İş Yaşam Alanları Sosyal Özel

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
SINAV KAYGISININ NEDENLERİ
Advertisements

SINAV KAYGISI VE BAŞA ÇIKMA YOLLARI.
SINAV KAYGISI VE BAŞETME YOLLARI
öğretmen-öğrencİ İletİşİmİ ve etkİn dinleme
Tedavide Başarısızlık Nedenleri
SINAV KAYGISI VE BAŞA ÇIKMA YOLLARI
AŞIRI SINAV KAYGISI.
SINAV KAYGISIYLA BAŞAÇIKMA
Eğitim Psikolojisi Yrd. Doç. Dr. Cenk Akbıyık
Kişilik Bozukluklarında Tedavi ve Sağaltım
SINAV KAYGISI VE BAŞETME YOLLARI
MODELLERDEN ÖĞRENME Enver CANER
Problem Çözme Becerileri
Mahmut Fehime Güleç İlköğretim Okulu
PSİKOLOJİK DANIŞMA KURAMLARI
Öğretim Durumlarını Planlama
Otomatik Düşünce İnsanın duygularını ve davranışlarını belirleyen yaşanılan durumun kendisi değil, o duruma yönelik otomatik düşüncelerdir. Otomatik düşünceler.
4.Ünite Ruh Sağlığının Temelleri PSİKOLOJİK DESTEK TÜRLERİ
MERHABA.
Sınav ve Sınav Kaygısı ZEHRA AKÇA Gündem Sınav Nedir? Sınavla kaygının ilişkisi nedir? Sınav Kaygısının belirtileri nelerdir Sınav Kaygısının olası nedenleri.
Uzm.Psk.Dan.Sinem TARHAN
SINAV KAYGISI VE BAŞETME YOLLARI
Obsesif kompulsif kişilik bozukluğunda ilk tedavi denemeleri davranışçı terapi ve sistematik duyarsızlaştırma ile yapılmıştı. En çok kullanılan tekniklerden.
Sınav kaygısı. Sınav kaygısı nedir * öğrenilen bilginin sınavda hatırlanamaması, kullanılamaması bunun olacağına dair kişide oluşan olumsuz senaryolardır.
SINAV KAYGISI VE BAŞA ÇIKMA YOLLARI.
Sınav Kaygısı ve Önleme Yolları.
SINAV KAYGISI KAYGI KAYGI; üzüntü, sıkıntı, korku, başarısızlık duygusu, sonucu bilememe ve yargılanma gibi heyecanların birini veya çoğunu içerebilir.
GELİŞİMSEL YAŞAM KRİZLERİNE MÜDAHALE SÜRECİ
SINAV KAYGISI.
KAYGI VE TEST EDİLME KAYGISI
REHBERLİK HİZMETLERİ SERVİSİ
Kaygı bitiyoooor ! YEŞİLKÖY ORTAOKULU REHBERLİK SERVİSİ.
SINAV KAYGISI DENİZLİ REHBERLİK ve ARAŞTIRMA MERKEZİ.
SOSYAL FOBİ.
SINAV KAYGISI VE BAŞA ÇIKMA YOLLARI.
SINAV KAYGISI VE BAŞETME YOLLARI
SINAV KAYGISI.
ZİHİN ENGELLİ ÇOCUKLARDA ZİHİNSEL GELİŞİM
VERİMLİ DERS ÇALIŞMA TEKNİKLERİ
SINIF YÖNETİMİ.
KİŞİLİK BOZUKLUKLARI VE GENÇLİK
KİŞİLERARASI İLETİŞİMDE DİLİN KULLANIMI
SINAV KAYGISI  Kaygı, herhangi bir stresli durumda yaşanan doğal bir duygudur ve yaşamın doğal bir parçasıdır.  Bizler saksıdaki bir çiçek veya herhangi.
YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM FAKÜLTESİ
Probleme Dayalı Öğrenme
SINAV KAYGISININ NEDENLERİ Zamanı iyi kullanamama Kötü çalışma alışkanlıkları Beklenti düzeyi Görev ve sorumlulukları erteleme Başarısız olma ve değerlendirilme.
BÖLÜM 10 AÇIK SALDIRGANLIK ve ÖRTÜK ANTİSOSYAL DAVRANIŞ.
KONTROL ETMEK YA DA KONTROL EDİLMEK !
PSİKOHİPNOTERAPİ Tahir Özakkaş MD.,PhD Psikiyatrist-Psikoterapist
Aile Hekimliğinde Sürekli Sağlık Bakımı
SINAV KAYGISI VE BAŞETME YOLLARI
Tik bozukluğu. Tik bozukluğu nedir? Tikler ani ve tekrarlayıcı kas kasılmaları sonucu yarı istemli bir şekilde ortaya çıkan hareket ve sesler olarak tanımlanabilir.
SINAV KAYGISI VE BAŞETME YOLLARI
SINAV KAYGISI VE BAŞA ÇIKMA YOLLARI.
GELİŞİMSEL YAŞAM KRİZLERİNE MÜDAHALE SÜRECİ
SINAV KAYGISI VE BAŞA ÇIKMA YOLLARI.
SINAV KAYGISI VE BAŞETME YOLLARI
Sınav Kaygısı.
Fiziksel hastalıklara ruhsal tepkiler
Dr. İhsan Bozanoğlu Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi
SINAV KAYGISI VE BAŞA ÇIKMA YOLLARI.
Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT). Davranışçı Terapi-Davranışçı Öğrenme Kuramı Davranışçı terapistler-Davranışçılık; psikanalitik yaklaşımcıların aksine.
Bilişsel Davranışçı Terapiye Giriş. Epiktetos (MS 55 – 135) İnsana diğer insanlar veya çevresel nesnelerden ziyade sadece kendi tutum ve inançları zarar.
STRES YÖNETİMİ
PSİKOTERAPİLER Prof Dr Süheyla Ünal.
TRAVMATİK OLAYLARDA PSİKOLOJİK DESTEK
Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Sosyal Hizmet Bölümü
ÖĞRENME.
SINAV KAYGISI VE BAŞA ÇIKMA YOLLARI.
Sunum transkripti:

