SIVILARIN YÜZEY GERİLİMİ
YÜZEY GERİLİMİ NEDİR? Yüzey gerilimi, sıvıların yüzey alanlarını arttırmaya ve genişletmeye karşı gösterdikleri direnç olarak tanımlanır. Yüzey gerilimi bir sıvının yüzey alanını arttırmak için gereken enerji ya da iştir.
Adhezyon: Farklı moleküller arasındaki çekim kuvveti ♦Sıvıların yüzeyi ıslatması veya damlalar halinde kalması adhezyon ve kohezyon kuvvetleri ile açıklanır. Adhezyon: Farklı moleküller arasındaki çekim kuvveti Kohezyon: Aynı moleküller arasındaki çekim kuvvetidir
Kohezyon>Adhezyon ise sıvı yüzeyi ıslatmaz damlacıklar halinde kalır Adhezyon>Kohezyon ise sıvı film halinde yayılır ve yüzeyi ıslatır
Kılcallık Adhezyon > Kohezyon olduğu durumlarda sıvılar kılcal borularda yükselir. Bu durum ka pilarite (kılcallık etkisi) olarak isimlendirilir.
♦Sıvının yükselmesi sıvının ağırlığı tarafından dengeleninceye kadar devam eder. Anacak sıvı molekülleri arasındaki kohezyon kuvvetleri çok büyük olduğunda ıslanma gerçekeşmez.
YÜZEY GERİLİMİNİN HAYATIMIZDAKİ ÖNEMİ Yüzey gerilimi, sıvıların içindeki moleküllerin birbirlerini çekim kuvvetlerinden kaynaklanır. Her sıvının yüzey gerilimi farklıdır. Suyun yüzey gerilimi, bilinen diğer sıvıların hemen hepsinden daha yüksektir ve bunun çok önemli bazı biyolojik etkileri vardır.
●Bitkilerdeki etki, bunların başında gelir ●Bitkilerdeki etki, bunların başında gelir. Bitkilerin, hiçbir pompaları, kas sistemleri vs. olmadan, toprağın derinliklerindeki suyu metrelerce yukarı nasıl taşıdıklarını düşündünüz mü? Bu sorunun cevabı, yüzey gerilimidir.
●Bitkilerin köklerindeki ve damarlarındaki kanallar, suyun yüzey geriliminden yararlanacak şekilde tasarlanmışlardır. Yukarı doğru gidildikçe daralan bu kanallar, suyun yukarı doğru "tırmanmasına" neden olurlar.
‼Eğer suyun yüzey gerilimi diğer sıvıların çoğu gibi düşük düzeyde olsa, geniş karasal bitkilerin yaşaması fizyolojik olarak imkansız hale gelecektir. Elbette bitkilerin olmadığı bir ortamda insanların varlığından bahsetmek de mümkün değildir.
●Yüksek yüzey geriliminin bir başka önemli etkisi ise, kayaların parçalanmasıdır. Su, yüksek yüzey gerilimi nedeniyle, kayaların içinde bulunan küçük çatlakların en derinliklerine kadar sızar. Daha sonra havalar soğur ve sular donar.
● Donup buza dönüşen su, olağanüstü bir etki gösterip genleştiği için, kayaları zorlar ve zamanla parçalar. Bu, kayaların içindeki minerallerin doğaya kazandırılması ve aynı zamanda toprak oluşumu açısından hayati bir öneme sahiptir.
SIVILARIN YÜZEY GERİLİMİNE ETKİ EDEN FAKTÖRLER 1)Sıcaklık: Sıcaklık arttıkça sıvı molekülleri arasındaki çekim kuvvetleri azalacağından yüzey gerilimi düşer. 2)Sıvının Cinsi: Aynı şartlarda, kohezyon kuvvetleri büyük olan sıvıların yüzey gerilimleri, adezyon kuvvetleri büyük olanlardan daha büyüktür
3) Sıvının içine çözünen veya çözünmeyen başka bir sıvının ya da katının eklenmesi: Sıvı içine atılan maddelerin, sıvı ile oluşturacağı bağların durumuna ve özelliğine göre yüzey gerilimi farlı biçimde değişir.
Sınıfta gerçekleştireceğimiz deneyi önce bir izleyelim …☺
Viskozite nedir? Sıvıların akmaya karşı gösterdikleri dirence viskozite denir. Bir sıvının viskozitesi ne kadar büyükse o kadar yavaş akar. Sıvıların akmaya karşı gösterdiği direnç, molekülleri arasındaki etkileşim kuvvetlerinin bir göstergesidir.
Viskoziteye etki eden faktörler ●Moleküller arası çekim kuvveti ●Mol kütlesi ve moleküllerinin geometrik şekli ●Sıcaklık
Kuşların kanatları yağmurda ıslanır mı ?
Böcekler suyun yüzeyinde batmadan nasıl hareket ederler?
Su damlarının şeklinin küresel olmasının özel bir sebebi var mıdır ?
Şimdi ilginç bir video izleyelim ☺Suda yürüyen kertenkele….
Yüzey Aktif Maddeler ● Deterjanlar ●Diğer bazı yüzey aktif maddeler ● Sabunlar ● Deterjanlar ●Diğer bazı yüzey aktif maddeler
Yüzey gerilimini düşüren maddelere yüzey aktif maddeler, yüzey gerilimini düşürmeyen maddelere ise yüzey inaktif maddeler denir.
Yüzey aktif madde (surfaktan) ismi; sabun, deterjan, emülsiyon oluşturan maddeler, ıslatıcı maddeler için kullanılan genel bir isimdir.
Yüzey aktif maddeler yüzey gerilimini nasıl düşürür??
Yüzey aktif maddeler hidrofilik (suyu seven) bir baş ve hidrofobik (suyu sevmeyen) bir kuyruk kısmından oluşurlar.
Şekilde görüldüğü gibi hidrofilik kısım su ile etkileşirken hidrofobik kısım kirleri çevreler hatta hapseder. Bu kirler sudan uzaklaşmak istediği için çözeltiden uzaklaşmaya çalışır ve çözelti yüzeyinde birikir. Böylece suyun yüzey gerilimi, yüzey aktif madde eklenmeden önceki haline göre oldukça azalmış olur.
Sabırla dinlediğiniz için teşekkür ederim