Eğitim Psikolojisi Yrd. Doç. Dr. Cenk Akbıyık Güdülenme Eğitim Psikolojisi Yrd. Doç. Dr. Cenk Akbıyık
Güdü, bir eylemi başlatıp ona yön veren güçtür. Güdü, istekleri, ihtiyaçları, ilgileri ve dürtüleri kapsayan genel bir kavramdır.
Açlık gibi fizyolojik kökenli güdülere ise dürtü denmektedir.
Güdüler kaynağına göre içsel ve dışsal olarak ikiye ayrılmaktadır. Dışsal güdüler bireyin çevresinden gelen etkileri içerir. Örneğin istenen bir davranışı sergileyen çocuğun annesi tarafından övülmesi dışsal güdüdür. İçsel güdü ise bireyin kendinde var olan ihtiyaçlarına yöneliktir. Merak etme, gelişme isteği gibi güdüler içseldir.
Güdülenme öğrenmen gerekli ön şartlarından biridir. Yeterince güdülenmemiş bir öğrencinin öğrenmeye hazır olmadığı söylenebilir. İnsanlar genellikle merak ettikleri ve güdülenmiş oldukları konuları daha hızlı öğrenmektedir.
Güdülenme eksikliği kendini düşük akademik başarı olarak gösterir Güdülenme eksikliği kendini düşük akademik başarı olarak gösterir. Güdülenmemiş öğrenci düşük notlar almasına karşın bunu umursamaz. Çünkü kendini değerli bulma duygusunu korumak istemektedir.
İnsanlarda güdülenmeyi açıklamaya çalışan çeşitli bakış açıları geliştirilmiştir. Bunlar davranışçı, bilişsel ve sosyal bakış açılarıdır.
Davranışçı bakış açısına göre güdülenme dışsal uyarıcılarla ilişkilidir. Buna göre birey pekiştirilen davranışları tekrar ederek güdülenmiş olmaktadır.
Davranışçı bakış açısına göre öğretim sürecinde öğrenenlere çikolata gibi yiyeceklerin verilmesi, öğrenenin istedikleri müziği dinlemesine olanak sağlanması, öğretmenin övgü sözleri kullanması, öğrenenin yüksek not alması, arkadaşlarının öğrenenden yardım istemesi gibi uyarıcılar güdülenmeyi dışsal yollarla artırmaktadır.
Güdülenmeye bilişsel bakış açısı ise içsel ihtiyaçlara vurgu yapmaktadır. Bu anlayışa göre güdülenme başarılı olma, amaçlarını gerçekleştirme gibi içsel ihtiyaçlar doğrultusunda ortaya çıkmaktadır.
Notlarını etkilemediği halde bazı öğrencilerin ders dışı etkinliklere isteyerek katılmaları gibi öğrenci davranışları güdülenmenin bilişsel yorumuyla daha rahat açıklanabilmektedir.
Sosyal bakış açısı ise güdülenmede hem çevreden gelen uyarıcıların hem de kişisel özelliklerin etkili olduğunu ileri sürmektedir. Güdülenmeye sosyal bakış açısına göre bireyin çevresi, beklentileri, öz yeterlik algısı gibi değişkenler güdülenme üzerinde etkilidir.
Çalışmalar öğrenenlerin güdülenmesinin çeşitli değişkenlerle ilgili olduğunu göstermektedir. Bunların başlıcaları öz yeterlik algısı, beklentiler, uyarılmışlık hali, kaygı, ihtiyaçlar, inançlar ve amaçlardır.
Öğrenenin öz yeterlik algısı Öz yeterlik, bireyin, belli bir performansı göstermek için gerekli etkinlikleri organize edip, yerine getirme kapasitesi hakkında kendine ilişkin yargısı olarak tanımlanmaktadır. Öz yeterlik algısı ile güdülenme arasında etkileşim bulunmaktadır. Bireyin öz yeterlik algısı çeşitli faktörlere bağlı olmakla birlikte bu algı başarıyı tatmakla gelişmektedir. Öz yeterlik algısı yüksek olan öğrenenler öğrenme işine daha güdülenmiş olma eğilimindedir.
Öğretmen beklentileri Öğretmen beklentisinin bir ölçüde yüksek olması öğrenenin güdülenmesini olumlu yönde etkilemektedir.
