Az anlamak, yanlış anlamaktan iyidir. A.France İşletme Becerileri ve Grup Çalışması 3.Hafta:Kişisel ve Örgütsel İletişim Öğr.Gör.Seda AKIN GÜRDAL Az anlamak, yanlış anlamaktan iyidir. A.France
Toplumsal yaşamda insanlar devamlı olarak birbirileriyle etkileşim halindedir. Bu etkileşim sırasında gerçekleşen faaliyetlerin başında iletişim gelmektedir. İnsanlar sosyal yaşamları boyunca farkında olarak ya da olmayarak duyguları, düşünceleri, istekleri, algıları, kimlik ve kişilikleri hakkında hem kendileri hem de başkaları ile devamlı olarak bir bilgi alışverişi içindedirler. Bu alışveriş ya doğrudan temas ya da dolaylı olarak bazı araçlar ile yapılır.
İnsan gündelik yaşamında diğer insanlarla, kurumla, kuruluşla, grupla veya kendisiyle iletişim kurarak yaşar. İletişimin temelinde bireylerin sosyalleşmesi söz konusudur.
İletişim Kavramı ve Tanımı İletişim Konusunda yapılan bazı tanımlar şöyledir; İletişim, bir kişiden diğer kişi ya da kişilere, bilgi veya anlayışın aktarılmasıdır. İletişim, çeşitli amaçlar için insanların tutum ve davranışlarını etkilemek ve yönlendirmek amacıyla bilgi, duygu,düşünce, fikir, arzu ve isteklerin sözlü ya da sözsüz olarak alıcı ya da alıcılara iletilme sürecidir. İletişim, insanın bilgi edinmesi ve bu bilgiye göre tutum ve davranışlarıyla tepki vermesi sürecidir.
İletişim, insanın kendini sosyal bir varlık olarak ifade etmesi için zorunludur. İnsanın her davranışı, konuşması, susması, duruşu ve oturma biçimi, kendini ifade etmesidir, yani çevresine mesaj iletmesidir. İletişim, bilgi üretme, iletme ve algılama sürecidir.
Sessizliği ve yalnızlığı seçen insan, vücut diliyle, çevrelerine mesaj iletmeye çalışır, yani insanlar sessiz kaldığı zamanlarda bile, ya vücut diliyle dışa doğru , ya da içe doğru kendisiyle iletişim halindedir. Kendisiyle iletişim kurduğu zaman duygu ve düşüncelerini değerlendirir, etkileşim içine girer, kendine mesaj gönderir, onları yorumlar ve geri bildirimde bulunarak, inanç, tutum ve davranışlarında değişikliğe gider. Bu süreç insanın iletişim kurmadan edemeyeceğini gösterir.
Her insan iletişimi farklı biçimde algılar ve yorumlar Her insan iletişimi farklı biçimde algılar ve yorumlar. Bir mesajı almak, yorumlamak, ya da göndermek, kişisel birikimimiz tarafından belirlenir.
İletişim oluşturan temel öğeler aşağıdaki gibidir; Gönderici( Kaynak) Kodlama Mesaj Alıcı Kanal Kod Açma Geri Bildirim
İletişimin Önemi İletişim, sosyal yaşamın içinde yer alan bütün insanlar için önemli bir konudur. Toplumsal yaşamın temelinde yer alan ve örgütsel yapının özünü oluşturan iletişim düzeni, gruplar ve örgütler arasında ilişkiler kurmayı amaçlayan bir süreçtir. İçinde bulunduğumuz Bilgi Çağında bilginin bir değer olarak ortaya çıkması ve iletilmesi, iletişim sayesinde mümkün olabilmektedir.
İnsanların birbirilerini daha iyi anlamaları ve tanımaları, bir örgütte işlerin daha iyi yapılabilmesi ve sorunların daha iyi çözülebilmesi için sağlıklı bir iletişime ihtiyaç vardır. Örneğin, bir organizasyonda yönetim süreci iletişimle başlar. Eğer iletişimler gereken bilgi alınamazsa organizasyonda oluşan sorunları bilmek ve çözmek mümkün olamaz.
