TÜRK – İSLAM DÜŞÜNÜRLERİ

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
Matematikçi,astronot , filozof ve şair olarak bilinen ÖMER HAYYAM Tarihçilerin verdiği bilgiye göre 1048 yılında Nişabur(İran) kentinde doğdu. (Doğum.
Advertisements

PARABOLLAR EŞİTSİZLİKLER
? 1, 1, 2, 3, 5, 8, 13, 21, 34, 55, … ? ? ?.
ORTAÇAĞ İSLAM DÜNYASINda Bilim
ÜÇGENLERİN TARİHÇESİ.
Yaşadığı çağa damgasını vurup
TÜRK – İSLAM BİLGİNLERİ
BANU MUSA (Musa’nın Oğulları) ( )
TÜRK – İSLAM BİLGİNLERİ
Büyük düşünürler HZ.MEVLANA YUNUS EMRE İBNİ SİNA PİRİ REİS İÇİNDEKİLER.
FARABİ FARABi ( ) Türk-islam düşünürü... İslam disiplini içinde yetişmiş Türk düşünürlerinin en büyüğüdür.
İLK TÜRK-İSLÂM DEVLETLERİ DÖNEMİNDE YETİŞEN BAŞLICA BİLİM ADAMLARI
SELÇUKLULAR ( ) ANADOLU SELÇUKLULARI ( ) EĞİTİM.
OrhunOrhun ve Yenisey (Yeniçay) anıtlarından önceki devirleri bilmiyoruz, bu anıtlardan o çağlarda Türk Dilinin oldukça gelişmiş, olgun bir durum almış.
Romalılarda Bilim Antik Roma, MÖ 9. yüzyılda İtalya Yarımadası'nda kurulan Roma şehir devletindendoğarak tüm Akdeniz'i çevreleyen ve bir imparatorluk haline.
İSLAM MEDENİYETİNDE TIP
AHMET YESEVİ ve DİVAN-I HİKMET
-TÜRK BİLİM İNSANLARI-
Uluğ Bey( ).
Abbasiler Dönemi.
Yaratıcı Düşüncelerimizi Ortaya ÇIKARALIM
Karahanlılar’da Eğitim Kurumları Ve Özellikleri
İBNİ SİNA . Doğum:Ağustos 980 Afşana Köyü, Buhara, Samanî Devleti(bugün Özbekistan) Ölüm :21 Haziran 1037 Hamedan, İran.
SİYASİ ALANDA YAPILAN İNKİLAPLAR
OSMANLIDA DEVLETİNDE BİLİM VE BİLİM ADAMLARI
HAZIRLAYAN: FATMA ŞENGÜL MAKAS NO: MATERYAL TASARIM ÖDEVİ PEDAGOJİK FORMASYON 2014 YAZ DÖNEMİ.
Nedim’in Hayatı.
Ünlü Türk Matematikçilerden Bazıları
Türklerin İslam Medeniyetine Katkıları
İbn-i Sina Matematik Proje Ödevi Hazırlayanın ; Adı:Handenur
Mevlana Celaleddin-i Rumi
Türklerin Bilime Katkıları
Türkler Arasında İslam’ ın Yayılmasında Etkili Olan Bazı Şahsiyetler
HÜSEYİN CAHİT YALÇIN ( )
FATİH SULTAN MEHMET Tarihte idari yönü yanında ilmî yönü
FERGÂNİ Ebu el-Abbas Ahmed bin Muhammed bin Kesir el-Ferganidir.
BUGÜNKÜ TÜRKÇE ADLARIYLA ESERLERİ
TÜRK İSLAM DEVLETLERİ ÖSS- YGS SORULARI.
İSLAM MATEMATİĞİ.
Bu kavramlardan oluşan bir paragraf
GEZİ YAZISI GEZİ YAZISI.
Abbasi Tarihi Berat Köse.
NAMIK KEMAL.
Uluğ Bey
TÜRK LİRASININ ARKA YÜZÜNDEKİ İSİMLER. 5 TL Ord. Prof. Dr. Aydın Sayılı.
Geçmişte yaşamış birçok ünlünün aksine Ömer Hayyam’ın doğum tarihi günü gününe bilinmektedir.Bunun sebebi ise Ömer Hayyam’ın birçok konuda olduğu gibi.
İ BN- İ S İ NA Ömer D İ NÇ.  Hekim, yazar, filozof ve bilim adamıdır.  Buhara yakınlarındaki Afşana köyünde (Özbekistan) Hicri 370 (M.S 980) yılında.
YAPANLAR:) RAVZA ÇAYIR İREM SARAN MELİKE KÖSE
Batı’yı Aydınlatan İslam Düşünürü
Koray Torun 6 / F 429 İyi seyirler 
Türk-İslam Bilim Adamlarının Astronomiye Katkıları
YUNUS EMRE MATÜRİDİ.
TÜRK – İSLAM BİLGİNLERİ
TÜRKLERİN BİLİME KATKILARI
GİZEM KÖSE AYSİMA AŞIK AYŞE UZUN
Türklerin Bilime Katkıları
ADI : EFEKAN TALHA SOYADI : CAN SINIFI : 7/E NO : 624.
 Ünlü bir co ğ rafya, matematik ve astronomi bilim adamı olan harezminin hayatını kısaca özetleyelim. 9.yy.da ya ş ayan harezmi 780 yılında do ğ mu ş.
ESERLERİ Âsâr-ül-Bakiyye Tahkîku mâ lil-Hind El-Kânûn-ül-Mes’ûdî Taksîm-ül-ekâlîm Beyruni olarak da anılır. Türk-İslam dünyasının yetiştirdiği büyük.
EL-HAREZMİ. Hayatı  Ebu Abdullah Muhammed bin El-Harezmi 780 yılında Özbekistan'ın Harezm vilayetinde dünyaya gelmiştir. Horasan bölgesinde bulunan Harezm'de.
ÜTOPYALAR Ahmet Taşer 11-A Ütopya Ne Demektir ? Ütopya, aslında olmayan, tasarlanmış olan ideal toplum ve devlet şekli anlamı taşır. Ütopyalar,
ABBÂSÎLERE BAĞLI DEVLETLER
HAZIRLAYAN : EDANUR BİZAN. Ali Kuşçu'nun Hayatı Ali Kuşçu asıl adı Ali Bin Muhammed (d. 1403, Semerkant – ö. 16 Aralık 1474, İstanbul), Türk. gökbilimci,
Katip Çelebi’nin Hayatı Şubat 1609'da İstanbul'da doğmuştur, 6 Ekim 1657'de İstanbul’da ölmüştür. Asıl adı Mustafa'dır. Doğu'da Hacı Halife, Batı'da.
İbn-i Sina'nın tam adı Ebu Ali el-Hüseyin ibni Abdullah ibn-i Sina el-Belhi'dir. Samanoğulları sarayı maliye kâtiplerinden ve saygın bir bilim adamı Abdullah.
 Farabi, yılları arasında yaşamış bir alimdir. Matematik, botanik, tıp, musiki, felsefe ve mantık alanında eserler yazmış olan bir alimdir. Asıl.
ÜNLÜ MATEMATİKÇİLER HAZIRLAYAN:EFE ERKESKİN SINIF:6/A.
GAZNELİLER ( ).
MATEMATİĞİN TARİHSEL GELİŞİMİ
Sunum transkripti:

