Yard. Doç. Dr. İsmayıl İSMAYILLI Borçların hükmü Yard. Doç. Dr. İsmayıl İSMAYILLI
İfa BK m. 83-130 İfa, borç ilişkisinin konusu olan edimin borçlu tarafından alacaklıya karşı yerine getirilmesi ve böylece borç ilişkisinin sona erdirilmesidir. İfa, her borç ilişkisinin gayesidir. Para borçları bakımından ödeme Kural: ifa ile borç sona erer, fakat bazen ifa borcun alacaklıya geçmesine neden olur. Borcun konusu, yeri ve zamanı
İfada borçlunun rolü Kural: borç bizzat borçlu tarafından ifa edilir. İstisna: borçlu tarafından ifa edilmesinde alacaklının menfaati yoksa (BK m.83) 1. Bizzat borçlu tarafında ifada alacaklının menfaati olan hallerde 2. Borçlu ve ya III kişi tarafından ifası alacaklı için önemli olmadığı hallerde Borçlu ifadan sorumludur. 3. III kişi tarafında ifa asıl ifa biçimi olarak kararlaştırılabilir.
III kişinin ifasının sonuçları Borç sona erer borca bağlı teminatlarda sona erer. III kişi tarafında ifa ya sözleşme gereği yükümlülüğünü yerine getirme ya bağışlama yada vekaletsiz iş görme olur. Bazen halefiyet söz konusu olur Kanunda öngörülen halefiyet halleri: Müteselsil borçluluk ve bölünmeyen borcun birden çok borçlulardan birinin ifası Bu durumlarda borçlu iken halef oluyor, bununla da teminatlardan yararlanma imkanı elde ediyor
Ödenen alacak III kişiye geçmesini sağlar . BK m. 127- Alacaklıya ifada bulunan üçüncü kişi, aşağıdaki hâllerde ifası ölçüsünde alacaklının haklarına halef olur: 1. Başkasının borcu için rehnedilen bir şeyi rehinden kurtardığı ve bu şey üzerinde mülkiyet veya başka bir ayni hakkı bulunduğu takdirde. 2. Alacaklıya ifada bulunan üçüncü kişinin ona halef olacağı, borçlu tarafından ifadan önce alacaklıya bildirildiği takdirde. Diğer halefiyet hâllerine ilişkin kanun hükümleri saklıdır. Halefiyetin hükmü: Ödenen alacak III kişiye geçmesini sağlar . Feri haklar da ııı kişiye geçer Halefiyet ödeme ölçüsünde gerçekleşir
İfada alacaklının rolü Kural: Borç alacaklıya ve ya onun yetkili kıldığı kişiye yapılması gerekir. İstisna: bazı hallerde III kişilere ifa borcun ifası olur. İfaya alacaklının katılması: Bazen ifanın gerçekleşmesi için alacaklının bazı davranışlarda bulunması gerekebilir(özellikle yapma ve verme borçlarında) Örneğin verme borçlarında borcun ifasının gerçekleşmesi için alacaklının malı alması ve ifa hususunda tarafların anlaşması gerekir Alacaklının katılması gerekli olan ifa söz konusu ise fiil ehliyeti şarttır Eger fiil ehliyeti yoksa yapılan ifa geçerli olmaz, alacaklı yeniden ifa talebinde bulunabilir (borçlu sebepsiz zenginleşme telebi ile takas edebilir.) Tasarruf yetkisinin olması da gerekl i(İflas etmişse kabul edilemez.)
Alacaklının yerini tutacak kişiler III kişiye temsil yetkisi verebilir Borçlu ister alacaklıya isterse de III kişiye ifa edebilir Temsili hem kendi hem III kişi yararına verebilir. Alacaklı havale yapabilir Havale çift yetki veren bir işlemdir Borçlu havaleni kabul ederse ödemeni III kişiye yapması gerekir. Alacaklının poliçe veya çek keşide etmesi durumunda havaleye benzer bir imkan oluşur.
