermektedir. Bu haritalar, bölgesel tehlikenin elde edilmesi ve deprem yönetmeliklerinin uygulanması için gerekli genel hususları sağlamaktadır. Bu tür haritalarda yerel zemin koşullarının neden olabileceği sıvılaşma, büyütme, farklı oturma gibi yerel tehlikeler, ölçekleri gereği bulunmamaktadır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

412 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Deprem Tehlikesi ve Riski İnceleme alanını etkileyecek deprem kaynakları (diri faylar), bu kaynaklarda olabilecek en büyük depremler, bu depremlerin yineleme (tekrarlanma) aralıkları, doğurabileceği yer hareketinin büyüklüğü, yöntemlerdeki belirsizliklerin tahmini gibi konular deprem tehlike analizlerinin ana başlıklarını oluşturmaktadır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

413 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Amaç, inceleme alanını etkileyebilecek aktif faylar veya fay zonlarında meydana gelebilecek depremlerin inceleme alanında, yerel zemin özelliklerinden bağımsız olarak doğurabileceği kuvvetli yer hareketlerinin ivme, hız, deplasman gibi mühendislik hesaplarında kullanılabilecek parametrelerle belirlenmesidir. Belirli bir büyüklükteki bir depremin yinelenme aralığının hesaplanması, en büyük yer ivmesi dönüş periyodu ile yer ivmesinin aşılma ihtimalinin belirlenmesi deprem tehlike analizlerinin konusunu oluşturur. Deprem tehlike analizlerinin amacı, zeminin ve mühendislik yapılarının gelecekte maruz kalabileceği depremsel yükleme şartlarının hesaplanmasında gerekli olan depremsel yer hareketi ile ilgili parametrelerin (ivme, hız, deplasman) hesaplanmasıdır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

414 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Deprem tehlike analizi genellikle iki farklı yöntemle yapılmaktadır: 1) Deterministik Yöntem 2) Olasılıksal (probabilistik) Yöntem Her iki yöntemde de deprem kaynaklarında (diri faylar) meydana gelebilecek en büyük depremin büyüklüğü, magnitüd (büyüklük), şiddet veya en büyük yer ivmesi olarak belirlendikten sonra analizde kullanılması gereken azalım (sönümlenme) ilişkilerinin belirlenmesi gereklidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

415 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Aktif Tektonik Bu başlık altında, inceleme alanını etkileyen genç ve aktif tektonik yapılar detaylı bir şekilde sunulmalıdır. İnceleme alanının içinden (veya inceleme alanının içinde bulunduğu paftaların dahilinden geçen ve aktif olarak tanımlanan ana, tali, gömülü vb. faylar uygun ölçekte (1/5000) haritalanmalıdır. İnceleme alanı dahilinde söz konusu yapılar olsun olmasın, inceleme alanını etkileyebilecek fay sistemleri (deprem kaynakları) uygun ölçekte haritalanır ve tüm karakteristik özellikleri (tür, uzunluk, derinlik, tekrarlanma süresi, geçmişte yarattığı ve yaratabileceği en büyük deprem büyüklüğü vb) detaylı olarak anlatılır. Kuvvetli depremler sırasında, faylar genellikle yüzeye ulaşır. Yüzeydeki kırığının konumu, bir depremden diğerine değişebilmektedir. Bu nedenle, yüzeysel faylanma potansiyelinin yüksek olduğu bölgelerin kesin olarak belirlenmesi mümkün olmayabilir. Yüzeysel faylanma ve tektonik hareketlere bağlı hasar, depreme neden olan aktif fayın yüzeylendiği sınırlı bölgelerde ortaya çıkar. Bu durumlarda, fay kırığının türüne bağlı olarak farklı etkiler gözlenmektedir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

416 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Bunlara örnekler : Düşey yer değiştirmeler Yanal atımlar Kademeli paralanma zonları Yüzeysel faylanma haritasının hazırlanmasında kullanılacak ham veri, incelenen sahanın ve çevresinin, aktivitesi bilinen fayları, potansiyel aktif fayları ve aktivite göstermeyen faylarını ve içeren sismotektonik haritası sağlanmalıdır. Eğer geçmişte depremler sonrası yüzeysel faylanma gözlenmişse, mevcut dokümanlar yardımı ile gözlenen fay izleri haritalanmalıdır. Bu konu ile ilgili veriler, MTA Genel Müdürlüğünden temin edilebilir. Gerek inceleme alanı ve çevresinin depremselliği hakkında bilgi sahibi olmak, gerekse deprem tehlike analizlerinin tamamlanabilmesi için sismolojik kayıtlar ilgili kurumlardan elde edilmeli, değerlendirilmeli ve etüt raporları kapsamında verilmelidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

417 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Paleosismolojik Çalışmalar Çalışma alanı içinde ve/veya bölgesel ölçekte fay veya faylar varsa; bu fay veya fayların deprem üreten diri fay olup olmadığı (Holosende hareket etmiş), ürettiği ve üretebileceği en büyük deprem, en son ürettiği depremin zamanı, yinelenme aralığı, sıklığı, Deprem Bölgeleri Haritasında yerinin gösterilmesi, bölgenin tarihsel depremselliği vb. bilgiler verilmeli; çalışma alanı içinde olan veya olduğu belirlen bu fayın deprem üreten diri bir fay olduğu belirlenirse, yeterince yapılacak hendek (trenç), sondaj, jeofizik, elektromanyetik yöntemler ve literatür tarama çalışmalarıyla, fayın muhtemel depremde yüzey kırığı oluşturup oluşturmayacağı, fayın tipi, doğrultusu ve eğimi, yer değiştirme miktarı ve yüzey jeolojisi ile ilişkisi hakkında bilgi verilerek literatürde bulunan uygulamalara uygun yorum yapılmalıdır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

418 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Sıvılaşma Analizi ve Değerlendirme Sıvılaşma, kum, silt, çakıl gibi suya doygun daneli zeminlerin deprem yer hareketi sırasında, boşluk suyu basıncının artması ve çevre basıncını aşması nedeniyle, kayma dayanımını yitirerek sıvı gibi davranması olayıdır. Özellikle aktif fay zonları içerisinde yer alan, genç alüvyal çökeltilerden oluşan ovalar, nehir, deniz ve göl kenarları, suni dolgu alanları, morfolojik olarak sıvılaşma potansiyeli yüksek olan alanlardır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

