BEŞİNCİ SÖZ.

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
ÇEVREMİZDEKİ CANLILAR
Advertisements

“Bu aydan azami istifade edecek olanlar ona teveccüh edenler olacaklardır.”***
PATRONU ONDAN MEMNUN.
Bunu okursanız iyi olur
İNSANI HAM MADDE OLARAK ELE ALMAK
BERAT GECESİ Hazırlayan:Ertan
MARMARA EĞİTİM
DÖRDÜNCÜ SÖZ.
Diyelim başınıza istemediğiniz bir olay geldi. Yıkık, perişansınız.
Sabır Örneği: Hz. Eyüp Hz. Eyüp denince akla hemen sabır gelir. Eyüp a.s. çok zengin idi. Sayısız malı-mülkü, birçok oğlu kızı bulunuyordu. Bu zenginliği.
Sabır Örneği: Hz. Eyüp Hz. Eyüp denince akla hemen sabır gelir. Eyüp a.s. çok zengin idi. Sayısız malı-mülkü, bir çok oğlu kızı bulunuyordu. Bu zenginliği.
Canlılar.
İLMİHAL Bir müslümanın dinini en güzel şekilde yaşaması için öğrenmesi.
Hz.muhammed’in ahlakı.
ERKEĞİN HANIMI ÜSTÜNDEKİ HAKLARI
Baki'ye dostları sorar; "kaç çeşit dost vardır. " diye
- Hz. Muhammed Çalışmayı Severdi
Recep ayının 27. gecesi Mîrâc Gecesi’dir. Mîrâc, merdiven demektir. Resûlullahın göklere çıkarıldığı, bilinmeyen yerlere götürüldüğü gecedir. İslâm âlimleri.
RAHMAN'IN HAS KULLARINDAN
ÇAYIROVA İNSANA HİZMET DERNEĞİ
Hikmet SIRMA.
Birinci Söz By Hamra.
BİSMİLLAH HER HAYRIN BAŞIDIR
Bediüzzaman Said Nursi’den Altın Sözler
HAZIRLAYAN:BURAK KAAN AKHAVUZ 5/C 477 BAHAR COLLEGE
GÜNLÜK NAMAZLAR (5 VAKİT NAMAZ)
DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ ÖĞRETMENLİĞİ
bizden asaf’dan İG sesi açınız tıklayarak geçiniz.
İlköğretim DKAB Dersi 4. Sınıf 5. Ünite Sunusu
İSLAM ESASLARI (İSLAMIN ŞARTLARI)
Antika iskemleler.
Ömer Hayyam Rubailer BÖLÜM-2
Dünya hayatı doğumla başlar ölümle sona erer.
HAC İBADETİ.
KAZA VE KADERE İMAN.
İsterseniz bir kere de öğretmeninizden dinleyin, olmaz mı?
ŞEYTAN.
İLAHİ GÖREVLER.
Sesli izleyin Geçişler için tıklayın Olmasa da olur dedi ğ imiz insanlarla doludur hayatımız; tanı ş tı ğ ımız, selamla ş tı ğ ımız; klasik cümlelerle.
"Biz onu (Kur'an'ı) Kadir gecesinde indirdik
SLAYTI MUTLAKA SESLİ İZLEYİNİZ…
HABİB BABA HAZIRLAYAN: ELİF ÖZDEMİR
- Dünyanın mahiyeti - Ruh-i insanînin mahiyeti - Dinin mahiyeti
DEĞERLER EĞİTİMİ MART HAKSIZ KAZANÇTAN UZAK DURMAK.
SAMİMİYET.
Sevgili Peygamberimiz
MERHAMET …sevgidir..
MERHAMET …sevgidir..
HAC İBADETİ.
 İNSAN KİMDİR ???? Bir fabrika düşünelim çok sipariş almış ürün yetiştirmesi gerekiyor.
Şeytan bu slayta Çok kızacak
AĞUSTOS BÖCEĞİ İLE KARINCA
Ömer AKDEMİR Teknik Öğretmen Çukurova İlim VAKFI
Şeytanın kötülüğünden korunma konusunda Kur'an'ın öğütleri
Toplumun Çekirdeği ve Ülkenin Temel Taşı Olan, ‘’AİLE ‘’ Ömer AKDEMİR Teknik Öğretmen Çukurova İlim VAKFI.
GERÇEK TEŞEKKÜRÜ EDEBİLİYORMUYUZ
4. Kendimize Karşı Sorumluluklarımız :
SÛRELER : CÛZ : 29 Mülk Sûresi (1 – 30)
TÜRKİYE.
İBADET VE NAMAZ EY İNSANLAR! İBADET EDİN. (BAKARA SURESİ, 21)
ZAMANIMIZDAKİ İKİ DEHŞETLİ HÂL
MELEKLERE İMAN.
DÜNYA – AHİRET DENGESİ "Dünya, âhiretin tarlasıdır."
Helal ve Haram.
AHİRET GÜNÜNE (HAŞRE) İMAN
Öldükten sonra tekrar dirilme ve Âhiret hayatı niçin vardır?
MANA-YI HARFİ NEDİR?.
Bugün neler öğreneceğiz?
ALLAH’IN KULLARINI KONTROL ve DENETİMİ
Sunum transkripti:

BEŞİNCİ SÖZ

Namaz kılmak ve büyük günahları işlememek, ne derece hakikî bir vazife-i insânîyye ve ne kadar fıtrî, münâsib bir netice-i hilkat-ı beşeriyye olduğunu görmek istersen; şu temsilî hikâyeciğe bak, dinle:

Seferberlikte, bir taburda, biri muallem, vazifeperver; diğeri acemi, nefisperver iki asker beraber bulunuyordu.

Vazifeperver nefer, tâlime ve cihâda dikkat eder, erzak ve tâyinâtını hiç düşünmezdi.

Çünki anlamış ki; onu beslemek ve cihâzâtını vermek, hasta olsa tedâvi etmek, hattâ indelhâce lokmayı ağzına koymaya kadar devletin vazifesidir.

Ve onun asıl vazifesi, tâlim ve cihaddır.

Fakat, bâzı erzak ve cihazat işlerinde işler.

Kazan kaynatır, karavanayı yıkar, getirir.

Devletin angaryasını çekiyorum, der. Ona sorulsa: - Ne yapıyorsun? Devletin angaryasını çekiyorum, der. Demiyor: Nafakam için çalışıyorum.

Diğer şikemperver ve acemi nefer ise, tâlime ve harbe dikkat etmezdi.

“O, devlet işidir. Bana ne.” derdi.

Dâim nafakasını düşünüp onun peşine dolaşır, taburu terkeder, çarşıya gider, alış-veriş ederdi.

Bir gün, muallem arkadaşı ona dedi:

Birader, asıl vazifen, tâlim ve muharebedir. Sen, onun için buraya getirilmişsin.

Pâdişaha itimad et. O, seni aç bırakmaz. O, Onun vazifesidir.

Hem sen, âciz ve fakirsin; her yerde kendini beslettiremezsin.

Hem, mücahede ve seferberlik zamanıdır. Hem, sana âsidir der, ceza verirler.

Evet, iki vazife, peşimizde görünüyor. Biri, pâdişahın vazifesidir: Bazan biz Onun angaryasını çekeriz ki, bizi beslemektir.

Diğeri, bizim vazifemizdir: Pâdişah bize teshîlat ile yardım eder ki, tâlim ve harbdir.

Acaba o serseri nefer, o mücâhid mualleme kulak vermezse, ne kadar tehlikede kalır anlarsın!

İşte ey tenbel nefsim!

O dalgalı meydan-ı harb, bu dağdağalı dünya hayatıdır.

O taburlara taksim edilen ordu ise, cem'iyyet-i beşeriyyedir.

Ve o tabur ise, şu asrın Cemâat-ı İslâmiyyesidir.

O iki nefer ise, biri: Feraiz-i dîniyyesini bilen ve işleyen ve kebâiri terk ve günahları işlememek için nefis ve şeytanla mücahede eden müttaki müslümandır.

Diğeri: Rezzak-ı Hakikî'yi ittiham etmek derecesinde derd-i maişete dalıp, feraizi terk ve maişet yolunda rastgelen günahları işleyen fâsık-ı hâsirdir.

Ve o tâlim ve tâlimat ise, (başta namaz) ibâdettir.

Ve o harb ise; nefis ve heva, cin ve ins şeytanlarına karşı mücahede edip günahlardan ve ahlâk-ı rezîleden kalb ve ruhunu helâket-i ebediyyeden kurtarmaktır.

Ve o iki vazife ise, birisi: Hayâtı verip beslemektir. Diğeri: Hayâtı verene ve besleyene perestiş edip yalvarmaktır. Ona tevekkül edip emniyet etmektir.

Evet, en parlak bir mu'cize-i san'at-ı Samedâniyye ve bir hârika-i hikmet-i Rabbaniyye olan hayatı kim vermiş, yapmış ise; rızıkla o hayatı besleyen ve idame eden de odur.

Ondan başka olmaz... Delil mi istersin? En zaîf, en aptal hayvan; en iyi beslenir (Meyve kurtları ve balıklar gibi). En âciz, en nâzik mahlûk; en iyi rızkı o yer (Çocuklar ve yavrular gibi).

Evet vasıta-ı rızk-ı helâl, iktidar ve ihtiyar ile olmadığını; belki, acz ve zaaf ile olduğunu anlamak için balıklar ile tilkileri, yavrular ile canavarları, ağaçlar ile hayvanları muvâzene etmek kâfidir.

Demek derd-i maişet için namazını terkeden, o nefere benzer ki: Tâlimi ve siperini bırakıp, çarşıda dilencilik eder.

Fakat namazını kıldıktan sonra Cenâb-ı Rezzak-ı Kerîm'in matbaha-i rahmetinden tâyinâtını aramak, başkalara bâr olmamak için bizzât gitmek; güzeldir, mertliktir.. O dahi bir ibâdettir.

Hem insân ibâdet için halk olunduğunu, fıtratı ve cihazât-ı mânevîyyesi gösteriyor.

Zira hayat-ı dünyeviyyesine lâzım olan amel ve iktidar cihetinde en edna bir serçe kuşuna yetişmez..

Fakat hayat-ı mânevîyye ve uhreviyyesine lâzım olan ilim ve iftikar ile tazarru ve ibâdet cihetinde hayvanâtın sultanı ve kumandanı hükmündedir.

Demek ey nefsim! Eğer hayat-ı dünyeviyyeyi gaye-i maksad yapsan ve ona daim çalışsan, en edna bir serçe kuşunun bir neferi hükmünde olursun.

Eğer hayat-ı uhreviyyeyi gaye-i maksad yapsan ve şu hayatı dahi ona vesile ve mezraa etsen ve ona göre çalışsan; o vakit hayvanâtın büyük bir kumandanı hükmünde ve şu dünyada Cenâb-ı Hakk'ın nazlı ve niyazdar bir abdi, mükerrem ve muhterem bir misafiri olursun.

İşte sana iki yol, istediğini intihab edebilirsin.. Hidâyet ve tevfikı Erhamürrâhimîn'den iste...