İş Yaşam Alanları Sosyal Özel Hastayı hekime getiren hastalığı değil, hastalığın sonuçlarıdır. Bir başka deyişle mevcut hastalığın çeşitli yaşam alanlarında oluşturduğu handikaplardır. İş Sosyal Özel Yaşam Alanları

Tedavide Hedef Belirleme Davranış tedavisinde hedefler, terapist yardımıyla hasta tarafından belirlenir. Terapistin görevi bu hedeflerin belirlenmesi ve somut biçim almasında hastaya yardımcı olmaktır.

Bu Amaçla Hastaya Sorulan “Bugünkü sorunların nedeniyle iş-sosyal-özel yaşamın nasıl etkileniyor? Yaşamının bu alanlarında yapmak isteyip de mevcut sorunun nedeniyle yapamadığın neler var?” ya da “Yaşamında böyle bir sorun olmasa idi, şimdi yapamadığın neleri yapıyor olurdun?” veya “Bu tedavi sonunda şimdi yapamadığın neleri yapabilmek istersin?” biçimindeki sorular, sorunun somutlaştırılması ve tedavideki hedeflerin saptanmasında büyük önem taşır.

Hedeflerin hasta ile birlikte belirlenmesi ve değişimin büyük oranda hastanın kendi kendine yürüttüğü EV ÖDEVLERİ aracılığıyla sağlanması davranış tedavilerinin HASTAYA UYGULANAN DEĞİL, HASTA İLE BİRLİKTE YÜRÜTÜLEN bir dizi işlem olduğunun en somut örnekleridir.

ÖZETLE, Uygulama Sırasında Terapist Tedavi rasyonelini aktarmakta, Tedavi hedeflerini hasta ile birlikte belirlemekte, Bu hedeflere yönelik ev ödevlerini ise yine hasta ile birlikte saptamaktadır.

Davranış Tedavilerinin Hiç Değişmeyen 2 Temel Bileşeni Exposure (alıştırma) Ev ödevleri

Davranış Tedavilerine Yöneltilen Eleştiriler Nüksler Semptom değişimi ( İzleme çalışmaları sonucunda davranış terapilerinin önemi ve değerinin artması ) Hastalardaki düşünce ve duyguları görmezlikten gelmeleri. Hiçbiri araştırma sonuçları ile doğrulanmamıştır.

Davranış Tedavilerinin Avantajları Sonucun analitik yöntemlere oranla çok daha kısa süre içinde alınışı Alınan sonuçların kullanılan çeşitli ölçekler aracılığı ile nesnel olarak değerlendirilebilmesi Davranışı değiştirmede kullanılan yöntemlerin sorun yönelimli, net, somut ve kolay anlaşılır özellikler taşıması

Davranış Tedavilerinin Avantajları a. Hastanın tedavi rasyonelini daha kolay anlamasını, b. Tedaviye iyi uyum sağlamasını, c. Yaklaşımın çeşitli meslek gruplarına kolay öğretilebilmesini sağlar.

Davranış Tedavilerinin Avantajları Yaşam kalitesini yükseltmesi Yalnızca bozulmuş ruh sağlığının tedavisinde değil korunmasında da etkili olmaları

Davranış Tedavilerinin Endikasyonları Anksiyete bozuklukları (fobi, OKB, panik, GAD, PTSD) Yeme bozuklukları Depresyon CİB Parafililer Alışkanlık şeklinde devam eden davranış bozuklukları (tik,trikotilomani)

Çocukluk çağı hastalıkları (fobi, okul korkusu, iletişim bozuklukları, enürezis) Bipolar bozukluk Şizofreni Ayrıca; Obsesif ruminasyonlar Kabuslar Sosyal beceri eksikliği Cinsel beceri eksikliği Uzamış yas reaksiyonları Çift ve aile içi sorunlar EE Sonuç: Innovatif yaklaşımlarıyla her geçen gün kullanımları artmakta ve yalnızca klinik tabloların tedavilerinde değil bu tabloyu oluşturan tedavisi güç belirtilerle başa çıkmakta da kullanılabilmektedir.