Alacaklının rızasına bakılmaksızın ifanın alacaklıdan başkasına yapılabilmesi imkanı Alacaklı temerrüde düşmüşse hakimin belirleyeceği yere tevdi edebilir Borçlu icra yolu ile takip edilmekte ise icra dairesine Alacağın devrinden haberdar olmayan borçlu alacaklıya ifa edebilir. İfanın alacaklıdan başkasına yapılması mecburiyeti: 1.III kişi yararına sözleşme 2. Havaleni kabul etmişse Kanun gereği: Kocanın aile görevlerini ihmal etmesi Tasarruf yetkisinin sınırlandığı hallerde Asıl alacak üzerinde III kişinin intifa hakkı varsa
İfanın konusu Kural: İfa edime uygun olması gerekir. İstisna: ifa yerini tutan eda ve ifa uğruna eda ‘İfa yerini tutan eda’ ‘yabancı ifa- aluid’ İfadan önce borç ilişkisinin konusunun değiştirilmesi farklı ‘Edimi değiştirme yetkisi’ ‘İfa yerini tutan devir’(temlik) İfa yerini tutan eda ve İfa yerini tutan devir, ifaya yönelik eda’dan (ifa uğruna edim’den)farklı Soru: taraflar, ifanın ifa yerine tutan eda veya ifaya yönelik eda olduğu konusunda anlaşmamışlarsa yapılan ifanın niteliği nasıl tespit edilir.?
Kısmi ifa Kural: borçlu ifanı bir bütün olarak ifa zorundadır. Edim niteliği itibariyle bölünemeyen bir edim ise, zaten kısmi ifası söz konusu olamaz Bölünebilir bir edim ile ifa konusunun birden çok edim olması karıştırılmamalı Faiz ana paradan ayrı bir alacaktır. Faizin ödenmesi kısmi ödeme değildir. Soru: borçlu ödenene kısmın anapara borcuna sayılmasını isteyebilir mi? Alacaklı kısmı ifa talebinde bulunabilir. Fakat borçlu tamamını teklif edebilir.
Alacaklının kısmi ifanı kabule mecbur olduğu haller Önceden kararlaştırılmışsa Borç vadelere bağlanmış ve taksitler muaccel olmamışsa Farklı tarihlerde doğacak alacaklar ile karıştırılmamalı 3. Alacağın bir kısmı tartışmalı ise 4. Dürüstlük kuralına gereği kısmi ifanı kabul gerekebilir 5. Özel hükümlerde kısmı ifaya izin verebilir Kısmi ifa edildiği takdirde ifa edilen kısma ait borcundan kurtulur. BK m. 100/ f. 2
Seçimlik borçlar Parça borçlarda Tür (çeşit) borçlarda Ortalama nitelikte olacaktır Seçimlik borç, borcun konusu birden çok edim olup da bunlardan yalnız birinin ifası gerekiyorsa söz konusu olur. Seçimlik borç ile ifa konusunu değiştirme yetkisinin pratik farkı borç konusu edimin imkansızlaşması durumunda söz konusu olur. Kural: seçim hakkı borçluya aittir. İstisna: işin niteliği ve ya tarafların anlaşması ile alacaklıya veya III kişiye verilebilir.
Seçimlik borçlarda imkansızlık halleri Sözleşme öncesi objektif imkansızlık Sözleşme öncesi sübjektif imkansızlık veya sözleşme kurulduktan sonra objektif imkansızlık Taraflardan birinin sorumlu olduğu durumlardaki imkansızlık: Alacalının sorumlu olduğu imkansız Borçlunun sorumlu olduğu imkansız Seçildikten sonra imkansızlaşırsa borç sona erer
Bölünmeyen Borçlarda Alacaklı veya Borçlunun Birden Çok Olması Alacaklı veya Borçlunun Birden Çok Olması kanun veya sözleşmeye göre teselsül öngörülmüşse teselsül hükümleri uygulanır Aksi halde TBK m. 85 uygulanır Bölünemeyen bir borcun birden çok alacaklısı varsa, alacaklılardan her biri, borcun alacaklıların tamamına ifasını isteyebilir. Borçlu, edimini alacaklıların hepsine birden ifa etmek zorundadır. Bölünemeyen borcun birden çok borçlusu varsa, borçlulardan her biri borcun tamamını ifa etmekle yükümlüdür. Durumun gereğinden aksi anlaşılmadıkça, ifada bulunan borçlu, alacaklıya halef olur ve diğer borçlulardan payları oranında alacağını isteyebilir.