419 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Çalışma alanında bulunan sıvılaşma riski bulunan malzemeler için literatürde bulunan ve malzemenin özelliğine en uygun yöntemle analiz yapılmalı, analiz sonuçları ve tüm hesaplamalar tablolar halinde verilmeli, yorumlanmalı ve gerekiyorsa alınması gereken veya alınabilecek önlemler ve öneriler belirtilmelidir. Çalışma sahasında sıvılaşma beklenmiyorsa ve analizler yapılmayacaksa nedenleri ayrıntılı olarak verilmelidir. Bu çalışmalar sonucunda elde edilen sıvılaşma potansiyel endeksi verilerinden sıvılaşma potansiyeli haritası üretilmesi gerekmektedir. Bu başlık ile ilgi detaylara ve adreslerinde yer alan “Belediyeler için Sismik Bölgeleme El Kitabı, Ocak 2004” ve ”Yerbilimsel Verilerin Plana Entegrasyonu El Kitabı” nda geniş şekilde değinilmektedir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

420 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Kütle Hareketleri Heyelanlar (Şev Duraysızlıkları) Heyelan ve Kaya Düşmesi Tehlikesi Haritaları Etütler sonucu elde edilen veriler, kitle hareketleri ile ilgili tehlike haritalarının hazırlanmasında kullanılır. Bu amaçla kullanılan bilgiler şunlardır: Zemin yüzeyindeki yerel tehlike Topoğrafik koşullar Malzeme dayanımı Tüm duraysız alanların dağılımı Geçmişteki kitle hareketliklerini oluştuğu alanların dağılımı Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

421 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Topoğrafik harita, hava fotoğrafları, varsa uydu görüntüleri, jeoloji, hidrojeoloji ve eğim haritaları değerlendirilerek, inceleme alanı içerisindeki mevcut ‘eski’ (fosil), ‘potansiyel’ ve ‘aktif’ heyelanların yerleri ve boyutları belirlenmeli ve topoğrafik harita üzerine işlenmelidir. Daha sonra yapılacak arazi gözlemleri ile de, kaymanın türü (Dairesel, düzlemsel, akma, krip, kaya düşmesi, v.b.) belirlenerek, inceleme alanının bir ‘Heyelan Tehlike Haritası’ oluşturulmalıdır. İnceleme alanında elde edilen jeolojik, jeomorfolojik, jeoteknik vb. veriler ile arazi gözlemleri ve literatür taraması sonucunda duraysızlık problemi olan ya da potansiyeli taşıdığı düşünülen alanlar için mevcut veya beklenen duraysızlık türü belirlenir ve uygun modelleme ile uygun şev–stabilite analiz yöntemleri kullanılarak, güvenlik katsayılarının hesaplanması ve yorumlanması gerekir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

422 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Heyelan ve şevlerin duraylılığının değerlendirilmesinde genel olarak kullanılan analiz yöntemleri, limit-denge analiz yöntemleri (deterministik yaklaşım) ve deformasyon analizleridir (numerik analizleri). En yaygın olarak kullanılan analiz yöntemleri 2–D (iki boyutlu limit-denge) analizlerdir. Modele göre belirlenen analiz yöntemi (Bishop Basitleştirilmiş, Janbu Basitleştirilmiş, Janbu Düzeltilmiş, Spencer, Ordinary vb.) analizler yapılarak güvenlik katsayıları hesaplanır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

423 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Muhtemel stabilite problemlerine açık alanların durumları detaylı olarak açıklanır; muhtemel duraysızlık tipi ve/veya tipleri belirtilir, bu duraysızlık tipi ve/veya tipleri ve zemin özelliklerine göre 2-Boyutlu stabilite/kinematik analizleri yapılır ve yorumlanır. Heyelanların mekanizması, boyutlandırılması, etkin faktörleri belirtilmeli, analiz sonuçlarında duraylı olmayan veya riski olduğu belirlenen alanlar için tekniğine uygun ve ekonomik ve güvenli tarafta kalmayı sağlayacak mühendislik tedbirleri varsa ve kullanılabiliyorsa detaylı olarak verilmelidir. (Stabilite kesitleri harita üzerine işlenecektir.) Stabilite analizleri değişik kesit doğrultuları için uzun dönemli/efektif gerilmeler (Toplam gerilmelere dayalı olarak yapılması da mümkündür), verilere dayalı olarak statik ve dinamik yükler altında ve önlemli koşullar için birbirinin kombinasyonu olacak şekilde yapılmalı, TS 8853/ Şubat 1991’e göre yorumlanmalı, önlemli koşullarda güvenlik faktörlerinin kabul edilebilir seviyeye yükseldiği gösterilmelidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

424 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Deprem Etkisinde Heyelan (Şev Duraysızlığı) Değerlendirmeleri Depremler sırasındaki olası şev duraysızlıklarının gerçekleşeceği bölgelerin tahmin edilmesi için literatürde çeşitli bölgeleme yöntemleri geliştirilmiştir. Bu yöntemler kullanım amacına göre, üç seviyede düşünülebilir. Derece Yöntemler, depremler sırasında gözlenen yamaç kayması sayısının, deprem büyüklüğünü ve dış merkezden veya faydan uzaklığı esas alarak geliştirilmiştir. Bu yöntemlerde jeoteknik ve topoğrafik koşullar hesaba katılmaz. 2. Derece Yöntemler, deprem büyüklüğü ve depremin merkez üssünden uzaklığın yanında topoğrafik ve jeolojik özellikleri de hesaba kattığından daha ayrıntılı değerlendirmeler gerektirmektedir. 3. Derece Yöntemler ise, farklı derecelerde olasılık seviyelerine göre şev duraysızlığı olan alanları belirlemek için daha kapsamlı mikrobölgeleme yöntemleridir. Bu kategoride yamaç kayması potansiyeli, uygun analiz düzenine göre zemin ve kayaların jeoteknik özellikleri, şev geometrisi ve deprem etkilerini temsil eden en büyük yer ivmesi kullanılarak değerlendirilir. Sismik hareketlerle meydana gelen yamaç kaymasına göre bölgeleme, diğer tehlikelere göre yapılan bölgelemede olduğu gibi, temel olarak planlama faaliyetlerini desteklemeyi ve olası can ve mal kayıplarını azaltmayı amaçlar. Yamaç kayması tehlikesine göre bölgeleme, belirli bir süre için duraysızlığın meydana gelme olasılığı eşit olan bölgelerin haritalanması olarak tanımlanır (Varnes, 1984). Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