TÜRK – İSLAM DÜŞÜNÜRLERİ BEGÜM AYTAŞ NAZAR 7/A 622

BAZI TÜRK-İSLAM DÜŞÜNÜRLERİ FARABİ ALİ KUŞÇU İBNİ-SİNA HAREZMİ BİRUNİ

FARABİ FARABİ, 870 yılında Türkistan'da Siderya (Seyhun) nehri ile Aris'in birleştiği yerde kurulmuş eski bir yerleşim merkezi olan Farab'da (Otrar'da) doğdu. Babası, Mehmed adında bir kale komutanı idi. Hayatı hakkında sağlam ve ayrıntılı bilgi pek yoktur. Zaten filozof, bilgin ve sanatkâr olarak, yaşadığı yıllarda bugün tanındığı kadar tanınmamıştı.                                                               

Ebu Nasri Farabi-i Türki, Hakim Farabi gibi isimlerle de anılır Ebu Nasri Farabi-i Türki, Hakim Farabi gibi isimlerle de anılır. Asıl adı Ebu Nasr Muhammed bin Muhammed bin Turhan bin Uzlug'dır. Batı kaynaklarında adı ''Alpharbius ya da Alphartabi'' olarak geçer . Hakkında bilgi veren kaynaklar kendisinden 150-200 yıl sonra yazıldığı için, güvenilir olmaktan uzaktır. Efsanelerle süslenerek anlatılan bır ilim ve sanat adamıdır . Türkçe' den başka Farsça ve Arapça'yı hristiyan hocalardan ilim dili olan Latince ve eski Yunanca'yı öğrendi.

