Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

AVRUPA BİRLİĞİ’NE GİRİŞ KONUSUNDAKİ TUTUMLARIN GRUPLARARASI İLİŞKİLER BAĞLAMINDA İNCELENMESİ (TÜBİTAK-SOBAG 1001 Projesi-No: 107K082) III.LİSANSÜSTÜ PSİKOLOJİ.

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "AVRUPA BİRLİĞİ’NE GİRİŞ KONUSUNDAKİ TUTUMLARIN GRUPLARARASI İLİŞKİLER BAĞLAMINDA İNCELENMESİ (TÜBİTAK-SOBAG 1001 Projesi-No: 107K082) III.LİSANSÜSTÜ PSİKOLOJİ."— Sunum transkripti:

1 AVRUPA BİRLİĞİ’NE GİRİŞ KONUSUNDAKİ TUTUMLARIN GRUPLARARASI İLİŞKİLER BAĞLAMINDA İNCELENMESİ (TÜBİTAK-SOBAG 1001 Projesi-No: 107K082) III.LİSANSÜSTÜ PSİKOLOJİ ÖĞRENCİLERİ KONGRESİ, KOÇ ÜNİVERSİTESİ, 2009 Prof. Dr. Melek Göregenli Proje Bursiyerleri: Tuğçe Erdem, G.Gülçin Güzelgün, Ürün Perçin, G.İrem Umuroğlu, N.Pınar Uğurlar, Aysun Yılmaz Ege Üniversitesi Psikoloji Bölümü ÖZET Projenin amacı, Türkiye toplumunun Avrupa Birliği’ne girme konusundaki görüş ve değerlendirmelerini saptamak ve bu değerlendirmelerin milliyetçilik, otoriterlik, sosyal üstünlük yönelimi ve sosyal kimlik yönelimi gibi, ilgili literatürde konuyla ilişkili olarak yapılmış çalışmalarda kullanılan sosyal psikolojik değişkenlerle ilişkisini belirlemektir. Bu genel amaç doğrultusunda, politik görüşler, dini inançların günlük hayatta etkililiği gibi ideolojik arka plan değişkenleri ve sosyo-demografik değişkenlerin araştırmada ele alınan konularla olan ilişkisi incelenmektedir. Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne girişi sürecinde toplumumuzda yürütülen tartışma sürecinin dinamiklerinin anlaşılmaya çalışıldığı ve toplumun bu sürece ilişkin görüşlerinin sosyal psikolojik bir yaklaşımla incelendiği bu araştırmada, hem niteliksel hem de niceliksel yöntemlerle ulaşılan sonuçların karşılaştırmalı olarak incelenmesi amaçlanmaktadır. PROJENİN KURAMSAL ÇERÇEVESİ: Sosyal Kimlik Kuramı (Tajfel, 1982; Turner, 1978) Kişinin bir gruba aidiyeti dolayımıyla elde ettiği kimliğe sosyal kimlik denir. Sosyal Baskınlık Kuramı (SDO) (Sidanius ve Pratto, 1999) İnsanların grup-temelli sosyal hiyerarşiyi ve ‘avantajlı’ grupların ‘dezavantajlı’ gruplar üzerindeki başatlığını desteklemesi” şeklinde tanımlanmaktadır. Ekonomik Sistemin Meşrulaştırılması Kuramı (Jost ve Banaji, 1994) Mevcut sistemin adilliğine, meşruiyetine ve ekonomik eşitsizliğin gerekliliğine ilişkin eğilimlerin meşrulaştırılmasıdır. Otoriterlik Kuramı (RWA) (Altemeyer, 1981, 1988) Otoriter saldırganlık Otoriter boyun eğicilik Geleneksellik Kör Vatanseverlik (Staub, 1989) Ülkeye katı ve esnek olmayan bir bağlılığı ifade eder. Bu sorgusuz pozitif bir değerlendirme, eleştiriye toleranssızlık tarafından karakterize edilir. Kör bir vatansever ulusal eleştirinin özünde ulusal bağlılıkla bağdaşmayacağını düşünür. İnşa Edici Vatanseverlik Ülkeye bağlılığın, pozitif bir değişim arzusu tarafından güdülenen mevcut grup pratikleri tarafından karakterize edilir (Staub, 1989). İnşa edici bir vatansever ulusu eleştirebilir hatta ulusun eylemlerine aktif olarak karşı çıkabilir, çünkü bunların temel ulusal ilkeleri ihlal ettiğine ve uzun-süreli ulusal çıkarlara karşı olduğuna inanır. BULGULAR Bu araştırma ile Türkiye’de yaşayan insanların AB’ye karşı tutumları, bu tutumların ilişkide olduğu diğer faktörlerle beraber anlaşılmaya çalışılmıştır. Araştırmaya dâhil edilen değişkenlerin aralarındaki ilişki doğrusal eşitleme modeli kullanılarak analiz edilmiştir. Analiz sonuçları yandaki modelde sunulmaktadır. Analiz