425 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Yamaç kayması tehlikesine göre bölgelemede doğruluk derecesi iç içe geçmiş birçok faktöre bağlıdır: 1. Ölçek : Çalışmanın ölçeği haritanın kullanım amacına göre belirlenir. Ölçek ve kullanılacak yöntem, mevcut veri ve veri kalitesi ile uyumlu olmalıdır. a. Bölgesel ölçekteki çalışmalar: (1/1,000,000 – 1/50,000) Temel olarak üst ölçek planlama çalışmaları için, şev stabilitesi problemi olan geniş alanları belirlemek bakımından yardımcı olur. b. Orta ölçekteki çalışmalar: (1/100,000 – 1/10,000) Üst ölçek planlama, yerel mühendislik çalışmaları, altyapı planlaması, konut yerleşimi ve sanayi yerleşimleri için kullanılabilir. c. Detaylı çalışmalar: (1/5000 ve daha büyük ölçekler) bu çalışmalar imar planları, belirli sahaların tehlike durumları ile ilgilenen özel şirketler veya belediye kuruluşları için yapılır. 2. Veri Bulunması : Yayın taraması, mevcut haritalar, uzaktan algılama verileri (uydu ve hava fotoğrafları) ve laboratuar deney sonuçları. 3. Kullanılan Yöntem: Yamaç kaymasına yönelik tehlike analizi için üç basit yaklaşım bulunmaktadır. Bunlar, istatistiksel, eşdeğer statik ve kalıcı-yer değiştirme yaklaşımlarıdır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

426 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
İstatistiksel yaklaşımlar İstatistiksel yaklaşımlarda; tehlike, geçmiş yamaç kayması vakaları ve bunları etkileyen faktörler arasındaki korelasyonlar ile değerlendirilir. Bu analizlerin sonuçları, tahmin edilen bir kayma ihtimali ile tehlike derecesini gösteren bir endeks arasında değişebilmektedir. En az veriye ihtiyaç duyan istatistiksel yaklaşımlar, deprem büyüklüğü veya şiddeti ile farklı olasılığa sahip yamaç kaymalarının meydana gelebileceği uzaklıklar arasında basit ilişkiler kurmayı amaçlamaktadır. Malzeme özellikleri hakkında bilgi içermezler. Ancak, yerel jeoloji, zemin ve yeraltı suyu koşulları ile ilgili bazı ilave bilgilerle, tehlike değerlendirmesinin doğruluğu kayda değer bir şekilde iyileştirilebilir. Bu tür bilgiler, yayınlanmış topografya, jeoloji ve hidroloji haritalarından elde edilebilir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

427 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Eşdeğer Statik Yaklaşımlar Eşdeğer statik koşullar altındaki analizin amacı, yamaç kaymaları için güvenlik katsayılarını (Fs) ve kritik ivme katsayılarını elde etmek ve yamaç kayması beklenmeyen alanları belirlemektir. Kritik ivme, bir şevde kaymanın başlayacağı ivme değeridir. Bu ivme değeri genellikle yatay ivme bileşenlerini ifade etmekte ve şev rijit bir cisim gibi kabul edilerek şev boyunca sabit alınmaktadır. Güvenlik katsayısı ise, kaymanın başlangıç aşamasındaki mukavemet kaybı olarak tanımlanmaktadır. Kaymanın başladığı durum, limit denge durumu olarak adlandırılmaktadır. Bu nedenlerden dolayı, güvenlik katsayısı ve kritik ivme değeri, bir anlamda mevcut mukavemetin göstergeleridir. Kritik ivme değeri, yük faktörü ile, güvenlik katsayısı ise mukavemet ile ilişkilidir. Newmark (1965) deprem etkileri nedeni ile yamaç kaymasına maruz kalan bir şevin modellenmesi için, eğimli bir düzlem üzerinde dengede duran bir bloğa, model edilen şev ile aynı ivmelerin etkitilmesini önermiştir. Bu şekilde, statik ve dinamik kuvvetler toplamının kayma yüzeyinin dayanımını aştığı her durumda blok hareket edecektir. Yukarıda anlatılan jeoteknik incelemelerden ve eşdeğer statik yaklaşımlardan elde edilen verilerin birleştirilmesi ile şev stabilitesine göre daha iyi bir bölgeleme elde edilebilir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

428 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Kalıcı Yer Değiştirme Yöntemleri Deprem kaynaklı şev kaymalarının haritalanmasında, bölgeleme araştırmaları yapmak için yaygın olarak kabul edilen bir çerçeve oluşmuştur. Bu çerçeve, Newmark’ın kayan bir bloğun yer değiştirmesini esas alan yöntemi üzerine oturtulmuştur (Newmark, 1965). Etkitilen yer ivmesinin kritik ivmeden büyük olması durumunda, güvenlik faktörü geçici olarak 1’den küçük olmakta ve kitle şevden aşağıya kaymaktadır. İvmelerin çok kısa bir süre için devam etmesi nedeni ile, hareket bir süre sonra duracaktır. Şevin güvenliği, bu yer değiştirme ile değerlendirilmektedir. Newmark, kayan kitlenin yer değiştirmesini belirlemek için, eşdeğer kayan blok modelinin kullanılmasını önermiştir. Bu modelde, kayan cismin kitlesi (eğik yüzeyde hareket eden), aynı kritik ivmenin elde edildiği eşdeğer bir düzlemin yüzeyine konulmaktadır. Daha sonra, hareket halinde kritik ivmede bir değişim olmadığı kabul edilerek, yer değiştirme kayan bloğun hareket denklemi iki defa entegre edilerek hesaplanır. Newmark’ın modeli, tekrarlı boşluk suyu basıncının etkisi de dahil edilerek geliştirilmiştir. Araştırmacı veya mühendis, bir bölgede yamaç kayması tehlikesini değerlendirmek için, çalışma ölçeğinde istenen verilerin mevcudiyetini, erişilebilirliğini ve hesaplamalar için harcanacak emeği göz önüne alarak, yukarıda açıklanan yöntemlerden en uygun olanını seçebilir. Bilgisayar araçlarının, özellikle CBS teknolojisinin gelişimi, hesaplama için harcanan zamanı azaltmış ve daha karmaşık yöntemlerin kolaylıkla uygulanmasına imkan tanımıştır. CBS bazlı programlarla verilerin sistematik işlenmesi ile elde edilen sonuçlar daha objektif olmaktadır [DRM, 2005]. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