Kullanılmadığı Durumlar Akut psikozlar Manik dönem Yüksek doz bdz ve alkol kullanımı (15 mg üstü) (state dependent learning = duruma bağlı öğrenme)

Tedaviden En Çok Yararlanması Muhtemel Durumlar Sorunun hem hasta hem de terapist tarafından gözlemlenebilir davranışlar biçiminde tarif edildiği durumlar Sorunun halen mevcut olduğu ve tahmin edilebilir bir patern gösterdiği durumlar Terapist ve hastanın tedavide hedefler konusunda fikir birliğine vardığı durumlar Hastanın tedavi rasyonelini net olarak anladığı durumlar Hastanın tedaviye motive ve koopere olduğu durumlar

Başarılı Tedavi İçin Gerekli Koşullar Nelerdir? İyi bir terapötik ilişki Hastanın terapistiyle işbirliği içinde olması Alıştırma (exposure) deneyiminin hastanın tolere edebileceği düzeyin üzerinde, yani iritasyon oluşturup tedaviye uyumu engelleyecek biçimde olmaması Alıştırma egzersizlerinin terapi seanslarının dışında da ev ödevleri aracılığıyla yürütüldüğü durumlar

Başarılı Tedaviden Söz Edebilmek İçin Önce sorunla ilgili baseline (başlangıç) ölçümlerinin alınması gerekir. Ancak bu ölçümler referans alınarak tedavinin gidişi hakkında hem hasta hem de hekim bir geri bildirim alabilir (aynı ölçeklerin tedavi başı, ortası, sonu ve izleme döneminde kullanımı gerekecektir).

Tedaviye Hangi Şartlar Altında Israr Edilmemelidir? Motive hastada Uygun süre ile Uygun teknik kullanıldığı halde yarar görülmüyorsa

Başarılı Tedavi İçin Gerekli Koşullar Motivasyon İşbirliği Hedef Belirleme Tedavi Rasyonelinin Anlaşılması Tedavi Hızının Ayarlanması Aile Bireylerinin Tedaviye Dahil Edilmesi

Başarılı Tedavi İçin Gerekli Koşullar Gerçek Yaşam Koşullarında (Ayaktan) Tedavi Ev Ödevlerinin İyi Düzenlenmesi ve Yapılması Ölçek Kullanımı Aşırı Doz Anksiyolitik ve Alkol Kullanımının Olmaması İlaç-terapi Kombinasyonunda Dikkat Edilecekler Uygun Terapist Özellikleri ve Terapötik İlişkinin Niteliği

Tedavide Başarısızlık Nedenleri Yetersiz işbirliği İlaç-alkol kullanımı Alışma (habituation) oluşmaması Uygulayıcı özellikleri ve uygulama hataları

Uygulamalar Sırasında Dikkat Edilecek Konular Her E (karşılaşma-yüzleşme) terapötik midir? Rastlantısal E V Sistematik E İyi bir tedavi rasyoneli sunulması Kavramsallaştırma Hasta terapi rasyonelini Anlamış mı? Kabul ediyor mu?

Uygulamalar Sırasında Dikkat Edilecek Konular (Devam) Terapötik işbirliği Ne zaman hızlı, ne zaman aşamalı tedavi Alıştırma işleminin “optimal” bir süresi var mı? Ne zaman terapist varlığında E Tedaviden en çok yararlanması muhtemel durumlar Başarılı tedavi için gerekli koşullar

Uygulamalar Sırasında Dikkat Edilecek Konular (Devam) Kaçınma davranışları yanı sıra güvenlik sağlamaya yönelik davranışlar ve örtülü kaçma-kaçınma repertuvarlarının belirlenmesi BDT yalnızca “gelişmiş teknik ve müdahalelerin kullanımı” değildir.

Uygulamalar Sırasında Dikkat Edilecek Konular (Devam) Kavramlar Uygulamalar Terapist kuramcı değil, uygulamacıdır. Standart-paket programlar yerine bireye özgü tedaviler

Erken Dönemde İyi Prognoz Belirtileri Hastanın terapi rasyonelini çabuk anlaması Tedavi ile ilgili olumlu beklenti Tedavinin ilk evrelerinde gelişme gösterme Sorunun özgün olarak tanımlanabilir olması ve tahmin edilebilir bir kaçınma davranışı repertuvarının mevcudiyeti

İlaçlar ve Davranış Tedavileri HEKİM İÇİN- “İlacı kullan” demek davranışçı tedavi programları oluşturmaktan daha kolaydır. HASTA İÇİN- “İlacı yutmak” davranışçı tedavi programlarını uygulamaktan daha kolay olabilir. Ancak her ilacın üzerinde fiyatı dışında başka bedeller de yazmaktadır.

Bunlar ; Etkilerin ortaya çıkması için gerekli süre Yan etkileri Tedaviyi terk Tedaviyi kabul etmeme Çeşitli nedenlerle ilacı kullanamayanlar İlaç kesilince ortaya çıkan kesilme belirtileri İlaç kesilince artan nüksler Saf İlaç Etkisi?