Çağının ünlü bilginlerinden Ebu Bişr bin Yunus'tan Mantık, Ebu Bekr Ibn el Sarrac'dan dilbilgisi dersleri aldı. Bundan sonra Harran Üniversitesi'ne giderek felsefe çalışmaları yaptı ve burada Yuhna bin Haylan‘ dan Mantık bilgisini ilerletti. Aristo üzerindeki çalışmalarını burada yaptı.

Filozof ve ilim adamlarının eserlerinin Arabça'ya çevrilerek öğrenilmesi Farabi ile başlamıştır denebilir.Önce Abbasiler , sonra Endülüs medeniyeti içinde yetişen islâm bilginleri bunları Batı'ya tanıtmıştır .Orta çağ Avrupası bu filozofu Arab dilinden, özellikle Kurtuba'lı ibn-i Rüşd' den öğrendi. Batılı bilginler Ibn-i Rüşd'ü öğrenmek isterken Farabi'yi okumak zorunda kaldılar. 

Farabi‘ nin eserlerinin yüzyıllarca Avrupa'da tanınmasının nedeni budur.Bütün Orta çağ boyunca Avrupa'da böylesine tanınan, hattâ XX. yüzyılda bile hakkında araştırmalar yapılan, eserleri yayınlanan Farabi, 950 yılında Şam'da öldü ve Babüssagir'e gömüldü. Cenaze namazını Emir Seyfüddevle'nin kıldırdığını çeşitli kaynaklar belirtiyor .Farabi'yi bir kaç yönden incelemek gerekir.

El-Medinetü’l Fazıla: Farabi’nin Bağdat’ta iken telifine başladığı, Şam’da tamamladığı ve Mısır’da gözden geçirerek tekrar düzelttiği bu eser onun felsefi görüşünü ana hatlarıyla ortaya koyan en olgun eseri sayılmaktadır. Günümüze kadar 15’ten fazla baskısı yapılan bu eseri Nafiz Danışman ve Ahmed Arslan Türkçe’ye çevirmiştir.

FARABİ’NİN ESERLERİ İhsanü’l ‘Ulum: Farabi’nin en başarılı olduğu alanlardan İlimlerin Tasnifi’ne dair yayımladığı eseridir.  Latince, İbranice, Almanca, Fransızca, İngilizce, İspanyolca gibi dillere çevirisi yapılan bu eseri Türkçe’ye Ahmet Ateş İlimlerin Sayımı adı ile tercüme etmiştir. Tahsilü’s-Saade: Bu eser ise Farabi’nin içtimai, siyasi ve ahlaki problemleri bir arada işlediği eseridir. Eser Hilmi Ziya Ülken ve Kıvamüdin Burslan tarafından Türkçe’ye çevrilmiştir.  Buna ek olarak Hüseyin Atay “Mutluluğu Kazanma” başlığıyla tercüme ederek Farabi’nin Üç Eseri adlı kitabında bir bölüm olarak yayımlamıştır.

. Felsefetü Aristotalis: Aristo’nun ahlak ve siyaset dışındaki eserlerinin bir kritiği şeklindeki bu eser yine Hüseyin Atay tarafından Türkçe’ye çevrilerek Farabi’nin Üç Eseri içinde yayımlanmıştır. Fusulü’l-Medeni: Farabi’nin başta siyaset ve ahlak olmak üzere çeşitli meselelere dair görüşlerinin kısa fasıllar halinde ifadesinden ibaret olan bu eseri Hanifi Özcan, Türkçe’ye çevirmiştir. El-Musika’l-Kebir: Farabi’nin musikiye dair yazdığı bu eseri iki bölümden oluşmaktadır. Bazı yazarlar Farabi’nin aynı isimli başka bir eserinin daha olduğunu belirtmektedirler

EL-HAREZMİ Cebir alanında ilk eser yazan Müslüman Türk bilginidir 780 yılında Harezm’de doğdu. Daha sonra ilim öğrenmek amacıyla, kendi döneminin ilim merkezi olan Bağdat’a gitti. Abbasi Halifesi Me’mun, Bağdat’ta kurduğu kütüphanenin (Darülhikme) idaresini kendisine verince, matematik ve astronomi kaynaklarını uzun süre inceleme imkanı bulmuştur.

