ERZURUMLU İBRAHİM HAKKI VE MARİFETNAME HAZIRLAYAN :SALİHA DEMİRAL
ERZURUMLU İBRAHİM HAKKI 18 Mayıs 1703 yılında Hasankale’de (Pasinler) doğdu. Osman Efendi adlı bir şeyhin oğludur. Babası saygın bir mutasavvıf idi ve İbrahim Hakkı’yı iyi bir eğitimle yetiştirdi. Mutasavvıf. Dokuz yaşındayken babasıyla Siirt’e gitti ve Tillo Köyü’ndeki Kadiri Şeyhi İsmail Fakirullah’a bağlandı. 1735’te Erzurum’a döndü. Üç defa hacca giden, Arabistan ve Mısır’ı dolaşan İbrahim Hakkı,1752’de İstanbul’da Sultan I.Mahmud Han’ın özel izniyle saray kitaplığından yararlandı.
ERZURUMLU İBRAHİM HAKKI O, derin düşüncesiyle cisimlerin birleşmesini, hayatın doğuşunu, cinslerin gelişmesini yepyeni bir görüşle ortaya atmıştı. “Arzda ve semada müşahede olunan bütün şekiller yuvarlaktır”. Einstein bu görüşü ondan çok daha sonra matematiksel yollardan göstermiştir. İnsanların nazarında çok önemli bir yer işgal eden Marifetname adlı eseri defalarca basılmıştır. 18. yüzyılda yaşamış ünlü bilim adamı ve mutasavvıf Erzurumlu İbrahim Hakki'nin (1705-1771) Marifetname'si ansiklopedik bir kitap olması itibariyle,fizyonomiye de büyük yer vermiştir . FİZYONOMİ İLMİ KİTABIN KIYAFETNAME ADLI BÖLÜMÜNDE KARŞIMIZA ÇIKAR
FİZYONOMİ FİZYONOMİ İLMİ KİTABIN KIYAFETNAME ADLI BÖLÜMÜNDE KARŞIMIZA ÇIKAR Değişik adlar (İlm-i Firaset, İlm-i Sima) altında toplanmış çeşitli metodlar ve tezler, o dönemde aşağı yukarı bugünkü fizyonominin işlevini yerine getiriyordu. Esasında kıyafet ilmi; insanın kaş, göz, burun, kulak, baş, ses, ten rengi, el ve ayak gibi organ ve özelliklerinden kişinin ahlâkî vasıflarına ulaşmayı ve onu tanıtmayı hedefler. Sözü edilen unsurlardan hareketle kıyafet ilmi daha detaylı bir şekilde şöyle izah edilebilir. Kişinin renk (ten, saç, göz vb.), şekil (uzunluk- kısalık, genişlik-darlık vb.), ses, davranış ve hareket (kaş-göz, el-kol hareketleri vb.) gibi özellikleri değerlendirilir. Ardından ahlak, karakter ve kişilik vasıfları ortaya çıkarılır. Bu konuları ele alan eserlere de kıyafetnâme denir.
MARİFETNAME Olgun bir mutasavvıf olan İbrahim Hakki, çok sayıda eser yazmıştır. Bu eserler arasında en meşhur olanı ise Marifetname olmuştur. Erzurumlu İbrahim Hakkı Marifetname adlı eseriyle insanlara önce çevrelerindeki eşyayı, daha sonra kendilerini ve en sonunda da Tanrıyı bildirmeyi amaçlıyordu. Kitabın içindeki Kıyafetname adlı bölüm ise bir çeşit görgü bilimidir. Marifetname’de çağının jeolojiden astronomiye, fizyolojiden psikolojiye kadar pek çok alandaki bilgilerini bir araya getirmeye çalıştı. Bu eser, kapsamlı ve olgun düzeyde bilgi edinmiş, çağındaki bilgi ve keşiflere yabancı kalmayan İbrahim Hakki'nin eski ile yeniyi kaynaştırmaya çalıştığı bir kitaptır.
MARİFETNAME İbrahim Hakki bu kitabında kendinden önce yaşamış İslam düşünürlerinin eserlerinden yararlandığı için dönemin fizyoloji görüşleri de eserde karşımıza çıkar. Eserde de beden yapısı,yüz biçimi ve bedenin ayrı ayrı azaları ile insan karakteri arasındaki ilişkinin "hikmet ehlinin" dilinden ayrıntılı bir şekilde sunulduğunu görmekteyiz. Marifetname'ye göre, Allah insan alemin en güzel şekilde süsleyip nurlandırmıştır. Bunun yani sıra, insanları şekil ve karakter olarak değişik yaratmıştır. Sonra lütuf ve inayeti ile, şekli karakterin ve azayı da ahlakin belirtisi kılmıştır. Böylece, insan önce kendi görünümünden kendi karakterini tanımlayarak ihtimam ile ahlakini güzelleştirir. Daha sonra yakınları ve dostlarının diş görünümlerine fehm ve firasetle bakarak, onların iç hallerine ve ahlaklarına vakıf olabilir:
MARİFETNAME Onlara ya ahlaklarına göre rağbet ve muhabbetle muamele eder, veya aklınca güzel idare ile geçinip gider. İbrahim Hakki, yüz yapısının (daha geniş anlamda vücut yapisi) karakter ile ilişkisini bir ilahi kural olduğunu ifade etmektedir Bu anlamda fizyonomiyi öğrenmek ve bu vesile ile çevredeki insanlarla karakterlerine göre muamele etme gibi iyi bir sosyal iletişim metodu sunmaktadır. Erzurumlu İbrahim Hakki, yüz yapısı (kimsen vücut yapısı) ve insan karakteri ile görüşleri şiir şeklinde aşağıdaki gibi sunmaktadır. Burada, sadece yüz yapısı değil, vücut yapısı ve mimikler de ele alınmıştır.
MARİFETNAMEDEN SEÇMELER ORGANLARIN DİZAYN EDİLİŞLERİ VE ŞEKİLLERİNİN KARAKTERE ETKİLERİ
ORGANLAR VE DİZAYN EDİLİŞLERİ Baş Organlarının Şekillerinin Hikmetini Bildirir Gözlerin, burunla iki kaş arasında olmaları çarpmalardan korunmaları ve başin ön tarafında yaratılmış olmaları da vücudun bütün işlerinde ona yol gösterici olmalari içindir. Göz kapakları, göz yuvarlağının örtüsü ve onun kötü nazardan koruyucusu olmuştur. Göz kapakları, gözü türlü etkilerden koruduğu gibi, uyku zamanında da göz yuvarlaklarına örtü vazifesini görür gözü süsleyen kirpiklerle birlikte gözü, toz duman gibi zararlı şeylerden korur. Göz bebeğinin siyah, etrafının beyaz oluşu, süs ve güzellik içindir.
ORGANLAR VE DIZAYN EDİLİŞLERİ Göz bebeğinin, yuvarlağın ortasında oluşu, tabakalarının gereklerindendir. Göz yuvarlağının oval olmasının sebebi; göz nurunun etrafa yayılmasınıkolaylaştırmak içindir, İnsan kafasının yuvarlak oluşu, çarpmalardan sakınılması ve beyin organlarına daha geniş bir yer olması içindir. Büyüklüğünün bu kadar olması, en uygun şekildir, insan yüzünün yuvarlak oluşu, güzelliğiyle güneş ve aya benzemesi içindir. Dudakların kırmızı, dişlerin inci gibi olmaları süs ve güzellik içindir. Burnun kıkırdak oluşu, hafif olması ve çarpmalardan zarar görmemesi içindir.
ORGANLAR VE DİZAYN EDİLİŞLERİ Dişlerin keskinleri kesmek ve kırmak, enlileri öğütmek ve çiğnemek, dizilişlerinin düzenli oluşu, konuşma zamanlarında harflerin ve sesin düzgün çıkması içindir. Dilin kemiksiz oluşu, lokmayı ağızda hareket ettirmek, harfleri söyleyebilmek ve kelimeleri kolayca ifade edip bildirmek içindir. Dil bir olduğu halde göz ve kulakların iki oluşu, fazla görmek ve kolayca işitmek içindir. Kulakların başın iki tarafında oluşu, hafif ve latif olmaları ve çarpmalardan zarar görmemeleri içindir. Başın bir tek kemik olmayıp yedi omurdan meydana gelmiş olması, vücudun her tarafıyla kolaylıkla bağlantı kurması içindir. İnsan başının, bütün organların üstünde ve yüksekte oluşu, şanının büyüklüğü ile ululuğunu duyurmak ve kendisinde bulunan akil cevherinin kıymetini takdir ettirmek içindir.
ORGANLAR VE DİZAYN EDİLİŞLERİ Marifetnamenin kıyafetname bölümünde fizyonomi ilmine ait bilgiler şöyle verilmiştir: Ey akilli, insan ve cinlerce cihan bağında beğenilen budur: Ne kimse senden incinsin, ne de sen bir kimseden incin. Ey aziz, hikmet ehli demişlerdir ki:
BOY Boyu uzun olanların kalbi saf ve temiz olur. - Kısa boylu olanların hileleri, aldatmaları çoktur. - Orta boylu olanlar akilli ve hoş huylu olurlar.
SAÇ Saçları sert olan kimse, akılla atılganlığı bulur. - Saçları yumuşak olan saf ve utanması az olur. - Saçı sari olanın işi, kibirlenme ve kızgınlıktır. - Siyah saçlı olan sabırlıdır, onu ara. - Kumral saç güzeldir, sahibi bedelsizdir. - Saçı az olan lütufkar, anlayışlı ve nazik olur.
BAŞ - Başı küçük olanın akli azdır, gizli şeyin varsa ona söyleme. - Başının tepesi yassı olan keder çekmez. - Başının derisi ince olan, hayır yapar, zarar vermez. - Kel adama yaklaşma, kötü huylu olur, ondan sakin.
ALIN - Alnı dar olanın, içi de dar, sıkıntılı olur. - Alnı yumru olan, çirkin ve kalın kafalı olur. - Alnı enli olan kötü huylu olur, çünkü hastadır. - Alnı normal olanı emin bil. - Alnı buruşuksuz olan, şüphesiz tembel olur. - Alnı uzun olan anlayışlı, az ise cömert olur.
KAŞ - Kaşının ucu ince olanın, işi gücü fitnedir. - Kaşının kılları çok olanın, üzüntüleri de çok olur. - Kaşı açık olan doğrudur, çatma olan eğridir. - İnce kaşlı güzel olur, uzunu ise kibirli olmanın delilidir. - Kaşı yay gibi olan, her zaman güzel olur.
GÖZ - Göz çukuru az olursa, o kibirli olmaya delildir. - Siyah gözlüler itaatli, kızıl gözlüler cesur olurlar. - Gök gözlü olan zeki, ela gözlü olan edepli, terbiyeli olur. - Küçük gözlü hafif, büyük gözlü zarif, narin olur. - Gözü yumru olan kıskanç, orta olan dost olur. - Yari kapalı göz ayıp, bakışı miskince olur.
YÜZ - Büyük yüzlü olan illetlidir, küçük yüz kibirlenmeye delildir. - İnce yüzlü sevimli, kalın yüzlü hor (sevimsiz) olur. - Uzun yüzlü olanlar yalancı olurlar. - Ekşi yüzlü, somurtkan olanların, sözlerinin çoğu acı olur. - Yuvarlak yüzlüler, ay'dan daha nurlu olur. - Böyleleri çok güleç olur, onu gören muradını alır.
BURUN - Burnu uzun olanın anlayışı az olur. - Kısa burunlu olanlar fazla korkak olur. - Burun ucu top olan, neşeli olur. - Burun ucu ağzına yakin olan adamdan sakın. - Burun delikleri geniş olanın içi kibir ve kıskançlıkla doludur. - Burun kanatlan dar olan kişide küsme ve inat çok olur.
SES - Genizden söylenen sözler, kibirlenmeden olsa gerek. - İnce sesli erkeklerin işi, kadına şehvet duymaktır. - Erkek sesli kadınların çoğu yalan söyler. - Çabuk konuşan, ince anlayışlıdır. - Kaba sesli olanın gayreti ve yardımseverliği fazladır. - Çatal sesli olan, halktan kötülük geleceğini sanır.
DİŞ ÇENE - İri dişliler, çok defa yaman işler yapar. - Normal dişi olanların, işi hoş ve doğrudur. ÇENE - Çene kemiği ince olanın, akli da hafif olur. - Enli çenenin sahibi kaba olur. - Çenesi normal olan, akilli ve güzel olur.
BOYUN - Boynu çok uzun olanın olgunluğu az olur. - Boynu ince olan cahil olur. - Boynu kalın olan gece gündüz yiyici (obur) olur. - Boynu kısa olanın hilesi çok olur. - Boynu normal olanın işi iyilik yapmaktır.
Her uzvu normal olan, şüphesiz ki güzel olur.
KIYAFETNAME NE DEĞİLDİR ? IRKÇI ÖNYARGILI İNSANLARA ŞANS VERMEYEN KARŞISINDAKİNİ RAHATSIZ EDEN BURÇLAR GİBİ KESİN KURALLARI OLAN TAM ANLAMI İLE BİLİMSEL DEĞİLDİR.
DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER Kıyafet ilminin verileri sübjektiftir. Bu verilere bakarak kesin yargılarda bulunmak ve insanları tek veya birkaç özelliğinden yola çıkarak bir kategoriye koymak doğru değildir. Zaten kıyafetname yazarları, bir insanı birçok yönüyle bir bütün olarak değerlendirmeyi tavsiye ederler.
DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER FİZYONOMİ , yüzlerce yıllık gözlem ve istatistiki araştırmalara dayanan, insanı tanımaya yönelik, kullanan kişiye karşısındaki ile ilgili gerçekleri kontrol edilebilecek bazı ipuçları sağlayan bir araçtır.
SIRA SİZDE ! ELİNİZE BİR AYNA ALIN VE KENDİNİZİ TANIYIN KOLAY GELSİN…
DİNLEDİĞİNİZ İÇİN TEŞEKKÜRLER…