Son Dönem -devam 10. Ders.

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
Din ve İnanç Prof. Dr. Sönmez KUTLU
Advertisements

TÜRK-İSLAM DÜŞÜNCE TARİHİ
İslâm Düşüncesinde Yorum Farklılıklarının Sebepleri
AYŞE BAYRAKTUTAN DİKAB 1. GRUP.
Salim SELVİ.
DİN ANLAYIŞINDAKİ YORUM FARKLILIKLARININ SEBEPLERİ
HANBELİ MEZHEBİ İmam-ı Hanbel (Ahmed bin hanbel)'in kendi usulüne göre şer'i deliller çıkardığı hükümlere ve gösterdiği yola Hanbeli Mezhebi denir. Ehl-i.
KAVRAM VE BİLGİ HARİTASI HAZIRLAMA 7. SINIF
HADİS İLMİ VE TEMEL KAVRAMLARI
MEZHEPLER.
Din Anlayışındaki Yorum Farklılıklarının Sebepleri
Türkler Arasında İslam’ ın Yayılmasında Etkili Olan Bazı Şahsiyetler
Mâtürîdî (Arapça: الماتريدي‎) ya da tam adıyla Ebu Mansur Muhammed bin Muhammed bin Mahmûd el-Mâtürîdî es-Semerkandî, Hanefi mezhebinden olanların itikad.
İslam dininin ilk dönemlerinde Müslümanlar sade bir hayat yaşıyorlardı
İTİKADÎ MEZHEPLER İslam dininin ilk dönemlerinde Müslümanlar arasında itikadi konularda herhangi bir şüphe ve farklı düşünce bulunmuyordu.
TASAVVUFÎ YORUMLAR Tasavvuf: İslam dininde yer alan ahlakî esasları hayata geçirmeyi amaçlayan, Peygamber Efendimizin sünnetine dayalı bir hayat tarzını.
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi Hazırlayan: İsmail TÜRKMENOĞLU
Rivayet Dönemi Hicri Üçüncü Asır 4. Ders.
C – Tabiûn ve Tebeü’t-tabiîn Dönemi
Peygamberlere Gelen İlahi Mesajların Ortak Amaçları
Türklerde Eğitimin Kısa Tarihi. İ slamiyeti kabul etmeden önce Türk toplulukları göçebe ve yarı göçebe biçimde yaşamlarını sürdürmekteydi.
Hicri Dördüncü ve Beşinci Asırlar
Nakil Dönemi-devam 8. Ders.
Nakil Dönemi 6. Ders.
Son Dönem 9. Ders.
Hazırlayan:Ömer Faruk Şahin
Kâdirîlik:  Abdülkadir Geylani'nin (öl. 1169) görüş ve düşüncelerine dayanan tasavvuf ekolüdür. Abdülkadir Geylani Peygamberimizin soyundan gelmekte.
Son Dönem -devam 11. Ders.
Alevilik.
Hadis Kaynaklarının Güvenilirliği Hakkındaki Oryantalistlerin İddiaları ve Eleştirisi 11. Ders.
DİN ANLAYIŞINDAKİ FARKLILIKLAR NİÇİN ZENGİNLİKTİR
İSLAM DÜŞÜNCESİNDE YORUMLAR 11. SINIF
HZ. MUHAMMED (s.a.v.) HAKKI GÖZETİRDİ
HZ. MUHAMMED (s.a.v.) HAKKI GÖZETİRDİ
BİLGİ YARIŞMASI A Grubu B Grubu C Grubu D Grubu.
Hint Alt Kıtasında Sünnet 2. Ders. Giriş Herhangi bir hadisin doğruluğunu tespit amacıyla ona tenkit yöneltilmesi İslam dünyası için yeni bir gelişme.
İSLAM DÜŞÜNCESİNDE YORUMLAR 7. SINIF 4. ÜNİTE
1 3. Şerh Ve Derlemecilik Dönemî  Hicrî 8. asır ortalarından başlayıp, asrımızın başına kadar devam eden bu dönem kelâm ilminin taklid, duraklama ve gerileme.
3.1. Güzel Söz Söyleyelim 3.2. Güzel Davranışlarda Bulunalım
Hadis Tarihi Dersinin Konusu, Kaynakları ve Temel Terimleri
B- Ehl-i Bid’at 1. Mutezîle 2. Şia 3. Haricîyye 4. Mürcîe
Behçet Gündüz İzmir Kur’an-ı Kerim Allah tarafından vahiy meleği cebrail’e, ondan peygamberimize ve onun şahsında tüm insanlık alemine.
İSLAM HUKUKUNUN TARİHİ DEVİRLERİ
Seyyid Ahmed Han’ın Düşüncelerinin Yayılması
Kültürümüzde Hz. Muhammed Sevgisi
İsnadla İlgili Oryantalist Kavramlar ve Eleştirisi II
İsnadla İlgili Oryantalist Kavramlar ve Eleştirisi
SÜNNETE ÇAĞDAŞÇI YAKLAŞIMIN TARİHİ ve FİKRİ ARKA PLANI
Temel Hadis Kavramlarıyla İlgili Oryantalist İddialar ve Eleştirisi
Kültürümüzde Hz. Muhammed Sevgisi
Hint Alt Kıtasında Sünnet
Birçok Ravinin Uydurma Olduğu İddiası
3. ÜNİTE: VAHYE DAYALI DİNLER
Türklerin Müslüman Oluşu
İSLAM HUKUKU- 1 İSLAM HUKUKUNUN NİTELİĞİ
9. Sınıftan Mezun Olunana Dek Görülecek Tüm Dersler
Neymar Gururla Sunar……..
YUNUS EMRE MATÜRİDİ.
YUNUS EMRE HAYATI.
Mâtürîdiyye İsimlendirme Tarihçe Görüşleri
İslam dininde, fıkıh yani İslam hukuku konusunda anlayış, metod ve uygulama açısından farklı düşüncelere sahip mezhepler bulunur.Bu mezheplerin başlıcaları.
MEZHEPLER (5 MEZHEP) Hamza Solak. HANEFI MEZHEBI  Hanefi mezhebi, (Arapça: الحنفية veya المذهب الحنفي) İslam dininin sünni fıkıh mezheplerinden biri.
KÜLTÜRÜMÜZDE H.Z MUHHAMMED SEVGİSİ. Kültürümüzde Hz. Muhammed Sevgisi: Bir çocuğa bir ad, çocuğun o adin manasını yasaması veya o ada sahip bir şahsin.
Müçtehit öncelikle dinin temel kaynakları olan Kur’an ve sünneti bilmelidir… Müçtehit Kur’an ve sünneti anlayabilecek derecede Arapçayı da bilmelidir.
KUR’ÂN’A ÇAĞDAŞ YAKLAŞIMLAR
ABBÂSÎLER-KÜLTÜR VE MEDENİYET I
Dini Yorum Farklılıklarının Sebepleri. Hz. Muhammed’in (s.a.v) vefatıyla tamamlandı. Artık ondan sonra vahiy gelmeyecektir. Bu durum Kur’an’da,’’…Bugün.
 İslam dininde gönülden bir bağlılıkla kesin olarak inanılması gereken esaslar vardır. Din anlayışı ve yorumu ne olursa olsun, İslam tarihi boyunca Müslümanlar.
MERAK, İLMİN HOCASIDIR..
Peygamber ve İlahi Kitap İnancı 6. SINIF 1. ÜNİTE Ünite Konuları için tıklayınız.
Sunum transkripti:

Son Dönem -devam 10. Ders

İslam Dünyası ve Hadis Son dönem İslam dünyasında hadis anlayışının oluşumunda büyük oranda etkili olan iki önemli âlim bulunmaktadır. Bunlardan birincisi Şah Veliyyullah ed-Dihlevî (ö. 1176/1762), diğeri Muhammed b. Ali eş-Şevkânî’dir (ö. 1250/1834). Şah Veliyyullah ed-Dihlevî hadis ilmine büyük önem vermekte, onu İslami ilimlerin esası kabul etmekteydi. Yalnızca taklitle amel etmenin doğru olmadığını savunmakta, fıkıh mezheplerinin görüşlerinin sünnetin altında yer alması gerektiğini savunmaktaydı. Sahih hadislerin, özellikle fiili sünnetin terk edilmesini uygun bulmayan Dihlevî, müçtehitlerin zayıf rivayetlere dayanarak verdikleri hükümleri eleştirmekte ve hadislere dayalı fıkıh anlayışını savunmaktaydı. O, Ahmed b. Hanbel’e yakınlık duymuş ve fakih hadisçilerin yaklaşımını tercih etmiştir.

Şevkânî ise Yemen Zeydiliği içinde yetişmesine rağmen Sünni hadis kaynaklarının benimsenmesi için çalışmıştır. Ona göre sünnete yeterince önem verilmemiştir. Gazzali ve F. Razi gibi alimlerin hadise fazla önem vermemeleri bunu göstermektedir. O, ehl-i hadis Selefiliğini savunmaktaydı. Ona göre sahih hadislerin zahirine göre amel edilmesi gerekmektedir. Müslümanlar herhangi bir mezhebi taklit etmekle değil, Kur’an ve sünnete uymakla yükümlüdür. Reyle hüküm vermek bidattir. Dehlevi ve Şevkani, taklidi eleştirip hadis esaslı bir İslam anlayışı geliştirmeye çalışmışlardır. Onların görüşleri sonraki dönemlerde ıslah hareketlerine ve özellikle ehl-i hadis ekolüne etki etmiştir.

Hindistan’da Hadis Çalışmaları Diyûbend (Hanefî) Ekolü: Eğitime önem veren bu ekol, bu amaçla kurulan Dârü’l-ulûm-i Diyûbend Medresesi’ni kurmuştur. Osmanlılarda olduğu gibi Ehl-i Sünnet, Hanefî, Nakşî karakterdedir. Bu ekole mensup alimler hadis şerhleri ve Hanefi fıkıh usulü eserleri yazmış, kitap tahkiki yapmıştır.