Bağdat’taki bilimler akademisi Darülhikme’de görev alan Harezmî, matematik, astronomi ve coğrafya alanında değerli çalışmalar yaptı. Harezmî, ilk defa, birinci ve ikinci dereceden denklemleri analitik metotla; bir bilinmeyenli denklemleri de cebirsel ve geometrik metotlarla çözmenin kural ve yöntemlerini tespit etti. Matematikte ilk kez sıfır rakamını kullanan Harezmî, cebir bilimini metodik ve sistematik olarak ortaya koydu. Kendisinden önceki cebire ait konuları, yine ilk kez ‘cebir’ adı altında sistemleştirdi.

Harezmî, matematik, astronomi ve coğrafya alanında çok sayıda eser yazdı. Yeryüzünün çapına ait hesaplarını Kitâbu Sûreti’l-Arz adlı kitabında topladı. Bu eserde, Nil Nehri’nin kaynağını açıklayan Harezmî, Batlamyus’un astronomik cetvellerini de düzeltti.

Harezmî, matematik, astronomi ve coğrafya alanında çok sayıda eser yazdı. Yeryüzünün çapına ait hesaplarını Kitâbu Sûreti’l-Arz adlı kitabında topladı. Bu eserde, Nil Nehri’nin kaynağını açıklayan Harezmî, Batlamyus’un astronomik cetvellerini de düzeltti.

Güneş ve ay tutulmasına dair incelemelerini topladığı Zîcü’l-Harezmî adlı eserinde ise, astronomi için gerekli trigonometri bilgi ve cetvellerini verdi. Harezmî, 850 yılında Bağdat’ta vefat etti.

HAREZMİ ASTRONOMİ İLE İLGİLİ ESERLERİ Ziyc'ul Harezmi MATEMATİK İLE İLGİLİ ESERLERİ El- Kitab'ul Muhtasar fi'l Hesab'il Cebri ve'l Mukabele Kitab al-Muhtasar fil Hisab el-Hind El-Mesahat   ASTRONOMİ İLE İLGİLİ ESERLERİ Ziyc'ul Harezmi Kitab al-Amal bi'l Usturlab Kitab'ul Ruhname

COĞRAFYA İLE İLGİLİ ESERLERİ TARİH İLE İLGİLİ ESERLERİ Kitab surat al-arz TARİH İLE İLGİLİ ESERLERİ Kitab'ul Tarih

BİRUNİ 4 Eylül 973'te Harezm'de doğdu. Harezm Afriğî hükümdarları sülalesinden olan matematikçi ve astronom Ebu Nasr Mansur’un korumasında küçük yaşta Kas'taki (Ket) Harezm sarayına girdi.

Birûni, Harezm sarayında astronomi ve matematik öğrendi Birûni, Harezm sarayında astronomi ve matematik öğrendi. Başkenti Gürgenç olan Memunîlerin hükümdarı Ebu Abbas Memun'un 995 yılında Kas kenti üzerine yürüyerek Sultan Ebu Abdullah Muhammed'i öldürüp Harzemşah ünvanını alması üzerine Birûni, Tahran yakınlarındaki Rey kentine sığındı. Bir süre sonra da Hazar Denizi'nin güneyindeki Cürcan kentine yerleşti. Bu dönemde Birûni, Ziyarî hükümdarı Kâbus bin Vaşmgîr’in sarayına girdi. Bir tür tarih yapıtı olan El-Asaru'l-Bakiye ani'l-Kuruni'l-Haliye'yi (Telaffuz: Ketāb al-āṯār al-bāqīa ‘an al-qorūn al-ḵālīa; Türkçe: Geride Kalan Yüzyıllar) orada yazarak sultana sundu

. Memun'dan sonra Harezm sultanı olan oğlu Ali bin Memun tarafından 1009 yılında Gürgenç'e çağrılan Birûni, sarayda İbn Sina, İbn Miskeveyh, Ebu Nasr Mansur gibi bilginlerle birlikte çalıştı. Ali bin Memun'un ölümü üzerine başa geçen kardeşi II. Memun, bilginlere önem veriyordu. 1017 yılında Türk hükümdar Gazneli Mahmut'un Gürgenç'i alarak Memunî Hanedanlığı'na son vermesiyle beraber Birûni, Gazne'ye götürülerek Gazneli

Mahmut ile çalışmaya başladı Mahmut ile çalışmaya başladı. Bunu izleyen on yıl içinde astronomi ve matematik çalışmalarının doruğuna erişti. Bu tutsaklığı sırasında, anayurtlarından sürülmüş ve tutsak olan Hintli bilginlerle tanıştı. Birçok dilde ilmi çeviriler yaptı. Gazneli sarayında büyük saygı gören Birûni, hayatının sonuna kadar Gazne sarayında kaldı. Yine Gazneli Mahmut'un oğlu Sultan Mesut ve torunu Sultan Mevdud döneminde değer gördü. Son yıllarını Gazne'de geçirdi ve burada 1048 yılında öldü.

BİRUNİ’NİN ESERLERİ 1. EI-Asâr'il-Bâkiye an'il-Kurûni'I-Hâli-ye: (Boş geçen asırlardan kalan eser-ler.) 2. EI-Kanûn'ül-Mes'ûdî; En büyük ese-ridir. Astronomiden coğrafyaya kadarbirçok konuda yenilik, keşif ve buluşları içine alır. yazmış 3. Kitab'üt-Tahkîk Mâ li'I-Hind: HindTarihi, dini, ilmi ve coğrafyası hakkın=da geniş bilgi verir. 4. Tahdîd'ü Nihâyeti'l-Emâkin li Tas-hîh-i Mesâfet'il-Mesâkin: Meskenler ara-sındaki mesafeyi düzeltmek için mekân-ların sonunu sınırlama. Bu eseriyle Bîrû-nî, yepyeni bir ilim dalı olan Jeodezi'nintemelini atmış, ilk harcını koymuştu.

5. Kitabü'I-Cemâhir fî Ma'rifet-i Cevâ-hir: Cevherlerin bilinmesine dair kitap. 6. Kitabü't-Tefhim fî Evâili Sıbaâti't-Tencim: Yıldızlar İlmine Giriş. 7: Kitâbü's-Saydele fî Tıp: EczacılıkKitabı. İlaçların, şifalı otların adlarınıaltı dildeki karşılıklarıyla

ALİ KUŞÇU Ali Kuşçu asıl adı Ali Bin Muhammed (d. 1403, Semerkant - ö. 16 Aralık 1474, İstanbul), Türk.[1] gökbilimci, matematikçi ve dilbilimci. Gökbilimci ve kelam alimi olan Ali Kuşçu, 15. yüzyıl'da Semerkant'ta doğdu.

Babası Muhammed, Timur İmparatorluğu Sultanı ve astronomu Uluğ Bey'in kuşçusu olduğu için, ailesi "Kuşçu" lakabıyla meşhur oldu. Küçük yaştan itibaren matematik ve astronomiye ilgi duyan Ali Kuşçu, Bursalı Kadızâde Rumî, Gıyâseddin Cemşîd ve Muînuddîn Kâşî’den matematik ve astronomi dersi aldı. Daha sonra bilgisini artırmak için Kirman'a gitti. Burada Hall-ü Eşkâl-i Kamer (Ay Safhalarının Açıklanması) adlı risale ile Şerh-i Tecrîd adlı eserini yazdı. Ali Kuşçu, Semerkant ve Kirman'da eğitimini tamamladıktan sonra Uluğ Bey'e yardımcı ve rasathanesine müdür oldu.

1449'da hacca gitmek istedi. Tebriz'de Akkoyunlu hükümdarı Uzun Hasan kendisine büyük saygı gösterdi ve Osmanlı Devleti ile barış görüşmelerinde yardımını istedi. Ali Kuşçu, Uzun Hasan'ın sözcülüğünü yaptıktan sonra II. Mehmed'in davetiyle İstanbul'a geldi. Osmanlı - Akkoyunlu sınırında II. Mehmed'in emriyle büyük bir törenle karşılanan Ali Kuşçu, Ayasofya medresesine müderris oldu. Ali Kuşçu, 16 Aralık 1474 tarihinde İstanbul'da öldü.

İBNİ-SİNA Samanoğulları sarayı kâtiplerinden Abdullah Bin Sina'nın oğlu olan İbn-i Sina (Batı'da Avicenna adıyla tanınır), babasından, ünlü bilgin Natili'den ve İsmail Zahit'ten ders aldı. Geometri (özellikle Eukleides geometrisi), mantık, fıkıh, sarf, nahif, tıp ve doğabilim üstüne çalışmalar yaptı. Farabi'nin el-İbane's[kaynak belirtilmeli] aracılığıyla

Aristoteles felsefesini ve metafiziğini öğrenip, hastalanan Buhara prensini iyileştirince (997) saray kütüphanesinden yararlanma olanağına kavuştu. Babası ölünce, Cür-can'da Şiraz'lı Ebu Muhammed'ten destek gördü (Tıp Kanunu'nu Cürcan'da yazdı). Çağında tanınan bütün Yunan filozoflarının Anadolu doğacılarının yapıtlarını incelemiştir.