İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKULTESİ

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKULTESİ
Advertisements

İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKULTESİ
İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKULTESİ
İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKULTESİ
FREUD VE PSİKOANALİTİK KURAM
1 Yeniden Sağlık ve Eğitim Derneği 2 Koç Üniversitesi
İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKULTESİ
İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKULTESİ
KİMLİK GELİŞİMİ VE KENDİNİ KABUL
İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKULTESİ
5. BÖLÜM KİŞİLİK GELİŞİMİ
ÇOCUKLARDA GELİŞİM VE ANA-BABA YAKLAŞIMLARI
DÖNEMLERE GÖRE GELİŞİM GÖREVLERİ
Kişilik Bozukluklarında Tedavi ve Sağaltım
Psikoanalitik Aile Terapisinin Hedefleri
PSİKOLOJİ VE PSİKİYATRİDE TEMEL KAVRAMLAR
BUGÜN Freud ve Erikson’un karşılaştırılması
Nesne İlişkileri Kuramı
9.Sınıf Psikoloji 4.Ünite Ruh Sağlığının Temelleri
PSİKOLOJİK DANIŞMA KURAMLARI
İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKULTESİ
PSİKOSEKSÜEL GELİŞİMİ
4.Ünite Ruh Sağlığının Temelleri PSİKOLOJİK DESTEK TÜRLERİ
Derya Gülterler Uzman Klinik Psikolog
İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKULTESİ
ÇANKAYA REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ
BÖLÜM 1. BÖLÜM 1 Biyolojik, Bilişsel ve Sosyo-Duygusal Süreçler B) Gelişimin Doğası Biyolojik, Bilişsel ve Sosyo-Duygusal Süreçler Gelişim Dönemleri.
Prof. Dr. Kurtman ERSANLI
Y.Doç.Dr. Ayhan URAL Abant İzzet Baysal Üniversitesi Bolu / TÜRKİYE
ERGENLİK DÖNEMİ SEMİNERİ
GELİŞİMSEL YAŞAM KRİZLERİNE MÜDAHALE SÜRECİ
ÇANKAYA REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ
ZORBALIK.
PSİKANALİTİK KURAM Sigmund FREUD.
ERGENLİK DÖNEMİNDE RİSKLER ve SORUNLAR
ERGENLİK ve PROBLEMLERİ
Bölüm 7 Yeme Bozuklukları
Bölüm 10 Riskli Davranışlar ve Duygusal Rahatsızlık
KİŞİLERARASI İLETİŞİMDE DİLİN KULLANIMI
ÇOCUK GELİŞİMİNE FARKLI BAKIŞ AÇILARI
KİŞİLİK,SOSYAL, DUYGUSAL VE AHLAKSAL DEĞİŞİM
BÖLÜM 10 ERKEN ÇOCUKLUKTA DUYGUSAL ve SOSYAL GELİŞİM.
Cinsel Uyum Sorunları Cinsel Kimlik; Bireyin kendi bedeni ve benliğini belli bir eşeylik içinde algılayışı, kabullenişidir. Cinsel Yönelim; Bireyde duygu,
BÖLÜM 7 AHLAKİ GELİŞİM, DEĞERLER ve DİN. BÖLÜM 7 AHLAKİ GELİŞİM, DEĞERLER ve DİN.
BÖLÜM 13 DEPRESYON VE İNTİHAR DAVRANIŞI. BÖLÜM 13 DEPRESYON VE İNTİHAR DAVRANIŞI.
ÇOCUK VE SUÇ.
Psikanaliz D.Hakan Delibaş.
BÖLÜM 2 NEREYE VARMAK ÜZEREYİZ: PROBLEM VE PROBLEMİN BÜYÜKLÜĞÜ.
ANTİSOSYAL KİŞİLİK BOZUKLUĞU
ANA BABA OKULU-II ÖZEL OĞUZ FEN BİLİMLERİ TEMEL LİSESİ.
PSiKOLOJiK TEORiLER.
KİŞİLİK GELİŞİMİ.
Yrd. Doç. DR. Tülay KUZLU AYYILDIZ ERGENLİK DÖNEMİ SAĞLIK SORUNLARI
ÜSTÜNLÜK ARAMA KURAMI - Adler Doğum Sırası En büyük çocuk; tacını yitirmiş kraldır. Yaşamının ilk yıllarında çevresinin ilgi merkezindeyken ve her.
ERGENLİK DÖNEMİ(12-18 YAŞ)
OYUN KURAMLARI Doç. Dr. Ender DURUALP.
Anne Baba Tutumları ve Çocuğun Kişilik Gelişimine Etkileri.
GELİŞİMSEL YAŞAM KRİZLERİNE MÜDAHALE SÜRECİ
İNSAN VE PSİKOLOJİ. Psikoloji Psikoloji “insan ve hayvan davranışlarını inceleyen bilim dalı”dır (Morris, 2002). Psikoloji üç alanda bireylere fayda sağlamaktadır.
GENÇLİK DÖNEMİ ÖZELLİKLERİ
Zeka Testleri.
KİŞİLİK GELİŞİMİ. KİŞİLİK Kişilik, bireyi diğer bireylerden ayırt eden, tutarlı olarak sergilenen, bireye özgü özellikler bütünüdür. Kişilik= Huy + Karakter.
SOSYAL UYUM GÜÇLÜĞÜ OLAN BİREYLER. Tanım ve Sınıflandırma Sosyal Uyum: Bireyin aynı anda çevresindeki değişiklikleri algılaması, yeniliklere uyum sağlaması,
KİŞİLİK GELİŞİMİ PSİKOANALİTİK KURAM.
Yrd. Doç. Dr. Aysel TOPAN.
NORMAL DIŞI DAVRANIŞLAR
Sağlık Bilimleri Fakültesi
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
ERKEN ÇOCUKLUK DÖNEMİ (3-6)
Sunum transkripti:

İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKULTESİ KRİMİNOLOJİ (II) SUÇ TEORİLERİ Prof. Dr. Adem Sözüer Dr. Tuba Topçuoğlu İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKULTESİ

Erken dönem biyolojik teoriler Temel kavramlar Temel önermeler Ampirik geçerlilik Suç önleme stratejisi Erken dönem biyolojik teoriler (Lombroso, Goring, Hooton) -Doğuştan suçlu -Atavizm -Biyolojik olarak aşağı seviyede olma -Suçlular doğuştan suçlu doğarlar. -Suçlular doğuştan kusurludur -Çok az araştırma mevcuttur -Hiç ampirik geçerliliği yoktur -Öjeni -Tecrit, kalıcı olarak toplumdan ayırma Modern biyososyal teoriler (Mednick, Ellis) -Genetik miras Yavaş nörolojik uyanma düzeyi Düşük IQ Biyokimyasal dengesizlikler Diğer biyolojik duyarlılıklar -Suç, genetik ya da biyolojik olarak oluşan kriminal duyarlılığın sosyal etkenlerle etkileşimi sonucunda meydana gelmektedir. - Ampirik geçerlilik zayıf -Doğum öncesi bakım -Genetik danışmanlık -Suça karşı genetik hassasiyeti etkisiz hale getirmek için sosyal programlar

PSİKOLOJİK TEORİLER Suç davranışını açıklayan psikoanalitik ve kişilik teorileri üzerinde duracağız. Psikoanalitik ve kişilik teorileri, kişinin (özellikle de erken çocukluktaki) deneyimlerinin ve çevresel etkenlerin suç davranışını tetikleyebileceğini kabul ederler; ancak suçluluğun en temel nedeni olarak anormal kişilik türleri/özellikleri veya duygusal uyumsuzluk görülmektedir.

PSİKOANALİTİK TEORİ Kate Friedlander (1947): Ona göre, suçun Klasik Freudçu psikoanalitik açıklaması kişinin erken çocukluk döneminden itibaren duygusal gelişimindeki anormallikler ve bozukluklar üzerine yoğunlaşır. İd: Kişinin toplum hayatına sosyal uyumu, adaptasyonu için kontrol edilmesi ve şekillendirilmesi gereken zihnin bilinçsiz kısmı. İnsanın irrasyonel, antisosyal ve içgüdüsel dürtülerinden oluşur. Ego: Zihnin bilinçli ve rasyonel bölümü Süperego: Vicdan ve zihnin ahlak öğreten bölümü İdin kontrol edilmesi ego ve süper egonun gelişimiyle sağlanır.

GELİŞİM AŞAMALARI 1. Oral dönem (0-18 ay): Temel haz emme davranışı 2. Anal dönem (1.5–3 yaş): Dışkılamanın kontrolü 3. Fallik (Oidipal) dönem (3–6 yaş): Kendi cinselliğinin keşfi, Oedipus ve Elektra Kompleksi 4. Gizil dönem (6–12 yaş): Cinsel hazdan uzaklaşma, Aynı cins ebeveynle özdeşleşme 5. Genital dönem (12– ): Cinsellikte yetişkinliğe geçiş

PSİKOANALİTİK TEORİ Bu gelişim aşamalarında meydana gelen her hangi bir anormal gelişme ya da bebeklik ve çocukluk aşamalarına takılıp kalma ergenlik döneminde antisosyal davranışa sebep olmaktadır. Psikoanalitik yaklaşımın en temel varsayımı: Suç davranışının kendisi önemsizdir; çünkü suç aslında id, ego ve süper ego arasındaki psişik çatışmanın bir belirtisidir. Bu çatışma şunlardan kaynaklanır: Anormal olgunlaşma veya içgüdülerin anormal kontrolü Anne veya baba ile erken dönemlerde zayıf bir ilişkiye sahip olmak Duygusal gelişim aşamalarından birine saplanıp kalmak Bastırılmış cinsellik ya da suçluluk duygusu

PSİKOANALİTİK TEORİNİN AMPİRİK GEÇERLİLİĞİ Psikoanalitik teorinin ampirik geçerliliğinin değerlendirilmesi çok zordur. Yapılan çalışmalar genel olarak tek tek vakalara ya da çoğunlukla ciddi suçlulardan oluşan küçük örneklemlere dayanmaktadır. Gerçekte bu teoriyi doğrudan test etmek mümkün olmayabilir; çünkü motivasyonlar bilinçaltının derinliklerinde saklanmıştır ve suçlu bile bunun farkında değildir. Kişinin bilinçaltında dürtü ve isteklerinin olduğu yönünde karar veren terapisttir. Bu bağlamda psikoanalitik yorumlar test edilemezler.

KİŞİLİK ÖZELLİKLERİ TEORİSİ KİŞİLİK TEORİLERİ KİŞİLİK ÖZELLİKLERİ TEORİSİ (Hathaway) PSİKOPAT KİŞİLİK TEORİSİ (Hare)

KİŞİLİK ÖZELLİKLERİ TEORİSİ Psikoanalitik teorilere kıyasla kişilik özellikleri teorisi ampirik olarak daha kesin ve titiz bir metodoloji ile test edilmektedir. En sık kullanılan teknik ise kişilik özelliklerini yazılı bir kişilik envanteri/testi ile ölçmek (örn: Minnesota Kişilik Envanteri, Kaliforniya Psikolojik Envanter). Kişilik özelliklerinin suç davranışı üzerine nedensel etkilerine dair araştırma bulguları tutarsız. Kişilik özelliklerinin ampirik geçerliliğinin değerlendirilmesinde yaşanan ciddi bir sorun kişilik özellikleri ve suç davranışının ampirik ölçümlerinin tekrar içermesidir.

PSİKOPAT KİŞİLİK TEORİSİ Robert Hare, suçlu davranışı açıklamakta psikopat kişiliğe vurgu yapmaktadır. Bu kişiliğin ölçülmesinde kullanılan 20 soruluk bir envanter hazırlamıştır (Psychopathology Checklist PCL-R). Psikopat suçlu: Tehlikeli bir şekilde uyumsuz bir kişiliğe sahip olan, insanlara bağlanamayan, bencil ve agresif, insanları kendi çıkarları için kullanan ve verdiği zarar için üzüntü ve pişmanlık hissetmeyen kişi. Psikopat kişilik, biyolojik ve sosyal etkenlerin etkileşimi ile oluşmaktadır.

PSİKOPAT KİŞİLİK TEORİSİ Bütün psikopatlar suçlu değildir; bütün suçlular da psikopat değildir. Fakat suçlu nüfus içerisinde ciddi oranda psikopat bulunmaktadır ve mükerrer suçluluk oranları diğer suçlulardan daha fazladır. Bu teorinin biraz ampirik desteği bulunmaktadır ve Hare’in psikopatlık testini kullanarak ölçülen psikopat kişiliğin birçok önemli sapma ve suç davranışı ölçümü ile ilişkili olduğu yönünde bulgular mevcut. Ancak kesin sonuca varamıyoruz çünkü açıklamaya çalıştığımız suç davranışına ilişkin sorular psikopatlığın ölçülmesinde kullanılmaktadır.

PSİKOANALİTİK YAKLAŞIM VE SUÇ ÖNLEME Psikoanalitik teoriye göre suçlular kendi davranışlarından rasyonel anlamda sorumlu olmayan hasta insanlar olarak ele alınırlar. Dolayısıyla da suçluların cezalandırılması etkili olmayacaktır. Suç davranışının altında yatan duygusal bozuklukların düzeltilmesi için suçlunun tedaviye ihtiyacı vardır. Psikoanalitik tedavi, kişiye özgü yoğun terapi seansları ile suç davranışının altındaki bastırılmış duygular su üstüne çıkarılmalıdır.

