Uluslararası faktör hareketleri A:Uluslararası Sermaye Hareketleri 1:Sermaye hareketlerinin nedenleri 2sermaye hareketlerinin çeşitleri 3:sermaye hareketlerinin Etkileri
Uluslararası Sermaye Hareketleri Uluslararası sermaye hareketi, bir ülkede yerleşik kişi ya da kurumların başka bir ülkede yerleşik kişi ya da kuruluşlara fon aktarması veya ondan bir aktif satın almak üzere fon göndermesi şeklinde tanımlanır.
Sermaye İhraç Eden Ülkeler (2013, IMF)
Sermaye İthal Eden Ülkeler (2013, IMF)
Uluslararası Sermaye Hareketlerinin Nedenleri Ülkelerin Kaynak İhtiyaçları: Ülkelerin milli gelir ve tasarruf oranlarının düşük olması, kalkınmaları için gerekli olan kaynağı yurt dışından elde etmelerini zorunlu kılmaktadır. Özellikle gelişmekte olan ülkelerin tasarruf yetersizliği (kaynak açığı) ve döviz yetersizliği (ödemeler bilançosu açığı) ülkelerin kalkınma programlarının yürütülmesi için uluslararası piyasalardan kaynak sağlanmasını zorunlu kılmaktadır. Yurt içi kaynakların maliyetinin yüksek olması, fona ihtiyacı olan kişi ve kuruluşları yurt dışına menkul kıymet ihraç etme veya yurt dışı mali kuruluşlardan kredi almayı teşvik etmektedir.
Uluslararası Sermaye Hareketlerinin Nedenleri Faiz Oranlarının Yüksekliği: Yüksek iç faiz oranları özellikle döviz kurlarının sabitlendiği ülkelerde sermaye akımları için çekici bir unsur olabilmektedir. Diğer şeyler sabit kalmak şartı ile iç piyasa faiz oranlarının diğer ülke piyasa faiz oranlarına göre artması, sermaye akımlarının ülkeye yönelmesinde çekici faktörler olurken faiz oranlarındaki bir düşüş de sermaye hareketlerinin ülke dışına çıkmasında itici bir faktör olabilmektedir. Piyasada uygulanan döviz kuru politikalarının faiz oranlarıyla birlikte değerlendirilmesi bir zorunluluktur.
Uluslararası Sermaye Hareketlerinin Nedenleri Döviz Kuru Politikası: Yatırım yapılan ülkenin sabit kur politikası izlemesi veya esnek kur politikası izlemekle birlikte döviz kurunun baskı altında tutulmasına yönelik uygulamalar içinde bulunulması, yatırım kararı sürecinde karar almayı teşvik eden önemli bir faktördür. Yatırımcı döviz olarak götürdüğü sermayeyi ülkenin milli parasına dönüştürerek yatırım yapmakta, yatırımdan çıktıktan sonra da anapara ve faizini dövize çevirerek ülkeden ayrılmaktadır. Yatırımcı, yatırımın başlangıcında yerel paranın her bir birimi için ödediği döviz karşılığının yatırımın sonucunda dövizin her bir birimi için ödeyeceği yerel para ile aynı olmasını isteyebilecek veya dövizin her bir birimine daha az yerel para ödemeyi arzulayacaktır. Eğer ülkede sabit döviz kuru politikası uygulanıyorsa yatırımcının bu amacına ulaşması daha kolaydır.
Uluslararası Sermaye Hareketinin Çeşitleri Tanım:Uluslararası sermaye Hareketleri; dolaysız yatırımlar ve portföy yatırımları ve kalkınma kredileri şeklinde üçe ayrılır.
Dolaysız Yabancı Sermaye Yatırımları Bir büyük firmanın ulusal sınırların ötesinde üretimde bulunmak üzere yabancı ülkelerde fabrika, bina, üretim tesisi kurmak ya da mevcut tesisleri satın almak suretiyle kendine bağlı bir şube açması. Yabancı ülke şirketlerinin çıkarttıkları hisse senedi ve tahvilleri satın almak şeklindeki Portföy Yatırımlarından en önemli farkı, yurt dışındaki üretim tesisinin denetiminin doğrudan doğruya dolaysız yatırımı yapan, yabancı şirketin elinde bulunmasıdır. Dolaysız yabancı sermaye yatırımını gerçekleştiren şir. ketlere Çok-Uluslu Şirketler adı verilir. Yabancı sermaye yatırımı ya döviz, ya makine - donatım gibi ayni sermaye ya da lisans, teknik bilgi, know hovv gibi gayri maddi haklar şeklinde ülkeye girebilir. Yabancı sermayedar sermayeye ilave olarak genellikle üretim teknolojisi ve işletmecilik bilgisini de beraberinde getirir. Yabancı sermaye işletmelerinin yabancı ülkede kazandıkları karları yeniden yatırıma yönelterek (veya iç kredi kaynaklarını kullanarak) yaptıkları yatırımlar da dolaysız yabancı sermaye yatırımı sayılır.
