Mega hafıza HAZIRLAYAN TEVFİK ÖZDEMİR REHBER VE PSİKOLOJİK DANIŞMAN.

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
ÇOCUK NASIL ÖĞRENİR?.
Advertisements

ÜÇ FİLTRE SOKRATES. ÜÇ FİLTRE SOKRATES SOKRATES (M.Ö ) “Kendi kendini tanı" özdeyişinin felsefesinin temel kuralı olduğuna inanmış, “Hiç bir.
Menar Abaküs Mental Aritmetik Programı
Bunu okursanız iyi olur
HERKES İÇİN BİRAZ MUTLULUK
REHBERLİK SERVİSİ PANOSU
Akbank B Tipi %100 Anapara Koruma Amaçlı İkinci Yatırım Fonu
BUGÜN BENİM EN İYİ GÜNÜM! Randevu alma Ve SATIŞ
Düşünmeden cevap vermek gerekiyor,
REHBERLİK SERVİSİ SUNAR
NİZİP HÜSEYİN YALÇIN ÇAPAN ANADOLU LİSESİ
Sayın kaymakamım. Sayın İlçe Milli Eğitim müdürüm ve Şube Müdürlerim
(BELİRTEÇ) ZARF.
BAŞARIYA GİDEN YOLDA “VERİMLİ ÇALIŞMA”
RAID Nedir?.
Araştırma ve Değerlendirme Formu
İngilizceden çeviri : Orkideler İngilizceden çeviri : Müzik: Autumn Rose.
Merkezi İşlem Birimi, Anakart, Bellek
1 HUKUK ve SİYASET OKULU – 8 Şubat 2008 X BAYAN: Biz uluslar arası ilişkilerde… ( Montaj Arası ) Birol BAŞARAN: Ben bütün toplumlarda hukuka ihtiyaç olduğunu,
‘VERİMLİ ÇALIŞMA’.
(Rehberlik Danışmanı)
10. Sınıf 9 nolu kazanım etkinliği
HALKALI GÜNEŞ ORTA OKULU
Güce Çok Programlı Lisesi Onur ÖZDEMİR Okul Psikolojik Danışmanı
ZAMAN....
VERİMLİ DERS ÇALIŞMA TEKNİKLERİ.
Yaşam birinci hediyedir, Sevgi ikinci, Anlayış üçüncü. Yaşam birinci hediyedir, Sevgi ikinci, Anlayış üçüncü. Bazen, arkadaşların neden bize mailleri forward.
Ahmet Altan İçimizde Bir Yer / Yanlış Bir Gün ’den...
KADIN Bir kadın çocuktur aslında..   Çocuk gibi davranmayı sever.   Erkeğin kendisine bir çocuğa gösterdiği şefkati göstermesini ister. Bir çocuğu.
ÖLÜMCÜL HASTALIK... Doğan Cüceloğlu'nun eğitimindeki katılımcılarla bir konuşmasından: Doğan Cüceloğlu: - Arkadaşlar, aranızda ölümcül hastalığı olan var.
Verimli Ders Çalışmayı öğrenmek istiyor musunuz?
TEOG Sınavından Yüksek Puan Almak İçin 10 Altın Tavsiye
Verimli Ders Çalışma Seminerine Hoş Geldiniz
VERİMLİ DERS ÇALIŞMA.
Sınav Kaygısı Seminerine hepiniz hoşgeldiniz
Lütfen okuyun (5 dakikanızı alır)
ÇOCUĞUNUZ BİR HATA YAPTIĞINDA UYGULAMANIZ GEREKEN 8 ŞEY.
ETKİLİ DERS ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ Hüsnü DURSUN
VERİMLİ DERS ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ
DÜZCE ANADOLU SAĞLIK MESLEK LİSESİ Rehberlik ve Psikolojik Danışma Servisi Seyhan ÖZCAN Okul Psikolojik Danışmanı “VERİMLİ” ÇALIŞIYOR MUYUZ? 2014.
VERİMLİ DERS ÇALIŞMAK İSTİYORUM!!!
SESLİDİR Beyin, insan vücudunun %2'si ağırlığında olmasına rağmen, geriye kalan %98'i yönetiyor. Başarının da mutluluğun da kaynağı beyin. Öğrenirken,
Verimli Ders Çalışmayı öğrenmek istiyor musunuz?
Kaygı bitiyoooor ! YEŞİLKÖY ORTAOKULU REHBERLİK SERVİSİ.
BAĞIMLILIK AİLE EĞİTİMİ
ZAMAN YÖNETİMİ Zaman aslında herkes için sabittir, diğer bir deyişle herkes için 1 saat 60 dakika 1 günde 24 saat 1440 dakika, haftada 7 gün 168 saat vardır.
Viraja girmeden önce neler yapmamız gerekiyor ülkemiz trafiğinde sürücülerimizin en bariz hatalarından biri, viraja giriş ve çıkışlarda yaşanmakta işte.
ATATÜRK İLKOKULU Rehberlik Servisi
© Hayat Rehberiniz DURSUN KORKMAZ PSİKOLOJİK DANIŞMAN.
SOMA İLÇE SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ DR. MUSTAFA BABACAN.
VERİMLİ DERS ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ
Hocabey Toki Ortaokulu Rehberlik Servisi VERİMLİ DERS ÇALIŞMA Hocabey Toki Ortaokulu Rehberlik Servisi.
Yanal düşünme Yanal düşünme, problemleri endirekt ve yaratıcı yaklaşımla, hemen belirmeyen ve geleneksel adım adım mantıkla elde edilemeyen gerekçe kullanarak.
VURUR YÜZE İFADESİ TEOG ZAMANI GELMİŞ BİTANESİ
Verimli Ders Çalışma. Başarılı insan amaçlarına, belirlediği zaman diliminde ulaşır…
SLAYT GEÇİŞLERİ İÇİN… LÜTFEN TIKLAYINIZ… SLAYTI MUTLAKA SESLİ İZLEYİNİZ… İYİ SEYİRLER… Sesli İzleyiniz.
Twitter Twitter'da Şifrenizi Çaldırmamak İçin Bunları Mutlaka Yapın.
Ailenin Çocuğun Başarısındaki Rolü ,Sağlıklı İletişim ve Aile Sağlığı
OLUMLU DÜŞÜNCE NEDİR? Hayatın her alanında, bizi her konuda etkileyen aslında bizim olaylara nasıl baktığımızdır. Şunu unutmamak gerekir ki; meydana.
SINAV KAYGISI VE BAŞETME YOLLARI
REHBERLİK SERVİSİ.
BAŞARIYA GİDEN YOLDA “VERİMLİ ÇALIŞMA”. Verimli ders çalışma amaç doğrultusunda planlı ve programlı çalışmaktır. Verimli ders çalışmak sadece ders.
Bugün neler öğreneceğiz?
BAŞARIYA GİDEN YOLDA “VERİMLİ ÇALIŞMA”. Verimli ders çalışma amaç doğrultusunda planlı ve programlı çalışmaktır. Verimli ders çalışmak sadece ders.
 Teknoloji nedir denildiğinde karşımıza ilk olarak; insanların ihtiyaçlarına yönelik yardımcı araç ve gereçlerin yapılıp üretilmesi için gerekli olan.
BAŞARIYA GİDEN YOLDA “VERİMLİ ÇALIŞMA”
Okul Psikolojik Danışmanı ve Rehber Öğretmen
SINAVLARDA BAŞARILI OLMA YOLLARI
BAŞARIYA GİDEN YOLDA “VERİMLİ ÇALIŞMA”
BAŞARIYA GİDEN YOLDA “VERİMLİ ÇALIŞMA”
Sunum transkripti:

Mega hafıza HAZIRLAYAN TEVFİK ÖZDEMİR REHBER VE PSİKOLOJİK DANIŞMAN

Beyindeki Zihinsel Potansiyele Ulaşmanın Sırları Televizyon kanallarında çeşitli üniversitelerde canlı olarak yaptığım hafıza gösterilerimi ve öğrencilerin dizdiği yüzlerce rakamı çok kısa sürede hafızama alarak hatasız olarak saydığımı gören izleyicilerden aldığım e-mail mesajlarında ortak bir soruyla karşılaşıyorum; "Melik bey, televizyondaki gösterinizi izledim ve çok etkilendim. Ancak beyni böyle tam kapasitede kullanmak beyne zarar vermez mi? Beyin bu şekilde çalıştırılırsa yorulmaz mı?" Özetlersem, hafıza gösterilerimi izleyenler beynimin % 100’ünü kullandığımı düşünüyorlar. Bu konuya girmeden önce, isterseniz beynin gerçekte ne kadar kullanıldığına bir göz atalım. Beynin kullanılma yüzdeleri üzerine yapılan tahminler karşımıza şöyle bir tablo çıkıyor;

Yıllar Beynin Kullanılma Yüzdesi Tahminleri 1940’lar Beynin ancak % 50’si kullanılıyor 1960’lar Beynin ancak % 20’si kullanılıyor 1980’ler Beynin ancak % 10’u kullanılıyor 2000’ler Beynin ancak % 1’i kullanılıyor

