SÖZ SANATLARI
TEZAT
Tezat ( Karşıtlık) Bir varlığın birbirine karşıt (zıt) görünen yönlerini belirtmeyi amaçlayan söz sanatına ‘‘tezat’’ denir.
Örnekler… “Küçükler büyük işler başarır. Sinbo küçük ev aletleri” (Hürriyet Gazetesi/Emine Beder’in Mutfak Sırları) ‘‘Lakin ben hiç bu kadar mahzun olmadım; Ölümü hatırlatan ne var bu resimde? Halbuki hepimiz hayattayız.’’ Melih Cevdet Anday
‘‘Ağlarım hatıra geldikçe gülüştüklerimiz’’ Cemal Süreya ‘‘Neden böyle düşman görünürsünüz, Yıllar yılı dost bildiğim aynalar? ’’ Cahit Sıtkı Tarancı
TEKRİR
Tekrir (Yineleme ) : Sözün etkisini güçlendirmek için sözcüğü ya da söz kümesini art arda tekrarlamaya ‘‘tekrir’’ denir.
Örnekler… ‘‘Uzak bir iklimin ılık havasında Bütün sevdiklerim hülyamı paylaşır Bense camlar, camlar, camlar arkasında’’ Cahit Sıtkı Tarancı ‘‘Çocuklar bakıyorlar, gözlerinde mavilik Bize bakıyorlar çocuklar, bir deri bir kemik Çocuklar tutamıyorlar ellerinde oyuncakları Çocuklar koşamaz olmuş bacakları’’ Ziya Osman Saba
İSTİFHAM
İstifham: Şairin cevabını bildiği bir konuyu soru şekline sokarak söylemesine ‘‘ istifham’’ denir.
Örnekler… "Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki fedâ Şühedâ fışkıracak toprağı sıksan şühedâ " Mehmet Akif Ersoy ‘‘Ağlasam sesimi duyar mısınız, Mısralarımda; Dokunabilir misiniz, Gözyaşlarıma, ellerinizle?’’ Orhan Veli
Tecahül-i Arif Tecahül-i Arif : Bilinen bir gerçeği, bir durumu bilmiyormuş gibi söylemeye ‘‘tecahül-i arif’’ denir.
Örnekler… ‘‘Gökyüzün başka rengi de varmış Geç fark ettim taşın sert olduğunu Su insanı boğar ateş yakarmış Her doğan günün bir dert olduğunu İnsan bu yaşa gelince anlarmış’’ “Şakaklarıma kar mı yağdı, ne var? Benim mi Allah’ım bu çizgili yüz?” Cahit Sıtkı Tarancı