1921 ANAYASASI.

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
Hazırlayan :İ.Durak Sınıf Öğretmeni
Advertisements

Amasya Görüşmesi’nde kabul edilen tek maddeydi.
1881’de Selanik’te doğdu. Annesi Zübeyde Hanım, babası Ali Rıza Efendi’dir. Sırasıyla, Mahalle Mektebi, Şemsi Efendi Okulu, Selanik Mülkiye Rüştiyesi,
ÖZGÜR GÜVERCİN 8.Sınıf İNKILAP TARİHİ I.TBMM DÖNEMİ
Erzurum Kongresi Koray Özcan
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı
Tarihte hiçbir zaman mutlak gerçek yoktur...
GENELGELER VE KONGRELER
CUMHURİYET’E NASIL KAVUŞTUK?
CUMHURİYETE NASIL KAVUŞTUK
T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük TÜRK DIŞ POLİTİKASI
Cumhuriyet’e Nasıl Kavuştuk?
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'ÜN HAYATI.
Hazırlayan : Şevki YILMAZ T.Ed./Dil ve Anl.Öğrt.
MİSAK-I MİLLİ (28 OCAK 1920).
Adı:Dilara ÖZKAHRAMAN Sınıf:4/C
T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük T.B.M.M.’nin Açılması
Atatürk’ün Ankara’ya Gelişi (27 Aralık 1919) Birinci Dünya savaşının bitmesiyle birlikte yurdumuz savaşta yenik sayıldı. Sevr Antlaşmasıyla ülkemizi.
KURTULUŞTAN KURULUŞA MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ ÜN GİTTİĞİ OKULLAR
MİLLİ MÜCADELE (KURTULUŞ SAVAŞI).
1924 ANAYASASI.
CUMHURİYET DÖNEMİ DEVLET TEŞKİLATINDA GELİŞMELER
AMASYA GÖRÜŞMELERİ VE MİSAKIMİLLÎ
Cumhuriyete Nasıl Kavuştuk?
Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi-I
HUKUKUN DALLARI Doç. Dr. Mustafa ÇEKER.
Eğitimdir ki, bir milleti ya hür, bağımsız, şanlı, yüce bir toplum halinde yaşatır, ya da bir milleti esarete ve sefalete terk eder. M.Kemal ATATÜRK.
KURTULUŞ SAVAŞI ÖRGÜTLENME DÖNEMİ
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı
Mondros Ateşkesinden Sonra Kurulan Yararlı Cemiyetler
SİVAS KONGRESİ EYLÜL 1919 AMASYA GENELGESİ doğrultusunda YURT GENELİ’nde SEÇİMLER YAPILMIŞ ve her ilden 3 ‘er TEMSİLCİ ‘ nin,bu kongreye katılımı.
CUMHURİYET DÖNEMİNDE HUKUK Eskişehir Salih Zeki Anadolu Lisesi
EGEMENLİK ANLAYIŞI. EGEMENLİK ANLAYIŞI Millî Egemenliğin en kısa tanımı şudur; “Egemenliğin tek meşru kaynağı ve sahibi Millettir.” Millet iradesi,
SİVAS KONGRESİ SONRASI MİLLİ MÜCADELE
KAZANIMLARIMIZ Bireyde var olan adalet bilincini geliştirebilme.
T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük 19 Mayıs 1919 Samsun’a Çıkış
ERZURUM KONGRESİ 23 Temmuz 1919
SALTANATIN KALDIRILMASI
T.C İnkılap Tarihi Ve Atatürkçülük
T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük Erzurum Kongresi
ANAYASA HUKUKUNA GİRİŞ
İNKILAP PERFORMANS ÖDEVİ
CUMHURİYET DÖNEMİ DEVLET TEŞKİLATINDA GELİŞMELER
BAĞIMSIZLIK SAVAŞI.
ÇELTİKÇİ İLKÖĞRETİM OKULU ATATÜRK'ÜN HAYATI.
AMASYA GÖRÜŞMELERİ 22 Ekim 1919
T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük Sivas Kongresi
ANADOLU KASIM İLKBAHAR 1921
Bağımsızlık Savaşı
GENELGE VE KONGRELERİN ÖNEMLERİ
29 EKİM CUMHURİYET BAYRAMI.
TBMM ‘NİN AÇILMASI 16 Mart 1920 –İstanbulun İşgali
GENELGE VE KONGRELER AMASYA GENELGESİ
KUVAYIMİLLİYE ?? Türk milletinin bağımsız yaşama isteğinin ve vatanseverlik duygusunun eseri olarak ortaya çıkan bu direniş azmine denir. Milletimizin.
ERZURUM KONGRESİ.
AİT Ders çalışma notları. Amasya Görüşmeleri sonunda İstanbul hükümeti aşağıdakilerden hangisinin varlığını tanımıştır? A. TBMM hükümetinin varlığını.
AİT Ders çalışma soruları.
T.C İnkılap Tarihi Ve Atatürkçülük Arif ÖZBEYLİ.
Eğitimdir ki, bir milleti ya hür, bağımsız, şanlı, yüce bir toplum halinde yaşatır, ya da bir milleti esarete ve sefalete terk eder. M.Kemal ATATÜRK.
TBMM’NİN AÇILIŞI 23 NİSAN 1920
ÇAĞDAŞ TÜRKİYE YOLUNDA ADIMLAR.
ATATÜRK’ÜN HAYATININ KRONOLOJİSİ 1893:Askeri Rüştiye'ye girdi ve Kemal adını aldı.1893:Askeri Rüştiye'ye girdi ve Kemal adını aldı. 1895:Selanik Askeri.
 İtilaf Devletleri’nin İstanbul’u işgal etmesi ve Mebusan Meclisi’nin kapatılması üzerine M. Kemal, bir genelge yayınlayarak Ankara’da olağanüstü yetkilere.
TOPRAKLARIMIZIN PAYLAŞILMASI
20-22 Ekim 1919 Engin DEMİRCİ MALATYA 2016.
T.C İnkılap Tarihi Ve Atatürkçülük
Amasya Görüşmeleri 20 – 22 Ekim 1919.
T.C İNKILAP TARİHİ ve ATATÜRKÇÜLÜK
Engin DEMİRCİ Malatya 2016.
 23 Temmuz-7 Ağustos 1919 ERZURUM KONGRESİ Engin DEMİRCİ MALATYA 2016.
Sunum transkripti:

1921 ANAYASASI

1921 Teşkilât-ı Esasîye Kanunu 1. Olaylar 30 Ekim 1918 tarihli Mondros Mütarekesinden sonra Birinci Dünya Savaşının galip devletleri, ülkenin önemli bir kısmını işgal etmeye başladılar. İşgale karşı Anadolu ve Rumeli’de bir direniş başladı. Ancak bu direniş hareketleri, birbirinden kopuk ve dağınıktı. Mustafa Kemal  bu direnişleri birleştirmek ve onlara bir yön verebilmek için 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıktı. Mustafa Kemal, 22 Haziran 1919’da Amasya Tamimini  yayınladı. Bu Tamimde Mustafa Kemal, “vatanın tamamiyeti, milletin istiklâli tehlikededir. Hükûmet-i merkezîyemiz İtilaf Devletlerinin tesir ve murakabesi altında mahsur bulunduğundan deruhte ettiği mes’uliyetin icabatını ifa edememektedir” demekte ve Erzurum’da bir kongre toplanmasını istemektedir. Erzurum Kongresi , 23 Temmuz 1919’dan 7 Ağustos 1919’a kadar devam etmiştir. Kongre sonunda, 7 Ağustos 1919’da Kongre Heyeti tarafından bir “Beyanname” yayınlandı. Beyannamede İstanbul Hükûmetinin görevini yapamadığı takdirde, Millî Kongre veya Kongre toplantı halinde değil ise heyet-i temsiliye tarafından geçici bir hükûmet kurulacağı ilân edilmiştir. Sivas Kongresi , 4-11 Eylül 1919 tarihleri arasında yapılmıştır. 11 Eylül 1919’da “Sivas Umumî Kongre Heyeti ” bir “beyanname” yayınlamıştır. Beyannamenin 9’uncu maddesinde İstanbul Hükûmetinden “Meclis-i Milliye”nin hemen ve vakit kaybetmeksizin toplanması istenmiştir. Yine Sivas Kongresinde Millî Kongrenin toplantı halinde olmadığı zamanlar faaliyette bulunmak üzere bir “Heyet-i Temsiliye”nin kurulması öngörülmüştü.

Bu gelişmeler karşısında İstanbul Hükûmeti 7 Ekim 1919 tarihli İntihab-ı Mebusan Kararnamesini çıkarmış ve bu kararname uyarınca Aralık 1919’da seçimler yapılmıştır. Son Osmanlı Meclis-i Mebusanı 12 Ocak 1920’de toplandı. İstanbul işgal tehdidi altındaydı. Meclis-i Mebusan 28 Ocak 1920’de “Misak-ı Millî Beyannamesi ”ni kabul etti. Bu beyanname, Erzurum ve Sivas Kongrelerinde alınan kararlar doğrultusunda ülkenin bütünlüğü ve devletin bağımsızlığı (istiklâl-i devlet) ilkelerini ilân ediyordu. 16 Mart 1920’de İstanbul işgal edildi . Meclis 18 Mart 1920 günü son toplantısını yaptı ve çalışmalarına ara verme kararı aldı. İstanbul’un işgal edilmesi üzerine Mustafa Kemal, 19 Mart 1920 Heyet-i Temsiliye  adına yayınladığı bir tamimle “salâhiyet-i fevkalâdeyi haiz bir meclis ”i Ankara’da toplantıya çağırmıştır. Mustafa Kemal’in 17 Mart 1920’de yayınladığı İntihabat Tebliği  toplanacak yeni meclisin seçim usûlünü belirliyordu. Nüfuslarına bakılmaksızın her livadan beş kişi seçilecekti. Bunları ise belediye meclisi üyeleri ve Müdafaa-i Hukuk Cemiyetlerinin  yerel yönetim kurulu üyeleri seçecekti. Ayrıca İstanbul’dan Meclis-i Mebusandan gelecek üyeler de seçilmiş üye kabul edileceklerdi. Bunu engellemek için ise, Damat Ferit Paşa , 11 Nisan 1920’de Meclis-i Mebusanı feshettirmiş böylece mebusların mebusluk sıfatlarını sona erdirmiştir. Bu şekilde seçilenler Ankara’da toplanarak 23 Nisan 1920’de ilk Büyük Millet Meclisi toplantısını yaptılar. İşte bu Meclis kuruluşundan aşağı yukarı 9 ay sonra, 20 Ocak 1921 Teşkilât-ı Esasîye Kanununu kabul etmiştir.

2. Hazırlanışı 18 Eylül 1920 günü İcra Vekilleri Heyeti Meclis Genel Kuruluna, bir “Teşkilât-ı Esasîye Kanunu Lahiyası ” hazırlayarak sundu. Bu lahiya, “Encümen-i Mahsus” isimli özel bir komisyona havale edildi. Komisyon raporunu hazırladı. 18 Kasım 1920’den Teşkilât-ı Esasîye Kanununun kabulüne kadar iki ay sürecek görüşmeler başladı. 1921 Teşkilât-ı Esasîye Kanununun görüşülmesi ve kabulünde katı anayasalar için öngörülen özel kurallar (nitelikli çoğunluk vs.) uygulanmamış, adî kanunlar için varolan usûller izlenmiştir. Teşkilât-ı Esasîye Kanununun kabulünde 1876 Kanun-u Esasînin değiştirilme usûlünü öngören 116’ncı maddesindeki üçte iki çoğunluk kuralına uyulmamıştır. Yazarlar, 1921 Teşkilât-ı Esasîye Kanununun diğer Osmanlı ve Türk Anayasalarına göre hazırlanışı bakımından daha demokratik olduğunu not etmektedirler. Örneğin, Ergun Özbudun’a göre, “Osmanlı Devleti ve Türkiye Cumhuriyetinde millî iradeyi lâyıkiyle temsil eden bir meclis tarafından yapılmış tek anayasa, 1921 Anayasasıdır. 1876 Kanun-u Esasîsi, padişah tarafından atanmış bir komisyonca hazırlanıp, padişah fermanıyla ilân edilmiştir. 1924 Anayasası, tek parti egemenliğinin kurulmaya başladığı ve örgütlü bir muhalefetin mevcut olmadığı bir meclisçe yapılmıştır. 1961 ve 1982 Anayasalarını hazırlayan Kurucu Meclisler de, genel oya dayanan bir seçimle oluşmuş yasama organları değillerdi”.

3. Hukukî Niteliği 1921 Teşkilât-ı Esasîye Kanununun üçte iki gibi nitelikli bir çoğunluk ile yapılmamış olması, onun bir “anayasa” olmadığı anlamına gelmez. Keza, yapılışında 1876 Kanun-u Esasînin 116’ncı maddesinde öngörülen usûle uyulmaması da onun bir “anayasa” olmadığını göstermez. Eğer uyulmuş olsaydı, Teşkilât-ı Esasîye Kanununu yeni bir anayasa değil, 1876 Kanun-u Esasînde yapılmış bir değişiklik olarak kabul etmek gerekirdi. Keza bu takdirde, 1921 Teşkilât-ı Esasîye Kanunu, bir tali kurucu iktidar olayı olurdu. Oysa 1921 Teşkilât-ı Esasîye Kanunu bir “aslî kurucu iktidar” olayıdır. Bu hukuk dışı ve fiilî bir iktidardır. Hukuk boşluğu ortamında çalışır. Yeni bir anayasa yapma yetkisine fiilen sahiptir. Yaptığı anayasa geçerlidir. 1921 Teşkilât-ı Esasîye Kanunu da böyle bir aslî kurucu iktidar tarafından yapılmış yeni bir anayasadır.