İşin ilginç tarafı son yıllarda tahminin giderek çok azalmasıdır İşin ilginç tarafı son yıllarda tahminin giderek çok azalmasıdır. Peki bu tahminler giderek neden düşüyor? Karşımıza çıkan tablo aklımıza çeşitli soruları getirmiyor da değil; "İnsanlar 1940’larda beyinlerinin % 50’sini kullanıyorlardı da, 2000’li yılarda artık % 1’ini mi kullanıyorlar?" Beyin kapasitesini kullanma açısından gerçekten bir gerileme içinde miyiz? Şüphesiz “Hayır”. Tahminlerin giderek azalmasının nedeni, beyin kapasitesinin sandığımızdan çok daha büyük olmasıdır. 

Beyin gücünün sonsuza giden bir kapasitesinin olduğunun ortaya çıkması ve aslında onun % 1’ini dahi kullanmadığımızı farketmemiz; 1-) Beyni kullanmamız konusunda hepimizin önümüze yeni ufuklar açıyor, 2-) Bana özel olarak, yukarıda bahsettiğim e-mail mesajlarında sorulan sorulara kolayca cevap verebilme olanağı sağlıyor.  Yukarıda verilen bilgiler ışığında özetlersem, hafıza veya beyin eğitimi almamış bir kişi normal olarak beyninin % 1’inden daha az bir kısmını kullanıyor. Hafızamı eğiterek ben beynimi biraz daha etkin kullanabiliyorum. Bu oranın ne olduğunu tahmin etmemi isterseniz, hafıza eğitimi almamış bir kişiye oranla iki, ya da üç kat daha fazla kullandığımı söyleyebilirim. Bu açıklamaya göre bir hesap yaparsanız, hafıza veya beyin eğitimi almamış bir kişi beyninin % 1’ini kullanıyorsa, ben onun üç katını kullanıyorum. Bir başka ifadeyle beynimin sadece % 3’ünü kullanıyorum

Şimdi size ben soruyorum Şimdi size ben soruyorum. Beyninin sadece % 3’ünü kullanan, yani geride hala % 97 beyin kapasitesini kullanmayan bir kişiye, “Melik bey, televizyondaki gösterinizi izledim ve çok etkilendim. Ancak beyni böyle tam kapasitede kullanmak beyne zarar vermez mi? Beyin bu şekilde çalıştırılırsa yorulmaz mı?” diye sorar mısınız. Ancak e-mail mesajıyla bana bu soruyu soran izleyicileri bu şekilde düşünmeye sevkeden farklı bir kıyaslama ve düşünme tarzı daha var. Hatta bu şekilde düşünmelerine ben de hak vermiyor değilim. Peki nedir onlara bu soruyu sorduran? İzleyicilere bu soruyu sorduran sebebe direkt olarak geçmeden, bu olayı gerçek bir örnek üzerinde izah etmeye çalışacağım. Şimdi sizden aşağıda sadece “0” ve “1” lerden oluşan her satırında 30 hane bulunan 20 satırlık çok uzun bir sayıyı hafızanızda tutmanızı istiyorum. Ya da sadece şu sorunun cevabını vermenizi istiyorum. "Aşağıda verilen sayıyı hafızanızda tutup, hatasız olarak sayabilecek hale gelmeniz için benden ne kadar bir süre isterdiniz?”  

İşte hafızanızda tutmanız için verilen sayı; 110101011001011011111001010110 001010010111100011101001111010 101010110010110111110010101100 010101001101010011000100101011 111100101001100111011110001001 011110111010010100110110101010 100011110101001110000101100111 011001111101100010110110111010 001011101111010100001011010111 010100011010100101111011001100 100001001001011010110011111001 011100101011111110110001001100 001010010001111010110100000001 001101011101101100111111110000 000101010100011110100001001101 101101100111000011101001111000 011111001000010000100001110001 010101000110001100111000011001 110010010110100011001111000010 100101011001001001000111001100

Şimdi sorumu tekrarlıyorum; "Yukarıda verilen sayıyı hafızanızda tutup, hatasız olarak sayabilecek hale gelmeniz için benden ne kadar bir süre isterdiniz?"   Böyle bir soru karşısında sizin yerinizde olsam (yani beynimi eğitmemiş birisi olsaydım) ben etap, etap şu şekilde düşünürdüm. 1-) Bunun imkansız birşey olduğunu düşünür ve böyle bir işe hiç kalkışmazdım. 2-) Böyle bir sayıyı hafızama almak için çok yoğun olarak çalışırsam, belki en az iki ya da üç güne veya bir haftaya ihtiyacım olduğunu düşünürdüm. 3-) Bu işi çok yoğun bir şekilde başarsam bile beynimi çok yormak zorunda kalacağımı düşünürdüm. Hatta böyle bir işi başardıktan sonra beynimin uzun süre dinlenmeye ihtiyacı olur diye beynimi bir süre başka işlerde yormazdım.