Tedavide Genel Prensipler 1. Uzlaşma (Ana hedef hastayı kendi kendisinin terapisti yapmaya yöneltmektir. Terapiler bu hedef paralelinde hastaya yapılan bir işlem olarak değil, hasta ile yürütülen bir işlem biçiminde yapılır. Tdv prensipleri açıklanır, rasyonel anlatılır.) 2. Tanımlamalar (Problemin, hedeflerin, ölçeklerin ve tedavinin)

Tedavide Genel Prensipler Hedef saptama (tedavi başında ana hedefler, tedavi süresince bu ana hedeflere yönelik stratejik ara hedefler) Ölçeklerin kullanımı (çeşitli ölçekler tedaviden önce –baseline- , tedavi esnasında, tdv sonunda ve izleme döneminde tekrarlayıcı olarak kullanılmalı,ölçümler hem hasta hem terapist tarafından yapılmalı, ko-terapist kullanılıyorsa ölçümler konusunda bilgilendirilmelidir)

Tedavide Genel Prensipler 5. Pragmatik yaklaşım (tedavinin gidişi kitaba ya da kuramlara göre değil, alınan sonuçlara göre ayarlanmalı, değiştirilebilmelidir) 6. Egzersizler (seans içinde ve aralarında kullanılmak üzere) 7. Paket (standart) programlar yerine her hastanın bireysel özelliklerine göre modifiye edilebilen programlar kullanılmalı.

Tedavide Spesifik Prensipler A) Anksiyeteyi azaltmak için - Yüzleştirme (exposure) teknikleri Sistematik duyarsızlaştırma Flooding/implosion Covert sensitisation (örtülü duyarlılaştırma) Response prevention (tepki engelleme) Guided mourning/guided fantasy (yönlendirerek yas yaşatma) - Gevşeme teknikleri

Tedavide Spesifik Prensipler B) İstenmeyen davranışı azaltmaya yönelik Aversiyon tedavileri (itici tedaviler) Klasik aversiyon tedavileri Covert sensitisation OTO kontrol eğitimi Cue exposure (uyaranla yüzleştirme) Thought stopping (düşünce blokajı) Habit control (alışkanlık şeklindeki davranışlarının kontrolü) Contracting (kontrat yapma) Self regulation (öz denetim)

Tedavide Spesifik Prensipler C) Repertuvar defisitlerini telafiye yönelik yönelik teknik Social skills training (sosyal beceri eğitimi) Sexual skills training (cinsel beceri eğitimi) Shaping (davranış biçimlendirme) Modelling (davranış örnekleme) Prompting (teşvik etme) Role playing (rol provası)

Tedavide Spesifik Prensipler D) Atipik vakalarda kullanılan tedavi (single case design) sık değerlendirme, sık konsültasyon –danışma-, yeni ölçeklerin kullanılması, uygun literatür araştırması ve vakanın yayınlanmasını gerektirir.

Tedaviye Uyum Gösterme (Compliance) Tedaviye aktif katılım Terapist-hasta ilişkisi Ev ödevlerini yürütmekte hastanın gösterdiği motivasyon ve duyarlılık tedavide sonuca ulaşmak için şarttır.

Değerlendirme Davranış Analizi Sorunun Doğasını Anlamaya Yönelik Temel Sorular: (5W Sorusu) Nedir? (Temel Yaşam Alanları) Nerede? Ne Zaman? Neden? (Korkulan Sonuç) Kiminle?

2) Davranış Antesedanları (Öncesi) Antisipasyon anksiyetesi Güvence arayışı (ilaç, sorulan sorular) Felaketleştirme

3) Davranış Sırasındaki Tepkiler Davranışsal tepki (kaçma davranışı, kaçınma davranışı, güvence davranışı, aşırı davranışlar) Fiziksel tepki (çarpıntı, terleme, nefes alma güçlüğü, vb.) Bilişsel tepki (bayılacağım, öleceğim, herkes bana bakıyor, komik duruma düşeceğim) Emosyonel tepki (kaygı, çökkünlük, öfke vb.)

4) Davranış Sonrası Sıkıntı halen devam ediyor mu? Sıkıntı hemen kayboluyor mu? Ödül V yetersizlik-sıkıntı

5) Davranışın Sonuçları Sorun ve kaçınma davranışlarının bireyin yaşamında oluşturduğu handikap ve kısıtlanmalar Aileyi etkileyiş biçimi

Diğer Bilgiler Niye bugün geldi? (-kısıtlanma –kişiler arası ilişkilerde bozulma) İlk ve son epizodun tanımlanması Flüktüasyonlar * iyileştiren (ilaç-alkol, başkalarının varlığı) *kötüleştiren (premenstrüel gelişim, yalnızlık) Belirtilerin sıklık, süre ve şiddeti Hangi durumlarda olabileceği terapist tarafından tahmin edilebiliyor mu? Geçmiş tedaviler Kısa öz ve soy geçmiş

Tedavide Teknikler Tedavinin Değişmeyen Elemanları - Exposure (alıştırma, yüzleştirme, üzerine gitme) - Ev ödevleri

2. Alıştırma Biçimleri Yöntemleri Gerçek yaşam koşullarında V hayallerde Hızlı V yavaş Terapist eşliğinde V kendi kendine Bütün halinde V parça parça Yöntemleri Duyarsızlaştırma Tepki önleme Örtülü duyarlılaştırma Çelişkili niyetlendirme