Ehl-i Hadis Ekolü: Kurucusu, Nezir Hüseyin’dir (ö. 1902). Önceleri Hanefî mezhebine bağlı iken daha sonra Kur’an ve Sünnetin zahirine göre hüküm vermeye yönelmiş ve Hindistan’da selefi hareketin temelini atmıştır. Bu ekole göre Kur’an ancak hadislerle anlaşılabilir. Tek kaynağın Kur’an olduğu iddiası, onun anlamını kolayca tahrif edebilmek için ileri sürülmektedir. Bu ekol, tasavvuf ve tarikatları, Ehl-i Kur’an ekolünü, mezhep imamlarını taklit edenleri ve ehl-i reyi eleştirmişlerdir.

Aligarh Ekolü: Kurucusu, Hindistan’daki İngiliz yönetimine yakınlığıyla tanınan Seyyid Ahmed Han’dır (ö. 1898). 1869 yılında İngiltere’ye gitmiş ve dönüşünde yazılarıyla Müslümanları Batı’ya ve İngiliz hükümetine ısındırmaya çalışmıştır. Seyyid Ahmed Han, Aligarh Mohammadan Anglo-Oriental College (Muhammedi Şarkiyat Koleji)’ni kurdu. Ahmed Han önceleri Hadisçilerin görüşünü benimsemekteydi. Bu dönemde oryantalistlere karşı yazdığı bazı reddiyeleri vardı. Fakat daha sonra bu düşüncelerinden vaz geçip tek kaynak olarak Kur’an’ı kabul etmiştir. Bu ekolün temsilcilerinden Çerağ Ali’ye göre Müslümanların İslam’ı yanlış anlamalarının sebebi hadise aşırı değer vermeleridir.

Ehl-i Kur’an: 1902 yılında Abdullah Çakralevî tarafından kurulmuştur. Bu ekole göre dinin tek kaynağı Kur’an’dır. Hz. Muhammed’in tek görevi de Kur’an’ı insanlara tebliğ etmekten ibaretti. Hadisler dini kaynak olsaydı, Hz. Peygamber onu da Kur’an ayetleri gibi yazdırırdı.

Pakistan’da Hadis Çalışmaları Pakistan devletinin kurulmasından sonra Hindistan’daki dini gruplar bu çalışmalarını yeni devlette de sürdürdüler. Günümüzde her ekolün, devlet eğitim kurumlarından ayrı medreseleri bulunmaktadır. Mevdudi’nin Hadis Anlayışı: Mevdudi bir yandan Batıcı görüşü eleştirirken diğer yandan gelenekçi medrese anlayışını eleştirmiştir. Mevdudi hareketi kendini ihya hareketi olarak tanımlamıştır. Hadisi İslam’ın temel kaynaklarından kabul eder ve onsuz ilahi mesajın doğru olarak anlaşılamayacağını savunur. Bununla birlikte isnad tenkidinin yeterli olmadığını, hadis metinlerinin fıkhi bakış açısıyla değerlendirilmesi gerektiğini söyler.

Fazlur Rahman’ın Hadis Anlayışı: Fazlur Rahman, sünneti Hz. Peygamber’e ait Nebevi Sünnet temelinde gelişen ilk dönem Müslümanların ürünü olarak kabul eder. Ona göre Müslüman toplumun ürettiği sünnet canlı bir şekilde (living sunnah) sürekli gelişim halindeydi. Bu gelişim İmam Şafii’nin hadisi İslam Hukuku’nun ikinci kaynağı ilan etmesinden sonra durmuştur. Hadis, sünnetin biçim kazandırılmış şeklidir. Sonradan ortaya çıkmıştır. Temel hadis kaynaklarında yer alan hadisler, ilk dönem İslam toplumunun ürünüdür. Yaşayan sünnetin hadisler biçiminde dondurulması, İslam düşüncesinin de donmasına neden olmuştur. İslam toplumunun canlanması için yaşayan sünnet anlayışına tekrar dönülmesi gerekir.

Tarihi hadis, İslam tarihi hakkında bilgi veren rivayetlerdir ve bunların doğrulunda kuşku duymaya gerek yoktur. İbadetler ve siyerle ilgili rivayetlerin içeriği, onların doğruluğu hakkında kesin bilgi vermektedir. Bunların tartışmaya açılması doğru değildir. Azami’nin Hadis Anlayışı: Azami, Diyûbend Daru’l-ulûm mezunudur. Yüksek lisansını Ezher’de, doktorasını Cambridge’te tamamladı. Azami, oryantalist iddiaları tenkit eden eserleriyle tanınmaktadır. Studies in Early Hadith Literature ve On Schacht’s Origins Muhammedan Jurispuridence adlı eserleri bunlardandır.