429 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Önerilen Heyelan (Şev Duraysızlığı) Yöntemi Eşdeğer statik koşullar altındaki analizin amacı, toprak kaymaları için güvenlik katsayılarını (Fs) ve kritik ivme katsayılarını elde etmek ve toprak kayması beklenmeyen alanları belirlemektir. Kritik ivme, bir şevde kaymanın başlayacağı ivme değeridir. Bu ivme değeri genellikle yatay ivme bileşenlerini ifade etmekte ve şev rijit bir cisim gibi kabul edilerek şev boyunca sabit alınmaktadır. Güvenlik katsayısı ise, kaymanın başlangıç aşamasındaki mukavemet kaybı olarak tanımlanmaktadır. Kaymanın başladığı an, limit denge durumu olarak adlandırılmaktadır. Bu nedenlerden dolayı, güvenlik katsayısı ve kritik ivme değeri, bir anlamda mevcut mukavemetin göstergeleridir. Kritik ivme değeri, yük faktörü ile, güvenlik katsayısı ise mukavemet ile ilişkilidir. Burada önerilen yöntem, güvenlik katsayısını, içsel sürtünme (kayma mukavemeti) açısı ve stabilite sayısı ile tanımlamaktadır (Siyahi ve Ansal, 1999). Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

430 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Özellikle gevşek kohezyonsuz tabakalar ve yüksek yeraltı suyu seviyesi veya ileri derecede ayrışmış kaya gibi karmaşık jeoteknik koşulların olduğu yerlerde daha ayrıntılı analizler gerekli olmaktadır. Uzun şevlerde (“sonsuz şevler”), yüzeye yakın sığ tabakalar şeve paralel kayma yüzeyleri üzerinde hareketlenebilirler. İncelenen bölgelerde sonsuz şevlerin olması durumunda, kayan blok analizlerinin kullanılması tavsiye edilmektedir. Şevlerin sınırları tanımlı olarak modelledilebildiği durumlarda, toprak kayması ve kaya düşmesi tehlike bölgeleri, yukarıda açıklanan basitleştirilmiş yöntemlerle tanımlanabilir: Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

431 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Şev (Heyelan) Duraysızlığı tehlikesi haritası, hücre noktalarındaki ve seçilen diğer profillerdeki duraysızlık potansiyelini sunmaktadır. Aşağıdaki girdi veriye ihtiyaç duyulmaktadır: - Zemin yüzeyindeki yerel tehlike (yer sarsıntısı haritasından yüzey seviyesi için elde edilen sonuçlar) - Topografya (eğim) - Malzeme mukavemeti İlave olarak, bu aşamaya kadar duraysız olarak belirlenen tüm alanlar haritalanmalıdır. Deprem etkileri altındaki şev duraysızlıklarının incelenmesi hala gelişen bir konudur. Burada önerilen yöntem, oldukça yaklaşık olup, her zaman güvenli sonuçlar vermeyebilir. Suya doygun kumlarda, çok ince kum mercekleri dahi kısmi veya toptan sıvılaşmaya uğrayarak, çok düşük eğimlerde bile duraysızlıklara neden olabilir (yanal yayılma). Suya doygun küçük kum tabakalarını belirlemek için dikkatli ve ayrıntılı araştırmalara ihtiyaç duyulmaktadır. Bu araştırmalar, sadece bu tür koşulların geçerli olduğu bölgeler için önerilmektedir [DRM, 2005]. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

432 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Kitle Hareketlerine Karşı Alınacak Önlemler Yapılan çalışmalar sonucunda duraysız olduğu ya da yüksek duraysızlık potansiyeli taşıdığı belirlenen alanlarda, kayma ve kitle hareketlerine karşı ilk alınacak önlemler, bu olayı meydana getiren nedenleri ortadan kaldırmak, kitleyi kaydıran kuvvetleri azaltmak ve tutan kuvvetleri çoğaltmak ile mümkündür. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

433 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Alınabilecek başlıca önlemler şunlardır: Şevlerin Düzenlenmesi Şevlerin yatırılması Şevlerde palye ile kademe oluşturmak tabil olmayan bütün malzemelerin temizlenmesi Şevlerin Korunması Şev yüzeylerini bitkilendirmek Perde ile koruma Püskürtme harç (gunnite) ve püskürtme beton (shotcrete) ile kaplama Kaya bulonları ve derin ankrajlar ile sabitleştirme ve koruma teraslama yapılması ve ağaçlandırma ile koruma Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

434 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Drenaj Metodları Yüzey drenajı Yeraltı drenajı Yatay drenler Hendek drenajı Galeriler Düşey kum drenleri Tutucu Yapılar Yamaç topuğunda (Etekte) dayanaklar (kaya dolgu ve toprak dolgu) Kafes veya istinat duvarları, Kazık çakma sistemi Tahta perdeler Bağlantı demirleri ile kayaların yamaçta sabitlenmesi veya tutturulması nkraj çubukları ile şevlerin tutturulması Diğer Yöntemler Zeminin sertleştirilmesi (Çimentolanma veya kimyasal maddeler ile dondurma yöntemi veya pişirme yöntemi) Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

435 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Kaya Düşmesi Kaya düşmesi, duraylılığı yapısal özellikler tarafından denetlenen eklemli, sert kaya kitlelerinde ve şevlerinde kendiliğinden veya deprem, çok şiddetli yağış gibi dış etkilerle, düşme, devrilme, kayma (kama, düzlemsel) şeklinde meydana gelen duraysızlıklar olarak tanımlanabilir. Düşme: Herhangi bir makaslama yenilmesi meydana gelmeksizin, kaya kitlesindeki zayıflık yüzeyleri ile sınırlanmış münferit blokların yerçekimi etkisi ile düşmesi. Devrilme: Kaya kitleleri ve şevlerinde zayıflık düzlemleri ile sınırlandırılmış münferit blokların ağırlık merkezinin altındaki bir nokta veya eksen etrafında boşluğa doğru hareket etmesi. Kayma: Şevi ya da yamacı oluşturan malzemede belirgin bir yüzey boyunca ve makaslama yenilmesine bağlı olarak meydana gelen duraysızlıkdır. Yapılan arazi çalışmaları, gözlemleri ve literatür taramaları sonucunda inceleme alanı içindeki kaya birimler için kaya düşmesi tehlikesi olasılığı belirleniyorsa, kaya kitlelerinde duraylı ve duraysız olabilecek şevlerin ayırt edilmesi amacıyla kinematik analizler yapılır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

