ZARF-FİİLLER
c) ZARF-FİİLLER Fiil kök veya gövdelerine gelen birtakım eklerle, cümlede zarf olarak kullanılan kelimelere zarf-fiil denir. Zarf-fiillere ulaçlar ve gerundiumlar da denir. Kısaltması: ZFe veya Fİye/gerund Zarf-fiiller, cümlede bir fiilin zarfı olarak, o fiilin hangi fiil şartları, durumları, zamanı veya ortamında yapıldığını gösterirler.
c) ZARF-FİİLLER Bazen zarf-fiilin bağlama görevi zarflık görevinden daha güçlüdür. Bunun için bunlara literatürde bazen bağ-fiiller olarak da adlandırılır. Türkçede kullanılan zarf-fiil ekleri şunlardır:
c) ZARF-FİİLLER /-A/ Geçmişte bu ekin kullanımı çok yaygındı, ancak bugün daha çok tekrar biçiminde kullanılır. Bugün sadece birleşik fiillerde kullanılır: düş-e(kal-), düşün-e(bil-), gid-e (dur-), oku-(y)a(bil-), vb. Örnek: Gördüğünüz gibi, teknolojik olarak çok şey üretebiliyorlar, örneğin, çok gelişkin robotlar yapabiliyorlar, gerektiğinde onlar da robotlarını onarıyor, dönüştürüyor ya da imha edebiliyorlar.
c) ZARF-FİİLLER /-A/… /-A/ Fiilin durumunu bildirir. Fiilin ve eklendiği fiilin aynı zamanda yapıldığını gösterir: düş-e kalk-a, koş-a koş-a, sev-e sev-e, sor-a sor-a, ver-e ver-e, vb. Örnek: Sora sora İstanbul’a gidebilirim. Ursula böyle yapa yapa, gözleriyle seçemediğini, çocuktan öğrendi. Çok az sayıda kalıplaşmış isimler yapmıştır: gül-e gül-e, dal-a ver-e > dalavere, vb.
c) ZARF-FİİLLER /-Alİ/ Fiili zamana (başlayış ve devam etmeye) göre niteler: başla-(y)alı, görme-(y)eli, tanış-alı, vb. Örnekler: Seni görmeyeli bayağı olmuş. İşe başlayalı dört hafta oldu. Тanışalı iki yıl olmuş. Aynı anlam, fiilin /-Dİ/… /-Alİ/ biçiminde tekrarıyla da elde edilebilir. Bu durumda, birinci fiil şahıs ekini alır: bildim bil-eli, geldim gel-eli, gittin gid-eli, oldu ol-alı... Örnek: Gelin oldu olalı, yüzünden ak eksik olmadı.
c) ZARF-FİİLLER /-ArAk/ Bir fiilin nasıl yapıldığını (durumunu) bildirir. Yukarıda verilen /-A/… /-A/ ile aynı görevdedir. Eklendiği fiilin ve nitelediği fiilin aynı zamanda yapıldığını gösterir: anlat-arak (cevapladı), çalış-arak (başarırsın), gül-erek (konuşuyor), inle-(y)erek (yatıyor), kay-arak (düştüm), ver-erek (aldı), vb. Örnek: Baktım Demir bize dönmeyecek, ben Mine'yi sürükleyerek ona doğru döndürdüm. Koşarak bağırıyordu.
c) ZARF-FİİLLER /-DİkçA/ Birleşik bir ek olarak, eklendiği fiilden zaman bildiren zarf yapar: bil-dikçe (sevinir), gör-dükçe (açılır), iç-tikçe (uyuyorum), kazan-dıkça (seviniyor), oku-dukça (öğrenirsin), yap-tıkça (eğlenirim), tut-tukça (üzülür), vb. Örnekler: Yaşlandıkça, olgunlaştıkça, yanıtlarım değil de, sorularım çoğalıyor. Öfkesi gittikçe artıyordu.