İletişim öğrenme sürecinde de önemli bir öğedir İletişim öğrenme sürecinde de önemli bir öğedir. Çünkü insan toplumsal yaşam için kendisine gereken bilgi, beceri ve tutumları iletişim yoluyla öğrenmektedir. İletişimin davranış bilimleri açısından önemini kavrayabilmek için organizasyon yapılarındaki değişme ve gelişmeleri incelemek gereklidir. Örneğin, bir organizasyon, iletişim sorunlarına yeterli önemi vermezse o organizasyonda insan ilişkilerinin istenilen biçimde gerçekleşmesi mümkün olamaz.
İletişim Süreci İletişim dinamik bir süreçtir. Sürekli değişir ve bu değişim kesintisiz biçimde devam eder. İletişim süreci kaynak ve alıcı arasında mesaj alışverişi veya bilgi akışı, konuşma veya yazma biçiminde sözlü gerçekleşebileceği gibi belirli anlamlar yüklü olarak bazı beden hareketleri ile de gerçekleşebilir.
İletişim süreci göndericinin düşünceleri, duyguları veya görüşleri hedefe göndermesiyle başlar. İletişim süreci, bir mesajı herhangi bir kanalla gönderen gönderici(Kaynak), gönderilen mesaj ve mesajı alan hedef(alıcı) olmak üzere üç temel unsurdan oluşur.
İletişim süreci, kaynağın bir mesajı anlaşılır biçimde kodlayarak, alıcıya göndermesiyle başlar. İletişim sürecinde kaynak iletmek istediği mesajı, önce hedef tarafından algılanabilir ve anlaşılabilir işaretlere dönüşür; yani kodlar. Kodladığı mesajı bir araç veya kanal aracılığı ile gönderir. Mesajı alan hedef, gönderilen mesajın kodunu açar, onu algılar; yani yorumlar ve bu yorumuna göre tepkisini kodlayıp geri gönderir. Kaynak, hedefin tepkisine göre, kendi amacının, karşısındakinin algılamasıyla aynı olup olmadığını kontrol etme imkanına sahip olur. İletişimin etkinliğini, iletişim sürecinin etkinliği belirler.
Kaynak(Gönderici): İletişimin başlaması için öncelikle bir kaynağa ihtiyaç vardır. Kaynak, mesajı ileten insan ya da insan gruplarıdır. Kaynak, iletişim sürecini başlatan temel öğedir. İletişim ilk önce göndericinin zihnindeki düşüncelerle ortaya çıkar. Kaynak sahip olduğu tecrübe ve bilgilere göre, mesaj olarak iletecek bir düşünce oluşturur; yani mesajı iletmeden önce onu kodlar. Bir düşünceyi formüle eder ve mesaj halinde kanalı kullanarak alıcıya gönderir.
Kaynağı Etkileyen Faktörler 1.İletişim Becerisi Kaynağın mesajı iyi söylemesi, kelime zenginliği, iyi cümle kurması, gerekli ve uygun sözcüklerin dizimi iletişimde önemlidir. Kaynak mesajı hedef birime herhangi bir araçla gönderiyorsa, burada kaynağın şu becerileri etkili olmaktadır: - Uygun araç seçimi - Mesajın kodlanması - Mesajların yapısı
2.Kaynağın Tutumları İletişim kurmada esas önemli olan kaynağın kişilik yapısıdır. 3.Kaynağın Deneyim ve Bilgisi İletişim kurmada etkili ve inandırıcı olması, büyük ölçüde deneyim ve bilgili olmasına bağlıdır. 4.Kaynak Üzerinde Etkili Olan Kültürel ve Çevresel Faktörler Kaynağı, kültürel ve çevresel faktörlerden ayrı olarak değerlendiremeyiz.
Kaynağın Taşıması Gereken Özellikler 1. Kaynak bilgili olmalıdır. 2 Kaynağın Taşıması Gereken Özellikler 1. Kaynak bilgili olmalıdır. 2. Kaynak kodlama özelliğine sahip olmalıdır. 3. Kaynak rolüne uygun davranmalıdır. 4. Kaynak tanınmalıdır.
Kodlama: Bir bilginin, düşüncenin, duygunun, fikrin veya kanının iletişim için uygun bir mesaj haline getirilmesidir. Kodlanamayan fikir, bilgi ve kanıların iletişim için hiçbir geçerliliği yoktur. İletişimin başarısı, mesajın alıcı tarafından kod-açımının kodlandığı şekilde yapılmasına bağlıdır. Kodlama, mesajın gönderileceği ortamın seçimi ile de ilgilidir.