Eminim şu anda sizler de böyle düşünüyorsunuz. Peki, şimdi size başka bir soru soruyorum. Benim gibi birisi gelse ve yukarıda verilen “0” ve “1”lerden oluşan 20 satırlık sayıya sadece 10 – 15 dakika baksa ve arkasını dönüp, verilen sayıyı hiç hatasız olarak saysaydı ne düşünürdünüz? Ben sizin yerinizde olsam şöyle düşünürdüm; "Bu sayıyı benim hafızamda tutabilmem için en az bir haftaya ihtiyacım vardı. Ayrıca bu bir hafta boyunca da beynimi devamlı yormak zorunda kalacaktım. Bu adam bu kadar zor bir işi 15 dakikada başarıyorsa, o zaman beynini bu işi bir haftada halledene gore daha yoğun çalıştırması ve daha çok yorması gerekiyor."  Böyle bir düşünme zinciri sonunda, "Beyin bu şekilde çalıştırılırsa yorulmaz mı?" diye herhalde ben de sorardım.

Yukarıda izah ettiğim olayı ben şu örneğe çok benzetiyorum Yukarıda izah ettiğim olayı ben şu örneğe çok benzetiyorum. Bir an şöyle gözlerinizi kapatıp traktörün daha keşfedilmediği dönemdeki bir köyü hayal etmeye çalışın. Herkes tarlasını insan gücüyle ve sabanla sürüyor. Dolayısı ile her köylünün tarlasını sürmesi için günler, bazen haftalar gerekiyor. Gece bu köylülere haber vermeden onların hiç bilmediği traktörü getirip, tarlalarını tamamen sürdüğünüzü ve yine onlar görmeden traktörü geri götürdüğünüzü kabul edelim. Ertesi sabah bu köylülere tarlalarını dün gece tek başınıza sürdüğünüzü söyleseydiniz, acaba sizin için ne düşünürlerdi. Traktör gibi bir alet veya teknikten haberi olmayan köylüler, bu imkansız işi başarmak için sizin çok yorulduğunuzu veya olağanüstü bir güce sahip olduğunuzu düşünürlerdi.   Belki de bu işi tek başınıza değil gece getirdiğiniz başka insanların yardımıyla yaptığınızı iddia ederlerdi. Şüphesiz varlığından haberleri olmadığından dolayı, bu işi farklı bir teknikle, bir traktörle halledebileceğiniz hiç kimsenin aklına gelmezdi.

Şimdi şu “0” ve “1”lerden oluşan sayıların hafızaya alınmasına geri dönüyorum. Belki de bu sayıyı hafızaya almak için beyni hiç de yormayan kolay ve hızlı öğrenme teknikleri var da siz bilmiyorsunuz. Belki beyni daha etkin ve verimli kullanmak mümkün. Belki değil, beynin etkin ve verimli kullanılması, yani hızlı, kolay ve kalıcı öğrenmek kesinlikle mümkün. Bu mini kurs serisinin amacı bunun mümkün olduğunu etap etap size göstermek ve öğretmektir. Özetlersek bu bölümde iki temel noktayı gözden geçirdik;

1-)Hafıza ve beyin eğitimi almamış bir kişi beyninin % 1’ini kullanıyorsa, hafıza ve beyin eğitimi almış bir kişi ona gore beyninin en az üç katını, yani % 3’ünü kullanıyor. Hala beyinde keşfedilecek % 97’lik bir kısım var. 2-)Geleneksel veya bugüne kadar alışılagelmiş çalışma yöntemlerinde beyin gereksiz yere çok yoruluyor. Hafıza ve beyin eğitimi sonucunda hem daha hızlı ve kolay öğreniliyor, hem de beyin daha az yoruluyor. Öğrenmeyi hızlı, kolay ve kalıcı bir hale geirmenin nasıl mümkün olacağına ve teknikleri incelemeye geçmeden önce, beynin neden ve ne tür bilgileri unuttuğuna bir göz atmamız gerekiyor. Beynin neden unuttuğunu bilirsek, unutmamak için ne yapmamız gerektiğini de daha kolay  anlayabiliriz. Mini Kursumuzun ikinci bölümünde birlikte farklı gerçekleri keşfedeceğiz. İkinci bölüme kadar hoşçakalın.

MEGA HAFIZA I.BÖLÜMÜN SONU TEVFİK ÖZDEMİR 20/03/2002