1. Bölünmeyen Borçlarda Alacaklı Birden Çoksa Borçludan alacaklılardan her biri alacağın ifasını isteyebilir, ama kendisine yapılmasını isteyemez. Borçlu tümüne birlikte yapması gerekir 2. Bölünmeyen Borçlarda borçlu Birden Çoksa Her biri ifa ile yükümlüdür Biri ifa ederse borç sona erer Durumun gereğinden aksi anlaşılmadıkça, ifada bulunan borçlu, alacaklıya halef olur
Para borçlarında Soru: Para nedir? Hangi unsurları ihtiva eder? Niteliği itibariyle para kendine özgü bir nevi (tür) borcudur BK m. 99 ‘Konusu para olan borç Ülke parası ile ödenir’. Kanunlara göre Tedavülde olan madeni ve kağıt paralardır 5083 sayılı kanunla yeni para birimi kabul edilmiştir (1.1.2005 -31.12.2005), (1.1.2009-1.1.2010)
1. Yabancı para borcu Para borcunun ödenmesi yabancı para üzerinden yapılabilir. Aynen ifa şartı yoksa borçlunun seçim imkanı vardır İfa günündeki rayiç göre yapılır Yabancı para borcunun geciktirilmesi halinde aynen ifa, vade veya fiili ödeme günündeki rayiç üzerinden ödeme imkanı 2. Paranın Değerindeki Değişmelere Karşı Sözleşmelerde Konulan Kayıtlar Altın değer kaydı Yabancı para değer kaydı İndekse göre ayarlama kaydı
İfa sırası (Birden Fazla Borcun Bulunması Halinde Mahsup) Borçlu hangi borcu ödemek istediğini bildirmişse Alacaklının verdiği makbuzda gösterdiği borç
Faiz Faiz paradan mahrum kalındığı için verilen karşılıktır Kanuni ve akdi Ana para (Kapital) ve temerrüt anapara temerrüt faizi Faizin niteliği Feri bir haktır. Faiz borcunun miktarı: Hukuki işlem, örf ve adet ve kanuna göre belli olur. 1.1. 2006 tarihinden itibaren 9% uygulanmaktadır Yeni BK m. 88 yürürlükteki mevzuata göre belirleneceğini ifade etmektedir.
İfa zamanı İfa zamanı kavramının anlamı Yegane (tek) zaman dilimini İfa için kesin olarak kararlaştırılan zamanı Borcun muaccel olduğu zamanı(alacaklının ifanı talep edebileceği zaman dilimini) Borçlunun ifa yetkisine sahip olacağı zamanı Kural: vadeye bağlı borçlarda borçlu ifa zamanı gelmeden (muaccel olmadan)ifada bulunabilir. İstisna: zamanında ifada alacaklının da menfaati varsa
Vadeye bağlı olması Vade, alacaklının ifayı talep edebilme imkanının başladığı anı ifade eder. Kural: borç vadeye bağlı değildir Sözleşmenin kurulması ile borç muaccel oluyor. İstisna: borç bazen tarafları anlaşması ile ya işin niteliği gereği veya kanun hükmüne göre vadeye bağlı olabilir. Tecil (erteleme) anlaşması, mevcut vadeyi uzatır, muaccel olduktan sonra yapılmışsa zamanaşımını durdurur, temerrüdü sona erdirir.
Vadenin tayini Açıkça bilinen bir tarih olarak belirlenebilir. Hesapla bulunabilecek şekilde belirlenebilir. Vade bağlı borç ile şarta bağlı borç karıştırılmamalı Vadenin tayin imkanı alacaklıya tanınabilir(muacceliyet ihbarı).
Vadenin hesabı Kural: taraflar hesabın nasıl yapılacağını kararlaştırmışlarsa hesap onların kararlaştırdıklarına göre yapılır. Ayın başı, ortası ve sonu (ayın 1, 15 ve son günü ifade eder ) Geçecek bir süre sonunda 3. Vade tarafların anlaşması ile uzatılmışsa tecil anlaşmasında bir hüküm yoksa belirlenen ek süre eski vadenin bitişi ile başlar 4. Pazar ve tatil günleri de süreye dahildir
İfa yeri Kural: alacaklı ifa yerinden başka yerde yapılan ifanı kabule mecbur değildir. İfa yerinin belirlenmesi: Edimin niteliği gereği belli bir yerde yapılması zorunlu olabilir Belirli bir yerde ifa zorunluluğu yoksa: Tarafların anlaşması ile (açık ve zımni) Bazı borçlar için özel kanun hükmü ile Anlaşma ve özel kanun hükmü yoksa BK m. 89 göre: Para borçlarında Parça borçlarında Diğer borçlarda Soru: A, B-den 10 000 tl karşılığında 10 ton buğday almışsa borçların ifa yerini belirleyin .