sonuçlarına göre “bireysel hareketlilik” ve “gerçekçi rekabet” arttıkça AB’ye girme eğiliminin de arttığı, bireycilleşme arttıkça ise AB’ye girme isteğinin azaldığı görülmüştür. Bunun yanı sıra analizler göstermiştir ki “bireysel hareketlilik”, “gerçekçi rekabet” ve “asimilasyon” stratejilerini kullanma eğilimi arttıkça AB üyeliğinin doğuracağı yararlara daha fazla inanılmaktadır. Öte yandan, ekonomik sistemin meşrulaştırılması eğilimi arttıkça AB üyeliğinin doğuracağı yararlara daha az inanılmaktadır. yandaki tablolarda her iki ana bağımlı değişken için regresyon analizinin sonuçları verilmektedir. ÖRNEKLEM ve YÖNTEM Bu projenin ilk ayağında İstanbul, Ankara, İzmir ve Diyarbakır’da olmak üzere 4 ilde, toplam 2000 kişilik yetişkin örnekleme ulaşılarak uygulamalar yüz yüze görüşme tekniğiyle gerçekleştirilmektedir. İlk aşamada araştırmacılar tarafından hazırlanan çeşitli soru formları ve tutum ölçeklerini içeren bir ölçek bataryası kullanılmıştır. Bu ölçek bataryası aşağıdaki gibidir: 1.Sosyo-demografik sorular: Cinsiyet, yaş, eğitim, gelir konusunda bilgi edinmeye yönelik sorular. 2.Gruplararası Karşılaştırma Listesi: Katılımcılara, kendi aidiyet grubu ile Avrupalılar’ı karşılaştırabilecekleri bir sıfat listesi (çalışkanlık, tutuculuk, özgürlükçülük, yobazlık, insancıllık, yenilikçilik, önyargılılık, bağımsızlık ve uygarlık) sunulmuştur. 3.İç Grup Tarafgirliği: Katılımcılardan, etnik kökenle ilgili olarak verilmiş olan 5 cevaptan birini işaretlemeleri istenmiştir. Örn: “Etnik kökenim, beni en çok yansıtan özelliğimdir.” Katılımcılara, genel olarak Türkiye’nin Avrupa’ya kıyasla ne durumda olduğu, 3 şık halinde sorulmuştur. Örn: “Genel olarak Türkiye’nin Avrupa’dan daha kötü/daha iyi durumda olduğunu düşünüyorum.” Katılımcılara, 5 şık verilmiş ve kendilerine uygun olan birini işaretlemeleri istenmiştir. Örn: “Avrupa Türkiye’den her zaman daha iyi durumda olmuştur, olacaktır.” 4. Politik Görüşler, Dini İnançların Etkililiğini ve AB’ye Girme Konusundaki Görüşlerini Saptamaya Yönelik Sorular: Politik görüşlerin öğrenilmesine yönelik soru, “sol” ifadesinin en sol’da, “sağ” ifadesinin ise en sağda yer aldığı 7 dereceli bir doğru üzerine kişinin kendisini yerleştirmesi esasına dayanan Likert tipi bir ölçümdür. Dini inançlar konusunda ise, dinin, günlük hayatın, dini hayat dışındaki, diğer alanlarında nasıl etkili olduğu öğrenilmeye çalışılmıştır. Bu amaçla, “Dini inançlarınızın günlük hayatınızda ne kadar etkili olduğunu düşünüyorsunuz” sorusu sorulmuştur. Ayrıca katılımcılara “Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne girmesi konusunda ne düşünüyorsunuz” sorusu sorulmuştur. Bu her iki soru da 7’li Likert tipi skalada değerlendirtilmiştir. 5.Tutum Ölçekleri: Negatif Kimlik Yönetimi Stratejileri Ölçekleri (Blanz, Mummendey, Mielke ve Klink, 1998): Göregenli ve Teközel (2006) tarafından Türkçe’ye uyarlanan aşağıda örnekleri verilen alt ölçekler kullanılmıştır. -Bireysel hareketlilik alt ölçeği: “Avrupalı olmak en büyük isteklerimden biridir.” -Asimilasyon alt ölçeği: “Geleceğimizi şekillendirmek için bizler, bilinçli olarak Avrupalıların izinden gitmeliyiz.” -Sosyal rekabet alt ölçeği: “Türkiye Avrupa Birliği’ne Avrupalılardan daha iyi uyum sağlar.” -Gerçekçi rekabet alt ölçeği: “Önümüzdeki yıllarda Avrupa Birliği’nin yönetim organlarında söz sahibi olmak için elimizden geleni yapmalıyız” -Bireycileşme alt ölçeği: “Kendimi belirli bir grubun üyesi