Dolaysız Yabancı Sermaye Yatırımları Dolaysız yabancı sermaye yatırımları ev sahibi ülke bakımından şu gibi yararlar doğurur : döviz girişi sağlamak, sermaye stokunu artırmak, üretim kapasitesini genişletmek, istihdam yaratmak, yeni teknoloji ve işletmecilik bilgisi getirerek yeterli girişimcileri eğitmek. Ancak dışarıya transfer edilen karların döviz darboğazı doğurması, Transfer Fiyatlaması ile yüksek fiyat uygulamaları, yerli işletmeler karşısında Haksız Rekabet yaratmaları, ekonominin kilit sektörlerinin yabancıların denetimine girmesi, v.s. gibi sakıncaları vardır. Ev sahibi ülkeler, yabancı sermaye yatırnmlarmm tek başına yabancının mülkiyeti altında olmasını değil, yerli özel veya kamu işletmeleriyle ortaklıklar şeklinde kurulmalarını arzularlar. Bu şekilde kalkınmaya daha fazla katkı sağlayacakları düşünülür. Böylece, yabancılarla ortaklık şeklinde kurulan işletmelere Yabancı Sermayeli İşletmeler adı verilir. Günümüzde dünyada yabancı sermaye yatırımlarının en büyük bölümü ABD ye aittir. En fazla dolaysız sermaye yatırımı da bir gelişmiş ülkeden diğer bir gelişmiş ülkeye yapılır.
Yabancı Portföy Yatırımları Portföy yatırımları; tasarruf sahiplerinin uluslararası sermaye piyasalarında politik risk, ülke riski, kambiyo ve kur riski, ekonomik risk, bilgi edinebilme riski gibi ek riskler üstlenmek suretiyle, sermaye kazancı, faiz ve temettü geliri gibi kazançlar elde etmek amacıyla, hisse senedi, tahvil ve diğer sermaye piyasası araçlarına yatırım yapmalarıdır (İMKB, 1994:8). Portföy yatırımları; genellikle devlet tahvillerinin ya da özel kuruluşların bono, tahvil ve hisse senetlerinin, yatırımcılar tarafından satın alınması şeklinde gerçekleşir. Bununla birlikte portföy yatırımları, bunların dışında para piyasası araçları ile finansal türevleri de içermektedir. Portföy yatırımları temel olarak hisse senetlerine yönelik yatırımlar ile sabit finansal araçlara yönelik yatırımlar olmak üzere iki kısma ayrılabilir. Bununla birlikte portföy yatırımlarının sahip oldukları yüksek getiri ve risk faktörü, onu diğer yabancı sermaye yatırımlarından ayıran en önemli iki ana unsurdur.
Yabancı Portföy Yatırımları Portföy teorisi, uluslararası portföy yatırımlarının açıklanmasında önemli bir görev görmektedir. Bu teorinin yaptığı açıklamaya göre; portföy yatırımcısı elindeki mevcut fonu çeşitli menkul değerler arasında belirli bir risk düzeyinde en yüksek getiriyi sağlayacak biçimde dağıtacaktır. Yatırımcı amacı olan en yüksek getiriyi hedeflerken mevcut fonlarının tamamını tek bir menkul değere yatırmanın oluşturacağı risk ihtimalinden korunmak amacıyla yatırım araçlarında çeşitlendirmeye gidecek ve yatırımcı bu nedenle yerli menkuller ile birlikte bir miktarda yabancı menkul alma yoluna gidecektir
Yabancı Portföy Yatırımları Portföy yatırımlarının miktarında meydana gelen artış ve azalışlarda gerek yurtiçi gerekse de yurtdışındaki birçok faktör etkili olabilmektedir. Portföy yatırımcıları için önemli olan sermayelerinin güvende olması ve yatırım sonucunda elde edecekleri kazançtır. Oldukça yüksek likidite oranlarına sahip olan portföy yatırımları diğer yabancı sermaye yatırımlarına oranla çok daha karmaşık bir yapıya sahiptir. Bu karmaşık yapının temel nedeni portföy yatırımlarından elde edilen kazancın ülkenin makro ekonomik yapısına çok fazla bağımlı olmasıdır. Döviz kurunda ya da faiz oranlarında meydana gelecek küçük bir hareketlilik, portföy yatırımlarında bir anda çok yüksek bir hareketliliğe neden olabilir. Portföy yatırımlarıyla bir ekonomiye giren yabancı sermayenin o ekonomide kalacağı süre bir takım makro ekonomik faktörlere bağlıdır
Yabancı Portföy Yatırımları Bu faktörler; Genel makro ekonomik istikrar Yüksek ulusal ekonomik büyüme oranı Döviz kurlarında istikrar Faiz oranları Tahvil ve hisse senedi piyasasının likiditesi Yabancı döviz rezervi düzeylerinin merkez bankası tarafından tutulması Yabancı bankacılık sisteminin genel durumudur. Sahip olduğu yüksek likidite ile eleştirilen yabancı portföy yatırımları, yukarıda sayılan makro ekonomik faktörlerde meydana gelebilecek bir dalgalanma sonucu oluşacak makro ekonomik istikrarsızlığa katkıda bulunabilecektir. Portföy yatırımlarında gerçekleşebilecek aşırı bir dalgalanma, özellikle finansal piyasaları çok gelişmemiş ve derinleşmemiş olan az gelişmiş ülkelerin makro ekonomik yapısına büyük zararlar verebilir.
Kalkınma kredileri Kalkınma kredileri, uzun vadeli ve düşük faizli borç şeklinde verilmektedir. Bu tip krediler resmi ve özel hüviyette olur. Bu alanda dünya Bankası avrupa yatırım bankası ve uluslararası finansman kurumu gibi büyük kuruluşlar büyük krediler sağlarlar.
Türkiye’ye Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımları (YASED)