Sunuyu indir
Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz
YayınlayanAslaner Erem Değiştirilmiş 9 yıl önce
1
Ozan Örmeci Bilkent Üniversitesi Siyaset Bilimi bölümünde doktora öğrencisi Uşak Üniversitesi Kamu Yönetimi bölümü öğretim görevlisi Doktora tez konusu: “Bir Türk Sosyal Demokratının Portresi: İsmail Cem” KİTAPLAR: 1-) Popüler Kültür (2008), Ankara: Elips Kitap 2-) İttihat ve Terakki’den AKP’ye Türk Siyasal Tarihi (2008), İstanbul: Güncel Yayıncılık 3-) Solda Teoriler ve Tarihsel Tartışmalar (2009), İstanbul: Ozan Yayıncılık Web sitesi: Makaleler:
2
SOSYAL DEMOKRASİ – DEMOKRATİK SOL
Devrimci Marksizm’in bazı öngörülerin yanlışlığı ve şiddet metotlarının yarattığı tepkiler sonrasında tarihsel süreç içerisinde bir doğal evrimle oluşmuş ideolojidir. Bir anlamda Marksizm’in liberalizmle barışması ve bu ikisinin sentezi üzerine kuruludur. Sosyal demokrasi tanım olarak emekçilerle öteki sınıfların çıkarları arasında,demokratik özgürlükler ortamında, siyasal ve ekonomik yapıyı değiştirerek hakkaniyet dengesi kurmayı amaçlayan, siyasal ve ideolojik bir kitle hareketidir. Özellikle Alman Sosyal Demokrat Partisi (SPD) içerisinde Eduard Bernstein ve Karl Kautsky’nin yazdıklarıyla oluşmuştur. Ayrıca İsveç sosyalistleri de sosyal demokrasinin oluşmasında hatırı sayılır katkı yapmıştır.
3
TEMEL İLKELER 1-) Sınıfların çıkarı dengeye gelmelidir. Sosyal demokrasi emekçilerin çıkarını savunurken, öteki sınıfların yaşam hakkını yok saymaz. 2-) Demokratik özgürlükler sınıfsal çıkarlara kurban edilmemelidir. Sosyal demokrasi, sınıflar arası çıkar dengesini en iyi sağlayacak ortamın, siyasal haklarda eşitliğe dayalı demokratik ortam olduğu inancındadır. 3-) Devlet ideolojisiz olmalıdır. Sosyal demokrasi, güçlü sınıfların ya da toplulukların çıkarını gözeten ve ideolojisini savunan yerleşik siyasal ve hukuksal düzene, başka değişle sınıfsal devlet yapılanmasına karşıdır.
4
TEMEL İLKELER 4-) Bölüşüm hakça olmalıdır. Sosyal demokrasi, bireysel yeteneğin ve ulusal zenginliğe katkının farklı olduğu inancındadır. O nedenle her bireyin, ulusal üretime yeteneği ölçüsünde yaptığı katkıyla uyumlu bir pay alması gerektiğine inanır. 5-) Ekonomik yapı çoğulcu olmalıdır. Ulusal üretim, soyut bir serbest piyasa ekonomisi tutkusuna kurban edilmemelidir. Özel teşebbüsün yetişemediği pahalı teknolojiyi gerektiren yatırımları devlet yüklenmeli ve bu yoldan ekonomik yapıyı değiştirmelidir.
5
FERDİNAND LASALLE ( ) Alman düşünür insanlık tarihini üç aşamaya ayırmıştı. Feodal düzen emekçinin hiçbir hakkının olmadığı karanlık bir dönemdi ve “özgürlüksüz dayanışma” vardı Fransız Devrimi’nden sonra sermayenin kontrolünde “dayanışmasız özgürlük” dönemi yaratıldı ayaklanmalarından sonra ise artık dayanışma ve özgürlük uzlaşmalıydı. Devletin amacı sınıfsal çatışmaları azaltmak ve her sınıf mensubuna eşit gelişim hakkı sağlamaktı. Bu anlamda Lasalle Marksizm’in devrimci metotlarını ve proleter diktatörlük ilkesini reddederek sosyal demokrasiye yelken açıyordu. Lasalle’e göre genel oy hakkı işçi sınıfı açısından önemli bir kazanımdı ve demokratik düzen içerisinde daha adil bir sistem kurmak mümkündü.
6
EDUARD BERNSTEİN ( ) Revizyonizm babasıdır ve bu anlamda Ortodoks Marksistler tarafından şiddetle eleştirilir. Marksizm’in öngörüsünün aksine modern toplumlarda geniş bir orta sınıfının geliştiğini fark etmiş ve gelir eşitsizliklerinin kapitalizm geliştikçe azaldığını görmüştür. Bu nedenle ona göre kapitalizm çökmeyecek güçlenecektir. İşçiler de sistem içerisinde yer almalı ve haklarını devrim yapmak yerine siyasal parti kurarak aramalıydı. Yani artık devrim yerine evrim gelmişti. Alman Sosyal Demokrat Partisi (SPD) içerisinde önemli görevler aldı.
7
KARL KAUTSKY ( ) Bernstein gibi Marksizm’den vazgeçmemesine karşın, şiddeti ve proleter diktatörlüğü reddetmesi bakımından sosyal demokrasiyi yaratan kişilerden biri olmuştur. SPD’nin ağır toplarındandır. Lenin onun bu tavrı karşısında “Dönek Kautsky” adlı bir kitap yazmıştır. Kautsky’e göre demokrasisiz sosyalizm olamazdı. Demokrasi sosyalist bir iktidar kurulmasının en uygun yoluydu ve işçiler çoğunlukta olduğuna göre mantıklıydı. Bu anlamda işçi hareketini sistem içerisine çeken Kautsky böylelikle sosyal demokrasiye yelken açıyordu. Bolşevizme şiddetle karşı çıkmıştır.
8
JEAN JAURES ( ) Fransız düşünür ve politikacıdır. Eylem adamıdır. Türk dostudur ve İttihat ve Terakki’nin kimi mensuplarına Fransa’da hocalık yapmıştır. Bireyci bir sosyalizm anlayışı vardır. Sosyalizmi bireysel hakların en üst düzeyde vurgulanması olarak görmüştür. Sınıflararası uzlaşmaya inanıyordu ve demokrasi içerisinde sınıfların kaynaşabileceği, eşitsizliklerin giderilebileceği sosyalist bir yönetim hayal ediyordu. Fransız Sosyalist Partisi’nin uzun yıllar lideri olmuş, 1. Dünya Savaşı’na karşı çıktığı için katledilmiştir. Yurtseverliği savunmuş ve enternasyonalizmi geliştireceğini iddia etmiştir.
9
LEON BLUM ( ) Fransa’nın ilk sosyalist başbakanıdır. Faşizm tehlikesi karşı komünistlerle işbirliği yapmıştır. Şiddetin her türlüsünü reddetmiş ve demokrasiyi savunmuştur. Rus devriminin yapısına (terör metotları, azınlık iktidarı) karşıydı. Bolşevizm’in evrensel olmadığını ve Avrupa’ya hiç uygun düşmediğini savunuyordu. Ortak mülkiyete dayalı bir düzen demokrasi içerisinde gerçekleşmeliydi.
10
FABİAN HAREKETİ İngiltere’de 19. yüzyıl sonlarında ortaya çıkan bir harekettir. Fabian derneği etrafında oluşmuştur. Anti-Marksist bir sosyalizm anlayışının öncülüğünü yapmıştır. Amaçları sosyalist devrim değil, sosyalist evrimdi. Bunun için sosyalist aydınların sistem içerisinde önemli yerlere gelmesi gerektiğine inanıyordu. Muhafazakar İngiltere’de dönüşümlerin ancak reform yoluyla olabileceğini öngörüyordu. İngiliz İşçi Partisi’nin çizgisine yön vermiştir.
11
TÜRKİYE’DE SOSYAL DEMOKRASİ
Bazı esaslarını Kemalizm içerisinde görmek mümkün (Halkçılık-Devletçilik). 1960’larda CHP içerisindeki Ortanın Solu hareketi ile başlıyor. Kemalizm Sosyal Demokrasi’ye evrilmeye başlıyor. Bülent Ecevit hareketin lideri ve özellikle İngiliz ve İsveç sosyal demokrasisinden etkileniyor. Ortanın Solu 1970’lerde Demokratik Sol oluyor. 1970’lerde yüzde 40 oy oranına ulaşıyor ama 12 Eylül sonrası SHP dönemi hariç genelde oy oranı yüzde 20’leri geçemiyor. Daha çok laiklik meselesi ön plana çıkıyor, sınıfsal mücadele ve özgürlükler konusunda geride kalınıyor.
Benzer bir sunumlar
© 2024 SlidePlayer.biz.tr Inc.
All rights reserved.