436 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Kinematik analizlerde düzlemsel, kama ve devrilme türü duraysızlıklar değerlendirilir ve sadece, a) Süreksizliklerin yönelimi b) Şevin yönelimi c) Süreksizlik yüzeylerinin içsel sürtünme açısı dikkate alınır. Şev geometrisi, kayan kitlenin ağırlığı ve dinamik yükler göz ardı edildiği için bir ön değerlendirme olarak kabul edilir. Sonuç olarak arazi gözlemleri ve kinematik analizler sonucunda kaya düşmesi tehlikesi belirlenen alanlar ve etkilenebilecek alanlar çalışmaya uygun ölçekte haritalanarak sunulur. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

437 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Taşkın (Sel) ve Su Baskını Taşkın Etütleri Fiziki planlama çalışmalarına altlık oluşturmak üzere yerinde taşkın etütleri yapılır. Bu kapsamda akarsu yatak kapasiteleri, yerel koşullara uygun olarak, dere yatakları üzerinde uygun aralıklarla yeter sayıdaki enkesitler alınır, arazide saptanan akış koşulları büro çalışmaları ile değerlendirilir ve planlama sahasında yer alan akarsu, çay ve dere yataklarının 500 yıl tekerrür periyodlu pik debi; Q500 için yatak kapasitesinin yeterlilik ve stabilitesi incelenir. Akarsu ana yatağı ve sağlı sollu taşkın alanlarındaki su yüzü profilleri çıkarılır ve planlamaya esas olan proje taşkın debisinin etkileyeceği sahanın sınırları belirlenir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

438 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Taşkın etütlerinde, ayrıca, akarsu veya dere yatağı üzerinde bulunan köprü, menfez gibi mühendislik yapılarının akış koşullarına olan kabarma vb. etkileri değerlendirilmelidir. DSİ Genel Müdürlüğü planlama aşamasında veri olarak kullanılmak üzere, belediyelerden ve diğer ilgili kamu kurum ve kuruluşlarından iletilen talepler doğrultusunda, taşkın durumu etütlerini gerçekleştirir [Özçelik, 2006]. Su baskını riski taşıyan alanların sel risk haritaları da DSİ Genel Müdürlüğü’nce hazırlanır. Yerleşim alanlarında yağış sularını toplayarak drene edecek yağmursuyu boşaltım projeleri, yerel altyapı sistemi olarak gerçekleştirilmelidir [Kılıçer ve Kulga, 1998-Özçelik, 1997 ve 2004]. Yağmur suyunun doğal akışı dere yataklarına doğrudur. Bu nedenle dere yatakları daraltılmamalı, derelerdeki serbest yüzey akışı menfez, tünel ve benzeri basınçlı akım koşullarına döndürülmemelidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

439 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Örnek olarak, Bolu’nun Mengen ilçesi imar planı çalışması öncesinde DSİ Genel Müdürlüğünce yapılan taşkın etüdü sonuçları verilmektedir [Özçelik, 2006]. Dere yatakları, Q500 proje debisine göre taşkın altında kalan alanlar ve daha önce Mengen Belediyesince yapılacak taşkın kontrol tesisinin ayrıntı ve güzergahı verilmiş olup, söz konusu etüt sonuçlarının plana yansıması ise şekilde görülmektedir. Üst ve alt ölçekli yerleşim planlarının hazırlanmasında, inceleme alanındaki olası taşkın risklerine ve su baskınlarına yönelik olarak, alan kullanımı ile ilgili plan kararları, DSİ Genel Müdürlüğü’nden alınan görüş doğrultusunda oluşturulur. Taşkın (Sel) Tehlike Haritalarının Hazırlanması (Format 2, 3 ,4) Taşkın (sel) tehlike haritaları, taşkına maruz kalma riski olan alanlara ilişkin bilgi verir ve tahliye planı için gerekli temel bilgileri sağlar. Bu haritalar hazırlanırken, inceleme alanının topoğrafik, jeolojik, hidrojeolojik ve jeomorfolojik koşulları, bölgeye ait meteorolojik verilerle birlikte değerlendirilerek, inceleme alanındaki potansiyel taşkın alanları belirlenmeli ve mühendislik jeolojisi haritası üzerine işlenmelidir. DSİ Genel Müdürlüğü’nce hazırlanan taşkın tehlike haritalarında, taşkın etkisine maruz kalabilecek alanlar halihazır haritalar üzerinde belirtilmekte, bu alanların zorunlu iskana düşünülmesi durumunda, belediye tarafından taşkın kontrolü amacıyla inşa edilmesi gereken tesislerin tip kesit ayrıntıları ile uygulanacakları güzergahlar harita ölçeğinde işaretlenmekte ve belirtilen önlemler alınamadığı takdirde, taşkın etki alanlarının imar planında iskan dışı tutulması önerilmektedir. DSİ, kapasite olarak yeterli bulunan dereleri, mevcut yatak şeritleri halihazır harita üzerinde şev üstlerinden itibaren işaretler ve bu derelerin olduğu gibi korunmasını önerir. Yukarıda bahsedilen çalışmalar sel için özel bir çalışmanın genel çerçevesi için verilmiştir. Raporlar içinde varsa güncel DSİ görüş ve önerileri doğrultusunda sınırlar verilir ve yerleşime uygunluğa aktarılır. Mevcut ve güncel DSİ görüşü yoksa, plan süreci içinde DSİ görüşünün alınması ve plana uygulanması gerektiği belirtilir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

440 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Çığ Çığ, genellikle, dağlık, engebeli ve eğimli arazilerde oluşur. Vadi yamaçlarında tutulan kar örtüsü (buz veya moloz da içerebilir) iç ve dış kuvvetlerin etkisiyle başlatılan ilk hareket sonucu, vadi tabanına doğru hızla kayar. Bu kayma/akma olayı çığ olarak tanımlanır Çığ tehlikesi, yamaçlarda kar birikmesiyle başlar. Arazide mevsim ilerlemesiyle değişik özelliklere sahip üst üste sıralanmış tabakalardan oluşan bir kar örtüsü oluşur. Kar örtüsünün dayanıklılığı bu tabakalaşmada gizlidir. Her kar yağışı sonucu bir öncekinden farklı bir tabaka meydana gelmektedir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