olmaktan ziyade tek bir kişi olarak görüyorum” Sosyal Üstünlük Yönelimi Ölçeği (Sidanius, Pratto, ve Mitchell, 1994): Eşitliğe karşı olma faktörü (Ör: “bütün grupların eşitliği idealimiz olmalıdır.”) ve grup temelli üstünlük faktörü (Örn: Bazı gruplar diğerinden daha üstündür.”) RWA Sağ-Kanat Otoriterliği Ölçeği (Weber ve Federico, 2007): Örn: “ Otoriteye saygı ve itaat çocukların öğrenmesi gereken en önemli değerdir.” Kör Vatanseverlik Ölçeği (Schatz, Staub ve Lavine, 1999): Örn: “ Bütün kalbi ile Türkiye’yi desteklemeyen insanlar başka bir yerde yaşamalıdır.” İnşa Edici Vatanseverlik Ölçeği (Schatz, Staub ve Lavine, 1999): Örn: “Eğer Türkiye’yi eleştiriyorsam bu, ülkemi sevmediğim anlamına gelmez.” Genel Sistemin Meşrulaştırılması Ölçeği (Kay ve Jost, 2003): Örn: “Sosyal sınıf farklılıkları şeylerin, tabiatın doğal düzenindeki farklılıkları yansıtır.” Ekonomik Sistemin Meşrulaştırılması Ölçeği (Jost ve Hunyady, 2002): Örn: “Kaynakların eşit dağılımı doğal bir şey değildir.” Araştırmanın ikinci aşamasında ise niteliksel bir yöntem olan “Odak Grup” yöntemi kullanılmaktadır katılımcıyla yürütülen bu çalışmalar için yaklaşık 10 grup oluşturulması planlanmaktadır. Konuya ilişkin tartışma sürecinin saptanabilmesi amacıyla gruplar heterojen; benzer görüşteki katılımcıların argümanlarını derinlemesine inceleyebilmek amacıyla da homojen temsil esasına göre yapılandırılmaktadır. Odak grup çalışmasında elde edilen verilerin transkripsiyonu yapılacak, bu veriler içerik ve söylem analizleri kullanılarak çözümlenecektir. Bunların yanı sıra araştırmada başka ilişkiler de ortaya konmaktadır. Örneğin, kadınlarla erkekler kıyaslandığında AB’ye girmeyi erkeklerin kadınlardan daha fazla istedikleri bulunmuştur. Ayrıca AKP’liler de CHP ve MHP’lilerden daha fazla AB’ye girmeyi istemektedirler. Bulgular genel olarak değerlendirildiğinde, SDO/RWA/ESM yapılarının AB’ye girme isteğinin dinamiklerinin anlaşılmasında tek başına yeterli olmayacağı, negatif kimlikle baş etme stratejileriyle ilişkilerinin de göz önünde bulundurulması gerektiğini görülmektedir. TARTIŞMA Bu projenin hem akademik dünyaya hem de uygulamada topluma birçok katkıları bulunmaktadır. İlk olarak, dünyada konuyla ilgili olarak yapılan araştırmalarda elde edilen sosyal psikolojik değişkenlerin, Türkiye örnekleminde test edilmesi ve bu değişkenlere ilişkin en yaygın olarak kullanılan ölçüm araçlarının geniş bir Türkiye örnekleminde standardizasyonlarının yapılması projenin önemli kazanımlarından biridir. Ayrıca, ülkemizde özellikle sosyal psikoloji alanında yapılan çalışmalarda pek sık kullanılmayan niteliksel yöntemlerden biri olan “Odak Grup” yönteminin geniş bir örneklemde sınanması ve elde edilen sonuçların niceliksel yöntemlerle elde edilen sonuçlarla karşılaştırılması literatür için iyi bir örnek oluşturmaktadır. Bu proje esas amacını da oluşturan Türkiye’nin AB’ye girişi sürecinde toplumun değerlendirmelerinin sosyal psikolojik arka planı hakkında bilgi edinilmesi hem akademik alana katkı sağlarken, hem de bu bilgilerin diğer toplumsal projelerde yararlanılması, çeşitli kamu otoriteleri ve sivil toplum örgütlerince kullanılması açısından da toplumun farklı alanlarına katkıda bulunmaktadır.


"AVRUPA BİRLİĞİ’NE GİRİŞ KONUSUNDAKİ TUTUMLARIN GRUPLARARASI İLİŞKİLER BAĞLAMINDA İNCELENMESİ (TÜBİTAK-SOBAG 1001 Projesi-No: 107K082) III.LİSANSÜSTÜ PSİKOLOJİ." indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları