SIFAT, SIFAT TAMLAMALARI BEYZANUR ERDEM SIFAT, SIFAT TAMLAMALARI
SIFATLAR Dokuz yaşında, orta boylu, zayıf çocuk Bazı sınavlar Kısa cümleler Deniz mavisi gözler Bu örneklerde koyu yazılmış sözler, bir adın niteliğini bildiriyor ya da onu çeşitli yönlerden belirtiyor. Varlıkları niteleyen veya onları çeşitli yönleriyle belirten sözcüklere sıfat ( ön ad) diyoruz.
Sıfatlar hakkında bilinmesi önemli olan bazı özellikler: Sıfatlar çokluk eki ve isim hal ekleri alamazlar. Sessiz insanlar (+) / Sessizler insanlar (-) Bir sözün sıfat olabilmesi, bir isimle grup (tamlama) kurmasına bağlıdır. Elif güzel bir yazı yazmıştı. / Sıfat -Güzel sözcüğü ismi ( yazı sözcüğü) niteliyor. Elif güzel yazıyordu. / Zarf -Güzel sözcüğü fiilin ( yazıyordu sözcüğü) durumunu bildiriyor.
ÖRNEK SORU «Onun böyle sözler söyleyeceğini ummazdım» Hangi cümlede ‘‘böyle’’ kelimesi bu cümledeki ile aynı görevde ve anlamda kullanılmıştır? A) Böyle arkadaşlıklar hiç hoşuma gitmiyor. B) Böyle söyleme, gücenirim. C) Böyle güzel bir maç seyretmemiştim. D) Olay böyle duyulmuş anlaşılan. E) Demek ki o da böyle düşünüyormuş.
Sıfatları işlevlerine göre ikiye ayırırız ÖRNEK CÜMLELER NİTELEME SIFATLARI Tatlı bir sohbete başlamıştık. Uykulu gözlerle etrafa bakıyordu. Saygın bir çevresi vardı. Etraf yeşil bitkilerle doluydu. Önemli bir konuyu tartıştık. Kitaba hoş bir kapak yapılmış. Varlıkların durumlarını, biçimlerini, renklerini, görünüşlerini kısacası özelliklerini açıklayan, nasıl olduklarını gösteren sözlerdir. İsme sorulan « Nasıl? » sorusuna alınan cevap niteleme sıfatıdır.
BELİRTME SIFATLARI İŞARET SIFATLARI -Varlıkları işaret ederler. -İsimlere sorulan ‘‘hangi’’ sorusunun cevabıdır. -Başlıca: bu, şu, o, bunlar, şunlar, onlar, öteki, beriki… DİKKAT EDELİM ! -Bu kervanlar, şu dağları aşarak o şehre varırdı. -Bunlar, şuraları aşarak oraya varırdı. Koyu yazılarak belirtilen sözcüklerden; ilk satırlarda yer alanlar işaret sıfatı (bir ismi belirtiyor), ikinci satırda yer alanlar ise işaret zamiridir (bir ismin yerini tutuyor).
SAYI SIFATI BELGİSİZ SIFAT Varlıkları sayı yönüyle belirten sıfatlardır. Sayı sıfatları işlevlerine göre isimlendirilirler: Asıl sayı sıfatı: (Kaç?) Altı kat, beş parmak… Sıra sayı sıfatı: (Kaçıncı?) Birinci dönem, üçüncü yarışmacı… Üleştirme: (Kaçar?) İkişer dönem, Beşer dilim… Kesir sayı sıfatı: (Kaçta kaç?) Yüzde elli zarar, onda bir hisse… BELGİSİZ SIFAT Varlıkları belli belirsiz belirten sıfatlardır. Bir, birkaç, birçok, pek çok, pek az, her, tüm, hiçbir, herhangi bir, başka, birkaç vb. Verilen sözler iyelik eki alarak kullanıldığında belgisiz zamir olur: ‘‘biri, tümü, bütünü, bazısı, kimisi vb.’’
ADLAŞMIŞ SIFAT Sıfatların, bulundukları tamlamanın anlamını üstlenmesi ‘‘adlaşmış sıfat’’ olarak ifade edilir. Bu durumda tamlamadaki ad düşer; sıfat, varsa, adın çekim ekini alır. Bu bir söz tasarrufudur; anlatımı güçlendirir. Genç insanlara daha çok imkân verilmeli. (Gençlere daha çok imkân verilmeli.) Çalışan öğrenciler elbet kazanacaktır. (Çalışanlar elbet kazanacaktır.) ÖRNEK SORU Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, nitelediği veya belirttiği isim düştüğünde kalan sözcük, tür bakımından diğerlerinden farklı olur? A) Ağlayan çocuğa yaklaştı ve derdini sordu. B) Gelecek günler daha güzel olacak. C) Neredeyse her gün kahverengi kazağını giyiyordu. D) Yaralı askerlerin bakımıyla ilgilenmek için cepheye gitti. E) Önce hangi kitabi okuyacaksın buna karar ver.
Bir gün doğar benim günüm. «BİR» sözü cümledeki kullanımına göre belgisiz sıfat yada sayı sıfatı olarak kullanılır: Bir gün doğar benim günüm. Hafif bir rüzgar yaprakların arasında dolaşıyor. Bir kilo domates almayı unutma. Geziye, öğrencilerle birlikte bir öğretmende katılmıştı. İlk iki örnekte ‘‘bir’’ sözü ‘‘herhangi bir’’ anlamındadır (belgisiz sıfat); son iki satırdakiler ise kesin olarak varlığın sayısını belirtir (sayı sıfatı).(Son iki örnekte ‘‘bir’’ sözcüğü yerine iki, üç sözcükleri getirilebilir.)
SORU SIFATI Varlıkları soru yoluyla belirten sıfatlardır. …hangi, kimi, nasıl, niçin, neden, nereye, ne, ne zaman, kaç vb. Ancak bunların yalnızca bir kısmı uygun koşullarda soru sıfatı olur. 1. İsmi sorgularsa, sıfat 2. İsmin yerine soru sorarsa, zamir 3. Eylemi soruyorsa, zarf ÖRNEKLEYELİM: 1. Kaç kişiyi tanıyorsunuz? Bu nasıl bir dünya? SORU SIFATI Burada ne iş yapıyorsun? 2. Kaçını tanıyorsun? Burada ne kaybettiniz? SORU ZAMİRİ Yarışmacımız kaçıncı oldu? 3. Ne bakıp duruyorsunuz? Yarışmacımız niçin elendi? SORU ZARFI Bu dünyada nasıl yaşanır?
Cümledeki soru sözcüğünün, cümleye soru anlamı katması gerekmez Cümledeki soru sözcüğünün, cümleye soru anlamı katması gerekmez. Yani cümlede bir soru sıfatı bulunabilir ama soru anlamı olmayabilir: Kaç kişinin geleceğini bilmiyoruz. Soru sıfatını bulmanın kolay yolu, soru cümlesini cevaplamaktır. ÖRNEK SORU Aşağıdaki dizelerin hangisinde soru anlamı soru sıfatıyla sağlanmıştır? Deniz ufkunda bu top sesleri nerden geliyor? Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım! Kim bu cennet vatanının uğruna olmaz ki feda? His var mı bu alemde nekahet gibi tatlı? Nasıl tahammül eder eski, hasta bir tekne 1994
Sıfatlar Pekiştirilebilirler Ya Da Derecelendirilebilir. « -p, -r, -s, -m» ile: (PıRaSaM) mavi deniz → masmavi deniz temiz sınıf → tertemiz düz ova → dümdüz ova → düpedüz ova ‘‘mı’’, ‘‘mi’’ İle: Padişahın güzel mi güzel bir sarayı varmış. O güçlü mü güçlü bir adamdı. Bir kısım zarflarla: en, çok, pek, daha, fazla… yaramaz çocuk → çok yaramaz çocuk zeki öğrenci → en zeki öğrenci İkilemeler sıfat olarak kullanıldığında pekiştirme işlevi görür: kara kara gözler, yırtık pırtık elbise, boş boş konuşmalar...