Kaynak, kodlama yaparken şu noktalarda dikkat etmelidir; Kaynak, kodlama yaparken, alıcının bilgi ve tecrübe alanına giren semboller kullanılmalıdır. Kaynak, soyut ifade ve sembollerden çok somut semboller kullanılmalıdır. Kaynak, sembolleri alıcının daha önce alışmış olduğu anlamda kullanılmalıdır. Kaynak, alıcının anlayamayacağı tahmin edilen kelimeleri açıklamalıdır.
Mesaj: Kaynaktan alıcıya gönderilen, bilgilerin, fikirlerin, duyguların ve tutumların kodlanmış halidir. Mesaj, iletişimin görünen yönüdür. Mesaj, işaretlerden oluşur. Konuşulan kelimeler, grafikler, çizimler, jest ve mimikler alıcıya gönderilecek bir mesajı oluştururlar. Mesaj sözlü ya da sözsüz olabilir.
Mesajın Taşıması Gereken Özellikler Mesaj anlaşılır ve açık olmalı Mesaj uygun zamanda gönderilmeli İletişim sürecinde mesaj uygun yolu izlemeli
Kanal: Mesajların alıcıya aktarılması yoluna kanal denir Kanal: Mesajların alıcıya aktarılması yoluna kanal denir. Başka bir deyişle kanal, mesajı kaynaktan alıcıya ileten araçların tümüdür. Etkin ve verimli bir iletişim için kullanılan kanal mesaja uygun olmalıdır. Mesajın bozulmadan iletilmesi, uygun bir kanalla mümkün olur. Kanal, kaynak ve alıcı arasındaki bağdır.
İletişim Kanalları Konusunda Yapılan Sınıflandırmalardan bazıları şunlardır: Bireyler arası iletişim kanalları, gönderici ile alıcının yüz yüze gelmesi durumunda örneğin, söz, yazı, resim, fotoğraf Kitle iletişim araçları ise, televizyon, radyo, gazete İletişim kanallarını beş duyu olarak ele almak, bir başka sınıflandırma biçimidir.
Alıcı(Hedef): Gönderilen mesajı alan kişi ya da kişiler alıcıdır Alıcı(Hedef): Gönderilen mesajı alan kişi ya da kişiler alıcıdır. Alıcı gelen mesajı, kendi anlayış ve yeteneğine hatta biraz da çıkarına uygun biçimde değerlendirir. Alıcının iletişim sürecindeki ilk pozisyonu genelde pasiftir. Ancak aldığı mesajın gereğini kaynağa iletirse aktif pozisyona geçer. İletişim sürecinin tamamlanması için alıcının gönderilen mesajı alması yani algılaması gerekir. Alıcının, düşünceleri, sosyo-ekonomik durumu etkin bir iletişim için bilinmelidir.
Alıcının Taşıması Gereken Özellikler 1. Alıcı mesajı almaya istekli olmalıdır. 2. Alıcı bilgili ve geri besleme sistemine sahip olmalıdır. 3. Alıcı mesajı alma konusunda seçici olmamalıdır. 4. Alıcı aynı zamanda kaynak olma özelliğine de sahip olmalıdır.
Kod açma: Alıcı, kaynak tarafından kodlanan simgelerden anlam çıkarır Kod açma: Alıcı, kaynak tarafından kodlanan simgelerden anlam çıkarır. Kod açma aşamasında temel nokta anlamadır. Kod açma, alıcıya ulaşan bir mesajın yorumlanarak anlamlı bir şekle dönüştürme aşamasıdır. Kod açmada kaynak ve alıcının deneyim ve yaşantılarının benzer olması önemlidir.
Geri Besleme:İletişim sürecinde gönderdiğimiz mesajın ne şekilde yorumlanmakta olduğunu bildirdiği için önemli bir aşamadır.İletişim sürecinin son aşamasıdır. Kaynak, kendisine ulaşan mesajı değerlendirerek, mesajını yeniden düzenler ve iletir. Bir mesaj göndericiden alıcıya, sonra tekrar göndericiye geri bildirim yolu ile ulaşır.Geri bildirim, hedefin mesajı nasıl yorumladığını gösterir.
Geri bildirim iki yönlü iletişimin ortaya çıkmasının zorunlu bir unsurudur. İletişim süreçlerinde temel kültürel ve dil farklılıkları, iletişim problemlerine neden olur. Etkin bir iletişim, pozitif geri-bildirim sayesinde kurulabilir.Pozitif bir geri bildirim, iletişim sürecinde şu anlama gelir: a. Mesaj alınmıştır. b. Mesaj algılanmıştır. c. Mesaj doğru biçimde yorumlanmıştır. d. Alıcı, geri bildirim için hazırdır.