441 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Türkiye’de çığ kayıtları 1950 yıllarında tutulmaya başlanmıştır (Gürer,1993, Gürer vd.1995). Sistematik çığ çalışmaları 1992 yılında Afet İşleri Genel Müdürlüğünce (AİGM) başlatılmıştır. Türkiye’deki mevcut çığ bilgileri, sadece yerleşim alanlarını ve yolları yani insan hayatını etkilemiş çığlarla sınırlı olup, ölü, yaralı ve yeniden iskan edilmiş veya iskan edilmesine karar verilmiş hane sayılarını içermektedir. Planlama çalışmalarında daha gerçekçi risk değerlendirmesi yapılabilmesi için, bu bilgilerin, meydana gelen çığların, her türlü coğrafi, jeomorfolojik ve fiziksel parametrelerinin ölçüldüğü arazi etüt bilgileriyle tamamlanmasına ve haritalanmasına ihtiyaç vardır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

442 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Çığ Tehlikesinin Değerlendirilmesi İnceleme alanında daha önce olan çığlar ile ilgili bilgiler, -varsa- arazi gözlem ve etüt raporları ve önlem yapıları olarak önerilen yapılar hakkında rapor, AİGM ve diğer ilgili kamu kurumlarından sağlanmalıdır. İlgili kurum görüşü alındıktan ve güncel veriler sağlandıktan sonra gerekli değerlendirme ve yorum yapılmalı, hazırlanacak rapora kurum görüşleri ve arazi gözlemleri eklenmelidir. Topoğrafik harita, hava fotoğrafları, varsa uydu görüntüleri, coğrafi bilgiler ve meteorolojik veriler (büyük klima, küçük klima ve yağış) kullanılarak inceme alanı içerisindeki kesin ve olası çığ patikaları belirlenmeli ve topoğrafik harita üzerine işlenmelidir. Ayrıca bu patikalara ait fiziksel ve nivolojik ölçümler yapılmalı ve tüm bu veriler kullanılarak inceleme alanının bir sayısal çığ modeli hazırlanmalıdır. Bu model üzerinde yapılacak sayısal değerlendirmelerle de, belirlenen patikaların bir çığ sırasında ve sonrasında nasıl bir etki oluşturabileceği ve çığın hangi boyutlarda oluşabileceği gibi bilgilerle, inceleme alanı içerisindeki kesin ve olası çığ alanlarını gösteren bir ‘Çığ Tehlike Haritası’ oluşturulmalıdır. bölgeler olarak tanımlanır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

443 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
İlk aşama olarak, üst ölçek planlama için AİGM Çığ şubesinden temin edilebilecek 1/25000 ölçekli çığ alanlarını gösteren haritalar yeterlidir. Ancak ikinci aşamada; uygulama imar planlarının hazırlanabilmesi için daha hassas ve ayrıntıda olan 1/1000 veya 1/500 ölçekte çığ risk haritaları gerekir. Bu tür haritalar henüz hazır olmadığından, bu haritaların ilgili kurumların önerdiği yöntemlere göre yapılması uygun olur. 1/25,000 ölçekli çığ haritalarında halen uygun ölçekli hava fotoğraf çiftlerinin % 60 bindirmeli stereoskobik incelenmesi ile çığ tehlikesi içeren vadiler ve olası yamaç kesimleri belirlenir. 1/25,000 ölçekli topoğrafik haritalara işlenmiş büro bilgileri, daha sonra arazi çalışmaları sırasında o yöre halkının geçmiş yıllarda meydana gelmiş çığ bilgilerinden yararlanılarak kesinleştirilir. Bu kesimler kırmızı bölge, yani yerleşime açılmaması gereken Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

444 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Çığ patikaları (rotaları/güzergahları) üç bölge olarak tanımlanır ve her bölge için ayrı hesaplamalar yapılır. Bu bölgeler, Çığ Başlangıç Bölgesi Çığ Akma Bölgesi Çığ Durma Bölgesi’dir Çığ durma bölgesi genellikle en çok kar kitlesinin biriktiği bölgedir. Bu bölgede yerleşim ve yapılaşmaya izin verilmemelidir. Bu tür bölgelerin belirlenmesinde genellikle 1/1000 ölçekli imar planlarının hazırlanması için çığ düşme sıklıklarının, yineleme periyotlarına bağlı olarak çığ büyüklüklerinin ve topoğrafik koşullara bağlı olarak durma bölgesinde oluşacak kitlenin çarpma basınçlarının istatistik analizlerine dayanarak hazırlanan Çığ Tehlike Haritaları gerekecektir. Bu çalışmalarda, yörede yaşayan insanların gözlemlerinden de faydalanılmalıdır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

445 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Devamlı çığ riski ile yaşayan ülkelerde hazırlanan çığ risk haritalarında, risk büyüklüğüne göre üç bölge tanımlanmaktadır. Bunlar; - Güvenli Yerleşim Alanları (Beyaz Bölge) - Çığ Afetinden Etkilenebilir, Hassas Alanlar-Ayrıntılı çığ etüt ve önlem yapıları gerektiren alanlar (Mavi Bölge) - Yerleşime Uygun Olmayan Alanlar (Kırmızı Bölge) olarak ayrılmaktadır [Cemagref 1981]. Kırmızı Bölge: 30 yıldan daha az bir sürede tekrarlanması beklenen ve çığ kitlesinin aktığında önüne gelen hertürlü yapıya çarpma basıncı 30 ton/m2 den fazla olacağı hesaplanan bölge olarak tanımlanır. Bu bölgede yapılaşmaya izin verilmez. Mavi Bölge: 30 yıldan daha fazla fakat 300 yıldan daha az bir sürede tekrarlanması beklenen ve çığ kitlesinin aktığında önüne gelen hertürlü yapıya çarpma basıncı 3 ton/m2 den fazla olacağı hesaplanan bölge olarak tanımlanır. Bu bölgede gerekli çığ önlemleri (çığ durdurma barajları, bariyerler, perdeler, mahmuzlar, geciktirme tümsekleri, saptırma duvarları, seddeler vd.) alındıktan sonra yapılaşmaya müsaade edilir. Özellikle çarpma beklenen duvarlar camsız, çatıların o tarafı saçaksız, tamamen güçlendirilmiş betonarmeden ve gerekirse çığ akmasına müsaade edecek şekilde projelendirilmiş özel eğim ve şekilli çatılar kullanılır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