Pekiştirme kimi zaman p, r, s, m ünsüzlerinden sonra bir ünlü (bazen de –ma, -ıl ekleri) getirilerek de yapılır: sapasağlam, yapayalnız, sırılsıklam ÖRNEK SORU Kimi niteleme sıfatlarını pekiştirmek için, sıfatın ilk sesli harfine kadar olan kısmı p, r, s, m harflerinden yakışanı ile kapatılır ve bir ön ek olarak sıfatın başına getirilir. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu tanıma uymayan bir pekiştirme sıfatı kullanılmıştır? Tabladaki balıklar denizden yeni çıkmış gibi dipdiri duruyordu. Şehrin birçok yerinde tertemiz parklar, bahçeler vardı. Bu dümdüz yolda yolculuk ne kadar rahat oluyor. Seksen yaşında olmasına karşın sapasağlam, dinç bir insandı. ÖSS - 1987
Sıfatların anlamı küçültülebilir. Dar bir yol → genişçe bir yol → geniş yol Bu örnekteki durum bir küçültmedir. ‘Genişçe’ sözü ‘geniş’ sözünün anlamını eksiltmiş, küçültmüştür. Çamlıca tepesine ulaşmak üzere dikçe bir yokuşu tırmanmaya başlamıştık.
SIFAT TAMLAMASI SIFAT TAMLAMALARI İLE İLGİLİ AYRINTILAR Bir sıfatla bir ismin oluşturdu söz öbeğidir. Her sıfat, ismi niteleyip belirterek sıfat tamlaması oluşturur. ――――――― / ――――――― SIFAT İSİM (tamlayan) (tamlanan) (Tamlayan tarafından tamamlanan) Bir sıfat birden fazla adı niteleyebilir: - Taptaze elma ve armut Bir ismi birden fazla sıfat niteleyebilir: - Tatlı ve yaramaz çocuk
Bir sıfat tamlamasında hem belirtme hem de belirtme sıfatı bulunabilir: zorlu bir yarış, o büyük insan, bazı küçük hesaplar Bir sıfat bir isim tamlamasını niteleyebilir: - Bu mağazada pahalı çocuk elbiseleri satılıyor. Bir sıfat isim tamlamasının tamlayanını niteleyebilir: - Zavallı ihtiyarın bastonu kırılmış. Bir sıfat isim tamlamasının tamlananını niteleyebilir: - Mahallenin ıssız sokaklarına dalıp gözden kayboldular. İsim tamlamasının; tamlayanını farklı, tamlananını farklı sıfat niteleyebilir: - İhtiyar çınarın yorgun yapraklarında nice şiirler gizlidir.
Bazı dil bilimciler sıfat tamlaması ile takısız isim tamlamasını ayırırken; bazıları bu ifadeleri ayırmaz, hepsini sıfat tamlaması olarak kabul eder. Dil bilimcileri arasında yaşanan bu ayrılık sebebiyle ÖSYM, takısız isim tamlamaları ile ilgili soru sormamaktadır. Biz ikisinin ayrı olduğunu kabul eden dil bilimcilerinin kanıtını inceleyeceğiz. - Takısız isim tamlamaları bir şeyin neyden yapıldığını belirlerler. - Tamlayan konumunda olan kelimeye ‘‘-dan’’ eki getirdiğimizde anlam bütünlüğü bozulmaz tahta kapı, çelik kasa, porselen vazo, yün halı -Sıfat tamlamalarında ise ‘‘-dan’’ eki anlamı bozacaktır. -Bir şeyin neye benzediğini belirtirler. -Sıfatın önüne getirilen gibi edatı anlamı bozmuyorsa tamlama sıfat tamlamasıdır. menekşe göz, aslan asker, yiğit adam