Geri bildirim sayesinde konuşmacı, izleyicinin tepkilerine ve gereksinimlerine göre konuşmasına yön verebilir. Geri bildirim yüz yüze iletişimde çok kolaydır. Bakışlar,mimikler, söylenen bir söz, geribildirim olarak kaynağa ulaşabilir. Geribildirimin olmadığı iletişim “tek yönlü iletişim” iken, geri bildirimin olduğu bir iletişim “çift yönlü iletişim” dir. Geri bildirim, bir tür kontrol mekanizmasıdır ve iletişim sürecini etkinleştirir.
Etkin Bir Geribildirim Etkin Olmayan Geribildirim Kaynağa yardımcı olmayı amaçlar. Mesajın anlamını özel olarak içermez ve geneldir. Mesajın tam bir karşılığıdır. Mesajın anlamı ile doğrudan ilgisi yoktur. Zamanlaması tamdır. Kaynağın amacına ulaşmasını sağlayacak kadar açık ve seçiktir. Zamanlama itibariyle hatalıdır. Kişiyi ve kişiliği vurgular. Yapıcıdır ve davranış üzerinde durur. Anlaşılmayacak kadar karmaşıktır. Spekülasyonlara dayalıdır, bilgi içermez ve yorum ağırlıklıdır.
Örgütsel İletişim Örgütsel iletişim, esas olarak sadece işletme içerisinde bulunan insanlar arasındaki iletişimi kapsamaz. İşletme içinde ve dışında yer alan kişi ve kurumları da kapsar.
Örgüt içi iletişimin önemli fonksiyonları vardır Örgüt içi iletişimin önemli fonksiyonları vardır. Örgüt için iletişim fonksiyonları; bilgi sağlama, ikna etme ve etkileme, emredici ve öğretici iletişim kurma ve birleştirme olmak üzere dört grupta toplanır. a. İletişimin Bilgi Sağlama İşlevi: Bilgi alış verişi, iletişim en temel işlevi olarak kabul edilir. Bilgi, bireyin çevresi ile uyumlu bir ilişki kurması için gereklidir. b. İletişimin İkna Etme ve Etkileme İşlevi: İkna etmeye ilişkin iletişimin amacı açıkça ortaya konmasına karşın, etkileme, daha gizli ve uzun dönemde iletişim stratejisi izler.
c. Emredici ve Öğretici İletişim Kurma: Örgütlerde yöneticiler, astlarıyla yalnızca bilgi vermek için değil; neyi, nasıl yapacaklarını söylemek ve onlara yön vermek veya davranışlarını yönlendirmek amacıyla da iletişim kurarlar. d. İletişimin Birleştirme ve Eşgüdüm Sağlama İşlevi: Bireylerin örgütsel amaçlar etrafında toplanmalarını sağlayan iletişim, aynı zamanda bireylerin psikolojik bütünlüğünü ve dengesini korumada da önemli bir işleve sahiptir.
Örgütsel iletişim, örgütün amaçları doğrultusunda işleyişini sağlamak içim örgütü meydana getiren çeşitli bölüm ya da gruplar veya örgütle çevresi arasında, sürekli bilgi ve düşünce alışverişine olanak sağlayan toplumsal bir süreçtir. Örgütsel iletişim, iş görenlerin örgütte olan bitenleri öğrenmelerinin, dolayısıyla güven duygusu içinde çalışmalarının önemli araçlarından biridir. Çalışanların bilgi ihtiyaçlarını karşılar. Bu nedenle, verimlilik ve etkinliğin arttırılması için, örgüt içi iletişimin sağlıklı bir şekilde işlemesi gerekir.