İfa yerinin sınıflandırılması Aranacak borçlarda Borç konusu edimi alıp götürmek alacaklının sorumluluğundadır. 2. Götürülecek borçlar Borç konusu edimi alacaklıya teslim etmek borçlunun sorumluluğundadır.(hasar ve masraflarda ona aittir) 3. Gönderilecek borçlar Borçlu masraf ve hasarı alacaklıya ait olmak şartıyla edimi göndermekle yükümlüdür.
İfanın ispatına ilişkin alacaklının yükümleri Makbuz verme Alacaklı borç ödenmeden makbuz vermişse borç ödenmeden makbuz verdiğini ve borcun ifa edilmediği ispat ederse makbuz hükümsüz olur. Senedin iadesi Borcun tamamını ödemişse senedi iadesini isteyebilir 3. Senedin iptali Resmen düzenlenmiş ve ya onaylanmış senet isteyebilir. 4. Ödemenin senede yazılması Kısmi ifalar da senedin iadesini isteyemez ama ödemenin senede yazılmasını talep edebilir.
İfanın ispatına dair karineler Senedin iade edilmiş olması Senedin borçlunun elinde olması borcun sona ermesine karine teşkil eder. Anapara için makbuz verilmiş olması Faizlerin ödendiğine karine teşkil eder. Dönemsel borçlarda taksitler için makbuz verilmiş olması Bu borçlarda makbuz daha önceki dönemlerde doğan borçların ödendiğine karine teşkil eder.
İki tarafa borç yükleyen sözleşme ifa sırası Taraflar anlaşmışlarsa Özel kanun hükmü varsa İşin niteliği gereği Teamül gereği daha önce ödemesi gerekebilir. Taraflardan birinin daha önce ifa etme yükümü yoksa her iki taraf aynı anda ifa etmek zorundadırlar.
Ödemezlik definin kullanılması ve sonuçları Herhangi bir şekle tabi değildir. Borcunu ifa etmeme imkanı kazanır Temerrüt sona erer.
Borçlunun aczi durumunda diğer tarafa tanınan imkanlar 2. İfa güçsüzlüğü MADDE 98- Karşılıklı borç yükleyen bir sözleşmede, taraflardan birinin borcunu ifada güçsüzlüğe düşmesi ve özellikle iflas etmesi ya da hakkındaki haciz işleminin sonuçsuz kalması sebebiyle diğer tarafın hakkı tehlikeye düşerse bu taraf, karşı edimin ifası güvence altına alınıncaya kadar kendi ediminin ifasından kaçınabilir. Hakkı tehlikeye düşen taraf, ayrıca uygun bir sürede istediği güvence verilmezse sözleşmeden dönebilir.
Şartları ve sağladığı imkanlar Borçlu sözleşmenin kurulmasından sonra ifa güçsüzlüğüne düşmüş olmalı Alacaklının alacağı tehlikeye düşmüş olmalı İmkanlar: Defi imkanı Güvence talep etme Dönme
Alacaklının temerrüdü BK 106 Şartları: Alacaklının kaçınması İfayı kabulden kaçınması Uygun bir şekilde teklif edilmiş olması gerekir b)Yapmaması gerekenleri yapmaması İfanın gerçekleşmesi için bulunması gerekli davranışta bulunmaması 2. Haklı bir sebebe dayanmaması Kusurlu olması şart değildir.
Alacaklının temerrüdünün (geciktirmesi) sonuçları Borçlu sorumluluğu hafifler Borçlunun temerrüt sona erer.
Borçlunun borçtan kurtulması için elde ettiği imkanlar 1. Tevdi 2. Malın satılarak bedelinin tevdi edilmesi 3. Dönme