446 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Bu bölgelerde yapılacak imar planlarında, arazi kullanım türlerine göre projelendirmelerde kullanılacak çığ büyükleri Amerika Birleşik Devletleri Colorado Jeoloji Kurumu tarafından Tabloda verildiği gibi “Çığ proje Periodu” (yıl) olarak verilmektedir. Alt ve üst sınır değerlerin büyük aralıklarda olması, yatırım büyüklüğüne ve kabul edilebilir risk büyüklüğüne göre değişmektedir (Mears, 1992). Beyaz Bölge: Çığ tehlikesi olmayan bölge olarak tanımlanır. Bu bölgede her türlü yapılaşmaya izin verilir ve yapılaşma, bu bölgede teşvik edilir. Bu bölgelerin belirlenmesi özellikle kış turizm alanları planlamasında önemlidir. Gerek mekanik aksamın yerleştirilmesinde, gerekse kayak pistlerinin rotalarının çizilmesinde konumlarının ve boyutların tespiti gerekir. Gravite akımları grubuna giren doğal afetlerin büyüklükleri yineleme periyodları ile yakından ilgili olup, söz konusu afetlere gözlem periyodu uzadıkça rastlama olasılığı artar. T (yıl) afetin yinelenme periyodu, L (yıl) afet gözlem periyodu ise, afete gözlem döneminde rastlama olasılığı, E=1-(1-1/T)L bağıntısı kullanılarak hesaplanır. Çığ ve benzeri afetlerin verilen bir zaman dilimi içinde meydana gelme olasılıkları Tabloda verilmektedir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

447 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Diğer Doğal Afet Tehlikeleri (Çökme-Tasman, Karstlaşma, Tsunami, Tıbbi Jeoloji Vb.) ve Mühendislik Problemlerinin Değerlendirilmesi Tasman Tasman zeminin, yüzeyaltı ve yeraltında meydana gelen süreçler sonucu oluşan boşluklar veya değişimlerden dolayı çökmesi olarak tanımlanır. Genelde bir noktanın yatay hareketine deplasman, düşey hareketine tasman-çökme denir. Sadece "subsidence" olarak da kullanılır. Tasmanı oluşturan süreçlerin çoğu insan kaynaklıdır. Yeraltı suyunun pompaj ile boşaltılması, petrol ve gaz çıkarılması, karstik kireçtaşlarında erime boşluklarının oluşturulması, yeraltı madenlerinde çökmeler, organik topraklarda drenaj, kuru kitlelerin ıslandığında sıkışması, tasmana neden olur [Öcal vd. 2006, Leake, 2006]. İnceleme alanı içinde karstik mağara ve boşluklar, işletilmiş veya işletilmekte olan maden galerileri gibi tasman veya çökme tehlikesine sahip alanların olup olmadığı hakkında bilgi verilmeli, tehlike veya risk varsa haritalanmalı ve alınması gereken önlem ve öneriler belirtilmelidir Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

448 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Karstlaşma Taban kayacının kireçtaşı ve dolomit gibi suda çözünebilen karbonatlı kayaçlardan ya da tuz, jips ve anhidrit gibi evaporitik kayaçlardan oluştuğu alanlarda, hava fotoğrafları ya da uydu görüntülerinden yararlanarak, söz konusu kayaçların yeraltı suyu ile çözünmeleri sonucu oluşan yeraltı boşluklarının yüzeydeki yansıması olan karstik alanların konumları ve boyutları belirlenerek mühendislik jeolojisi haritasına işlenmelidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

449 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Tıbbi Jeoloji Tehlikeleri Jeolojik süreç ve materyellerin insan sağlığı üzerinde yarattığı tehlikeler genel olarak tıbbi jeoloji (jeomedikal) tehlikeleri olarak adlandırılır. Doğada insan sağlığı için bilinen en tehlikleli madde arseniktir. Arsenik bileşiklerinin çeşitli etkenler altında çözülmesi veya yeraltı sularına karışmasının, kuyu suyu kullanan kırsal alanlardaki insanların sağlıkları üzerinde çok olumsuz etkiler yarattığı Bangladeş ve Batı Bengal örneklerinden iyi bilinmektedir. Bunun yanı sıra, kurşun, krom, kobalt, kadmiyum, çinko, civa gibi ağır metallerin yeraltı suları veya diğer yollarla insan sağlığını etkilemesi günümüzde giderek önem kazanmaktadır. Türkiye’de de başta tarım toprakları ve yeraltı sularının doğal ya da yapay yollarla sürekli kirletilmesi nedeniyle sözkonusu jeomedikal tehlikeler önem kazanmaya başlamıştır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

450 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Turbalık gazları ve aktif fay zonlarında toprak ve yeraltı sularında sıkça rastlanan sülfür ve radon gazları yerel ölçekte insan sağlığını tehdit eder niteliktedir. Özellikle Orta Anadolu bölgesinde Nevşehir-Göreme yöresinde Tuz Köy, Karain, Sarıhıdır gibi bazı yerleşmelerde görülen asbest ve fibroz, Zeolit (Erionit) minerali tozları, bölgede görülen akciğer kanserinin ana nedeni olarak belirlenmiş ve bölge afet bölgesi ilan edilerek köylerin nakli gündeme gelmiştir. Her tür ve ölçekteki planlama çalışmaları sırasında ülkemizde pek gelişmemiş olan “Tıbbi Jeoloji” konusunda uzman jeoloji mühendislerince jeomedikal tehlikelerin belirlenmesi, planlama faaliyetlerinde bu tür tehlikelerin de bir yönlendirici veya sınırlandırıcı eşik olarak dikkate alınması gereklidir. Bu amaçla yürütülecek çalışmalar Afet İşleri, MTA ve/veya Sağlık Bakanlığı Kanserle Savaş Dairesi Tıbbi Jeoloji Çalışma Grubu ile koordineli sürdürülmeli ve ilgili birimlerden destek alınmalıdır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

451 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
İNCELEME ALANININ YERLEŞİME UYGUNLUK DEĞERLENDİRMESİ Bu bölümde etüt raporlarının önceki kısımlarında yapılan tüm çalışmalar ve ulaşılan sonuçların birlikte değerlendirilmesi ile çalışma alanının yerleşime uygunluk durumu belirlenmelidir. Çalışmalar dahilinde hazırlanmış olan ham veri haritaları (jeoloji, eğim, yeraltı suyu haritaları vb.), ara ürün haritalar (yerel zemin sınıfları vb.) ve final tehlike haritalarının (sıvılaşma, zemin büyütmesi vb) tamamı değerlendirilerek, mühendislik yorumları da katılarak yerleşime uygunluk değerlendirmesi yapılır ve final yerleşime uygunluk haritaları hazırlanır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