3. Repertuvar Eksikliklerini veya Fazlalıklarını Düzeltmeye Yönelik Teknikler Sosyal beceri eğitimi Cinsel beceri eğitimi Davranış biçimlendirme (shaping) Davranış örnekleme (modelling) Teşvik etme (prompting) Rol provası (role rehearsal)

3. Repertuvar Eksikliklerini veya Fazlalıklarını Düzeltmeye Yönelik Teknikler Rol oynama (role playing) Edimsel koşullandırma yöntemleri (token economy, time out vb.) Bıktırma (massed practice) Alışkanlığı tersine döndürme (habit reversal) Senaryoyla iyileştirme (rehearsal relief)

4. Otokontrol Yöntemleri Öz kontrol (self control) Öz denetim (self regulation) Düşünce durdurma (thought stopping) Kontrat yapma (contracting) Bedel ödeme (response cost)

Kognitif Terapiler İYİ OL İyi ol fakat çok iyi olma.   İyi ol fakat çok iyi olma. Birazcık huysuz ol fakat çok değil. İçinden geliyorsa dua et. Eğer sana rahatlık veriyorsa arada bir küfür de et. Etrafındakilere mümkün olduğunca dostça davran, müşfik ol. Eğer bir gün kötü davranmanı gerektirecek bir durum karşısında kalırsan; Bağır, çağır, kır, dök ve unut! Her zaman ve her yerde eline geçen bütün saadeti yakala, En ufak parçanın bile kaçmasına izin verme. Yaşa, herşeyden önce yaşa ve sırf tesadüfen bu dünyaya gelmiş olduğun İçin, laf olsun diye günlerini geçirme.

Kognitif Terapiler Eğer gerçek aşkı tanıyacak kadar şanslıysan; Bütün kalbin, ruhun ve bedeninle sev! Hayatını o şekilde yaşa ki; Her an kendi elini sıkabilesin ve her gün faydalı olan, Hiç olmazsa bir şey yap ki; Gecelerin yaklaşırken örtüleri üzerine çekip kendi kendine “Ben elimden geleni yaptım” diyebilesin. Düşüncelerin neyse hayatın da odur. Hayatının gidişini değiştirmek istiyorsan düşüncelerini değiştir.   W. SHAKESPEARE

Kognitif Terapiler “Elimde yeterince bilgi yok. Yeterince bilgi olmadan teori oluşturmak büyük bir yanlışlık olur. Daha büyük yanlış, teorileri gerçeklere göre uyarlamak yerine, gerçekleri teorilere uyarlamak amacıyla yapılan çarpıtmalardır.” Sherlock Holmes

Söylediklerinize dikkat edin, Düşüncelerinize dönüşür. Düşüncelerinize dikkat edin, Duygularınıza dönüşür. Duygularınıza dikkat edin, Davranışlarınıza dönüşür. Davranışlarınıza dikkat edin, Alışkanlıklarınıza dönüşür. Alışkanlıklarınıza dikkat edin, Değerlerinize dönüşür. Değerlerinize dikkat edin, Karakterinize dönüşür. Karakterinize dikkat edin, Kaderinize dönüşür. Mahatma Ghandi

Kognitif Model A B C Olay Yorum Duygu ABC   A B C Olay Yorum Duygu ABC “Akıllı Terapiler” değildirler. “Akıllı insanların psişik sorunları olmaz?...” “Tedavide akılcı ve rasyonel düşünmeyi öğretmekle sorunların üstesinden gelinebileceğini düşünmek?…” Tüm terapilerin ortak özelliklerinden biri de hepsinin bilişsel değişiklik oluşturmasıdır.

Bilişsel terapi uygulamaları yapan terapist bir anlamda TV dedektifi KOLOMBO’nun özelliklerini taşımalıdır. Başka bir deyişle, terapist çabuk anlamayan bir tutum içinde bilgi toplamaya koyulur ve hastanın düşünce ve inançlarını herhangi bir yorum katmadan anlamaya yönelir. Anladıklarını ise doğru anladığından emin olabilmek için hastasına kendi cümleleriyle aktarır ve anladıklarının doğru olup olmadığı konusunda geribildirim ister.

Özetle; oldukça bilgisiz ve saf bir görünüm içinde, hastasıyla ilgili tüm detaylı bilgileri ustaca bir araya getiren bir beceriye sahip olmalıdır. Amaç hastayla ilgili verileri olabildiğince yansız ve yargısız olarak toplamaktır. Verilerin toplanması ve ipuçlarının bir araya getirilmesi yüzeysel olandan derine, yani otomatik düşüncelerden ara inançlara ve şemalara doğru inerek yapılır.

Beck ve Kognitif Model Beck’in kognitif modeline göre psikopatoloji, derinde yatan temel inanış ve düşüncelerin bir yaşam olayı ile aktive olmaları ile ortaya çıkan sorun ve semptomlardır. Terapi ise sorunların ortaya çıkmasına ve devam etmesine neden olan bilişsel yapıların işlevsel-uygun bir biçimde değiştirilmesidir.

Beck’in Kognitif Modeli erken yaşam deneyimleri şemalar – temel düşünce inanç ve varsayımlar (Değersizlik, yetersizlik, basarısızlık, sevilmeme) ara inançlar (Değerli olabilmek icin herkesi memnun etmeliyim Sınavı gecemezsem bu aptal ve basarısız olduğumu gösterir) yaşamın ileri dönemlerinde şemalarla uyumlu olarak yaşanan deneyim / deneyimler (terkedilme, elestirilme vb.) şemaların aktive olması bilişsel hatalar olumsuz otomatik düşünceler kognitif üçlü (kendisi, dış dünya, gelecek) Tepkiler (duygusal, dav, fizy ve düşünsel)

TEMEL İNANIŞLAR (Ben beceriksiz ve başarısızım.) (Kimse başarısız insanları sevmez.) ARA İNANIŞLAR (Tutum: Beceriksiz olmak korkunç bir şey. Kural: Beceriksizliği telafi için hep çok çalışmalıyım. Sayıltı: Ancak çok çalışırsam başkalarının...) DÜŞÜNCE OLAY OTOMATİK DÜŞÜNCE DUYGU Dersi dinliyor ama... Anlayamayacağım DAVRANIŞ Ben aptalım FİZYOLOJİK

Şema Şemalar, davranışı belirleyen soyut, mental planlardır. Bilginin anlamlandırılmasında rol oynar. Şemalar, yaşadığımız dünyaya anlam vermemizi, yeni bilgi ve deneyimlerin daha önceden oluşmuş belirli bir zemin ve yapı içine oturmasını sağlar. Erken çocukluk çağında oluşan bu dosyalama sistemleri, bilgi işleme sürecini ve bireylerin kendileri, diğerleri ve yaşadıkları dünyaya ilişkin düşünce-duygu ve davranışlarını belirler.

Şemalar Katı, değişime dirençli, global ve yaygın özellikler taşır. İnancın en alt ve en temel katmanıdır. Şema zihnin bilişsel yapısı (dosyalama sistemi), temel inanışlar ise şemanın içeriğidir. Bu ana inançlar, ara inançların oluşumunu sağlar.

Temel İnançlar Çocukluktan başlayarak insanların dünya ve diğer kişilerle olan ilk deneyimleri sonucunda kendileri, diğer insanlar ve yaşadıkları dünya hakkında geliştirdikleri ilk ve en temel inançlar Zihinsel yapının en eski birimi (hard disk) Ara inançları ve O.D.’leri şekillendirir. Kişinin dünya temsilini oluşturur.

Temel İnançlar En derinde olan zihinsel yapıtaşları Genellikle hiç sorgulanmamış olan algı ve fikirler Kişiler tarafından değişmez doğrular olarak kabul edilir. Katıdırlar. Siyah/beyaz şeklindedirler. Globaldirler. Aşırı genellenmişlerdir. Değişime dirençlidirler.

Temel İnanç Temel inanç herhangi bir yaşantıyla aktive olduğunda, kişi dünyayı ve kendini o inancın senaryosundan algılar. Seçici dikkat yoluyla yeni yaşantıların işlenmesi ve anlamlandırılmasını, seçici hatırlama yoluyla da geçmişteki olumsuz anıların yeniden hatırlanmasını sağlar. Kişinin dikkati seçici olarak temel inancını doğrulayacak verilere yönelirken temel inancı desteklemeyen bilgiler, bilgi işleme sürecine alınmazlar. Kişi temel inancına ters düşen verileri dikkate almaz yada önemsizleştirir. Böylece doğru yada işlevsel olmasa bile temel inancını sürdürür

Temel İnancın Üç Alanı Kişinin temel inançları üç alanda oluşmaktadır: Benliğe yönelik temel inançlar Diğerlerine yönelik temel inançlar Dünyaya yönelik temel inançlar

Benliğe Yönelik Temel İnançların Sınıflandırılması - Çaresizlik temel inançları Çaresizim / Güçsüzüm Zayıfım / Yetersizim Etkisizim / Beceriksizim Kendi kendime yetemem - Sevilemezlik temel inançları Sevilmeyecek biriyim Çekici değilim Hoşlanılmayacak bir insanım Değersizim Eninde sonunda reddedileceğim Nihayetinde terk edileceğim İstenilecek biri değilim

Tedavideki Sonuçları Bir çok durumda kişinin otomatik düşünceleri ve ara inançları çalışıldığında kişinin durumunda düzelme görülür ve bu düzelme genellikle kalıcıdır. Dolayısıyla tedavi bu aşamada sonlandırılabilir. Ancak bazı durumlarda kişinin temel inançlarıyla da çalışılması gerekebilir. Bu gereklilik kişinin sorununun doğasına, kişinin kişilik özelliklerine ve terapiden taleplerine göre belirlenir. Ortaya çıkarılması ve değiştirilmesi en zor, en dirençli yapılardır. Bazı durumlarda değişim mümkün de olmayabilir.

Ara İnançlar Şemalarla otomatik düşünceler arasında yer alır ve tutum, kural-beklenti ve varsayımlardan oluşur. Ara inanışlar, şemaların korkulan sonuçlarının oluşmaması için bireylerin kullandığı stratejilerdir.

Ara İnançlar * Tutumlar İyi-kötü, güzel-çirkin, doğru-yanlış şeklinde değer yargısı * Kurallar/beklentiler (must) -meli, -malı şeklindeki gereklilik/zorunluluk/kural ya da beklenti/talep * Varsayımlar (if…then) “Eğer/öyleyse o zaman” şeklinde önermeler

Örnekler Tutumlar (iyi-kötü, güzel çirkin, doğru-yanlış) ‘Yardım istemek zayıflıktır’ ‘İnsanın kusurunun olması çok kötü bir şeydir’ ‘Kendini göstermek ayıp bir şeydir’

Kurallar/beklentiler (-meli, malı) ‘En yüksek notları almalıyım’ ‘Herkes beni sevmeli’ ‘Asla insanlardan hiç bir şey istememeliyim’ ‘Asla hata yapmamalıyım’

Varsayımlar (eğer/o zaman) ‘Eğer mükemmel bir şekilde anlatırsam, ancak o zaman yeterli olduğumu düşünürler’ ‘Bir kere bile hata yaparsam, başarısızım demektir’ ‘Eğer başarılı olursam, o zaman bana değer verirler’

Ara İnançlar Katı ve mutlak bilişlerdir. Sanki kişinin kendi yazdığı bir kanun kitabıdır. Bireyin bir olaya bakış açısını, dolayısıyla olayı nasıl algıladığını, nasıl yorumladığını ve ne değer biçtiğini belirlerler.

Ara İnançlar Otomatik düşüncelerin (OD) altında yatan kaynaklardır. Kendileri örtüktürler ancak işlevlerini otomatik düşünceler aracılığıyla görürler. Kişi otomatik düşüncesini fark ettiğinde, onun arkasında yatan ara inancını hala fark edemeyebilir. Temel inançlar tarafından düzenlenir ve harekete geçirilir.

Ara İnançlar Ara inançlar şeklindeki bu bilgi kalıplarının doğruluğu ve işlevselliği her ortam için sorgulanabilir. Bilişsel terapist için önemli olan, bu inançların doğuştan getirilmediği, öğrenildiği, bu yüzden de vazgeçilebileceğidir. Terapide gerçekçi olmayan inançlar gerçekçi olanlarla, gerçekçi ama işlevsel olmayan inançlar ise gerçekçi ve işlevsel olanlarla değiştirilmeye çalışılır.

Tedavideki Sonuçları OD ele alınmasından sonra ara inançlar odak haline gelir. Ara inançların saptanması,sorgulanması ve değiştirilmesi üzerinde çalışılır. Meydana gelen değişim iyileşmeyi güçlendirir ve nüks etmeleri önler.

Tedavideki Sonuçları Temel şemalara giden yolun açılmasını kolaylaştırır. Kalıcılık göstermeleri nedeniyle görece fark edilmeleri zordur ve değişmeye dirençlidirler.

Otomatik Düşünceler (OD) Bilişin en yüzeysel katmanı olup, yaşanılan durumla bağlantılı olarak kişinin aklından geçen düşünceleri içerir. Yaşanılan durumla uyumlu olduklarından şemaların beslenmesini ve kalıcılığını sağlar.

OD’nin Özellikleri Belirli ve amaçlı bir düşünce zincirinin sonucu değil, otomatik ve spontandırlar. Her zaman düşünce biçiminde değil, imaj biçiminde olabilirler. Doğrulukları yeterince değerlendirilmeden kabul edilmişlerdir. İçeriğine ve anlamına bağlı olarak belirli duygularla asosiye olurlar. Çoğu kez kendisinden çok asosiye olduğu duygu daha belirgindir. Şemalara göre çok daha kolay yakalanabilir ve uygun yöntemlerle değiştirilerek duygu durumunda da değişikliklere neden olur.

Otomatik Düşünce Otomatik düşünceler kişinin kendisi, diğer insanlar, çevresi ve içinde bulunduğu ortamla ilgili ifadeleri ve iç sesidir. İnsanın duygularını ve davranışlarını belirleyen yaşanılan durumun kendisi değil, o duruma yönelik otomatik düşüncelerdir. Otomatik düşünceler herkeste vardır. Kişinin yeni karşılaştığı bir durumu, eski öğrenmeleri temelinde çok hızlı ve kalıp yargı şeklinde değerlendirmesini sağlar. Böylelikle kişi her karşılaştığı durum için ayrıntılı bir bilişsel değerlendirme yapmak zorunda kalmaz ve zihinsel işlemlerde ekonomi ve hız sağlanmış olur.

Otomatik Düşüncelerin Doğası Otomatik düşünceler herkeste, her an vardır. Sözel formda olabildikleri gibi görsel imgeler şeklinde de olabilirler. (Yada her iki şekilde). Genellikle akılcı ve sistematik bir çözümlemeden geçmezler. Spesifiktirler. Refleks gibi aniden ortaya çıkarlar. Gelip geçicidirler, süreklilikleri yoktur. Telgraf ifadelerine benzerler. Kısa kısadırlar. Örtüktürler, çoğunlukla fark edilmezler. Fakat az bir eğitimle bilinç alanına çıkarılabilirler. Farkına varıldıklarında gerçeklikleri de sınanabilir.