KİŞİLİK TEORİLERİ VE SUÇ ÖNLEME Aynı psikoanalitik yaklaşımda olduğu gibi kişilik teorilerinde de suç davranışı gerçekte bu davranışın altında yatan duygusal ya da kişilik sorunlarının bir belirtisi olarak el alınır. Kişiye özgü tedavi ve tercihen de yoğun bireysel danışmanlık ve terapi seansları ile kişinin psikolojik sorunları çözülüp suç davranışı üzerinde etki yaratılabilir. Ceza adalet sistemi içerisinde psikolojik tedavi yoğun olarak uygulanmaktadır ancak suçluluğun tedavisinde ve önlenmesindeki etkinliği kesin değil.

PSİKOPAT KİŞİLİK VE SUÇ ÖNLEME Her ne kadar psikopat olarak tanı koyulan suçlular için psikolojik danışmanlık önerilse de Hare psikopatların bireysel ya da grup terapileri ile rehabilitasyonuna ilişkin çok karamsar düşünmektedir. Ona göre, terapi bu insanlar üzerinde etkili olmadığı gibi olumsuz sonuçlar da doğurabilir. Dolayısıyla da bu türde insanları tedavi etmek yerine insanların kendilerini bu tür kişilerden korumaları gerektiğini vurgulamıştır.

ÖRNEK UYGULAMALAR Wayne İlçe Kliniği’nin yürüttüğü çalışmalar Bu alandaki ilk sistematik çalışmalardan biridir. Çocuk mahkemeleri tarafından değişime en açık olarak görülen suçlu çocukların tedavisinde bireysel yoğun psikoterapiler gerçekleştirilmiştir. Sonuç: Bu seanslar beklenen etkiyi yaratmamıştır. Kliniğin faaliyette olduğu 1920lerden 1940lara kadar suçluluk oranları değişmediği gibi mükerrer suçluluk da azalmadı.

ÖRNEK UYGULAMALAR Cambridge-Somerville Gençlik Çalışması En iyi bilinen, en geniş kapsamlı ve sonuç etkinliği en çok değerlendirilen çocuk suçluluğunu önleme projesi. New Jersey’de 1937-45 yılları arasında 650 ergen erkek çocuk üzerinde yürütülen bir çalışma. Çocukların yarısı öğretmenleri ve polis tarafından «suça eğilimli» olarak belirlendi; diğer yarısı ise suç eğilimi olmayan ortalama çocuklardan belirlendi.

ÖRNEK UYGULAMALAR Cambridge-Somerville Gençlik Çalışması Çocukların yarısı deney grubuna, diğer yarısı da kontrol grubuna yerleştirildi. Deney grubundakiler, kişilik, duygusal ya da zihinsel problemlerini çözebilmek için sosyal hizmetlilerden yoğun danışmanlık hizmeti gördüler. Kontrol grubundakiler ise hiçbir danışmanlık hizmeti görmediler. Sonuç: İstenen sonuçlara ulaşılamamıştır. Deney grubundaki çocukların çocuk suçluluk oranı daha yüksekti; yetişkinlikte mükerrer suçluluk oranları da daha fazlaydı.

Psikanalitik teoriler Temel kavramlar Temel önermeler Ampirik geçerlilik Suç önleme stratejisi Psikanalitik teoriler -İd, ego, süperego anormallikleri -Psikiyatrik rahatsızlık -Suç, irrasyonel ve bilinçsiz saiklerin, dürtülerin ve psikiyatrik rahatsızlığın bir belirtisidir sadece. Çok az doğrudan araştırılmıştır. Ampirik geçerlilik çok zayıf -Yoğun, bireysel psikoterapi Personality trait teorileri -Antisosyal veya uyumsuz kişilik özellikleri -Suç, kişinin kişilik özelliklerinden kaynaklanır. -Ampirik geçerlilik zayıf-orta arası -Bireysel ya da grup şeklinde psikolojik danışmanlık Psikopat kişilik teorisi -Psikopatlık -Sosyopatlık -Yüzeysellik, bencillik ve vicdan yoksunluğundan oluşan kişilik sendromu -Psikopatlar ciddi ve sürekli suç davranışında bulunma konusunda çok büyük risk taşırlar. -Ampirik geçerlilik zayıf. -Tedavi ya da erken müdahale ile psikopatları değiştirme ihtimali çok düşüktür.