Örgütler, gerek iç çevreleriyle, gerekse dış çevreleriyle iletişim kurarken, çeşitli yöntemler kullanırlar. Bu yöntemler, iletişimin yapısal özelliği ve mesaj akımının yönü bakımından iki temel başlık altında ele alınabilir. 1.Yapısal İşleyiş Bakımından İletişim a.Biçimsel İletişim b.Doğal İletişim 2.Mesajın Akım Yönü Bakımından İletişim a.Dikey İletişim a.1.Yukarıdan Aşağıya İletişim a.2.Aşağıdan Yukarıya İletişim b.Yatay İletişim c.Diyagonal İletişim
Biçimsel-Biçimsel Olmayan İletişim: İletişimi, en genel şekli ile biçimsel ve biçimsel olmayan iletişim olarak iki gruba ayırmak mümkündür. Böyle bir ayrım bir grupta gerçekleşen iletişimin, örgütleyicinin planlamasına bağlı olup olmamasına göre yapılmaktadır. Eğer iletişimin biçimsel bir grupta örgütleyicinin önerdiği biçimde gerçekleşiyorsa biçimsel iletişim olacaktır. Biçimsel bir grup içerisinde, örgütleyicinin düzenlediği şeklin dışında ve biçimsel olmayan grup ilişkisine bağlı olarak gerçekleşiyorsa biçimsel olmayan iletişimden söz ediliyor demektir.
Dikey İletişim: Yöneticiler ile astları arasında kurulan iletişimdir Dikey İletişim: Yöneticiler ile astları arasında kurulan iletişimdir. Dikey iletişim, örgütsel hiyerarşi içinde hem yukarıdan aşağıya doğru, hem de aşağıdan yukarı doğru kurulur. Yukarıdan aşağıya doğru iletişim, üst yöneticiden başlar ve aşağıya doğru en alt düzeydeki çalışana iner. Örgütlerde hayati işlemler, dikey iletişim sayesinde yerine getirilir.
Organizasyonlarda ast-üst iletişiminin beş genel amacı vardır. Bunlar: İş eğitimi hakkında direktifler vermek Örgütsel prosedürler ve uygulamalar konusunda bilgi vermek İş gerekleri konusunda bilgi sağlamak Çalışanların performansı konusunda destek sağlamak Amaçların kavranmasını kolaylaştıracak bilgiler sunmak
a. Yukarıdan Aşağıya Doğru İletişim: yukarıdan aşağıya doğru iletişimin beş unsuru vardır; ilki basit ve geneldir. İkinci unsuru örgütün diğer ilişkileri ve görevlerini içerir. Üçüncü unsur, örgüt içinde işlem ve uygulamalar için gerekli bilgileri oluşturur. Bireyin performasını dikkate alan geri- bildirim, iletişim sisteminin dördüncü unsurunu oluşturur. Yukarıdan aşağıya iletişimin son unsuru, örgütsel misyonla ilgilidir. Astların örgütsel hedefleri kabul etmelerini ve onlara inanmalarını öngörür.
b.Aşağıdan Yukarı Doğru İletişim: Aşağıdan yukarı doğru iletişim aşağıdaki unsurları içerir. 1.Bireyin kendisi, performansı ve sorunları hakkındaki bilgiler 2.Diğer çalışanların sorunları hakkında bilgiler 3.Örgütsel politika ve uygulamalar hakkında bilgiler 4.Yapılan işlerin nasıl yapıldığı ve yapılacağı konusundaki bilgiler
Yatay İletişim: Aynı veya benzer kademedekilerin, rutin faaliyetleri sırasındaki kurdukları iletişimdir. Çapraz(Diyagonal) İletişim: Farklı fonksiyonel birimlerde çalışan ast ve üstlerin aralarında kurulan iletişimdir.
Başarılı Bir İletişim Üzerinde Etkili Olan Faktörler İletişimde Başarıyı Sınırlayan Faktörler: temel olarak üç başlık altında toplanmaktadır. Bunlar; fiziksel, kişisel ve anlamsal faktörlerdir. Fiziksel Faktörler iletişimin gönderilmesi ve alınmasını önleyen ya da azaltan faktörlerdir.bunlar fiziksel uzaklık, zaman sınırı gibi etkenlerdir. Kişisel Faktörler daha çok psikolojik uzaklık olarak tanımlanabilir. Anlamsal faktörler belirli sembollerin birden fazla anlamının olması ya da farklı kişiler için farklı anlamlar ifade etmesidir.
İletişimde Başarıyı Arttıran Nedenler Kaynak ve alıcı bilgili olmalıdır. Kaynak iyi bir kodlayıcı olmalıdır. Kaynak ve alıcı davranış düzlemine uygun bir iletişim kurmalıdır. Kaynak tanınmalıdır. Alıcı mesajı algılayabilmeli ve algılamaya arzulu olmalıdır. Alıcı geri besleme yapabilmelidir. Alıcı seçici olmamalıdır. Mesaj açık ve anlaşılır olmalıdır. İletişimin zamanlaması iyi olmalıdır. Birden fazla kanal kullanılmalıdır. Başarılı bir iletişim için dinleme önemlidir.