İşlevsel Olmayan (Olumsuz) Otomatik Düşünceler İşlevsel değildirler veya kişinin işlevini bozarlar. Gerçeğin çarpıtılmasına neden olurlar. Kişiye duygusal olarak acı verirler. Kişinin yaşadığı duygu ile otomatik düşüncenin içeriği arasında mantıksal bir bağlantı vardır.

Örnekler Bu işi asla beceremeyeceğim. Sesim titreyecek, kekeleyeceğim. Herkes benim sıkıcı olduğumu düşünüyor. Kalp krizi geçireceğim, beni kurtaramayacaklar. Başaramadım işte, yine rezil oldum. Herkesin gözü üzerimde, yetersizliğimi anladılar.

Otomatik Düşüncelerin İşlevselliklerine Göre Değerlendirilmesi Gerçekçi bir temeli olmayan düşünceler (çarpıtmalar) Kendileri gerçekçi olduğu halde yorumları çarpıtılmış olan düşünceler Gerçekçi olduğu halde işlevselliği olmayan düşünceler

1. Tip Biraz uğraşılırsa tersini gösteren objektif kanıtların bulunabilmesine karşın, bir şekilde çarpıtılmış otomatik düşüncelerdir. En sık rastlanan tiptir. Tüm derslerinden geçtiği halde “tembelim” İşinde başarılı ve bilgili olduğu halde “işte şimdi hata yapacağım” Arkadaşları tarafından sevildiği halde “burada kimse beni sevmiyor” Yapabileceği bir dizi şey olmasına rağmen “ yine tıkandım, çaresizim”

2. Tip Bu otomatik düşünce doğru olabilir, ancak kişinin bundan çıkardığı sonuç yanlıştır. “ Hiç arkadaşım yok, insanları sıkıyorum” “Bu sorunun cevabını iyi anlatamadım, benim aptal biri olduğumu düşündüler” “Ayşe kadar zeki değilim, insanlar bana saygı duymazlar” “Olmam gereken konumda değilim, ben zaten kaybetmiş bir adamım” “Asla diğer insanlar kadar başarılı olamayacağım, ben hiçbir işe yaramam”

3. Tip Bu tip otomatik düşünceler de doğru olabilirler, ancak işlevsellikleri kalmamıştır. Böyle durumlarda düşüncenin işlevselliğini sorgulamak en uygun yoldur. “Hiçbir zaman TUS’nı kazanamayacağım” (31 Y., TUS 5. denemesi) “Diğer arkadaşlarım kadar başarılı bir öğretmen değilim” (38 Y., öğretmen) “Asla bir kız arkadaşım olmayacak” (32 Y/ Erkek, kız arkadaşı olmamış) “Çok kiloluyum, kimse benden hoşlanmıyor” (90 Kg./28Y/ Kadın)

Tedavide Ele Alınması; Tedavi, bu bilince çok yakın olan düşüncelerin ele alınmasıyla başlar. Terapist hastaya bunları yakalamasını, sorgulamasını ve değiştirmesini öğretir. Böylelikle belirtilerin azalması hatta ortadan kalkması sağlanır. Değişmeye dirençli değildirler. Kendiliklerinden de geçebilirler.

Otomatik Düşünceler Aslında Kişinin İçinde Bulunduğu Durumla İlgili Bilgilerin İşlenmesi Sırasında Oluşan Çeşitli Bilişsel Hatalar Sonucunda Ortaya Çıkmaktadır. Keyfi çıkarsama (Bu tedavi bana yarar sağlamayacak) Seçici odaklanma (Bugün hiçbir iş yolunda gitmedi) Kişiselleştirme (Mutlaka onu kıracak bir şeyler yapmış olmalıyım; Depresyonum tamamen benim hatalarımdan kaynaklanıyor) Aşırı genelleme (Elimi attığım hiç bir iş yolunda gitmiyor) Hep veya hiç biçiminde düşünme (Yaşamda hiçbir şey üretemedim) Küçültme veya büyütme (Sınavdan 100 yerine 80 alan kişinin düşünce biçimi) Etiketleme (Ben başarısız ve aptal biriyim) Falcılık (Yaşamım hiçbir zaman düzene girmeyecek) Felaketleştirme (Bu korkunç bir durum)

Duygulardan yola çıkarak bilme (emotional reasoning) (Kaygı hissediyorsam tehlikede olmalıyım) Adalet yanılgısı (fallacy of fairness) (Beni sevseydi..) Değişim yanılgısı (Yeteri kadar baskı yaparsam karşı taraf değişir) Kontrol yanılgısı (Dış ve omnipotan kontrol) Cennet ödülü yanılgısı (Ödül almak için hep doğruyu yapma çabası) .....meli ......malı Suçlama

Bilişsel Terapi ve Uygulamalarında Dikkat Edilecek Konular Bilişsel terapiler bir “ikna süreci” değildir. Bilişsel terapiler “akıllı düşünmeyi öğreten terapiler” değildir. Kabulün öğrenilmesi, İyi eğitim ve süpervizyon, Terapistlerin kendi şemalarının farkında olmaları.