c) ZARF-FİİLLER /-İ/ Genelde tezlik bildiren birleşik fiillerin yapımında kullanılır: al-ı(ver-), gel-i(ver-), gül-ü(ver-), koş-u(ver-), vb. Örnekler: Öteki bakraçla bunu da alın, bir daha kapıp geliverin! Haydi hemen koşuverelim! Nadiren tekrarlarda da kullanılır, ancak bunların her zaman zarf-fiil görevleri yoktur: oyna-(y)ı oyna-(y)ı, diz-i diz-i, sür-ü sür-ü, vb.
c) ZARF-FİİLLER /-İncA/ Zaman zarfı yapar: bul-unca (döver), gel-ince (yedi), gör-ünce (şaşırdım), inan-ınca (yapacak), sor-unca (öğrendi), vb. Örnekler: Akşam, karanlık basınca, Emine'yi alıp gideceğim. Beni görünce, merasimle ayağa kalktı ve jandarmalara kalkmalarını işaret etti.
c) ZARF-FİİLLER /-İp/ Çoğu zaman eklendiği fiil ve nitelediği fiil arasında bağ görevinde kullanılır. Her iki fiilin aynı veya art arda yakın zamanda yapıldığını bildirir: al-ıp (götürdü), çal-ıp (oynadı), sevin-ip (erimiş), oku-(y)up (adam olacaksın), vb. Örnekler: Başına soğuk bezler koyup, bardağı boşaldıkça doldurmaya başladılar. Üzerini battaniye ile örtüp, iple sımsıkı bağladılar.
c) ZARF-FİİLLER /-ken/ Ek-fiilinden sonra geldiği için, tek varyantlı bir ektir. Ek-fiil düşünce de, kendi ünlüsünü korumuştur. Zaman zarfı yapar: bulur i-ken > bulurken (düşündüm), verir i-ken > verirken (görmüş), dinlenmiş-ken (yoruldu), gülecek-ken (ağladı), yazacak-ken (unttuk), vb. Örnek: Ağaç yaş iken eğilir! Üzüntü, korku ve baskı altındayken karar alınmamalıdır.
c) ZARF-FİİLLER /-mAdAn/ Olumsuzluk anlamlı zarflar yapar. /-ArAk/ ekinin olumsuzu gibi görülür, ancak bazen olumsuz ekini almış örneklerine de rastlanır: koşmayarak (<koş-ma-(y)arak), söylemeyerek (< söyle-me-(y)erek), vb. Birleşik bir ek olarak /-mAdAn/ ekinin olumsuzluk anlamının yanısıra, uzaklaşma ekinden dolayı, uzaklaşma anlamı da vardır: bil-meden (almış), çalış-madan (geldi), gör-meden (konuşmam), vb. Örnek: Yağmur durmadan, yavaşlamadan yağıyor. Önceleri kendini tutamadan, kesik kesik hıçkırıyordu.
c) ZARF-FİİLLER /-r/… /-mAz/ Geniş zaman ekinin olumlu ve olumsuz biçimlerinin bir fiile eklenmesiyle; “hemen”, “birden” anlamında bir zaman zarfı yapar: gel-(i)r gel-mez, otur-(u)r otur-maz, ver-(i)r ver-mez, yat-(a)r yat-maz, vb. Örnekler: Koşar koşmaz düştü. Haberi okur okumaz, kalktı. Fakat Abdülvehhap Bey'den bu haber gelir gelmez hakikati birdenbire anladılar.
Aşağıdaki cümlelerde zarf-fiil eklerini bulunuz: Delikanlı kendini bildi bileli böyle düşünmüştü, kendi haline bıraksalar böyle düşünmeye devam edecekti. Dünya kaba kuvvetle şifre kırma yönteminin gücünün farkına vardıkça geçiş anahtarları da giderek daha uzun olmaya başladı. İki Mustafa'nın bunca ağır sözüne aldırmadan gülmeleri Malkoçoğlu'nu kızdırmıştı. Yalnız bir bakıvermekle, şimdi saatin on ikiyi geçtiğini anlarım.
BUGÜNLÜK BU KADAR.