452 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Uygun Alanlar Çalışma alanı içinde, deprem koşulları hariç, hiçbir doğal afet tehlikesi potansiyeli taşımayan, jeolojik-jeoteknik özellikler açısından yerleşime uyguluğu etkileyebilecek hiçbir mühendislik problemi bulunmayan, herhangi bir önlem alınmasına gerek olmadan yapılaşmaya gidilebilecek alanlar olarak düşünülmeli ve söz konusu nedenler detaylı olarak verilmelidir. Rapor içerisinde ve Yerleşime Uygunluk Paftalarında “UA” simgesiyle gösterilmelidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

453 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Önlemli Alanlar Çalışma alanı içinde, doğal afet tehlikeleri ve/veya jeolojik-jeoteknik özellikleri nedeniyle yerleşime uygunluğu etkileyebilecek, belirli önlemleri yapılaşma öncesi ve/veya esnasında almak şartıyla planlamaya ve yapılaşmaya gidilebilecek alanlar olarak düşünülmeli, önlem alınması gereken konular, nedenleri ve alınması önerilen önlemler alt başlıklarda verilmelidir. Temel ve zemin etütlerine atıflarda bulunulmalıdır. Rapor içerisinde ve Yerleşime Uygunluk Paftalarında “ÖA” simgesiyle gösterilmelidir. Bu alanlar, formatlara uygun şekilde, kendi içlerinde sorun ve önlemleri açısından alt başlıklara ayrılmalıdır. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

454 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Ayrıntılı Jeoteknik Etüt Gerektiren Alanlar Yapılan jeolojik etütler sonucunda, jeoteknik çalışmalar (sondaj, laboratuar deneyleri, tehlike analizleri, vb.) yapılmadan yerleşime uygunluk değerlendirilmesinin sağlıklı olarak yapılamayacağı öngörülen alanlar olarak düşünülmelidir. Daha sonra yapılacak jeolojik–jeofizik-jeoteknik etüt esnasında üzerinde durulması gereken konular vurgulanmalıdır. Rapor içerisinde ve Yerleşime Uygunluk Paftalarında “AJE JEGA” simgesiyle gösterilmelidir. Çalışma alanı içinde doğal afet tehlikeleri ve/veya jeolojik-jeoteknik özellikleri nedeniyle ve yine çalışma yöntemleri, miktarları, elde edilen veriler, ayrı uzmanlık alanı gerektiren çalışmalar gerektirmesi nedeniyle, hakkında tam ve güvenilir bir sonuca ulaşılamayan alanlar olarak düşünülmelidir. Çalışma alanında Ayrıntılı Jeoteknik Etüt Gerekli Alan tanımından mümkün olduğunca kaçınmak ve alanla ilgili kararı daha sonraki çalışmalara aktarmamak için, rapor öncesi çalışma planının ve literatür taramasının çok iyi yapılması ve özellikle veri yetersizliği nedenini ortadan kaldırmak için yeterli sayıda arazi ve laboratuar çalışmalarının yapılmasına özen gösterilmelidir. Rapor içerisinde ve Yerleşime Uygunluk Paftalarında “AJE” simgesiyle gösterilmelidir. Bu alanlar gerekli yeni, daha fazla veri, sorunları tam olarak ortaya koyan ve çözümlerini içeren çalışmalar yapılmadan planlanmaması gereken alanlardır. AJE olarak belirlenen alanlar nedenleri ve daha sonra yapılması gereken çalışmaları ile birlikte açık olarak alt başlıklarda verilmelidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

455 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
Uygun Olmayan Alanlar Çalışma alanı içinde doğal afet tehlikeleri ve/veya jeoteknik problemler, diğer kanunlar vb. nedenler veya teknik ve ekonomik olarak önlem alınması uygun bulunmamış alanlar olması nedeniyle, planlanmaması ve herhangi bir sebepten ötürü yapılaşmaya gidilmemesi gereken alanlar olarak düşünülmelidir. Rapor içerisinde ve Yerleşime Uygunluk Paftalarında “UOA” simgesiyle gösterilmelidir. UOA olarak belirlenen alanlar nedenleri ile birlikte açık olarak alt başlıklarda verilmelidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

456 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
SONUÇ VE ÖNERİLER Rapor içerisinde verilen tüm başlıkların genel bir sıralaması verilerek, varılan sonuçlar ile yapılan öneriler açık bir şekilde verilmelidir. Bu kısım raporun genel bir özeti olarak düşünülmelidir. Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri

457 Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri
TEŞEKKÜRLERİMLE (İsme Göre Alfabetik Olarak) Avni Dinçer, Seyir Hidrografi ve Oşinografi Dairesi, İstanbul * Burcu Korkmaz, Şişli (İstanbul) Belediyesi, İstanbul * Dilek Kepekçi, Boğaziçi Üniversitesi, İstanbul * Hakan Alp, İstanbul Üniversitesi Müh. Fak. Jeofizik Müh. Böl.; İstanbul * Halil Zarif, İstanbul Üniversitesi Müh. Fak. Jeoloji Müh. Böl., İstanbul. * Halit Kaya, Kaya Mühendislik, İstanbul * Hiroshi Okada, Hokkaido University, Japan * Kerim Avcı, Çoruh Mühendislik, İstanbul * Metin Aşçı, Kocaeli Üniversitesi Müh. Fak. Jeofizik Müh. Böl., Kocaeli * Nuray Alpaslan, Kocaeli Üniverisitesi, Müh. Fak., Jeofizik Müh. Böl., Kocaeli * Serkan Yener, Jeofizik Mühendisi * Okan Tezel, İstanbul Üniversitesi Müh. Fak. Jeofizik Müh. Böl.; İstanbul * Osman Uyanık, Süleyman Demirel Üniversitesi Jeofizik Müh. Böl., Isparta * Recep İyisan, İTÜ İnşaat Fak. İnşaat Müh. Böl., İstanbul * Savaş Karabulut, İstanbul Üniversitesi Müh. Fak. Jeofizik Müh. Böl.; İstanbul * Seyfullah Tufan, Jeofizik Mühendisi * Taciser Çetinol, Kocaeli Üniversitesi Müh. Fak. Jeofizik Müh. Böl., Kocaeli * Uğur Gönülalan, TPAO, Ankara *Volkan Üstüner, Jeofizik Mühendisi ve İnşaat Mühendisi * Yıldız Altınok, İstanbul Üniversitesi Müh. Fak. Jeofizik Müh. Böl.; İstanbul Dr. Ferhat Özçep Kent ve Bölge Planlamada Mikrobölgeleme Teknikleri


"Mikrobölgeleme ve Teknikleri" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları