ALLAH’I ANMAK UNUTMAMAK

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
Ahmet YORDAM EVRENİN YARATILIŞI
Advertisements

Allah’ın Huzurunda Olma Bilinci
AHLAK, MANEVİYAT ve MANEVİ HAYAT
BİLGİSAYAR DERSİ MUHAMMED SAİT
KUR'AN-I KERİM NASIL BİR KİTAPTIR?
BAKARA SÛRESİNDEN SON İKİ AYETİ
Sabır Örneği: Hz. Eyüp Hz. Eyüp denince akla hemen sabır gelir. Eyüp a.s. çok zengin idi. Sayısız malı-mülkü, birçok oğlu kızı bulunuyordu. Bu zenginliği.
Sabır Örneği: Hz. Eyüp Hz. Eyüp denince akla hemen sabır gelir. Eyüp a.s. çok zengin idi. Sayısız malı-mülkü, bir çok oğlu kızı bulunuyordu. Bu zenginliği.
"Bacımın İffeti Batmakta Rezilin Gözüne.
Ebû Hüreyre -radıyallahu anh-dan rivâyet olunduğuna göre Resûl-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem-Efendimiz Hazretleri buyurmuşlardır ki: “Cum’a gününde.
Kadir Suresi "Biz onu (Kur'an'ı) Kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesinin ne olduğunu sen bilir misin? Kadir gecesi, bin aydan hayırlıdır.. O gecede,
Sevdiklerinizle ve sevenlerinizle Sıhhat ve afiyet içinde elemsiz-kedersiz, huzurlu bir bayram idrak etmenizi ve nice bayramlara kavuşmanızı, Ve idrak.
ÇAYIROVA İNSANA HİZMET DERNEĞİ
GÜNLÜK NAMAZLAR (5 VAKİT NAMAZ)
HASED-GIYBET.
Hiç üzerlerindeki göğe bakmazlar mı?
Sözünde Durmak Dürüst ve Güvenilir Olmak
ALLAH İLE İLETİŞİM YOLLARI
OTUZİKİ FARZ Salim SELVİ.
İlköğretim DKAB Dersi 4. Sınıf 5. Ünite Sunusu
İSLAM ESASLARI (İSLAMIN ŞARTLARI)
Bu Slayt gösterisi www. varolmak. com sitesi tarafından hazırlanmıştır
KADİR GECESİ.
NAMAZ Görmedin mi? göklerde ve yerde bulunan herşey; güneş, ay, yıldızlar, dağlar, ağaçlar, hayvanlar ve insanların bir çoğu Allah´a hakikaten secde ediyorlar.
DEĞERLER EĞİTİMİ HAKSIZ KAZANÇ
NAMAZ NEDİR? GÜNDE BEŞ VAKİT YERİNE GETİRİLMESİ ALLAH TARAFINDAN EMREDİLEN BİR İBADETTİR. NAMAZ KUR’AN-I KERİM’DE NAMAZ YERİNE “SALAT” KELİMESİ KULLANILIR.
CEYHUN YILDIZ 7/C&955 KONU:VARLIKLAR ALEMİ.
İBADET KONUSUNDA BİLGİLENELİM
EN SEVGİLİYE.
Dedim: Çok yalnızım. Dedin:. فَإِنِّي قَرِيبٌ Ben ki sana çok yakınım
Kur’an’a Göre Cin ve Şeytan
KUR’AN’ IN ANA KONULARI
Sorumluluk Bilinci.
Cemaatle Namaz ..
4. İbadetlere Devamlılığı
2. Nimete Şükür (Besmele ve Hamd)
Namaz Nedir ve Niçin Kılınır?
MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ VE ÇUKUROVA İLİM VAKFI SUNUMU HAZIRLAYAN MEHMET AVCI.
2. İnanca Bağlılığı.
Şeytanın kötülüğünden korunma konusunda Kur'an'ın öğütleri
NEVEVÎ. الحديث الأول عن أمير المؤمنين أبي حفص عمر بن الخطاب رضي الله تعالى عنه قال : سمعت رسول الله صلى الله تعالى عليه وعلى آله وسلم يقول : « إنَّما.
Hz. Muhammed (s.a.v.) Bilgiye Önem Verirdi
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi Hazırlayan: İsmail TÜRKMENOĞLU
Kur'an'da Bilgi Edinme Yolları
4. Kendimize Karşı Sorumluluklarımız :
IV.ÜNİTE HADİS ÇEŞİTLERİ.
İnsanın Çabası: EMEK ve RIZIK
SÛRELER : CÛZ : 29 Mülk Sûresi (1 – 30)
1. Hz. Muhammed’in İbadet Anlayışı
1 1.ÜNİTE KUR’AN’A GÖRE HZ. MUHAMMED’(sav)İN KONUMU SAYFA:
إِنَّنِي أَنَا اللَّهُ لَا إِلَهَ إِلَّا أَنَا فَاعْبُدْنِي وَأَقِمِ الصَّلَاةَ لِذِكْرِي İnnenî enallâhu lâ ilâhe illâ ene fa’budnî ve ekımis.
6. Akrabalarımıza Karşı Sorumluluklarımız
Cuma günü ve önemi. Müslümanlar için Cuma niçin önemlidir?  Toplanma ve cemaat olma anlamına gelen cuma, Müslümanların haftalık bayramıdır.  Cuma günü.
RAMAZAN. ÖYLE BİR AY Kİ O !!! RAMAZAN.
KADİR GECESİ Bir Ömre Bedel Gece
AKLIN KORUNMASI.
İNSAN NİÇİN YARATILDI?.
İBADET VE NAMAZIN MANASI
RIYAZU’S SALIHIN (Imam Nevevi )
ORUÇ İBADETİ 7. SINIF 2. ÜNİTE RAMAZAN AYI VE ÖNEMİ RAMAZAN AYI VE ÖNEMİ.
HZ. Muhammed’in Hayatı Performans görevi. Peygamberimizin sağlığı korumak ile ilgili örnek almamız gereken sünnetleri KONU.
ALLAH’IN KULLARINI KONTROL ve DENETİMİ
İSLAM ESASLARI (İSLAMIN ŞARTLARI) SEYMEN OKUR 10/A 307.
Kur’an-ı Kerim’in Belli Başlı Konuları Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi.
Diğergamlık nedir?. Kendisinin ihtiyacı olduğu halde başkasını kendi nefsine tercih etme duygusu, Cömertliğin bir üst derecesi ve hatta ondan da daha.
İMÂNLA İLGİLİ HADİS-İ ŞERİFLER عن عبدالله بن عمرو رَضِيَ اللّهُ عَنْهما عن النبي صلى الله عليه وسلم قال : الْمُسْلِمُ مَنْ سَلِمَ الْمُسْلِمُونَ مِنْ
TEFEKKÜR يَتَفَكَّرُونَ أَفَلاَ تَذَكَّرُونَ. “HERHANGİ BİR MESELE HAKKINDA DÜŞÜNME, ZİHNİ YORMA, DERİN DÜŞÜNME VE İŞİN ŞUURUNA VARMA.”
7. SINIF 1. ÜNİTE Melek ve Ahiret İnancı.
Sunum transkripti:

ALLAH’I ANMAK UNUTMAMAK MEHMET BAŞTÜRK HAZIRLAMIŞTIR Mehmet__basturkæhotmail.com www.mehmetbasturk.com Facebook TC Mehmet Baştürk

Zikir, hatırlayıp anmak demektir. Zıddı ise unutmak demektir Zikir, hatırlayıp anmak demektir. Zıddı ise unutmak demektir. İnsan Allah’ı ya diliyle zikreder; Kur’an okumak, dua etmek, Allah Teâlâ’yı güzel isimleriyle anmak gibi; ya kalbiyle zikreder; Allah Teâlâ’nın varlığını gösteren delilleri, yani kainatı ve Kuran’da sözü edilen her şeyi düşünmek gibi; yahut bedeniyle zikreder; namaz başta olmak üzere bedenle yapılması gereken bütün görevleri yapmak gibi. Her ne suretle olursa olsun Allah’ı zikretmek en değerli ibadettir Zikir bütün ibadetlerin özüdür ve bu özün özü de Kur’ân-ı Kerim’dir. Zikrullah, kurbet helezonunda bir seyahattir; dil, duygu, gönül bir koro teşkil edip de Allah’ı anmaya durdu mu insan bir anda kendini sırlı bir asansör içinde bulur ve bir lahzada ruhların uçuşup durduğu iklime ulaşır.

وَاِذَا سَاَلَكَ عِبَادٖى عَنّٖى فَاِنّٖى قَرٖيبٌ اُجٖيبُ دَعْوَةَ الدَّاعِ اِذَا دَعَانِ فَلْيَسْتَجٖيبُوا لٖى وَلْيُؤْمِنُوا بٖى لَعَلَّهُمْ يَرْشُدُونَ “Kullarım, beni senden sorarlarsa, (bilsinler ki), gerçekten ben (onlara çok) yakınım. Bana dua edince, dua edenin duasına cevap veririm. O hâlde, doğru yolu bulmaları için benim davetime uysunlar, bana iman etsinler. “ Bakara, 2/186

وَعنْهُ قَالَ  : سمِعْتُ رسُول اللَّه صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم يَقُولُ : « الدُّنْيَا ملْعُونَةٌ ، ملْعُونٌ ما فِيهَا، إلاَّ ذِكرَ اللَّه تَعَالى ، وما والاَهُ ، وعَالماً ، أوْ مُتَعلِّماً » Yine Ebû Hüreyre (r.a.) rivayet edildiğine göre, Resûlüllah (s.a.v.) şöyle buyurdu: "Dünya ve onun içinde olan şeyler değersizdir. Sadece Allah'ı zikretmek ve O'na yaklaştıran şeylerle, ilim öğreten âlim ve öğrenmek isteyen öğrenci bundan müstesnadır." Tirmizî, Zühd 14. Ayrıca bk. İbni Mâce, Zühd 3; Riyazüs-salihin, H.N. 1387

وَاذْكُر رَّبَّكَ فِي نَفْسِكَ تَضَرُّعاً وَخِيفَةً وَدُونَ الْجَهْرِ مِنَ الْقَوْلِ بِالْغُدُوِّ وَالآصَالِ وَلاَ تَكُن مِّنَ الْغَافِلِينَ  “Sabah akşam tevazu içinde yalvararak, ürpererek ve sesini yükseltmeden Rabbini an. Sakın gafillerden olma!” Araf suresi (7), 205 Bu ayet-i kerime Allah Teâlâ’yı nasıl zikretmemiz gerektiğini hatırlatmakta ve bize dua ve zikir edebini öğretmektedir. Dua edecek veya zikredecek kimsenin önce sessiz ve sakin olması gerekir. Bu hâl insanın riya ve gösterişten uzaklaşmasını sağlar. Sonra  kul, Rabbinin büyüklüğü karşısında kendi zayıflığını ve güçsüzlüğünü düşünerek mütevazi olmaya gayret etmelidir. Saltanatı sonsuz bir kudretin huzurunda bulunduğunu hatırlayarak içinde bir korku ve ürperiş hissetmeye çalışmalıdır. Sadece kendisinin işiteceği bir sesle dua ve zikretmelidir. Bu hâl düşüncede yoğunlaşmayı sağlar. Sabahın ve akşamın, özellikle gecenin sakin ve huzurlu saatleri ibadet ve zikir için en uygun zamanlardır. Bu bereketli zamanların kıymetini bilmeli, onları boşa geçiren gafillerden olmamalıdır.

وعَنْ أبي مالكٍ الأشْعَرِيِّ رضي اللَّه عنْهُ قال : قال رسُولُ اللَّه صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم : «الطُّهُورُ شَطْرُ الإيمان ، والحمدُ للَّهِ تَمْلأُ المِيْزانَ ، وسُبْحَانَ اللَّهِ والحمْدُ للَّه تمْلآنِ ­ أو تَمْلأُ ­ ما بَيْنَ السَّمَواتِ والأرْضِ » Ebu Malik el-Eş’ari (r.a.) rivayet edildiğine göre Resûlüllah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Temizlik imanın yarısıdır. el-Hamdü lillah duası mizanı, sübhanallahi ve’l-hamdü lillahi zikri ise yer ile göklerin arasını sevap ile doldurur.” Müslim, Taharet 1. Riyazüs salihin H.N. 1416

Kur’an’da, insanın Allah’la ilişkisinde “unutma” fiili üç biçimde geçiyor.: 1) İnsan’ın Allah’ı unutması... 2) Allah’ın insanı unutması... 3) Allah’ın insana kendi kendini unutturması... Bu konuda şu iki ayeti okuyalım: وَلَا تَكُونُوا كَالَّذٖينَ نَسُوا اللّٰهَ فَاَنْسٰیهُمْ اَنْفُسَهُمْ اُولٰئِكَ هُمُ الْفَاسِقُونَ Allah'ı unutan ve bu yüzden Allah'ın da kendilerine kendilerini unutturduğu kimseler gibi olmayın. İşte onlar fasık kimselerin ta kendileridir.” Haşr, 59/19

Elmalılı M. Hamdi Yazır, Haşr Suresi (19)’ndeki “Allah’ı unutanlar” la ilgili ayetin tefsirini yaparken “Allah’tan korkmaz, hukukunu tanımaz ve O’nun sonsuz korumasından yardım dilemez olmuşlardır”  yorumunu yapıyor.   Elmalılı Hamdi merhum “Allah’ın kendi kendilerine unutturduğu” insanları da şöyle tasvir ediyor: “Sarhoş gibi ne yaptıklarını bilmezler. İnsan nefsinin, beşer hukukunun kıymetini anlamaz, adi şeylere tapar ve insanlığını zelil ederler. Ayrıca kendilerini kurtaracak hayır ve hasenatı düşünmez, azaptan koruyacak işler yapmaz, ve yarın için bir şeyler hazırlamazlar...     İnsanın kendisini hissetmesi (bilinç) fıtri olduğu için şuurdan, şuurun hukukundan ve onun Allah’a bakan yönünden gaflet edenlerin fıtratı bozulmuş kimseler olduklarına tembih için unutmak ile ifade edilmiştir.”   Özetle Elmalılı, “Allah’ın kendilerini kendilerine unutturduğu” insanları, varlık şuuru silinmiş insanlar olarak değerlendiriyor.  Belki de “unutma” fiilinde insana yönelik en büyük tehdidi ihtiva eden boyut Allah’ın insana aynı ile mukabele etmesidir. Yani “madem unutuyorsun...” diye başlayarak insanın ilahi alakanın en uzağına düşürülmesidir. Aslında bu, bir anlamda insanın şah damarının kesilmesinden farksızdır. İnsanın Allah tarafından yok farz edilmesi herhalde nasipsizliğin, mahrumiyet ve mahkumiyetin en büyüğü olsa gerektir.

Allah’ı unutma vakıası, İslam literatüründe nisyan ve gaflet kavramları ile açıklanır. Kişi Allah’ı bir kez unutmaya görsün, buna mukabil Allah da o kulunu unutmuş gibi yapıyor ve aynı zamanda o kişiye kendi nefsini de unutturuyor. Bir kimsenin kendini unutmasına şuursuzlaşma/bilinçsizleşme ve kendisine yabancılaşma sonucuna yol açıyor. Kendisine yabancılaşmış bir insan, insan olması hasebiyle sahip olduğu değerden, Allah’ın kendisine verdiği nimetlerden habersizdir. Kendine yabancılaşmış bir insan, Allah’ın yaratılışta lütfettiği temiz ve İslam’a elverişli fıtratın aksine bir kişilik  geliştirir. Kendine has kişiliği ve fikri olmayan böylesi kimselerin işi gücü özenti ve taklittir.  Böylesi kimselerden sadece bir grubun, takımın fanatik taraftarı olur. Paraları varsa, iyi müşteridirler, satın alıp tüketirler fakat değer üretebilecek bir yetenekten yoksundurlar.

Unutmanın çeşitli sebepleri vardır: a) Hafıza zayıflığı, b) Fazla meşguliyet, c) Haramlarla iştigal d) Konuyu önemsememe. Unutkanlık bir zafiyettir. Bütün noksan sıfatlardan münezzeh olan Allah için böyle bir zafiyet söz konusu olamayacağına göre Allah’ın unutması mecazidir. Allah’ın kulunu unutması, rahmetini kesmesi, himayesinden  ve değerli kullar listesinden onu çıkarması şeklinde anlaşılmalıdır. Kuran’da, insanla ilgili unutma fiilinin bir de “Hesap Gününü unutma” biçiminde zikredildiğine tanık olmaktayız. وَقٖيلَ الْيَوْمَ نَنْسٰیكُمْ كَمَا نَسٖيتُمْ لِقَاءَ يَوْمِكُمْ هٰذَا وَمَاْوٰیكُمُ النَّارُ وَمَا لَكُمْ مِنْ نَاصِرٖينَ Onlara şöyle denir: "Bugüne kavuşacağınızı unuttuğunuz gibi, bu gün biz de sizi unutuyoruz. Barınağınız ateştir. Yardımcılarınız da yoktur." Casiye, 45/34

اِسْتَحْوَذَ عَلَيْهِمُ الشَّيْطَانُ فَاَنْسٰیهُمْ ذِكْرَ اللّٰهِ İnsanoğlu, “bir gün” Allah’la buluşacağına dair bilinç aşınmasına uğramıştır. “Halik”ı unuttuğu için varlığının anlamını yitirmiş, “Rezzak”tan koptuğu için Karunlaşmış, “malik’ül mülk”ten koptuğu için  Firavunlaşmış , “Rabbül Alemi”nden koptuğu için kendinde tanrısal güçler vehmetmiş... “Basir’i unuttuğu için küçük dünyasında fark edilmeyeceğini düşündüğü suçlar işlemiş, “Hakim”i unuttuğu için yargısız dünya düşleri kurmuş... Şeytana uyup günahlara dalınca, Şeytan da kendine tabi olana Allah’ı unutturuyor: اِسْتَحْوَذَ عَلَيْهِمُ الشَّيْطَانُ فَاَنْسٰیهُمْ ذِكْرَ اللّٰهِ “Şeytan onları hâkimiyeti altına alıp kendilerine Allah'ı anmayı unutturmuştur…”

Resul-i Ekrem  (s.a.v.) şöyle buyurdu:       - "Her namazın ardından otuz üçer defa Allah’ı tesbih eder, O’na hamdeder ve tekbir getirirsiniz.”       Sahabeler bu zikirleri nasıl okuyacaklarını sorunca Resul-i Ekrem şöyle buyurdu: “Her birinden otuz üçer defa olmak üzere sübhanallah, elhamdülillah, Allahü ekber, dersiniz." Birkaç gün sonra fakir muhacirler Resûlüllah  (s.a.v.) tekrar gelerek:       - Zengin kardeşlerimiz bizim yaptığımız zikirleri duymuşlar. Aynını onlar da yapıyorlar, dediler.       Bunun üzerine Resûlüllah (s.a.v.) şöyle buyurdu:       - "Ne yapalım! Artık bu Allah'ın bir lütfüdür, Allah lutfunu dilediğine verir."  Müslim, Mesacid .Namaz, zatında potansiyel olarak hatırlatıcı bir güce sahiptir. Kur'ân-ı Kerim, "ve; Beni hatırlamak için namaz kıl" (Taha, 20/14) ayetiyle bu hakikati hatırlatır. Evet, ayette de ifade edildiği gibi hatırlama (zikir) ile namaz arasında sıkı bir münasebet vardır. Namazın bu ölçüdeki öneminden ötürü Kuıan'da Allah (c.c), günde beş vakit namazı sık sık vurgulamıştır.

sonuç 1. Efendimizin büyük sevaplar vaat ederek tavsiye buyurduğu bu zikri her namazdan sonra söylemeye gayret etmelidir. 2. Dünyayı hayır yarışlarının yapıldığı bir alan olarak görmeli ve bu yarışta ön sırada bulunma azmiyle ömrü değerlendirmelidir. 3. Allah Teâlâ’nın bazı insanlara daha fazla sevap kazanma imkânı vermesi, O’nun bir lütfü ve ihsanı ve sadece kendisinin bileceği bir iştir. 4 Emir ve yasakları ciddî bir duyarlılıkla hayata taşıyıp yaşamak, her emir ve her yasakla kendisine yapılan teklifleri vicdanında hissederek, iştiyakla emirlerin ifasına koşmak ve derin bir mesuliyet şuuruyla yasaklardan kaçınmak da bedenî zikir