Başarılı iletişimin temel anahtarları
Sözsüz İletişimin Anlamı,İletişimdeki Rolü ve İçeriği Sözsüz iletişim, kişilerin varlıklarıyla, bedenlerinin dış dünyaya verdiği sinyallerle, kişilikleriyle ilintilendirilen objelerle, yakın çevreleriyle, giyim ve kuşamlarıyla çevreye verdikleri tüm mesajlardan oluşur. Bireyin duruşu, bakış, yürüyüş biçimi gibi vücudun fiziksel özellikleri yanı sıra, çalışılan ve yaşanılan mekanlar, kullanılan dekorasyon elemanları ve düzenleniş biçimleri ve kültürel öğeler de sözsüz iletişimin bileşenleridir.
Sözsüz iletişim öğeleri, iletişim sırasında %65 ile %90 arasında etkili olmaktadır. Sözsüz iletişimin ortak işlevleri şunlardır; İletişimsizliği ortadan kaldırma Duygu ve coşkuları etkili biçimde dile getirme Kişiler arasındaki ilişkileri tanımlama Sözlü iletişimin içeriği hakkında bilgi verme Verilen mesajın güvenilirliğini pekiştirme
Sözsüz İletişim Biçimleri: Vücudun bulunduğu ortamla bağlantılı olarak aldığı durum ve konumu, vücudun fiziksel hareketleri, insanın çeşitli eşya ve nesnelerle ilişkisi, sesinin niteliği ve zamanı kullanımı gibi çeşitli açılardan bakılarak incelenmiştir. Buna göre iletişim kurarken sözsüz iletişimin aşağıdaki biçimlerinden yararlanırız. Ortamla olan ilişkiler/uzayın kullanımı Beden dili Sesin kullanımı Zaman kullanımı Nesnelerle ilişkiler
Uzayın kullanımı insanların vücut yapıları, egemenlik alanları, yürüyüş ve oturuş biçimleri gibi bireyin ortamla olan ilişkileri açısından analiz yapabilmeye imkan tanır. a.Egemenlik ya da güvenlik alanı: İnsanların iletişim sırasında korudukları mesafe önemli analizler yapmasına imkan verir. i.Mahrem Alan: İnsanların kendilerine en yakın hissettikleri kişilerle aralarında bıraktıkları mesafedir. 0-25 cm arasında düşünülebilir. ii. Kişisel Alan: İki insanın konuşurken korudukları uzaklıktır. Bu mesafe 25cm-1 metre arasında değişir. iii.Sosyal Alan: Başkalarının rahatlıkla bulunabileceği bir uzaklıktır ve 1-2 mt arasında değişir. iv.Genel Alan: Yabancı saydığımız kişilerle aramızda bırakmak istediğimiz mesafedir. İmkan oldukça bu mesafeyi 2,5-3metre arasında tutmak isteriz.
b. Boy ve Kilo c.Yürüyüş Biçimi d.Oturma Biçimi
Beden Dili: İnsanların duruş, oturuş, el ve kol hareketleri onların çevrelerine verdikleri mesajları içeren birer sözsüz iletişim aracıdırlar. Bazen bilerek bazen de bir refleks olarak sergilediğimiz bu hareketler karşı tarafça iletişimin bir parçası olarak algılanır ve yorumlanır. İletişim halinde bulunan kişilere görsel sinyaller gönderen bu hareketlere toplu halde jest ve mimikler denir. Yüz kaslarının anlatım amaçlı kullanımı mimikleri; baş, el, kol, ayak, bacak ve bedenin kullanımı da jestleri oluşturur.
Beden Dilinde Kullanılan Ana Öğeler Baş Hareketleri ve Göz Teması Vücut Duruşu Eller, Kollar ve Parmaklar Bacaklar ve Ayaklar
Kaynakça Önder Barlı, Davranış Bilimleri ve Örgütlerde Davranış, Aktif Yayınevi, Erzurum, 2012 Hasan Tutar- Cumhur Erdönmez, İşletme Becerileri ve Grup Çalışması, Detay Yayıncılık,Ankara, 2008 Salih Güney-Örgütsel Davranış, Nobel Yayınları,2011