Uyarılmışlık hali Genel uyarılmışlık hali bireyin verimli bir öğrenme sağlayabilmesi için hazır ve tetikte bulunmasıdır. Düşük uyarılma düzeyi verimli öğrenme için uygun değildir. Örneğin yatarak ya da televizyon izleyerek ders çalışma uyarılmış halinin düşük olduğunu diğer bir deyişle öğrenmeye yönelik güdülenmenin düşük olduğunu gösterebilir. Öğrenme açısından uyarılmışlık düzeyinin ne çok düşük ne de çok yüksek olması idealdir. Uyarılmışlık hali belli bir düzeyin üstüne çıktığında da öğrenme işinin verimi düşmektedir.
Kaygı Kaygı, kaynağı belirsiz korku olarak tanımlanabilir. Kaygı üzerinde yapılan çalışmalar belirli bir miktar kaygının güdülenmeyi artırdığını göstermektedir. Düşük kaygı bireyi çalışmaya yönlendirirken yüksek kaygı, bireyin zihnini meşgul ederek başarıyı olumsuz yönde etkilemektedir.
İhtiyaçlar Bilişsel bakış açısına göre güdülenme bireyin ihtiyaçlarıyla ilgilidir. Bireyin ihtiyaçlarıyla ilgili kayda değer bir çalışma Maslow tarafından gerçekleştirilmiştir. Maslow, “ihtiyaçlar hiyerarşisi” olarak bilinin taksonomisinde güdülenmenin temelinde ihtiyaçların olduğunu belirterek ihtiyaçları bir sıraya koymuştur. Bu hiyerarşide önce temel ihtiyaçlar karşılanmalı sonra üst basamaklardaki ihtiyaçlara yönelmelidir.
İnançlar İnanç, bir düşünceye olan bağlılıktır. İnançlar, bireyin güdülenmesini etkileyen önemli faktörlerdir. Küçük yaştaki çocukların kendilerine yönelik inançları olumlu iken bu durum ilerleyen yaşla birlikte düşer. Bununla birlikte öğretmenlerin düşünceleri öğrencilerin kendilerine yönelik inançlarını etkilemektedir.
Amaçlar Öğrenenlerin öğrenmeye yönelik amaçları onların güdülenmesini de etkilemektedir. Ancak öğrenciler bazen çok kolay bazense çok zor amaçlar belirleyerek etkili amaçlar belirleme konusunda başarısız olabilirler. Öğrenciler etkili amaç belirleme işinde yardıma ihtiyaç duyabilirler. Etkili bir amaç belirlenen sürede gerçekleştirebilmeli ve belirli bir işle ilgili olmalıdır. Örneğin “dönem sonuna kadar her gün okuldan sonra derslerde öğrendiklerimi tekrar edeceğim” gibi bir amacın gerçekleştirilme olasılığı “bundan sonra kafamı kaldırmadan ders çalışacağım” şeklindeki bir amaçtan daha fazladır.
Bu yollardan başlıcaları şöyle özetlenebilir: Öğretmenler öğrencilerinin güdülemek için çeşitli yollara başvurabilirler. Bu yollardan başlıcaları şöyle özetlenebilir: Derse başlarken öğrencilerin dikkatini çekecek etkinlikler yapma, Derslerde merak duygusunu uyandırmaya çalışma, Öğrencilerin bireysel farklılıklarını dikkate alma, Öğrencilerin ihtiyaçlarını dikkate alma, Öğrencilerle ilgilendiğini onlara hissettirme,
Tek tek her öğrencinin bazı zamanlarda da olsa başarabilecekleri öğrenme durumları tasarlayarak onların takdir edilme ihtiyaçlarını karşılama, Akademik başarısı düşük öğrencilere farklı görevler vererek onların başarı duygusunu tatmalarını sağlama, Öğrencilerin önüne zorlayıcı ancak ulaşılabilir hedefler koyma, Öğrencilere kendi öğrenmelerini yönlendirmeleri için fırsatlar sunma,
Öğrencilere uygun sorumluluklar verme, Öğrencilerin hedef belirlemelerine yardımcı olma, Dışsal güdülenmeden çok içsel güdülenmeye önem verme Öğrenciler arasında karşılaştırma yapmama, Öğrencilerin öz yeterlik algılarını yükseltmeye yönelik çalışmalar yapma.
Kaynaklar Selçuk, Z. (2014). Eğitim Psikolojisi. Nobel: Ankara Kaynaklar Selçuk, Z. (2014). Eğitim Psikolojisi. Nobel: Ankara. Selçuk, Z. ve Güner, N. (2000). Sınıf içi Rehberlik Uygulamaları. PegemA: Ankara.
Uygulama Öğrencilik yaşamınız boyunca öğretmenlerinizin sizleri güdülemek için yapmış olduğu uygulamaları düşününüz. Bu uygulamalarla ilgili anılarınızı yazınız.